www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

 
 
Konu Seçenekleri Görünüm Şekli
Prev önceki Mesaj   Sonraki Mesaj Next
Eski 10-17-2006, 06:01 PM   #1
bluekeys™
Forum Demirbaşı
 
bluekeys™ 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Nov 2005
Nerden: Ç.KALE/BİGA
Yaş: 43
Mesajlari: 5,907
Teşekkür Etme: 594
Teşekkür Edilme: 2,624
Teşekkür Aldığı Konusu: 685
Üye No: 3332
Rep Power: 3862
Rep Puanı : 132808
Rep Derecesi : bluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Exclamation İzmİr

Bayraklı - Tepekule (Eski İzmir)




Smyrna'nın (İzmir) ilk kurulduğu bölgedir. İzmir Körfezi'nin kuzeydoğusunda yeralır. Kral Tantolos'un mezar kalıntılarının da bulunduğu Tepekule'de kazı çalışmaları halen devam etmektedir. İÖ. 3000'den itibaren sürekli yerleşim alanı olarak varlığını sürdürmüştür. Truva-Yortan ve Hitit uygarlıklarına ait buluntular vardır. İÖ. 7.yy'a ait megaron tipi evler ile Tantalos'un mezarı önemli arkeolojik kalıntılardır.

Agora

İzmir'in Namazgah - Tilkilik mevkiindeki Roma dönemine ait devlet agorasının büyük bir bölümü ortaya çıkarılmıştır. 1927 yılında başlayan kazılar sırasında ortaya çıkarılan Poseidon, Demeter ve Artemis heykelleri İzmir Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir. İzmir şehrinin M.S. 178 yılında yaşadığı büyük depremde zarar gören Agora, İmparator Marküs Averlius'un yardımlarıyla yeniden inşa edilmiştir.



Kadifekale

Tepekule'deki eski İzmir (Smyrna) dışında, kentin Pagos'ta (Kadife Dağı) yeniden kurulduğu alandır. İÖ. 4. YY'da kurulan kentten bugüne değin varlıklarını sürdüren Hellen, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait kalıntılar görülmeye değer arkeolojik öneme sahip eserlerdir. İzmir'in ve körfezin kuşbaşı seyir noktası olan Kadifekale, şehrin güneyinde 186 metre yükseklikteki bir tepe üzerindedir. Eski adı Pagos olan Kadifekale'de yaşayan Amazon kadınlarının, dağın eteklerinden Meles Çayı kıyalarına indikleri, hakimiyetlerini uzun yıllar sürdürdükleri rivayet edilmektedir.Büyük İskender'in generallerinden Lysmachos tarafından yaptırılan kalede halen bu döneme ait kalıntılara rastlanmakta, Bizans dönemine ait sarnıçlar bulunmaktadır.




Efes - Selçuk
Selçuk'un 3 kilometre güneyinde, Panayır ve Bülbül Dağı yamaçları Ayasuluk Tepesi mevkiinde kurulu Efes, 12 İon kenti içinde günümüze kalan en önemli antik kenttir. Smyrna gibi M.Ö. 3000 yıllarında kurulan Efes, dönemin en önemli liman kentleri arasındaki yerini uzun süre korumuştur. Doristilası üzerine Ege kıyılarına gelen İon'lar Efes'e yerleşmiş, daha sonra Lidya egemenliği döneminde şehirlerini geliştirmişlerdir. M.S. 1.yüzyıl'da meydana gelen depremle büyük hasar gören Efes, İmparator Tiberius zamanında yeniden imar edilirken, Hellenistik yapı yerine tüm kent Roma karakteri yapılarla dolmuştur. Siyasi ve ticari önemi büyük bir kent olan Efes, Meryem Ana'nın gelmesi ve St. Jean'ın burada yaması nedeniyle de bir dini merkez haline gelmiştir.
Tarih boyunca birçok uygarlığa evsahipliği yapan Selçuk'ta İon, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı dönemlerine ait çok sayıda yapı varlıklarını günümüzde de sürdürmektedir. Hrıstiyan dünyasının kutsal hac yeri Meryem Ana Evi ziyarete açıktır.

Tiyatro

Antik Efes kentinin görkemli yapıları yıllara meydan okurcasına dimdik ayakta dururken, bunların en muhteşemlerinden biri 25 bin kişilik tiyatrodur. Kuzeybatısında 2 İonik sütunlu helenistik çeşmenin bulunduğu tiyatronun, ilk kez yine Helenistik dönemde yapıldığı bilinse de günümüze kadar ayakta kalan yapının İmparator Cladius zamanında inşaasına yeniden başlandığı, İmparator Trinus (98-117) döneminde tamamlandığı bilinmektedir. Tiyatronun ön kısmında oldukça sağlam ve iri taşlardan yapılmış soyunma yerleri belirgin şekilde görünmekte ve bugün de hala kullanılmaktadır. İlk dönemde 3 katlı olan tiyatro, her biri 22'şer basamaklı üç bölümden oluşur. Sahne binası 18 metre yüksekliğindedir. 25x40 ebatlarındaki sahnenin arka duvarları son derece süslü ve nişleri içinde heykellerin bulunduğu bir görünüm taşımaktadır. Akustiği
muhteşem olan tiyatronun tribünleri, sahnenin rahat görünebilmesi için çok dik inşa edilmiştir.

Ticaret Agorası
Tiyatronun karşısında yer alan ticaret agorası giriş kapıları ve alanı çevreleyen sütunları ile dikkat çeker. Esas yapı Hellenistik olmakla birlikte, bugün kalıntıları görülen agora, İmparator Agustus döneminde yenilenmiştir. Dört tarafı stoa ile çevrili agora 2 katlı, çift kolonlu ve dorik üslupludur.

Mermer Cadde
Efes antik kentinin güneydoğusunda bulunan Magnesia kapısından Koresos kapısına kadar uzanan 400 metrelik mermer cadde, M.S. 5.yüzyılda yeniden yapılmıştır. Caddenin altından geçen kanalizasyon sistemi denize kadar uzanır. Mermer cadde ile Celsus Kütüphanesi arasındaki açık alanda Auditorium bulunduğu ve burada konuşmaların yapılıp şiirler okunarak söylevler verildiği bilinmektedir.

Celsus Kitaplığı
Agora'nın güney tarafında bulunan Celsus Kitaplığı M.S 135 yıllarında Asya konsülü Julius Celsus Halemaeanus adına oğlu Julius Agiula tarafından Romalı mimar Vitruoya'ya yaptırılmıştır. Dıştan iki katlı içten 15 metre yüksekliğinde tek bir salondan oluşup, salonu çevreleyen 3 katlı galerilerden duvara serpiştirilmiş pencerelerden ışık süzülür, arka duvardaki bir kapıdan ise Celsus'un mezarına geçilir.Kazılar sırasında Celsus'un burada bulunan heykeli halen İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir. Roma mimari özelliklerini yansıtan yapının ön cephe dekorasyonu devrin en güzel örnekleri arasında yer alır. Yine ön cephe kolonları arasında bulunan 4 kadın heykeli "Akıl, Kader, İlim ve Erdem" öğelerini sembolize eder. Bu heykellerin orjinalleri ise bugün Viyana Müzesi'nde bulunmaktadır. Döneminde dünyanın sayılı bilim adamı ve düşünürün yetişmesine aracı olan Celsus Kitaplığı'ndaki parşomen ruloların nemden etkilenmemesi için iki tarafı tuğladan örülmüş kapalı raflarda koydukları belirlenmiştir.

Aşk Evi
Mermer Cadde'nin Kuretler Caddesi ile kesiştiği noktada bulunur. Yol üzerinde kazılmış sol ayak ve bir kadın başı görülür. Bu iki görüntü dünyanın ilk reklam panosu olarak değerlendirilmekte ve az ileride kadın bulunabileceğini haber vermektedir. Bu ilginç ev M.S. 1.yüzyıla tarihlenmektedir, ana bir hol ve buraya açılan birçok odadan oluşmakta, içinde burada çalıştığı sayılan kızlara ait mozaik portreler yer almaktadır.


Yamaç Evler
Celsus Kütüphanesi'nden Kuretler Caddesi'ne dönüşte sağ tarafta Bülbül Dağı'nın yamaçlarında kentli zenginlerin ikamet ettikleri evlerdir. Yakın zamanda restore edilerek orjinallerine daha yakın hale getirilmişlerdir. Evler geniş merdivenlerle caddeye dikey olarak açılmakta, duvarlarında fresk mozaiklerle süslü kaplamalar bulunmaktadır. Efes'te bunların dışında son derece büyük arkeolojik öneme sahip Skolastika Hamamı, Hadriyan Hamamı, Domitian Tapınağı, Tirainan Çeşmesi, Devlet Agorası, Belediye Sarayı, Odeon, Stadyum, Akropol, Bizans Hamamları, Çifte Kiliseler (Konsül Kilisesi) , Liman Hamamları, Arkadiana (Liman Caddesi) bulunmaktadır.

Artemis Tapınağı
Dünyanın 7 harikasından biri olarak kabul edilen Efes Artemis Tapınağı, Selçuk'tan Kuşadası yoluna girişte sağ tarafta bulunmaktadır. Efeslilerin ilk yerleşimlerinin burada olduğu, daha sonra depremle yıkılmasının ardından Roma İmparatorluğu'nun yardımı ile yeniden ve daha görkemli olarak inşa edilmiştir. Tapınağın temel kalıntıları durmaktadır. 127 sütunlu Artemis Tapınağı'nın cephedeki 36 sütunu kabartmalıdır. Tapınağın uzunluğunun 125 metre, genişliğinin 60 ve yüksekliğinin ise 25 metre olabileceği tahmin edilmektedir. Tapınağın en eski kalıntılarının M.Ö. 6.yüzyıla kadar tarihlendiği, ikinci kez yapılışında ise 105 metre uzunluluk, 55 metre genişlik, 25 metre yükseklikte inşa edildiği ve 600 metrekarelik alana yayıldığı bilinmektedir. M.S. 263 yılında Got'lar tarafından saldırıya uğrayan tapınak yıkılmış ve yağma edilmiştir. Bugün ören yerindeki kazılar halen sürmektedir.

St. Jean Bazilikası
Bizans İmparatoru Justinyen'in MS. 6.YY.'da, Hz. İsa'nın havarilerinden St. Jean adına yaptırdığı Ayasuluk Tepesi'ndeki bazilika 40x110 metre boyutlarındadır. Batıdan girilen yapının planı bir haçı andırır. St. Jean'ın mezarı da burada bulunmaktadır.



Yedi Uyuyanlar
M.S. 5 ve 6. YY'lar dönemlerinde yapıldığı sanılan Yedi Uyuyanlar Kilisesi'nin bulunduğu ören yeri dini bir merkez kimliğindedir. Bugünkü kazılarda ortaya çıkarılan abidevi yapının 4 katı görülebilmekte ve 7 kat olduğu tahmin edilmektedir. Zeminde bulunan dehlizlerin din eğitimi için kullanıldığı ve buranın bir manastır olduğu izlenimi vermektedir.
Söylentilere göre Hrıstiyanlığın din olarak kabulünden önce putperestlerden kaçarak buraya sığınan 7 genç uykuya dalar ve 200 yıl sonra uyanırlar. Uyandıklarında Hrıstiyanlık artık kabul edilen ve bilinen bir din olmuştur. 7 gencin öldükten sonra tekrar buraya gömüldüğü ve adlarına büyük bir yapı inşa edildiği sanılmaktadır.

Meryem Ana Evi
Hristiyanlığın kutsal anası Meryem Ana'nın Evi, Bülbül Dağı üzerinde bulunmaktadır. 1891 yılında yapılan kazılarda ortaya çıkarılmıştır. Hristiyanlar tarafından "Panaya Kapulu" olarak da adlandırılan kutsal yerin MS. 4. YY'da inşa edildiği tahmin edilmektedir. Meryem Ana'nın Mezarı da Panayır Dağı'nın kuzeydoğu eteğindedir. Yıllar boyu her 15 Ağustos'da Meryem Ana Evi'nin bulunduğu Panaya Kapulu'da dinsel törenler düzenlenmiştir. 1957 yılında Papalık da burasının Meryem Ana'nın Evi olduğunu onaylamış ve Hristiyanlık için "Hac Yeri" ilan etmiştir.
Hz. İsa, çarmıha gerilişinden kısa bir süre önce annesini, arkadaşı ve havarisi olan St. Jean'a teslim etmiştir. St. Jean da, Hz. İsa'nın çarmıha gerilişinden sonra Meryem Ana'nın Kudüs'te kalışını sakıncalı bularak, onu yanına alıp kaçırmış ve Bülbül Dağı'na getirmiştir. Kutsal bakire, ST. Jean tarafından gizlendiği Bülbül Dağı'nda 101 yaşına kadar yaşamını sürdürmüştür. Hrıstiyanlığın kabulünden sonra Bülbül Dağı'nda 'Hac' şeklinde bir kilise inşa edilmiştir. St. Jean Efes'te yaşamış ve söylentiye göre İncil'i burada yazmış ve burada ölmüştür.

__________________



[sakın] bana bulaşma kalp kırarım bazen]
bluekeys™ Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
 


Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1)
 

Mesaj kurallari
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Acik
[IMG] kodlarAcik
HTML kodlari Kapali


Benzer Konular
Konu Konu Baslangic Forum Cevaplar Son Mesaj
Gb Benden Sorulur İzmİr/buca tco03 Eskiler (Arşiv) 2 01-22-2007 02:09 PM
İZMİR ve KARETE (AKADEMİ İHTİSAS SPOR KLÜBÜ) Bostandere Diğer Spor branşları 5 01-20-2007 02:06 AM

Saat Dururmu GMT +3. Şimdiki Zaman 08:07 PM.

Powered by vBulletin Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.