PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Vartolu Asmin


GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:39 PM
Acının Yüzünü Çiziyorum
Acının yüzünü yazıyorum
Sivas boylarında, bağrımı yakan ateş
Yazıyorum
Çiziyorum
Ateş çoğalıyor
Gözlerimi acıtan, insanlık utancı
Acının yüzünü çiziyorum
Kor olmuş bağrım
Yanıyor
Yanıyorum için için
Zalimin yüzünü çiziyorum
Arsız, utanmaz, ahlaksız
Hasret! ::
Hasretim, gülümsüyor masumca
Nesimi! .. canımı yakıyor tek ezgide
Acının yüzünü yazıyorum
Uzun, upuzun bir çizgi çiziyorum
Yaşam ve ölüm
Zalimin yüzünü çiziyorum
Öyle arsız , utanmaz bakıyorki! ..
Ben utanıyorum
Ben karalıyorum, zalim çoğalıyor
Ben karalıyorum zalim çoğalıyor..
Deniz ‘ i renklendiriyorum özgürce
Nesin ‘i katıyorum en cesaretli dilinden
Metin çekiyor kamerasına çizdiklerimi
Çocuk heyecanıyla
Acının yüzünü çiziyorum
Yazıyorum
Karalıyorum
Ben karalıyorum, zalim çoğalıyor
Mumcu sonsuzluğu ile yakıyorum acıyı


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
Adamın içinde bir memleket
Adamın içinde bir memleket
Memlekette ela gözlü dilber
Dilber’in yüreğinde sabırsız ulaşılmaz gökyüzü saflığı berraklığında sevdası
Adam dilber’e
Dilber uzaklara sevdalı...
Yüreğinin sesini uzak sevdasına duyurmak için
Rüzgara köle olmuş dilber..
Maden ocaklarını mesken tutmuş bağrı adamın
Saçının telini sevdası uğruna yolmaya hazır dilber
Ağlayan bulut...susuz toprak..sabahsız gece..düşsüz uykularda adam
Baktığı suda cemalini gördüğü sevdası
Duyduğu sesin yarin olması arzusu
Her uykuda sevdalısına ulaşma umudunda dilber..
Çaresiz sevdasına kilitlenmiş adam
Özlemlerini ses etmiş dilber
Adam dilber’e
Dilber uzaklara sevdalı


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
Avuçlarında Nasır Tutmuş Yalnızlığı
Orta çağ şatosunun bahçesinde
Sarı salkımların solmaya yüz tutmuş yaprakları arasında
Kemerli pencerelerin sessizliğinde
Gecenin koynunda
kaybolmuş kemancı! ..
Özlemle dokunuyor kemanına
Coşuyor sarı yapraklar, gece sessizliğinde
Kabarıyor salkım salkım! ..
Hırçın ağlıyor
Ağlıyorlar

Mevsimsiz yağıyor kemancı tarihe
Param parça dağılıyor
Üşüyen özlemlerini, kayboluşlarına bırakıyor
Avuçlarında nasır tutuyor yalnızlığı
Ne geçmiş ne gelecek
İçindeki boşluğa haykırıyor kemancı

Tek tınıda dokunuyor sevdaya
Yarin yüzü! ..
Gülen gözleri! ..
Sevdanın ateşi
Sevdanın dili oluyor kemanı

Her tını, bir göz yaşı
Akıyor geceye dolu dolu
Çalıyor kemancı
Gözlerini yummuş geçmişe
Sabaha küs
Avuçlarında nasır tutuyor sevdası


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
Ayaklanmış dilimde ne kadar ayrılık türküsü varsa
Ayaklanmış dilimde ne kadar ayrılık türküsü varsa
Bana isyanda dilim
Sana sevme demiştim;
Der gibi..
Terk etti gülüşüm,gülen gözlerim yüzümü
Sensizliğin acısına eklendi
Bensiz
Ben

Bana ne gerek sevmek! ..
Bu kahrolası sancı kör etti beni
Bak görüyormusun neler ettin bana? ..
Sana demiştim;
Yolun yarısından dönme diye.
Gör bak ne haldeyim
Sana tutsak oldu beynim,ellerim..
Dilimdeki türkü
Yürek atışlarım
Saçımın teli
Hepsi sensin..
Hangi çizgime dokunsam bir sen çiziliyor

Gözlerime örülmüşsün..bakmak istemiyorum
Seni kendimden kıskanıyorum
Hayalim..gerçeğim..alışkanlığım..bağımlılığım..
Herşeyim olmuşsun...

Öyle bir zamanda gel ki;
Dönüşün bende son bulsun..
Sabahın ayazında gel usulca
Seninle başlattığım ufuklarıma ver güneşini
Acıyı,yaşanmamışlığı..
Sensiz olan ben’i
Bırakma yolda..
Öyle bir zamanda var ki yanıma! ..
Sevginin vazgeçilmezini tat dilimden
Sevmenin kutsallığını gör
Öyle bir zamanda gel ki..gelişin bende son bulsun...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
BELKİ BİR GÜN

Belki bir gün; deyip yeniden başlıyorum seni özlemlerle beklemeye
Yorgun bedenime aldırmadan
Umarsız duyumsamazlıklarına rağmen
Seni..beni sıyırmışım bizlikten
İki ayrı bizden bir ruh beden oluşturmuşum
Karşımda duruyorsun
Öylesine sarhoşki seninle ben! ..
Ne günün getirdiği yorgunluk seni düşünmesine engel
Ne yetişmesi gereken koşuşturmalarında geçtiği yollarda
Senlik düşünceleri bırakmasında
Hiçbir deprem sarsmıyor sensizlik kadar..
Bakışları çocuk
Bakışları cesur
Bakışları uzak..özlem kaynıyor
Sevgiye susamışlık akıyor yüzünden
Düşünceden kırık gözleri
Belki
Belki bir gün, deyip
Beklemelerde kalıyor
Umutsuz..umutla
Belki bir gün
Resmindeki güler yüzünü okşayan ellerinden
sevgi okşamalarının sıcaklığı..
sevgiye acıkmış..sevgine sığınmış..avuçlarından sıcaklığının
bırakılmasını özlemlerde...
karşımda inatla..sabırla beklemelerde
seninle..ben..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
Ben Seninle Konuşmayı Özledim
Çakıltaşım
Deniz kokulum
Kalabalığım
Sessizliğim...
Ben seninle konuşmayı özledim..
Savruk kelimelerini
Sınır tanımaz cümle kurma kıvraklığını
Çılgın rüzgara kapılıp
Ortalığı kasıp kavuran uzun sohbetlerini
Özledim..
Çocuklar gibi etrafında dolanıp
Hikayeler anlatmayı sana,
Koşup boynuna sarılmayı
Sarılmayı ve sımsıkı yüreğime almayı
Özledim..
Seninle türküler söylemeyi özledim
Bölük pörçük birkaç kelimeden oluşan
Bir türküden diğerine kaçar gibi kovalamalarımızı
Özledim..
Ve ben..
Seninle tarihi özledim..
Ufak ufak geçmişimizden avucumuza aldığımız;
Canımızı acıtan
Yüzümüzü güldüren
Tarihimizi konuşmayı özledim..
Ben seninle ! ..
Çocuk olmayı..delikanlı olmayı..kadın olmayı..anne olmayı..adam olmayı..
Ben seninle konuşmayı özledim..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
Beni rüzgarına al annem
Ölüm ve yaşam..hangisi önde..
Beni rüzgarına al annem
Ölüm beni bulmadan
Sakla beni sıcaklığında
Yüzüm aydınlığını yitirmişse,sana hasretimden annem
Kalmışsam *******i masalarda meze niyetine,çaresizliğimden annem..
Düşmüşsem peşine bir katil suratlının,kimsesizliğimden annem..
Sen al beni rüzgarına ölüm beni bulmadan..
Ses olmuş kimsesizliğim,kadehlere vurmuş pervasızca..
Düğüm düğüm atılmış kör talih alnıma
Ölüm önümdeki kadehte ayak diretmiş
Yaşam yorgun bitap düşmüş
Çaresiz vurmuşum utangaçlığımı şuh kahkahalara...
Al beni rüzgarına annem...
Al ki canımı yakan yaşam kokusu gitsin üzerimden
Al ki ölümün zehir tadı geçsin dilimden..
Sakla annem beni koynundaki rüzgarına
Kimsesizliğimi uzak tutsun rüzgarın..
Sar beni kokunla annem içimdeki acının kokusunu yok etsin rüzgarın..
Saçlarıma ver rüzgarını,dokunuşun tel tel okşasın beni
Yüzüme sür rüzgarını annem,aydınlansın yüzüm
Bağrıma bırak rüzgarını,sensiz geçen yüzyıllık kimsesizliğim,acının çocuğu gibi dökülsün rüzgarına..
Al beni rüzgarına annem..ölüm beni almadan..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
BİLİNMEZİM BENİM...
Benim olan,bilinmezim
Benim neyimsin bir bilsem
Gece ani uykumdan uyandıran kabusum mu...
Yokluğundan,titrediğim özlemlerim mi...
Gül bahçemde bakmaya doyamadığım menekşem mi...
Neyimsin bir bilsem....
Sesine hasret kaldığım, çok sevdiğim türkü mü...
Yüzüne hasret kaldığım, ilkbaharın eşsiz güzelliği mi..
Bilinmezim
Gel bu gece annem ol
Girivereyim sinene
Kokuna...
Gömüleyim sıcak bağrına
Döküvereyim içimi......
Gözlerime örülmüş bu ağlamanın ayıbını sökercesine
Yılların birikmişliğini ilmek ilmek akıtayım...
Sen gel bu gece babam ol
Sığınayım güvenli sevgine
Gökyüzündeki yıldızlar kıskansın bana vereceğin sevgi yüklü ışığı..
Gel sen içimdeki bilinmezim
HERŞEYİM OL..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:40 PM
Bir Kadın
bir kadin
çantasinda son umutlari..
otobüs duraginda bilet gisesi misali mihlanmis duvara..
geçen otobüslere bakiyor ama bakislari otobüsleri delmis uzaklasmis uzaklara..
gördügü durak..görmek istedigi uzaklar..
kimbilir belki görmek istedigi çantasinda tasidigi umutlari..kadin durak..
kadin otobüs.
.kadin yanindan geçen adam..kadin çocuk.
.beyni baska görüyor,yorgun bedeni oldugu yere çakili kalmak istiyor.
beyin ve beden çatisiyor..
gözleri yanindan geçen çocugun elindeki balonlarda..
bir an balon olup uçmak hayalinde..
ayaklarinin dibinde hizla sürünen karincalarda.
.karincalara karisiyor.az ilerde bagiran adamda..
kadin ses oluyor..
kadin yol oluyor..
kadin asili tabela..
yorgun bitkin..kadin hersey oluyor..hersey kadin oluyor..
elindeki bileti uzatiyor..
çantasindaki umutlarini düsüncelerine karistirip örtüyor üzerine..kivriliyor koltuguna..........


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Bitsin artık anaların yürek acısı
Kim dindirecek bu ananın yürek acısını
Yüreği bölünmüş binlerce parçaya
O na duvar dibinde rastladım
Hüzünlü..acıyla düşünürken
Öylece oturuyordu..
Sert kaya parçası gibi
Tıpkı yüreği gibi..beyni gibi..teni gibi..
Kaskatı kesilmiş..donuk bakışları..
Nereye baktığını görmeden..öylece bakıyor
Çekip gitmiş yıllar önce oğlu..
Ne bir ses..ne bir haber..,şehit oldu oğlum..öpüp koklayamadım gül tenini..
Okşayamadım..
“ana saçlarımı dola parmaklarına “diyen ipek saçlarını..diyor
yüreğinde öyle bir yangın var ki ananın..
yüzüne vurmuş yangının koru
keşke alabilsem yangınını
kim dindirecek bu ananın yürek acısını
kim nasıl geçecek gül kokulu oğlunun yerine...
bitsin bu acı bitsin artık....


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Bu Gece Karanlığa Engel Olmak İstedim
bu gece karanlığa engel olmak istedim
istedim ki geceyi sensiz yaşamayayım
istedimki gün ışığı hiç bitmesin
tüm gücümle geçtim karşısına
sıktım dişlerimi
serdim benliğimi, aydınlığın yoluna
yetemedim
yetemedim
karanlık benlik yolu, ağır ağır geçti
içime çöktü..
yüreğime ulaştı ulaşacak! ..
hala direniyorum
ellerim bağrımda
iter gibi karanlığı! ..
bu gece engel olmak istedim karanlığa
bir gece daha sensiz bir karanlık istemedim
tüketti bu karanlık soğuklar beni
istedimki sensiz olmasın gecem
ay ışığına beraber duralım
bu gece karanlığa engel olmak istedim


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Deniz Gökyüzüne Sevdalı
Nerden bilebilirdim sendeki sonsuz umutsuz hasreti
Nerden bilebilirdim koynunda sayısız canlı barındırırken
İçten içe acı çektiğini
Özlemini
Mevsim sonbahar
Çılgın gibi sağa sola umarsız savrulurcasına dalgalanmalardasın
Güneşin son görüntüsünü kovalar gibi peşindesin
Biliyorsun ki karanlık çöktüğünde kaybolacak sevdan
Göremeyeceksin yüzünü sevdalının
Gece boyunca gönderdiğin yıldızlı buseler bile
Doldurmuyor boşluğunu
Her yeni gün gelmesini arzularla
Sabırsız düşlerle geçen *******
Şafağında
O’na sarılamamanın tenindeki
Özlem savaşlarıyla
Her geçen zaman beklemenin sinir bozukluğu
Sabırsız bekleyişler
Deniz çılgın dalgalanmalarda
Gökyüzüne hasret
Masum bakıyor
Sevdalı deniz
Gökyüzüne sevdalı
Biliyor onsuz olamayacağını
Tıpkı kadın gibi
Özlemle bakıyor gökyüzüne
Hasretle
Çepeçevre sarmak ister gibi
Usul usul kıpırdıyor
Nazlı bir tay gibi
Utangaç arzulu bir dişi
Bir an önce aydınlanmasını bekliyor
Hem özleminden ******* boyu çılgın dalgalanmalarla
Sarhoş
Hem gündüzünde
Sıcaklığıyla verdiği zevkten
Mutlu
Biliyor sonunun imkansızlığını
Bakıyorum gökyüzüne
Bulutlar toplanmış
Deniz asık suratlı
Bulutları kıskanıyor
Bakıyorum denize
Kayboluyorum denizin diplerinde
Umutsuz sevdamla


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Doğanın Vazgeçilmezleri
Yeşil şapkalı kızın, dalgın anası
Sarı kızın deli danası
Salmış uçuruma, hayatın çıkmazlarını
Kendi kalmış cennet bahçesinde
Mera desem? ..mera değil.
Çayır desem? .hiç değil
Çarşaf çarşaf, cilveli oynaşan tarla
Girmeye kıyamaz sarı kız
Dut ağacı dibinde, bitiverir pos bıyıklım
Sıvazlar, duvar yüksekliğiyle yarışan göbeciğini
Üstünde, tek fanilayla dolanır ayaklarına, çamurla ikiz Sadullah
Vakit seher vakti
Uzanır sere serpe ev ahalisi doğaya
Yarısı süt kokan, yarısı yeşilimsi renkte
Bilmem kaçıncı asırdan fırlamış,
Orta yerine konmuş doğanın
Çamur gibi kirli; gerekli
Su gibi akıcı; sakin
Kır çiçeği gibi kokulu; katıksız
Doğanın vazgeçilmezleri


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Düşünüyorum
Dört duvar içinde bedenim.Düşünüyorum.....
nereye varmak istiyorum...bu yol yürümek istediğim yol mu? ...
Hani gitmek ister insan öyle hesapsız,uzunca yola...Hani hiçbir şey düşünmeksizin...ne yanından geçen insanı farkeder,ne bir ses duyar...adeta savrulur.Sonbahar yaprakları misali...
Ne güzeldir aslında doğanın bir parçası olmak...Taş olmak toprak olmak...kavak ağaçlarından düşen bir dal parçası olmak...Yada kuş olmak...Uçmak, uçsuz bucaksız diyarlara... uçmak 'o' yarin bulunduğu dağlara...su olmak...hayat vermek canlıya...Hava olmak dolmak bir cana..Her zerreye...
Çıksam şu dört duvardan şimdi,takılsam şu esen rüzgarın peşine...Ne olsam mesala? ...yüreği evlat acısıyla yanan anneye teselli esintimi bıraksam...Devam etsem yoluma rüzgarın peşinden...Şu bankta sabahlıyan zavallı evsize...sarhoşa...Bir avuç esinti bıraksam...Yüreğim yana yana sadece en iyi şekilde yaşaması dileği, esintimi bıraksam...Yüreğine bir avuç teselli esinti mi bıraksam..Devam etsem rüzgarımla...Kenarda bekleyen şu zavallı,şuh kahkası ile ağzının suyunu akıttığı erkeği kendine doğru çeken sokak dilberine bir avuç esintimden, 'yine',canım acıya acıya versem...Geçmek istediği hayatın bu olmadığı...Daha iyi bir hayat için,bir avuç esintimi versem...Yine tutunsam rüzgarlarıma, devam etsem yoluma...Dağlara gitsem..beni çeken dağlara...En çok orada esmek isterim...Öyle sakin...Bazen delirsem rastgele.Canımın istediği gibi deli essem...Bazen ılık ılık essem...Hani bir yer vardır hiç varılmamış,dokunulmamış,bakılmamış,öyle huzur verici esintimi 'o' esintiye katsam...bu dört duvar arasına taşısam...Kendimede bir avuç esinti alsam... bıraksam usulca tenimden...


Vartolu AsminDüşünüyorum
Dört duvar içinde bedenim.Düşünüyorum.....
nereye varmak istiyorum...bu yol yürümek istediğim yol mu? ...
Hani gitmek ister insan öyle hesapsız,uzunca yola...Hani hiçbir şey düşünmeksizin...ne yanından geçen insanı farkeder,ne bir ses duyar...adeta savrulur.Sonbahar yaprakları misali...
Ne güzeldir aslında doğanın bir parçası olmak...Taş olmak toprak olmak...kavak ağaçlarından düşen bir dal parçası olmak...Yada kuş olmak...Uçmak, uçsuz bucaksız diyarlara... uçmak 'o' yarin bulunduğu dağlara...su olmak...hayat vermek canlıya...Hava olmak dolmak bir cana..Her zerreye...
Çıksam şu dört duvardan şimdi,takılsam şu esen rüzgarın peşine...Ne olsam mesala? ...yüreği evlat acısıyla yanan anneye teselli esintimi bıraksam...Devam etsem yoluma rüzgarın peşinden...Şu bankta sabahlıyan zavallı evsize...sarhoşa...Bir avuç esinti bıraksam...Yüreğim yana yana sadece en iyi şekilde yaşaması dileği, esintimi bıraksam...Yüreğine bir avuç teselli esinti mi bıraksam..Devam etsem rüzgarımla...Kenarda bekleyen şu zavallı,şuh kahkası ile ağzının suyunu akıttığı erkeği kendine doğru çeken sokak dilberine bir avuç esintimden, 'yine',canım acıya acıya versem...Geçmek istediği hayatın bu olmadığı...Daha iyi bir hayat için,bir avuç esintimi versem...Yine tutunsam rüzgarlarıma, devam etsem yoluma...Dağlara gitsem..beni çeken dağlara...En çok orada esmek isterim...Öyle sakin...Bazen delirsem rastgele.Canımın istediği gibi deli essem...Bazen ılık ılık essem...Hani bir yer vardır hiç varılmamış,dokunulmamış,bakılmamış,öyle huzur verici esintimi 'o' esintiye katsam...bu dört duvar arasına taşısam...Kendimede bir avuç esinti alsam... bıraksam usulca tenimden...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
GECE YİNE SENSİZLİK KOKUYOR
Gece yine sensizlik kokuyor
Ne o nefes kesen eksoz..ne kömür zehirini aratmayan boğucu hava
Daha can yakıcı..nefes kesici bir koku..
Sensizlik kokuyor..
Boğazımda düğüm düğüm sensizliğin acısı..
Karanlık gibisin..görmüyorum..dokunamıyorum..ısınamıyorum bakışlarınla..
Ama
Özlüyorum seni..
Karanlıklarına rağmen..
Karanlık gibisin
Beynimin hakimi karanlık
Çıkamıyorum..
Bütün gücümle kırmak istiyorum buz tutmuş karanlık düşüncelerimi
Çırpınıyorum
Çırpınıyorum..
Olmuyor..sensizlik beni daha çok çekiyor..
Ellerim..ellerim karanlık kokuyor..
Saçlarım..karanlık kokuyor..
Tenim karanlık kokuyor..sensizlik kokuyor..
Sensizlik kokuyor her yanım..üşüyorum..buz kalıbı beynim..kalakalmışım kimsesiz,sensiz o arapsaçı karmaşada..
Senlik düşünceler..sarılmışım kıskıvrak...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Geç kalmışım sana gelmekte

Geç kaldım yaşamın kıyısından tutunmak için
Seni sevmekte geç kaldım
Sığdıramıyorum seni hiçbir zaman dilimine
Kaç bin ömür gerekli seni yaşamam için
Geç kaldım seni sevmekte
Şimdilerde alelacela topladım gönül bavulumu
Kırık dökük birkaç kelime
Geçmişten kalan harabe bir kalp
Ve sana dair umutlarım
Yollardayım perperişan
Hazırım tarihi arkamda bırakmaya
Umurunda değil beni sürükleyen sayfalar
Destanın sonunda sen varsın
Sana geç kalmışım gelmekte
Okyanuslar ötesinde kalmışsın
Sana yetişmek için yutuyorum sayfaları
Razıyım bütün tufanlara
Nasıl olsa yolun sonunda sen varsın ya! ...
Seni bağrımda uyutmaya..kulağına sevgimi fısıldamaya geç kalmışım
Seninle kaybolmaya geç kalmışım
Dilimdeki iyi dileklerden çalıp sana gönderiyorum
Bölüyorum sevgimden en büyük payı
Sana gönderiyorum
Ne varsa gönlümde alıp sana getirmek istiyorum
Yetmiyor
Gönül deryamı söküp benden önce sana ulaşsın diye
Yüklüyorum tarih sayfalarına
Geç kalmışım seninle tek kelime etmeden
Deniz kıyısında yüzümüze vuran dalga esintisiyle sarhoş olmaya
Üşüyorum..yorgunum
Geç kalmışım sana..........


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Gelmişim gönlünün kıyısına


Ömrümden çalmışım kalan mutluluklarımı
Gelmişim gönlünün kıyısına
Olmuşum sevgine dilenci
Paramparça kırmışım geçmişimi
Artık susturamıyorum içimdeki sesi
Ulaşılmazım olmuşsun en acılısından
Kaybolmuşum yokluğundan,umutsuzca
Ama
Vazgeçmiyorum
Gelmişim kıyına..
Söyle! ...
Tek bir kelime sevgili
Düşmüşüm ocağına sevgili
Bir gülüşüne vermişim koca geçmişimi
Tek sözün yeter geleceğime..
Yokluğunda ağlıyor bu kadın
Varmışım yaşamın orta yerine
Unutmuşum sıcak bir gülüşün fırtınalı esintisini
Yitirmişim sabırsız bekleyişleri
Sen kederim...lüksüm olmuşsun..
Yine dibe vurmuşum en kimsesizliğinden
Nefesim olmuşsun
Uzaksın
Boğuluyorum kıyında..sensizlikten..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Geri Gel
karşımda iki dağın gölgesi birbirine karışmış
güneş, son rütuşlarını serpiştirmiş denize
hafif bir kızıllık
gölgeden kaçar gibi denize sığınmış
yer yer..dalga dalga çizilmiş denize..
güneşin, son altın sarısı kaçışı...
deniz farkında! ..
kucaklamış son yansımaları
her hareketinde birer yansımayı daha derine gömmek ister gibi
heyecanlı
her dalgasında sarmaş dolaş
dans eder gibi
taaa derinliklerine taşımak ister gibi
yansımalara dolanmış
kaybetmemek ister gibi
her defasında yarın, yeniden doğacağını unuturcasına
sarmalamış
ne kadar da sabırsız! ..
bir yarın bekleyecek kadar tahammülü yok
yakaladığı ışığı gömmek ister derinliklerine
dalgalar son yansımaların kaybolmasıyla
öksüz
soğuk
hissiz
sabahı beklemek zorunda kaldığını hissedercesine
beklemelerde
suskun.


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
Gitme
gitme dedi, karşımdaki! ..
solgun bir yüz
ne kadarda çaresiz
mutsuz
tıpkı mermerden bir heykel! ..
ruhu alınmış
öylece duruyor karşımda
suskun..
gözleri! ..
gözlerinin yeşili ışıldamıyor artık..
ya gülüşü! ..
gülüşüne ne olmuştu? ..
daha dün avludaki serçeyi ellerine aldığında
gülüşünün sıcaklığı akmamışmıydı 'o'na
ısıtmamışmıydı yüreciğini
havalanıp uçtuğunda yanağına konan rüzgarlı buseyi ne çabuk unutmuştu! ..
ya boynu bükük menekşe! ..
dokununca canlanı vermedimi
hayır
hayır..dokunmadı bile..
yalnızca gözleriyle konuşmuştu
ama şimdi
şimdi neden bu donuk bakışlar
neden bu mermer yürek
neden
karşımdaki suskun..mutsuz..
tekrar baktım
karşımdaki..aynadaki halime..
karşımdaki
mutsuz BEN


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:41 PM
GÜL TENİMDEN, TÖRE NAMUSU AKIYOR...




Kırık aynamda son tebessümüm..Odam sus pus, dokunsam ağlayacak..Hoşça kal! .. *******imin, misafirperver, sıcak yatağım …
Kırık aynamda son bakışım. Yüzümde, başka yüzler
Duvarımda, pişkin sırıtan, çamurlu namus…
Suskun geleceğim! .. Boynu bükük çocukluğum
Seni bırakıyorum bendeki haylaz çocuk. Sen kal yatağımda, yorganımda… yastığımda…Kimselere dokundurtma sıcaklığını.. sıcaklığımı…
Binlerce surat kokuyor tenimde…Terli avuçlarımda, dokunamadığım, yarin utançlı yüzü…
Ah! ... bırakabilseydim ömrümü, bahçemdeki ceviz ağacına! ..
Dalında, terk edilmemiş son umutlarım. Feryadımın ayak sesleri.
Suskunluğumun derin sızısı
Gözlerin, aklımın hasreti
Dilim, dilinde lal…
Tomurcuklanmaya yüz tutmuş, tükenecek ömrüm
Bedenimde başka sesler… kokular…
Nefesimi kesen, namus kıskacı…
Açsam ellerimi, hayali kokun uçacak
Ağlasam, gözlerin akacak gözlerimden
Konuşsam, töre tecavüz edecek…
Keder akıyor, kadersiz anamın gözlerinden
Hüzün kelepçelemiş, oyundan sürüklenerek getirilen kardeşimin, silahlı titrek bakışlarını.
Gözlerim açık; rüyamda bayır aşağı koşuyorum... hemde ne koşma! ..biliyorum dursam; arkamda kirli yüzler tuturecek…koşuyorum... koşuyorum… ilkbaharın coşkulu rüzgarına …
Töre, tırmalar mı, tomurcuklanan hayallerimi?
Aynam ağlıyor kirli yüzlere..soğuyor bedenim, ayak ucumda nakışlı kınalarım...gül tenimden, akıyor namus...

Şimdi ben; Sevgi diye yanıma aldığım, dost diye önüme kattığımı, hafızamın boşluğuna bıraktım. Avucumda kalan tek şey; Uzaklara takılı kalan bakışlarım. Söküp alamıyorum ordan o bakışımı. Hani o sevdiğim ağacım vardı ya? Oraya gömdüm kendimi. Bu gidiş benim değil, bana ait değil ki! .. Ben aylardır yaşamıyorum …Öldüm, ben öldüm… Şimdi gidiyorum ölüme… Önüm sıra babam yürüyor. Babam: Benim mağrur bakışlı babam.. Asil yürekli babam… Ezik… Esir… Mahçup babam… Yüzüme bakmaya korkan babam… Dön bir bak bana. Bak ki gözlerimdeki uzağı oku....ah babam! ..Dağlara sevdalı babam. Al beni de götür anlatamadıklarına, beni de sakla gizli dünyana… Babam! .. Babam! ..Çocukluğum geliyor aklıma: “ başak saçlı kızım “diye seslenirdi babam bana… Dizine oturturdu da büyükannem “kız çocuğunu bu kadar şımartma oğul “diye çıkışırdı... Sevmeleri o zamandan sakıncalıydı babamın… Büyükannemden gizli gizli omzunda dolanırdım… Küçücük ellerim yüzünde, sakallarını çekip çekip severdim… Bir gece; yağmur beni korkutan öcü gibi yağıyordu … Gece öylesine karanlık ve ürkütücüydü ki! ...Gecenin rengi büyükannemin rengi, kokusu büyükannemin kokusu, sesi büyükannemin sesiydi... Çok korkmuştum. Bütün gücümü topladım babamların yatak odasına koştum. Tam içeri girecekken; korkunç gece kolumdan asıldı..”nereyeeeee”! ..Buz kesilmiştim. Kan ter içinde, buz kesmiştim… Büyükannem, kapkara suratıyla karşımda dikiliyordu. Kısık gözleri, bütün bedenimi hapsetmişti… Olduğum yere yığılmışım. Gözlerimi açtığımda; babam! ..canım babam! ..sıcak yüzüne saklamıştı beni. Önüne geçmişti, yağmurun ve büyükannemin, karanlık yüzünün… Sevgisiz yüreğinin önüne… Ama şimdi! ... Şimdi arkasını dönmüş babam...ah bir baksa yüzüme! ..bir görse küçük kızını! ..Yine alsa beni, sabah kokan bağrına! ..Sarılsam göğsünün sonsuzluğuna! ..Babam lal olmuş.Tıpkı doğa gibi! ..Ne bir ağaç dalı kıpırdıyor, ne bir kuş uçuyor.. ”Mevsim hangi mevsim “? .”.Hangi aydayız “? ” günlerden hangi gün “ ? “zaman neden böyle içiçe geçmiş “? ..” bu ne karmaşa” ? ..Biri, birileri bir dal uzatsın bana..tutunmak için bir nefes, tek bir söz...Gizli bir el alıp kaçırsa bu karmaşadan beni...

Bir yer var hafızamda...Bakir koylarım...Bana hem çok yakın, hem çok uzak..Bana sadaka verilen o kısa, kısa an..mutlu anlarım..Neden yaşam ölümle başabaş gidiyor? ..Neden ölüm hükmediyor yaşama anlamış değilim..Evet: bana sadaka verilen kısa mutluluğum..Gözlerim saklı, o kısacık anlarımda.... Tebessümün… Heyecanlarım…En önemlisi; çocukluğum saklı.. Ölüm kapıyı çaldığı an, insan neden en çok çocukluğuna dönmek isterki! ..

Bir yer var gözlerimde şimdi …Uçsuz bucaksız..Gökyüzü: gözünün alabildiği oranda sonsuz ve mavi...Mavinin içinde dans eden, beyaz bulutlar… Bulutlara asılı duran, yeryüzüne bağlı kırmızılı, sarılı, yeşilli, morlu alkım...Ben alkım ın içinde koşuşturan, babamın nazlı kızı..
Yaşanan herşey anlık şimdi. Hafızamda birkaç saniyelik zaman, yaşadıklarım.Yaşamak ayıp bana.Herkes giyinmiş şimdi namus kıyafetini; peşimsıra ölüme itiyorlar beni.Yaşamak ayıp bana:Ben sevdim; bana sevgi ayıp.Ben dokundum sevgime; hissettiğim sıcaklık, ölüm getirdi bana.Bana sevgiyi yaşamak ayıp..Bana herşey ayıp.Günahkar ilan edildim.Beni yok edip; temize çekecekler yaşamı..Bu arkamdan gelen insan yığını; beni yok edip temize çekecekler sahte yüzlerini, sahte yaşamlarını..Oysa ben; görüyorum yaşamın hüzünlü yüzünü..Bu yüzlerin, yaşamı nasıl katlettiğini..kirlettiğini...Benden utanan bu insanlardan, utanıyorum..Kollarına sığınmışım ölümün çaresiz..

Ölüme gitmek bu noktada zor gelmiyor bana.Yaşamın yanında daha kolay düşüyor ölüm.Daha temiz, cesaretli, onurlu geliyor ölüm.

Herkes suskun..Sadece gözler konuşuyor.Başım önümde, önümdeki çakıl taşlarını sayıyorum..bir..iki..üç..dört..beş...taşlara dolanıyor ruhum..Akıyorum çakıl taşlarına usulca...Basıp geçiyor arkamdaki kirli yüzler..Yüzüme, kollarıma, bedenime basıp basıp geçiyorlar..Canım yanmıyor hayret! ..saklamışım zaten canalıcı yerini bedenimin.Gizlemişim yüreğimi çakıltaşlarına..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
İstanbul
yedi tepeye küs olmuş koca çınar
bulutlar altında isyana durmuş yığınla martı
hava acılı
hava ağlamaklı
kız kulesine ağ sarmış, karşı kıyıdan, dermansız sevdası
yağmur çiseliyor
üsküdar'dan rıhtıma, derinlere oturmuş yaşlı adam
birikmiş ömrü koynunda..
gözlerinde İstanbul
demir atmış yüreği, koca İstanbul'a
bir nefeslik çekiyor, alemdağ caddesinde ilk aşkına
avuçlarında kanadı kırık martı
dost olmuş martı ya
martı İstanbul'a
anlatır olmuş adam Rumelihisarı'nı Ayasofya'yı
kırık kanadına derman olmuş koca İstanbul surları
rıhtım rıhtım tarih dokunmuş
ilmek ilmek tarih işlemiş
yüreğinin dehlizlerine gömülü, koca istanbul..
yaşanmış bir hayat
tükenmiş bir beden
İstanbul genç
adam istanbul'a yenik
sükut etmiş dilinde kelimeler
avuçlarında gençlik yılları
ılık ılık dokunmuş paslı yüreğine
kalkacak son vapur habercisini görmeyen bakışlar
önünde, upuzun bitkin hayalerinin şehri..
doyamamış esiri olduğu bu şehre..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
Kasımpatılar ağlıyor
Yağmur yağıyor
Düşen her damlada üşüyor kasımpatılar
Süzülüyor gökten hışımla yağmur..
Sevgiliyi kıskanır gibi..özler gibi..zamansız sever gibi..
ulaşılmazlığın acısını silmek ister gibi.
Yalıyor yüzünü kasımpatıların
İzlerini bırakıyor herbir yaprağında
Gittikçe üzerine yağmalar acıya dönüşüyor..
Zevk... özlem..yerini korkuya endişeye bırakıyor..
İçten içe eriyor..tükeniyor kasımpatılar..
Yağmur..
Yağmur yavaş yavaş yerleşiyor ürkütmeden..sinsice..
Maya tutuyor can evine toprağın
Çekiyor kendine tamamını..
Yağmur
Bereketini..bereketsizliğini aynı anda yağdırıyor kasımpatılara...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
Kim sever seni ben gibi
Söyle ruhu revanım
Kim sever seni ben gibi...
Kim senin için vazgeçer denizin yosun kokusundan
Tutunur sensiz,sensizliğin yüreğine
Kim alır ben gibi sana gelen acıyı kederi
Senin için kim kör eder kendini martıların,
Deniz üstündeki dansını seyretmekten
Kulaklarını tıkar rüzgarın türkü sesine
Koklamaktan mahrum eder kendini kır çiçeklerinden
Uykusuz *******in koynunda boğulur
Sabahların soğukluğunda,güneşe durmaktan kaçar
Sensiz görmek istemez baharın gelişini
Kucaklar bütün özlem yanışlarını...
Kim senin için ölümü seve seve bağrında taşır..
Varsa söyle..
Ben çeker giderim.. sensizliğin dehlizlerinde kaybolurum...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
Kollarım Boşluğunu Sarıyor
Sana bir dokunabilsem
Sen olurum
Bana dokunabilsen
Bütünüm olursun
Ben sana sevdalı mahkum
İşkencelerinden azatsız düşünce evim
Sen beynimin zevali
Ben zevali paryası
Özlemden, acıdan ölür mü insan
Ben özleminden zindanlardayım
Çürüyor bedenim
Adını kazımışım içime
Bende kalan tek hatıran
Yakalanmışım bir defa
Kurtuluşum yok
Vazgeçmem davamdan
Düşüncenin esiriyim
Ölüyorum özleminden
Bir parça yavan ekmeğimsin
Kana kana içemediğim suyum
Koca bir boşluksun karşımda
Kollarım boşluğunu sarıyor her gece


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
KiMSESİZ BİÇARE ZAMAN



Zaman akıyor
dönüp bakmıyor ardında kalan yarım umutları
Çıkmaz sokak çocuklarının yalınayak sızılarını
Zaman başına buyruk delikanlı
Zaman açmış eteklerini,savurmuş saçlarını
Rüzgara dans eden kız
Zaman geçmişine özlemle yaşayan ihtiyar
Önüne emeklemeye çalışan bebek
Vaktinden önce açan çiçek
Dinmeyen acı
Bitmeyen kavga
Gelmeyen barış
Zaman..zaman...
Önüne al sevgiyi
Koyuver dostluğu kıyına
Ey zaman
Neyin hükmü geçer sana?
Zaman..
Zaman..
Zalimsin ey zaman
Kimsesiz bıraktığın kimsesizlerden daha kimsesizsin
Varla yok arası yokluksun
Tek başına bir hiçsin
Seni taşıyan;
Özlemler
Sevgiler
Acı keder...
İhanetsin hepsine..
Sonsuzluğun kimsesizliğin olsun senin zaman
Ağla haline..biçare zaman...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
Pas Tutmuş Bekleyişlerim



Geleceğini bilse şu zavallı odam
Derin uykusundan uyanır
Açar paslı perdelerini sabaha
Bilsem ki bu bekleyişim son bulacak
Veririm yönümü sana
Ulaşırım yamacına
Yorgun yaşamımdan, kayarım ayak dibine
Bilsem ki son bulacak bu yanlızlığım
Biter çocuksu ağlamalarım
Pas tutan bekleyişlerim
Usta ellerime teslim olur
Açarım yeniden gönül bahçemi yoluna
Feda ederim bin menekşeyi uğruna
Bana “gel”desen
Alırım yüreğimdeki ateşi
Salarım denizlere
Yama yapmışım sesini
Sesime
Yama yaptım kokunu
Kokuma
Yamadım seni kendime
Bazen tek kelimeni
Bazen gülüşünü
Yamadım seninle başlayan her satırı
Bilsem ki son bulacak sensizlik
razıyım bir ömür yamanla yaşamaya


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
SANA BÜTÜN ZAMANLARI VERİYORUM DILEMIN

Sana bütün zamanları veriyorum dılemın
Sen beni zamansızlıklarda bıraksanda
İçimi boşalttı sensizlik
Sevginle yüklü olan bedenim buz dağına akan lav bulutu gibi eridi
Eridim dılemın
Sana akıyorum şimdilerde
Dağ bayır demeden
Al işte
Bütün zamanlar senin
Ben akıyorum bilinmeze
Hiçbir mevsim engel olamayacak akışıma
sana ulaşıncaya kadar ağrı Dağı’nın doruğundaki esintiyide
Torosların ılık nefesinide
Himayaların sıcaklığınıda katacam akışıma
Belki tükenirim bu akmalarda ama geçtiğim her dağda..ovada
İzlerimi bırakıyorum
Benden sonra beni bulman için
Sana olan sevdamdan doğaya bıraktığım yürek izlerimi görmen için
Sana bütün zamanları verdim dılemın
Sen beni zamansızlıklarda bıraksanda
Bellimi olur
Belki
Belki birgün çıkıverirsin meçhul zamanın birinden..
Tutunuveririm senin güvenli sevdana
Akışlarım son bulur..durulurum


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
Sar Beni Aklına
Sar beni aklına
Bitkinim
Sar beni tenine
Umutsuzum
Sar beni yüreğine
yanlızım
Uykumun en tatlı yerinde
Sar beni
Sensizim
Gecenin en karanlık anında
Sar beni
Kimsesizim
Tek başına bir insan
Soğuk bir hayatın içinde
İnsan uğultusunda
İnsansız, bir yaşamda
Sar beni bakışlarına
Geleceksizim


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:42 PM
Sen Gittin Ya
Yarim! .bahar yüzlüm
Umut bakışlım
Çocuk yüreklim
Sen gittin ya! ..ben eridim, eksildim azar azar
Hani topraktan suyu çekince, kurur çatlaklar oluşur ya! ..
Hani gece düşünden bir el uyandırır, boğazına bir yumru yemişsindir
Nefes alamazsın ya! ..
Hani ağlamak istersin de, sıcak ana kucağı ararsın ya! ..
Üşürsünde ellerini koynunda saklar, ısıtmak ister ya! ..
Ben yapayalnız kaldım, çocuk bakışlım
Bu şehrin adı; yasak oldu, ayrılık oldu, kahpe oldu
Dağıldı beynimde, un ufak oldu bu şehir
Sen gittin ya! ..
Gidişine tutuklu kaldım
Hani bir çıkabilsem bakışlarından;
Yakalarım son tren sesinde seni
Gitme! ..diyemedim ya;
O söz şimdi, bak! .. taa burama;
Bağrıma mekan kurmuş, sırıtıyor acımasız
Gülüşünü bıraksaydın keşke
Çocuksu teninden bir tutam kokunu
Ah yarim! ..
Rüzgar bakışlım
Hırçın yüreklim
Hiddetin söndürdü, gözlerimin gün yüzünü
Sen gittin ya; ben gecenin orta yerinde, acıdan yandım
Elinin, göğsümdeki yeri var ya! ..
Acıyor gece yüzlüm
Sen gittin, ben eksildim azar azar
Yarim! ..ürkek bakışlım
Salkım salkım yüklen bulutlara
Yağ bu kahrolası şehre yine
Buram buram, sen koksun yine dört bir yanım


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:43 PM
SENİ ÇİZİYORUM BAHAR YÜZLÜ KIZ


Dağların doruğundaki eşsiz kır çiçeklerini uzun bahar kokulu saçlarına fırçalıyorum
Çağlayanlar gibi coşkulu
Ilık ılık insanın ruhunu saran bakışlarını çiziyorum
Kalemim,yüzünün berraklığını kıskanıyor
Her fırçada canlanıveriyorsun karşımda
Ovadan tepelere uzanan en uzun
En kısa
En sakin yolu boynunda seviyorum
Tutuveriyorum tomurcuklanan bahar çiçeklerini çenende..
Kuşların en güzel şakımalarını dudak kıvrımlarına bırakıyorum..
Seni çiziyorum bahar kokulu kız...
Hüzünlü..yağmurlu...okyanus bakışlarına takılı kalıyorum
Hangi fırça konuşturabilir bu buğulu bakışı..
Arzulu..sevecen...masum..
Katıksız yüzünde ana renk gibi bakışların
Topluyorum tasamı tarağımı
Ne fırçam
Ne boyalarım
Yetmiyor seni çizmeye bahar yüzlü kız...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:43 PM
Seni Tanımak İstiyorum İstanbul
seni bilmek, tanımak, sevmek istiyorum
koynunda seni tüketen,insan uğultusuna rağmen
o soylu sükunetini
bilmek istiyorum
sana akan isyanları
senin avuçlarında doyumsuz aşkları tatmak
gözlerindeki acıyı,esintinin rengini
kokunu
bilmek istiyorum
destanlarına dokunuyor gözlerim
tarihin oluyorum
kayboluyorum akıbetinle
her sayfanda diz çöküyorum önünde mecburen
zamana yayıyorum seni,,,
görüyorum şimdi seni bütün arsız çıplaklığınla
aman tanrım! ..
bu ne rüyadır! ..
her bakışın ayrı tat veriyor
tıpkı:mapusta yıllarını tüketmiş kadınına kavuşan adamın arzulu akışı..
ya da onsekizinde bir genç kız
kısacık kiloş eteklerini pervasızca rüzgara vermiş
gül kokulu tenine bakan baygın bakışlara aldırmadan
seni kıskanıyorum, rüyanın bu kısmında..
acılı yanını da görüyorum
bu ne feryatdır! ..
yüreğine ellerine almış bir anne
köşende,meçhul kaybettirdiğin evladının, kurumuş bedenine sarılmış
tükenmiş acıdan
nefret kusuyorum burda sana
her şairinde ben şair oluyorum
sen olmak istiyorum..

kim için döküldü bunca acılı kelime
kaç babayiğit yok ettin
yüreklerimizi sökercesine...karanlıklarında tükettin bedenlerini...
kirli sokaklarında, kaç genç delikanlı sırra kadem bastı...
kaç sayısız aşk yaşattın...
kim bilirkimlerin canını yaktın! ..
aşk kokan havanda,...
ben de tatmak istiyorum! ..kör düğüm olmuş ağında;
sevmek,kirlenmek,öc almak,insan olmanın tadını, acımda hissetmek...
dibe vurmak...sana karışmak istiyorum...
kim bu kadar sevgi dolu olur! ..
sen gibi,
aşk kokar
yaşatır...
ben senin olmak istiyorum...
sevgi yürüyen, her adımında
şairlerine, sen olmak istiyorum...
şiir olmak istiyorum...
seni bilmek,tanımak,sevmek istiyorum İSTANBUL


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:43 PM
Sevdamı Sana Ektim Gidiyorum
istanbul yaşlılık iksiri ile yıkanmış genç prenses
attığım her adımda
inanılmaz zevkler tattım
bakmaya çekindiğim renginde
cezbedici bir çekicilikle titredi bedenim
attığım her adımda heycandan ürperdim
tarih yüzümü yaladı
tenimde hissettim
içime dokundu, görüntüsünün ulaşılmazlığı
okşadım karış karış
gurur duydum
mağrur duruşundan
sevdalandım ben sana güzel yüzlü prenses
ben sana gençliğimi vereyim
sen kendini bağışla aklıma
güzelliğin düş kadar akıcı
şafak kadar katıksız
tutmak istedim seni avuçlarımda
öpmek istedim bir ömür
saygı ile eğildim işte önünde
gidiyorum
işte gidiyorum
sende saklı bıraktım kendimi
gidiyorum
elinin sıcaklığı tenime değmeden
gidiyorum bu şehirden
gözlerimin kederi gözlerine yağmadan
ardımda seni bırakmanın acısı
boğazıma ağlamanın acılı yumruğu oturmuş
gidiyorum
canım yana yana
gidiyorum gözlerim sende kalsın
yüreğim senin olsun
haykıramadığım sevdam sende saklı kalsın
gidiyorum
sarılamadığım
doyamadığım sana
sevdamı sana ektim gidiyorum
ağlıyorum
sana dönemenin acısı
beni boğuyor


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:43 PM
Umutları çapanın ucunda
Temmuz sıcağında,Akdeniz’in tuzlu yapış yapış insanın teninden içine akan boğucu sıcaklığı..
Elinde çapası..kafasında şapka niyetine geçirdiği gazeteden yüzüne damlayan ter damlaları...
Duymuyor kendine bağıranı..
Elinde çapası kalemi oluyor...
Yazıyor durmadan..geçmişini..umutsuz geleceğini..
Çapası uzaklara O’nu uçuran sihirli bir süpürge oluyor..
Sokakları temiz gül kokan bir memlekette oluyor..
Filmlerde gördüğü o tek kat evler..insanlar mutlu burda..
Çapa yön değiştiriyor..yıkık harabelere dalıyor..
İnsancıklar sinmiş köşeciklerine..
Her biri birer çocuk görünümünde..
Sihirli çapası bir anda harabeleri az önce gördüğü görkemli şehre dönüştürüyor..
Burda da mutlu artık insanlar...
Önünde duvar oluyor,Akdeniz’in çamur suratlı patronu..
Çapası kendine dönüveriyor.
Umutları çapanın toprağa daldığı yerlerde kök salıyor..
Lal sevdasını uçsuz bucaksız ovaya seriyor..
Tek söz etmeden..dilsiz yitik kelimeler..
Kuşlara yuva oluyor elindeki çapası..
Temmuz sıcağında karıncalara yol oluyor incecik..
Sessiz akıyor toprağa yüreği
Tek kelime etmeden
Çukurova’ya seriyor lal sevdasını..umutlarını..
Her çapası söz yerine geçiyor...
Suskun..kızgın kaldırıyor kafasını önünde durmuş mapusane suratlı herife..Nefretini kusarcasına var gücüyle daldırıyor tekrar çapayı toprağa..
Toprak yari oluyor.
Söze ne gerek
Dokunuyor toprağa
Karanfil kokulu yari gibi..sevecen..duygulu..
Kelimeler terk ediyor dilini..gözleri çapayla toprak arası mekik dokuyor
Dökülüyor düşünceleri toprağa..
Dermanı kalmıyor..
İçinden kopup gelen ses susturuyor koca Çukurova’yı..
Aynı anda feryadı akıyor toprağa
Doğa haline ağlıyor..
Gökyüzü utangaç koca haliyle kızarmaktan..
Kelimeler yetersiz...
Son buluyor çapasındaki umutları toprakla..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:43 PM
Varsın benim sevdam öksüz kalsın
Varsın benim sevdam öksüz kalsın be gülüm
Sen idealinde mutlu etmek istediğin sevdanı
Mutsuz,yarı yolda bırakmanın delikanlılığı ile ezil..
Bundan daha büyük ceza olmaz be gülüm..
Her sevda kelimesi bir sızı olup eğer varsa,vicdan bahçene kök salacak seni için için kemirecektir..
İşte o zaman
O zaman,dilinin söylediğine yüreğin hayır diyecektir...
İşte o zaman
Bitecek senin adamlığın çocuk..
Ben sevdama yanayım, sen inançsızlığına
Ben özlemlerime sarılayım
Sen doyumsuz şımarıklığına
Ben sevgime sığınayım
Sen adamsızlığına...
Söyle bana çocuk
Dilinin ektiğini yüreğin neden söküyor..
Söyle çocuk
Dilin kaç türküyle coşturdu uzak,yakın pınarları
Ya yüreğin
Kaçına kök saldı...
Söyle bana çocuk
Adamlığını ne zaman giyeceksin..
Bekleme sen mevsimleri..baharlar geçici..
Sen taşı üzerinde soğukta olsa adamlığını...
Diline şahit,yüreğine katıksız güzelliği olsun adamlığın..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:43 PM
Yüreğim yetermi bu son gidişine
Sus! ..
Dinle bak
Tenim konuşuyor..
Sızım sızım akıyor gözyaşım
Fısıldıyor acımasız ayrılık yaşları
Yüreğim yetermi bu son vuruşlarına sanıyorsun?
Ne yapsamda unutsam seni! ..
Vaz mı geçsem kendi canımdan.
Sus artık! ..
Sus konuşma! ..
Her bağırışın;
Bana her arkanı dönüşün;
Bir avuç kor gibi yakıyor bağrımı
Sensizlik savaş ülkesi..
Acılardayım,kurban etmişim kendimi senin uğruna
Dinmeyen ağrımsın
Kurumuşum çölde ağaç misali
Ölüyorum acından..
Umurunda mı söyle? ..
Dökülmüşüm yollarına
Toz olmuşum dolanmışım etrafına
Keşke! ..
Keşke düş olsaydın..
Uyanınca bitseydi bu acı
Keşke kör olsaydım görmeseydim seni
Lal olsaydı dilim,dolamasaydım seni dilime..
Söyle bana deli sevdam
Ne yapsam da unutsam seni..
Ne kendimi sensiz bırakabiliyorum
Ne seni kendimden sıyırabiliyorum...


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:44 PM
YÜREĞİMDE YÜZYILLIK ÇINAR

Yüzyıllık dev çınar ağacı gibi kök saldın yüreğime..
Her dalında sevgi..umut..hasret
Kırılıyor dallarım şimdi ağlamalarıma eşlik..
Ne sana kavuşma umudum kaldı
Ne kök salmış bu koca ağacı yıkmaya
Gücüm..
Kalmışım her dalında sensiz..
Zamansız hızla yeşeren
İnatla kök salan yüreğimin çınarı
Umutsuzluğuma umutla yeşeren
Sevgi dilenen yüreğime bin yıllık sevgi bırakan
Dev çınar
Seni kökünden söküp atarsam
Bende ölürüm


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:44 PM
Yüzümde Sonsuz Özgürlük Rüzgarları
Ufkun bittiği, Kızılın başladığı yerdeyim..
Önümde uçurtma uçuran çocuklarla elele
Her uçurtmaya takılan kahrolası uçak
Sindirilen umutlar gibi; yeryüzüne düşen uçurtmam..
Düşün baba bu gün beni:heyecanımı
İsyanımı! ..
Elimde uçurtmam! ..
Yüzümde sonsuz özgürlük rüzgarı..
Koşuyorum zamanın peşinden..
Tepemde yükselen dev adama inat..
Önümsıra basmaktan çekindiğim,
Zincirin halkasına takılmışçasına boynu bükük kardelenler..
Selam duruyorum! ..yürekli kardelenlere..
Tutamıyorum uçurtmamı, zamana karşı..
Gelecekse nefesim kadar yakın, soluk alışlarımda yanıbaşımda..
Yakalamışım gün ışığını baba..
Uçuyorum evrene umutlarımla..
Sonsuz maviye katılıyorum bu gün..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:44 PM
Zaman, Seninle Yaşamak Zamanı..
Zaman, seninle yaşamak zamanı
Seninle, demlenmek zamanı
Senin yüreğinde, demlenmek zamanı, zaman
Tavını tutmak sevdanın
Son yudumuna kadar almak
Seni yaşamak zamanı
Gözlerinin yarınlarına sığınmak zamanı
Bakışının hoyratlığında coşmak
Cesaretinin meydan sahalarında
Savaş yorgunu olmak zamanı
Zaman, Güneş’i ısıtmak zamanı
Elele yürümek, fırtınayı atlatmak
Güneş’e gülmek zamanı
Senin aydınlığını, geceye yaymak zamanı
Ay’ı gündüz e sevdirmek zamanı
Zaman, seni doğanın ilk meyvesinde tatmak zamanı
Seni atmosfer çemberine almak, seni sarmak zamanı..
Zaman, seni anlamak, seni bilmek, seni sevmek zamanı
Özlemlerin utangaç çocukluğunda öpmek seni
Gecenin soğuk hissizliğinde sarmak
Sabahın yeni umutlarında, seninle ümitlenmek zamanı..


Vartolu Asmin

GooD aNd EvıL
08-13-2008, 12:44 PM
Zamana Rüşvet Yedirdim
Gecenin koyu rengi şahit “bensizliğime”
Seni yaşarım sessiz sedasız
Zamansız, hesapsız, yasaksız..
Boşuna uğraşma! ..seni çıkarmam yüreğimden
Seni öylesine sevgi yüklü işlemişim ki içime! ..
Sökmen imkansız
Tuğla yerine, zamana rüşvet vererek; kurmuşum bu sevdayı
Senin bile gücün yetmez bu sevdayı yıkmaya
Ne istedim ki senden? ..
Koca bir “hiç”
İlkel bir sevgi istedim
Hiç karşılıksız, hesapsız, beklentisiz..
Bir asır öncesinden sevdim seni
Ay ‘ın doğuşuna sakladım seni
Güneş’in ilk heyecanında açtım sana tenimi
Rüzgarın sesine verdim sesimi
Tek bir resmine hapis yattım
Elim, ayağım, bütün gücümü o cansız resimden aldım
Onu bile çok gördün
Ne kadar bencil, ne kadar zalimsin ey yar
Zoru ben seçtim,sen aşk iktidarı oldun
Sevgi sonsuzluktur, ben sevgiyi seçtim
Bu yüzden mi Tanrım beni sınıyor ne? .Sabrımı sınıyor! ..
Ben sevdama karşı, sana isyanlardayım! ..
Sevdamın onurunu korumak adına
Zamana rüşvet verdim, ey zalim yar! ..
Tek bir fotoğrafın uğruna, heba ettim günlerimi, *******imi
*******ime rüşvet yedirdim
Düşlerime gözyaşımı kattım
Bir parça görüntüne, bütün benliğimi yatırdım
Sen! ..seni senden çok sevene zalimlik yaptın
Mutlumusun ey zalim! ::


Vartolu Asmin