PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Yasemin Sezer


Sayfa : [1] 2

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:04 PM
! Es Nadim Ses

Kabiliyetsiz bir kaç kelime düşüyor
Ardı sıralı sayılı ünlemlerle

Hasret!
Kabulleniş! !
Terk! ! !

Sımsıkı sarıldığım yastığın saten yüzünde
Duraklıyorum uzun eslerle...

Devindiğim yangın yorganın yerini
Uyumak hayali ile
Uzun yolların telaşe esintileri alıyor
Bugünlerde

Es neye?
Vardığım cevapsızlığımla
Yumuluyorum yorgun yanağımın sol yerine...

Göğsüm ki ne yorgun, sessiz
Naçar düğümleri kör
Adsız kaldı his

Bildiklerim alimliğe göz kırparken
Közümde tütüyor terklerimden gafil, ak sis...


! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !


02.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:04 PM
(B) akmadan

Kesilen ayaklar
Şah damarında yürür
Ardına (b) akmadan


12.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:05 PM
....Kadar

bu ses tanrım bu ses
tık
tık
tık
tıkanmadan
su
tıp
tıp
tıp
derin en derin

aşk
akş
şak
kaş

doymadım
tekrar
tık
tık
tık

sabaha ayana
nefese doyana
kadar


28 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:05 PM
“Pupa Yelken”

Islak yolların neferi
Kuru günüme su sıçrattı

2 damlada boğdu
-kaldım

Karanlık kuytuda yayaya
“Kısmet” dedik

Nereden çıktı bu aydın liman
Bilemedik

Kapandı Pupa Feneri
Karanlık kara delik

Yelken şişse
Burnumuza ilişse

Yaksak Pupa Feneri
Aydınlansak...
.
..... ve...................Pupa Yelken...


07.05.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:05 PM
“Voatdka”..

“Voatdka”.. diye bağırdı kadın
Ağdalı gülümsemesiyle
Hafif meşrep
Yüzdürüyordu bıyıklıları
Sandalı salınırken koltuk altı

İki “tak” sesi duyuldu karşı masadan
Bir yudumluk duraksadılar
Temposundaydı ayyaş, yıllanmış kıvam
Gocunmadan fasılcılar, devam...
Hep beraber
Tak
Tak

Kibrit kutusuna çocuklarını sıkıştırıyorken adam
Parasızlıktan kibrit barutuyla yandı ispirtodan
Ciğerinin söküklerini diker umudundaydı da
Başına diktiği şişenin camlarına büründü ardından

Bilmiyorlardı;
Süpürülürken ayyaşlar yavaş yavaş
Saatin vakit olamadığı
Budakları kararmış pörtlek zeminde
Tazeden yapışıyorlardı kalafatına
Nice basılacaktı daha kafalarına...




14.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:05 PM
A/vaz

A/vaz geçen papazın düsturundaydı ak kelam
De
Biz müslümandık...

An___la

La___fta

Ma___zi kal-

Dık ___! ! !



24.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:05 PM
Acı

Arza uzansa da acı
Hepten bilinmez belki
Yekten hissedilir
Telafisi
Salt kendi....


17.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:07 PM
Acıdım

Odamın perdesinden akerdeon sokuldu
“Sen” koydum adını
Usulca
Bestelenmemiş zaaf...

Dinlence okul sonrası
Rayihalı bir esin
Derine oksijen
Keskin huzur
Kınını kesen kılıç gibi...
Acıdım.

07.08.2005

14:32

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:07 PM
Acıya Uyumak

Acı gerçekle sevişen sevinci
Halin en körpe balığında tutuldu
Ezdiği tüm kaldırımlara acıdı
Devinirken kadınlığının sırtında
Ardan yana talebi yoktu
Yoksundu ömrü boyunca
Biliyordu da

Özürden peltekleşmiş dilinde
Sancılarına yüz aradı arsızca
Hüznü çağırmadı
Doğurdu doyumsuzca

Bu değildi gerçek
Öyle diledi kadın
Uyurken acısında
Uyanmamak arzusuyla

İçiyor, gülüyor
Dostlar, adı dost işte
Orada duruyor hala

Dönüp de okudukça
Kadehlerden kabarcıkları
Yalan nefesler hayatına kaldı

Sabahına bir iğne vurulur
Tesellisi yarına sağlık
Öyle demiş doktor

Doktorsuz ağısına
Panzehir merhemler
Zamandır
Zamana diliyor ekmeğini
Bandırırcasına acıya
Zamansız gerçeğini

18.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:07 PM
Aç Av/Al

.




şaraba sövesim gelir
sevmelerimde
Aç karnına kırmızı

tırnak diplerimden
kazıdığım
belki kalmıştıra
umduğum
*******im
Av/Al

yıldızlar al’a parlardı
gece mey’e doyunca
boğaz kere
doğmalarda
kul/aç kere
yüzüşler

şarabın ter’ine
harman
hasreti
yoksulluğum

Aç Av/Al kanıyorum
Beyaz




22.10.2005


.

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:08 PM
Adam Olmaz

Tuvalin katmanları alkolik
Elleri titrek
Gözünde bin dolu resim

Bu alkoliğin cebine bakın
Hatta daldırın elinizi
Yırtılmış bir kaç kağıt
Okunmalardan yorulmuş kendince

Bu alkoliğe kulak verin
Peltek, aksak dilde yalan olmaz
Bir bir doğruları çalın
Hakkınız kalmaz

Bu alkoliğe zaman verin
Lakin saati sormayın
Korkar bakamaz

Aşk damına seccade gerin
Yine de..
Bu alkolik adam olmaz.

30.06.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:09 PM
Adım “Uyku”

Köpükten beyaz deryalar düştü gözlere
Uyku dediler adın, “uyu”
Sayısız sabahlar, nar bahçelerinde
Horoz sesinde
Akıldan gitmeyen miyavlamalar
Tavus kuşlarından vadiye…

Güce giden rüyalar vardı
Ardı “günaydın”
Sayılı mekanik sabahlardan…
Oysa “uyku”
Her ay ışığında gün’e eş ayandı
Adını “gün” koyduk netice
Yirmi dört değil
Yaşam kadar sayılı saat
Ederi kadar değen bir gün
Saymak niye?

Gün güzel güler yüzüm
Ağlamaya yoktur sözüm
Açılır kapılar, açılır önüme
Geçerim
“Gün” çemberimdeyim
Yollarda sayısız
“Uyku” adım


03.04.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:09 PM
Ağla

farzet bu/sen/dir
düş/en yaş
yan/aklarıma
üşenme....
hadi
_____ağla


21.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:09 PM
Ağlıyorsunuz Yerime

Sürme çektim kapakçıklarına kalbin
Biraz bitkin çokça dargın zihnime
Az yön verseydi ya seferine

Beş taş oynunu bilemedim de hiç
Bilmeden oynadım şu garibime

Son taş ağrısından düşüyor yerine
Toprağına geriye
Başladığı yere

Terapi yaşlarım
Candaşlarım
Biliyorum
Ağlıyorsunuz yerime...


11.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:09 PM
Ağustos Böceği

salınıyor musun yaz bahçesinde
ey garip ağustos böceği
bakalım ne edeceksin
kış gelip de soğuk sarınca bedenini

?

24.08.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:10 PM
Ak/asyalar

Ak/asyalar

Tüf tepelerinden akıl dilenir ak/asyalar
Sahil kor güneşi dağlara asar
Abis dibinde kan kızıldır magmalar
Akut çiçeğinden lavlar taşar

Mehtere parke taşından daracık yollar
Yolların sonunda yeknesak kağıttan duvar
Veremez zülüf çiçek dara ağacındadır
Sehere gün değil san ki asırlar var

Ha dimağ mahçup fitresiz irtifa
Ha tanrı dağlarından susuz vefa
Prometheus’un kurnaz inadına
Tutsak umut vesiledir Pandora

Açınca şerri aleme ilk kutudan
Nadimlik nimet etmez zordur katlan
Dem ellerimize sırnaşık dirim talan
Kus tepeler alimliği kus
Kus da

Açılsın ak/Asyalar...

23.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:10 PM
Aklınla Sarın

'sarın' demiş gecenin tütsüleyen kokusu
dönüp gözüyle gündüze
'üşümek ayıp değil, sarın'

tırmanışları tırnak diplerinde kazılı yaşanmışlık
yavaşça giydiriyor bak
özenle bezenmiş telaşsızlık

'kabul' derken, ederken temsil-i misafirliği
çizermiş hayatı kalkanıyla vurdum duymaz
bilirmiş safirliği

-çizgilerden geçerken gülümsemek farzmış

ya 'lâkin' diye duraksadığımız anların göz arası
san ki çekince boğulmuş eksikler sırası

doldurmak lâzımken günü yavaş
âlemin dilinde dert olmuş gece sancısı

hadi, söz dinlet ki duysunlar
bazen kemale eren yaş ile sakalı söyletir şaşkın

dinlenir kırk dilden bir arifin lafı
ne fayda
bir bakmışsın araf olmuş dilde saf
bitap can, yerde harap

soran mısın düzenle vuranı orta kemiğine
anlanır iş yaşla değil baş ki
dikkatle ağır

'sarın aklınla' kapansın
üşümesin yaraların

'gülümse' doysun
ısıtsın yanıkların

'bil' ki bildir safirdir aklın
telaşa mahal yok
düşündür gece
en başa değer yaşsız canın




19.01.08

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:10 PM
Akıl Kalbe Yüz Sürer

Tanrılar yaratıldı insanlarda
Doyumsuz zihinlere vitamin niyetine
Kırmızı, pembe, sarı doğdu
Devran tutan güneşlerde

İnsan olanın tuttuğu cevher
İki nokta arası doğru işte
Akıl kalbe yüz sürer
Sayısız cümbüş seferinde

Asıl olan aşka döner
Kitab-ı mucize de
Bin ayetten duayı
Okutur semah niyetine


19.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:10 PM
Aldansaydım Hâla, Keşke!

Uyanıyordum her sabah
Doğasında ışık saklı bir gerçekle
Çeperine ağzımı dayayıp içmek ister gibi
Tutamacı olmayan bir kasenin
Bir duyguyu sindiriyordum içime
Sonsuzluğuna ki hâla inandığım
Bir içim ki ne çok aldanmış
Ne çok yıpranmış olsa bile
Söz düşüyordu gözlerime
Uyan, uyan diye

Basıyordu tenimin her milimine
“Uykuyu devam ettir” dercesine
İterek hatta yırtarak doğruluyordum
İlk iş, yüzü, gözü yıkamak
Arınmak ki en büyük mesele...

Buğulu bir hayalle iliştirdiğim
Bir fincan kahvenin yanına
Bir varlık beliriyordu önümde
Hâla uykuluyum,
Bak! Bahanem de var
Dokun ellerime, gözlerimin içine
Söz!
Uyanmayacağım yine..

Rüyalara malzeme niyetine
*******le günü yaşanılır kılan
Senelere savurduğum bir masaldı bu
Çocuksuluğum ki bildiğin gibi

Baharla giydirir gibi çıplak bir ağacı
Bürüyorum pembelere, mor salkımlara
Kokusu tütüyor geçtiğimiz yollara, her neresiyse
Sırasımı ısrarcı çıplaklığın?
Söyle!


Düşle tutulur bir hayal bırakmıştın
Elle almasaydın, aldansaydım yine keşke
Mutluydum öyle

Şimdi
Bilmiyorum
Yarın
Ya ondan sonraki?

Kahve ki
Yalnız içilir mi hiç?
Söyle!




22.04.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:10 PM
Alimin İşi Zor

Hangi yanıma bir doğru çarpsa
Peşine yalan takılır düşerim
Yılan yalan pervasında
Bin ömürlük talihim

Sokulduğum can masalında, an kadar
Ne dengi, ne sevenim
Kördüğüm mezarında canan kadar
Ne çalgı, ne çengiyim

Dilber dilinde yalan durur sahiler
Us almaz riyasız ölürken bakiler
Her fitneden gam çalan faniler
Bilin, hak yolunda tekilim.


Alimin işi zor
Eziyeti kendine....


19.02.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
Alkışlar Balıklar

T/adına acı koyduğumuz
Bulandığımız deryalar
Yayvan dil balıkları
Dikenli vatozlar
Uçamayan kırlangıçlar
Her birine yamalı anılar
Saat takvimine yüzgeç sallarken
Oltamızda çırpınan garip solucanlar

Saat an'la alarm verince saadet
Deryaların balıkları üşüşür etrafına
Fırtınalar meltem olur öper yanaklarından
Dökülenler sade göz yaşlarındır
Bulandığın ruhunla şaha kalkar

Alkışlar balıklar...


12.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
An

anı yakalayan da
anında yakalanan da
bir anda yok olan da
bendim

anında alim olan
anlamadan yarim olan
ya şu an da bana dolan

sendin

hep

sen...


06 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
An’la Geç Sabah

Uzandığımı söylemiş miydim
Akasya ağacına
Kokusunu getiren kumrulara
Sormuştum bir kere
Güney rüzgarları
Neden geldiniz?
Hangi savaşın gövdesi
Sin,
İz?

Hâlâ diye başlayan cümlelerden
Korkmadan
Hiç olmayanla
Uz
An'dık,
Öylesi

Yeri dolmuyor
Durmuyor
Yerinde
Sağlam heykeller
Konuşmuyor
Aklında taş
Sabahı sorguluyor
Sahillerden geçen
Akılsız günlere inat
Alt yazılı sitemler

Şöyle diyor bir
An;

Hadi yat
Uyu biraz



Çok geç olmadan




04.07.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
Anlatır Aklım, Almaz

Bu bendeki uyanışlar vurgun yer
Hayallerine dalışlarından
Olmaz olmazlara uyanmalar
Bir de ya olsaydılar…
Biliyorum böyle değil gerçek hayat

Üzülmemeliyim, üzmemeliler beni
Canım da öyle dedi
Şimdi derdim
Tek yastıklı yataktan
Soğuk duvara cevapsız selam
Günaydın

Gözüm yüzün üstünden döner
Sayısız seferinde mağlup
Yorgun hatalar aranmaktan
Bu şanssızlık da değil
Onca hediyemin yanında
Sensizlik
Bir tutam kapris

Beş yaşında değilim artık
Anlamalı diyorum
Zor
Sensizlik sabahlarında ufalıyorum

Ders olmalı zaman kuyruğuna dolanan
Büyütmeli
Tersten okunmayı öğreten yaşam

Uzun açık anlattığım her ben
Yığılıyor boşluğuna
Anlatıyor;
Doğru, gerçek, düzen…
Vurgunlarımdan sonra
Sararım sigarama
Niyetine deva

İlk nefesle kurtulur, ölürüm sana…


26.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
Arsız

Sevişiyorum yalnızlığımla
Altı üstü ben
Acımtırak ekşili soslar eşliğinde
Doyamıyorum da tadına
Her aç kalışın mükafatı olmuyor sevgiler
Porselen tabakla sunulan yemişler gibi
Bir bir yudumladığım alkolleşmiş vişneler
Annemin bayram sabahlarına ikramı
Beklemeli özlemleri damağını burarken
Vakur kimliğini çıkarmadan cebinden
Kabullenmeli
Biçiliyor ömrümüz
Arsız otlar gibi...

26.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
Asıl

Kuytuları kurcalamak lazım gelir bazen
Asılsız 'asıl'larımız salınsın diye yüzeyden
Ki damardaki kanla coşar bin feyzli akıl
Aslı asmadan bulmak lazım bazen


08 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
Aşiyan'dan Göçene

bunca aradan sonra
ne diye sustun der gibisin
oysa gamsızca kapımı çalan sensin
sevgili değil yüksek dost da öyle söyledi
sen
sevmeyi bilmeyensin


hadi taşım
tepinsen dağılmam
ya o?
kabullenir mi böylesi arsız yalanı
geçtim
senden kurak dereden
başını yakan
sensin
hadi düşün yeniden

hakkını sormalı mıyım haktan?
hakktan rahmeti çok saydım evvel
grubun meşkinde saltanat olmaz
acıyı da bildim
tamam
-sıra?
biraz da sen al benden


kırlangıç yuvası
balçık ta olsa evdir hani
aşiyan tepelerinden
göçen
saçağını seçen
balçığını bulayan
sen
süzül artık çeperimden

Merak ettim;

yoksa sen hala eşine
kuşu'm diyemeyen misin?



24.08.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:11 PM
Aşk

Ham terimizi sağan güneş
Sağanaklarda sıyrılır bazı
Farkındasızlar yağmur sayar
Aslı berekettir aşkımıza....

15.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:13 PM
Aşk Y/önünde

Terkedebildiğimiz şiirlerimiz kadarken
Yüzümüzün acısı ki halen gülümseyebilen
Gücü barajlardaki sulardan bekleyenlere
Akar aynanın şeffaf sorgusu

Mum titremelerinden fısıldar
Karanlık odaların sırnaşık korkusu
Dökülür yırttığı duvar sıvalarından
Vazgeçilmişlerin aşk kokusu

Hadi uyan diyen patileri pembe kedinin
Başucundan içtiği bir kaç damla sudur
Sabaha ayar umuduyla beklettiğin bardağın
Dibine vurmuş dolgusu

İnanç ile devinen pembe yüzünün
Yansımaları doğumundan öte ödünde
Tevekkül giysisinden çıplak
Dans’a dönüyor aşk y/önünde


19.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:14 PM
Aşk...;

aşk….; kaptırmak yuvarlanan topun peşine
aşk….; titremek serin günün ilk güneşine

aşk…; adını dizmek her yüze..
aşk…; sesine varmak tren, kuş sesinde..

aşk…; varışsız liman, sığınaksız hane

bir gülüşünde, “ah” sesinde dopdolu
…………gürle aşk gürle…

12.08.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:14 PM
Atar Damarıma Şevk Verenim

Sine_i
Ol, yağ çehreme
Seme seme
Sıyırdım tellerimi perçemimin
Ak yasemin’e

Göğüs çeperim boş
Nicedir puslu şarkıya
Itırlı özün dikenim

Salınsın söz, varsın
Ey dillendiğim
Atar damarıma şevk verenim

Solamam hayalinde böylesi yoksun
Böylesi açken ürpermeyen tenim

Dipsiz denizlerine
Ayık sarhoşluğumla
Çekinmem, düşerim

Sorulmasın diyemem adın
Hasretliğim, içim varlığın
Açlık açılmamışlık
Er soluğumdasın

Ne saat başında bekçi
Ne de isyankar kul
Taşın özünden söktüğümce asıl
Hasretime cansın


20.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:15 PM
Ateş/Su

Sıyırmak istedim tepelere
Dalgaların elinden tutup
Girdabı tarlalardan aşırtıp
oturtabilmek için volkanların tepesine...

Sonra hep beraber bakalım
Ateş mi yaman, su mu?

Çığlıklar buhar mı oldu ne?



Eylül 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:15 PM
Ayarım

benden düşen
adın

senden kırılan
can parçaları

üstünde yatarım da
acımam

acımak?
hah! ! ! !

ayarım
ay(arım)
an(cak)


28.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:15 PM
Ayıp

İkidir toplamlar garibin elinde
Kaldırım taşları sayar
Bakışları yumuk
Bir iki, sonrası tekrar
Bilmiyor ki

Beş duyu baş rol
Gurultu senfoni
Pastane camında
İki nazar boncuk
Çaktırmıyor da

Bilmez yüzmeyi
Yüzdürür
Kelebek kanatlarıyla
Alın terinde
Kulaç kulaç hayal

Kaybı bilmez
Ayıbı bildiği kadar
Unuttuğu her var kayıp

Bilmek adına açıksa söz
Buyurun;
Cümlemize ayıp


01.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:15 PM
Az Bekle

Herkes her şey boştu aslında
Bir güvenebilseydim aşkına
Herkes herşey boştu

Ömrü hayatımda tek dediğim cana
Tekleyerek bile varamıyorsam

İnanmak

İnanmak

İnanmak

Kaç defa söylemeli
Gerçeğe dönsün
İnanç doysun diye

Zor gelir
Zor gider
Korkuyorum canımın içi
İçimin tek seçimi
Üzülmekten
Korkuyorum

O dişli cabbar kadın var ya
Titrer gözünün bebeğinde
Korkusuyla gelecek belki
Kokusunu versin
Canına deysin diye

Az bekle



25.01.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:16 PM
Bahane

Sucularla eskici
Bağırdıkça pencerene
Su alır, gazete satardım
Aralanınca perden
Tebessüme
Bahanemdin...


Evcil törenlerin mahallesinde
Sakinleriydik burnu büyük
Kaçarcasına koşardık işimize
Bakkal kapısında sıkıştık bir gün
Zayıfladım
Bahanemdin...

Sular kesildi tam 5 gün
Sinekler sardı muslukları
Alt sokağın çeşmesinde
Sıralı kovalar su peşinde
5.nin yerini çaldım
Arkandaydım
Hırsızım
Bahanemdin...

Gitmiyordu ayaklarım
Sıkıntı düştü bedene
Çoklu plaklarmış
Çok korktum
Yakarmadım
Bahanemdin...

Mahalle sarmıyor mor salkımları
Çağrılardan uzak kaldı baharlarım
Güzel dizeler çıksın istedim
Bahanesizdim olmadı

Kokmuyor çiçeğin
Geçmiş olsun notunda saklı
Vicdanına
Bahanendim...

Mayıs 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:16 PM
Banliyö

Kaçışlar arası banliyö
Tıkırında tüttürülen yol
Boğuluyor ahları
Ezdiği tren raylarında
Bin bir soru peşi sıra

Bir durak geçmiş
Bir durak ileri
Hep mi bileti kesiktir
Yolcunun elinde
Sabitlenmiş kaderi

Tünellerden geçer
Bir kara, bir güneş
Ömrünü çiziyor bekçisi
Garın yalnız zaferi

Bilemez değme billur sular
Şeffaflığı özündendir
Yolcunun seferi
Yalansız sözündendir

İçer geçmişine, şerefiyle harap
Savaşları da olamamış
Az akıllı, biraz garip
Sessizliğini deşiyor
Devşiriyor gerçeği
Duyulmuyor da kimseden
İki makas arası geçiş.


09.07.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:18 PM
Basit

Atlı arabaların peşinden koşan seisler var
Dörtnala gidenin hep dört adım ardında
Kanter, hiç önde gidemeyenin bekçisi aslında
Direnci ellerini kesen iplerden akar
Karar verir,
Ol ki kanayan yara, acın aksın hakkıyla...

Çarpıldıkça serpilir yılgın rüzgarlar
Yangın yüzü vurdukça alevler içinde kabul var
Güçsüzlüğün gücü yol aldırdıkça birikir
Nefesin sayısınca toplanmış
Adı hayat...

Kuşlar var bildiğimiz deniz üstü pikeleri
Karalardan kalkıp duraklara konuşları
Ötüp susup ölüşleri
İşin komiği
İş hep bu kadar basitti...



26.10.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:18 PM
Başım Dönüyor

Adını dizdiğim nehir taşları vardı
Aşkı sözle kirletmeden boyadım
Arkasında adım
Eline tutuşturulmuş soğuğa
Sindim kırmızıdan
Sunarken yandım

Hadi çırp ellerini yine
Kocaman gülümsemen
Dolsun göz bebeklerime
Uykusundan ayılan

Hadi bağıralım yine
Nasıldı o şarkı, neydi adı?
“general”… evet
Tepinelim
Çatırdayan asma barın üstünde

Biramı sana uzatayım
Sen de içiver
Dokunmanın,
Burasındaydık
Orasındaydık
Arasındaydık
…..ay’dık ….ay’dım …adam’ım

Kaybetmelerden döndüm
Alnına dokunan parmaklarımla
Dönüşüm anlamsızlığa büründü
Anlamadın

Kimdi, neydi?
İkimiz de anlamadık

Sen hüzne sardın
Ben sensizliğe

Döndüm
Döndüm
Döndüm

Başım dönüyor…


22.03.2006

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:19 PM
Bazen

Mah gören g/özden
Ören düşse de sözden
Masal dile geçince
Uyku tutmaz bazen...


17.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:19 PM
Bekle Yarın

Perde arasından kirpik arama uzanan İstanbul günü
Grinin tonla tonu ardı beyaz bulutlarca engin yanı
Gün ocak, saat dört güneşi ile
Çağırıyor bebeğini çık az, biraz dolaş diye

Hal bu ahval, vallah ki tutsağım emelimle amelime
Cümle can dost derd-i müzdarip seslense bile
Peşi sıra İstanbul semalarının seyriyle
Durum tahlilleri ardı öte hayallerinde
Beyaz masamın yareni, amel yolcusuyum yine

Bekle İstanbul
Bekle Ocak dört güneşi
Griyle umudu siftinen kadınım

Sokak aralarında ahmaklığımı akıtmak mazgallara
Dün gibi

Bekle yarın
Giyinipte yağmurlar ardı iki ayaklı ebemkuşağını
Sarılarak, salınarak geleceğim..


14 Ocak 2006

Saat: 16:15

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:20 PM
Belki

Uzun bakışları s/üzülüyor
Yardıma muhtaç kirpikleri
Avuç açmış fakir eli
Yangın yerinden tüter gibi
Zaman zorluyor hasret

İnliyor
Vur
Beni

Yitişlerinde su akıtıyor
G/öz damlıyor yerinde
Bir avuç olsun tutulsa altına
An bilir ama
S/aklanır belki
Kim bilir?


04.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:20 PM
Ben

ya düş içinde cümbüş arar yüreğin
aslı yağmur olur sarar, sarsar yüreği tenim

her vesile ile, bin olsun say olsun sonsuz diye
çarpar derine ben dediğin

arsızca sinsice sorgular
hadi say
tenimde kaç ben var ben dediğin?


17.10.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:20 PM
Ben Durdum

Ben durdum


Uzun yollara attığın her adım
Ardına akan yaşlarım
Çöller yatağıma serdim
Bir geri bakış ki serabım


Ben durdum


Ateş dudaklar senindir canım
Yandığın her tadı benden aldın
Cehennem soğukmuş şimdi anladım
Hasretin varmış yandım


Ben durdum


Gittiğin her yer benim yalnızlığım
Sensizlikten döndüm
Diyeceğin her varış da ben
Dön dolan kalmasın aklın


Ben durdum


İçimize sığmayan denizleri
Bir ömre bedel tek nefesi
Dilimleyemediğimiz dolunayı
Varışına gömdüm



Ben durdum canım

Sensizliğinle

Buradayım


14.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:20 PM
Ben Seçmedim

Yazılası şiirlere
Dizilesi bir ömür
Hasretliği(m)
Günebakanın
İnadı gibi
Geceye küskün
Yüreği(m)
Farkettim de
Zor olanı seçti(m)
Hazan değil
Hüzündü(m)
Bebeğim
Bu ıraklığı da
Ben seçmedim

28.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:21 PM
Ben Solmadım Çiçeğini

Ben solmadım, çiçeğini
Topladığım tohumların
Susuz toprağında

Sen yanmadın, mumu
Dileklerle uzatılan
Başım üstü *******de

Biz olmadık, biz
Besili sanrıların
Yarın olur kucağında

Yalandık uzağın
İnandık dilimlenen
Bizsiz zamanlarda

Şimdi al kor yanıma
İnliyor söz bilmezim

Sıkılıyorum da sormalar
Bu ben değilim


Şubat 2006

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:21 PM
Ben(siz) /Sen(siz)

Gündüzüm gece harmanlı
Soluk da tutsak
Rüyalara tutunsam yok ki tutamacı
Davetsiz misafirin hediyesi
Anlamsız gamsız ihanetimi
Açınca kurdeleleri
Bensizliğim çıktı

Bu sıkıntı iç büzüş
Kabil olmaz arsız umut
Bil ki ben değilim
Sensizliğim?
Hiç değil...

07.08.2005

14:20

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:21 PM
Ben/Siz

kaç
göçten demir
her güç/ten
yemin aldım
şaka değil ya hani
cidden
____vardım

an
takılıyor ufkuna
penceremden açık
saçık filmler
düşüyor
ay başına

ay
ki biz hep güler bilirdik
parçasıydık ya
ay/yaş gecenin
teneffüsüymüş
oysa

düş
gecemin bülbülü
dalından dökülen
tüyler siyah
karaya aldanmadım da
denizler pek ırak

ay
ki biz martı sesleri sayardık
bir
iki
çiğ yağmasıyla bul
aşık terdi bizimkisi
ayamazdık
tün ertesi

geç
su basman değil ki yüreğim
gün geçti
nice denizleri emdim

siz
hep vurdum duymaz bildiniz

ben
binlerce vurgun yedim

22.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:21 PM
Beşer

uçamayan kuşlar
bilmez konmayı

can durulmuyor
zaman yormadıkça


el dostundan
esaret prangasından
sökülmüyor


dokunmuyor hoş
gel naz, dön laf, dur az
'düşme kıvırcığım aman'
demiyor

bir Allah'ın kulu sahip
bir sahibe kul bulunmuyor


ve
ya kadın
yoksa
acın canını mı yakıyor?

dilbaz adam hoş gelmiş
beşer şaşar gidiyor...


sustalı bu mirim
ciğerimi deşiyor



06.02.2008

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:21 PM
Bırakılmadın

Sen git
Beni bıraktığın yere
Bakın bir süre
İnce bir çığlıkla çağır
Adımla salın

Çağlayan derelerin dilek çeşmesinde
Kayaların dibinde
Beni bıraktığın yerde
Ağla bir süre
Anlar mısın?
Denizlere nasıl varılır

Başlayan bitişlerin kırıldığı yerde
Buluşalım yine

Dört dilekten birinde adımla
Geçitleri şakak arası
Buğulu ışık
Anlarsın
Denizlere nasıl varılır

Sevmeyi bıraktığın yerde
Hala çağlıyorsa coşkun bir dere
Anlarsın
Sevilmeyi bırakılmadın hiç...


26.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:21 PM
Bırakmayın Beni

Mahaller, mahalleler...
Kaldırımlar, çeşmeler...
Ayak izlerine aşina mermer eşikler...
Meydanları kollayarak büyümüş ulu kuleler...
Üç tuğla kalmış evler...
Görevleri yitmiş surlar, kemerler...
Çinileri dökülmüş yaşlı iskeleler...
Sokak arası bakkalları...
Muslukçular, sucular, tamirciler...

Sakın bırakmayın beni.

09.04.2001

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:22 PM
Bil!

Seferde her gün yenidir
Varana dek bir olmaz bir’e denk
Yüreğe sızan soluk sözde
Özü okşarken güzele
Duymak gerekir

Sükût saklı esintileri
Bilmeyen ahmak değil
Eksiktir

Telaşına düşenlerde sahidir
Can arıklamaz bir yolunda
Ruhunda doyum bakidir
Söz kalmaz sus durunca

Naralarında yol izleyenler
Bil!
Sağır olma!
Sair dünyada duymak
Doyuma sebeptir.


24.01.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:33 PM
Bildi de Gitti

Son şanstı
Aşka dair prangalı yolda
İnanca üveyik duruşu

Mıhlanmış sabit düşün
Dönüşünde kolladığı hüzün
Sırıtmadan giyindi üzerine
Yalımdan asude yüzün

Birileri
Saz söz sahnesinden rasat
Kahkaha için

Sinsice sonlanınca oyun
Aynadaki
Gülemez
Bilir
Soramaz
Ne için

Yalarken perdeler
Tozunu sahneden bildiler
Süpürülürken yaşlanmış asılı
Gözlerindeydiler

Tesellisi var
Mutludur
Hala

Yeter ki
Bildi de gitti
Kan(a) madan yitti
Desinler....

07.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:45 PM
Bilginize

kusura bakmayın

şiir olsun isterdim
yok/şimdi
çok zor

caizse tabiri
(Az cümle de devirdim
hatrına şiirin):

sevdiğimi özledim
“kaniş” gibi

sade
duyurudur..
bilginize...

Arz ederim
sahibime..



Offfffffffff... OF! ! !

17.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:45 PM
Bilir/sin/iz

Siz
Umut sordunuz

Siz
Hep sevgiliydiniz ya tek şeritli yollarda

Sarı şehirde unuttunuz
Gözleri ki hala
Şekerindeydi acı kahvenin

Siz
Kaçık küfürlüyü gömdünüz özüne

Alnı açık yalın yürüyüşlerde
Düşmedi hiç sarnıcının
Dipsiz edepsizliğine
Cinnetindeydi şenliğin sebepsizce

Siz
Som övüşler dizdiniz dilinizle

Siz
Katıksızlığına katar yaptığınız
Sevişlerle seviştiniz

Yarım kaldınız
Y/arsız
Yardan düştünüz

Siz
Sizi kim tutacak şimdi?


Bilir/sin/iz.




15.01.07/BAKÜ

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:45 PM
Bir Aşk Şiiri Yazmalı

Bir aşk şiiri yazmalı diyorum
Şöyle köşesinden kenarından
Şimşekler çıkaran

Arsız olmalı
Kuralsız
Kafiyesiz
Hatta kifayetsiz olmalı
Tümlenmemeli
Noktasız
Virgül ardı virgül olmalı

Dar olmalı geçitleri
Sıkışmalı
Şaşırmalı
Teğetimsi olmalı
Bir türlü değmemeli
Yürümeli hitabetin namı
Ardı arkası beklenmeli

Dostlarım bitmiş demeli
Bu kadın
Yanmış
Kavrulmuş
Aşmış
Aşık

Çakal gezen itler
Korkmalı
Kaçmalı
Kuyruğu ellerinde
Camilerde yatmalı

Öyle bir şiir olmalı
Tüm –meli’ler, -malı’lar
Bir bir genleşmeli
Genişlemeli
Şiir
Yap-ar demeli
Sev-er demeli

Gürleyen, aniden tizleşen
Uzun bir konçerto olmalı
Sesi soluğumda kalmalı
Akordu bozuk tellerin
Tınılardan marşlara
Kemandan kontrbasa
Seslerden eslere
Esintili olmalı
Hatta katil bir kasırga
Çekmeli çevirmeli içine


Okyanus olmalı
Abislere varmalı
Dile kolay
On bir kilometre
Mariana’ya
Pasifik sıkınca
Nepal’e
Sekizbin sekizyüz metre
Buz çalmalı Everest’ten
Etna’nın lavına karmalı
Dumanıyla Uranüs’e
Ardından Jüpiter’e
Orada biraz kalmalı
Hatta epey kalmalı


Uçmalı
Sıçramalı
Süzülmeli
Dalmalı
Sakin bir dereden
Çalmalı çakıl taşları
Yerlerine elmaslar bırakmalı


Bir aşk şiiri yazmalı diyorum
Şöyle kenarını köşesini
Sevdiğim adam’a

Gözlerine

Dalarcasına

Doymazcasına






07.04.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:45 PM
Bir Baksan

Yorulursun
Gün gelir durursun
Uzun uzun bakarsın silüetine
Sorarsın
Nedir seni karalayan?
Bilemezsin
Hiç ardına bakmadıysan...



24.01.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:45 PM
Bir Dokun

Ben miyim gören
Zifiri *******de alev saçan ateş böceğini
Düş tarlalarına ekiyorum buğday tenini

Filiz ver nimetim
Bir dokun ki buseli

Cüretinden uzak dur
Hayal diye söyletme beni

Gördüğüm mü sen
Kördüğüm mü ben
Bir senden uzak
Bir sen kadar deli

Bin ahım var ki
Hadi duy beni



16.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:45 PM
Bir gül daha

düş topladığın tek heceden sıyrıldın
yine

ateş yakar değil mi?
buz da soğuk

ya şu anlamsız ter, kuru soğuk?
geç
bunu da geç.

ne yandın, ne dondun
güleç yüzüne bir gül daha

ve her şey gibi
her gün gibi
sabah kalk
işine git
çalış,boğuş
eve dön yat

yatağında bir gül
bir gül
bir gül daha
uyu kocaman kahkahanla
bildiğin düzende
bilinmeyen olmaya devam hatta

vur patlasın
aşk oynasın
yalan da olsa

baş rol mü kimin?

güldürme!

gülen kimse
bilen kimse
ve sen kimsen

söz basit
ver gitsin
değil mi?

evet!

baş rol!
başında olmasa da aşk,
sor!
seç gitsin.

aşk!
sen hep kendinsin...





16.09.2007

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Bu Gece

Hüzün penceresinde iki damla düş
Buğular ensemde soluğu gecenin
Uzanıyorum en uzaktaki ışığa
Seçtiğim yıldız da değil

O her sabaha ayıltan
Kırıntılarına hasret biçtiğim
Kapadığımda gözümü
Sureti resminin

Konuşmayı öğrendiği günle
Susmayı seven çocuğum
Ağlamayı hiç sevmedim
Yaşlarımla seviştim

Koklanmalıyım bu gece
Bakışının çizgisi serinleşmiş
Avucunu güneşten yeni çekmiş
Işığını unutamadığım yıldızdan, derince

Anlaşılmamalıyım belki de
Alışılmadık bir sevinçle
Tek seferlik
Ağlamalıyım bu gece…


19.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Bu gece ölsem

Ölebilsem
Ve bir gün, her hangi bir gün
Doğsam unut(ul) muşçasına yeniden

Tövbeli kötülerin içinden
Uyansam ak dünyaya
Senaryolarıma bürünüp
Kahraman olabilsem

Hani uzattığınla aldığının denk düştüğü
Hinden, kinden, kabulsüz gamdan
Dem vurmadan öylece soyunmuş
İçimdeki kelebekleri öldürmeden
Bir ölebilsem ne olur

Arsızcasına insanca yanmadan az evvel
Şirince bir gülebilsem ne olur

Olmuyor dilekler doğrulmuyor
Mat olmadan bilekler

Korkudan korkmak korkusuzluğu ile
Bir geceyi daha devirmek
Sıkışırcasına kontrollerle

Bir yemin dua ile uzanmak ölüm gelinine
Bembeyaz girebilmek koynuna
Annesi uyku emzirirken
Memelerinden zehir çekip sayıklamak
Dilerken içinden
Bu gece ölsem
Ölebilsem
Bir ölebilsem ne olur


11.05.2008

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Bu kadar

Uzansam tutacağım
Çıplak kuru dallar
Yansıması yüzümün ardından
Penceremin tuvali

Yalnızlığımı tohumluyor
Mum ışıkları
Bir kırmızı
Bir beyaz
Gövdelerinde ısı
Başları ateş
Ben gibi

Uyuşuk parmak uçlarımdan
Yalansız bir sızı bu şiir
Dünüme dönüp
Sahil soluğuyla “içim” dediğim
İç’im akıyor

Güçsüzlüğün kabulünde güçlenmek
Sıkamadığım avuçlarım
Neyse ki
Boş

Tutsak yansıyan yarın
Aslı belirsiz, imgesiz
Yalın

Üşümekten korkmuyor
Soyunuyorum
Cephe vücut
Buzlara yatıyorum

Sakin sakınımsız yalnız gece
Hayat ki
Kocaman
Sabahsız

Üşürken duyulan nefes kadar
Edere değdiğimiz kadar
Kader....

Tokalaştığım iki el benim
Sol, sağ..
Topu on parmaktan şefkat
Ben’den ben’e

Bu kadar...

04.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Bul Diye

Kız(ıl) tepeleri vardır
Ardı buğu tüter od sönmüş diye
Yarenliği kordan küldür ya
Terkinde düşleri tüter bul diye


06.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Bütün Yalınızlar

Bir köy vardı hani aradığım
Yalınız’ların
Yarımdım
Vardım

Buldum
En az us’um kadar
Yarım
Yalın

Şimdi
Köyün
Bütün
Yalınızlarıyız

Yaşasın! ! !


06.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Büyü(rüz)

Büyü(rüz) efsunlu söze
Cereyanlanan deri
Çarpınca ferimize

Us/ta susunca
Daha da büyü(rüz)
Bizatihi yüreğimize...


17.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Büyümek Niye?

Oturup seyretmek sakin yağmuru
Düşüne dalmak uykucu kedilerin
Rüzgardan yüzünü almak ılık ılık

Bağdaşını bozmadan su içerken
Annenden günaydınla ayılmak her güne…

Çocuk kalanların düşü…

Büyümek niye..?

09.08.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:46 PM
Cafer

Bezini getirdiğim Cafer
Hala...
Siftiniyor duraklarımda
Lakin...
Etraf battı çoktan

30 10 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:47 PM
Can

c__an pazarında
a__şk mezarında
n__imet oldum yeniden

28.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:47 PM
Can...Can

.


tutunuyorum
ay sarmalıma
__pırıl gecemde
çay bardağım
tüten har
__ince belinde
inliyor can
“sen” diye...


tutunuyorum
vapur yamacına
__can simidim
düş bu har
tütün kor
__özleminde
öksürüyor can
'sen' diye...

tutunuyorum
sineme “sen” diye
aksinde ses
hep aynı

__can
__can



16.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:47 PM
Canım

c ihanın gör dediği
a rzuların ateş olduğu
n emin dudağıma düştüğü yerde
ı lınmadan anında kor
m aviyim....



18.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:47 PM
Cici

Kelimelerin cicileriyle bezeli şiirlerdi beklediğiniz
Cici acılar, cici isyanlar, cici aşklar...

Gemilerdiniz rotaları belli
Cici tersanelerinden imal...

İlkokulda;
“Yirmiüç Nisan Kutlu Olsun” diye bağrışan
____Ki ne güzel...
Bazen;
“Yandım Allah” diyen inleyenlerdendiniz

Peki;
Siz bunları neden öğrendiniz?
Siz hiç içinize
Dönemeyenlerden miydiniz?

“Akıl sır ermiyor” cümlesinde
Sınırlarınızı aradınız mı hiç?
Merak ediyorum;
Kaç mil gidebildiniz?
Limitleriniz ki;
Düş ve düşün deryasında,
Kimlerden/neden çekindiniz?

Sanrılarla yoğruldunuz,
Hatta çok da yoruldunuz
Sonra büyüdünüz birden...

“Amcalar... Teyzeler...”
“Beyler.. Bayanlar...”
Aman ne güzel! ! !

Hele bir de eskimişse
Taban zoru yolunuz
Tamam
“Oldunuz! ! ! ”

Asmak, kesmek
Sorgusuz infaz
Kabil.

Kabiliyeti biçmek,
Edimler ardından
“Kafi(r) ” demeler
Caiz.

Oysa
Üç yaşındaki bir adamın
Dökülen saf terinden
Sınırları sınırsız gülümsemesinden
Resimleri düşündünüz mü hiç?
Kırmızı dalgalar
Mavi güneş
Çöp adamların dahi uzatabildiği eller...

Bilemediklerinize gömülmeyin artık
Ne olur?

Düşünün...


Cici;
Bizim bakkalın kızının elinden düşürmediği ağaç dalının ismi şimdilerde...

Hey! ! !
Sınıra bakın..! !

Peki ya sizinki
Nerede?






05.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:47 PM
Cihan

Cihan cihan dedikleri
İki delikli koca göbekli
Ateş topuna ayar çeperi
Uz mabedi denge seli
Topraktan seyrüseferi
Cüz bağrından kül ile
Vardın mi
Dönmek zaruri

21.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:47 PM
Ç/özüm

Us/anmadan gelir
Em/eksiz
Tiryakinin nefsine
Aşktır ç/özüm

21.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:48 PM
Çay Bardağı

.

Bildiklerimi anlattım bir çay bardağına
Şekerlenmiş hasretim
____ dem tutmadı geçmişim

Kaynatan ocağın köpüren suyu oluduğumu
Buhar inancımla
Demlenemeden bardağa dolduğumu...

Çatlamış cam yüzeyin candan kaçışıydı bu
Dağıldı....

Ne çay anladı...
____ne bardak...

03.09.2005


.

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:48 PM
Çekin İpimi

En ölü uykudan
Mucize çeşmesine akan
Ölüye kan saran
Irmak

Soruyor

Narin tende
Yaşam
Nefesi’n

Neden
Soluyor?

Çekin (i) pimi

Hadi!


Eylül 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:48 PM
Çilingir Sofrası

.

Eksiksiz 'çilingir' sofrasının
İlk kaidesi 'anahtar'
Olmayınca ne eylesin,
Zeytin karası yar/a(ğ) lar

Çağrım olsun;

Yasaklara yol ver,
Aklansın adına yazılanlar

29.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:49 PM
Çin Gülü’m

Perdesi aralanmaz köhne evin bahçesinde
Usulcacık yaban otunun cılız köklerinde uyku
Salınmazdan önce veresiye gönlümüze
Titrek bekleyişlerden feyiz ile
Çiçekler açar
Kırmızı, mor, pembe
Aralanırken perdeler
Hatta çürümüş ahşap kepenkler
İçeri mis girer
Mis kokar küflü entariler
Doğa alkışlar kendini
Gürler şimşekler
Yaban, yaban değildir artık
Bahar bahçenin Çin Gülüdür
Gülümser


11 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:49 PM
Çok Zor

Şehrin tüm ışıklarını söndürebilir miydik?
Bir mum olsun yanmaksızın
Bedenimin ışıkları söndü sanki
İnsancıllığımı da aldırdım
Hoyratım, savruğum
Senli nefes alırken
Yavaş yavaş daralıyorum
Sessizliğine alışamıyorum
Enerjim de kalmadı
Karar verdim
Bugün ölmek istiyorum...
Çok zor

Verdiğim sözler
Aklın menteşelerini yağlar gibi
Kayganlaşıyorum
Savunularım da yok artık
Serseri mayın derler ya işte öyle
Çarpan kendine gelemiyor bir daha
Virüs gibiyim
İyileşemeyiz de artık
Biliyorum...
Çok zor

Sokağa çıkıp gördüğüm ilk kediye anlatacağım
Çocukken de öyle yapardım
Onlar öyle bel bel bakarlardı suratıma
Gözleri elimdeki yemek kasesinde
Anlatırdım, dökerdim içimi
Dinlemenin mükafatı koca kase dolusu yemek olurdu
Artık büyüdük de, olmuyor öyle
Delilik oluyor adı
Doğru ya akıl lazım bize
Nedense?
Anlatamıyorum artık...
Çok zor

Penceremin önünde oturuyorum
Mis yağmur, toprak kokuları süzülüyor odama
Ilık nefesini, sıcak kucaklayışını yeniler gibi
Hatırlıyorum tek tek...
Tüm anlar ki
Ne kadar az..
Az çoktu, bildik/sustuk
Susmadan mütevellit yazdık da doldurduk boşlukları
Aşıktık biz adam, hem de çok aşık
Öylesine nefes almak gibi değil
Ciğerlerini orman kokusuyla harmanlı soluyan bir nefesle
Öylesi aşıktık ki korktuk/kaçtık
Şimdi biz olmak...
Çok zor

Sensiz eğlencelerden dönüyorum
Bedensel varlığın anlamındaki sensizlikten
Senli düşüncelerle kıvrılıyorum ritmik namelerin içine
Bir kadeh dikiyorum kafama, vakur şerefine
Gülümsüyorum dolunayın gülümser silüetine
Yineliyorum sessiz haykırışları
Cevapsız mektupların adını sen koyuyorum
Vaadedilmemiş tebesümleri sıralıyorum peşisıra
Böylesi olmalıymış kabulleniyorum
Anlamak mı?
Anlamıyorum...
Çok zor

Bir çocuğumuz olsa nasıl olurdu dersin?
Güzel olurdu, iyi olurdu, çokça şaşkın, üretken olurdu
Kendi ruhunun rüzgarını dinleyebilen bir çocuk
Masal kahramanlarına bürünmez, kendi kahraman olurdu
Düşüncesi bile bu kadar güzel
Gerçeği nasıl olurdu?
Cesur çocukları bırakalım cesur ebeveynler doğursun, değil mi?
Olurdular olmaz
Olması...
Çok zor

Matematiksel işlemlerin hareketi oynak
4 işlemde saklıymış hayat
Topla mutlulukları, aşkları, başarıları
Çıkar nefretleri, hataları, pişmanlıkları
Çarp zaferleri, cürretli başkaldırışları
Böl yıllara, günlere, anlara
Son aldığın nefese neticen düşer
Elde var bir, o da sensindir
İki kalmak...
Çok zor

Paylaşımların zaferleri eksikse hayatta
Varsın günahın elması da sallansın dalında
Nesillere vesile olamamak kadar eksik kalırsın
Bir başına
Çift şeritli bir yolun gelen ve giden yolcusu
Yolları bitiren varışlarsa
Devamlılık aynı şeride yolcu olmak değil midir?
Varışın, başından beri yanındaysa
Yolculuğun bir ömür boyu değil midir?
Aynı sularda yıkanmak, aynı göğün altına uzanmaksa
Damlaların kaçı sana, kaçı bana düşer saymak niyedir?
Paylaştığımız gökler bizi harmanlamak için değil midir?
Avucunu sıkıp da şah damarını onun damarına vurmadan
Aklını alıp da onun aklıyla katık, alim olmadan
Her uyandığında burnunun ucundan onun nefesini solumadan
Geçecekse bir ömür, yaşamak niyedir?
Hayat anlamlı paylaşımlarla yaşamak için değil midir?
Yoldaşım
Sensiz...
Çok zor

Arsız gerçekler var hani kuralsız
Kahve bahane muhabbet şahane der gibi
Sen bahane, aşk şahane sevgilim
Yoksun ya artık yarınımda
Garantisi aşkın canımda
Aşk eskimez, yıpranmaz, devrilmez
Özlemler sevişir en şiddetlisinden
Yanındaki en sevilesi, aşık olunasıdır belki
Olamazsın
Yanındayken...
Çok zor

“Tesadüf yoktur”
Bakışmalar, tartışmalar
Anlaşmalar, karışmalar
Yenilikler, kadimlikler
Tatlı tatsız atışmalar...
Dengeyle serpiştirilmiş lekeleri gibi tuvalin
Adı konmazdan önce
Sebepli yolculuğumuzun boyaları tükenmez
Bizi biz yapana
Tesadüf demek...
Çok zor

Yakalamak parmak ucundan
Olta ucunda balık
Ağaç dalında yaprak
Alnından bir perçem saç
Yakalanmışların hatırına salınır aşkın
Eskicinin yalpalayan arabasından
Tutamacı kalmamışların pazarına yolcu
Avaz avaza bağarır
Eskici...
Yenilenmek...
Çok zor

Sabahlara sırılsıklam ayarım
Başucumda günaydın mesajın
Avuntuya mecali kalmamış, yorgun
Tekele teslim acım
Yastıkla flörtüm sonlanır
Yarınların rüyalarına dolarım
Dolandığım telefon kabloları da iletmiyor
Gelmiyor artık mesajın
Bu bekleyiş...
Çok zor

Devlet adamları kıskanır
Böylesi adil kaypaklığı
Ve baltasını saplayan
Yaraladıktan sonra geri kaçan
Bir daha aslaları
Tomruklarla nehirlerde yüzen baltacıları
Üzerlerinde çocukları oynar
Babaları kaypaktır
Sözünden döner
Oyunlara vesiledir
Umursamazlar
Ve bilmezler
Kesilen dev bir sekoyadır.
Pişmanlık/Geri dönüş...
Çok zor

01.09.03
Ben de acıdım
Doğarken batan güneş
Kaderin demi
Yakındır vuslatın gömü
Tahta kültablaları gibi
Söndür sigaranı
İzsiz kalmak...
Çok zor

Ot bitmez topraklara
Bahar gelmez yaşamlara
Düşen ilk damlayla
Çoşan taze aşklara
Sormak lazım
Su nedir?
Çöllerde filiz vermek...
Çok zor

Kaygı teknesine yolcu
Çizgisi silik ufuk adlı kadın
Dongun denizde saçlarım çizgi
Salınır, süzülür
Gözlerine bakar arkadaş
Sırtın dönüktür
Yolcuya yer sormak...
Çok zor

Pürüssüzdü tende dokun
Yalansızdı uykuda kokun
Zafersizdi ayık şafaklar
Kalabalıktı ölüm
Yalnızdı doğum
Şifalar saklıdır
“C” diyen sesinde
Aydınlanmak gözde
Yalvarmak dizde
Savaşın değil cephe
Yüreğinin siperinde
Kazanmak...
Çok zor

Oyalı örtüleri tığlar
Destansı masalları babaanneler
Koca duvarları ustalar
Verimli toprakları köylüler
Bir de beni şiirler işler
Şiirsiz kalmak...
Çok zor

Buz mavisi adında
Tadın da canımda
Çok zor diye diye
Bugüne de vardım
Yarınlara ne kalır
Sensizim...
Sensizim...
Sensizim...




Mayıs 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:49 PM
Dam/ar

meneviş bakışlı felek şaşırtanım
takatli yolların ardında
gülüm(seyen) de titrer

hordur çapasında dolanan yosunlar
gömüldüklerine ağlar
nice ölü doğan yarınlar

al yuvarlar
şahımda akan
deli/kor
fırtınalar

ezerim başını
ak tohumların
çok gördüğümüz
kan tarlalarındadır
acı filizler
fokurdayan

öylesi tıkırında
on parmak
içi boş sesi yalan
nafile
duyursam
gelmiyor nefesi


kabul bu usta
yol uzun da
tıkandığım yollar
kırmızı/kan


22:35

20 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:49 PM
Damla

şu havanın sakin duruşuna
aldırmadan
yağmur yağsa diyorum

sema irtifadan
burnuma çarpan
bir damla olsan




.

28 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:49 PM
Dar günüm de/rt etmedim de

her yerde dar var
kalp soluksuz
içim de içim
buz bademleriyle
avuç kızartan meyhaneleri
dağıtın da gidin

yılmaz sanardık ya geceyi
bak ardımıza dolanıyor gün
dün gibi
geri hep geri dön der ki
düşün deryasında olsun
bir de bir
bir ben miyim böyle
ah deli ahval deli
köşkünde dağılmaz mı yürek
dağlanmaz mı ki
dersin de
kendine yok
gelemezsin

her y e r d e
dAğlar var biraz deli/k
git hadi

duyamazsın
göremezsin
hissetmezsin
söylemezsin

de

bilirsin
damar ağlar gibi
koş hadi
varacağın yer belli


17 ekim 2007

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Dava

Doğduk, allarla
Yaşam/aktı, sonlu dünya
H/öl, toprağa ver

Isınmaktı dava...


18.12.05




Not: Bu şiir Sayın Ayşe Keskin Hanım'ın şiirinden esinle yazılmıştır.

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Deklanşör

.
.
.
.
.

Hikayeler uzun
Pamuksu dokuma

Kaynatınca harla
Bir zamanda
Çeker
Döner
An’a

Kalemle terfisi
Deklanşör ki;

Şiir!




18.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Demedik

tavaf dilde b/aşka gam
“ol” sözüne aydık tamam
fark yolunda hür dimağ
g/özüne münhal demedik

beşer fiilinden muazzam
ben demedik bize iman
tertip şahane yol muntazam
aza olup az demedik

ana rahmine kan saran
kandan can’a tarik olan
gün devir vuslata yanan
döngüye son demedik

nefesi nefsimizden sayınca
Aşk yüreğe vurunca
Son neşe bilince
kavuşa ölüm demedik




19.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Deniz/Yalım

Sen değildin sevdiğim
Hep şiirlerimdi benim
Anla(şılama) yan

Dimağ ki seninle hür elan
Dil durmuyor
İnliyor şükür
Fiiline hayran

Diyemeyendim ya hani
Bakire sevdalara
Aşüfte cilvesi
Kor dilenen hasretine aktım
Bi-zar damlarken dün çeşmesi

Al(dığ) ın (a) yazın
Titremelerinde arzularım
Parlıyor iç/imde yarın
Avuç çizgilerimde senli
Yalın umutlarım

Bilirim
Bilirsin hatta seversin de
Elleri kalem kadar fırça da tutanım
Hasret tuvalimde inliyor
Dü/et sevişmeler
Depreşiyor
Bir yanı deniz
Diğeri kor yalım



29.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Derdim

.


an sızı’n
arsız sızı’m

can susuz
akmaz naz’ım

sövdüm de bahtı gamım
sensizim derdim yalın(m)



16.10.05


.

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Dilek Dere

Tuzluymuş özün aşı
Yenilmişliği tepeleme
Çalakaşık sefertası
İçim, ağı isi

Dolu dereler kaya çizer
Duramaz
Yazın gününe soyunan
Taşlar ki bağrıma kaygan

Yosunlu seferlerden yılgın
Dileğim asılır
Büzgüsü yaş basmadan
Bahara pembeler salmış dala

Dere bu, onu da yıkar
Yıkan ellerimin kiri
Boğumlu hatalara
Kum
Dök
Buluştur yangınlarımı denize

Dilsizliği hor görmeyin
Dökülen dillerden geldim
Denizlere bağırarak varamam ben



06.03.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Dilerim

Dilerim
Di'li geçmemiş
Rengi solmamış olsun
Ki
Değsin özgürlük
İnsan(c) a
Direnmelere...

21 10 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:50 PM
Diyemedi... Hiç!

Sorguda şimal dağlarını sevdi şehir’in yetim’i
Kırıntı oldu kuytularına cürmü hacmi’n
Yitebilmeyi bekledi, çok bekledi
Kim bilir, “belki” dedi, “belki”;
“Yiten de sevebilir...”

Yırtıklarını gözyaşlarına bandırdı, kanamalarını azdırırcasına,
Arsızca, kansızca...
Sövdü...Sövdü...
Doğrusu şu ya;
İçiyle ovdu ırak yanlarını haksız sövülen’in.

Akıttı dünya gücüyle asıldığı damarlarının kanını
Aralara dizilen, uzayan tüm yollara, akıbetsiz.

Uzattığı tırnakları kadar uzayamadı nefesi
Ses verircesine;
“Kahrolayım,
_GEL” diyen...
Diyemedi
Hiç.

Erdemdi ya susmalar
Molla sayacaklardı aşüfteyi



17.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:56 PM
Doğal

Dağlara tüküren göklerden
Akar
Yağmurlar ki varışları tuz
Engin denizlerin
Tükürüklerin yaşa dönüşü
Doğaldır

Doğ an dedi(k) doğdu
Ney bize de duyuldu
Gülümsüyordu(k) ...

04.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:57 PM
Doğru Ölüm

Başucu yalnızlığı çekiliyor üstüme
Isınamayan parmak uçlarım, açıkta yine
İç büzen kederlerle sığındığım yangın yerinde
Bıkkınlıklarımla yanmışım baktığım her yerde

Doğumsuzluk zehrini bade saymışım
Lıkır lıkır yudumlarken açmışım
Her sofradan bir sufle çalmışım
Doymamışım, doğamamışım yine

Perde kalkınca, korkusuzluk ayan
Olmaya görsün, ya görülürse çıplak riyan
Giyin korkunu, namlu ucundan alın çalma
Kabul ile doğru ölüme can daya



15.05.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:57 PM
Don Quixote ve ZaZü

“Don Quixote” mükemmel muhteviyatı aradı
Buldu sandı...

Dulcinea soluklu “ZaZü”
“Kadın Don Quixote” asıl adı

2 Don bir ipte durmazdı

“Don Quixote” kaçtı
“ZaZü” dürüst/hasta
Hatta çokça algın
Yeldeğirmenli tarlalara uzandı

Es rüzgar!
Savur!
Savur deliliğimizi
“Rozinante” de delirdi
Bak koşuyor...
Hey “Sancho Panza”!
Hadi kaldır beni...

07.08.2005

14:46

.........ZaZü: takma isim...

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:59 PM
Döneriz Başa Can Yerine

Od topladım cebinden
Hüzün yaktım
Parmak dilinde garip
Sus pus kaldı dilim

Gece mi soğuk
Yüklendiğim kült buz küpleri mi
Bilemedim

Başım üstünde es diye dolanan rüzgar
Üflese de evime geri
Gidemedim
Bilirim
Ben bu gece garibim


Tepinmeler dengi vücutta son
Bulacak mıyım elden bir gök taşı
Düşürme alnımdan kitabeyi
Okudukça dökecek yaşı


Dokunduğu yerde ne bıraktı bilmem
Hoş
Hoş
Hoş

Hoş geliyor buz başıma düşünce an

Hoş kılınan gecem
Nahoş bıkkınlığında
Sokulunca cebine
Korktum

Söz dile düşsün diye
Döndüm can yerime

Dillensin derdim;

Dostsa, can korku bilmez ise
Döneriz başa, can yerine



26.02.2006

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:59 PM
Dönmez Fer’in

Devir tesliminde pusuyla
Gündüze siftinir gece

Değer herşey
Ederi kadar

Akmak ister ki bazen
Karalar aklara
Ne mümkün..

Ayrı konmuşsa yerin
Debelenmeyle
Dönmez fer'in...


17.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:59 PM
Dublör

Karıncalara kırmızı ayakkabılar giydirip
Köprüler aşırtan bir adım var “ben’liğim”

Saman aralarından alevlerle cilveleşen
Besili korların seyrine yatmış geçmişim

Düşük yapmış bir sevdanın kanıyla savaşan
Mesnetsiz umudu can pıhtı dileğim

Döşeğinden yuvarlanmış
Kafası gözü dağılmış bir vuslattı sevdiğim

****** cilvesi gibi naylon büzen kader
Yapacağını yapıyor fırsatın kolla(mala) rında

Dublör zahirliği suretim

02.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 03:59 PM
Duru

Belki de zaman erişecek
Yaklaşıp bilemediklerimize
İçe uzanan
Buruk tebessümlerden
Bildirecek...

Yoksun/luk semasında
Yağmurlar ardından
Kaybolanların hayrına
Yorulacak sevişler

Başı sonu olmayan hikayelerden
Utangaç şiirler doğacak ki
Arsız yoracaksın çoğunu
Zamana sayacaksın
Zaman ki hiç bilmediğin
Ben...

Anlamak bilmekten geçer
Derdim kendime
Yeter yetmez
Olur
Ol
Mazi doyulmaz kırıntılarından


Durudan ırak
Ahire varmaz böylesi
Bilirim

Bildiğim öylesi berrak
Ki zamanda dur/u
Sevdim...


22.01.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:01 PM
Duydum

Orgi danslarından
Pagan ayinlerine
Sokrates'in umar dileğine
Lir sokuldu gömleğime
Kalbe atma demek
...yok! ! !

Orphee şasırmasın
Kerbelos bile tutuldu...

Ha şimdi ben neyleyim
Sen söyle


22 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:01 PM
Dü/et

karalardan
nefesim

soluğunla
(s) aklandı

ağızında
ıslandı

yemiş
dudaklarım

iki
taptığım sayı

afiyet olsun
dü/etimize


26.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:01 PM
Düşsün

İç acılarımızın
Doyum aksında kesiştik
Olgunlaştık, büyüdük
Kanımızla izler bıraktık
Vurulduğumuz yerlerde
Ki dönüp de baktığımızda geriye
Yalan kalmasın hiç bir kemde

Buluşmak acılarla uyuşmaktı
Dengimizi bulma derdinde
Dengemizden olmaktı

Bir o yana, bir bu yana
Hani nerede yan yana, can cana
Kavuşmak nice
Akıl darda


Sözler tinden içeri
Varış dünden seferi
Dokun gerçek diye diye
Dünya küçülttük elemle

Gel demeli akışına suyun
Dökül dem seherlerine
Sine-i ol
Yağ çehreme
Susuz kalmak zordur tende

Yağmurlar düşsün içimize
Her sabahın gölgesinde
Bir damla olsun
Düş’sün....



27-01-2007

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:03 PM
Efrada Doğru

Mazide çok pazar geçtim
Kim bilir kaç nazar biçtim
Kızmadan yüz azar içtim
Nar’ın içi al, tanesi bol im’miş

Yaş pareden, yolum sergi
Adım ardına, bin yergi
Su dolayı, sazan dengi
Ser’in içi loş, fıtrata dil gelmiş

Yar’a sövmeler us işi
Cüret arama yok kişi
Azı aza sayan dişi
Ar’ın içi kof, içime gül gelmiş

Gül bahçesinde yasemin
Mevla’dan gayrı yok yerin
Söz’ün içi sır, efrada lal gelmiş
Sen hiç yalan büyümedin


05.04.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:03 PM
Es

Çıkınında yanık
eski
Zaman/sızı söyledi
Ritm attıkça ileri
Acılara susan
Dil(l) endi
yeni

Es de bir sesti...


21.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:03 PM
Eskisi Gibi

.




eskisi gibi değil
parmak uçlarım
tokalaşmıyor tenimle
his donmuş et/ki derimde
yürümeler sancılı
düş kancalar gecemde

yırtılmış kağıtları dikiyorum
aynı döner mi geriye?

unutulmuş sözlerim
çözülmüş dizelerim
vurur mu aklı yeniye?

sahaf soluğu nefesim
arı kal hevesim
hadi
eskisi gibi

helezon bir kafesin muhabbetiyim
öttükçe sevildim
öd/em/e biçare el/an
derman yolunda tekil/im

sıyrık kalabalıklarım savruk
devrildim
yine de mermerim
heykelim ya hala
ayakta değilim tek
eskisi gibi

uz/atma avazı inliyor
sağ melek
sorsana ayna görmese
bilir misin kanat?

sarrafı değilim de adamın
adam olanın tarafındayım saf
eskisi gibi

21.10.05

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:04 PM
Eyvallah

.





İçmek
Bir dünyayı devirdim
Bir de seni
Kırılmıyordu kadehler

Kırılsalar
Keskin sivri
Göğsüm dillenir
O ne ki?

Ah Hece’m
Tek
Üç harften karsan
Bir alkış
İki gözüm üstü
Ve yerin

Limedir ardında
Cesedi hepten şarap
Derim altında biz

Mezarı, Fatihası yok bunun
Eyvallah der
Geçeriz


Eyvallah!



12.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:04 PM
Farketmez

Kadın tutmaz teninden
Dökülen yaş olmuş
Taş olmuş
Farketmez

İrkilmeyi sevdiği kadar
İlkelliğedir düşkünlüğü
Saftır kimine
Safrandır ehlinde

İş kamayı yüreğe yemekle
Acıyı bağra sindirmekte

Dön dolan, ol ki pervane
Dillen ki
Düşmüş kadın
Göçmüş kadın
Biraz sövüp
Azdan tadın

Hâşa der ehiller
Dilden kadına tam
Olsa da târumar
Farketmez



02.06.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:05 PM
Fikr-i Su

Sen durmadan beni anla
Ben durmadan senden yana
Ha bu diyar çöl olsa da
Fikr-i suyun yeter bana

14.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:05 PM
Gafil’in Kiri

İçime çekiyorum süngerinden dumanı
Sokuyorum ciğerlerime niyetine katran karası
Salınmalarında beyaz suretli buhran yarası
Öksürükler; acılarımın terk narası

İnlettiği beden kadar ruha sinen is
İstemsiz tütüyor bin göz önünde
Bin söze gebe, takatsiz

Yılmadan devinen iç çekişlerimin seyri
Yıprattığı can’dan ırak, gafil’in kiri
Amelsiz penceresinden seyrinde yüreksiz
Tüteni hala “aşk” sanıyor *********

02.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:05 PM
Gece

yosundan eteklerini sallayan, savuran
çekirgelerin peşinde oynaşan küçük kız
yaşlanmak neresi, sen...

parmak uçlarında itina, gözlerinde serseri bakış
yudum yudum içilesi ıslak nefesi
buharı tütüyor, aman...

dört avuca, bir beden çeşnisi
sakınımlı, sevimli, nasıl da özel sevgisi
tutuşuyor saçlarından, güneş..

düştükçe aklına evvel
gece’nin yangın neşesi
(Y) aman...




14.11.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:06 PM
Gecenin Susamazlığında

Ağlıyordum güncemde aylarca önce
Kuru dere yataklarında sözü bozukken bilmece
Geldiğin güne feryadımla bozulur ki kanun
Faili tek hece

Güz bozumu kış penceremde
Ötemeyen kuşlar kadar suskunum sana

Bir can içiyorum ki hatıranla
Geçemiyorum denizleri
İçsem de üzerine

Ürperir
Yetmişbeş yaşın akibeti
Akasyalar solmadan
Son can yerine

Bir düş ki kurdum son
Yaşın düşsün elime...




ARALIK 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:08 PM
Gel kimseler görmeden

Uç, susuz kucaksız
Yaşamının sahi limanlarına
Karam bol demeden
Ak çocukluğun sinesine
Gel kimseler görmeden

Seyrek alışlar içinde
Filizler ver
Derman ol yaralarına
İzinde dokun lekelere
Gel kimseler görmeden

Üzülme, kolaydır
Yer ettiğin yara dönmek
Zor, yara kan atmaktır
Bir soru ardı kabul
Canana can katmaktır
Gel kimseler görmeden

Yerin yarda yedi katı var
Civan dilinde gam tadı var
Gözüyle ziya bulduran
Adımla uç yollardan
Gel kimseler görmeden


2007-01-28

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:09 PM
Gel/Sen Aç Diye

Rüzgarını dinliyorum
Ruhumun bu gece

Bulutları okşuyorum usulca
Yüzüme sularla çarpan

Battaniye dokunumlu tarlalarda
Ümit ekiyorum yarınlarıma

Gözler topluyorum nazarlardan
Boğazımda düğümlenen körlere

Ardıma döndüğümde karanlık sandığım
Odamı aydınlatıyorum

Işığı salıyorum mumlardan
Azgın volkanlara harla

Çağrılarına kulak tıkadığım
Martıları okşuyorum

Göçmen leyleklerin ardına
Pamuk su akıtıyorum

Diziyorum şehrine delikleri
Duvarlarımdan topladığım

Bekliyorum
Olur da düş için(d) e beraber yine

Yumdum ki gözlerimi iyice

Bekliyorum...
Gel/sen
Aç diye...

25.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:09 PM
Gerisi Hikaye

Yine gülümsetecek diyen arzlarımın tepelerine
Taleplerden soluduğum sonlu acılarım diziliyor
Olur da tutar diye, çalınan maya seferlerine

Ağrılı sancılarım akıllatmıyor şavkları batırdığım *******de
Tırnaklarımı bileyen büyütmeler devinimlerinde
Yarıyor avuç içlerimin tüm kader çizgilerini özenle

Kaderim değişiyor med-cezir salınımlarında ömrün
Durağanlaşamayan sancılar sanrılardan dönemiyor
Sular hep su, tuzlanmıyor gözlerimle

Kemikleştim, dev kayanın yontulu gövdesiyle
Yarına inancım yalnız gücüme
Gerisi hikaye...


11.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:09 PM
Gerisi I-ıh

Bir şarkı dinliyorum
Önce çocukluğuma, sonra ilk aşkıma dair
Yaşam parçalarından film oluyor
Bol ışıklı bir caddede
Bağıra çağıra detone aşkı söylediğimiz o gece
Ne öncesi, ne sonra
O kare nasıl da yapıştı yolun sol kenarına
Ihlamur ağacının çatırdayan dallarına

Hep mi unutulmazdı ilk aşk dedikleri
İlk ve şimdi tek dediğim

Yılları neye bulasam
Hangi miladı tutup içinden çıkarsam
Kaç yaşıma eklesem
Bilmiyorum
Bilemiyorum
Şimdi
“Öyle bir şey” demek geçiyor içimden
Öyle tatlı bir şey

Bir ikinci kare
Dudakların arasında
Sayfalarca romanın özeti gibi
Aydan beyaz dişlerin
Gitmiyor gözüm önü gülümseyişin
Tam otuz iki diş

İlkin üstüne nice ikincil sanrılar dizdim
Her ikinci sonu ses verdi
I-ıh...
Tali düşler içinde seneleri geçtim
İlk yazdım
Aşk yazdım, şiir hiç değil...


Göller doldurdum hasretine buhar ettiğim *******e
Suçlar giydirdim prangalarıma
Yüklerken yüklendim
İçimin kanayan yarıklarını limelerken
Hiç ah etmedim
Kirpiğin düşmesin benden
Benden uzak, kendine iyi ol
Tamamdır dedim.


Benden uzak geçtiğin yollar
Yanıma varışınmış meğer
Bilemedim

Şimdi şaşkınım
Hatta şapşalım
Vapurda martılara bakıp sırıtıyorum
Seyrettiğim her film iki kare

Biliyorum
Bilebiliyorum
Şimdi
Ben bir tek sana geçtim

Gerisi
I-ıh...


18.05.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:09 PM
Gider G e l i r

savaş alanlarında
kandan
filizlenen güller

can gider
can gelir

g e l m e l i d i r! ! !

17.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:10 PM
Giderken...

Dur ki az, seyrettsin gözün üstüne dualar inleten sevdiğin
Göğsüne bana bana, gözünü kırpmadan sevenin
Ayrı düşülen yollar ki boyunca, huyunca çiçek olsun
Diye diye uğurlar, uğruna can feda anneciğim...

26.08.2006

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:10 PM
Gök Yüz'ü(m) Pembe

düşündüm
hıçkırabildiğim kadardı hüzün
mecalleri sırıtarak diriltişlerimde
biliyordum
riyaydı hayalden yüzüm
olmazlar vururdu
kafama sert taşlar gibi
dünümden ağır

kahkahalarım adımaydı
hellallerim utkuma
böylesi yalan
böylesi hiç
Helal! ! !

caymalarımın bağırtıları
zirvesindeyken us’umun
ılık bir ses duyuldu;

“Sus......”

sustum...
inceden dillendi ilk
adı son olan baharımın

susmak;
hiç bu kadar keyif vermedi
tizden dillendi “gerçek” hayal
sözcükler ard arda
oturdu damağıma
aynı da olsa başka bir tadla
anlatı tek;
“yaşanası can/hayat”

elan haber olsun, cümle tanışa
gülebildiğim(iz) kadarmış hayat
gök yüz’ü(m) pembe
mor gülüşlerim(iz) de vuslat
varsın desinler;
ölüme ramak....


27.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:11 PM
Güç Kimde

Kıraça mutluluklardı aradığı
Bir avuç suda kulaç atan
Hiç inanılmadı
Söylendi durdu
“Deryalara gücüm çok
Açılmaya gerek yok”

Filizleri gonca pembe
Ufacık kıraç kilde
Gül bahçesini arayan
Gülemez, gözü kör
Ufku ırak, aç gözse

Alınmasın başına
Dillenmesin
Deli direten eller
Aklı zor büyüdü
Ufaltmaya güç yetmez


04.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:11 PM
Gül'üm Gül

sarmaşık
karışık
adaletsiz
hüzün

ah
hazan

sil avuçlarımızı
yalan yazan

Çin Gülü'mde
gördüm

böylesi
yalnız

böylesi
hüzün

ürktüm
korktum

___endişe

ışıt ilkyaz___ışıt

canına
yandığımın

sevmedim
gül dem hüznü

yakışmıyor
gül'e

ey bülbül
şakıyacaksan şakı

soldurma
Gül'ümün
Gün yüzünü



25 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:12 PM
Gül Yine de Gül

sanrılarla sarmalanmışsa aklın
dur az koşmamalısın
ölümün ne yakın

esir düşmüş ben
seyreder hataları yolunda
durmaz

sorunludur dişil, özrü ruhuna
saldırmak ki işi
etraf şaşkın

bin buketten gonca ile
açar keyfini dersin iç ki dökül
bil harçtır gül yüze hüzün

erdem ara, var bulsan da
yaralarınla sır sokul
dostla şansın

deli ol, mâna yor
yorul, düş hâyra
baş de boş hatta

tek dalda tek bülbül
söylen derdine hiç
düşme dengine varsın

âlem kansın
şen sansın
ölümse en yakın

gül yüzünle
gül

gül hüzünle
gül

gül solunca
gül

yine de, yeniden
gören gördü
soran mutlu sansın


25.01.08

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:12 PM
Gülümseriz

Seni tanımak;
Binlerce son içinden bir başlangıç belki
Boğuşmak acının kıvrak hazımsızlığında
Bu “ilk” dedirten, yenilgisi kesin sonda
Yenmek yenik olmak aşka
Belki

Merak
Ha oldu olacak,
Tutsan tutulacak yalanlarında
Dipdiri gerçek durana, kendine
Koşulsuz konuşmak
Gizemsiz olmak
Cesaretle can bulmak belki
Bir başına

Çekincelerin boş gelirken nicesine
Cürretin dağlardan yüksek durur
Anlaşılamadın ya bir türlü
Seçimlerinde öptün yalnızlığı
Şarhoş *******inin ay ışığında
Bir tarafın dualarla büyüdü
Kalanında hep eksiktin
Belki

Sorun neydi?
Bu temposuz yürüyüş
Ritmi bozuk belirsizlik
Nereye gidiyorsun sessizlik?

Boş vermişlik asla
Sevgisizlik hiç
Özellik hep
Güzellik boş
Değer ederinde yerin
Körler diyarında
Belirsizlik
Bilinmezlik kaderin
Belki...

Üzgünüz biz
Elbisemiz hüzün
İnadına

İmanına bir gün
Gülümseriz
Belki...


18.02.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:12 PM
Gülünmüyor

Yıldızın öptüğü deniz gibi
Usul usul vuruluyorum
Kıyılarına can verip
Sokuluyorum soluğuna

Saçlarımdaki parmakların
Unuttum sanma
Bunca zamanı yormak niye
Bıkmadım da

Ve hiç bilmediğimiz şu koca dünya bile
Seyretseydi bizi bir kere
Döner miydi hâla?

Gülümsüyorum
Kışlıklarımı katlayıp kaldırırken yukarılara
Biliyorum sen kokmayacak yazlıklarımla
Yalnızım yine
Yoruyorum da zamanı iyiye
İyi de nerdesin

Zor ama bak
Gülümsüyorum yine...

Akasyalara bakmakla
Akasya olunmuyor
Gülümsemekle
.....................


İşte....


13.05.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:12 PM
Günaydın

Bacası dumansız vapurların beyaz köpüklerinde yüzüyoruz
Güneşin hüzün ısıttığı İstanbul pencerelerinden yansırken
Gülümsemeyi borç bildiğimiz bahar dallarına dokunup
Kucaklıyoruz uzakları yakın söyleten şarkıyı henüz
Adı konmamış

Gezgin ruhuyla ışıklı izini sürüyen bir salyangoz geçiyor
Hatırlatırcasına gelişi, gidişi, yeri…
Ve bir ömrün böylesi zorlu yolda öylesine kısa …

Sakinleştirip hızla geçmeye çalışan bulutları
Kısıp ta gözünün bebeğinde buğulanan hayatları
Yenileniyor eski bakışlar
Dur zaman
-Sızı söyletme gitsin

Dipsiz bir kuyu bulup söylenmeli bazen
Üstüne aldırmalı geçmişin tüm kertiklerini
Tırmanan sularla suçlarını çarpıp
Toprak özünden alnına
Serinletip serpilmeli filiz toyluğunda
Uyan yüzünde duran
Duran zaman
Bir
An

Umut masallardan süzüldükçe olgunluğuna
Büyüyorum dersin hatta utanmadan yaşlandım
Kan(a) malarla yaşlanırsın da
Bir sabah uyandığında burnuna çarpan baharla
Yaşların silinir bir dalından süzülen soruyla
Nerdesin?
Günaydın
Umut
Sensin …


17.03.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:12 PM
Gündelik

Günlerin pazarlığı var pazarda
Salıyı alana Çarşamba bedava

Pazarlar pazarlık dışı

Pazartesiyi atlayana
Bir çırpıda Cuma



__________Haydi bol kazançlar


Gündelik yaşayanlara…

24.08.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:12 PM
Hâlimi Sorsan

bir an için dilendiğim yaşam pınarında
tüm çocuksuluğum dokunuyor
önce ürkek,
sonra
sonu gelmiyor ki avucuma

can bulacak bir zerre ile
duvarına bal çaldığım
oynuyorum, yıkılmalara çeyrek kala
sıfatların topuyla

eksildiğim yerden artıyorum
korkmuyorum lâkin
yanar gibi susuyorum
kaçıyorum hatta

son olsun derdi rahmetli
dilinden düşene kulak ver
dönüşü sille de olsa
yolu uğur olsun yeter

kıyas değil bu anlamsızlığa
hayret, ki temaşa
zamansız belki sokulduğum
kuzu, ki can pazarında

şimdi olmaz öncesi ile
ilerisi meçhul savaş
tâkatim de pek yok
yorgunum hatta


karmaşaların yoğurduğu ben'im
sorsan...
sorar mısın, bilmem ama
gelir ise eziyeti zahmetin ağır
varsın kalsın
sepet kolda, yol nizamda...

gocunmam
halden anlar serden geçerim
yalın bir tad için anla ömür biçenim

nefsin âlim hâli sırıtıyor
akıl hâli atakta
her halimi sorsan...
yok vaz geçtim
hiç sorma.


20.01.08

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:13 PM
Hasat

Düş devşirdiğim içime, göç biçtim
Tohumlayarak geçtiğim yollardan
Meyveler düşerken avuçlarıma
Bütün oluyordum yanlışlarımla

Sevincime sevgilerim sebepti
Dokunulabilir tebessümlerden
Geçerken öğrendim
Hasat gerçek zaferdi.

Kış ortasında kardan duvarlar
Kırarmış soğuğu fırtınalar ardından
Özüme dokunan doğrularda
Düşümden ateş, iç/imde kâr


28.12.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:13 PM
Hazırım Ustam

İki kere iki hala dört
Kaldırım taşları kırık
Yollar uzun
Mevsimler, seneler, dünya
Ekseninde ustam

Kaynama yüzümüzde
Donma sıfır
Altında taş
Üstünde yaş
Güneş, eritiyor ustam

Kesem az dolu
Kesem az boş
Zaman soru
Bilemediğim sona mahkum
Toprağa amade hazırlıklar
Sormazsın
Sorsan, hazırım ustam

İyi ve kötü
Güzel ve çirkin
Soğuk ve sıcak
Birbirinden doğma
Bir kere bir
Bir ustam

Çam yaprak dökmüyor
Kar konaklıyor dallarında
Kuşlar evinde
Ben
Bir kanadım noksan
Beni kuş getir ustam

En ufacık, küçücük
Neredeyse yok denecek
Adı ne ise kıy beni
Lime lime kıl beni ustam


İşte belki o zaman
Sözler ardından değil
Sen’den saf
Akıldan uzak
Ben olabilirim
Kıldır beni
Oldur beni ustam.


29.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:13 PM
Hep Böyle

.

Kalabalık yalnızlıklar
Ebe elinden imam diline
Hep böyle...


18.10.05


.

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:13 PM
Hep Hap Hayat

.



raf üstü hatıralar karton kutularda
tebessüm hüzün arası
araları da sevmedik oysa
hep hep sancısı

söz şiire düşmeden
susardık amma
anlardık da değil mi
hep, sevilir sorgusuzca

dedik, demedik
olduk, olmadık
dolamadık hayatta
son olduk sonra

hani desek
raf ömrü kısaymış
hepken hap bu hayat

sus kalalım eyvallah
söz aramızda bir amma
hapı da yuttuk valla




23.12.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:13 PM
Herşey biter demek var

dur

adımların eskimeden
tenim tapınıyorken
teninin yangınlarına
herşey biter demek var
ya yeniden susmak
sus olmak
susarken susamak

dur

gittiğin yerde böylesi
bulur musun?
bilmediğin yol kolay
ardından söyleniyor
en içten makam
dinliyor musun?

dur

ne olur
hiç birşey başlamaz demek var
ya yeniden ölmek
ölüp de unutulmak
unuturken acımak
acı olmak sonunda
son olmak

duy

aşka adımlarım
.
.
.
düşmüyor
koşuyorum

dön

sancılarım dökülmüşken yoluna

kabul

ezerek, üzerek

olsun

gel


20.09.2007

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
Heybemizde Aşk

menzilinde huzur
mutluluğa akran
mor menekşe heves
öpüşüyor hayat

kaçışır
silik mahrumiyetler
dudaklarımız şahit

dalgalı denize iki martı
oynaşın koynunda ada
heybemizde aşk

hediyemiz olsun
karmaşalarla yırtınan
huzursuz ardımıza

an coşku
an aşk

dev buhran
yitmesi olur ancak...


10 10 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
Hiç Uğruna

rahat batması yüreğiniz
siper durmuş dağlarda
kovarken sükûneti
an topladınız mı hiç?

tereddütle yanışını
göğsünüze dokunan elin
yalın ayak kış sabahında
okşadınız mı hiç?

dudak değdirip
dantel durusu gözlerin
nazara inat akışında
söz dinlediniz mi hiç?

ve varsın bir hiç uğruna
gömleğinizi çıkartıp
çırılçıplak
aşık oldunuz mu hiç?





27.01.08

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
Hoşça Kal

Gülme sevdamın yalın ayak gidişine
Kaçışından ses çıkmıyor diye
Adımları naçar değil bilesin
Lakin, zor olanda zafer yok henüz
Terk etmiyor hala beni ben

Sevmeyi ben öğrettim
Gülmeyi sen
Öğrenmenin neresinden düştük?
Ağlıyor ardıma kalan gülümsemene
Sevmekten vazgeçmemiş bir ben

Sessizliğimi ödünç bırakıp
Hatırına güller katıyorum yüzüme
Sonbaharın eşsiz nemiyle
Yaşlanıyorum içimde

Hoşça kal…



29.08.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
Hüzün

Konuşurken
Ses veriyor yüzün
Bende ki haliyle es
Hüzün

27.05.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
Islağım

Yorganından sıyrıldım
Gece'nin
Ardımdan üstümden
Düş/en
Parçaları her yanım
Anca aydım
Islağım

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
İç/im’e

Bugün doğum günün(m)

Günün(m) e sarılmak
Yırtılanları yamamak için

Buz mavisine bulanabilmek
Ufak bir tebessüm için

Bir an
Susabilmen(m) için

Bir an için

Şiir yazdım(n)

İyi ki doğdun İç’im...



18 08 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
İçersin Beni

Sıcak avucunun terinde tuzlanmış balık gibi zıplarım
Döne dura
Nehirlerine yol ararım
Aktığım sazlıklardan denizine
Yüzgeçlerimle kaşırım
Ensene vardıkça elin
Saçlarını okşarım

Sus pus kalırsın
Anlamazsın
Sonra
Bir bakarsın zıplıyor avuç içlerinde
Bir balık ben/iz

Susarsın

Su niyetine içersin dereleri avuçlarından
İçersin beni….

04.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:14 PM
İki Nokta

Çarpışıyoruz adsız saydığımız yüzlerle
Yüzlercesi göz önünde
Dolambaç...

Sorgularla sıyrılmaktan öte dolanıyoruz
Artarak... Çoğalarak...
Ve korkmuyoruz...

Sordukça
Biliyoruz..
Cevap;
Aynı sorguda
Kime göre?
Neye göre?

Kendimizle çiziyoruz doğruyu
İki nokta arası
Hayat.
. _____________________.


04.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:15 PM
İnadı İnat

ne de çok sevmiş sevdanın yalan hüznünü
ve aklın bir türlü doğrulmayan yüzünü
alıp da gidesi, durmadan kaçası var

sırıtıyor
cesaretsizliğiyle tıkıldığı turşu kavanozundan
buyrun seyrine
deli kızın çeyizinde kornişon var

savurdu binlercesini
sebepsiz, tartısız
düşer kalkmaz bir
kalksa aklı almaz ki
kaçırmayın sakın
sahnede şölen var

sıçan deliğinden çıkmaz
pembe panjur da sıkmış
haklı
horoz tepesinde vakitsiz
her düşünde bir duvar
öter de vurulur
vurulur da durulmaz
kanatlarında inat var


'Je sui deli' der durur
ne yapsın
akıllı ya hayat
kaçmalara çeyrek kala
hatırlar
serde fransızlık var.

'bon soir...'




12.02.08

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:15 PM
İnadına

Kontrolsüz virajlardan çıktım
Şantiye tozlarından çıkma
Ruhum
İnadına ayaktayım
İnadına sarmallarım
Sarındım
Adım adım
Tutamacındayım hayat

Düşer mi başımın vakur serseriliği
Düşündüm

Güldüm

İnadına sarmallarım
Tutamacındayım hayat
İnadına


04.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:15 PM
İnceden

.
.
.
dev ışık değil diyor inceden
güneş
yakım saati
akım saati
akış
.
.
.
.

- - - - - - - - - - - - - - -titriyorum
_____________________________bekliyorum
.
.
.

cayır diyor inceden
içinden
har kor
ateş
.
.
.
çalakaşık diyor inceden
içinde ters yüzüm
suretimmiş
aşkın
akışının
.
.
.
.
dön gü-l diyor inceden
tam yerinden
algın
yangın
aşk
.
.
.
.
aşk
.
nefes
.
aşk
.
nefes
.
aşk
.
nefes
.
.
.
.
.
.
Oh diyor
mis
nefis
nefes
enfes
aşk
.
.
.
.
İnceden



07 10 2005

.

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:15 PM
İnci

Sımsıkı avuçlarım
Akıl üstü tempolarım
Derdime ritim tutuyor
Kalp atışlarım...

Uzunca bir hikayeyi
Bitirmemek üzere anlatıyor
Toz pembe yarınlarım...

Sığmıyor içim
Boğaz sularına
Taşıyor penceremden
Arsız dalgalarım...

Kumların içini okşuyorum
Topluyorum tırnak aralarımdan
İstridye soluğundan incilerini
Ovalıyorum teninin ziyasını
Hasretine gözyaşlarım...

Diziyorum incileri
Sırayla
Bir, iki, üç..beş
Geçen ayrı günlerimize
Sayı boncuğu dermanım...

İnadına hazinem
İnadına vuslatım
Gerdanımdan sarkıyor
Sev/inci oyuncaklarım...

Düşündüm de
Bereketi ferimizden
Gıpta ile dizilen
Öte günlerimize
Hediyesi olacak
Sarmal umudum...;

Abislerden fezaya
İnci inci.....



29.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:15 PM
İntihar demek?

Kaç karınca ezeriz
Gülmelerde, gezmelerde
Ve bilmeyiz
Sinlerini taşırız köselemizde

Var sıyırt vahdetini
Emelsiz bir amelle
Sinende cesaretin
Us'unda kabulünle

Kalmışsa ardına
Bir anan ağlar
Gerisi sin başından
Yoluna el sallar

29.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:15 PM
İstanbul Çocuğu

bu şehrin
yar sarnıçlarından
dilek çeşmesine süzülen
orman özlemli
beton çocuğum


ser felaketlerinden
ak sayfalara yazılan
medeniyet yontusu
hamur çocuğum

kıtalara sabah/akşam
sularla düğümlenen
seferi topuklu
parfüm çocuğum

bu şehrin
pejmür bataktan
ak kardelen gülümseyen
tekil kalabalıklarının
o yalnız çocuğuyum

ben
hası kalmamışların
tek tas çorbasından içenlerin
yedi cet İstanbul çocuğuyum

18 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:15 PM
İyi Bilirdik

adıma yazılan bir
sözle soluk buz
tahtına kuruldu
ünlem ardı nokta
tek başına

perişan diyecekti manşet
ses verecekti do
yetmişiki punto
yetersizdi
doğru an
lisan sustu

şiirler damlayacak çorağa
höl yok
gök bildiği
değil artık
yaş
varana toprağa bu
har olacak

füzen/pelür
gök/feza
an
başka

şiirler damlıyor
emildikçe peşi sıra
hakkı var
tadı istim
gür pınar

marks dinletiyor sözünü
kafka hoşgeldin

son nefeste
son damla
düşünce
dillenecek;

_____Kaç gökten
___Kaç kurudan
__Kaç yaştan

D
Ü
Ş
T
Ü
K


sözleriyle
_________________İyi bilirdik!


10.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:16 PM
Kabul

Avaz avaza kurumuş bir çiçek kadar acılıdır
Gerçek vurur yüzüne tanrıların dağından
Süzülen sularla yıkanmış bir parça
Bir sitem tenine yamanmış ruh
Asil duruşunda, hüzün tadında
Düpedüz ağlamak var
Durma

Yorgun sırça köşkünden bıkmış
Tatlı hayat
Yıkın yolların taşlarını
Keçiler destek olur azmine
Tırmanırsın ateşe, bir bakmışsın
Buharla cennetinde
Karmakarışık dualarla
Sarılmışsın

Tüm utançların, zaferlerin
Tartının tartmaz tarafıymış aslında
Yüzüne vuruldukça kanatan koca gerçek
Dengesini arıyorsa sessiz sakin
Yıkılmışların adına dimdik dururken koca bulut
Anlarsın sebebinin neticesini
Vakurca


Artık korkmazsın, asla
İçine sıkıştığın et kadar aciz olamazsın bir daha
Basit bir denklemde zor sayılan sonsundur
Dağına naralarla rüzgarlar vururken
Ağlamaz, yakarmazsın da
Hep bilirsin sonra

Var en tatlı gerçek
Yok yokmuş zaten
Esersin nurun şifası niyetine
Yaşlananlar ardına acır bazen
Gülersin

Varsın
Gün doğdu sananlar
Şenlensin

Ölümle doğmanın tadını ararsın
Bir ömür
Şarabı kırmızı sanarsın
Tadını son

Geldim dersin
Kanınla yıkanmış toprağa
Konuşur
Dinlersen

Kabul
Kabul
Kabul



20.09.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:16 PM
Kağıt Bebekler

En sevdiğim oyun
Elbiseler kırpmaktı
Ne giyerlerse giysinler
Büyük gülebilen
Kağıt bebeklere


06.04.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:16 PM
Kahve

Kahvaltı sonrası buruk..

Şekersiz kahve, acı olurmuş
Unutmuşum.

Elim gidiyor iki fincana
Tekiyle dönüyor avucuma...

Harlı ateşte pişen
Köpürmezmiş
Unutmuşum.

İçiyorum yana yana..

Soruyorum
Son yudumda;
Kimin eli şekerli?

Şekerin kim bundan sonra?

09.07.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:16 PM
Kalemler

Kalemler kendisiyle savaşan şairlerin ellerinden tükendiler
*******in yarenliğine sırdaş dikilen, açar vazifesinde
Bir ucu mızrak, diğeri sazdan zirveydiler
Tükürüğüyle yarınlara yol akıtan, us tellerini gevşetendiler
Yazdılar, çizdiler, karaladılar ki kırıldılar bazı
Lakin hiç gücenmediler...
Yeter ki vazifeleri emellerine vakıf olsundu, dilediler...

Yataya mağlup volkanların yerine sakınımlı çizgiler çizerken kalemler
Görevlerini ne çok sevdiler, ne çok sevdirdiler...


06.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:16 PM
Kar(g) alar

Kuşkularda uçuşan kuşları
Kovalar bostan korkulukları
İçinin samanına aldanmayın
Tebessümüdür dağıtan kar(g) aları


22.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:16 PM
Kara Kedi

gücü aldık akşamdan
posasından emdiğimiz balık yağlarından
zamane d/algınlıkları titrettik asude

pembe patili kedilerin itinalı çatı yürüyüşlerinde
umulmadık bir zamanda
katranlandık kara yağmurlarda

karalanınca kedi gözü
balık göremedi bir daha

balık kördü
kedi k/arada

11.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:16 PM
Kavuşurlar Diye

dalgaların köpüğünden doğanın güzelliğine
uzakların kulelerden parlayan meşalesine
içini yakan kor alevli sele kapılandı
Leandros

ne kışı geçebildi
ne denizi...

zaman tanrıçaları Horalara emanet savurdu yüreğini köpüklere

olur da
bir gün

kim bilir
belki bugün

kavuşurlar diye birbirlerine...


21.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:17 PM
Kayalarda Alev

Doğuşum dört köşeli bir aydınlıktı portakal bahçelerinde
İyileşmekti ıslak toprak kokusuna bulanmışlığım
Tavus kuşlarının miyavlaması ki hala kulağımda
Kabuslarımda is bulanmışlığı ve hatta...
Dilim varmıyor işte

Sol yanağımın ıslaklığı bile söndüremedi bitişini
Adalete ihanet değilki davrandığım
Davasız bir teslimiyetti hatıralara bandığım
Gölgesi bile dumanken şimdi
Yalınım da, barakasız kalmışım

Tanrılar dağında tüten ateş filizleri
Yakışırdı zarif karanlığına tepelerin
Kayalar tutuşmaz, alevler akmazdı vadiye
Prometheus’un akıl mirası ile
Kayalarda alev, kayalarda kahır şimdi



10.02.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:17 PM
Kehribar Moru

Okudum...Düştü...Yazdım...

Neden? __ bilmem

Bilemediklerime +1........ (inadına rakam)

Sarı olması beklenen kehribar..
Neden morarır birden?
Ki bu ölü moru değil 'CAN' morudur,
Yeniden

Hani kırmızıyım ya ben/Karmen
Göğünde serpiliverdim birden.

Yavaş yavaş çözülüyor;
Hani yazınca 'akıl' anlatır ya 'gerçeği' bazen

Kehribar...
Yüzyılların 'CAN'ı tutulur içinde...
Bir örümcek, bir karınca...
Neden eylülde tutan 'can' olmasın içinde...

Kehribar mordur artık..
Biliniz..

Eylülde 'can'ını tutturan Karmen’in göğe serpilişidir...
”Mor” diyerek yüzünü sevgiyle gösteriveren..



11 09 05

///// bir dostun şiirine ithafen....////

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:19 PM
Kendime

Dürüst çalmaları yosunluyorum
Kahbe bir terkin ardından

___haksızdım

Yanılırdım bilirim
Bile bile lades derdi babam
Bile bile yanıldım
Duysun cümle adam

Kah bükük boynum
Kah dikik

Şehrazat gözüm var da
Kimle adım/Asıl kim gedik

Yavan sevişler/sevişmeler
Kuruyan dudaklarım değil
Dakikalardı yitik

Geç zaman geç
Arkandan bir kuru el sallarım

_____Çok Geç

Dönüp de bak ardına
Ağlamadım

Yaşlarımı avutmadan
Yaşıma bulaştın

Büyüt zaman büyüt
Kocaman oldum
Yoluna gam bağladım

Kırgınım
Kendime

____Kendi kendime

____Çok Geç


09 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:19 PM
Kendisi Biz

Durduralım şarkıları
Dışarı çıkıp yürürken
Yavaşça
Sonrası son gaz
Dönüşsüz
Notalar danssız anlamsızsa

Görünür
Baktığımız her yer
Kırmızı çilek bahçeleri

Eğilelim çimlerin özüne
Solucanlara gizini
Yağmurların sözünü
Gerçekliğimizin notalarıyla
Verelim dönüşsüzlüğü

Ben senken ne çok senim
En az zerren kadar en çok benim
Karışmasın aklınız
Ben senim, sen de ben
Mesele, notalar, sözler
Tüm sırlar
O kadar basit
O kader içinde biz

Alemlerin büyüklüğü
Çözülüyor solucanın kulağında
Eğilmeyi öğrenmekle
Alimlik basit

Ritmin kendisi dönüş
Şarkılarla dansın
Kendisi biz



23.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:19 PM
Kesik iki saat

erken gelen geceye
mavi mumlar yaktım kokulu

pilli radyo
Zeki Müren
Emel Sayın

uşak makamı boynu(m) bükük
uzun kelimeler sarkık dökük

maviye titreyen duvarlarım
sokak lambasından gölgelerim var

bira da bitmek üzere
gece uzun

belediye çalışıyor
hiltiler gar-gur

nasip buymuş
ne yapayım?

neyse ki uykum da var

iyi ******* tayf(ım)

iyi *******




30.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:19 PM
Kıpraşma

Ayrılığımız bile lapa
Sayenizde
Sevgili tual kafa

Paletimde bir bulamaç

Ressam
Bıkkın

Kanım da tiner
Bezir yağı tenim

Gülme
Gülme diyorum

İki fırça
ve
İşin tamam

Kalmış gibi bulanmadık yerin
Sallamaktayım spatula

Boşa
__________Boş

Sanki Picasso ruhumla
Çıkacak da bir Guernica
Şaşıracağız

Boşa
_____________Boş

Dur
Hele 2 dakika

_______Kıpraşma

06 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:20 PM
Kıvırcık Saçlı Kadın

Kıvırcık saçlı kadını sevdiler.
Hem de çok.
Kadınlığını siyah çantasında taşırdı.
Evden çıkarken cebine okaliptüslü bir şeker atardı her sabah.
İlk sigara bitiminde atardı ağzına
Vapurun açık hava müzesinden seyrederken İstanbul’unu.
Asla kadın olamayan İstanbul’unu...
Her mevsimi ilk aşkın öpücüğüyle kucaklar.
Her mevsimin ilk meyvesini mutlu bir dilekle tadardı.
Kadınca bakamazdı bir türlü.
Ya da o öyle sanardı.
Hep bohemdi bu kadın.
Bohemliği gözlerinde saklı, buğulu bakardı.
Buğulu da görürdü.
Sivrilikler hep yuvarlanır,
Şirinleşirdi gözünde.
Güller hep dikensizdi.
Yazılar yazardı vapur köşelerinde,
Otobüste, kafelerde, yolda yürürken, yatakta uyurken.
Kalemli, kalemsiz...
Kedileri severdi kıvırcık saçlı kadın.
Onlarla uyurdu çoğu kez.
Mırıldanmak isterdi.
Başaramaz, mırıldanan kedilerin ninnileriyle uyurdu
Huzurlu huzurlu...
Kolay üşürdü. Kolay yılmazdı.
Üşümeyi severdi.
Titrerken nefesini duyardı.
Herkesi severdi kadın, her şeyi...
Sevgisine aşıktı çoğu.
O “aşık” olamazdı.
Sevgi avuçlarından aksa da aşık olamazdı.
Aşk çok büyük, çok büyüktü
Ya da bir o kadar da küçük.
Aşk balonunda uçardı da dışarıdan göremezdi.
Damarında dolanan bir hücreydi de yerini bilmezdi.
Kadın çok sevildi, sevemediği hiç olmadı.
Aşkı toprağa gömecekti bir gün,
Korkmadı.



2003

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:21 PM
Kız(ıl) ın Dansı

uzunca bir hikayeyi anlatıyor çam
titreşirken dalları
usul usul
uzaklardan flüt sesi eşliğinde
toprak yaşından tütüyor
buram buram
canım’a diyor
____can!

bir kızla başlıyor masal
uzun saçları kıvırcık kızıl
tan’dan yanan

dans ediyor….
beyazlar içinde salınan
incecik bilekli
kapalı gözlerle
çıplak ayak

doğumuna topraktan
bereketine ıslak yağan
bahara şükrediyor
kıvrılıyor

sağ bilek
sonra sol
“S” ler çiziyor
bulutların siluetine
göz ucundan

flütün sesten uzanan mutlu ziyası yansıyor
beyazlar içinde kıvranan kız(ıl) a
belinden avuç içlerini topluyor ulu göğe
sunarcasına yağmuru aşk’a iade

dönüyor
dönüyor

tiz tınlıyor….

kız(ıl) göğe,
gök kız(ıl) a…..

________şükran

damla damla dans…
dinle…

çam eğiliyor, titriyor
kızıl dönüyor, durmuyor
avuç yere, avuç göğe…
gök
damla…damla…

flüt sesiyle resmediyor
adı şükran olan tuvali
ağlıyor

susuyor ardına kalanlar
izliyorlar
ağlamak nedir, nedendir?
anlıyorlar…

çamdan (sa) kız
kızıldan sema(h)
g/özlerden yağmur
dönüyor
dönüyor
.
.
.
.
.
.
düşüyor…

damla…damla…


________________________fark ettiniz mi bugün yağmur var?


04.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:21 PM
Konuş

şu serin sonbaharın
tenimde yangınlardan korla
kavrulan iç derecemsin
konuş...



aralık penceremden
sokulsun
boynuma uzanan avuçların
kulağımda nefesin
dokunsun
konuş...



anlat
yedi yaşının
doğum gününün
ilk aşkının mutunu
an(lı) yorum
konuş...



susma
koca bir konçertonun
son la sesinden
suya düşen ilk damlaya
ak
konuş...



susma
vahana sus/adım
konuş...




05 10 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:21 PM
Korku

Gök gürledi
2 kedi başbaşa verdi
Korkuları sehpa altına gizlendi
Oysa sevmezlerdi birbirlerini
Korkuymuş birleştiren
Gecenin bir yarısı
Beklenmeden gelen sevgiyi


06.08.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:21 PM
Korku Yaşla Sönmezmiş

Vakarlı nakşolmak yaşına
Gergef gerçekliğine acılar

Oysa...
Büyümek ağlayamamakmış
Gerildikçe şakakların


Hüner gülebilmekmiş sırçaya
Kusamaz yutkunurken acıyla
Omzundaki yavan ele
El sürmekmiş dostça


Yalnızlığı hazmetmekmiş erin
Adem sofrasında konak
Tokalaşırken kadehle şarap
Can kırmadan bilmekmiş yerin


Büyümek anlamakmış
Kurusunda boğulurken gözlerin
Korku yaşla sönmezmiş
Sebatmış işin



20.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:21 PM
Korkuyoruz

Büzülmüş nar çiçeği dudaklardan dualarla düşüyor derine
Tutunamıyor kendini kaybeden eller
Göğse inme sevgiler gibi
Kasılmış titremelerle gülüş dönüyor aşka
'Tanış '
Der gibi…


Susuyor


Susuyoruz


En güçlü çığlıklar susların bağrından bağırırmış oysa


Öğreniyor


Öğreniyoruz


Yarına bakmak,
Yarından …


Korkuyor


Korkuyoruz…


29 08 2007

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:21 PM
Kör Üzüm

nardan gebe gecemde
höl kuytusunda zahir’im

sır kadeh gözlerim de
mey mayası üzüm

al kandı özüm gözde
yalanmış muttan hüzün

kem mahfazası kınım
kapandı akan kapaklarım

şarabım kör üzüm
boşa yol sormayın

14.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:24 PM
Kutup Paklar

yüklediğimiz yükler kadarmış
acıya hakkımız
yüklemeyi de biz istemiştik
.
.
.

.....yüklendik!


dönüp de baktığımızda antik liman kentine
bir kaç taş/ harabe
biliriz
nice sular aktı
Likyalıların
agoradan dağılan
hamam teninde

Şimdi
ıslandığımız yüklerle
serinlemek...

masal!

ya
hamam pek sıcak
ya da
beden kavruk öylesine


düşündüm de
bizi kutup paklar ancak

haydi donup/serinleyip
hafiflemeye...



21.09.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:24 PM
Küldöken’den

Kül tozları ateşten düştüğünde
Bir tütünlük tümlüğümüz gelir aklıma

Dolunan fistansı hayatı
Bir parça basmaya değişmek gibi

Kavrulmadan bilemezdik
Yanık tabutların kundağa dönüşünü

Külyutmaz sanrılarımız
Nasılda küllendi

Bir adımdı külkedisi
Doğdu

Bal kabağından
C/anıyla gönendi..



04.04.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:24 PM
Lazım

Müjdelerin hevesi kursakta
Şiir doruktaysa

İyi tarafından bakmak
Düş en düş saymak
Lazım


17.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:24 PM
Leb-Leb-i

sağ uç köşesinden başlayıp
sol uç köşesine uzansam
arasından ıslak ıslak salınsam
uzun uzun meltemlerle
üstünden solunsam
dudaklarının

an(ı) ların tekrarıyla
çorak numarasına yatan
solundan devindiğinde
kalbini ağzına salan
namının her gelişinde
ederi ısırılmak olsa
dudaklarımın

Şuracıkta bir çanak
Leb-leb-i olsak....,

Ah! ! !

10 10 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:24 PM
Lotus

Yalın can’ım
narin yüzüşü gibi
tutamadığım bir su yılanının

canıma dert diye
bunca yamadığım
yosunlara harman oldu

an şu an
lotus çiçeğinden tüttüm
su üstünde salınan

sen

mis hava sandın...

28 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:24 PM
Mastar AŞK

Çarp-mak
Yan-mak
Şaşı(r) -mak

An(la) -mak
Dur-mak(sızın)
-Mak(sadı)
AŞ-(ma) K

23.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:24 PM
Mavi

topladım tonla
dönüşlerimden bulduğum
parlayan mavileri



sabah nefeslerinde
huzurmuş dalganın s/özü
uyanışların şerefine
soluk gelgitlerinde
aydan akmış
deniz mavisi

sıkışmış takat aralarında bazı
kararmış sabahların ak yüzüne
aydın umuduna
otundan çiçekler açarmış
çivit mavisi

anlık sarsıntılarımıza
cevapsız kalışların tek rengi
hapis olan şaşkın bakışların
içinde göz nemi
buz mavisi

avare günlere
teknelerle salındığımız
engin denizlere
“varsın bugün de açalım sözü
dün çoktan derinlerde”
diyebildiğimiz günlerde
büyük fırçalardan boyalı
turkuvaz mavisi

doymuşu
doymamışı

usulca açanı
korkusuzca akanı

kanayan da
yarayan da

ırmaklarımız
damarlarımız ki mavi…


03.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:25 PM
Meleklerle Sardım Seni

Kırk tencerenin uç karasındayım
Dal budağım can yarası
An duyumda tan gömdüm
Çıkmıyor yol sancısı

_____fer felek, adım çiçek
_____ayvan gönülde, yok toprağım
_____us batağım, solgunum
kabul zor, affet anne’m

_____pir vuslatım, bağrına
_____kandaş değil, candaştık
_____saramadan, göçtün ya
ben gamım, affet anne’m

_____dizsem kelimeler, peşi sıra
_____dolunsa dostlar, ardım yola
_____bağrım acıyor da, yana yana
on yıla küskünüm, affet anne’m

Tekdüze hayatıma tekme gibi
Düştü birden memat haberi
Fezaya hıçkırdım sel gibi
Meleklerle sardım seni


_____________Bahar sonmuş yeni anladım....





///.....uzak/yakın...tencere kaynadı
///.....on yıl
///.....sevemediğim bir ülkenin...taptığım CAN(ı) taştı
///.....(Kan) ları (ser) di avluya namert
///.....Bir CAN’ımı daha aldı








.......Nancy anne’m...Ruhun şad olsun...Her zaman dediğin gibi;

________________”bodies are rented” (bendenlerimiz kiralık)




03.09.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:25 PM
Merhaba'm

sen hala kozandan sıyrılıp kelebek olamadın mı?

eylül de kelebek olmak zordur,

eylül nazı

nazla süzül penceremden

ki tozların karışmasın haksız esen yelden

yeknesaklığına yandığın bu hayat

bil ki sunacaktır

bir değil beşbin gün
çoğalacaksın
artacaksın

her yeni güne
yeni renkleriyle
kozasız
hayat...

.......

Seviyorum seni
merhaba'm

......


22.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:25 PM
Mevsim’imde Meyve

mevsimleri kitliyordu gürbüz meyveli ağaçlar
bir dalında çiçeği diğerinde donmuş hüzün

kumru;
açık pencereyi arsızca evi bilen
dudağıma gaga seren ru tenimde lütuf
adam olanın çözemediği darı çözmüştü
sonunda baharın ilkini de getirmişti ekime

terane tersanesi ocağım
tınlıyor yine
notaları dizmeden nağme olur mu?
olur işte...
do, si bemol, fa
keyfe gelişine...

gitarın gergin telleri akort buluyor
çırpınışında kanat mevsime

meyve veriyor dalında hüzün
hamından olgununa
sallanıyor...

kırağı düşünce mevsime
pencere kapanınca sıcağına
donuk kuru bir dal çarpacak
soğuktan beyazlaşan gitarıma
altın sükunet yerleşecek
ayaza teslim duvarlarıma...



biliyorum
......korkmuyorum....


18.10.05


.

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Mor/Saten

Mor/Saten bir gecelik
Ampir aynanın budaklı gerdanına asılmış...

Aksinde vuslatını arayan yarım sin..

Hediyesi gözyaşı mı,
Tebessüm mü bilemedim...

Mona Lisa oldum diyelim

EYLÜL 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Mutlu Sansın Beni

Sarmaşık bu ruh, sarmaşık
İçimde eritiyor zamanı

Anlamsızlaşıyor dünkü yaşlarım
Yaşımla büyümüyor ki aşklarım.

Korku da sarmıyor artık bedeni
Çoktan kemik oldular belli ki
Avuçlarımdaki tırnak izi,
Saçlarımdaki nem,
Boynumdaki urgan gibi...

Yitiyorum
Yüzümde yalan bir sırıtmayla

Bittim
Herkes mutlu sansın beni...




18 Nisan 2002

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Nazar Dizer

düşmüş vadi
iki dağ arasına
derman derdine

vakti tersine
dönsen bile
sabah ezanı
iman

nazar dizer
uzun uzun

bir mavi
bir beyaz

28 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Ne duru var, ne durağı...akıyor sus...koşmalar diyarı..

.









Son sözle irkildi güleç yüzüne yamanmış yalanları
Tartmadan taşıyan gamsız yanı
Öze deyiş bunca aradan sonra nasıl da sarstı
Titremeyi unutmuş tini, yanıyor canı
Korkmamayı giyinmiş korkak çıplaklığı belirir
Aşikâr gerçekliğiyle dövünür,

-kırılmamalıyım!

Çıktığı yollardan da hiç dönmemişti
Yollar kırıldı, yerler yarıldı her yardan bir can aldı
Emekli olmuş penceresinden seyrederken dünyayı
Parçalarında ışık saklı koca bir vitraydı
Her emekten bir kırık, her kırıktan biraz katık
Hangi söz duyulsun ki tozu yalana katsın
Arınsın oluşu parlasın canlılığı

Son sözle irkildi karanlık
Son söz
Sonunda susmaktı...






04.05.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Neden

.









Al
Al nöbetlerim senindir
Titremelerim sensizliğimden

Kirpikleri batırırcasına göz bebeğime
Yumuyorum gülümser geçmişi içime
Seller ardından kabuk tutmuş
Bak!




Kedi kuyruğuna bağlanmış
Teneke sesi veriyor canım
Ritmi şaşırtmasın
Notası biz



Bir haziran sabahı öylece
Günün üzerine yıkılıp
Toplayacağım tüm nöbetleri
Susmalarla dönüp arkamı
Boğulacağım
Cevabı bilmeden
Bildirmeden


Neden?


29.03.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Nedenli Şiir

İs ki görmez olur yerden bakan
Sırça köşkün serçesi öter
Dalgın dalgalar balıklara beşikken
Yalandır her gerçek neden

Papatyanın yaprağından ak çalan yar
Hayal yaşar
Durdurur karınca emekleri
Kararıncadır
Der misin?

Gülümseyen şarap kadehleri neden
Şah damarında kırmızı telaş
Saklarsın
Yaklaşsa dudak dibi heyecanla
Islaktır
Iskalar mısın?

Kör
Canlıdır dumanını tüttüren gemi
Körfezi limandır demir yeri
Cana atılmıştır neden
Giz olur basma karalar
Göze gelir misin?

İs ki görmez olur yerden bakan
Yer gök deniz
Her neredeyse neden
Yalan hâla inat yalvarır
Görmüyorum
Der misin?

16 mart 2008

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Ney'le

Ney/di derman! /?
A/yar yoksunu kelam
S/us ki k/ansın
Y/ansın y/alan! ! !


17.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
Niye?

değil öldürmek beşeri
garaza bin sebep gerek
hakir saymak için tanışı

rabbın ahu görkeminde
bunca tekil savaş
soruyorum
niye?

oysa biz
arınmak için
yollanmamış mıydık
bu aleme
?

22 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:30 PM
O ki

Yürürdü pembe düşler patikasında
Çakıl taşları ışıldarken davetkar

Çıkınında üç öğün tebessüm
Aksatmadan doldur boşalt

Sundu telaşlı sevgisini bonkörce
Sevildi içinin güleçliğiyle

Geçti dudakların kıyı şeritlerinden
Çıplak deniz danslarından

Cemalin kokusunda salındı ki arza
O ki,
Yol kenarlarında yasemin’di oysa …


01.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
O/ysa...

Karamsarlık tütmüşken buram buram
Yıkıntıların altından el uzatan
Güzeli candan yıktırmadan
Kötüye söverken kızan
Hafriyattan arta beslendik
Hayallerde
Boş/a sandığımız/dı
O/ysa



17.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
Od / Kadın

Od üşür
Kadına dönüşür
İki çizgi oynar
Kertede

Kadın üşür
Od konuşur
Dön gel
İki kelime


22.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
Olmaz Olmaz

Kıyasıya sevişler incitir
Direnişleri, mutsuz

Narin yanlarımız bürünür
Prangalı gerginliğe
Özensizlik suçundan

Büyümek büyüdür içinde
Pervasızca
Harcanan hayatın

Akıllı olmak içten,
Değil
...

Sesinde lezzet saklı sevişler
An metrajlı filmler
Kanatlanan karın’ca sancılarda
Koşulsuzluk.

Özlemler içten,
Galip değil
...

Kırıntılar biriktiren karınca yuvalarında
Aşk varmış

Şekerden tepelere dikilen bayraklarda
Yazarmış

Kârarınca içten,
Olmaz olmaz
Hiç değil
...




29.11.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
Olsam

beyaz çarşafın
serin teninde uzanıp
vurup da
uçuşan tülleri bedene
iç geçirirken
sen
diye

ayak bileklerimden
ıslak öpüşünle
parmak ucumda kor
sersemlese kıble

nefes
derin....

nefes
uzun...

nefes
sık....

nefes
Siz...


o
l
s
a
m



28 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
Olsun

Yanmaz diyordun ya ötekiler gibi
Uğuldayan rüzgârlarla korlanan
Kıvılcımları düşen gözlerde
İçi yaş sevdalar

Git geldiğin yer bekler
Burada mevsimler hep kış
Naralar taştır

Bildiğin içi boş minarelerden
Duyulan
Yalnız yoluna
Benden yoldaştır

Gelmeden gidişin var ya
Olsun
Uğurlar olsun


29.03.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
Orada Olmayan Adam

yazlık bir şapkanın siperinde
parmağıma sarılı yüzüğün ışıldayan yüzünde
gece varana dek parladığım gün dolunay suretimde
Oralarda olamayansın, _____yoksun!

sadakatsiz geçen harlı günlerin
katar yolcusu ansız dizelerim
döküldükçe ardarda gamlı terim
Oralarda olamayansın,______yoksun!

bozuk bir beynin kontrol dışı reflekslerinden
sol globun hatıralardan uyuşmasıyla
hissizleşen parmak uçlarımda
Oralarda olamayansın, _____yoksun!

sindiremediğim ay meyvanın ışığında
bakışına yandığım milyon damlanın kucağında
“Söz”lerim kefene sarmal toprak olunca
Orada da olamaycak mısın, ____________yoksa?


13.11.05


//tmwwt’e..... //söz//

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
Oyun bu

Aradığımız gölgelerin
Kırık aynalardaymış aksi
Gerçek dedikleri
Toplarız camlarından
Buğulu antikacıların
Buluruz ümidi

Suretle yetiniriz bazı
Unutulmuş
Aslı kalmamışların
Parçalarından

___Oyun bu

Kandırmaca
Kandırıkçıdan

Mut neticeyse

Varsın olsun
Kandırmaca

Hayal de olsa

___Güzel


19 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:31 PM
Ö(z) lüyorum

Yangınlardan yağmurum
Vakitsiz uyanışlarda
Sırılsıklam damla damla

Hasret boşalır geceden
Dolu dolu
Buzdan, ırak zirvelerde
Maviyim şimdi
Alevin orta yerinde fer

Özlüyorum
Aramızdaki köprülere bağladığım
Tek kelimeden koca cümle
Yıkıntılarıma geçiyor
Üstünde onlarca
Ölüm ağlıyor derelerine
Altında güçleniyor dalgalar
Düşümü tutuyor
Ateşli halkalar
Özlüyorum

Bir çift sözünle yüzer
Kağıttan gemiler
Bir söylesen
Boğazları geçer

Hep mi susmalar
Hep mi boş
Belimde taş
Ö(z) lüyorum






28.05.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:32 PM
Ölemiyorum

Ölümün kucağına bırakılan
tanrıçalar/sevdaları
göğe yapıştılar

Yüklü bulutlar.....

Her yağmur/yıkadılar......
ölemeyenleri........

Deli/Eylülün yağmuru

Ölemiyorum...

15.06.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:32 PM
Ölümsüzleştiler

Biçkisi teğelinden öte gidemeyen yaşamlar vardı
Dar karanlık sokak aralarında

Küf kokularına iğreti yapışan dudak aralarından
Nefes toplarlardı
Bedeli bedeninde moraran

Şen şakrak salınışları ağı tüterdi
Tık nefeslerin üç kuruş ederine

Kozasını içine ören kaç böcek vardı
Tozdan rengini bedeliyle üfleten

Her gece bir ölüme dönerdi hayat
Boşa devinen mil ayyaşlığında

Edersiz bin yaşamın adıyla
Ölümsüzleştiler …


12.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:32 PM
Öylece...

Yaz gülüm
İç sesinle yaz
Ayaza esas duran nefesin nemiyle
Dudak aralarından sızamayanlarla
Bir içimlik olsun önce
Sonra dökül ve öldür
Öylece...

Basiret dediğin nedir
Bilir misin yarında
Nice gömüler gizlidir
Tuttuğum sözün tiryakisi olmuşum
Çektiğim tenine hasret imidir
Önce bildir
Sonra öldür
Öylece...

Sirenler çalsın
Yırtsın kıtaları
Okyanuslar
Yeterince derin midir
Yolları geçtim
Bana varışlarını getir
Önce öp
Sonra öp
Öldüresiye...



17.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:32 PM
Öylesi Ko(r) kusu Uz

Uykulardan sıyrılırken yüzümde susuz soğuk
Silemiyorsa da kuytularımı, yorgun yanlarımı
Tazeliyor ışıyan sabahlara doğan u/mutsuzluğun
Sebepli sanrılarını..

İki adımda bir geri yolunda teselli yoksunu varışsızlığım
Düşüyorum korkmadan, sekmeden tek tökez.

Çoklu kelimeler diziyorum sensizliğime
Sendeleyen mumlarını acımla yaktığım *******de
Korkamıyorum artık
Ne çok kara gece
Ne çok yalnızlığım cümle can içinde

Tek korkumu giydim yapıştı üzerime
Kalbe tekmeyi zorluyor kim yanaşır yanarsa iç/ime
Öylesi
Sus/uz dem
Öylesi
Korkusuzum işte...

Ağırlaşıyor ayaklarım
Yarımlıklarımızı biriktirdiğim hayal kesesinde
Yürümüyorum artık
Dur sus korkma üçgeninde
Kapmaca seyrinde
Her köşe ben yine...

Öylesi
Ko(r) kusu uz
Öylesi...

Öylesi
Ben
Öylesi
Susuz
İşte...


23.12.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:32 PM
Özlemim

Dökülmelerinden geçtiğim nehirlerin sunağından akar sözlerim
Damla damla “sen” diyemeyişlerimle denizlerinde vurgun yerim
“kahretsin” deyişlerimle boğulduğum sularda
Olta ucunda balık olmaktı dileğim

Tanrılar dağının eteklerinde savrulan hayaletim
Sundurmandan süzülen damlalarımdı bilesin

Toparlanılmaz “aşk” oyunlarından kovulan yarenliğim
Dümdüz/eksiz/yalın kalınmışlığın duvarlarımda sensizliğim
Defalarca, neredeyse ömürce silinmeyecek
İç çekişlerimin saklı sahibi
Özlemim...


01.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:32 PM
Paçalı Don

Burnumun üstünde adın
Üflerim ara kere
Düşünce akla garip yanın
Titrer donmuş paçaların

01.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:32 PM
Pastel Rüzgarlar da Beyaz Düşler

Bilir misin?
İnandığından yanılmak ne zordur
İnadına yeşeren nefsinde
Yosun tutarsın
Bilinmeden

Biliriz ya hep
Kanadımıza dolan pastel rüzgarlar
Uyanmazdan az evvel
Yansır penceremize
Anlamayız, geçeriz

Gülmeler ki hep yakışır
Yanağımızın gam yerine
Çıkınımızda aşımız

Yollar geçilmekte
Yerler seçilmekte
Dursun desen de
İstesen de
Kendine duramazsın bazen
Neticene gebesindir
Ta ilk düşünden

Kırıklarını toplarsın dünyanın da
Hayaller neylesin?

Mevsimler yaprakları
Çocuklar duvarları
Ya Sen...?


Hâla beyazım
Bilesin....





09.01.07 /BAKÜ

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:33 PM
Pul Pul

aldatılmışlık uzanıyor üzerimize
yağmur sanıp seriliyoruz yerimize
bulutları şişirenin kendimiz olduğunu
güneş çıkınca anlıyoruz
dokununca pul pul tenimize


22 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:33 PM
Rüya Gider Uyku Gelir

Sahnelerce tiyatro yazdım
Yorgan altı uyku öncelerinde
Yeniden bakacaktı ya gözlerin
Benimkilerin ta içine

İlk söz senden gelirken
Cevabım esecekti gözümden
Derin susacaktım
Uyandırmadan bebekleri ninnisinden


Ayrı düşülen yollarda bırakılan
Emanetini sakladığımı bilecektin
Mutlu gülecektim
O hep hatırladığın
Ki her zaman sandığın
Ki bir tek sana


Öylesi güzelken ilk
Sonrası gelemeden
Tedirgin
Bakacaktık
Bakacaktık
Uzun sessiz

Korkusunda sonu
Yok ki mutlu olsun biri

Birden
Rüya gider
Uyku gelir
Derin susmalar
Geceyle sensiz



27.05.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:33 PM
Sana

A-ltından sular akan
K-öprünün
Ş-arkısını söylüyorum....
.
.
.
.
.
sana....


25.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:33 PM
Sehere Varana

Tercih ettik

Harsız uykulara

Kor ıraklıkları


Yar/asa bilse

Dokun/m/aklı duvarlarımda

Parmak uçları


Söndürmesini de bildik

Masalsı solukla

Yaktığımız şehirlerin tayfını


Yankılanıyor sehere

Kanat çırpışlarında

Uçarı “ah” ları


25.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:34 PM
Sen-ce

Mi telinde dans ince
Kuşlar konar ağaçlara
Mor çerçeveli flüt sesinde
Sus
Sen gelince


Çöller doğurur meyve
Bağlar şarap ağlar
Hadi diyor dolan
Yavru yılan
O ki sevimli
Tıslıyor
Tıs
Sen sevince


Günaydın!
Aralık perdelerden
Çizgili ışıklar
Bahar gülüyor
Ki müthiş
Mis
Sen gülünce



Sulara dil geçmez
Çağlar buz
Ağlar balıkların evi
Şimdi hiç yok
Geç er zaman
Yarın?
Sus
Sen gidince



29.05.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:34 PM
Sen Olduk

Sen ki saklı tuttuğum her damla göz yaşımda
Tuzlarla devroldun derin mavilere
Şimdilerde
Balık diyorlar adına
Hadi dalgalandır koca deryaları
Yunus koysunlar adına
Biz de oturup seyredelim
Cümle canın keyfi nereden gelir
Aşk ile can olduk
Can ile sahiline vurduk
Yaşadık ufuksuzluğunda
Sen olduk

24.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:34 PM
Sen(e) lerce Acımak

Varlığını unuttuğum yerlerde
Sabaha varana dek
Kalemsiz şiirlerle sokuldum
Gece sokaklarının
Sarhoş sessizliğine.

Dik durdum engellere
Sordum,
Tutunduğum her elde
El ele değildim hiç
O bildik dokunuş nerede.

Denizin derin mavisinde
Hayal ettim,
İki yunusun sevişini
Dalgaların vuruşunu köpüklerle
Zeminsiz hayallerin
Zamansız sonu işte
Uyandım

Umudu uyutmadan
Ayılacağım her güne
Söyleyeceğim bir şiir olsun
Sen(e) lerce acımak budur işte...


17.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:34 PM
Sensizlik Dediğimiz

uzanan avuçlar kadar sıcakken
vuslat dediğimiz
sırtı dönük buz dağının mavisinde
sonlandı
sensizlikti de(ğ) diğimiz....

aralık2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:37 PM
Sesleniş

Uçmaya çalışırken
Dalından kopmuş
Titrek serçenin
Seslenişidir yerden
Tut kanadımdan uçur beni...



17.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:37 PM
Sev Beni

hâla diyorken bedenim tut kendini
salma ardından dolanan bin türlü günah gibi
dokun teninde yanan kandının elleri terin
sıcak titrek ve acıtırcasına sevimli
tüm sefaların diziliyorsa ömründen gözünün bebeğine
görüyorum
bil! ! !
okşuyorsun,
uçuşmasın, kaybolmasın an diye
bir patinaj yeter ki bazen
ıslak zeminde goncasını seven ki deli
ya dinlensin dimağ az biraz
acıma artık hasmına yeter bu naz
şarabın damağını sevdiği gibi
hadi tutma! !
tadının geçtiği demleri
utanmadan sıkılmadan
sokulmadan değil
sokul da sev
sev de
sev beni...




23 ekim 07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:37 PM
Sızlar

Ölüm eskizleri acılar
Hasına hazır olana dek
Sızlar
Sızlar
.
.
Sızana dek.....

17.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:37 PM
Siz Bu Şehri Seversiniz

Şehrin dudaklarında konaklarsınız
Bir şehir ki t/adı is kokan
İsinde mis tutan
Islandıkça tüten şehir


Yapışmak istersiniz fi’li zamanlarına
Tutunarak kulelerinden
Hatıratı olmak istersiniz


Adalar, Eminönü, Sarıyer
Bebeği olmak istersiniz
Siz bu şehri seversiniz


Sövmeleriniz kapı komşunuzda
Övmeleriniz cümle sınır dışında
Kıyamazsınız, kızarsınız
Halel gelmişse m/is t/adına


Darp ile viran olmaz bu şehir
Kaç bin yıldan bakire gebedir
Yaş anmayı enkaz bilmez
Şehri ferinden öte sevensiniz


Yaşımız düşse toprağına
Yüksünmez, ağlar peşi sıra
Atalardan harmanlı can özüdür
Taşına toprağına
Zer verip, sır vermezsiniz


Ben de sizlerdenim, bildim
Bu konaktan yedi ced is’e sindim
Zer(res) ine can feda dedim
Lakin sizlerden pek göremedim


Sahi
Sizler kaç kişisiniz?



21.01.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:37 PM
Son Dua

biri bir gün
son duanı et dedi de
ben mi duymadım?

16 Eylül 2002

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:37 PM
Son Durak

Hayat yorgunları durağında iki ayaklı bastonlar
Reklam panosu konuşuyor beklemeler ardından
__Al beni, al beni, al beni
Çok da sıcak
Bu güneşi kim tutacak?

__Alevli durağına yolcular siz sola
__Ne demek efendim
Buyurun önden

Son su sıçrıyor buharla
Aydınlı otobüsü geçiyor hızla

Yön telaşı çırpınıyor
Yolcularında son durak
Makamsız müzikler eşliğinde
Makam telaşları sırıtıyor
Evvel panoların sloganlarından

__Duyuyor musun?
__Maalesef
__Ben de …

“La” ile başlıyor makam
Bir ağızdan
Son durakta
Son no(k) ta



29.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:40 PM
Sorguyum

Bilmecelerin imla yüzüyüm
Sormaktan bıkmayana.
Sorguyum,
Düşüme kadar.

İki çarpı bir defterinde çıldırıyor
Burcu burcu tüten vals.
Bu dans ki yıllara gamsız
Yağmurlar yutar inadına
Damsızlara arz

Eksenini sevmekle başlar hani
Dolandıkça çizdiğin tüm halkalar
Basamaklarındır
.......................hadi tırman!

Düşüm sorulsa
Sonra düşüm olunsa
Düşmeden, boş geçen dolambaca
Bir halka olunsa
Düşmesem hani aşk yolunda

Cevap cümle olurum sorgusuzca...

Sorguyum, düşüme kadar
İki çarpı bir defterinde
İmla yüzüm sırtı boş


13.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:40 PM
Söz Telafisinde

doğur beni
gecenin gözlerine
bürüneceğim güne

___ölü sansınlar seyri


akla tadı
nar içine
tohumlanacağım güne

___çoğalacağım bil


soy hoyratlığını dilime
dilimle bensizliğinin ağısını

____beyaz olsun çekirdeği
söz telafisinde


kırp perdesini
gözümün ninnisinde
uyur bebeği
annesinin sesiyle

____rahminde bin ömre gebe



31.01.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:40 PM
Sus

Sus
Anlatma
/sıkıldım

Dur
Bu son öpüş
/uzaklaş

Git
Çok mutluyum
/dönme asla

Diyemedim
/Hiç

Bile bile lades
Aklımda idi
/aldım çektim


Yenildim
Zaferin
/zaferim

Sus
Bu akıllı işi değil
Selamına 5 takla
Yolum yokuş

Alkışlama
/Oyun bitti

Yalan
Koca yalan
İnandım sandık

İnanmadım
Hiç inanmadım
.
.
.
.
.
.

Ne olur dön!


Ağustos 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:40 PM
Sus Bazen

Seçtiğimiz bedellerle suç olmuşsak eğer
Yanlışlığı son arama, kör değildir kader
Dokunduğun her neşeden gam çalmışsan eğer
Nazar sayma ellerden, özrün özüne değer

İnsan dediğimiz sen ben onlar hepsi bir
Fark bilende, değerini arayan safir
Yol soranla yer bilmeyen olsun ki bâkir
Âladır nice âlim gezenden bir fakir

21.03.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:40 PM
Susalım

Hep başa en başa
Sevilen eller boş
Sayamaz kaç parmak
Uzaktaki ten midir
Dokunulmayan
Anla
Yasak

İçinden ağlayan azap
Yalnızlığı tuzak bülbül gibi
El yordamı sever âma
Yakarır
Düşümden iner misin?

Alaylı telaşlarla yürünen yollarda
Arkadaşlar okşar derini
Boğulmaz çekersin
Bilirsin
Bu dünyada kahır, hülya

Teselli değil
Şafak er geç söker söyleriz
Çıkarır içinden geceyi
Günle aydınlanmak dersini
Çoktan okuduk biz

Riyâsız ömür dilinde
Sâhi tutunabilsek
Kekeme kalırız vallahi
Susalım da
Dil dilenmesin
Pişmanlık bâki



25.09.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:40 PM
Susmak Zamanı

Can çıkmazı kanmalarda buldum es ki ben
Yenilenmek vasat teselliydi alacalarında
Aşkın dönüşlerinden topladığım tohumlar
Vurgun yemişlere filiz verdi dikenli

Kanatarak geçtiğim yollar ki gamsız
Acıdan yana hayrı kalmadı his/siz arsız
Deniz minaresinden söktüğüm nefes
Usulca d/inliyor susmak zamanı

10.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Şaşırma

alallı gönlü gerdiğimizde
sehere örtü niyetine
karalara renk düşer bazen
takas olur denizlerle

attığın kulacın rengini şaşırır
dersin;
“bu ben miyim? '

evrim tevekkül eder
gizden şaşkın ellerimiz
alkışlar ancak
ebemkuşağı
çizilince
yüzümüze....


Eylül 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Şiir

Kiminin yalnızlığı düşer dizelerine
Bazen aşkın yaratan yaraları
Ve solmuş elde papatya durur gibi
İğreti kırılgan, kırmaz da heceyi

Kiminin çakıl taşları arasında sudur, yorgun
Akar da kaya durur yolunda gibi
Gitmez ileri, gerisi bitmiş varışı yoktur belli

Kiminin çocuksuluğu okşar yapışır
Elma şekeri der kırmızı mayhoş eğlen
Varacağı yer bilmez kendini söz gibi
Şamatadan şamdanlar üfler

Kimi güzden doğar safran sararken
Geceyi giyer nemi dudağında bakire gibi
Yaşlarıyla sildiği her söz devinir
Buruşur kavgalı saten çarşaflarda
Çığ düşer cümle düşmez
Sıkılmaz da
Yumruklar dizinde dizeleri

Anlatamaz, ağlar, durmaz


Yaşar şiir kendini
Kendini şiir yaşar
Şiir kendini yaşar
Seçemez ki …



03.10.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Şükür

Bir vakit daha düştü sıhhatimden
Üşüştürdüğüm şaraplı geceden armağan
Sabahın kalk sirenine soyunmadan
Sıyrılamadım yataktan
Tutmuyordu eskilerin
Pa dedikleri


Korku
Hani kim bıraktı seni?
Terliklerimin içinde
Bulamadım yerini
Bir terledim
Çok terledim işte


Devindim, dolandım az daha güçlü ellerimle
Benden bana mesnet işte


Her uyanışımın zor kalkışında
İmgesizdim
Kalkamadım
Siren durdu
Sabah
Tanrım o ne soğuktu.
Pa dedikleri donuk
Yok sesinde soluktu


Tepindi
Durdu
Bugün olamaz
Olmamalıydı işte


Pa dedikleri d/uydu
Şükür!
Ha bu kul
Bu sabah da
Doğruldu
Duyurulur...



26.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Ta-Tamam!

Yansımasından şevk ile
Ayna sırrından maviler bulutu
Kedi adımlarına sarmaşık eşiklerde
Endişeler sürünür şiveye pır pır

Kekeme düşler gülüşleri
A-AŞK!

Dilliyor
Dilimliyor geceyi, günü, tümceyi...

A-AMAN!
İnliyor
İnanıyor sonuna
Her daldan içim içim çiy
Damla damla göl olduğuna

GEL GEL
SE-SEVGİLER!

Ta oralardan
Ta buralara
TA-TAMAM!



13.01.2007/BAKÜ

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Tek Geldik Yok Gidiyoruz

Tek geldik yok gidiyoruz
Oyuncu aralar hayat
Bitişin başında nokta...


18.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Tek hece

Ateş
Güç ver külden önce
Sönmesin tan öncesi
Güneş
Keder yosması ağlıyor
Yırtılan denizler çayı şimdi

Bir içimlik önce
Boğuluyor deminde

Sorguluyor
Ne oldu iç büzen tek hece
Biliyor
Kayıptı ömrünce

Yıldızladığı her gece
Bir adımdı
Çözüm yerine

Oyunu iyi oynardı
Kazanamayacağını bile bile
Şah mata çeyrek kala
Sil baştan dönerdi piyona

Eğleniyor keyfince
Döndüğü her kavşak
Tek hece




02.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Tek Kaldık

Bir kibrit çaktık iki çıraya
Yarattığımız ateşlerle
Birbirimize değil
Derdimize yandık

Uzun cümleler kurduk
Benzemez birimize
Oturduk şiirler evine
Kısacık söz, eksik kaldık

Yalana kurduk gül yüzü
Yağmurlardan güneşi
Kuraklardan damlayı
Uzaklardan yakını, güzel oynadık

Bir tutam nefsi yoklamayı
An koklamaya yeğ sandık

Pişman kardeşle baş başa
Kurulmuş dert sofrasına
Gece kadehlerinde sek
Yolsuz yollarda tek kaldık


12.07.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:41 PM
Tek Ser

Salsam suretimi mahşerimden
Kalbur tümsek tepelerinden
Oynatabilir misin
Yarınlarımı yerinden?

Düşüyor topallığım
Kuytuya
Us denilen

Sakat de
Hasta de
Ne istersen…

Apansız rüyalarında gecemin
Yürüyemiyorum
Uzaktır karşı kaldırım
Çok uzak
Mazgallar
Kalbur tuzak

Sakınıyorum
Göğsümden
Mavinin tuzunu
Usumun közünü

Adı’mı’nı
Düşüremem
Dokunamam
Sa’bahı’na
Kıyamam
Ağlamalarım
Yağızdan da beter

Bitsin

Bozulmasıdır
Yarım rakının
Seyrinde kalan
Elleri bağlı alkoliğin
Yiten tadıdır
Damağında inleyen
Uzun zaman

Şimdi
Çek sularını
Toplan açıklara
Sahilimden
Köpüren sularımdan

Bırak
Bozulayım

İki ayak

İki göz

Tek ser




17.09.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:42 PM
Temaşa

Temaşa
Uzun uzun...
Buzlu votka günlerinden
Demli çay günlerine

Özlemle...

18.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:42 PM
Tepine...Tepine..Hasret...

Duvarlarıma damgasını vuran Sih soluk
Uzaklığından astarıma hasret kazıdığım
Saten umuduma dilimle tuğla sıvadığım

Bilememişim “özlem”i sözlükten ziyade
Buymuş meğer
Yıkıntılarıma gökdelenler diken şahane
Güzelmiş meğer
Haktan hak eden adına yakarmak
Tepine tepine...

23.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:42 PM
Tespih

Prangalar kolyem
Gülen/nadide sabahların
Tespih niyetine

01.09.2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:42 PM
Teşekkürler Hatalar

Dizip de geçmişi
Boynumda
Uzun ipliğin ilmeklerine
Salkım saçak

Oturtup hataları
Yitenleri...
-Baş köşe sizin

Konuşup
Yüzüyoruz
Köpüğünde
Demli kahvenin

Öteleri eşelemekten
Hayıflanıp söylenmekten öte
Tokalaşıyoruz
Barışıyoruz
-İki el benim

Teşekkürler hatalar
Bahçemde açan çiçekler ki
Pıtrak şimdi

Beslenip
Yaşlarınızın neminden
Filizlenen bir dem ki

Sorma kimdi?


16.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:42 PM
Topal

Elleri titrek dilenci
Yorgun niyazdan
Buruşuk avuç içlerinde
Üç-beş kuruş eskiden

Bakışlarını düşürdüğü kaldırım taşları
Tekil takılan kırık bacağı
Topal kedinin ana kucağı
Daha şimdiden

Sabıkalı bir gülüş atınca
Ücradaki sarhoş balıkçıya
Ellerini lüferler ısırır
Deryalardaki palamutlarla

Yiğit günlerinde
Baraka manilerin tüttüğü
Aydan gecede
Fark etmemişti
Sağlam bacağın değindiği
Kor ilişi
Ilık bir tesadüf saydı
Geçti

Şimdi
Tekil topallığın şerefine di(l) leniyor
Kadim sabıkasıyla
Olur da üç-beş yeni kuruş
Geçer diye avucuna...


12.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:42 PM


Baharı misinde terkeden göçmen kuşlar
Sorun hele;
Uzundur yollar
Bulutlar ak popolarından okşar

Ilık yağmurlardan arta
Toplarken güneşi
Kanadıyla süpürür
Peşindedir eşi

Süzülür martıların tepesinden
Dalgasını dalgalar üstünden geçerken
Yerlilere yer sormadan
Uçar..

Hadi
Yüksel

Biraz daha
Yüksel

Bas rüzgarların başını
Ez
Isır atmosferi göbeğinden

Özgürsün bak düşünmeden
Hediyen bu
İçgüdüsel

Limitler;
Kanadından süzülen sek oksijen

Hadi


Biraz daha


Yol bak
Yol çok güzel

Hadi
Bir kanat daha
Bir kanat daha

Çırp
Çırp

Özgürsün Sen!

12 09 05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:43 PM
Unuttum

Her düzlükte bir çukur
Vedalar içinden tırmandığım
Tepelere vurdu gözüm
Bir zirve bulamadım

Girmekten korktum
Gergin denizlere
Adil bir şafak sökümünde
Yerimi unuttum

Konuştum ölü bir kelebekle
Yırtarken gecenin yarasını
Dost bildim
Hiç olamayan dostlardan öte

Garip dillendi hışırtılar
Bahar dallarından yayılan
Penceremin canına
Sokuldu kumrulardan

Kırmaktan korktum
Zariftir sevda
Esintili haziran ayininde
Acımı unuttum



15.06.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:43 PM
Uyan

Ne zaman yükseldin
O zaman battın
Güneş yüzün
Saatinde hüzün

Köpüklerinde inciler yokmuş
Hıçkırıklar dalgalandırmış
Deniz durgun
Dibinde vurgun

Çoğal, çoğal, çoğal
Hey kumlar
Tepelere varmalar
Meğer ufalanmakmış
Yuvarlanmak varmış
Çakıldan çelmeyle
Doğ, doğru, doğrul
Hey kız-an

Saklandığın yer
Ne yazık
Göründüğün sen

İstediğin yol…
Yok
Zorladığın kapılar…
N/açar midende

Hal bu
Ayan
İçimde
Uyan!







25.04.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:44 PM
Uyandık

Uyandık örselenmiş zindan yataklarından
Yorgun özgürlük nameleriyle
_Ah!

Seherlere aydık
Peşimize bakakalmış gıptalı şafakla
_Günaydın!

Sabahsız aydık
Dilimizle acınan ardımıza bakarak
_Gerçek!

Uyandık uyumsuzluğumuzla
Oysa hep aşıktık yolumuza
_Kefen!



16.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:44 PM
Uyku

bahane *******
dili susturmaya
uyanışlar
ecel terine
dil susar
bir damla olsun ümide..

yankır uyku
kuytudan
dillenen gönül
öykünür mazisine...

dökülür


18.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:44 PM
Uyku/Su/Uz

uyku..............çağırır
su.................dökülür
uz.................bulununca

sonunda

sigarana sar bir şiir daha
susuz geçen günlerin hatrına..


12.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:44 PM
Uzağın Şehri İstanbul

Sabahın dibinde
Boğazın göbeğinde
Vadilerinden içimin
Sen akıyor,
Yine...

Köşe bucak
Dolandığım şehrin
Teğelli yollarında
Bir senden geçemiyorum
Karşı yakaya
Teğetsiz

Hep senli, hep sensiz...

Azaplı hastalık,
Ölümcül özlem...

Eksik yanlarımız birikiyor şakaklarıma
Ağırdan darbeler
Deniz dibi basınçla...

Kimlerden geçildim,
Kimleri geçtim oysa...

Neden çıkışlarım hala sen?
Neden?

Cevapsızlığımızla yüzdürüyorum gemileri
Sözüm ona rotası belli ya,
YALAN.

Tekil harabiyetimin bahtsız şahidi İSTANBUL
Ve denizi
Dar zamanlarda zaferler biçtiğimiz
Yarınlarımıza uzağın şehri;

Sal martılarını üzerime
Toplasınlar seni...


Kasım 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:44 PM
Uzak

Şimdi serin sonbahar, kış yüzü dönük ahir
Sıcaklığına tepindi, yaz bilmezken safir
Gözden göze akamadı, ılınmışken nehir
Şimdi buz kesti donuyor, s/özden ırak şehir

İçim içime inliyor, dön geri dön kızıl dudak
Geceden adsız ışıklar titriyor, pencerem konak
Seçemiyorum, gül gerçek, diken tuzak
Avlumda çiçekler, güzden soluk, ilkyazdan uzak.

27.11.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:44 PM
Üç-Beş

Yağmur
İstanbul günüm
Kadıköy iskele
Büfe yanı
Rüzgar, çay, sigara
Peşi sıra insan
Koşturmaca
Renkli şemsiyeler
Ters dönen
Kırılan

Ihlamur ağaçları
Üç-beş
Beton zeminden
Kök dilenen

Şimdi
Vapur
Baş taraf
Sol kenar
Banko ıslak

Sigara tüten insan
Üç-beş
Dumanından
Dem bulan

Ilık esinti
Yüzüm soğuk
Sol taraf fazlaca

Son adam
Hadi koş
Kapanıyor kapılar
Bekleme daha
Yarım saat

Martı bir
Martı iki
Süzülüyor
Üç-beş
Denizde balık arayan

_NOT: Adam yetişti

Çaycı: Var mı içen çay?
Yok içtim sağol

Karşımda
Yaş kırk-kırkbeş
Kır saç
Kır sakal
Yeşil güderi mont
(Bende de
Yeşil deri pardesü)
Elinde gazete
Seçemedim adı
Katlamış
Ayaklar çapraz
Banko altı

Kadın, sarışın
Yanında
Tanış değil belli ki
Göz ucuyla gazete
Tanışırlar belki

Tanrım
Bu nasıl bir eşortman
Pijama giyseydi daha iyi

_gülümseme

Yol almışız
Yazmaktan ancak fark

Dalgakıran Harem arası
Gene aralardayım ya
Peh!

Dalgakıran üstü
Karabataklar
Üç-beş
Yağmuru duş sayan
Boyunları dik

İlerisi
Topkapı
Ayasofya
Sultanahmet
En yakından
On minare toplam
Haktan bu şehre
Derman uman

Başka vapur geçti
Yolcu
Yolcularına
Çeyrek kala

Deniz
İğde yeşili
Hafif köpük dalga
Üç-beşten epey fazla
Karadeniz akıyor Ege’ye
Rüzgardan hızla

Okulum
M.S.Ü.
Sol karşı
Az mı tuttuk istavrit
Çinekop
Hatta yanlışlıkla
Martı
Oh!
Mangalda sefa
Kaçak demirden şarap
Okul gibi okul yani

Eski heykel bölümü yok
Yerinde yeni bina
Ne propagandaydı ama
Kestirmemek için
Ulu çınarı

Kestiler

Sağolsun rektör
Şimdi
İçiyordur sigarasını
Demlerken meziyetini
Kız Kulesi karşısı

Doku
İstanbul’umun dokusu
Hangi
Üç-beş
Binlerce bina
Milyonca insan
Göçünden
Bir kıçımlık
Yer uman

Canım
Dolmabahçe öncesi
Molla Çelebi Camii
Hala bakımsız

Uzundur
Geçmedim önünden

Denk gelirdim çoğu
İçeriden taşanların
Namaza duran popolarına

_Allah affetsin aman!

Vapur
Tam çark
Islandım
İçeri esiyor rüzgar
İlerledim
Hafifçe

Yaklaştık gibi
Beşiktaş an
Üç-beş
Zamandan kal/an

Millet
Aceleci
İniyor aşağıya
Üç-beş
Neyse bekledikleri?
Yüzmek?

_Gülümseme

Bekliyorum
Keyif yerinde
Tamam

Sigaram bitsin hele

Yanaşıyor
Karşım Salacak
İlerisi Üsküdar
Hatırladım
Alacaklıyım Üsküdar’dan
Lokum
Üç-beş
Yoluma arkadaş

Şimdi
Taksi
Bastırdı yağmur
İyice
Sıçan oldum

Şöför
Evlere şenlik
Akşamdan kalma ses
Neyse yol kısa
Bu havada
Sabret

Işıkları geçtik
Sola
Akaretler yokuşu
Çeşmeden sağa
Tamam
İkinci soldan sap

Bırak yazmayı
Kızım para
Para
Bedava olmuyor

Ofis
Sohbet
Üç-beş
Zordu konu
Olsun son değildi ya

Şiir mi?
Bilemem
Çektim
Temize

Takdir
Sizden

Sevgilerimle...


01.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:45 PM
Üçün Biri

Kitabın üç sayfasından biri sen
İçime varamayışlarını yazıyor...



Parmak aralarından geçirdiğim
Kağıttan zaferlerin
Üçün biri sen...





26.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:45 PM
Varış

Tınısı kalmış koncerto gibiyim.

Endişeme şerbet olsa,
Balı aksa,
Yesem doysam.
Bin soruda
Bir cevap bulsam.
Takılmasam hep koşsam.
Varışı var mı bu yolun?


20 Haziran 2004

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:45 PM
Varış Buydu

Birbirine doğru uçan iki kuş vardı sazlıklardan
Kördüler besbelli
Ayazdan sesleri yitmiş, telekleri tel teldi
Arada telefon tellerine takılıp dinlenirlerdi
Süzülmeler hep cesaretten
Hep o mesnetsiz ama 'gerçek' arzudandı
Çokça süzüldüler mavilerde
İnsanlar az şiir yazmadı üzerlerine
Kalemli kalemsiz...
Kanatladıkları göklerden ‘bulut’ yuttular bazı
Çokça ‘bereket’ yağmurları
Beslendiler...

Emellerine yoldaş yaren kuşlarıyla salındılar bazen
Kanatlarında uyudular çok gece
Eskiz hayalleri çizerken yüreklerine...
Bildiler;
Başkaydı 'varış', çok başka...

Uçtular...
Uçtular...

Ve bir gece;
Gözler buyurdu;
'Gör' diye

Ve bir gece;
Gördüler...

'Varış' buydu.


30.10.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:45 PM
Varız

Aydan sabahlarda kör aynalar
Sırından sızıyor yorgun damarlar
Şafak çözen sızıntılar gamsız
Azım çokum, “bir” derler ki
“Ben” varım...

Kurander içinden töz kadar
Çıkamıyor kökünden sonundan
Vurulup savrulduğu duvarlarda konaklayan
Esintilerle kendini göçebe sanan
Bir odanın tozuyum
O kadar

Ağısı kendine düş içinde gam
Yerküre teninde zerre, yel adı sam
Eğin zorda, biliyor er vuslat dayan
Varış yerinde tuttunacağız
Azız çokuz, “bir” derler ki
“Biz” varız...


04.12.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:45 PM
Varlık Bu'ydu ! ! !

Sızıları kavurdu güneş gerisinde
Yaprak dökümü sonbaharın
Çatırdayan çatlak derisine

Selam çaktı toprak
Bereket namına yağan yağmura
Öptü ılık, ıslak

Kayra ile gülümserken mor
Vesvese günlerine döndü
Bakakaldı öylesine
Dondu

Şahaneleri sunan
'Ol' sözcüsü
Şah damarına attığı kesikle
Oldurdu

VARLIK bu'ydu! ! !

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:45 PM
Ve

Ve sen döndün
Ve ben gömdüm kederi
Ve bir rüya
Ve bir hayat
Ve doğurmaktı gerçek

Ve uyandım
Ve asılsız asılı
Ve kem gördüm
Ve gam oldum
Ve devam etti keder



17.02.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:45 PM
Votkadan Nameler I

İyi bir son için sürünen başlangıçlarımla dileniyorum hayattan
Gör kimliksiz dolanan *******i
Boynumu büküp yürüdüğüm hüzünlü ev yollarında
Dönüşlerde zafersizlik nidaları yolcu ederken geçmişi
Ufacık bir umut, ufacık bir damla bekliyorum filizlenmeye
Hayret ederken sonuma...

Dudaklarımı büküp elinden şekeri düşmüş çocuk suskunluğunda
Yediremiyorum bu yaşımda ağlamayı aşka
Yerleşiyor göğsüme nem, alnıma ter
Direnmeyi öğrendikçe de korkuyor, üstüne yürüyor
Hasta oluyorum sonunda...




24.02.07

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:46 PM
Vuslat

hasreti bölüyorum
bir parça yüzüme
bir parça yüzüne
bulamacı sıvıyorum

________saklıyorum

vuslatımın adını
'Sen' koyduğum günüme...

06 09 2005

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:46 PM
Ya Gerçek

Kızmak mağlup olmaktı
Yendiğini sandığın her rakibe
İz düşümleri arasında
Başlı başına gerçek

Sıkılmak bencil olmaktı
Verdiğini sanıdığın ilgide
Algınlıklar arasında
Aldanmaktı kendine

Alışmak korkak olmaktı
Değişeceğini sandığın düzende
İdareler arasında
Yalan olmaktı irade

Çaresizlik çaresiz olmaktı
Tutunduğunu sandığın her sevgide
Yutkunmalar arasında
Aşka aç kalmaktı gerçek


11.04.06

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:46 PM
Yanılanlar

.
.
.


Işık
Çıkar merkezinden
Çarpa çarpa
Uğrar
'An' la
Sana da

Çarpılmayla merkezini ışık sananlar
Ayaza kalır böylesi
Solgun
Yanılanlar...
.
.
.


14.09.05

Yasemin Sezer

GooD aNd EvıL
08-30-2008, 04:46 PM
Yap Boz

Kutularca yap/bozlarım oldu
Yaptım bozdum
Bir daha
Bir daha
Zafer, asıl olan
Bütünü bozmaktı
Bozulmak için üretilmiş olmak
İkimizden başka herkese batardı

Oysa her bir parça
Her biri
Birbirine dost
Birbirine sarmaştı

Bir çift ele düşmeler
Kurnazlıkları ve alaycı tavırlarına
Kıvrımlı, renkli yanlarına uğraştı

Kitapçının rafında beklemeler
Ah o beklemeler…
Kimi bir Guernica
Kimi Mona Lisa
Kimi New York

Parça olmak
Parçalanmamaktı

Karmaşayı
Bulaşmayı
Arkadaşlığı sevdiler
Her yapılma bir tören
Her bozulma bir şölendi

Tek korkuları esaret
İnce çıtalı bir çerçevede
Yüzlerinde soğuk
Tozlanmış ve şeffaf bir cam

Oysa kırk yılda bir dahi olsa
Poz vermek
Anlı şanlı
Haykırırcasına
İşte
İşte bakın
Ben buyum, demek
Vesilesiyle tüm akrabalara ziyaret
Bütünü saymaktı

Sonra ver elini
Hadi boz beni
Dağıt dostuma üç/beş bin

Parçalanmamak
Bütünü parçadan bulmaktı
Çerçevelenmeden
Çevrelenmeden
Özgürce


06.04.06

Yasemin Sezer