slipknot
03-31-2008, 05:28 PM
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, Başbakan Erdoğan'ın, partisine yönelik sözleriyle ilgili olarak, “Başbakan, suç üstü yakalanmanın tedirginliği ile MHP'yi hedef göstermeye, kendi düştüğü kuyuya çekmeye çalışıyor” dedi.
Şandır, TBMM'de, İstanbul Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden bir grup öğrenciyi kabulünde, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, “Kapatma süreci nasıl işleyecek? Sizin öngörülerinizi alabilir miyiz?” şeklindeki soru üzerine, Şandır, yargı sürecine ve sonucuna herkesin saygı göstermesi gerektiğini bildirdi.
Şandır, bugün Türk siyasi hayatında ve hukuk tarihinde önemli bir gün yaşandığını dile getirerek, şöyle dedi:
“Yargı, milletimimizin, halkımızın en büyük ortak paydasıdır. Hukuk, hukukun üstünlüğü ve millet adına karar veren, sorgulama yargılama yapan yargı, bizim en büyük ortak paydamızdır. Ona güvenmeyi, onun sürecine, sonucuna saygı göstermeyi bir olmazsa olmaz şart olarak görüyoruz. Herkesi yargı sürecine ve sonucuna saygı göstereceğini ifade etmeye davet ediyoruz. Saygı göstermenin ötesinde bunu topluma karşı ifade etmeye davet ediyoruz. Anayasa Mahkemesinde görüşülen ve bugün önemli bir aşaması yaşanacak olan bu konuyla ilgili daha fazla bir şey söylemeyi doğru bulmuyorum.”
Başbakan Erdoğan'IN SÖZLERİ
MHP'li Şandır, bir gazetecinin “Sayın Başbakan'ın MHP'ye niye kapatma davası açılmadı? şeklinde bir sözü var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? şeklindeki soru üzerine de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son günlerde öfkesine ve sinirine hakim olamadığını bildirdi.
Herkese, her konuda, her anlamda yakışıksız suçlamalarda bulunduğunu öne süren Şandır, şunları söyledi:
“Türk milleti adına yargılama yetkisini kullanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, AK Parti'yi, organize bir suç örgütü olmak iddiası ve ithamıyla Anayasa Mahkemesinde temelli kapatılma talebiyle dava açmıştır. Sayın Başbakan bunu milletin gözünden kaçırmaya çalışıyor. Sayın Başsavcı, Anayasanın 68. maddesinin 4. fıkrasına göre, ve bunun gereği olarak da 69. maddesinin ilgili fıkrasına göre dava açmıştır. Başsavcının iddia ve ithamının içeriği şudur: Adalet ve Kalkınma Partisi, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine ve demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykırı faaliyetlerin sürekli ve yaygın işlendiği bir organize suç örgütü olmuştur. Dolayısıyla bunun temelli kapatılması gerekir. Bu ayrı bir hadisedir. Buradaki suçlama anlaşılıyor ki Sayın Başbakan'ı çok tedirgin etmiş, endişeye düşürmüş, suçüstü yakalanmış bir insanın ruh haliyle düşen bir insanın çırpınışlarıyla herkese, her kuruma saldırıyor, çatıyor. 'Öfke hitabet sanatıdır' diyen Başbakan, zannediyor ki sahne sanatlarının usta bir sanatçısı gibi nutuk atarak, meseleyi milletin gözünden saklamaya çalışıyor.”
“MHP BAŞBAKAN'IN TALEBİ ÜZERİNE TEKLİFİ GETİRDİ”
MHP Grup Başkanvekili Şandır, Başbakan Erdoğan'ın söylediği sözlerle, MHP'nin hiçbir ilgisinin bulunmadığını belirterek, MHP'nin, samimi ve dürüstçe özgürlük sorunu haline gelen türban sorununun iyi niyetle çözmek için teklif getirdiğini vurguladı.
“MHP; Sayın Başbakan'ın talebi üzerine bu teklifi getirmiştir. İspanya'da nutuk atıp, meydan okuyan kendisidir. 'Velev ki siyasi simge olsun ne olurmuş' diyerek meydan okuyan kendisidir” diyen Şandır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir satırlık formül arıyordu. MHP olarak biz vatandaşlarımızın kanun önünde eşitlik ilkesine tabi tutulması gerekliliğini güçlendiren Anayasanın 10. maddesine dayalı bir teklif getirdik. Sonra peşimize takıldılar, şimdi bundan pişmanlık duydukları ortaya çıkıyor. Dün diyor ki Madem Başörtüsünden dolayı bizi kapatıyorsunuz, niye MHP'yi kapatmıyorsunuz'... Çok yakışıksız, -belki Recep Tayyip Erdoğan'a yakışır- ama Türk toplumuna yakışmayan bir tavrın içinde. Suç üstü yakalanmanın tedirginliği ile MHP'yi hedef göstermeye çalışıyor. MHP'yi kendi düştüğü kuyuya çekmeye çalışıyor. Biz onun durumuna üzülüyoruz, inşallah iyi olur.”
OLLI REHN'İN SÖZLERİ
AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu üyesi Olli Rehn'in “AK Parti'nin kapatılması durumunda, Türkiye'nin AB ile müzakerelerinin duracağına ilişkin sözlerine tepki gösterdi.
Rehn'in AB kriterlerine ve ilkelerine dayalı olarak Türkiye'nin gündemini değerlendirip görevini yaptığını ifade eden Şandır, Rehn'in söylediklerinin kendi gerçekliği içinde değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi.
Şandır, Türkiye'nin artık kendi kararını verip, bu kararın arkasında durabilen ülke konumundan hızla çıktığını savunarak, “AB, kendi sorumluluklarını yerine getirme gerekliliğini duymadan Türkiye'ye her gün ne yapması gerektiğini öğütlüyor. Bu Türkiye'mizi yönetenlerin Türkiye'yi düşürdüğü durumu göstermesi açısından önemlidir. Bizim Olli Rehn'e bir sözümüz yok. Rehn, Türkiye'yi yönetenlerin bıraktığı boşluğu doldurmaya çalışıyor” diye konuştu.
Türkiye'nin buna müstahak olmadığını ifade eden Şandır, “Olli Rehn'in Türk yargısına müdahale etmek gibi bir hakkı yoktur, haddi de değildir. Ama Türkiye'yi bu noktaya getiren siyasi iktidar bizim muhatabımızdır. AB konusunda gelinen nokta bir vahamet noktasıdır” dedi.
Şandır, TBMM'de, İstanbul Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden bir grup öğrenciyi kabulünde, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, “Kapatma süreci nasıl işleyecek? Sizin öngörülerinizi alabilir miyiz?” şeklindeki soru üzerine, Şandır, yargı sürecine ve sonucuna herkesin saygı göstermesi gerektiğini bildirdi.
Şandır, bugün Türk siyasi hayatında ve hukuk tarihinde önemli bir gün yaşandığını dile getirerek, şöyle dedi:
“Yargı, milletimimizin, halkımızın en büyük ortak paydasıdır. Hukuk, hukukun üstünlüğü ve millet adına karar veren, sorgulama yargılama yapan yargı, bizim en büyük ortak paydamızdır. Ona güvenmeyi, onun sürecine, sonucuna saygı göstermeyi bir olmazsa olmaz şart olarak görüyoruz. Herkesi yargı sürecine ve sonucuna saygı göstereceğini ifade etmeye davet ediyoruz. Saygı göstermenin ötesinde bunu topluma karşı ifade etmeye davet ediyoruz. Anayasa Mahkemesinde görüşülen ve bugün önemli bir aşaması yaşanacak olan bu konuyla ilgili daha fazla bir şey söylemeyi doğru bulmuyorum.”
Başbakan Erdoğan'IN SÖZLERİ
MHP'li Şandır, bir gazetecinin “Sayın Başbakan'ın MHP'ye niye kapatma davası açılmadı? şeklinde bir sözü var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? şeklindeki soru üzerine de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son günlerde öfkesine ve sinirine hakim olamadığını bildirdi.
Herkese, her konuda, her anlamda yakışıksız suçlamalarda bulunduğunu öne süren Şandır, şunları söyledi:
“Türk milleti adına yargılama yetkisini kullanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, AK Parti'yi, organize bir suç örgütü olmak iddiası ve ithamıyla Anayasa Mahkemesinde temelli kapatılma talebiyle dava açmıştır. Sayın Başbakan bunu milletin gözünden kaçırmaya çalışıyor. Sayın Başsavcı, Anayasanın 68. maddesinin 4. fıkrasına göre, ve bunun gereği olarak da 69. maddesinin ilgili fıkrasına göre dava açmıştır. Başsavcının iddia ve ithamının içeriği şudur: Adalet ve Kalkınma Partisi, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine ve demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykırı faaliyetlerin sürekli ve yaygın işlendiği bir organize suç örgütü olmuştur. Dolayısıyla bunun temelli kapatılması gerekir. Bu ayrı bir hadisedir. Buradaki suçlama anlaşılıyor ki Sayın Başbakan'ı çok tedirgin etmiş, endişeye düşürmüş, suçüstü yakalanmış bir insanın ruh haliyle düşen bir insanın çırpınışlarıyla herkese, her kuruma saldırıyor, çatıyor. 'Öfke hitabet sanatıdır' diyen Başbakan, zannediyor ki sahne sanatlarının usta bir sanatçısı gibi nutuk atarak, meseleyi milletin gözünden saklamaya çalışıyor.”
“MHP BAŞBAKAN'IN TALEBİ ÜZERİNE TEKLİFİ GETİRDİ”
MHP Grup Başkanvekili Şandır, Başbakan Erdoğan'ın söylediği sözlerle, MHP'nin hiçbir ilgisinin bulunmadığını belirterek, MHP'nin, samimi ve dürüstçe özgürlük sorunu haline gelen türban sorununun iyi niyetle çözmek için teklif getirdiğini vurguladı.
“MHP; Sayın Başbakan'ın talebi üzerine bu teklifi getirmiştir. İspanya'da nutuk atıp, meydan okuyan kendisidir. 'Velev ki siyasi simge olsun ne olurmuş' diyerek meydan okuyan kendisidir” diyen Şandır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir satırlık formül arıyordu. MHP olarak biz vatandaşlarımızın kanun önünde eşitlik ilkesine tabi tutulması gerekliliğini güçlendiren Anayasanın 10. maddesine dayalı bir teklif getirdik. Sonra peşimize takıldılar, şimdi bundan pişmanlık duydukları ortaya çıkıyor. Dün diyor ki Madem Başörtüsünden dolayı bizi kapatıyorsunuz, niye MHP'yi kapatmıyorsunuz'... Çok yakışıksız, -belki Recep Tayyip Erdoğan'a yakışır- ama Türk toplumuna yakışmayan bir tavrın içinde. Suç üstü yakalanmanın tedirginliği ile MHP'yi hedef göstermeye çalışıyor. MHP'yi kendi düştüğü kuyuya çekmeye çalışıyor. Biz onun durumuna üzülüyoruz, inşallah iyi olur.”
OLLI REHN'İN SÖZLERİ
AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu üyesi Olli Rehn'in “AK Parti'nin kapatılması durumunda, Türkiye'nin AB ile müzakerelerinin duracağına ilişkin sözlerine tepki gösterdi.
Rehn'in AB kriterlerine ve ilkelerine dayalı olarak Türkiye'nin gündemini değerlendirip görevini yaptığını ifade eden Şandır, Rehn'in söylediklerinin kendi gerçekliği içinde değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi.
Şandır, Türkiye'nin artık kendi kararını verip, bu kararın arkasında durabilen ülke konumundan hızla çıktığını savunarak, “AB, kendi sorumluluklarını yerine getirme gerekliliğini duymadan Türkiye'ye her gün ne yapması gerektiğini öğütlüyor. Bu Türkiye'mizi yönetenlerin Türkiye'yi düşürdüğü durumu göstermesi açısından önemlidir. Bizim Olli Rehn'e bir sözümüz yok. Rehn, Türkiye'yi yönetenlerin bıraktığı boşluğu doldurmaya çalışıyor” diye konuştu.
Türkiye'nin buna müstahak olmadığını ifade eden Şandır, “Olli Rehn'in Türk yargısına müdahale etmek gibi bir hakkı yoktur, haddi de değildir. Ama Türkiye'yi bu noktaya getiren siyasi iktidar bizim muhatabımızdır. AB konusunda gelinen nokta bir vahamet noktasıdır” dedi.