Aşamazsın
Ülkeler,sınırlar, Diller aşılır Ama; Kendini aşamazsın. Kırlangıç fırtınası başlar Kendi duvarlarında boğulursun. Emeğinin alnında Bir damla ter misali Soğrulursun. Yorulur; Bir çepere oturursun İçinde geçmişin tortusu Tonlarca hurda misali Doğrulup yol alamazsın. Sen muhtaçsın sevgiye. Şehirler bıraktın ardında Sevdiğin için bir kadını Ama sevginin şehrini Kuramazsın. Bir gün; Unutursun rüzgarları Açıp şiirden yelkenleri Yol alırsın şairler diyarına. Vardığın liman Yedi tepeli bir şehrin Kıyısında Ama sen çıkamazsın Karaya. Atarsın kendini denize Sevginin oltasında Çırpınırsın balık misali Adını unutursun Dünyanın; En güzel şehrinin Istanbulun. Sonra; Sende unutulursun. Ufuk Nazım |
Aşk
Aşk; Kaygan bir zeminde İnatla yol alma uğraşı. Ve düşmenin Acı çekmenin vereceği O amansız korkuyu Hazza dönüştürme sanatı. Ve olmazların Önü açıldıkça artan Tutku,korku Daha çok üstüne gidilen Hızla çarpan kalpler Her sabah düşülen Buhran kuyuları... Özgürlüğünü Benini aldığını sanar Çekilirsin geri. Düşlere düşer Geleceğini düşünür Atılırsın ileri paradoks Ve alıcı kuşlar Mekik dokumaya Düşün denizini didiklemeye başlar Gece gündüz... Zamana asılmış bir sarkaç gibi Bir geceye bir güne düşersin... Mavi kalplerin En kuytusunda Bir yerlerde saklanır aşk Bu eşsiz bir dengedir Artık baktığın gözler İçtiğin su Akan nehirler Sessiz ve sakin Sonsuza yayılan denizler Senin değildir. Beninin içinde O eşsiz ve bin kollu Bir çınar gibi yükselmiştir. Ne kökü kopar Ne yaprakları solup düşer Kabul etmelisin. O senindir artık Olmasada yanında Ekilmiştir ayrık otları Mavi kalplere Sökemezssin... Ufuk Nazım |
Aşk Sonesi
Sen masmavi denizler kadar güzelsin. Zor ve güzel sevgilim. Mutluluk haberi taşıyan; Mektuplar aldığında,beni unutma. Kapını çalan karayel benim; Aç kapılarını,gönül denizinin. Sevda fırtınaları, Çıkarmaya geldim. Zorluğun kadar güzelsin. Unutulmaz bir sonesin sen, Yükselen bir ezgisin. Sonsuz yalnızlığımı dağıtan, Tatlı bir busesin sen. Zor ve güzel sevgilimsin. Ufuk Nazım |
Aşka Dair
Aşka inandı Ama aşk başkadır Soluklar yanıltır,öpüşlerde Kalbin hızındaki titreklikte. Sabahın yalağuz saatlerinde Gözlerinden göruülen acıda Ayrılıklardır aşkın toprağı Suyu umuttur direncin kabında. Aşk savunmasız bir kuş değildir Sevginin bencil kafesinde tutamazsın. Kanatları kırık bir kırlangıç değil Aşk özgür bir kartaldır engince. Ve sen önce Kanatlarını açacaksın Uçmayı öğreneceksin Sonra düşeceksin aşkın göğüne. Ufuk Nazım |
Atlılar
Gümüş savatlarıyla, Dört nala koşuyordu zaman. Ansızın atlının savatlarından, Parladı güneş; Gözlerime aktı huzme huzme. Sanki ovaya yayılmış gibiydi; Binlerce at. Sürenler hep değişirken. Nallar izlerini kazıyordu; Zamana. Zaman aktı gitti; Güzellikler dalgalara, Umutlar bulutlara takıldı; Ve bir daha dönmedi atlılar. Gözlerime ağan ışıklar, Saçlarıma takıldı Kaldım zamanın gölgesin de. Ağaran saçlarımla. Ufuk Nazım |
Avare Yollar
Yüreğimin kıyılarında, Aradım seni boşuna. Duyuyor musun yüreğimden, Sana sesleneni. Yüreğimin kuytusundan; Beynimin tümseğine yollar açtım. Seni aramıyorum; Avare yollarda. Arada bir seni kusuyorum; Yeşil ve acı bir şeyi. Ufuk Nazım |
Ay Soğukdu
Zaman doldu; Gecenin içine, Dopdolu bir ay doğdu. Sen yoktun gene, Ve ay soğuktu. Zaman doldu; Ay ayrılığa doğdu. Zaman doldu; Vakit uzak bir geminin, Güverte sonsuzluğunda dondu. Ufuk Nazım |
Ayaklandı Umutlar
Ayaklandı umutlar. Karanlığın ordularını; Ateşe verip, Aktı sonsuza. Yayıldı karanlığa umutlar. Ufuk Nazım |
Ayı Ürkütmeden
Kokular sürün; Öyle gel. Sessizce; Ayı ürkütmeden. Ve kaçırmadan, Serçeleri. Parmaklarının ucunda; Parmaklarını; İncitmeden gel. Ufuk Nazım |
Aynalar
Aynalardan, Kaçıncı yansıyışım. Kaçıncı kez, Sanaldan kaçışım. Şimdi bin parça suratım; Sanal da binlerceyim. Aynam kırıldı. Ufuk Nazım |
Saat Dururmu GMT +3. Şimdiki Zaman 08:18 AM. |
Powered by vBulletin Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.