uprocking
01-10-2007, 04:49 AM
"Şampiyon olacağız"
Ligin ilk yarısı G.Saray'ın golcü futbolcusu Necati Ateş için deyim yerindeyse 'kabus' gibi geçti. Üst üste yaşadığı sakatlıkların ardından ekranlara yansıyan gözyaşları, futbolcunun yaşadığı düş kırıklığını ortaya koyuyordu. G.Saray ikinci yarı hazırlıkları için yoğun bir şekilde Antalya'da çalışmalarını sürdürken, Necati'nin hırsı gözlerden kaçmıyor. Lara'da sohbet etme imkanı bulduğumuz golcü futbolcu, şampiyonluğun reçetesini açıklarken, sürekli olarak Fenerbahçe'yle anılmaktan rahatsızlık duyduğunu söyledi.
-İkinci yarı hazırlıkları nasıl geçiyor?
"Çok iyi ve ağır bir tempoda çalışıyoruz. Hava da güzelleşti ve herşey yolunda gidiyor. 2. yarıya iyi girmek için elimizden geleni yapıyoruz. Sonuçta ilk yarıda hayal kırıklığına uğrattığımız taraftarımıza karşı borcumuz var. Ligin ikinci yarısında bambaşka bir Necati izleyeceksiniz."
-İlk yarıdaki puan kayıplarını neye bağlıyorsun?
"Geçen yıla oranla tam tersi bir grafik çizdik ilk yarıda. Önceki sezonda ilk 8 maçımızı kazanırken bu kez ard arda puanlar kaybettik.
Bunun birçok sebebi var. Öncelikle artık ligde büyük küçük takım yok. Her takım her takımı yenebiliyor. Bu yüzden takımlar arasındaki güç farkının azalması heyecan dolu bir ligin geçmesine neden oluyor.
Biz bu noktada şanssızlıklar yaşadık. Kaçan penaltılar, yenilen son dakika golleri olmasa bugün F.Bahçe'yle aynı puanda olurduk. Önemli olan dersler çıkarmaktır. Ligin ikinci yarısında kavgadan gürültüden uzak sadece işimize konsantre olup mutlu sona ulaşmak istiyoruz."
-Zirve yolunda ezeli rakibiniz F.Bahçe büyük avantaj sağladı. Ancak sürekli olarak sizlerden iddialı sözler duyuyoruz. Sizi böyle düşünmeye iten nedir?
"Geçen yıl bütün olumsuzluklara karşın kazanılan bir şampiyonluk vardı. Dolayısıyla şampiyon takımın oyuncuları olarak elbette iddialı konuşacağız. Aynı şampiyonluk inancına sahip olmak gerekiyor. Bunun için herkes elinden geleni yapıyor. 2. yarıya mutlaka iyi girip yine o havayı yakalamalıyız. Böyle olursa şampiyonluk bize uzak değil."
-G.Saray'ın şampiyonluk yolunda sana göre en büyük avantajı nedir?
"Biz takım olma yolunda önemli işler başardık. Bugün liderden 7 puan geride olmamıza karşın ligin en tempolu futbolunu oynayan takımıyız. Sıkıntı yaşadığımız dönemler oldu. Sakatlıklar burada takımı olumsuz etkiledi. En azından benim, Ergün ağabeyin ve Hasan'ın iyileşip takıma dönmesi çok önemli bir artı olacak. Ayrıca Hakan ağabey de iyileşti."
-Eski mutlu Necati'yi göremiyoruz. Bunu yaşadığın sakatlıklara bağlayabilir miyiz?
"Sakatlıklar benim şanssızlığım. Bu kadar üzün süren sakatlıkları ilk kez yaşıyorum. Oynamayı seven bir oyuncu olduğum için bu durumu kabullenemediğim zamanlar oldu. Ancak futbolda böyle şeyler de var. Bir de sakatlığım döneminde yaşadıklarım var. Beni belki de üzen ve yaralayan durum buydu. Bu dönemde insanların yaklaşımı bana ders oldu. Ancak neşeli bir insanım. Sadece belli insanlarla diyaloguma sınırlama getirdim."
-Fenerbahçeli olduğun ve bir gün bu takıma transfer olacağın iddia ediliyor. Bu doğru mu?
"Dışardan bir takım insanlar benimle G.Saray Kulübü ve taraftarına arasına çomak sokmak istiyorlar. Hedeflerine de belki ulaşıyorlar. Ben Fenerbahçe'ye kesinlikle gitmem. 2010 yılına kadar burdayım. Bu konudan çok sıkıldım. Taraftarlar beni dışarda gördükleri zaman 'Fenerbahçe'ye gidecek misin?' diyorlar. Her seferinde yalan haberlere inanmamalarını söylüyorum. Fenerbahçeli dostlarımla biraraya gelebilirim. Ancak Sarı - Lacivert formayı giymem."
-Futbolcularla teknik direktör Gerets arasında soğukluk olduğu söyleniyor. Hocaya bakışınız nasıl?
"Basın futbolcuların neden artık atılan gollerden sonra hocaya koşmadığını sorguluyor. Bir futbolcunun gol attıktan sonra hocaya gitmesi gibi bir zorunluluk yok. Gidip takım arkadaşın ya da taraftarınla da sevinebilirsin. Golden sonra hocanın yanına gitmemek sevgisizlik anlamına gelmemeli."
Ligin ilk yarısı G.Saray'ın golcü futbolcusu Necati Ateş için deyim yerindeyse 'kabus' gibi geçti. Üst üste yaşadığı sakatlıkların ardından ekranlara yansıyan gözyaşları, futbolcunun yaşadığı düş kırıklığını ortaya koyuyordu. G.Saray ikinci yarı hazırlıkları için yoğun bir şekilde Antalya'da çalışmalarını sürdürken, Necati'nin hırsı gözlerden kaçmıyor. Lara'da sohbet etme imkanı bulduğumuz golcü futbolcu, şampiyonluğun reçetesini açıklarken, sürekli olarak Fenerbahçe'yle anılmaktan rahatsızlık duyduğunu söyledi.
-İkinci yarı hazırlıkları nasıl geçiyor?
"Çok iyi ve ağır bir tempoda çalışıyoruz. Hava da güzelleşti ve herşey yolunda gidiyor. 2. yarıya iyi girmek için elimizden geleni yapıyoruz. Sonuçta ilk yarıda hayal kırıklığına uğrattığımız taraftarımıza karşı borcumuz var. Ligin ikinci yarısında bambaşka bir Necati izleyeceksiniz."
-İlk yarıdaki puan kayıplarını neye bağlıyorsun?
"Geçen yıla oranla tam tersi bir grafik çizdik ilk yarıda. Önceki sezonda ilk 8 maçımızı kazanırken bu kez ard arda puanlar kaybettik.
Bunun birçok sebebi var. Öncelikle artık ligde büyük küçük takım yok. Her takım her takımı yenebiliyor. Bu yüzden takımlar arasındaki güç farkının azalması heyecan dolu bir ligin geçmesine neden oluyor.
Biz bu noktada şanssızlıklar yaşadık. Kaçan penaltılar, yenilen son dakika golleri olmasa bugün F.Bahçe'yle aynı puanda olurduk. Önemli olan dersler çıkarmaktır. Ligin ikinci yarısında kavgadan gürültüden uzak sadece işimize konsantre olup mutlu sona ulaşmak istiyoruz."
-Zirve yolunda ezeli rakibiniz F.Bahçe büyük avantaj sağladı. Ancak sürekli olarak sizlerden iddialı sözler duyuyoruz. Sizi böyle düşünmeye iten nedir?
"Geçen yıl bütün olumsuzluklara karşın kazanılan bir şampiyonluk vardı. Dolayısıyla şampiyon takımın oyuncuları olarak elbette iddialı konuşacağız. Aynı şampiyonluk inancına sahip olmak gerekiyor. Bunun için herkes elinden geleni yapıyor. 2. yarıya mutlaka iyi girip yine o havayı yakalamalıyız. Böyle olursa şampiyonluk bize uzak değil."
-G.Saray'ın şampiyonluk yolunda sana göre en büyük avantajı nedir?
"Biz takım olma yolunda önemli işler başardık. Bugün liderden 7 puan geride olmamıza karşın ligin en tempolu futbolunu oynayan takımıyız. Sıkıntı yaşadığımız dönemler oldu. Sakatlıklar burada takımı olumsuz etkiledi. En azından benim, Ergün ağabeyin ve Hasan'ın iyileşip takıma dönmesi çok önemli bir artı olacak. Ayrıca Hakan ağabey de iyileşti."
-Eski mutlu Necati'yi göremiyoruz. Bunu yaşadığın sakatlıklara bağlayabilir miyiz?
"Sakatlıklar benim şanssızlığım. Bu kadar üzün süren sakatlıkları ilk kez yaşıyorum. Oynamayı seven bir oyuncu olduğum için bu durumu kabullenemediğim zamanlar oldu. Ancak futbolda böyle şeyler de var. Bir de sakatlığım döneminde yaşadıklarım var. Beni belki de üzen ve yaralayan durum buydu. Bu dönemde insanların yaklaşımı bana ders oldu. Ancak neşeli bir insanım. Sadece belli insanlarla diyaloguma sınırlama getirdim."
-Fenerbahçeli olduğun ve bir gün bu takıma transfer olacağın iddia ediliyor. Bu doğru mu?
"Dışardan bir takım insanlar benimle G.Saray Kulübü ve taraftarına arasına çomak sokmak istiyorlar. Hedeflerine de belki ulaşıyorlar. Ben Fenerbahçe'ye kesinlikle gitmem. 2010 yılına kadar burdayım. Bu konudan çok sıkıldım. Taraftarlar beni dışarda gördükleri zaman 'Fenerbahçe'ye gidecek misin?' diyorlar. Her seferinde yalan haberlere inanmamalarını söylüyorum. Fenerbahçeli dostlarımla biraraya gelebilirim. Ancak Sarı - Lacivert formayı giymem."
-Futbolcularla teknik direktör Gerets arasında soğukluk olduğu söyleniyor. Hocaya bakışınız nasıl?
"Basın futbolcuların neden artık atılan gollerden sonra hocaya koşmadığını sorguluyor. Bir futbolcunun gol attıktan sonra hocaya gitmesi gibi bir zorunluluk yok. Gidip takım arkadaşın ya da taraftarınla da sevinebilirsin. Golden sonra hocanın yanına gitmemek sevgisizlik anlamına gelmemeli."