Karizmatix
03-11-2006, 09:17 PM
Niğde İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Yılmaz, korbonmonoksit zehirlenmelerinde en büyük risk grubunun sigara içenler olduğunu söyledi.
Kış aylarında sıkça rastlanan karbonmonoksit gazı zehirlenmelerinin karbon içeren yağ, propan, kömür ve tahta gibi maddelerin yanması sonucu ortaya çıktığını ifade eden Yılmaz, renksiz, kokusuz ve tatsız olan bu gazın en fazla çocuklar, yaşlılar, akciğer ve kalp rahatsızlığı bulunanlar, yüksek kesimlerde yaşayanlar ve sigara içenler üzerinde risk oluşturduğunu belirtti. Evlerde kullanılan ve petrol ürünleri ile çalışan şömineler, sobalar, gaz ya da gaz yağı ile çalışan ısıtıcılar, su ısıtıcıları, gaz ile çalışan ocaklar ve bunların yanında kömür mangalları ile odun sobaları ve motorlu araçların sürekli karbonmonoksit gazı ürettiğine dikkat çeken Yılmaz, karbonmonoksit gazının solunması durumunda kanda oksijen ile yer değiştirip beyin, kalp ve diğer yaşamsal organları oksijenden mahrum bıraktığına ve bu kişilerde yüksek miktarda gaz solunumu sonrası herhangi bir belirti olmadan bilinç kaybı ve boğulma yaşanabileceğine değindi.
İlk belirtilerin baş ağrısı, halsizlik, baş dönmesi, uyuşukluk veya bulantıyla kendini gösterdiğini vurgulayan Yılmaz, "Uzun süre ve yüksek miktarlarda gaza maruz kalmış bireylerde belirtiler daha da şiddetlenir ve kusma, kaslarda zayıflık ve bilinç kaybı ortaya çıkar. Semptomların şiddeti kişiden kişiye göre değişir. Ancak çocuklar, yaşlılar, akciğer ve kalp rahatsızlığı olan hastalar, yüksek kesimlerde yaşayan bireyler, sigara içen kişiler daha fazla risk altındadır" dedi.
Karbonmonoksit zehirlenmesinden korunmak için sigara içenlerin sigara içmeyi acilen bırakmaları gerektiğinin altını çizen Yılmaz, "Sigara içenler, karbonmonoksit zehirlenmesine daha hassastırlar. Yaşam alanlarında etkili bir hava dolaşımı sağlanmalı, ev içerisinde gaz sobaları ve ısıtıcıları kullanılmamalı, açıkta kömür yakılmamalı, garaj içerisinde çalışan arabaların içinde ve yakınında durulmamalı, ağır trafikte ve özellikle de tünellerde araba camları kapalı halde tutulmalı, petrol ürünleriyle çalışan cihazlar, pil ya da elektrik ile çalışan cihazlarla değiştirilmeli, havalanması kötü olan yerlerde petrol ürünleri ile çalışan cihazların kullanımı yasaklanmalı, çalışanlar karbonmonoksit zehirlenmesi oluşturan kaynaklar ve durumlar hakkında eğitilmeli ve iş yerlerine karbonmonoksit detektörlerinin yerleştirilmesi gerekmektedir" diye konuştu.
Kış aylarında sıkça rastlanan karbonmonoksit gazı zehirlenmelerinin karbon içeren yağ, propan, kömür ve tahta gibi maddelerin yanması sonucu ortaya çıktığını ifade eden Yılmaz, renksiz, kokusuz ve tatsız olan bu gazın en fazla çocuklar, yaşlılar, akciğer ve kalp rahatsızlığı bulunanlar, yüksek kesimlerde yaşayanlar ve sigara içenler üzerinde risk oluşturduğunu belirtti. Evlerde kullanılan ve petrol ürünleri ile çalışan şömineler, sobalar, gaz ya da gaz yağı ile çalışan ısıtıcılar, su ısıtıcıları, gaz ile çalışan ocaklar ve bunların yanında kömür mangalları ile odun sobaları ve motorlu araçların sürekli karbonmonoksit gazı ürettiğine dikkat çeken Yılmaz, karbonmonoksit gazının solunması durumunda kanda oksijen ile yer değiştirip beyin, kalp ve diğer yaşamsal organları oksijenden mahrum bıraktığına ve bu kişilerde yüksek miktarda gaz solunumu sonrası herhangi bir belirti olmadan bilinç kaybı ve boğulma yaşanabileceğine değindi.
İlk belirtilerin baş ağrısı, halsizlik, baş dönmesi, uyuşukluk veya bulantıyla kendini gösterdiğini vurgulayan Yılmaz, "Uzun süre ve yüksek miktarlarda gaza maruz kalmış bireylerde belirtiler daha da şiddetlenir ve kusma, kaslarda zayıflık ve bilinç kaybı ortaya çıkar. Semptomların şiddeti kişiden kişiye göre değişir. Ancak çocuklar, yaşlılar, akciğer ve kalp rahatsızlığı olan hastalar, yüksek kesimlerde yaşayan bireyler, sigara içen kişiler daha fazla risk altındadır" dedi.
Karbonmonoksit zehirlenmesinden korunmak için sigara içenlerin sigara içmeyi acilen bırakmaları gerektiğinin altını çizen Yılmaz, "Sigara içenler, karbonmonoksit zehirlenmesine daha hassastırlar. Yaşam alanlarında etkili bir hava dolaşımı sağlanmalı, ev içerisinde gaz sobaları ve ısıtıcıları kullanılmamalı, açıkta kömür yakılmamalı, garaj içerisinde çalışan arabaların içinde ve yakınında durulmamalı, ağır trafikte ve özellikle de tünellerde araba camları kapalı halde tutulmalı, petrol ürünleriyle çalışan cihazlar, pil ya da elektrik ile çalışan cihazlarla değiştirilmeli, havalanması kötü olan yerlerde petrol ürünleri ile çalışan cihazların kullanımı yasaklanmalı, çalışanlar karbonmonoksit zehirlenmesi oluşturan kaynaklar ve durumlar hakkında eğitilmeli ve iş yerlerine karbonmonoksit detektörlerinin yerleştirilmesi gerekmektedir" diye konuştu.