Tekli Mesajlari izle
Eski 04-21-2010, 02:08 AM   #33
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3452
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

ALİ FUAD CEBESOY

(1882 - 1968 )

1. ALİ FUAD CEBESOY'UN AİLESİ VE ÖĞRENİM HAYATI

Ali Fuad (Cebesoy), Eylül 1882'de doğmuştur. Babası İsmail Fazıl Paşa , annesi ise Zekiye Hanım dır. İsmail Fazıl Paşa, ilk BMM hükümetinde Nafıa ( İmar ve İskan) Vekilliği yapmış; emekli bir Korgeneraldir. Öğrenim hayatına 1893 yılında tamamladığı Erzincan Askerî Rüşdiyesi ile başlayan; Ali Fuad Bey 1894 yılında Saint Joseph Fransız Lisesi 'ne devam etti. Asker bir ailenin çocuğu olmasına rağmen İsmail Fazıl Paşa, Ali Fuad'ın Harb Okuluna girmesini istemiyordu. Ali Fuad'ın askerlik mesleğini seçmesini engellemek içinde bu Fransız Lisesi'ne kaydettirdi. (Böylece Ali Fuad gençlik yıllarında Batı kültürüyle tanışmış, öğrendiği Fransızca ise onun siyasî ve diplomatik hayatında önemli bir rol oynamıştır.) 1899 yılında bu Liseyi bitiren Ali Fuad 13 Mart 1899'da girdiği Harb Okulu' nu, 10 Ocak 1902'de bitirdi. Aynı yıl Harp Akademisi' ne devam eden Ali Fuad, Akademide Kurmay sınıfına ayrıldı. 11 Şubat 1905'de Kurmay Yüzbaşı rütbesiyle Akademisi'nden mezun olup, stajını yapmak için V. Ordu emrinde Şam'a tayin edildi. Bu görevinde Ali Fuad 28. Süvari Alayı ve 15. Topçu Alayı ardından da 16. Nişancı Taburu 'nda staj yaptı. 28 Haziran 1906'da III. Ordu Kurmaylığı 'na atanan Ali Fuad; III. Ordu Sahra Topçu Alayı'nda stajını tamamladıktan sonra, Numune Sahra Topçu XV. Alayın Tabiye Öğretmenliği ile görevlendirildi. 20 Haziran 1907 tarihinde Kolağas ı rütbesine terfi etti. Sisam Kareferya Mıntıkası'nda patlak veren isyanı bastırmak için görevlendirilerek; kendisinden boşalan yere okul ve yakın arkadaşı olan Mustafa Kemal'in tayin edilmesini sağladı. Kareferyadaki görevi bittikten sonra da13 Mart 1908'de, Selanik'te III. Süvari Tümen Kurmay Başkanlığı 'na atandı.

2. BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI BAŞLARINDA ALİ FUAD CEBESOY

Genç Subayların yetişmeleri için yurtdışına Ataşe Militer olarak tayin edilmeye başlanması üzerine Ali Fuad, 9 Şubat 1909'da Roma Sefareti Ateşe Militerliği'ne tayin edildi. Bu görevi sırasında siyasî ve askerî hizmetlerde bulunarak Almanya, Avusturya, Fransa ve İsviçre başkentleriyle bu ülkelerin belli kentlerini gezme olanağı buldu. Ağustos 1910'da İtalyan Ordusu'nun Manevralarına katılarak İstanbul'da Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Riyaseti 'ne İtalyanların yakın bir tarihte Trablusgarp ve Bingaziye Osmanlı Devleti'ne Harp ilan etmek suretiyle yapacakları çıkarma harekâtının esasları hakkında raporlar vermiştir. İtalyanların 1911'de Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etmesiyle İstanbul'a dönmüştür.

1 Ekim 1911'de Rumeli Garp Ordusu'nda I. Şube Müdürlüğü 'ne getirilen Ali Fuad, 25 Kasım 1911'de Binbaşı rütbesine terfi etti. 20 Şubat 1912'de geçici bir görevle I. Ordu Kurmaylığı' nda, İpek ve Yakova'nın isyancılardan kurtarılması için VII. Kor. Tarafından oluşturulan Müfreze Komutanlığı 'nda görevlendirildi. Trablusgarp'a yapılacak silah ve cephane nakliyatı ile İtalya'nın kara ve deniz kuvvetleri için bilgi toplamak amacıyla 24 Haziran 1912'de görevlendirildi. Ali Fuad bu görevinden sonra, 29 Eylül 1912'de Yanya Kor. Kurmay Başkanlığı 'na ayrıca 10 Kasım 1912'de başarısız olarak görevden alınan Cevdet Paşa'nın yerine 23. Tüm. K. Vekilliği 'ne atandı. Bu görevi sırasında ağır bir şekilde yaralanan Ali Fuad, Atina'da bir hastaneye götürüldü. Burada 1,5 aylık tedavinin ardından serbest bırakıldı. Serbest bırakıldıktan sonra Genel Kurmay II. Şube Müdürlüğü' ne tayin edildi. Bu görevin ardından 8 Ocak 1914'de VIII. Ordu Kurmay Başkanlığı 'nda görevlendirilerek; Balkan Savaşı'ndaki başarılarından dolayı 1 Mart 1914'de Kaymakamlık rütbesine yükseltildi.

3. ALİ FUAD CEBESOY BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI'NDA

Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla Binbaşı Ali Fuad Bey, önce Filistin daha sonrada Çanakkale , Kafkas (Doğu Anadolu) ve tekrar Suriye , Filistin Cephelerinde Tüm. ve Kor. Komutanlıkları yapmıştır. Ali Fuad Bey, 14 Ekim 1914 Kanal'a taarruz edecek olan ordunun merkez kuvvetini teşkil teşkil eden 25. Fırka K.' lığına tayin edildi. Böylece I. Kanal harekâtının yükü ileride yarbaylığa yükselecek olan Ali Fuad Bey'in yönetimine geçti. Fakat Ali Fuad Bey'in başarılı askerî faaliyetlerine rağmen maalesef 3 Şubat 1915'de Süveyş Kanalını geçme girişimleri başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

3.1. ÇANAKKALE CEPHESİN'DEKİ FAALİYETLERİ

14 Ekim 1914'de vekaleten 25. Fırka K. 'lığına detirilen Ali Fuad Bey, 30 Kasım 1914'de asaleten bu göreve atandı. Daha sonrada 25. Fırka K. olarak Çanakkale Savaşlarına katıldı.

Yarbay Ali Fuad'ın Komutasında bulunan 25. Tüm. , IV. Ordu emrinden alınıp; I. Ordu Kuruluşu' na bağlandı. 2 Haziran 1915'de boğazlar bölgesine taşınmaya başlandı. Çünkü itilaf Devletleri Donanması, Çanakkale'yi zorla geçmeye teşebbüs etmişti. Fakat itilaf Devletleri bu teşebbüsünden bir sonuç alamadı. Müttefik Ordusuyla deniz taarruzundan sonra kara savaşlarınında yapılacağı düşünülmekteydi. Bunun üzerine Başkumandan vekili olan Enver Paşa, VIII. ve X. Tüm.lerin ardından Ali Fuad Paşa'nın komutasındaki 25. Tüm.'inde taşınacağını IV. Ordu K. olan Cemal Paşa'ya bildirdi. Böylece 24 Mayıs 1915'den itibaren sevkedilmeye başlanan 25. Tüm. , 2 Haziran 1915'te boğazlar bölgesine taşınmaya başlandı. Ayrıca 25. Tüm. IV. Ordu kuruluşu olmaktan çıkartılıp I.Ordu XVII. Kor. emrine verildi. 25. Tüm.'in İstanbul'a gelmesinden sonra Liman Von Sanders'in Saros ve Bolayır bölgesine çıkarma yapılacağı konusunda ısrar etmesi üzerine 25. Tüm. 25 Ağustos'tan itibaren bu bölgeye nakledilmeye başlandı. 29 Ağustos'ta ise 25. Tüm. ilk kuvvetleriyle Saros ve Bolayır bölgesine geldi. Fakat 1915 yılı sonlarında Çanakkale taarruzlarından sonuç alamayan İtilaf Devletleri Bulgaristan'ında savaşa girmesiyle Berlin-İstanbul yolunun açılmasından çekinerek Çanakkaleyi boşaltmaya kara verdiler. Bu durum üzerine düşmanın tahliyesinden sonra Çanakkale Grubu Komutanlığına bağlı Ali Fuad Paşa'nın komutasındaki 25. Tüm. muharebelere katılamadı. Daha sonrada Suriye cephesine gönderildi.



4. 1915 SONRASI ASKERİ VE SİYASİ FAALİYETLERİ

Çanakkale Cephesi'nin açılmasıyla büyük ölçüde Çanakkale'ye bağlanan Türk kuvvetleri Çanakkale'de kazanılan zaferin ardından ülkenin diğer bölgelerine sevk edildi. Çanakkale'den çekilen İngilizlerin Mısır'da taarruza başlayacağını öğrenen Başkumandanlık Vekaleti II. Kanal Seferi için Yarbay Ali Fuad, 13 Şubat 1916'da XIV. K. 'lığında görevlendirildi. I. Kanal Seferine erleri Suriyeli olan 25. Tüm. ile katılan Yarbay Ali Fuad, II. Kanal Seferine erlerinin tamamı Türk olan XIV. Tüm. ile katıldı. Bu görevi sırasında Suriye daha sonra Diyarbakır üzerinden Çapakçur Mıntıkası'nda meydana gelen savaşlara katıldı. Ayrıca XIV. Tüm., II. Ordu III. Kolordu kuruluşuna bağlandı. 30 Eylül 1916'da Bitlis çevresinde bağımsız olarak görev yapan XVI. Kolorduya bağlı V. Tümen Kumandanlığı'na atanan Yarbay Ali Fuad, Ocak 1917'de Ordu Kurmay Başkanlığı'na daha sonra da 30 Mayıs 1917 de III. Tümen Komutanlığı 'na tayin edildi. Daha sonra Sina-Filistin Cephesi'ne tayin edildiğinden Kafkas Cephesi'nden ayrıldı. Yarbay Ali Fuad, Filistin cephesinde Yıldırım Orduları Kumandanlığı kurulmasından sonra 29 Haziran 1917 de XX. Kolordu Komutanlığı' na atandı. Bu görevi sırasında Filistin de taarruza geçen İngilizlere karşı yaptığı başarılı hareketler neticesinde 21 Aralık 1917 de Mirliva rütbesini aldı. Filistin Cephesi'nde 19 Eylül 1918'den itibaren başlayan muharebelerden sonra Türk Orduları Halep'in kuzeyine çekildi. Nihayet 30 Ekim 1918 yılında ateşkesin imzalanmasıyla birlikte İstanbul'a çağrılan Liman Von Sanders'in yerine Yıldırım Orduları Grup Kumandanlığı 'na Mustafa Kemal Paşa getirilerek VII. Ordu Kumandanlığı vekaletine ise XX. Kolordu Kumandanlığı uhdesinde kalmak üzere Ali Fuad paşa getirildi. 25 Şubat 1919'da II. ve VII. Ordular dağıtılarak Yıldırım Gurubu Kumandanlığı adını alan makama bağlandı. Ali Fuad Paşa'da XX. Kolordu Kumandanlığı 'na atanarak; Konya'ya gitti. Fakat daha sonra karargahıyla birlikte 13 Mayıs 1919'da Ankara'ya gelen Ali Fuad Paşa, 21-22 Haziran'da Amasya Genelgesini imzaladı. İstanbul Hükümeti tarafından 26 Ağustos 1919 da azledilen Ali Fuad Paşa görevini bırakmayarak, 9 Eylül 1919'da Sivas Kongresi kararları doğrultusunda Garb-i Anadolu Umum Kuvay-ı Milliye Kumandanlığı' na atandı. Bu olaydan sonra İstanbul Hükümeti tarafından merkeze çağrılan Ali Fuad Paşa, 29 Ekim 1919'da Ankara Merkez Hastanesi'nden aldığı raporla istirahate ihtiyacı olduğu ve Ankara'da kalmasının gerekli olduğunu belirtti.

Bu askerî görevlerin ardından siyasetle de uğraşan Ali Fuad Paşa, BMM I. Dönemi için yapılan seçimlerde Ankara Millet Vekili seçildi. Divân-ı Harp tarafından 11 Mayıs 1920'de idama mahkum edilen Ali Fuad Paşa daha önce 25 Haziran 1919'da Ordu Komutanı sıfatıyla Garp Cephesi Komutanlığı 'nda görevlendirilmişti. Aynı zamanda bu dönemde siyasi sıfatını da taşımaktaydı. Garp cephesinde Yunanlılara karşı girişimlerde bulunan Ali Fuad Paşa, 9 Kasım 1920 tarihinde Moskova Büyük Elçiliği 'ne atandı. Moskova Büyük Elçiliği'nin Ruslar tarafından basılmasından sonra gelişen olaylarla Moskova'dan hareket eden Ali Fuad Paşa, 2 Haziran 1922 tarihinde Ankara'ya geldi. Ankara'ya geldikten sonra Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Başkanlığı , TBMM II. Başkanlığı ve geçici başkan seçilerek TBMM'nin II. Dönemi'nde yine Ankara Milletvekili olarak meclise girdi. Ali Fuad Paşa, 13 Ağustos 1923'de Ferik rütbesine yükseltildi. 21 Ekim 1923'de II. Ordu Müfettişliğ i'ne atanan Ali Fuad Paşa aynı zamanda milletvekili olduğu için 31 Ekim 1924 de müfettişlikten istifa ederek tekrar meclise döndü. Bununla beraber TPCF'nin kurucuları arasında yer alan Ali Fuad Paşa, bu partinin Umum-i Kâtibi olarak görev aldı. İzmir suikasti ile ilgisi olduğu sanılan Ali Fuad Paşa, İstiklal Mahkemesi'nde yargılanarak 15 Temmuz 1926'da tahliye edilince meclise döndü. Ne yazık ki Kasım 1927'de ordudan açığa alınarak 5 Aralık 1927'de emekliğe ayrıldı. Bununla beraber 5. , 6. ve 8. Dönemlerde Konya'dan bağımsız Millet Vekili; 9. Dönem'de Eskişehir 10. ve 11. Dönemler'de İstanbul Millet Vekili olarak TBMM'ne girdi. Bu arada Nâfia Vekili olarak 3 Nisan 1939 - 8 Mart 1943 yılları arasında görev alarak; 7 Ağustos 1943 - 9 Mart 1946 döneminde Münakalât Vekili (Ulaştırma Bakanı) ve 30 Ocak 1948 - 1 Kasım 1948 döneminde TBMM Başkanı olarak görev yaptı. Ayrıca 14 Nisan 1959 tarihinde Atlantik Kongresine katılmak üzere Fransa'ya giden Ali Fuad Cebesoy, Meclis'in kapatılmasıyla aktif siyasî hayattan çekildi. Ali Fuad Cebesoy, - 85 yaşında iken - 10 Ocak 1968'de İstanbul'da vefat etti.

Türk Milleti'nin adeta bir destan yazdığı ve Avrupa'nın sömürgeci uygarlığına karşı üstün başarılar kazandığı Gelibolu Yarımadası'ndaki çarpışmalar, 1915 yılının Ekim ayında hemen hemen durdurulmuştur. İtilaf Kuvvetleri 6 Aralik'ta Anafartalar, Seddülbâhir ve Arıburnu Cepheleri'ni boşaltarak Çanakkale Savaşları'nın bitirilmesine karar verdiler. Türk Ordusu Çanakkale'de 6 ay süreyle yarım milyona varan bir kuvvete karşı koyarak müttefiklerine önemli bir yardımda bulunduğu gibi Birinci Dünya Savaşı'nın kaderini değiştirmiş ve Rus Çarlığı'nın çökmesine neden olmuştur. Karma bir yönetim ve çok az bir cephaneyle yürütülen savaşlar sonunda Türk Ordusu 55.000 şehit, 100.000 yaralı, 10.000 kayıp ve 25.000'i hastalıktan ölmek üzere 190.000 kişi yitirdi. İtilaf Devletleri'nin kayıplarıysa 13.000 ölü, 72.000 yaralı ve 30.000 kayıp olmak üzere 145.000'İtilaf Devletleri bulmuştur.

Çanakkale Savaşları'nın devam ettiği dönemde İtilaf Devletleri, Rusya'nın baskısıyla yaptıkları anlaşma sonucu; Boğazlar ve İstanbul'u bu ülkeye vaat etmeleri İtalya'yı yeniden İtilaf Devletleri'nin yanına çekmişti. Fakat İtilaf Devletleri'nin Çanakkale'de kara ve deniz savaşlarındaki yenilgisi, Bulgaristan'ı Müttefikler'in arasında yer almaya itti. Böylece Almanya ile Osmanlı Devleti arasında bir köprü kurulmuş oldu. Türk Ordusu'nun Çanakkale Savaşları'ndaki üstün başarıları savaşın üç yıl daha uzamasına Rusya'nın İtilaf Devletleri ile ilişki kuramamasına ve Rusya'da 1917 yılında Bolşevik İhtilali'nin patlamasına yol açtı. 3 Mart 1918'de savaştan çekilen Sovyetler, Doğu Anadolu'da işgal altında tuttukları yerlerden çekildikleri gibi Berlin Anlaşması (1878) ile ele geçirdikleri Kars, Ardahan ve Batum'u da Türkiye'ye geri verdi. Böylece Türkiye ile SSCB arasında Kurtuluş Savaşı yıllarında daha da gelişecek olan ilişkilerin temelleri atılmış oldu.

Sınırlarını meridyen hesabıyla yapan Avrupa'nın en güçlü sömürgeci ülkeleri İngiltere ve Fransa'nın öncülüğünde, İstanbul'u ve Boğazları ele geçirmek amacıyla açılan Çanakkale Cephesi'ndeki savaşlar Türk Ordusu'nun ve Türk Milleti'nin üstün başarılarıyla zaferle sonuçlanmıştır. Böylece Çanakkale Savaşları'ndan beklemedikleri bir mağlûbiyet alan İtilaf Devletleri'nin yenilmezlik unvanına Türk Milleti son vermiştir. Tabiki bu savaşların kazanılmasında kadın, erkek, çocuk, her neferiyle bütün Türk Milleti'nin ve tabiki Türk Ordusu'nun vatan sevgisine borçlu olduğumuz da bir gerçektir. Ayrıca Çanakkale Savaşları'nın kazanılmasında Türk Milletini bir bütün yapan ve savaşın kazanılacağından hiç şüphe duymadan cephelerde savaşan komutanlarımızı da unutmamak gerekir. Bu çalışmamda Balkan Savaşlarında, Birinci Dünya Savaşı'nda ve Milli Mücadelemizde görevler alan Kâzım Karabekir, Fevzi Çakmak ve Ali Fuad Cebesoy'un faaliyetlerinden bahsettik. Çanakkale Savaşları'nın kazanılmasında önemli görevler alan adı geçen komutanlar kendilerine verilen görevleri üstün başarılarla yerine getirmişlerdir. Sonuç olarak Çanakkale Cephesinde ve Milli Mücadelemiz sırasında ölüm-kalım mücadelesi vererek çarpışan Türk Milletinin her ferdine , Türk Ordusunun her komutanına şükranlarımızı sunuyor ve bir kez daha yad ediyoruz.
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla