www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Spor > Futbol

Futbol Futbol Hakkındakı Düşüncelerinizi Buradan Paylaşabilirsiniz...

CevaplaCevapla
 
Konu Seçenekleri Görünüm Şekli
Eski 04-14-2008, 08:51 PM   #111
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

Colin Kazım Richards


Colin Kazım Richards

Colin Kazım Richards, 26 Ağustos 1986'da Londra'nın Leytonstone bölgesinde doğdu. Annesi Kıbrıslı Türk, babası Antigualı olan Colin Kazım Richards, Mehmet Aurelio'dan sonra milli formamızı giyen 2. siyahi futbolcu oldu.
Profesyonel kariyerine 2004'te Bury takımında başlayan Colin Kazım'ın en belirgin özelliği, güçlü fiziği. Henüz ilkokul çağlarında futbola ilgi duymaya başlayan Colin Kazım Richards, 2004-05 sezonunda takımının formasını 30 maçta giydi ve rakip ağları 3 kez havalandırdı. 2005-06 sezonunda 250 bin sterlin karşılığında transfer olduğu Brighton & Hove Albion forması altında 43 maçta 5 gol attı. Takım arkadaşlarının 'Kazimo' veya isminin baş harfleriyle 'CKR' diye hitap ettiği Kazım Richards, transfer sezonunun son gününde Premier Lig'e terfi etti.

Colin Kazım, 31 Ağustos 2006'da Sheffield United ile 3 yıllık sözleşme imzaladı. Sheffeild United, bu transfer için 150 bin sterlin ödedi. Geçtiğimiz sezon Sheffeild United formasıyla Premier Lig'de 26 maça çıkan Colin Kazım Richards, tek golünü 2-2 biten Bolton maçında attı. Annesi Kıbrıs'ın Kandu (diğer ismi Çanakkale) Köyü'nden Emine Hanım olan Colin Kazım Richards'ın babası Antigualı Rodney. Antigua, Atlantik'te Karayip Denizi'nde bir ada devlet ve tam adı Antigua&Barbuda. Colin Kazım Richards 2 kez giydiği Türkiye Ümit Milli Futbol Takımı forması altında 1 gol attı.
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:52 PM   #112
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen


Wederson Luiz Da Silva Medeiros

22 Temmuz 1981'de Brezilya'nın Goytacazes şehrinde dünyaya gelen Vederson 1.76 boyunda. Tam adı Wederson Luiz Da Silva Medeiros olan Gökçek Vederson, Brezilya'nın Amerıcano takımında profesyonelliğe adım attı. Sırasıyla Brezilya'da İnternacional, Vasco De Gama, Juventude, ve Ituano takımlarında oynayan Vederson Taca Guanabara ve Taca Rio Kupa sevincini yaşadı. 2004 Yılından beri Ankaraspor forması giyen Vederson sol kanattaki etkili oyunu ve attığı gollerle dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Avrupa'nın önde gelen kulüpleri Vederson'u transfer etmeye çalışıyor ama o, Fenerbahçe'de oynamak istediğini sürekli dile getiriyordu.



Adı Soyadı: Wederson Luiz da Silva Medeiros
Doğum yeri: Brezilya
Doğum tarihi: 22.07.1981
Uyruğu: Brezilya
Boyu: 1.76
Kilosu: 76

Oynadığı takımlar:
Americano
İnternacional
Vasco De Gama
Juventude
Ituano
TacaGuanabara
Taca Rio

Not: Bu sezon 16 maçta forma giydi, 5 gol attı, 1 asist yaptı (2006-2007)
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:52 PM   #113
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

25 - Uğur Boral


Şube: Futbol
Mevki: Ortasaha
Doğum tarihi: 14.04.1982
Doğum yeri: İstanbul
Boy: 1.78
Kilo: 72
Ayakkabı no: 42
Uyruk: Türkiye
Statü: Yerli
Oynadığı kulüpler: Gençlerbirliği,Kocaelispor

Hedefleri: Fenerbahçe’de uzun yıllar kalıcı olmak
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:52 PM   #114
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

Mozambik'li siyah inci: EUSEBIO
Afrika kıtasından çıkan ilk dünya çağında futbolcu: Eusebio. Eusebio adeta bir gol makinesiydi. Güçlü fiziği, sert ve isabetli şutları ile hafızalarda yer edindi. Daha 19 yaşında Mozambik'ten, Portekiz'in şampiyonu Benfica'ya transfer oldu ve tam 16 sezon bu kulüpte top koşturdu. Benfica denince akla ilk Eusebio gelir, ne ondan önce ne de ondan sonra Benfica'da ona yaklaşan bir yıldız gelmedi. Benfica'da 715 resmi maçta 727 gol atma başarısı ile ulaşılması güç bir rekora imza atmıştır. 16 sezondan 7'sinde ligde gol kralı oldu. Lig tarihinde 313 maçta 319 gol atarak maç başına ortalama 1.02 gol ortalamasına ulaşmıştır.


İlk Altın Ayakkabı ödülünü kazanan futbolcu olan Eusebio, 5 yil sonra bu ödülü ikinci kez kazanmıştır. Gol atma sanatını 1966 dünya kupasında da göstererek 9 gol ile gol kralı oldu. Kuzey Kore maçında 0-3 geride olan takımını 4 gol atarak 5-3 galibiyete taşıyarak baş rol oynadı ve bir destana imza attı. Turnuvada Eusebio'nun 4 golü ofsayt gerekçesiyle sayılmadı. 1962-1967 yılları arasında Avrupa yılın futbolcusu ödüllerinde hep ilk 10 arasında yer aldı. (1965te 1., 1962 ve 1966 2.). Maalesef Portekiz ile tek bir dünya kupasında yer alarak 9 gol atmış oldu. Tam 4 kez Şampiyon kulüpler finali oynadı. 1962'de 3 dakika içinde 2 gol atarak 3-3 olan Real Madrid maçını 5-3'e getirerek kupanın kazanılmasında önemli rol oynadı ve Eusebio sadece 20 yaşındaydı

11 kere Benfica ile şampiyonluk yaşadı, 5 kez de Portekiz kupasına sahip oldu. 1976 yılında Toronto Metros takımı ile NASL şampiyonluğu kazandı. Milli takım forması ile kayıt ettiği 41 gollük rekorunu 2005 yılında Pauleta tarafından kırılabildi.


Portekiz futbol federasyonu onu son 50 yılın en iyi futbolcusu seçmiştir. IFFHS'ın 20. yüzyılın anketinde en iyi futbolcular sıralamasında 9. oldu.





Eusebio'nun kariyeri


Oynadığı Takımlar
1957-1960 Sporting Lourenço Marques
1960-1975 Benfica 301(317)
1975 Rhode Island Oceaneers
1975 Boston Minutemen 8(2)
1975-1976 Monterrey 10(1)
1976-1977 Beira-Mar 12(3)
1976 Toronto Metros-Croatia 25(18)
1977 Las Vegas Quicksilver 17(2)
1977-1978 União Tomar Toplam (lig maçları) 373 maç(343 gol)
Toplam (Benfica resmi maçlar) 715 maç (727 gol)


Kulüp Başarıları(Yerel)
Portekiz Şampiyonluğu
1961 Benfica
1963 Benfica
1964 Benfica
1965 Benfica
1967 Benfica
1968 Benfica
1969 Benfica
1971 Benfica
1972 Benfica
1973 Benfica
1974 Benfica
Meksika Şampiyonluğu
1976 Monterrey
Kuzey Amerika NASL Şampiyonluğu
1976 Toronto Metros-Croatia
Portekiz Kupası
1962 Benfica
1964 Benfica
1969 Benfica
1970 Benfica
1972 Benfica


Kulüp Başarıları (Uluslararası)
Şampiyon Kulüpler Kupası
1961 Benfica
1962 Benfica
1963 Benfica(finalist)
1965 Benfica(finalist)
1968 Benfica(finalist)

Milli Takım
Oynadığı Yıllar
1961- 1973
Maç Sayısı
64
Gol Sayısı
41

Milli Takım Başarıları
FIFA Dünya Kupası
1966 3.

Bireysel başarıları

Avrupanın Yılın Futbolcusu Ödülü
1965
1962 2.
1966 2.
FIFA Dünyada Kupası gol krallığı
1966 - 9 gol
FIFA 20.yüzyılın futbolcuları
1999 - 10.
IFFHS 20.yüzyılın futbolcuları
1999 - 9.
Altın Ayakkabı Ödülü
1968 - 42 gol
1973 - 40 gol
Portekiz Yılın Futbolcusu ödülü
1970
1973
Portekiz Ligi Gol Krallığı
1964 - 28 gol
1965 - 28 gol
1966 - 25 gol
1967 - 31 gol
1968 - 42 gol
1970 - 20 gol
1973 - 40 gol
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:52 PM   #115
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

Fransa'nın altın çocuğu: Michel Platini
Dünya kupası 3. ve 4.lük, 1984 te muhteşem Michel ve arkadaşları Fransa'ya kulüp ve milli takımlar bazında ilk kupayi kazandırdılar - Avrupa Şampiyonluğu. Turnuvada Fransa kendi seyircileri önünde tüm maçlarını kazandı ve Platini her maçta golle buluşarak, rekoru hala kırılamayan sayıda gol attı - 9. 1984 yılı Platini için altın yıl oldu, aynı zamanda o yıl Avrupa'da tüm ödüllere sahip oldu, Juventus'u da İtalya lig şampiyonluğuna taşıdı. 20 gol İtalya Ligi gol Kupa Galipleri kupasını kazanarak Fransa için bir ilk daha gerçekleşti:

Bir Avrupa kupası kazanan ilk Fransız. Bir orta saha futbolcusu olmasına rağmen, dönemin tartışmasız en zor ve prestijli ligi olan İtalya liginde 3 sene gol kralı oldu. 1985te Fransız onur nişanı'nı Sövalye olarak aldı ve 1988de de Kumandan oldu. Juventus'da avrupada ilk kupasını Platini'li kadrosu ile aldi ve o dönemin ingiliz hegemonyasını kırıp futbolun kalbini İtalya'ya taşıyan takım oldu.



Futbolculuğundan sonra da Platini örnek bir kişilik ve son derece başarılı bir kariyere sahip oldu. 4 yıl Fransa milli takımını çalıştıran Platini, 1998 dünya kupasını organizasyon komitesinin başında görev aldı. Daha sonra Fransa futbol federasyonu asbqaşkanlığı yaptı ve 2006 yılında Avrupa futbolunun başına geçip UEFA başkanı görevine seçildi.



Hafızalarda kalan anlar :



- 1984 Avrupa şampiyonası İspanya Finali. Paris, Stad de France. Fransa serbest vuruş kullanıyor ve kalede İspanya Kaptanı ve dönemin en önemli kalecilerden Luis Arconada. Platini'nin şutu Arkonada'nın koruduğu köşeye yöneliyor ve top kalecinin kucağında ve kimsenin beklemediği an Arconada topu elinden kaçırıp top kaleye giriyor. Fransa 1-0 önde ve Arconada'nın milli kariyeri bitiyor.


- Juventus, 1985 final Şampiyon Kulüpler Kupası Finalinde efsane kadrolu Liverpool ile karşılaşıyor. Juventus tarihinde 2. kez finalde ve müzesinde sadece bir önceki sezonun Kupa Galipleri Kupası var. Liverpool ise son 8 yılda Şampiyon Kulüpler kupasını 4 kez kazandı. Altın çoçuk gene sahnede : 1-0 gol Platini'nin penaltısından ve kupa ilk kez Juventus'un. Tam 16 sene sonra İtalya'da. Fakat bu maç hafızalarda ne Platini, ne Rossi, ne Boniek ile kalacaktı, hafızalarda Heysel Faciası olarak kalacaktı. Maç öncesi ve sırasında İngiliz ve İtalyan taraftarlar arasında çikan kavgalarda 39 kişi öldü ve 600den fazla kişi yaralandı.Bu olay sonucunda İngiliz holiganizmi yüzünden, UEFA İngiliz takımlarını, avrupa kupalarından 5 yıllığına men etti ve böylece bir devir kapanmuş oldu. Ölen taraftarların ardından gole sevincinden dolayi eleştirilen Platini, facianın boyutların haberdar olmadıklarını belirterek kendini savundu.


- 1982 İspanya Dünya kupası yarı final maçı: Almanya - Fransa. Maç Platini'nin golü ile 1-1 bitiyor. Uzatmalarda Fransa 2 gol atiyor ve 3-1 ile kalan 18 dakikada final hesapları yapılıyor. 14 dakika kala giren Rumenige ile Almanya bir gol bulup, 2. uzatmada da bir gol daha atarak maç penaltılara kalıyor. Maalesef Fransa 8-7 ile tarihinde ilk defa finale çıkma şansını kaçırıyor. Bu maç da dünya kupası tarihine geçen en ilginç maçlarından biri olarak yerini aldı. Maçta Platini'nin ara pasından 10 dakika önce oyuna giren Batiston, kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda, Toni Schumaher, Batiston'u kasti olarak sakatlayarak, Batiston yere serildi ve bilinçini kaybederek hastaneye kaldırıldı.Ardında umursamaz tavırları ile tüm dünyanın tepkisini çeken Schumaher bu hareketiyle de uzun yıllar hatırlandı.


- 1986 Meksika Dünya kupası kaptan Platini'nın son Dünya Kupası oldu. Çeyrek final bir karnaval havasındaydı, turnuvanın en iyi futbol oynayan takımlar Brezilya ve Fransa. Zico, Socrates, Platini, Giresse, Tigana, Careca.. yıldızların maçı oldu. Fransaya beraberliği Platini getirdi ve ilerleyen dakikalardaki kritik penaltıyı Zico kaçırdı. Penaltılara kalan maçta ilk penaltıyı bir yıldız daha kaçırıyor Socrates. Bellone'dan bir direk, fakat dönen top kaleci Carlos''una başına çarpıp gol oldu. Futbol tanrısı bir defa daha Fransanın yanında oldu derken, 4. penaltıyı Platini kullanacak. O bir maestro, bir penalti ve frikik ustası. Top tam 90'a giderken, herkesi yanıltıp dışarıya çıkıyor. Bu Platini'nin kariyerindeki en büyük başarısızlık. Fakat futbol tanrısı Fransa'nın yanında: Julio Cesar son penaltıyı kaçıyıyor ve Fransa yarı finalde. Bu maç dünya kupası tarihine geçen maçlardan biri oldu.


- 1982 ve 1986 Dünya kupalarındaki 3.lük maçlarında Platini yer almadı

Platinin'nin kariyeri


Oynadığı Takımlar
1972-1979 Nancy 175(98)
1979-1982 Saint-Etienne 107(58)
1982-1987 Juventus 147(78)
Lig maçlarında : Toplam 429 maç(224 gol)


Kulüp Başarıları(Yerel)
Fransa Şampiyonluğu
1981 Saint-Etienne
Fransa Kupası
1978 Nancy
Fransa 2. Lig Şampiyonluğu
1975 Nancy
Fransa Kupa Finalisti
1981 Saint-Etienne
1982 Saint-Etienne
İtalya Şampiyonluğu
1984 Juventus
1986 Juventus
İtalya Kupası
1983 Juventus

Kulüp Başarıları (Uluslararası)
Şampiyon Kulüpler Kupası
1985 Juventus (Şampiyon)
1983 Juventus (Final)
Kupa Galipleri Kupası
1984 Juventus (Şampiyon)
Kıtalararası Kupası
1985 Juventus (Şampiyon)
Süper Kupa
1984 Juventus (Şampiyon)
Super Clubs Kupası
1983 Juventus (Şampiyon)

Milli Takım
Oynadığı Yıllar
1976 - 1987
Maç Sayısı
72 (49unda kaptan)
Gol Sayısı
41 (rekoru 2007 yılında Thierry Henry tarafından geçildi)

Milli Takım Başarıları
UEFA Avrupa Kupası
1984 Şampiyon
FIFA Dünya Kupası
1982 4.
1986 3.
Artemio Franchi Kupası
1985

Bireysel başarıları
Avrupanın Yılın Futbolcusu Ödülü
1983
1984
1985
Dünyada Yılın Futbolcusu Ödülü
1984
1985
Onze d'Or ödülü
1983
1984
1985
Avrupa Kupası Gol Krallığı
1984 9 gol
Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası Gol Krallığı
1985 7 gol
İtalia Ligi Gol Krallığı
1983 16 gol
1984 20 gol
1985 18 gol
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:53 PM   #116
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

Antonio De Nigris

Sezon başından beri ortaya koyduğu müthiş performansı ve Fenerbahçe'ye attığı golün ardından taktığı maskesi ile spor kamuoyunun birden zirvesine kurulan Gaziantepspor'un Meksikalı golcüsü Antonio De Nigris editörümüz Hilmi Sever'in sorularını yanıtladı. Gaziantep Celal Doğan Tesisleri'nde bir araya geldiğimiz golcü oyuncu, bu sezonki yüksek performansının sırrından, Antep'teki yaşamına kadar hakkında merak edilenleri anlattı...
- Futbola başlaman ve İspanya'ya transferin nasıl gerçekleşti?
Meksika'da Rayados de Monterrey'de futbola başladım. Ardından America takımında oynadım daha sonra Villarreal'den teklif gelince hemen kabul ettim ve çok istediğim İspanya Ligi'ne gittim.
- İspanya'da neden ayrıldın, mutlu değil miydin?
İspanya'da çok mutluydum, sözleşmem bitti ve ardından Caldas'tan teklif gelince bunu kabul ettim. İspanya'dan ayrılmamın özel bir nedeni yok, sözleşmem bitti ve uzatmayı karşılıklı olarak düşünmediğimiz için ayrıldım.
- Gaziantepspor'a transferin nasıl oldu?
Gaziantepspor'a gelmeden önce Santos'ta oynuyordum. Burdan teklif gelince bir süre düşündükten sonra Türkiye'de futbol oynamanın kariyerim için de iyi olabileceğini düşündüm ve Gaziantepspor'a transfer oldum.
- Gelelim bu sezona, ortaya koyduğu yüksek performansın sırrı ne?
Çok çalışmam ve aldığım güven. Benim için çalıştığım insanlara inanmak çok önemli, onların bana güvendiklerini bilmek beni daha hırslı yapıyor ve sahada kazanmak için herşeyi yapıyorum.
“ERDOĞAN HOCA BANA GÜVEN VERMİYORDU”
- Geçtiğimiz sezon bu güven yok muydu?
Erdoğan Hoca bana güven vermiyordu. Çoğunlukla sonradan oyuna giriyordum ve bana karşı sıcak bir tutum sergilenmiyordu.
- Türkiye'de seni en çok şaşırtan olay nedir?
Türkiye'de beni en çok şaşırtan olay futbolun kalitesi oldu. Çünkü bana Türkiye'de futbolun hep kötü olduğu söylenmişti, gelip gördükten sonra bu konuda adeta bir şok yaşadım. Futbol burda çok sert ve mücadeleci oynanıyor. İspanya'da da futbol oynadım, şunu rahatlıkla söyleyebilirim Türkiye'de oynanan futbol Avrupa'nın önde gelen liglerine çok yakın bir kalitede.


- Bugüne kadar unutamadığı maç hangisiydi?
Hayatım boyunca unutamayacağım maç, Milli Takımım ile Brezilya Milli Takımı'na karşı oynadığım ilk maçtı.
- Meksika Milli Takımı'ndan davet alıyor musun? Son dönemlerde böyle haberler duymuyoruz.
Meksika Milli Takımı Olimpiyatlar'a hazırlık için genç oyuncuları kadrosuna davet etti. Şu an Olimpiyatlar'a katılma şansları baya azaldığı için eski oyuncularını yeniden çağıracaklar. Şubat ayında yeniden Milli Takım'da olacağımı düşünüyorum.
- Meksika Milli Takımı'nda en son ne zaman forma giydin?
Kore'de düzenlenen Konfedarasyon Kupası'nda forma giydim. Ama bunun üzerinden baya uzun bir süre geçti.
“BİR MASKEM DAHA VAR AMA TAKAMIYORUM”
- Fenerbahçe maçında attığın golden sonra taktığın maske uzun süre gündemi meşgul etti. Maskenin hikayesini bir kez de sahibinden dinleyelim...
Meksikalı geleneksel bir oyunda takılan bir maske bu. Ülkemizde de bu tarz maskeler çok yaygın. Güreşçi El Santo bu maskeyi takan en ünlü isim. Fenerbahçe maçında gördüğüm sarı kartın ise hala neden gösterildiğini anlamıyorum, bence çok normal bir hareketti.
- Bu sevinç gösterisi bence futbola renk katan bir hareketti, sarı kart gösterilmesi ise yanlıştı. Sonuçta futbolun şov yönü tribünlere seyircileri çekiyor. Senden bu tarz ilginç sevinç gösterilerini ilerleyen haftalarda görecek miyiz?
Yapmak istiyorum ama hakemler sarı kart gösteriyor. Başka bir maskem daha var onu da takmak istiyorum ama sarı kart göreceğimi bildiğim için takamıyorum.
- Futbol yaşamındaki hedeflerin arasında neler var?
Gaziantepspor'da atabildiğim kadar gol atıp, Meksika Milli Takımı'na dönmek.
- Daha büyük takımlarda oynamak gibi bir hedefin yok mu?
Şu an Gaziantepspor'dayım ve yalnızca burda başarılı olmaya şartladım kendimi.
- Avrupa'da yeniden futbol oynamayı düşünüyor musun?
Evet önümüzdeki yıllarda Avrupa'ya dönmeyi düşünebilirim, neden olmasın.
“BAKLAVA MÜKEMMEL”


- Gaziantep'in acılı yemekleri meşhur, Meksika'nın da acı sosları. Gaziantep yemekleri ile aran nasıl?
Yemeklerimiz esasında çok benzer. Meksika mutfağı ile Antep mutfağı birbirine çok benziyor. Yemeklere alışmakta bu açıdan hiçbir zorluk çekmedim. Antep yemeklerini de çok seviyorum.
- Peki Baklava? (Soruyu sorar sormaz, De Nigris'in, Gaziantep baklavasına olan hayranlığı yüzünden okunuyor)
Baklavayı çok seviyorum, mükemmel bir tadı var. Hayatımda yediğim en güzel şey.
- Futbolunda artı olarak gördüğün ve seni öne çıkartan özelliğin ne?
En büyük özelliğim cesaretim, sahada hep daha fazlasını yapmak istiyorum. Bunun için gözüm sahada hiçbir şey görmüyor, performansımı arttırmak ve daha iyisini yapmak için tüm gücümle çalışıyorum. Mağlubiyeti asla sindiremiyorum ve takımımın kazanması için herşeyi yapıyorum.
- Meksika'daki günlük yaşam ile Türkiye'deki yaşamı kıyaslar mısın?
Misafirperverlik açısından iki toplum arasında benzerlik var ancak dinler farklı olduğu için Meksika'da bu konular daha geleneksel ve bu yaşantımıza da yansıyor.
- En beğendiğin golün hangisi?
Brezilya Milli Takımı'na attığım gol, futbol yaşamımdaki en güzel golümdü. O golü hayatımın sonuna kadar unatamam.
- Futbolu bıraktıktan sonra neler yapmayı düşünüyorsun?
Teknik direktör olmak istiyorum. İspanya, Türkiye ya da Meksika'da teknik direktörlük yapmak istiyorum.
ÖMER ERDOĞAN VE ROBERTO AYALA
- Bugüne kadar en zorlandığın defans oyuncusu hangisi?
Arjantinli Roberto Ayala. Gerçekten müthiş bir oyuncu, rakibini nasıl savunacağını çok iyi biliyor ve müdahaleleri kusursuz.
- Türkiye'de?
Bursasporlu Ömer Erdoğan. Fiziğini gerçekten iyi kullanıyor ve 90 dakika boyunca savunduğu oyuncuya kolay kolay fırsat vermiyor.
- Beğendiğin kaleciler kimler?
Öncelikle Buffon. Buffon'un ardından Real Madridli Casillas.
- İsminin bir anlamı var mı?
Hayır özel bir anlamı olduğunu sanmıyorum. Yalnızca babamın adıydı.

“ALEX İLE BİRLİKTE OYNAMAK İSTERDİM”
- Gol krallığında iddialı mısın?
Evet kesinlikle. Atabildiğim kadar çok gol atmak istiyorum ve sezon sonunda zirvede yer almak istiyorum.
- Hangi oyuncu ile birlikte oynadığın takdirde performansının artacağını ve daha fazla gol atacağını düşünüyorsun? Yani birlikte oynamak istediğin bir oyuncu var mı?
Fenerbahçeli Alex. Çünkü futbol zekası çok üstün, forvet oyuncunun nereye kaçacağını ve onu topla nasıl buluşturacağını çok iyi biliyor. Fenerbahçe'nin başarılarında da O'nun payı çok büyük. Alex ile birlikte oynasam çok gol atarım.
- Galatasaray'da bir dönem forma giyen Meksikalı Almaguer'i tanıyor musun?
İyi tanıyorum Almaguer'i.
- Türkiye'ye gelmeden önce Almaguer'den bilgi aldın mı?
Hayır herhangi bir bilgi almadım, aramızda hiçbir konuşma geçmedi.
- En sevdiğin Meksikalı oyuncu kim?
Tabiki Hugo Sanchez.
- Abin modellik yapıyor, kardeşin ise senin gibi futbolcu? Renkli bir ailen var, ailenden biraz bahseder misin?
Ailem ile çok iyi ilişkilerim var. Christmas ve diğer özel günlerde sürekli beraberiz, ailem ile çok vakit geçiriyorum. Tüm bireyleriyle de her zaman gurur duydum.

- Mesut Bakkal ile müthiş bir çıkış yakaladın. Mesut Hoca ile ilgili neler söyleyeceksin?
Bana inanılmaz bir güven verdi. O'nunla çalışmaktan dolayı çok mutluyum. Mesut Hoca ile bu sezon yep yeni bir takım haline geldik ve ligin ilerleyen haftalarında üst sıraları mutlaka zorlayacağımızı biliyoruz.
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:53 PM   #117
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

Nihat Kahveci
Milli futbolcu Nihat Kahveci, 23 Kasım 1979’da İstanbul’da doğdu. Beşiktaş’ın altyapısında futbola başladı. 1997/1998 sezonunda takımı gençleştirme operasyonu yapan John Benjamin Toshack tarafından keşfedilen Nihat, Beşiktaş A takımına alındı. Sürati, güçlü ayakları ve uzaktan şut çekebilme yeteneği ile kısa zamanda Beşiktaş’ın vazgeçilemezi oldu. 2001/2002 sezonuna kadar oynadığı 6 sezonda Beşiktaş’ta 115 lig maçı oynadı ve 53 gol atma başarısı gösterdi. Daha sonra eski teknik direktörü John Benjamin Toshack’ın gayretleriyle Beşiktaş’tan İspanya’nın Real Sociedad takımına transfer oldu.
İlk sezon kadroya girme imkanı bulamamasına rağmen sonraki senelerde forvet pozisyonunda kendini gösterdi ve takımının değişmez oyuncusu durumuna geldi. İspanya’da da fırtına gibi esen Nihat, oynadığı futbolla Türk milletinin göğsünü kabartırken, İspanya’lı taraftarların da kalplerinde taht kurmayı başardı. Milli futbolcumuz Nihat Kahveci, 5 Temmuz 2003’de Pınar Kaşgören ile İstanbul’da dünya evine girdi. 2004 yılında yılın futbolcusu seçilen Nihat Kahveci, 2004/2005 sezonunun ortasında ciddi bir sakatlık geçirerek sezonu kapattı. Sakatlanana kadar son 3 sezonda Ronaldo ile birlikte La Liga’da en çok gol atan iki oyuncudan biri olma başarısını gösterdi. Villareal’e transfer oldu. Villareal’de ağır bir sakatlık yaşadı ve bir yıl kadar sahalardan uzak kaldı.La Ligada son haftada gosterdigi performans ile takiminin basarisinda buyuk pay sahibi olmustur.
Nihat Kahveci, yurtdışında en fazla gol atan Türk futbolcu olma ünvanına sahiptir. Aynı zamanda en büyük bonservis bedelin sahip olan oyuncumuzdur.

Bu resim dosyası tekrar boyutlandırılarak ekrandan taşması engellenmiştir. Buraya tıklayarak resmin orjinal boyutunu görebilirsiniz. Dosyanın orjinal boyutu 840x1089 ve boyutu 134KB dır.
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:53 PM   #118
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

Can Bartu
Can Bartu, 30 Ocak 1936’da İstanbul’da doğdu.

Spora Fenerbahçe’de basketbol ile başladı. 6 kez basketbol Milli takımında yer aldı. Daha sonra Fikret Arıcan’ın aracılığıyla Fenerbahçe’de futbol oynamaya başladı. Fenerbahçe’de birçok başarılı maç çıkardı.
28 kez Milli formayı giydi. 1961’de İtalya’nın Fiorentina takımına transfer oldu. 1 Ocak 1961’de Fiorentina – Glasgow Rangers arasında oynanan final maçında forma giyerek Avrupa Kupalarında final maçı oynayan ilk Türk futbolcu olma ünvanını elde etti.
Daha sonra Venezia ve Lazio’da da oynadı. İtalya’da başarılı bir dönem geçiren Can Bartu 1967’de Türkiye’ye dönerek eski takımı Fenerbahçe ile tekrar anlaştı. Teknik ve zarif oyunuyla göz dolduran Bartu, sarı-lacivertli forma altında 326 maç oynadı, 162 gol attı. Üç yıl boyunca Fenerbahçe forması giyen Can Bartu, 1969’da Metin Oktay’ın Galatasaray-Fenerbahçe arasında oynanan jübilesinde Metin Oktay kısa bir süre Fenerbahçe forması giyerken, maça Galatasaray formasıyla çıkarak, bu jübileyi ölümsüzleştirmiştir. Can Bartu 1970 yılında spor gazeteciliği yapmaya başladı ve halen çeşitli basın ve yayın organlarında spor yorumculuğu yapmaktadır.
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:53 PM   #119
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

David Robert Joseph Beckham (1975 - .... )



2 Mayıs 1975 yılında Londra, İngiltere'de doğdu.

İngiliz futbolcu.Ted-Sandra Beckham çiftinin üç çocuğundan en küçüğüdür. Futbol yaşamı, çoculuğunda babasıyla birlikte futbol oynadığı Ridgeway Park'tan yüzyılın takımı Real Madrid'e uzanır.

Doğduğu yer olan Leytonstone'un yerel kulübü Leyton Orient'in ardından çocukluğundan beri rüyalarını süsleyen Manchester United kulübünün üyesi olan Beckham ,Alex Ferguson'la aralarında çıkan anlaşmazlık sonucu 10 yıl aradan sonra evim dediği Old Trafford'tan ayrılarak,Real Madrid'le 4 yıllık sözleşme imzaladı.Yıldızlar topluluğunda geçirdiği 4 yılın ardından ,Ağustos 2007 itibariyle Los Angeles Galaxy takımına transfer oldu.

Eşi Victoria Beckham, 90'lara damgasını vurmuş Spice Girls grubunun eski üyelerindendir. Brooklyn, Romeo ve Cruz isimlerinde 3 oğlu vardır.

Adını 1998 FIFA Dünya Kupası 2. turunda Arjantin'li rakibi Diego Simeone'ye attığı tekme sonucu gördüğü kırmızı kartla duyurmuştur.Bu hareketiyle ülkesinin kupa dışı kalmasına neden olan Beckham,2002 FIFA Dünya Kupası elemelerinde 90+2. dakikada kullandığı serbest vuruşun ağları bulmasıyla ,gemisini kurtaran kaptan olarak ,ülkesini finallere taşımıştır.
2006 FIFA Dünya Kupası sonrası 31 yaşında İngiltere Milli Takım'a seçilmemiştir. Fakat bir yıl aradan sonra yine Brezilya maçında tercih edilen isim olmuştur. Arkadaşı Tom Cruise'un üyesi olduğu Scientology tarikatına girdiği söylenen futbolcu,bu sezon Real Madrid ile sözleşmesini yenilemediği için bedelsiz olarak Los Angeles Galaxy takımına transfer oldu. Kendisi ise Los Angeles Galaxy takımıyla yıllığı 50 milyon dolar olmak üzere 5 yıllık sözleşme imzaladı. Böylece dünyanın en çok kazanan futbolcusu oldu.
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 04-14-2008, 08:53 PM   #120
[stop]
Daimi Üye
 
[stop] 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Apr 2008
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 580
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 16
Üye No: 46334
Rep Power: 1300
Rep Puanı : 810
Rep Derecesi : [stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold[stop] is a splendid one to behold
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

Gerhard Müller (1945 - .... )



Gerhard Müller, Kasım 1945'te Nördlingen'de dünyaya geldi. Mahhalle takımında başladığı futbol kariyerinin bir sonraki durağı Almanların dünyaca ünlü kulübü Bayern Münih oldu.

İlk ulaslararası maçını Türkiye'ye karşı 1966 yılında oynayan ünlü golcü, finallerdeki ilk maçını ise 1966'da Ada'da düzenlenen finallerde ev sahibi İngiltere'ya karşı oynadı. Batı Almanya'nın finalde İngiltere'ye 4-2 yenilerek kupayı kaybetmesinin üzerinden 4 yıl geçmiş ve 1970 yılına gelinmişti. Futbolunu olgunlaştıran Gerd Müller de artık takımın vazgeçilmez golcüsü olmuştu.

Meksika '70 finallerine gelindiğinde takımın en önemli oyuncularından birisi tartışmasız efsane golcüydü. D Grubu'nda mücadele eden Batı Almanya'nın Fas'ı 2-1 yendiği maçta 1, Bulgaristan'ı 5-2 yendiği maçta 3 ve Peru'yu 3-1 yendiği maçta da 3 gol atan bu genç golcü, dikkatlerin üzerine çevirilmesini sağlamakta gecikmedi. Grup maçlarında attığı 7 golle, ülkesini çeyrek finale taşıyan Müller, bu turda karşılaştıkları İngiltere'yi maçın 118. dakikasında attığı golle hem kupanın dışına itmiş, hem de 1966'daki finalin de rövanşını almış oluyorlardı.

Gollerini sıralamaya evam eden efsane golcü, yarı finalde İtalya'ya 4-3 yenildikleri maçta da gollerin 2'sine imza koyarak, 10 golle 1970 Meksika Finalleri'nin "Gol Kralı" oluyordu. 4 yıl sonra ev sahipliğini yaptıkları 1974 finallerinda Müller, son kez Dünya Kupası'nda boy gösterecekti. Efsane golcünün Dünya Kupası jübilesi muhteşem oldu... Kendi seyircisi önünde fileleri 4 kez daha havalandıran Müller, hem kupayı kaldırdı, hem de 2 finalde attığı 14 golle bugüne kadar kırılamayn bir rekorun da sahibi oldu. Bayern Münih'in ulusal ve uluslararası alanda elde ettiği bir çok başarıda en büyük pay sahiplerinden biri olan Gerd Müller, 1970 yılında Avrupa'da yılın futbolcusu seçildi ve 2 kez de altın ayakkabı ödülünü kazandı. Oynadığı 628 maçta toplam 365 gol kaydeden yıldız futbolcu, 62 uluslararsı maçta kaydettiği 68 golle, bir diğer Alman golcü Uwe Seeler'in rekorunu da kırmış oldu. 1978 yılında talihsiz bir sakatlık yaşayan efsane futbolcu, bir daha eski günlerine dönemedi ve yeşil sahalardaki futbol kariyeri, Kuzey Amerika Futbol Ligi takımlarından Fort Lauderdale formasıyla son bulmuş oldu.
__________________
ne mutlu türküm diyene
[stop] Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
CevaplaCevapla


Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1)
 

Mesaj kurallari
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Acik
[IMG] kodlarAcik
HTML kodlari Kapali


Saat Dururmu GMT +3. Şimdiki Zaman 12:02 PM.

Powered by vBulletin Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.