Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Acaba

Yürüsem, şu uzayıp giden yolda
Bıkmadan, usanmadan
Varırım belki sonsuzluğa
Kim bilir, belki de sana

Yürüsem
Hiç yorulmadan
Acıkmadan
Yağan şu yağmurda ıslanmadan

Ben bir damla
Dertler umman
Nerede ya
Nerede o derman...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Acılar Ne Kadar Dökülebilirse Kağıda

Şu acılar var ya
Ya susup kahrolmak, içine atmak, ya anlatmak, paylaşmak
Ya da yazmak gerekiyor
İçine gömsen olmuyor
Her fırsatta hortluyor
Her zaman da anlatacak bir dost bulunmuyor
Yine sonunda yazmak kalıyor
Acılar ne kadar dökülebilirse kâğıda
İşte benim şiirlerimde
O acılar saklı mısralarımda
Döküyorum yüreğimi
Acılar ne kadar dökülebilirse kâğıda
Acıyor içim
Acılar yağıyor sicim sicim
Sen anlat bu hissi kalemim
Okur belki biri bir gün
Anlar bir gün biri, beni o satırlarda
Döküyorum içimi
Acılar ne kadar dökülebilirse kâğıda...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Acımasız Umutlar

Yıllarımı çaldınız umutlar
Beklettiniz, beklettiniz
Hep beklettiniz
Beni sevdiğimden ettiniz

Hayırsız umutlar
Vefasız umutlar
İnsafsız umutlar
Yalancı umutlar


Ömrümü çaldınız benden
Sabrımı tükettiniz
Beklettiniz, beklettiniz
Beklete beklete, kahrettiniz
Beni sevdiğimden ettiniz

Acımasız umutlar
Merhametsiz umutlar
Hayırsız umutlar
Vefasız umutlar…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Adını Yazdım

Adını yazdım şiirlerime
Güzel yüzünü süs yaptım düşlerime
Adını yazdım kalbime
Adını yazdım kaderime

Meçhul yol şu gittiğimiz
Meçhul şu yarınlar
Kaybetmekte var ya seni
Özleyip sevgini
Ömür boyu yaşatmak hasretini

Kolay değil bu sevdiğim
Adını yazdım kaderime
Adını yazdım kalbime
Adını yazdım şarkılarıma
Adını yazdım umutlarıma...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ağla

Gör bak, bir gün senin de umudun tükenecek
Beklemek neymiş
Sabır nasıl bitermiş
İnsan nasıl tükenirmiş
Gör bak, bir gün sen de öğreneceksin
Ağla işte o an ağla
Beni hatırla
Beni hatırladıkça ağla
Mutluluk olur muymuş ayrılıkla, anla
Ağla işte o an ağla
Bizi birbirimizden koparan yıllara
Bizi birbirimizden ayıran yollara
Bizi yüreğimizden vuran acılara
Ağla bir tanem ağla
Beni ağlattığını hatırladıkça ağla
Gör bak, bir gün senin de umudun tükenecek
Beklemek neymiş
Sabır nasıl bitermiş
İnsan nasıl severmiş göreceksin
Yalnızlığı, pişmanlığı tanıyacaksın
Beni
Beni işte o zaman anlayacaksın...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ağlayamadım

Yaş doldu gözüm
Ağlayamadım, ağlayamadım
Asıldı yine yüzüm
Uykumla vedalaşıp, bu gece
Düşündüm maziyi
Düşünmek olsa da işkence
Düşündüm anılarımı
Gözlerim kıskandı gözyaşlarımı
Ağlamak istedim, ağlayamadım
Sordum sabaha dek, bin defa
Yüz bin defa
Bunca acı, bunca kahır neden
Ne olurdu olmasaydı bu dertler
Anlayamadım, anlayamadım
Ağlamak istedim, ağlayamadım
Bekledim, bekledim doğacak günü
“sana yıkılmak yakışmaz” dedim
Uçurumun kenarına geldim, düşmedim
Ah bir de bu gece ağlayabilseydim
Şu kederi, acıyı yüreğimden sökebilseydim
İçimde hüznüm
Birbiriyle kavgalı, dünüm ile bugünüm
Yaş doldu, doldu taştı da gözüm
Ağlayamadım, ağlayamadım…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Akşam Olmak Üzere

Akşam olmak üzere
Gün kavuşuyor, usul usul
Kuşlar yuvalarına uçuştu
Karıncalar çekildi yerden
Bir sayfayı daha kopardık
Ömür denen takvimden
Hiç düşünüyor muyuz acaba
Bugün
Yarın için ne ektik
Yoksa koca bir günü
Ömürden boşuna mı eksilttik

Akşam olmak üzere
Tatlı bir yorgunluk sardı bedeni
Diliyorum Allahımdan, unutma sakın
Her akşam, her akşam düşün beni

Akşam olmak üzere
Yolcular yoluna koyuldu
Haydi hoşçakalın, ağaçlarım, çiçeklerim
Allaha emanet olun
Yarın görüşürüz
Gel kardeş
Bir parça mutluluk var avucumda
İstersen bölüşürüz
Mutluluklar bölüştükçe büyür
Sevgiyle bakmasını
Kaybetmeden kıymet bilmesini
Ve şükretmesini bilirsen
Yüreğimizde daha neler neler büyütürüz
Haydi hoşça kal

Akşam olmak üzere
Anam şimdi bakar yollarıma
Her akşam aynı taze özlem
Benim duyduğum gibi oğluma…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Akşamüstü

Yine hüzünlü bir şarkının
Namelerine boyandı akşamüstü
Yokluğun cana yetti gülüm
Sayende bir seven, hayata küstü

Yine sensiz kedere büründü
Güneş yaslı battı akşamüstü
Tek tesellim, hayalin gözlerimde
Bir selamın, bir çift sözün ayaküstü

Yine sensiz, sessiz bir hıçkırık ile
İçin için ağladı akşamüstü
Bir ümit ile bir mecnun yarattın da
Bıraktın beni bu aşk yolunda yüzüstü...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Allah Korkusu

Gelir insana her kötülük
Allah korkusu olmayandan
Allah korusun kulunu, böyle insandan
Gece olup, başını yastığa koyduğunda
Eyvah! Ben bugün ne yaptım, demiyorsan
Bir sızı, bir ağırlık olmuyorsa vicdanında
Uyuyup kalıyorsan, tatlı bir uykunun kollarında
Daha ne ister ki insan, bundan başka
Daha ne ister gönül
Allah sevgisi ile düşmekten gayrı aşka

Adın kötüye çıkmadan
Bir kalp kırmadan
Bir cana kıymadan
Gelmiş vakit saat, gidiyorsan bu dünyadan
Ve
Tüm eller açılıp ta
“iyi bilirdik, hakkımız helal olsun”
Diyorlarsa ardından
Daha ne istensin bir kuldan
Daha ne beklensin bir insandan

İnsanı korur kötüden, kötülükten Allah korkusu
Şerefiyle, onuruyla yaşatır ar duygusu
Çölde kalırsan anlarsın
Bir ton altından kıymetlidir o an, bir damla su

Giderken şu dünyadan, bir bak ardına
Geride bıraktığın servetine, malına
Dön de bir bak ardına
Onları kazanmak için neler harcadın
Ne kalpler kırdın, kimleri ezdin geçtin belki de
Şimdi bir bak, ne aldın da yanına
Ne götürüyorsun oraya
Hani şu yürekte sevgi
Hani şu yürekte huzur var ya
Senin için bir kalp atmaya
Senin için bir göz ağlamaya
Devam ediyorsa, bundan güzel daha ne olsun
Belki de çok geç değildir, inan
Yüreğinde Allah korkusunu taşıyorsan
Ve tövbe ediyorsan, günahına, yanlışına
Doğru kulu, doğru yolu bulursun
Hani şu yürekte sevgi
Hani şu yürekte huzur var ya
Bir tatsan, bir tanısan
İnan bir ömür tiryakisi olursun…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Allah Var Oğlum

Canım Oğlum, İsmet Alp İLERİ’ye...


Bu dünyada kalan
Giderken her şeyi yanına alan yok oğlum
Ama
Allahsızlar, vicdansızlar çok oğlum
Çalanlar, çırpanlar
Tüyü bitmedik yetim hakkı yiyenler
Çok
Çok oğlum
Gün gelip, her yapılanın
Hesabı sorulacak oğlum
Bu dünyada yalan dolan çok oğlum
Ama üzülme
Hiç merak etme
Gün olacak
Mutlaka hesap sorulacak oğlum
İnsanım diyen
Sözünde duracak oğlum
Adam gibi adam olacak
Sözünde duracak
Korkma
Ne çıktıysa bu ağızdan
Baban sözünü tutacak oğlum
Sabır gerek
Ve
Sonra mücadele etmek
Olmaz ki hazır beklemek
İnsan önce savaşacak
Sonra Yaradana sığınacak oğlum
Hayat bir savaş
Hayat düşe kalka, bata çıka
Hayat kimine ipek halılar
Kimine mayın döşeli bir yol
Neler çıkacak bu yolda karşına
Ah! Ne insanlar, ne vicdansızlar
Ne Allahsızlar
Kimisinin eli yağda olacak
Kimisinin balda
Kimi yolcu, kimi hancı dünya denen bu handa
Korkma
İnan Allah var oğlum
Hepsinin
Herkesin gideceği yer aynı sonunda
Yitirme sakın cesaretini
Olsan da en umutsuz anda
Bekle
Tutun hayatın kollarına
Umudun olsun yarınlarda
Belki çok şey de
İnan her şey değil para da
Azrail rüşvet yemiyor
Silinip gidiyor
Ne makamlar, ne saltanatlar
Sahipsiz kalıyor
Ne saraylar, ne yatlar, ne katlar
Yaşamak var ya oğlum
Onurunla, şerefinle
Bir de sevgi ektiysen yüreklere
Bir Yunus’u düşün, Mevlana’yı, Pir Sultanı
Bir de sevgi ektiysen onlar gibi yüreklere
Silinmiyor asla adın, çağlar, asırlar
Merak etme
Korkma
Allah var oğlum, Allah var...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

An Olur (Dokunmayın)

An olur, sukut bile suskunluğa
Gömülür
An olur, ben bile umutsuzluğa
Düşerim
Ağlıyorsam kınamayın
İçiyorsam hor bakmayın
Yalvarırım
Dokunmayın, dokunmayın
Bırakın beni kendi halime

Hatalarım vardı bağışlanacak
Bağışlamadan gitti
Duygularım vardı anlatılacak
Duyamadan gitti

An olur, en büyük sevgiler
Biter
An olur, en güzel hayaller
Söner
Ağlıyorsam küçümsemeyin
İçiyorsam hor görmeyin
N’olur
Dokunmayın, dokunmayın
Bırakın beni kendi halime…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Anam

Yücelir
Yükselir ulu ulu
Sana minnetim
Ah! Anam
Nasıl
Nasıl da bir zaman
Sana nankörlük ettim
Dönüp arkamı emeklerine
Boş verip, o güzel sözlerine
Bir yanlış yola gittim
Büyüklük derler ya, işte bu
Sen hep affettin
Yücelir
Yükselir ulu ulu
Sana minnetim
Ah! Anam
Ne zaman kaldıysam
Dertlerin elinde yetim
Yine
Yine başucumda hep sen bittin
Yücelir anam
Yükselir ulu ulu
Sana minnetim…

[GooD aNd EvıL]

Anar Seni

Gam yükün yüklenip
Akşam olup, efkâr basınca
Deli gönlüm dertlenip
Anar seni, anar

Aşktır bu, düşmeyen ne bilsin
Eller isterse gülüp geçsin
Yeter ki sende birazcık sevesin
Kanar yüreğimde yaram, kanar

Daha vakit tez, nedir bu hüzün
Kıvılcımın parlayacağı zamandır
Gözlerimde canlanır güzel yüzün
Arar seni gönlüm, arar...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Anasına Bak Kızını Al

Anasına bak, dediler, kızını al
Onlar da insan sevecek göz mü var
Ah dostlar ah!
Sevenin gözü kör olur göremez
Önünde dursa da sıra dağlar gibi doğrular
Baldan tatlı gelir yalanlar
O boş, bomboş umutlar
Dinlemedim dostlarımı, dinlemedim
Düştüm bir hayırsızın ardına
Kapılıp o sahte sevdasına
Tuttum bir yol dönmedim, dönemedim
Belki de ben ağlamayı hak ettim
Ama sevmekti tek suçum
Sevmek
Sevmeyi bilmeyeni
Öyle kalpsiz, duygusuz, onursuz birini
Nasıl da kanmıştım
Gerçek sanmıştım o yalan sözlerini
Gözlerimin içine baka baka
Bire bin kata kata
Nasıl da sevdirmişti bana kendini
Yalanlarını ata ata
Yanmıştım ben anam, yanmıştım
Vazgeç, demişti dostlarım, inanmamıştım
Anasına bak, kızını al
Onlar da insan sevecek göz mü var
Bağrına basıp ta, dersen yar
Yarın karşına zehirli yılan olur çıkar
Gerçekten de öyle oldu
Vay anam vay
Yazık bu seven kalbe, bu akılsız başa
Bilmem alıp ta vursam hangi taşa
Ah dostlarım ah!
Sizi nasıl da dinlemedim
Ne diye sevdim, ne diye
Bağrıma taş basmalıydım
Sevmek yok deyip, susmalıydım
Kendimi değil, ben onu unutmalıydım
Hep söylediler, vazgeç dediler
Yar olmaz ondan
Anasına bak kızını al
Onlar da insan sevecek göz mü var
Bağrına basıp ta dersen yar
Yarın karşına zehirli yılan olur da çıkar
Ah dostlar ah!
Ne de doğru
Ne de doğru konuşmuşlar...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Anlat be Ali

Anlat be dostum Ali!
İnsanları daha tanımadığım belli
Anlat bana şu insanları dostum, anlat
Ne yapsam, vazgeçemiyorum, sevmekten
Kurtulamadım, aşk ile çarpan şu yürekten
Anlat be Ali anlat!
Suç mu sevmek gerçekten
Ne kara günler gördüm ben, ne acılar
Bir başıma yaşadım, aylar, yıllar
İyi günde çoktur dostlar
İnsanı çok severler
Ah be Ali!
Düşmeye gör, bırakır gider *********ler
Ama göğsümüzü germek kalır bize yine, gururla
Övünürüz, şahlanırız, yıkılmadığımız acılarla
Anlat be dostum Ali
Bugünlere geldim ne zorluklarla
Kalbimdeki her acı
Alnımdaki her çizgi
Bir madalyadır, hayattaki savaşlarla
Anlat be dostum Ali
İnsan sevince en büyük yanlışı mı yapıyor sence
Ah be dostum Ali ah!
Oysa sevmek en güzel, en hoş duygu bence
Canım dostum, Ali’m
Nefretten vazgeçelim, gel yine sevelim
Anlat demiyorum bak aşkı, sevgiyi
Onlar anlatılmaz, yürekte yaşanır
Sevdiğin yanın da olmasa da
Ömür boyu aranır
İnsanın bir dert ortağı, sırdaşı
Kalbinde biri olmalı
Yoksa bu hayata nasıl katlanır
Anlat be dostum Ali anlat
Sevmeyi ben biliyorum
Sen bana insanları anlat
İkiyüzlüleri, yalancıları anlat
Benim yüreğim sevgi dolu
Sen bana vicdansızları anlat
Madem, çok insanlar gördüm, diyorsun
Madem ki biliyorsun
Anlat be dostum
Anlat be Ali anlat...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Arkadaşım Yusuf

Benim bir arkadaşım vardı
Yusuf... Yusuf’um
Arkadaştan öteydik, sanki kardeş
Zaten diyorlar ki kırklarımız karışmış
İşte böyle
Biz Yusuf’la kardeş gibi büyüdük
Gün geldi bir parça ekmeği
Soğanla, zeytinle katık edip bölüştük
Gün geldi, aynı kıza vurulduk, küstük dövüştük
Ama hiçbir zaman ayrı kalamadık
Yusuf bensiz, ben Yusufsuz yapamadık

Fakirdik, ilkokulu zor bitirmiştik
Pantolonlarımızda yamalarımız
Yarım simitti tüm katığımız
Düşerdik okul yollarına
Can dostum Yusuf’umla
Benim derslerle aram olmadı hiç
Ne matematikten, ne fenden
Çakmazdım hiçbirinden
Kafam basmazdı işte... Gittik ite kaka
Oysa Yusuf başka, bambaşkaydı
Çalışkandı, kafalıydı hakikatten
İmkânı, fırsatı, hele hele parası olsaydı
Hiçbir şey alıkoyamazdı onu yükselmekten
Garibanlık fırsat vermedi, belimizi bükmekten
Paramız olmasa da umudumuz tükenmedi hiçbir zaman
Hayallerimiz vardı, gelecekten yana
Bir iş kuracaktık, ortak olacaktık
Her şeyin yarısı ona, yarısı bana.


Bir gün parkta otururken beni buldu
Yürümüyor, sanki uçuyordu
“ Hayrola Yusuf! ” dedim.
“ Sana n’oldu? ”
Atıldı, sarıldı boynuma
“ O da seviyormuş beni...”
Böyle takmıştı kafasına Aylin’i...

Bizim Yusuf iyice abayı yakmıştı
Sık sık buluşur olmuşlardı
Son günlerde Yusuf beni bile boşlamıştı
Kıskanmıyorum desem yalandı
Nereden çıkmıştı bu Aylin denen kız
Bizim Yusuf aşkıyla dillere olmuştu sakız
Ah be Yusuf’um!
Bir gün Yusuf iki altın yüzük aldı
Söz yaptılar sözde aralarında
Yüzükleri taktılar parmaklarına
Beni şahit tuttular aşklarına
Herkes senin gibi yürekten mi sever be Yusuf’um
Yusuf şimdi iyice kafayı takmıştı
Ben aidim diyordu Aylin’e
Aylin diyordu da başka bir şey demiyordu
Eyvahlar olsun! Yusuf elden gidiyordu


Bir akşam ava gittik
Tek kırmalarımız hazır tetik
Dört şişe şarap, beş bıldırcın
Sabahı ettik
Başka mevzu mu yoktu
Yusuf içtikçe hep Aylin’den konuşuyordu
“ Yeter dostum, şişirdin! ” desemde
Adamın umurunda olmuyordu
Olmasa da aramızda
Yusuf sayesinde
Sanırsın ki Aylin, avda yanımızda


Aradan iki gün geçti
İki gündür görememiştim Yusuf’u
Yine o Aylin denen kız yüzünden sandım
Özledim de hayırsızı
Daha fazla katlanamadım... Çaldım
Aralandı kapısı. Karşımda yaşlı anası
Öptüm elini, sordum bizimkini
İçeride yatıyormuş, hasta olmuş
“ Herhalde avda üşüttü. Beli ağrıyor, gel oğul
Buyur” Dedi yaşlı kadın, gözlerinde keder
İçeri daldım
“ Yusuf n’aber! N’oldu ulan sana hadi kalksana!
Diye takıldım
Ama... Ama
Yusuf gerçekten hastaydı anladım
Gözlerinin feri gitmişti
Ne olmuştu bu çocuğa böyle birden bire


Günler geçtikçe
Yusuf gitmedi bir türlü iyiye
Gitmedi be
Ağrıları sıklaştı, arttı. Dayanılmaz oldu
Kimi üşütmekten, dedi. Kimi böbrekten
Sarardı, soldu zayıfladı Yusuf’um
Bir gece sabaha karşı attık hastaneye
Böyle başlandı sözde tedaviye


Günler geçiyordu
Türlü türlü tedaviler sürüyordu
Ama Yusuf... Yusuf’um bir mum gibi eriyordu
Saçları da dökülünce tamamen
Anlamıştım... Anlamıştım acı gerçeği
Yusuf! Yusuf kanserdi
Artık bir deri, bir kemikti
Her fırsatta hastanedeydim
Sık sık dolaşıyordum, teselli veriyordum
Üzülüyordu Yusuf... Kahrediyordu
“ Görüyor musun be kardeş, ne hale geldim.” Diyordu
“ Üzülme sen Yusuf.” Diyordum.
“ Üzme kendini hele bir iyileş bak! Eskisinden gür
çıkacak saçların...”
Oysa Yusuf canı gibi bakardı saçlarına
Geçer ayna karşısına, taranırdı dakikalarca
“ Ulan artist misin! ” derdim
Dağıtıverirdim saçlarını
Bir kızardı ki sormayın... Birden
“ Ah be kardeş! ” dedi “Keşke keşke olsa o saçlar yine
dağıtıp yine kızdırsan beni...”
Bir şey söyleyemedim. Boğazımda bir düğüm
Öylece bir gülümsedim, gözlerim yaş dolu dolu
Öylece bir gülümsedim, dişlerimi sıkarak
Gözlerim yaş dolu dolu
Öylece bir gülümsedim, başımı hafif hafif sallayarak
Hıçkıra hıçkıra ağlamamak için kendimi zor tutarak
Ah be Yusuf’um
Yetmez gibi bu derdin
Hasta bedenin, yorgun kalbin
Nasıl acısını taşır, nasıl yükünü taşır ihanetin
Sorma bana, sorma sakın! Sorma onu
Ama ne çare
Yusuf’um hep o vefasızı soruyordu
Aylin neden... Neden hiç gelmiyordu?


Sonunda Yusuf’u taburcu ettiler
Yani kısacası
Git te evinde öl, dediler
Zaten ellerindeki üç beş kuruşu da tüketmişlerdi
Yusuf ta bitmişti
Bir battaniye içinde taşıdık yatağına
Yaşlı anası, üşümesin diye
Çıplak başına bir şapka giydirdi
İki kaşık çorbayı zor yedirdi
Yusuf artık bir tevekküle gömülmüş gibiydi
Gözleriyle çok şeyler anlatıyor
Ama kelimeler ağzından çıkacak
Takadı bulamıyordu
Öyle bitkin, öylesine halsizdi Yusuf’um
Birden eli havaya kalktı
Elimi yakaladı
Ta gözlerimin içine baktı
Allahım o ne acı bir ifadeydi öyle
Yine... Yine onu sordu Yusuf’um
Aylin neredeydi, neden hiç arayıp sormuyordu?
Neden bir kerecik bile gelmiyordu?
Başımı eğdim
Yusuf elimi bırakmıyordu
Bu kez gözyaşlarımı gizleyemedim
Kendimi tutamadım, hıçkırıklarımı engelleyemedim
Yusuf her şeyi anladı
“ Çoktan birini buldu da o vefasız şimdi başkasının kollarında”
Dememe gerek kalmadı
Sustu Yusuf, sustu
Bir daha konuşmadı
Bir ara uykuya daldı
Sonra birden sıçradı, uyandı
Gözlerime baktı kaldı
Hiçbir şey anlatamadı... Ağlayamadı
Sabaha karşı
Sabaha karşı beşi çeyrek geçe ruhunu teslim etti
Acılarını, ihaneti her şeyi bitirdi kardeşim
Sarıldık yaşlı anasıyla
Ağladık, ağladık, ağladık
Yusuf’umun açık gözlerini kapadık
Çenesini bağladık



Öğleye doğru kaldırdık cenazeyi
Birkaç konu komşu, birkaç arkadaş
Yusuf’u verdik toprağa
Hava sıcaktı
Dönüşte her yer çok ıssız, çok karanlıktı
İçimde tarifsiz bir acı, bir sıkıntı
Evime doğru yürüyordum
Birden köşeden o çıktı
Aylin’di
Yeni sevgilisiyle el eleydi
Bir elinde dondurması
Neşeli bir kahkaha attı
Güneş vurdu, parmağında bir şey ışıldadı
Bu! Bu Yusuf’umun aldığı söz yüzüğüydü
Hala Aylin’in parmağındaydı
Gayrı ben ne anlatayım
Gayrı ben ne söyleyeyim
Sen! Sen kalk be Yusuf’um
Kalk gör son nefeste
Adını sayıkladığın Aylin’i
Kalk be Yusuf’um kalk gör
Geride bıraktığın kardeşinin halini
Kalk be Yusuf’um kalk gör
Bu kahpe dünyanın halini
Benden bile mi çok sevdi bu
Kara topraklar seni
Kalk be Yusuf’um kalk


Koşuyordum şimdi, hızla çılgınca
Koşuyordum kimseler görmesin diye
Duvarları yumrukladığım için kanayan ellerimi
Koşuyordum kimseler görmesin diye
Yaşlar... Yaşlar ile dolup taşan gözlerimi

Kalk! Kalk be Yusuf’um
Sen! Sen gör halimi
Kalk! Kalk be Yusuf’um sen gör, paramparça olan
Dağlanan... Cayır cayır yanan yüreğimi...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Asla Unutmayacağım

Asla unutmayacağım
Kara günlerimde, beni unutanları
Arayıp, sormayanları
Asla unutmayacağım
İyi gün dostu, yüzsüzleri

İyi günde, canım ciğerim
Düşmeye gör, bırakır giderim
Bu mu, bu mu dostluğunuz
Ne halimi sordunuz
Ne kapımı çaldınız
Bu mu, bu muydu dostluğunuz
Çıkar peşinde koştunuz durdunuz
Utanın be! Utanın, insanlığınızdan oldunuz

Neden masallar “bir varmış bir yokmuş” diye başlar
Hiç düşündünüz mü?
Öyleyse bir düşünün hele
Var mı kalan bu dünyada
Bir varız, bir yokuz işte
Bir parça buz gibiyiz sanki, kalmışız güneşte
Bir varız, bir yokuz işte
Masal diyoruz adına da, düşünmüyoruz aslında
Oysa en büyük gerçek, bir masalın ta en başında
“bir varmış bir yokmuş”
İnsanlar, insanlar
Ah! İnsanlar, işte sizi anlatan sözler bunlar

Anlayın artık
Kalacak sanmayın bu dünya size de
Bilmem ki ey sahte dostlar
Dar günümde yüzüstü bırakanlar
Bilmem ki biraz düşünüp, utanır mısınız insanlığınızdan

Hatırlar mısınız, bir vakit başımın tacı idiniz
Başımın tacı
Yalan dostlar, yalancı dostlar
Çıkarcı dostlar
Asla unutmayacağım sizleri
Kalbimdeki acı dostlar

Asla unutmayacağım, asla
Kara günlerimde beni unutanları
Arayıp, sormayanları
Asla unutmayacağım
İyi gün dostu hayırsızları
İyi gün dostu vefasızları

Asla unutmayacağım
Asla
Düştüğümde yüzüstü bırakıp gidenleri...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Aşığım

Aşığım be güzelim, sana aşığım
Sen her mevsimde bahar
Hep tazesin
En güzel çiçekten de güzelsin
Sana kem bakan gözler kör olsun
Adını kötü anan diller kurusun
Canımsın sen
Her şeyimsin
Çok değil, birtanemsin
Adını yıldızlara fısıldadığım
Adını dağlara haykırdığım
Adını şarkılara, şiirlere yazdığım
En kıymetli varlığım
Sen canım
Sen birtanem
Sen sevdiğimsin
Aşığım be güzelim, sana aşığım
Hava diye seni soluyorum
Ömür diye seni yaşıyorum
Seni
İnan seni çok seviyorum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Aşka Sevdalıyım

Ben yalnızlıkların adamıyım
Ben aşka sevdalıyım
Tut ellerimi, bırakma sevdiğim
Bulut bulut, kabarmış yüreğim
Ben sevda denizinde bir salım
Dedim ya güzelim, ben aşka sevdalıyım
Aşka sevdalıyım işte
Var mı bunun bir başka tarifi
Yaşamayan bilmez
Kelimelerle nasıl anlatayım bu hissi
Sensizliğinde bile seni sevmeye müptelayım
Dedim ya
Ben aşka, bir başka sevdalıyım…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Aşkımı Kalbimde Öldürdüm

Eyvah! Eyvah be vefasız
Seni içimde
Seni kalbimde öldürdüm
Şimdi ben bir katil oldum
Bitmez sandığım sevgimin, katili oldum
Sanki elimi kana buladım
Yırttım, attım, savurdum ateşlere
Bütün mektuplarını
Pişmanlık duymadım hiç
Hiç ağlamadım
Oysa biliyorsun
Ben bu aşka nasıl da bağlıydım
Kıymetim bilindi mi vefasız
Gör işte gör, son pişmanlık nasıl da faydasız
Ah! Ulan, senin yüzünden katil oldum
Öldürdüm içimde aşkımı, sevgimi
O en güzel hislerimi
Seni! Seni be vefasız
Seni kalbimde öldürdüm
Allahım ben bir katil oldum
Aşkımın
Bitmez sandığım sevgimin, katili oldum
Söyleselerdi, inanmaz, güler geçerdim
Bak sayende, ben bir cinayet işledim
Kalbimde aşkımı
En güzel duygularımı öldürdüm…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ateş Olmayan Yerden

Ateş olmayan yerden duman çıkmazmış
Vay anasını be, vay!
Dost sözü, büyük sözü dinlemek lazımmış
Vay anasını vay! Aşk gözümü kör yapmış
Ne kötü ne iyi
Dinlemedim kimseyi
Tutuldum bir zalime, haine
Yazık ettim, kul köle yaptım kendimi yalan sevgiye
Yaktım ah! Yaktım canımı
Yüreğimi kanattım
Ah! Anacığım, ben seni ağlattım
Bağışla, bağışla sen beni
Dinlemeliydim daha en başta o sözlerini
Sevmek olmazdı, olmamalıydı kadir kıymet bilmeyeni
Boşa söylenmemiş onca söz
Sevgiyle bakmazmış kem göz
İçime oturmuş gönül acısı
Baharı beklerken gelmiş güz
Ağlarım şimdi, dört yanımı dertler sarmış
Canım dedim, oysa, vefasız, hayırsızmış
Vay anasını be vay!
Ateş olmayan yerden duman çıkmazmış...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ayı

Vay anam vay
Bunun gibi
Neleri gördüm, kurulmuşlar bir makamda
Gel gör ki;
Adamlığın “A” sı yok adamda
Bir şeylerin ölçüsü bozuk hamurunda
Ya adamda olması gereken bir şey yok
Yada olmaması gereken bir şeyler çok
Mesela mertlik, delikanlılık, yürek sıfır da
Kıvırcıklık, yalancılık çok bol onda
Tavuk bile su içer Allah’ına bakar
Allahlım korusun
Böylesi adamın başını belaya sokar
Aman neme gerek
İnanmak güvenmek
Atalarımız bile ne güzel demiş
Maalesef, köprüyü geçene kadar
Gerekiyormuş
Ayıya dayı demek
Ama böylesine dayı demekte
Dayılığa ayıp etmek
Allahın gücüne gitmesin, tamam o da bir kulu
Ama adam insanlığın tam bir kılı
Dört dörtlük ayı da, diplomalı ayı
Şansı varmış ayının
İyi yere açmış tezgahı
Varlıklı kapıya damat olmuş, kurtarmış paçayı
Kapmış parsayı, kurulmuş makama
Ulan gam yemem vallah
Herif benzese bir parça adama...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ayılar Kızdı

Ulan sana hitaben
Ayı, diye bir şiir yazdım
Ayılar gücendi
Teessüf ederiz Gürsel abi, dediler
Bula bula bu kılı bize mi benzettin
Vallah abi ayıp ettin
Yani ne diyeyim
Ayılar da haklı
İnsanlığın bütün kusurları sende saklı
Korkaklık, döneklik
Yalancılık, ikiyüzlülük
Kıvırcıklık, kalleşlik
Ve bilumum her türlü adilik
Haa bak unutuyordum, bir de kılıbıklık
Ulan bide seni müdür yaptılar ya
Utancından yerin dibine geçti insanlık
Sanki bu koca memlekette
Başka adam kalmadı
Harbiden ayılar bile kızdı
Belki tek ortak noktamız armudun iyisi
Ama bu ********* mahlûkatların en adisi
Yapma abisi, dediler
Bula bula bize mi benzettin bu *********i
Gerçekten ayılar da haklı yani
Benim gibi duygusal bir şaire
Bu şiiri de yazdırttın ya hani
Ne diyeyim be, Allahından bul
Ona havale ettim seni…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Aylin

Bugün, bu şarkıyı dinlerken
Birden seni hatırladım Aylin
Anladım ki maziye gömülüp, gitmemişsin
Belki de şimdi, çoluk çocuk sahibi bir annesin
Bugün gibi hatırlıyorum
Yıllar önce kalbim çarparak
O sınıfa ilk girişimi
Yanına oturuşum, bana kalem verişini
Ben, mahcup, utangaç
Yüzüne bile bakamamıştım
Ne güzel saçların vardı
İpek gibi, uzun
Nede içliydin nazlı kuzum
Ne çabuk alınır, kırılırdın
Sen benim bir tanecik sıra arkadaşımdın
Vardı elbet, her insan gibi
Senin de dertlerin, kederlerin
Anlatır ağlardın
Dinler, çare olamazdım
Biliyor musun Aylin
Ben sana hiç aşık olmadım
Ama sana karşı duyduğum duyguların
Adını da hiçbir zaman koyamadım
Bugün yine seni hatırladım Aylin
Burnuma şarap kokusu geliyor
Ardından çok içtim o zıkkımı ben
Senin yokluğunda, yalnızlığımda
Tutunacak bir dalım yoktu ki
Sen ara deyip, ben aramadığımda
Ve her şey için çok geçti
Seni tekrar bulduğumda
Burnuma şarap kokusu geliyor, aklıma gözlerin
Hala albümümde resmin, okul formasıyla
Hani birinde tüm arkadaşlar
Sınıfça resmimiz
Hani bir diğerinde, kızlarla beraberiz
Hala albümümde duruyor resmin Aylin
Yüreğimde saklıyorum anılarını
Parmaklarımda hissediyorum yumuşaklığını
Parmaklarımda hissediyorum sanki
Okşadığım o tel tel ipek saçlarını Aylin
Bugün yine aklıma sen geldin
Biliyor musun Aylin
Ben de şimdi bir babayım
Allah bağışlarsa bir oğlum var
Çok sevmekte, tapmaktayım
Annesinden ayrıyım, her şeyi bitirdim
Oğlum için yaşamaktayım
Zaman ne çabuk geçiyor be Aylin
Bazen buna şaşmaktayım
Beden yaşlansa, saçlar ağarsa da
Bir şey var içimizde, bir şey yüreğimizde
Ta yediden yetmişe hep aynı kalan
Değişmeyen bir şey var, farkındayım
Ama artık susmaktayım
Ah Aylin ah!
Sen benim bir tanecik sınıf arkadaşımdın
Beraber az mı kopya çekmiştik
Bir kapris miydi, sebebi neydi
Vallahi hatırlamıyorum
Son günü dargın bitirmiştik
Hiç unutmam o günü
Daha sonra karneleri almaya gelmiştik
Karşılaşıp, bakışıp, göz göze gelince
Dudaklarımızda bir tebessüm belirince
Ne küskünlük kalmıştı, ne dargınlık
Ayaküstü kalakalmıştık, tokalaşırken
Elim elinde, gözlerim gözlerinde öylece
Kalakalmıştık dakikalarca
Ayrılabilmiştik ancak
Tekrar görüşmek, buluşmak için sözleşince
Biliyorum, maalesef sözünü tutmayan ben oldum
Ama dedim ya
Tutunacak bir dalım yoktu ki
Sen ara deyip, ben aramadığımda
Yalan yazmaz benim kitabımda
Vay be Aylin vay!
Herkes kendi yolunda, kaybolup gitti sonunda
Haydi yolcu yolunda gerek
Haydi yine git maziye, güle güle Aylin
Ve ara sıra sıyrıl anılardan
Yine çal bu yüreğin kapısını
Beklerim
Beklerim Aylin...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ayrılık Dedi

Eyvah! Aklıma gelmeyen başıma geldi
Kara vicdanlım, ayrılık, dedi
Hani yarınlar bizimdi
Sevmek sevilmek güzeldi
Şu başıma gelene bak
Sevdiğim, ayrılık, dedi
A vefasızım
Şu yüreğimde bir acı, sızım sızım
Söyle ayrılığı kim istedi
Şimdi sensizim, anlamsızım

Of! Kara gözlüm, ayrılık, dedi
Kendime kızıyorum
Bu kadar sevilmez diye
Kendime soruyorum
Bu son
Bu bitiş niye?

Vay vay! O yar, ayrılık, dedi
Nasıl sevda imiş bu böyle
Sanki beni büyüledi
Bin yemin üstüne yemin
Tövbe etsem de sevmeye
Taşısam da hep bu acıyı içimde
Hasret kalsam da gülmeye
Tutamıyorum
Tutamıyorum sözümü
Yaradan aşk ile yoğurmuş sanki özümü
Sevmekten vazgeçemiyorum

Seviyorsan
Dilin nasıl vardı, ayrılıktan bahsetmeye
Nedir şu seven yüreğimin çilesi
Çekilmiyor böylesi
Neydi ki sebep, neydi
O vefasız yar, ayrılık dedi...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bakmak Ve Anlamak

Bir gece vakti
Başımı kaldırdım
Baktım gökyüzüne
Yıldızların altında

Anladım ki o anda
Bir zerreyim bu alemde
Sensizim hemde
Ne varsa ellerimde
Bekçisiyim,emanetçisiyim sadece

Bir düşün dostum,iyice
İyi,kötü herşey Tanrı'dan emanetse
Emanete hıyanet olurmu sence?

Bir gece vakti
Yüzüme vurdu rüzgar
Kaldır başını,bak diyordu sanki
Şu sonsuzluğa
Bunu bir yaradan var
Koparır ondan kulu,uzaklaştırır
Yanlışlar,günahlar
Yaklaştırır doğrular

Haydi dostum,biz insanız!
İnsanlar doğruyu bulmalılar

Bir gece vakti
Başımı kaldırdım
Baktım gökyüzüne
Gülümsedi yıldızlar...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Batan Güneş

Cebimde Son Umut Kırıntısı
Batan Güneşi Seyrediyorum
Ne Çabuk Geçti Yıllar
Hala Seni Arıyorum
Bakma Saçlarımdaki Aklara
İçimde Hala Sana Muhtaç O Çocuk Var
Ne Çok Şeyi Alıp Götürdü Yıllar
Batan Güneşi Seyrediyorum
Bir Başıma, Yapyalnız
Diyorlar Ki, Yalnızlıkmış
Her İnsanın, Eninde Sonunda Kaderi
Yüreğimde Son Umut Kırıntısı
Hala Seni Bekliyorum
Birgün Dönersin Diye Geri
Silip Silip Şu Yaşlı Gözleri
Batan Güneşi Seyrediyorum
Ellerimde Son Umut Kırıntısı
Belki, Belki Gelir Diyorum
Oysa, Alıp Götürdükleriyle
Yıllar Dönmez Ki Geriye, Biliyorum
Kanadı Kırık Bir Göçmen Kuş Gibiyim
Şu Akşamın Koynunda
Asla Açılmayacak Bir Kapıyı Çalıyorum
Gözlerimde Son Umut Kırıntısı
Batan Güneşi Seyrediyorum…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Beklemek

Tanrım, beklemek öyle zor ki
Zaman yüreğime basa basa
Yüreğimi eze eze geçiyor
Öyle de ağır ki
Dizlerimi büküyor
Yorulmuşum
Bu omuzlar bu yükü çekemiyor
Beklemek, ah beklemek!
Her anı zulüm
Avuçlarım ter içinde, sırsıklam
Zaman geçmek bilmiyor
Sabır da fayda etmiyor
Tanrım, beklemek öyle zor ki
Gözlerim yolda, kulağım telefonda
Zaman vuruyor yüreğime tokmak tokmak
Tek işim, durmadan yollara bakmak
Her adımımda
Dünya dar geliyor voltama
Kısılmışım, sıkışmışım
Bağrımdaki zindana
Beklemek öyle güç ki Tanrım
Ne gelirse elimden
Yapmak boyun borcum
Sonrası sana sığınırım
Beklemek öyle zor ki Tanrım
Ne olur bağlanmasın elim kolum
Bir anam var şu yalan dünyada
Bir de oğlum
Sana emanettir tüm sevdiklerim
Sana uzanır ellerim
Bırakma Allahım, sakın biçare
Cehennemin provası sanki
Beklemek, beklemek öyle zor ki...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bekleyenim Sen Olsan

Tüm cihan
Yedi düvel
Kırk sekiz afet
Önüme engel dizilse

Bekleyenim sen olsan
Engel kim olabilir bana
Bu aşk yolunda

Seven sen olsan
Sevilen ben...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Belki

Işığı gördüm bir defa
Bir daha yüzümü dönmem karanlığa
Gün gelir
Belki
Bağışlarım bana kurşun sıkan düşmanımı
Ama
Hıyanet eden dostumu asla…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben

Bir bir tattım
Her satırındaki kederi
Genç yaşımda yazdım
Istırap dolu binlerce şiiri
Benim sanmayın
Aslında
Bunlar, onun eseri
Bilmem ne yapmalı
Bu kötü kaderi…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Bir Yangın Yeriyim

Ben bir yangın yeriyim
Senden arta kalan
Korum sen, külüm sen
Zorum sen, gülüm sen
Sen yalnız dumanı gördün, tüten
Almadın ki nasibini, aşk denen ateşten
Ben bir yangın yeriyim
Yağmuru bekleyen
İlmeği boynuna kendi geçirmiş
Sana, gel, diyen
Ben bir yangın yeriyim
Bir diğer adı; senden sonrası
Hangi acı, hangi sızı
Yalın alevlerin bedene değmesi
İşte bu
İşte bu benim gibinin seni sevmesi
Ne avareyim ne deliyim
Ben
Ben, senden arta kalmış biriyim
Bir yangın yeriyim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben de Öyle Sanırdım

Nedir
Nedir gözündeki yaşlar öyle
Sanki her şeyi bitirmişsin
Sanki her şeyi yitirmişsin
Karanlıklara düşmüş, gitmişsin
Dur
Dur, zaten öyle oldu, deme
Ben de öyle sanırdım
Yitirirsem
Kavuşamazsam
Onunla olamazsam
Yaşayamam
Yaşayamam sanırdım
Bu hayata nasıl katlanırdım
Onsuz nasıl dayanırdım
Oluyor be arkadaş
Olunuyor
Zaman nelere çare
Nelere ilaç olmuyor ki
Buna da olmasın
Biliyorum, aşk ve hasret yakıyor yüreğini
Onu görüyorsun değil mi?
Nereye çevirsen gözlerini
Ve içindeki bu acı, seni öldürecek sanıyorsun
Ben de öyle sanırdım
Yaşanmaz
Yaşanmaz sanırdım
Yaşanıyor, yaşanıyor be arkadaş
Yine umutlara koşuluyor
Hayata kucak açılıyor
Yine
Yine seviliyor be arkadaş, yine…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben de Şair Sanırdım Kendimi

Seni öyle
Öyle çok seviyorum ki
Ne şiirlerime sığıyor bu sevgi
Ne yüreğime
Ne kelimeler yetiyor anlatmaya
Nede mısralar
Yetmiyor işte
Anlatamıyorum
Anlatamıyorum içimdeki yangını
Sana olan hislerimi
Anlatamıyorum sevgimi
Ben de şair sanırdım kendimi
Sevdan aştı kalemimi
Yetmiyor, seni anlatmaya kara gözlüm
Yetmiyor, seni yazmaya
Bulsam da kelimelerin en güzelini
Ben de şair sanırdım kendimi
Yazsam da ne çıkar yüz bin şiiri
Sevdan dar etti ya bana bu şehri
Aktı durdu sana yüreğimin nehiri
Dizlerimde derman bırakmadı hasretin zehiri
Ne şiirlerim yetiyor anlatmaya derdimi
Ne de gözyaşlarım
Ben bumuydum, böyle mi?
Sevdana düşmeden önce
Şair sanırdım kendimi...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Düştüm Aşk Ateşine

Ben yandım
Aşk ateşine düşmeye gör kardeş
Yanmaya gör, yanmaya
Bir vefasıza kanmaya, bağlanmaya gör
Ben yandım
Gecem gündüzüme karıştı
Avare gezdim
Yaşamak diyorlar ya, kalmadı gözümde
Candan, canımdan bezdim
Ah! Kardeş ben yandım
Düştüm aşk ateşine
Sevmiştim ölürcesine
İnanmıştım, tapmıştım
Ah’ kardeş ben yanmıştım
Böyle acı, böyle kahır tatmamıştım
Kendimden vazgeçmiş, onu unutamamıştım
Ah! Kardeş ah! Ben yanmıştım
Ben düştüm aşk ateşine
Sevmeye gör böylesine
Yanmaya gör, yanmaya
Bir vefasıza bağlanıp kalmaya gör
Ben düştüm aşk ateşine kardeş
Düşmeye, düşmeye
Böyle
Böyle sevmeye gör…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Gerçeğim

İşine gelmeyince
Kimse kabul etmez beni
Ben gerçeğim
Gerçek
Ben ölümüm
Ben saça düşen ak
Ben, sevilmekten kesilen umut
Ben, beni unut, diye söz
Ben gerçeğim işte, öylesine acı
Kimse inanmak istemez bana
Oysa
Acı da olsa ben gerçeğim
Ben umut treninin son yolcusu
Ben, değeri hep yokluğunda anlaşılan
Ben, hep tartışılanım
Ben gerçeğim
Bazen dilin ucuna gelip te söylenemeyen
Bazen bir öfke anında gizlenemeyen
Haykırılan o çığlık
Bazen karanlık, bazen aydınlık
Ben gerçeğim
Gözlerden okunmaya çalışılan
Bazen en zor alışılanım ben
Ben gerçeğim
Her şeyin bittiği yerde ben varım
Tüm çıplaklığıyla ben varım
Öylesine soğuk
Kabullenilmeksizin
Ben varım
Yalanların tükendiği
Maskelerin düştüğü
Saklanan yüzlerin göründüğü
O anda
Ben varım
İşte ben gerçeğim, karşında duran
Hep aranan
Bulunduğumda
Çoğu zaman umulduğum gibi olmayanım
Ne acı şey bu
Bazen işte öylesine yürekleri acıtanım
Ben
Ben gerçeğim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Gidiyorum

Ben gidiyorum, kal sağlıcakla
Ardımdan ister el salla, istersen ağla
Doğrularınla, yanlışlarınla
Sonsuz pişmanlığınla, anılarınla, kal

Ben gidiyorum, kal sağlıcakla
Bensiz mutluluğunla, yalnızlığınla
Kal sağlıcakla, seni sana bırakıyorum

Ben gidiyorum, yanımda yalnızlığımla
Sen, hayallerinle, özlemlerinle
Hasretlerinle, beklentilerinle
Kal bensiz, kal kendinle

İçimde, acıya dönen sevgim
Altıcı hissim
Kırılan kalbim, git, diyor bana
“git artık, durmasana! ”
İşte gidiyorum
Ve ben, seni sana bırakıyorum
Ben gidiyorum, kal... Kal sağlıcakla

Sevdim diye pişmanlık duymuyorum
Kalpsiz değilim, hissiz değilim
Ağlıyorum
Yaş dolu gözlerimi gizlemiyorum
Duygusuz değilim
Ağlıyorum
Utanmıyorum, ben bir insanım
Kanayan bir canım
Gizlemiyorum, ağlıyorum
Hoşça kal bebeğim
Ben
Ben gidiyorum
Kal
Kal sağlıcakla
Ben gidiyorum
Ne garip, ne acı
Ne zor bir şey bu
Ben gidiyorum
Ve
Ve seni hala seviyorum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Olurum

Alır da suçları üzerime
Bağışlarım belki, bir gün seni
Kabullenip tüm günahlarını
Hazırlayıp çekeceği acılara
Bu kalbi, bu bedeni
Bağışlarım belki, bir gün seni

Yine sen haklı olursun
Suçlu ben
Yine sen mutlu olursun
Derbeder ben

Sen, bir gün gelir, unutursun
Istırap çeken ben
Gece gündüz içen ben
Sevgi ekip, hasreti biçen ben
Ben olurum

Ben olurum, ben...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Sana Seni Seviyorum Diyemedim

Uykusuz kaldığım o yaz *******inde
Hep seni düşünüyor ve seni düşlüyordum
Rüzgar saçlarını
Saçlarını savuruyordu dalga dalga
Biliyorum
Sen de beni düşünüyordun
Allahıma kitabıma yemin ederim
Sen de beni düşünüyordun
Ama ben sana hiç “seni seviyorum” diyemedim
Oysa sevmek ve seni seviyorum demek çok
Çok güzel
Ama ben sana hiç “seni seviyorum” diyemedim
Yaz gecesi masalıydı aşkım
Gün ağarır
Yıldızlar çekilirken
Uykusuz gözlerimi hasret rengine boyayan
Belli etmiyordum ama
Kalbimde bir yara vardı kanayan
Yanmaz mı, kahrolmaz mı sanırsın
Sevip te, sevdiğini anlatamayan
Bir yaz *******i bilir halimi benim
Ve bir de yıldızlarım
Seviyordum ben seni ve söyleyemiyordum
Rüzgar saçlarını savuruyordu senin
Dalgalanıyorlardı
Yüzüme çarpıyordu rüzgar
Ben kokunu içime çekiyordum
Ve sen kollarımın arasında olsaydın
Ah bir olabilseydin
Ama ben sana
Sana seni seviyorum diyemedim
Biliyorum sen de
Sen de hep bunu bekledin
Ama ben söyleyemedim işte
Söyleyemedim
Neden uyuyamazdım, biliyordum
Boştu yatağım
Korkutuyordu yalnızlığım
Sen olmalıydın yanımda
Kollarımda
Başını göğsüme yaslamalıydın, yıldızların altında
Sensizlik değil, sen olmalıydın yatağımda
Rüzgar savuruyordu saçlarını
Ben duvarları yumrukluyordum
Kadere talihe lanetler yağdırıyordum
Yıldızlar şahitti
Ben seni çok, çok seviyordum

Ecel gibi
Ecel gibiydi seni kaybedişim
Hani gelir de önüne geçilmez
Bilirsin ya sonunu
Ne isyan ne ağlayış, haykırış
Hiçbiri fayda etmez
İşte, işte öyleydi seni kaybediş
Uykusuzdu *******im
O yaz *******i
Bir ben, bir yalnızlığım, bir de yıldızlarım
Hep seni düşünüyor ve düşlüyordum
Rüzgar saçlarını
Saçlarını savuruyordu dalga dalga
Biliyorum, sen
Sen de beni düşünüyordun
Şerefim üstüne yemin ederim
Sen de beni düşünüyordun
Ama
Ama ben
Ben sana hiç
Seni
Seni seviyorum, diyemedim…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Sana Susadım

Ben sana susadım
Yokluğuna doydum
O sevgi dolu kalbini kırmışlar, diye duydum
İnan küçüğüm, inan bir tanem, ben kahroldum

Kelimeler de yetmiyor ki hislerimi anlatmaya
Buram buram hasret pusları
Güzel gözlerine doya doya bakmaya korkan gözlerimde
Bilmem ne yapardım, olmasaydı şiirlerim de
Bütün mutlulukları sana verebilmek
Keşke olsaydı elimde

Ben sana susadım
Sensizliğe doydum
Küçük meleğim, seni üzmüşler, diye duydum
İnan, inan ki işte o an ben, ben kahroldum

Ben sana
Sana susadım
Yokluğuna, sensizliğe
Hasretine doydum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Seni Seviyorum

Aramıyorsun, sormuyorsun ya
Sana kızmıyorum, kızamıyorum
Yalnız, yalnızca üzülüyorum
Bazen telefonumu elime alıp
Garip hayallere dalıyorum
Şimdi, diyorum, çalsa şu telefon
Ve arayan sen olsan
Bak, söyleyeceğim sözleri bile hazırladım
Bana, nasılsın, diye soracaksın
Bende, şu an sesini duydum ya
Dünyanın en mutlu insanıyım, diyeceğim
Sonra yarı şakayla karışık
Seni vefasız, neden aramadın bunca zaman, diye
Sitem edeceğim
Oysa
Sesini duyduğum anda bitecek
Çektiğim tüm hasretler
Ama aramıyorsun işte, aramıyorsun
Ardında nasıl bir kalp bıraktın bilmiyorsun
Sonra yine teselli veriyorum kendime
Aynı şehirdeyiz ya nasıl olsa
Elbet karşılaşırız bir gün, diyorum
O çocuk bakışlarla
Kara gözlerin, taa gözlerimin içine
Yine öyle bakar belki, diyorum
Kendime itiraf ettim
Eşe dosta söyledim
Bir senin haberin yok
Ben seni seviyorum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ben Yarattım

Ben yarattım
Ben kurdum, şu dünyamı
Yıktığım hayatımın üzerine
Ben yarattım ümidimi yoktan

Kendim yarattım
Bu aşkı bu gönülde
Başıma getirip te
Pişmanlık duyduğum, dertler gibi
Ben yarattım bu aşkı

Ben yarattım hiç yoktan
Bir çift güzel göz
Bir bakıştan
Ben yarattım bu aşkı

Kime sorduysam
Sevenler mesut olmaz, dedi
Dinlemedim
Ben sardım başıma bu derdi

Ben
Ben yarattım...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Beni Hatırla Demiyorum

Beni hatırla, demiyorum
Hatırlanmak için önce unutulmak gerekir
Unutulmak gerekir, bir anlık ta olsa, unutulmak gerekir
Sen unutma beni, bir an bile unutama
Aklından yüreğinden çıkarıp, atama
Ben olayım, aldığın her solukta
Ben olayım, gözlerine değen her bakışta
Ben olayım, baharda kışta

Sen ol
Sen ve ben olalım bu aşkta
Beni hatırla demiyorum, bir tanem
Sen oldun tek düşüncem
Sen oldun, gündüzüm gecem
Beni hatırla demiyorum
Hatırlanmak için, bir an, bir saniye bile olsa
Unutulmak
Unutulmak gerekir, bir tanem
Sen unutma beni, bir an bile unutama
Aklından, yüreğinden çıkarıp atama
Çünkü ben
Ben seni işte böyle seviyorum
Bir an, bir saniye bile unutamıyorum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Benim Adım İnsanlık

Ayın bir yüzü aydınlık, bir yüzü karanlık
Benim adım insanlık
Her gönülde farklıdır yerim
Kiminde azdır, kiminde çoktur değerim

Kimi kaybetmiş çoktan, kimi arar durur hiç yoktan
Sorun değerimi, zalim eline düşenden
Kimi nasibini hiç almamış benden
Benim adım insanlık

Bir çocuğun saçını okşayan elim ben
Mazlumun gözündeki yaşı silenim ben
Talihsizin yüzüne gülenim ben
Benim adım insanlık

Bir baş, bir beden ile tarif edilmez cismim
Her ağza yakışmaz benim ismim
Yok ise yerim, o yüreğin sonu ziyanlık
Benim adım insanlık

Bu dünyada hem yokluk var, hem varlık
Benim adım insanlık
Kini nefreti unutanım ben
Düşenin elinden tutanım ben

Kimi uzaktır Yaratandan
Bir de alır adımı ağzına, utanmadan
Bihaber günah ile sevaptan
Bir de bahseder insanlıktan

Vicdanın kapısını açanım ben
Yüreğe ışık saçanım ben
Öksüze, yetime el uzatanım ben
Benim adım insanlık

Merhamet ile gözden akan yaşım ben
Zulme eğilmeyen başım ben
Sevgiye, dostluğa kardaşım ben
Benim adım insanlık…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Benim Gibi Birine

Her kim gördüyse beni, tanıdık
Ve sorduklarında seni
Öğrendiklerinde olan biteni
Öğrendiklerinde ihanetini
İhanetin kendisine değil de
Benim gibi birine ettiğine şaştılar

Benim gibi birine
Benim gibi candan
Yürekten sevene
Yuvasına kol kanat gerene
Ağzındaki lokmasını verene
Benim gibi birine
Nasıl da ihanet ettiğine şaştılar

Bilsen aldığın ahları
Hani bir zamanlar seni sevenlerden
Sana gelen “yazıklar olsunları”
Kimisi diyor, “karşıma çıksa da yüzüne tükürsem”
Arkandan söylenenleri şimdi bir bilsen
İşte artık herkes sana, nefret dolu böylesine
İnanamıyor
Şaşırıyor herkes
Bunları nasıl yaptın, benim gibi birisine

Benim gibi
Benim gibi birine
Gözü başka görmeyen
Yüreği başka sevmeyen
Hani derler ya
Yemeyip te yediren, giymeyip te giydiren
Ağzındaki yudumunu veren
Benim gibi birine
Nasıl da ihanet ettiğine şaştılar
Oysa bazen düşünüyorum da
Kim bilir belki de
Hak ettim ben bu sonu, diyorum
Belki de hak ettim bunu
Çünkü sevdim, senin gibi birini
Baştan yanlış olunca, insanın seçimi
Ne kadar sevgi eksen de yüreğe
Yine ihaneti, yine ayrılığı biçiyorsun
Hasat mevsimi gelince
Ve elde değil, insanın sitemi dönüyor kendine
Hak ettim, diyorsun, belki de bunu
Ben böylesini sevince
Ve sevince böylesine
Yine de hayretler içinde kalıyor, her duyan
Nasıl yaptın bunları, benim gibi birisine...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Benim Kavgam

Benim kavgam, insanca yaşamak
Mümkün mü baki kalana sahip olmak
Benim kavgam, hırstan uzak
Kavgasız bir ömür yaşamak


Bu dünya kime yar olmuş, bana olsun
İstemem dünyayı, sevgisiz olacaksam
Yer gök benim olsa, istemem
Onsuz kalacaksam


Benim sözüm, sevgiyi bilenlere
Harcayacak sözüm yoktur
Sevgiyi unutup
Gözünü hırs bürüyenlere


Benim kavgam, bir parça ekmek
Benim kavgam, sevmek sevilmek
Mümkün mü baki kalana sahip olmak
Benim kavgam insanca yaşamak…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Benimki de Bir Garip Sevda İşte

Bu dünyaya erken gelmişim
Seni tanımaya geç kalmışım
Ama sevmek
Sevmek denen şu duygu var ya
Seninle bir daha yüreğimde hissetmişim
Ben, senin gülüşün gibi tatlısını
Ben, senin gözlerin gibi karasını görmedim
Tattırdın ya küçüğüm yine bana
Sevmek hissini
Görmedim, sevmedim ben, senin gibisini
Biliyor musun?
Senden hatıra diye saklıyorum
O gün verdiğin alış veriş fişini
Benimki de bir garip sevda işte
Saklıyorum, peçeteye çizdiğin o resmi
Ve keşke benim küçük garsonum
Sana vermeseydim de, atmasaydın, diyorum
Tostumdan çıkan, saçının o telini
Diyorum ki kendi kendime
Düşünüyor mudur, küçüğüm de, arada sırada beni
Ve hala duruyor
Çayım için fazladan getirdiğin küp şekerler
Onlara baktıkça
Hep sen geliyorsun gözlerimin önüne
Bordo önlüğün, elinde servis tepsin
O kapkara gözlerin, bakışların, gülüşün, sesin
Sen geliyorsun gözlerimin önüne
Benim küçük garsonum
Yetiyor bana, düşlemek seni
Yetiyor seni düşünmekte
Benim ki de bir garip sevda işte
Belki bir gün bir yerde
Karşılaşırız biz de
Ne diyeyim, kara gözlüm, varsa kaderde
Yaşamak kısmetse bu aşkı
Bu sevgi bitmez, gömülüp kalmaz mazide
Kim bilir belki de
Başka biri taht kurar o gönülde
Bir başkası olur o kara gözlerinde
Belki bir gün bir başkası bakar
Ama o kara gözler
Bilmem benim ki kadar
Hangi yüreği yakar
Hasretin benim ki kadar
Hangi yüreğe kurşunlar sıkar
Hangi gözlerin önüne hayalin
Yirmi dört saat durmadan çıkar
Ve hiçbir çıkar, hiçbir karşılık beklemeden
Hangi yürek sever seni benim ki kadar
Benimki de bir garip sevda işte
Kim unutturabilir seni bana söyle
Kimi sever bu yürek bir daha böyle
Sen yoksun diye yanında
Olsa bile kendi yatağında
Olsa da kendi ocağı, kendi sılasında
Kim hisseder kendini her anında
Kim hisseder gurbette
Benimki de bir garip sevda işte
Benim küçük garsonum
Kim yanar böylesine seve seve
O kara gözlerinin uğruna
Kim yanar aşk denen, hasret denen ateşte
Benimki de bir garip sevda işte...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bıktım

Bıktım, bıktım be!
Bıktım hep böyle hasret çekmekten
Seni beklemekten
Seni sevmekten
Yoruldum
Kırdım gururumu
Dosta düşmana seni sordum
Dediler ki;
Artık sevmiyormuşsun, bir başkasını bulmuşsun
Sen çoktan, çoktan bir başkasının olmuşsun
Ne diyeyim, doğruysa helal olsun
Bunca yıl, çılgınlar
Deliler gibi sevdim, seni
Haydi bekliyorum, gel öldür beni
Sık kurşunları beynime, yüreğime
Bir damla kanım akmaz, korkma
Damarımda kanım dondu çoktan
Bıktım
Bıktım ben, böyle yaşamaktan
Sevip, sevip kahrolmaktan
Bıktım
Bıktım vefasızlara, hayırsızlara hedef olmaktan
Bahar gelmeseydi, çiçekler açar mıydı
Kuşlar şarkılar söyler, şakırmıydı
Ben böyle yürekten, böyle candan sevmeseydim
Gözlerimden yaşlar akar mıydı
Ben sensiz kalmasaydım
Hasretin beni böyle yakar mıydı
Gelmezsen
Dört duvarına tırnaklarımla adını kazıdığım evime
Gel bari vefasızım, kabrime
Hiç değilse son olarak bunu yap
Canını feda etmişti, deyip, aşkıma
Bir fatiha oku, ruhuma
Bıktım
Bıktım ben, böyle hasret çekmekten
Seni beklemekten
Seni ümitsiz sevmekten
Acılarına telafisiz boyun bükmekten
Bıktım
İnan bıktım...

[GooD aNd EvıL]

Bırakıp Giden Her Zaman Kaybedendir

Bırakıp giden, her zaman kaybedendir
Hayat devam eder
Çark döner
Gittin diye, sanma her şey biter
Vefa, şarap gibidir, yıllandıkça
Yaşamak, sevenler kavuşunca
Beklenen güneş, yüreğe doğunca
Hayat güzeldir
Bilmez misin ki, taş yerinde ağır
Bazen gözü kör etmek gerekir, kulağı da sağır
Her şeyi dert edip takmak
Ne kazandırır insana
Kendini, boşu boşuna yıpratmak
Unutma
Terk edip giden, her zaman kaybedendir
Bunca naz, bunca kapris yeter
Sabrın da bir sınırı var
İnsan bir noktaya kadar çeker
Ötmedim diye, güneş doğmayacak sanan horoza benzer
Bırakıp giden, her zaman kaybeder
Çark döner
Hayat devam eder…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bilir misin

Bilir misin, sensiz o ******* nasıl bir histi
Hepsi de birer son nefesti
Yorgun, bitap
Kan ter içinde, uykuya dalıp gidişler
Olmadı bir bütün uykum
Ölüme güler geçerim, sensizlik tek korkum
Yüreğimde bir sıkıntı, uyanıp
Sırtımı yaslayıp duvara
Gözlerim, buğulu puslu
Dalıp giderdim karanlıklara
Lanet ederdim
Lanet ederdim, sensiz gelen yarınlara
Bilir misin, nasıl bir histi
Katlanmak o acılara
Katlanmak sensizliğin, korkularına
Yaz *******inde, yıldızların pırıltısı düşerdi
gözyaşlarıma
Sessiz ve hissiz bir şahidim vardı ağladığıma
Gecenin karanlığı, gelmez, gelmezdi ki dile
Anlatsın neler çektiğimi hasretinle
Acıkmayı, uyumayı
Mutluluk üstüne bir hayal kurmayı
Gülmeyi unutmak
Bilir misin nasıl bir histi unutmak
Sırf kahrolarak, sırf inadına
Dosta düşmana karşı
İşte öyle
Öylesine yaşamak
Şarkılarla ağlayarak, yalnızlığa sığınarak
Dertlerle savaşarak
En kötüsü, en beteri, en acı vereni
Seni kaybetmek korkusuyla
Yüreğimin alev alev yanan
Bitmeyen arzusuyla yaşamak
Bilir misin, nasıl bir his bu
Bilir misin? ..

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bilir misin Oğlum

Canım oğlum, İsmet Alp İLERİ' ye...

Bilir misin oğlum
İnsanda baht olacak önce
Bahtın yoksa tahtında kaybolur,tahcında
Bahtın varsa tahtında olur, tahcında
Yani kısacası şansı olacak insanın bu dünyada
Bilir misin oğlum, varsa bir hikmeti
Tepmeyeceksin sakın ayağına gelen kısmeti
Bak sana kıssadan bir hisse:
“ Birgün Yunus Emre’nin köyüne kuraklık, kıtlık çöker
Tarlaları bile ekmeye kalmamışsa tohum
Köylü neyi eker de neyi biçer?
İş nihayet Yunus’a düşer
Koyulur yollara, tohumluk buğday istemeye
Şeyh Taptuk Emre’nin dergahına gider
Varır huzura
Halimiz budur, der.
Şeyh sezer Yunus’un yüreğindeki cevheri
Ama önce biraz işlemeli
Bir an durur, düşünür ne söylemeli
Sonra:
- Bak oğul, der.Tohumlar hazır çuvalda.Hepsi de dışarıda
Ama sana bir diyeceğim var, dinlersen
Tohumları bırak sana hikmet vereyim dilersen
Hikmeti bırak tohumları götür istersen.
Yunus düşünür, tarlalar boş
Neyler köylüsü,birde dönerse geri eli boş
Alır tohumu düşer yola
Ama sanki adımları gitmektedir geri
Yüreğinden, aklından çıkaramaz aynı düşünceleri
Tohum mu? Hikmet mi?
Hikmet mi? Tohum mu?
Durur bir an
Çevirmek olmaz elbet sunulan nimeti
Durur bir an ve derki;
Vardır elbet şu hikmetin bir hikmeti
Tepmiş olmayayım sakın ayağıma gelen kısmeti
Ve döner hemen geri, çıkar yine huzura
- Şeyhim, der. Al buğdayını ver hikmetini
Şeyh Taptuk Emre gülümser;
- Oğul, der. Bende bekliyordum zaten seni
- Al götür önce buğdayları köylüne
Ve hikmetini almak için buraya dön yine…
Böylece Şeyhin dergahına döner Yunus
Orada ilim, irfan ve hikmet sahibi
Bir derviş olarak yetişir…”
Yüreğine, sevginin, hoşgörünün tohumları ekilir
Ve o tohumlar ki
Asırlar boyu, insanlığın gönlünde yeşerdi
Çiçek açtı, meyve verdi...

Yani kıssadan hisse dedik ya oğlum
İnsan seçimini doğrudan yana kullanmalı
Doğruluk zaten beraberinde getirir, diğer nimetleri
Bilir misin oğlum
Şeytan sanki bal sürmüş haram denen şeye
Aman oğlum sakın el sürme yasak meyveye
Alıştır kendini doğrudan yana, içindeki sesi dinlemeye
Vicdanın sana seslenir de duymazsan
Kuralları vardır bu oyunun, uymazsan
İnan oğlum, son pişmanlık hiç fayda etmez ne yapsan
Bilir misin oğlum, birde her şey olmalı ölçüsünde
Yediğinin, içtiğinin bile kaçırırsan ölçüsünü
Ne böbrek kalır adamda, ne mide, hatta ve hatta
Aşırıya kaçmamalı ne nefrette nede sevgide
İnan oğlum onlarda bile
Ben babayım,gücüm yettikçe istediğini dile
Ama aşarsa gücümü,isteklerin nafile
Ben babayım, bilir misin oğlum
Kimse evladının kötülüğünü istemez
Babaların nasihatları bitmez
İster dinle, ister savur gitsin yele
Kendime değil, sana yanarım oğlum,kıyarsan bu sözlere
İnan oğlum, düşe kalka geldim ben bugünlere
Allahım korusun beni
Seni muhtaç etmem, ezdirmem ellere
Dönemem artık bu yoldan, dönemem sözümden, onurumdan
Bir yol tuttum gidiyorum
Biliyormusun oğlum, ben seni çok seviyorum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bir Avuç Korku Kalır

Yokluğun hasretlere gebedir
Artık gündüzler de gecedir
Baharlar kış
Gülen gözler ağlamaklı bakış

Acılar biter gider
Sevgiler kahreder
Bir avuç korku kalır ellerimde
Bir avuç kor kalır kalbimde

Bir avuç korku kalır ellerimde
Yazılmamış şiirler
Söylenmemiş sözler
Yaş olur, süzülür gözlerimde...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bir Duygu Vardır

Hani bir duygu vardır
Bilir misin
Sımsıcaktır
Hiç hisseder misin

Göz göze gelinir de
Yürek oynar yerinden
Bir sızı duyulur, derinden
Bir ah çekilir içten

Bilir misin sen o duyguyu
Sarar tüm benliğini
Haram eder yediğini, içtiğini
Haram eder uykularını, *******ini

Hani bir duygu vardır
Tattın mı sen de
Sımsıcaktır
Hiç hissettin mi gönlünde

Tanır mısın sen o duyguyu
Aşk mı derler adına
Bilmem sevda mı
Seni de kollarına aldı mı

Bilir misin sen o duyguyu
Kaplar tüm benliğini
Haram eder yediğini, içtiğini
Haram eder uykularını, *******ini...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bir Onlar Bilir

Ah! Bu aşk yolunda
Beni peşinden koştur dur
Bu aşk yolunda yor beni, yor
Bir onlarla dertleşirdim
Keremden, Mecnundan
Ferhat ile Şirinden sor beni, sor
Daha da anlamadıysan sevgimi
Bilmem başka ne demeli
Sana ne söylemeli
Peşindeyim
Bu aşk yolunda yor beni, yor
Sensizlik yüreğimde sönmeyen kor
Bilir misin sen bunu
Sensizlik ne zor
Bir onlar bilir beni
Keremden, Mecnundan
Ferhat ile Şirinden sor
Bir onlar bilir beni, onlar anlar
Aşk ile insan nasıl yanar, ağlar
Aşkın ile aşılmaz mı sıra dağlar
Yanmaz mı insan, ah! Yanmaz mı
Çöllere düşürmez mi, dağlar delinmez mi
Bir onlar bilir, bir de ben
Mecnundan, Keremden
Ferhat ile Şirinden sor
Sana olan sevgimi...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bir Onu Sayamadım

Ne çabuk acıyor, yüreğim
Ne çabuk yaşarıyor, gözlerim
Öksüz, ürkek bir çocuk gibiyim
Sen gittiğinden beri, ben böyleyim
Dün, cam kenarında otururken
Sıkıntıdan saydım
Tam, yüz kırk üç tane idi
Küllükteki izmaritlerim
Ya *******im
Sakın sorma
Bir, Allah biliyor, bir, ben
Dün gece, yıldızları sayarak sabahladım
Kimi şaşırdım, kimi baştan aldım
Sonra güneş doğdu
Unuttum, kaçıncıda kaldım
Biliyor musun?
Sen gittiğinden beri
Takvimden tek bir yaprağı bile koparmadım
Hep günleri saydım
Tam, bir yıl, yedi ay ve on dört gün oldu
Ve
Saçımda kaç tel daha beyazladı
Biliyor musun?
İşte, bir onu sayamadım…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bir Resmin Vardı

Bir o kalmıştı
Bir resmin vardı
Bilmem, nasıl kıydım
Bir anlık gurur
Bir anlık öfke
Yırttım, attım

Nasıl elim vardı
Nasıl yaptım
Zaten
Bir o kalmıştı
Bir resmin vardı

Bakardım bazen
Yaşlı gözlerle
Mutlu olurdum
Senden kalan hayallerle

Nasıl kıydım
Nasıl yaptım
Bir resmin vardı
Yırttım, attım...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bir Sen misin ki

Bir hayır’ınla yıkılırım mı sandın
Yitirmeye, acı çekmeye alışmak
Alışmak nedir, bilir misin sen
Bir sen misin ki, sen nesin ki


Ben ne katlanılmaz çileler çektim
Ben ne kapanmaz yaralar kapattım
Ben ne unutulmaz yarlar unuttum
Bir sen misin ki, sen nesin ki


Seni umursarım, takarım
Yoksun diye yaşamaktan mı bıkarım
Senin için cana mı kıyarım sandın
Bir sen misin ki, sen nesin ki


An oldu
İçim kan ağlarken güldüm
An oldu
Kahrolurken mutlu göründüm
Ben ne sevdalar uğruna dirildim, öldüm
Bir sen misin ki, sen nesin ki…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bir Yanda Sen Bir Yanda Ben

Bugün seni gördüm
Saçların dağılmış yüzüne
Öylece oturuyordun
Saçların salınmış omuzlarından
Ah! Bir tutam olsaydı da
Öpüp koklasaydım o saçlardan
Saçların ipek ipek
Saçların tel tel
Gel sevdam ol, sevdalım ol, başımda deli deli
Ey yüreğimde esen yel

Bugün seni gördüm
Bir yanda dün, bir yanda yarın
Ama bugün sen!
Ve bu yürek diyor ki; illaki sen
İçimde sır oldu sevdan
Sana bile söyleyemiyorum
Bir selamın var tesellim
Onu da kesersin, diye korkuyorum
Bir yanda sen, bir yanda umutlar
Bir yanda sen, bir yanda korkular
Aklım almıyor bazen bu düzeni
Bu ne büyük çelişki
Bunlar ne karışık işler
Bir yanım çılgınca yaşamak ister
Bir yanım ölümü düşler
Bir yanda yitirilmiş ümitler
Yıkılmış hayaller
Bir yanda sen, bir yanda ben

Bir pencereden bakar durur, uykusuz gözler
Doğacak güneşi bekler
Bir yanda kabuslar, bir yanda düşler
Bir yanda sen, bir yanda ben
Ve o umutlar, yitip giden

Bugün Nisan’ın onu
Havada güneş ışıldıyor
Bedenim sığmıyor ruhuma, dar geliyor
Sevmek buysa; seven benim, sevilen sen
Çok geliyorsa busen
O da yeter bana
O ipek saçlarından bir tutam versen

Bugün seni gördüm
Saçların salınmış omuzlarından
Dalga dalga, kıvrım kıvrım
Başını almış ellerinin arasına
Öylece oturuyordun
Bilmem ki, küçüğüm, ne düşünüyordun
Bak
Kalmadı bende yön hissi
Ne batı, ne kuzey, ne güney, nede doğu tarifi
Şimdi ben ne tarafa dönsem
Bir yön sen, diğer yön ben
Demek ki aşk dedikleri bu
Bir seven, bir de sevilen
Yani
Ben ve sen...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Biri Daha

Beni görünce yolunu değiştirdin
Canın sağolsun

Dermanım çoktan tükenmiş
Peşinden koşamam ki
Yolun açık olsun

Senden önce
Kimleri yolcu etmedi ki
Şu seven gönlüm
Ha bir eksik ha bir fazla
Ne fark eder ki
Bir terkeden daha olsun

Biri daha
Sillesini vursun...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Birine

Daha dün yaltaklanırken kapımda
Henüz o lokmalar dururken boğazında
Ne çabuk adam oldun
İnsanlığa ne çabuk doydun

Utan desem, utanmazsın
Şerefin kalmamış
Kendinden bulmazsın
Yer, içer, yaşar, şekline kanar
Kendini insan sanırsın

Nankörlüğün destanını yazdın
Kalleşliğin, bencilliğin kitabını
Yazık oldu emeklerime, sözlerime
Öğrenemedin gitti, insanlığın adabını...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bitti Bu Aşk

Dağıldı yüreğimde sevda pusları
Artık önümü görebiliyorum
Uçuşmuyor artık başımda hasret kuşları
Kalktı gözümden yağmur bulutları
Şimdi ağlamıyorum
Bitti bu aşk
Bir kabustan uyanmış
Bir yükü omuzumdan atmış gibiyim
Bitti
Bitti bu aşk
Dağıldı yüreğimden sevda sisleri
Ne zaman adını ansam
O şarkıyı duysam, hep ağlardım
Ölürcesine bağlanmak
Sevmek değil, yanmaktı bu
Sanki bir köle, tutsaktım
Artık bu sayfayı kapadım
Bitti bu aşk
Bitirdim
Dağıldı yüreğimden sevda pusları
Kalktı gözümden yağmur bulutları
Bitti
Bitti bu aşk, bitti
Bitirdim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bitti İşte

Üstüne yeminler ettiğimiz
Yoluna canımızı serdiğimiz
Aşkımız var ya
Var ya bir tanem
Bitti, dediğim gün
Bitirdiğim
Darağacımı kurup, ipimi çektiğim gün
Senin gibi ağlayabilseydim
İçimdeki acıyı
Seni
Kendimi
Unutana dek içebilseydim
Senin gibi, telefonlar edip
Derdimi anlatabilseydim
Kim bilir belki o zaman
Saatler durmaz
Yüreğim öylesine
Öylesine yanmazdı
Sorgusuz, sualsiz, savunmasız
Ayrılık olur mu diye böyle, apansız
Vicdanım kapıya dayanmazdı
Gönül dağı üstüme yıkılmazdı
Yüreğim öylesine daralmaz
Bir nefes
Bir nefes, diye yalvarmazdı
Yaşananlar masal
Yaşananlar rüya
Yaşananlar yalan
Ayrılık gerçek olmasaydı
İçim o kadar yanmazdı
Yalanlarını
Ve dış kapının anahtarını
Bırakıp giderken bana
Biliyorsun
Ben, elveda, dedim sana
Bitti işte
Hem de sonsuza dek
Bitti işte
İşte bu senin, hayattaki
En büyük eserin oldu…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Biz Çocukken

Biz çocukken her şey masal tadındaydı.
Keloğlan, pinokyo arkadaşımdı
Şimdiki çocuklar gibi internet kafelerde
Sanal aşklar yaşamaz
Ona buna bulaşmaz
Cep telefonuyla konuşmazdık
Televizyon siyah beyazdı, bir TRT vardı
Kaçak doktor Richard Kimble ile heyecanı
Küçük ev ile sevgi dolu aile bağlarını
Heidi ile sevginin mucizelerini tanıdık
Bunlar siyah beyazdı ama tad aldık
Şimdi her şey renkli, kanal çok
Ama gel gelelim o eski tat yok
Şimdi işe yetişmek için kahvaltılar aceleye geliyor
Çayın demi bile eskisi gibi, öyle nefis kokmuyor
Biz çocukken, Zagor vardı Tom Braks, Çelik Bilek,
Tom miks vardı kötülerle savaşan
Sonunda onlar da yoruldular anlaşılan
Bitiremediler ne kötülüğü, ne de kötüleri
En sonunda onlar da bırakıp gittiler, bizleri
Biz çocukken, bir şey vardı, anlamı olan
Şimdi bana yabancılaşan
Aynadaki yüzüm bile yorgun
Delmemiştik henüz ozon’u
Kirletmemiştik dünyayı bu kadar
Ve gelmiyordu bu şehir bana böylesine dar
Biz çocukken her şey masal tadındaydı
Çünkü yüreğimiz masallara inanacak kadar saftı
Biz
Biz çocukken her şey bambaşkaydı...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bizim Sevdamız

Her hüzün, hasret dolu şarkıda dalıp gidiyorsam
Ayrılık çare değilse, hata değilse bu
Sevda diyelim adına, aşk diyelim
Varsın bizim sevdamız da böyle olsun
Sonumuz ne olur, nereden bilelim

Engeller var, yasaklar var aramızda
Yıkmak için bu aşkı, düşmanlar var pusuda
Bana en çok koyan da
Onlara benden fazla inanman
Bu çelişkiler, bu mücadelede en yaman düşman
Hepsini aşacak güç var, var da
Ah! Olmasaydı, o verilen sözler arada

Yasak deseler de bu sevdanın adına
Sökemeyecekler yüreğimizden
Sürüp gidecek yarına
Anlayın, anlayın bunu, seven gönüller aşkına
Anlayın, ayıramazlar bizi
Yazmadıysa Mevla alına
Ayıramazlar bizi, gücü yetmez kimsenin buna

Her özlem dolu, hasret dolu şiirde dalıp gidiyorsam
Unutmak çare değilse
Ve hata değilse bu yaşadığımız
Sevda diyelim adına, aşk diyelim
Olsun be gülüm
Bizim sevdamız da böyle olsun
Sonumuz ne olur nereden, nereden bilelim…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Boşver

Boşver, derdim, boşvermek kolay olsaydı
Boşver be, boşver!
Ah ulan! Unutmak bu kadar kolay olsaydı
Her gece bu şişeler böyle boşalmazdı
Seven yüreğim yıkılmazdı
Adım avareye çıkmazdı
Ah ulan boşvermek!
Boşvermek bu kadar kolay olsaydı
Seviyorum, diyen sendin
O yeminleri eden, sendin
Hayret bir şey be vefasızım!
Sen yine de çekip gidendin
Sendin, sen!
Ben değildim!
Elbet boşverirdim
Boşver, derdim, kendi kendime
Boşvermek kolay olsaydı
Boşver be boş ver!
Boşver...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu da Bana Ders Olsun

İyi günde, var günde
Ekmediğin yerde biten bitene
Zor günde, dar günde
Güvendiğin nerde, giden gidene
Hani ya bu dostlar, nereye kayboldular
Ne arayıp, ne sordular
Şu başıma gelenleri hiç mi duymadılar
Olsun olsun
Çalmayın kapımı, anmayın adımı
Alacağınız olsun
Bu da bana ders olsun
Tanımak gerek artık insanları
Ayırmak, yalanlardan doğruları
Unutmamak yaşananları
Bu da bana ders olsun
Kaç kere kanar insan
Kaç kere yanar
Kaç kere düşer, kalkar
Şimdi düşmüşüm, günlerim dar
Hani ya bu dostlar, nereye kayboldular
Neler geldi başıma, hiç mi duymadılar
Olsun, olsun be!
Aramayın, sormayın beni
Çalmayın kapımı, anmayın adımı
Alacağınız olsun
Bu da bana ders olsun
Ders olsun...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu Gece Beni Düşün

Bu gece beni düşün
Teslim olmadan uykunun kollarına
Beni düşün, yanında hissedercesine
Saçlarından salınan tarağın ucunda
Düşle o ipek saçlarını avuçlarımda
Bu gece her şey düşlediğin gibi olsun
Her şeyi sen seç
Tepeden tırnağa okşayışlarımda
Kendinden geç
Bu gece beni düşün yanında
Yatağına uzandığında
Bu gece beni hisset yanı başında
Sıcaklığımı duy arzu dolu vücudunda
Bu gece beni düşün
Bırak uykuların dağılsın
Bırak saçların salınsın
Hayalde olsa bırak kendini kollarıma
Bu gece sarıl, sımsıkı bana
Gece lambamız kırmızı olsun
Ve yatak odamızın duvarları uçuk pembe
Her şeyi sınırsızca düşle
Birbirine karışsın her şey
Birbirine karışsın gerçekler, hayaller, düşler ile
Bu gece beni hisset yüreğinde
Beni hisset teninde, vücudunun her santiminde
Bu gece beni düşün, gecenin her saniyesinde
Nefesimin sıcaklığını duy yüzünde
Bu gece beni düşün
Bu gece beni hisset içinde…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu Gece Yılbaşı

Bu gece yılbaşı
Hasreti doldurdum kadehime
Ve sensizliği meze yaptım
Bir başıma bu evde
Ne ışığı yaktım, nede televizyonu açtım
Cam kenarında oturdum
Hep dışarıya baktım
İnsanlar gelip geçiyor yoldan
Kimi çakır keyif olmuş
Kimi zil zurna, kafayı bulmuş
İnsanlar geçiyor yoldan
Kimi sevdiğine sarılmış
Kimi kaderine darılmış
İnsanlar gelip, gidiyor, sağdan soldan

Bu gece yılbaşı
Oysa
Bitmiş yüreğimin şevki, hevesi
Kalmamış o eski telaşı

Bu gece yılbaşı
Hasreti doldurdum kadehime
Ve yalnızlığımı meze yaptım
Hayret
Ayık yattım, sarhoş kalktım
Şaştım, tersine döndü çarkım
Belki de bu olan biten
Yaşadığım o sevdadan
Hani düş gibi başlayıp ta kabus gibi biten
Anladım ki tüm sonların tadı acı, hüsran
Onun için görmedim
Bu dünyadan gülerek giden

Bu gece yılbaşı
Ben, bir yıl daha yaşlandım
Sen büyü küçüğüm
Ve doya doya yaşa, benim yaşayamadıklarımı

Bu gece yılbaşı
Hasreti doldurdum kadehime
Hasreti doldurdum
Ve
Sabaha kadar içtim, yudum yudum…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu Kez

Sevda vurgunu yüreğimde, sensizliğin
Ağlamak yorgunu gözlerimde, hayalin
Kalmadı artık, bir adım atmaya mecalim
Bıraktım bu kez, seni sana sevgilim

Yaşana yaşana kahreden yalnızlıklar gibi
Yana yana kül eden aşklar gibi
Şu sona, bu bitişe bak şimdi
Belki de bir saman alevi gibiydi
Birden parlayıp söndü
Yaşanmadan maziye gömüldü bu aşk, bu kez

Zamana bırak, dediler, dinle kalbinin sesini
Zamana bıraktım küçüğüm
Ben hem sevgimi, hem seni
Kalmadı artık anlatılacak
Kalmadı artık, yazılacak sözüm
Sen kaybettiğinde beni
Bittiğini anla, iki gözüm
Ben anladım bu kez
Sürmüyor sonsuza dek, hiçbir hüzün

Zamana bıraktım
Varsın, alsın
Götürsün seni de benden
Zamana bıraktım küçüğüm
Ben hem kendimi, hem seni

Sevda vurgunu yüreğimde, sensizliğin
Ağlamak yorgunu gözlerimde, hayalin
Kalmadı artık, peşinden koşmaya mecalim
Bıraktım bu kez, seni sana sevgilim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu Sonbahar Rüzgarları

Korkutuyor beni, bu sonbahar rüzgarları
Sonuna yaklaşmak bir şeyin adım adım
Ürkütüyor yüreğimi
Hiçbir şey dünkü gibi değil bugün
Ve hiçbir şey bugünkü gibi olmayacak yarın
An gelir soluğu kesilir yalnızlıkların
Her adımda çıtırtısı ağlamaklıdır
Yollara dökülmüş bu sarı yaprakların
Hüzünlendiriyor beni, bu sonbahar rüzgarları
Issız bir istasyonda
Kaçan son trenin ardından bakan bir yolcu gibi
Son tren, son durak
Yağmurlarla ıslanmış bu toprak
Savrulup giden o kurumuş yaprak
Ürkütüyor yüreğimi
Kısalan günlerin karaltısı
Her yanda o hüzün sarısı
Yavaş yavaş solan, kaybolan
Çocukluk düşleri, gençlik hayalleri
Usul usul ecelin yaklaşan eli
Ve
Ömür denen takvimin düşen yaprakları
Korkutuyor beni, bu sonbahar rüzgarları…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu Sözlerim Anlayana

Selam verdim rüşvet değildir diye almadılar, demiş
Merhum Fuzuli
Ne değişti, var mı farkı
Çıksa da görse, şimdiki hali
Sallanıyor mülkün temeli
Oysa hakkı aramaktır, doğrunun emeli
Söylenecek çok şey var da
Bilmem hangi birini demeli
Bunca mağdurun yüreği kanıyor
Adalet kaplumbağanın sırtına binmiş, gidiyor
Dosyalar yığıldıkça yığılıyor
Bugün git, yarın gelden usanmış
İnsanlar hakkını aramaktan caymış
Eyvahlar olsun
Çıkıp ta
“sen ne yapıyorsun” diyen kalmamış
Herkes kurmuş kendince bir çark
Çabalıyor döndürmeye
Herkes üflüyor, kendi borusunu öttürmeye
Varsa dayın, arkan
Fiyakalıysa kürkün, babaysa markan
Hallediliyor işin
Kimsenin tahammülü yok görmeye garibanı
Nasılsa ay otuz
Salla başını al maaşını
Bu dünyayı kurtarmak
Kala kala sana mı kaldı
İyi, hoş, güzel de bu gidiş
Her gidişte, er geç vardır bir bitiş
Yani
Sultan Süleyman’a kalmamış bu düzen
Çıkar bir gün mutlak, bir bozan
Hangi bahar var ki, sonunda gelmesin hazan
Koruyorsa seni, bugün makamın
Sana
Yaptıklarının hesabını sormaya
Gücü yetmiyorsa insanların
Unutma sakın
Bir de Allahın adaleti var yarın...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu Sözlerim Yeşil Gözlerine

Seninle konuşurken, gözlerimi kaçırsam
Başımı eğsem de
İnan yalan yok sözlerimin hiçbirinde
Bilmiyorsun
Bu sözlerim yeşil gözlerine
Ne zaman gözlerim, gözlerine değse
Bir yangın başlıyor yüreğimde
Alev alev yakıyor o yeşil gözler bu kalbi
Bilmiyorsun sen bunu
Gözlerimi gözlerinden kaçırmıyorum
Ben sadece gözlerine bakamıyorum
Hangi güzellik var ki
Böylesine arzulanan
Ve yüreği o istekle yakan
Ve hangi gözler var ki
Senin yeşil gözlerin gibi bakan...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bu Şehir

Bu şehrin kaldırımlarına değdi ayakların
Yollarında yürüdün
Havasını soludun
Onun için şimdi, bu şehrin yeri
Yüreğimde, anlatamam ki o kutsal değeri

Seni özledikçe bu şehir gurbetim
Sen oldukça sılam
Biliyorsun yavrum
Senin olduğun yer, benim yuvam

Bu şehrin ekmeğini yedin
Suyunu içtin
Rabbime şükür için
İki kat daha arttı değeri nimetin

Her gece, karanlık olup, çöküyor
Yağmur oluyor, yağıyor
Bu şehrin üstüne hasretin
Güneş doğuyor, sen gelince, bu şehrin üstüne
Gidince, sis ile pus, kar ile buz yine

Ne zaman bitecek bu özlem, söylesene
Ne zaman yaşayacağız, beklenen o günleri
Bu şehrin kaldırımlarına değdi ayakların
Sokaklarında yürüdün
Havasını soludun
Onun için artık bu şehrin yeri
Anlatamam ki, yüreğimde o kutsal değeri…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bugün Yirmi üç Nisan

İsmet Alp’e…

Bu senin bayramın oğlum, çoş, kutla
Bugün Yirmi üç Nisan
Öğün Türklüğünle
Mustafa Kemal Atatürk’ten sana armağan
Bu bayram, bu vatan
Bugün bayr******
Yarın yurduna, bayrağına sahip çık oğlum
Allah inancı yüreğinde
İlim, irfan ışığı gözlerinde olsun oğlum
Bugün Yirmi üç Nisan’ı
Yarın On dokuz Mayıs’ı kutla oğlum
Ayrılma sakın vatan sevgisinden, Atanın izinden
Doğrunun yanındadır Yüce Allah, her şeyin hayırlısı
Ne cüppelisi, ne sakallısı, korkma oğlum
Bölemez bu vatanı, nede PKK’lısı
Bu vatana canını vermiş şehitlerimizin kanındandır
Bayrağımızın kırmızısı
Bugün Yirmi üç Nisan
Mustafa Kemal Atatürk’ten sana armağan
Bu bayram, bu onur
Öğren tarihini, gör bak
Şan ile şeref ile dünyaya hükmetti Atan
Bugün Yirmi üç Nisan
Tüm çocukların bu bayram
Bak kaldırdık oğlum
Irk, din, dil, renk ayrımını
Bütün dünyanın çocuklarına armağan ettik
Yirmi üç Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını
Bugün Yirmi üç Nisan oğlum
Seni gözlerinden öpüyorum ve kutluyorum…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Buğdayları Biçerlerdi

Buğdayları biçerlerdi
Yıldızları seyrederdim ben
Ve bir rüzgâr eserdi usulca
Nadasa bırakılmış toprağın
Çayırın, çimenin kokusu karışırdı
Rüzgâra buram buram
Ben, hep seni düşlerdim
Sanırdım ki senin kokun
Rüzgâr ile bana varan
Buğdayları biçerlerdi
Yıldızları seyrederdim ben
Saçlarının sarısıydı
Buğday başakları
Gözlerinin karasıydı
Seyre daldığım o *******
Ve pırıltısıydı yıldızlar
Buğdayları biçerlerdi, uyumazdım
Sabahlara dek yıldızları seyrederdim
Ve ben hep, hep seni düşlerdim
Şimdi sen yoksun
Anılardan başka hiçbir yerde
Körelmiş, kurumuş tüm tarlalar
Sönmüş, sönmüş bütün yıldızlar
Arıyorum, bulamıyorum kaybolanları
Kim
Kim söndürdü yıldızları
Kim söndürdü benim yıldızlarımı
Buğdayları biçerlerdi
Ben yıldızları seyrederdim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bulamadım

Bu yollarda çok gezdim
Aramaktan yoruldum
Canımdan bezdim
Bulamadım bulamadım
Ne gerçek bir dost
Ne bir seven
Bulamadım

Milyar içinde bir bile
Geçti böyle, bu hal ile
Bunca sene, dile kolay dile

Yaşadım her derdi
Birbirinden başka
Bulamadım
Bin dar günümde bir arka
Hasret gideceğim bu dünyadan
Gerçek aşka
Ne candan bir dost
Ne bir sevgili
Bulamadım

Milyar içinde bir bile
Geçti böyle, bu hal ile
Bunca yıl, dile kolay dile...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bunun Adı

Ben yıkıldıkça
Dimdik ayakta kalmayı öğrendim
Gayret ettim, elde etmeye
İnsan olmak için ne gerekiyorsa
Öfkelerim yumrum yumruk boğazıma diziliyorsa
Ve ben susuyorsam
Ve hala konuşmuyorsam
Boyun bükmüş görünüyorsam
Bekliyorsam
Sabır değildir artık bu
Sabrı aşmıştır
Fedakarlıktır bunun adı
Candan, kandan, ruhtan, bedenden
Soluk soluk, her nefesten
Feda etmektir bu
Fedakarlıktır bunun adı
Tatlı uykulardan
Kucak kucak umutlardan
Yarınlardan feda etmektir bu
Fedakarlıktır bunun adı
Kin duyuyorsam şu adaletsiz düzene
Engel olamıyorsam gidişine
Öfkelerim yumruk yumruk boğazıma diziliyorsa
Ve ben susuyorsam
Ve hala konuşmuyorsam
Sabır değildir artık bunun adı
Sabrı aşmıştır
Fedakarlıktır bu, başka bir şey değil
Sadece fedakarlıktır
Candan, kandan, ruhtan, bedenden
Soluk soluk, her nefesten
Bugünden, gelecekten
Kucak kucak umutlardan
Tatlı uykulardan
Vazgeçmek
Feda etmektir bu...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Bunun Adı Sonbahar

Bir hüzün şarkısı söylüyor rüzgar
Savrulup gidiyor, sararmış, kurumuş yapraklar
Bunun adı sonbahar

Bir bak aynaya dostum
Alında çizgiler, saçta aklar
Bunun adı da sonbahar

Hasret kokuyor, bu ıslak kaldırımlar
Toprağa düşen yağmur taneleri gibi
Kaybolup gitmiş o yorgun yıllar

Sararmış solmuş güller
Hüzün dolmuş gönüller
Erken çöküyor şimdi akşamlar
Bunun adı sonbahar

Gökyüzü gri
Üşümüş oğlumun küçük elleri
Sisli ve nemli sabahlar
Bunun adı sonbahar

Bir hüzün türküsü söylüyor rüzgar
Dağılıp gidiyor, sararmış, kurumuş yapraklar
Bunun
Bunun adı sonbahar...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Büyüdün mü Bebek

Büyüdün mü bebek
Şimdi haram mı bana, seni sevmek
Kara gözlerin yüzüme bakmıyor, suskunsun
Uzaktan uzağa gelip geçiyorsun
Ne o küçüğüm, bambaşka biri olmuşsun
Büyüdün mü bebek
Gönlüme sığmıyorsun
Bu canı acıtıyorsun
Söze gerek yok, boşa zorlanıyorsun
Zaten, söyleyeceğini, gözlerinle anlatıyorsun
Hangi devre mülk yürekte yer buldun
Gidiyorsun
Büyüdün mü bebek
Bensizliğe kanat çırpıyorsun
Biliyorum
Akacak kan damarda
Gidecek yolcu bu handa durmaz
Gider ve kaderini yaşarsın
Biliyorum
Önüne geçmez bu gidişin, dur, demek
Ve gidiyorsun
Sen ne zaman büyüdün bebek…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Canım Benim

Canım benim
Bazen okşayamadığım o saçlarının
Kokusunu duyuyorum, biliyor musun?
Sen ağladığında
Gözyaşlarının her bir damlası
Kor olup, yüreğimi yakıyor, hissediyor musun?
Ve uyanıp, gece yarıları
Sana susamış
Uykularım kaçmış bir halde
Ellerim uzanıyor telefona, duymak için sesini
Bir kez daha, söyleyebilmek için
Seni çok
Çok, ama çok sevdiğimi
Canım
Canım benim
Sen üzülsen, benim kalbim sızlar
Geçmez olur dakikalar
Güldüğünü gördüğümde
Güneş doğar yüreğimde
Kaybolur karanlıklar
Canım
Canım benim
Sensiz yaşamak, inan ki kahrolmak
Sensiz yaşamak, bildiğim yollarda kaybolmak
Olmaz olsun canım, sensiz var olmak
Canım
Canım benim…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Canım Oğlum

Kelebekler güzeldir
Yazık olur,elle tutulmaz oğlum
Bazen gözlerinle sevmesini bileceksin
Yıldızlar uzaktır,varılmaz oğlum
Ama hayale sınır yok
Kapa gözlerini düşle
Yüreğinde hissedeceksin
Oğlum oğlum,canım oğlum
Gerçekler unutulmaz,kalmaz hep sır
Geçse de bin asır
İnan oğlum,herşeyi sende öğreneceksin

Çiçekler dalında güzeldir,koparma
Bırak sevgiyle atsın,tamiri olmaz sonra
Sakın oğlum,kalp kırma
Dedim ya hayale sınır yok,kapa gözlerini hisset
Birbirimizi hissedebiliyorsak
Düşünebiliyorsak aynı anda
Ne yazar
Ne çıkar be canım oğlum
Dağlar,okyanuslar olsa da aramızda
Sen damarlarımdaki kanda,sen bu canda
Sen aldığım her nefeste,açan çiçekte
Mavi gökyüzü,yüzüme vuran güneştesin oğlum
Ben babayım
Senden kopmam,kopamam ki
Gün gelecek,sende anlayacaksın tüm olanları
Sende öğreneceksin,inan ki
Günahlar,yalanlar ortaya çıkmazmı sanki
Gerçekler unutulmaz,kalmaz hep sır
İnan oğlum,geçse de yüzbin asır…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Cehennemin Dibinde

Soruyorlar, “nerelerdeydin? ”
Hani derler ya kısacası “cehennemin dibinde”
Yalan olmaz aslında, böyle desem de
Yalan olmaz soranlara, öyle söylesem de
Kaç günü yaşadım
Kaç gün geçti, kaç gün kaldı geride sensiz
Yaşamadım desem, ben o günleri
Yaşanmamış saydım, desem
Yalan olmaz, yalan olmaz
Sen yoktun yanımda küçüğüm
Gözlerin yoktu gözlerimde
Diyorum ya, ben cehennemin dibindeydim
Cehennemin dibinde
Cayır cayır o ateşi yanıyordu yüreğimde
Yalan olmaz küçüğüm
Yokluğunun kederini eş saydım
Senin hasretini bir tuttum, cehennem ateşiyle
Sensizlik öylesine koyuyordu
Sensizlik öylesine yakıyordu yüreğimi
Hayalin süslese de gözlerimi
Avutmaya yetmiyordu beni, yetmiyordu
Sensizdim ben küçüğüm, sensizdim
Soruyorlardı hep, neden böyle kederliydim
Söyleyemiyordum ki küçüğüm
Anlatamıyordum, sensizdim ben sensizdim
Sen benim içimde, sen benim yüreğimde gizliydin
Yalan olmaz, yalan olmaz
Desem ki
Ben kendimi unuttum, seni yaşıyordum
Hava diye seni soluyordum
Sen diye gülleri kokluyordum
Yalan olmaz, yalan olmaz
Sensizlik diye, ben ölüme, diyordum
Ölüm diye, ben sensizliği, söylüyordum küçüğüm
Soruyorlar hep; nerelerdeydin bunca zaman
Bir söz vardır, derler ki
Hani tersler gibi, cehennemin dibinde
İnan ki
Yalan olmaz, böyle söylesem de
Yemin olsun
Yalan olmaz, böyle desem de
Ben cehennemin dibindeydim sevdiğim
Cehennemin dibinde
Kısacası ben, kısacası küçüğüm
Sensizdim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Civa Gibi

Mutluluk peşinden koşturdu, durdu beni
Tam yakaladım derken
Kaydı gitti hep ellerimden, civa gibi
Sevgisiz olamam
Sevgisiz yaşayamam, derdim
Sevgi benim için su gibi, hava gibi
Sevdiklerim sığmadı bir türlü ele avuca, civa gibi
Var mı bu dünyada mutlu bir yuva gibi
Ya ben anlatamadım
Ya sen anlamadın bunu
Hangi feryat, hangi eyvah değiştirir
Yaşanan bu sonu
Laf işte
Çıkıp ta kimisi
Affedecek miyim, diye soruyor, seni
Cevabım hep ayni
“gördün mü sen, mezardan çıkıp ta geri geleni”
Civa gibi, artık koynuma almak seni
Aynı öyle işte, soğuk ve zehirli
Civa gibiymiş, sevmek seni
Arzularım peşinden koşturdu, durdu beni
Tam yakaladım sandım
Kaydı gitti sayende hepsi ellerimden, civa gibi…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çalma Dostum

Çalma dostum şu sazını böyle, dertli dertli
Sanki bin acıyı, kederi sığdırmışsın sesine
Vurup duruyorsun, yüreğimin gam teline
Sırsıklam oldu anılar yine, kapılıp gözlerimin seline

Çalma dostum şu sazını böyle, ağlatır gibi
Yine aldın bak benden beni
Seninde mi acılardan tutuldu mayan
İnsanoğlu nelere katlanmaz ki, hadi dayan

Çalma dostum şu sazını böyle, dertli dertli
Gülmüş müdür ki Mecnun’un yüzü, Leyla’sını sevdi seveli
Belki de yürekten sevenlerin kaderi bu, ezelden beri
Kimlere merhamet etmiş ki bu kader, harcamasın seni beni
Çalma dostum, çalma şu sazını böyle ağlatır gibi...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çalma Meyhaneci

Çalma meyhaneci bu şarkıları
Yüreğimi acıtıyorsun
Zaten şu acıklı şarkılar oldu
Bu yaralı yüreğin son sığınağı


Çalma meyhaneci bu şarkıları
Bak dinmiyor gözlerimin sağanağı
Haydi meyhaneci doldur şu bardağı


Çalma meyhaneci çalma
Bende saklı her birinin hatırası
Bu onun şarkısı
Yine kanadı yüreğimin yarası
Çalma meyhaneci, çalma bu şarkıları...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çat Kaşlarını

Çat kaşlarını
Varsın, suratsız desinler
Sil gözyaşlarını
Varsın, vicdansız desinler
Sevdik te ne oldu
Çıkıp söylesinler
Sevdalar uğruna paramparça
Ettiğim yüreğim
Bari sen söyle
O vefasızlar için
Kendimizi telef ettik te ne oldu
Çat kaşlarını
Suratsız, desinler
Sil gözyaşlarını
İnsafsız, desinler
Sevmek, yalnız acı çekmekse
Sevmek, yalnız gözyaşı dökmekse
Bırak, benim gibi tövbe etsinler…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çıkma Bu Yürekten

Açma sakın kapını
Çıkma bu yürekten dışarı
Ne sanıyorsun
Dışarıda seni bekleyen
Pişmanlık fırtınaları
Hasret yağmurları
Islak ve ışıksız yollar
Oyun değil ayrılıklar
Kal olduğun yerde
Taş yerinde ağırdır
Çıkma bu yürekten dışarı
Ne sanıyorsun, sen ayrılığı
Bilmiyorsun galiba bunu
Bazı yollar tek yönlüdür
Ya gidilir, dönülmez
Ya gelinir, gidilmez
Açma sakın kapını
Öyle yalanlar
Öyle haramlar var ki
Cezbeden, kör eden insanı
Ama sonu hep acı
Sonu hep pişmanlık
Ayrılık denen yolun sonu karanlık
Ne sanıyorsun
Geri getirebilir misin geçen günleri
Bir kere kaybettin mi?
Geri getirebilir misin o kutsal değerleri
Çok iyi düşün işin doğrusunu
Çok iyi düşün sonunu
Kal olduğun yerde
Çıkma sakın, çıkma bu yürekten dışarı…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çılgın Rüzgarlar

Yine
Bak çılgın esiyor, şu sonbahar rüzgârları
Körüklüyor hasreti, hüznü
Keder yağmuru gibi, döküldükçe tek tek
Sararan yapraklar
Şu garip akşamlar, şu sonbahar
Getiriyor, gözlerimin önüne yüzünü
Çılgın
Çılgın esiyor yine şu sonbahar rüzgârları
Yan, diyor, yan ulan yan!
Mademki şairsin, küle dönmelisin
Çılgın esiyor, dinlemiyor
Hiç halden anlamıyor
Şu sonbahar rüzgârları
Yan ulan yan! Diyor
Mademki âşıksın
Yanmalısın
Yanmalısın ki
Bu şiirleri yazmalısın
Çılgın
Çılgın esiyor, deli deli
Şu sonbahar rüzgârları
Dindiremiyor
Bastıramıyor yine de
Yüreğimdeki kasırgaları...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çisil Çisil

Yağmur yağıyor, çisil çisil
Yıl doksan sekiz kışı
Yıllar oldu ama silemedim gözlerimden
Giderken bıraktığın son mahzun bakışı
Çisil çisil
Yağmur yağıyor, çisil çisil
Haydi gel
Ben başaramadım
Bıraktığın izlerini, yüreğimden, gözlerimden
Gel de sen sil
Yağmur yağıyor, çisil çisil
Dallarda son yapraklar düşüyor
Kış, artık tüm demiyle kapıda
Hayret
Hayret bir şey, yıllar oldu da
Sen
Sen hala aklımdasın, aklımda
Anılar çisil çisil, gözlerim ıslak
Seni aklımdan çıkaramamışım
Yeşil gözlerini unutamamışım
Çisil çisil yağıyorsun rüyalarıma hala
Ve uyanıyorum her sabah boşluğunla
An oldu seni unuttum sandım
Ben kendi kendimi kandırdım
İsyan ettim kimi, yüreğimdeki sevgime
İçki masalarında seni meze yaptım
Seni anlattım
Çisil çisil yağdın kadehlere
Yudum yudum içtim seni
Zehir oldun damarlarımda aktın
Bak arkanda nasıl bir seven bıraktın
Çisil çisil yağıyor özlem bu yüreğe
Göğsüme yasladığın
Sahilde dalgaları dinleyerek
*******i yıldızları seyrederek
Okşadığım sarı saçlarını özledim
Ben kendime hep yalan, yalan söyledim
Seni hiç, hiç unutamadım
Yüreğimden çıkarıp atamadım
Sevdiğim için kıskandım
Affet beni, onun için kalbini kırdım
Şimdi yıllar girdi araya
Çok geç kaldık artık, arayıp sormaya
Bir değil, yetmez yüz defa da gelsem dünyaya
Yetmez seni unutmaya
Çisil çisil yılların üstüne yağıyor hasretin
Dudaklarımda alev alev öpüşlerin
Aklımda o yemyeşil gözlerin
Dalga dalga, güz sarısı saçların
Yaşatıyor bende seni sensiz, anıların
Yağmur yağıyor, çisil çisil
Bir de soğuk var ki havada sorma
Bu bomboş evde üşüyorum
Masada yarısı boşalmış rakım
Çisil çisil efkâr yağıyor
Yine seni, seni düşünüyorum
Sensiz geçirdiğim zamana ömürden ziyan
Yaşamdan kayıp diyorum
Ben seni çok özlüyorum
Yeşil gözlerini
Sarı saçlarını
Öptüğüm o gül dudaklarını
Seni
Ben seni çok özlüyorum
Çisil çisil yağıyorsun yüreğime
Çisil çisil…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çocuk

Cebimdeki paraya
Üstümdeki elbiseden akan gösterişe
Bir kuru caka, fiyakaya
Bakıp, aldanma çocuk
Ben senden daha yoksulum
Ben huzura acıkmışım, sevgiye susamışım
Sen nasıl vitrin c****** dayayıp, burnunu
O pahalı oyuncağın
Doyamıyorsan seyrine
Düşlüyorsan ona sahip olmayı
Ben de mutlu bir çift görsem
Kaybettiğim mutluluğun özlemi saplanır yüreğime
Ben, gerçek dostluğa
Ben, gerçek sevgiye
Ben, huzura acıkmışım, susamışım çocuk
İnsanlara güvenmişim, aldanmışım
İnsanları sevmişim, yanmışım
Ben
Ben, gerçek dostluğa
Ben, gerçek sevgiye
Ben, huzura acıkmışım çocuk...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çocukluğum

Yakam, bağrım, dağılmışım açılmışım
Bu nasıl ateş yüreğimde, yanmışım
Oh! Bir de şu yağmurlu günler
Ve
Ve şu buz gibi esen rüzgar olmasa
Çayır çimeni savura savura
Çiçek çiçek dalı kıra kıra
En deli nereden esiyorsa rüzgar
İşte ben oradayım
Hiç sipersiz, hedef ediyorum kendimi
Göğsümü, yüreğimi, rüzgara
Bana, üşüyeceksin, diyorlar
Bilmiyorlar, çılgınlar gibi seviyorum
Ben bu rüzgarı
Çünkü benim çocukluğuma kokuyor
Vakit akşamüstü, yağmur sonrası
Çok iyi hatırlıyorum
Durduğum yer bir gelincik tarlası
Ve papatyalar uzanıyor
Göz alabildiğince beyazı, sarısı
Galiba, galiba mevsimlerden Mayıs olmalı
İşte benim çocukluğum
Sevmek ve yıldızlar üzerine bir masal
Ve acılar
Ben rüzgarı seviyorum, yağmur sonrası
Ama mevsim baharsa ve çocukluğuma kokuyorsa
Ve bir köy var anılarımda, çocukluğumdan kalan
Adını söylemeyeceğim, isimler değişiyor
İsimler aynı kalsa da cisimler değişiyor
İnsanlar değişiyor
Nenem ve dedem vardı o köyde bir evde
Sardunyalar, cam çiçekleri
Ve fesleğenler olurdu gömme penceresinde
Boydan boya çatlak, küçük camını
Yıllarca bir düğme tutmuştu
Ve dedemin her gece kurduğu, eski bir saat vardı
Kaç ******* onun tik taklarını dinleyerek uyumuşumdur
Ah! Saf, masum acılara yenik çocukluğum
Öyle de huzur verirdi içime o tik taklar
Öyle elektrik falan yoktu o vakitler
Gaz lambasında oturulurdu
Gece ilerler, ellerinde fenerler
Evlerine giderdi komşular
Ve ben, o saati dinler uyurdum
Ah! Öyle de huzur verirdi içime o tik taklar
Başımı sağa sola çevirdiğimde
İçi saman dolu yastığın çıtırtısı
Uzaklardan, ama çok
Çok uzaklardan, bir köpek havlaması
Ben çocuktum
Uyu artık, diyordu gecenin karası
Baksam da o gömme pencereden
Görünmüyordu dışarısı
Vakit gecenin bir yarısı ve ben dinlemedeyim
Tik tak tik tak tik tak
Ah! Çocukluğum, benim zavallı
Acılara tutsak çocukluğum
Öyle büyüttüm ki yüreğimde
Çocukluğumdan kalan birkaç damla huzuru
Beni hala yaşatıyor
Ve yağmur sonrası rüzgar çocukluğuma kokuyor
Bir fenerin isindeki gazyağı
Gelincikler, papatyalar, fesleğenler
Beni alıp, çocukluğuma götürüyor
Biliyor musun küçüğüm
Ve ben seviyorum hala sevmeyi
Çocukluğum geride kaldı
Ah! Bir de sizi bırakabilsem acılar
Hala benim hayatım sevmek ve yıldızlar üzerine bir masal
Ve ben çok seviyorum şu buz gibi esen rüzgarı
Çünkü benim çocukluğuma kokuyor…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çocukluğum (2)

Dut ağacının gölgesine gizlendi
Yağmur damlası
Islanmamak için
Işıldadı rüzgârla dutun dalları
Yağmur kokusuyla beraber geldi
Çocukluğum
Islanıp uyanan anılardan, kaçarak...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çok Bile

Öldüğümü duyduğunda, şaşırma
Çok bile yaşadım
Çok bile yaşadım, yeşil gözlüm hasretinle
Ben en başında kendimi ölü saydım
Bırakıp gidişinle

Bilmem hatırlar mısın, bir sonbahar günüydü
Rüzgârın kollarında dans ediyordu sarı saçların
Hüzün koymuştun adını, dökülen yaprakların
Ve ecel demiştin adına, ayrılıkların

Çok zaman geçti, yeşil gözlüm, sensiz
Nasıl dayandım yokluğuna, nasıl katlandım sorma
Ve
Ve bir tanem, artık öldüğümü duyduğunda şaşırma
İnan çok bile yaşadım
Çok bile yaşadım, yeşil gözlüm hasretinle
Ben zaten yıllar önce öldüm, bırakıp gidişinle…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çok Naz Aşık Usandırır

Çok naz aşık usandırır gülüm
Solarsın, dökülür yaprakların
Kalmaz sonra bu havaların
O zaman anlarsın da sen, beni
Kıymetimi
Neyleyim, çok geç olur
Bitmiş
Ve
Çoktan maziye gömülmüş olur, her şey
Hey! Bebeğim
Çok naz aşık usandırır
Sana diyorsam “canım, sevdiğim, aşkım”
Bana acı çektirmen mi lazım
Yetmedi mi bunca nazın
Bilmem Allah vergisi mi
Nerden aldın bunca nazı
Sanki baban padişah, sen kızı
Sevildiğini biliyorsun
Bilmem ki daha ne istiyorsun
Çok naz aşık usandırır çiçeğim
Solarsın, dökülür yaprakların
Çok ararsın bu günleri, uçar havan
Buluverirsin kendini aşk yolunda yayan
Sen olursun sonunda ağlayan
Çok naz
Çok naz aşık usandırır birtanem...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çok Zamanın Olacak

Bilmem hiç düşünüyor musun
Bir zamanlar beni de seven bir adam
Benim de bir yuvam vardı, diye
Bilmem hiç üzülüyor musun
Bu yuvayı nasıl yıktım, diye
Aklına geliyor mu yaptıkların
Sırtına yüklendikçe günahı yılların
İşte o zaman verilecek hesapların
Vebalin ağırlaşacak
Ve merak etme
Düşünecek çok zamanın olacak
Çok zamanın olacak, ağlamaya
Çok zamanın olacak, başını taşlara vurmaya
İnan çok
Çok zamanın olacak, pişmanlık ile kahrolmaya
Tüm ettiğin yalan yeminlerin hesabı sorulacak
Yalan yere kutsal kitaba bastığın ellerin kırılacak
Ben gerisini Allaha havale ettim
Bensizlik, yalnız, ihanetinin bedeli olacak
Bilmem hiç düşünüyor musun
Hatırlıyor musun, nasıl kurmuştuk biz o yuvayı
Uyuyabiliyor musun, *******i bu vicdanla
Yaptıkların
Ve bütün o insanlar, geliyor mu aklına
Ya bana, bana çektirdiklerin
Ama inan
Bundan sonra çok
Çok zamanın olacak, bol bol düşünmeye
Zaten yapacak başka bir şeyin kalmayacak
Çok zamanın olacak, kendini yargılamaya
Çok zamanın olacak, ağlamaya
Çok zamanın olacak, başını duvarlara vurmaya
Çok
Çok zamanın olacak, pişmanlık ile kahrolmaya...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Çok Zor

İnan çok zor
İmkânsız
Yine beni sevsene, diyorsun
Bunu düşünebiliyor musun?
Yine seni sevmek
Bir düşün bakalım, bu ne demek
Bak anlatayım, zorluğunu
Çocukluğunu
Çocukluğunu geri getirebilir misin?
Geçip giden bir günü geri döndürebilir misin?
Kuruyan bir çiçeği yeşertebilir misin?
Söyle
Söyle tüm bunları yapabilir misin?
Evet diyorsan
Yapabiliyorsan
İşte o zaman
Ben seni yine severim
Çünkü sana olan sevgim mazide kaldı
Zamanı geri döndürmek gerek
Kalbim aşk renginde bir çiçekti
Kuruttun
Kuruyan o çiçeği, yeşertmek gerek
Gücün varsa
Bunları yapabiliyorsan
İşte o zaman
Ancak o zaman
Ben seni yine
Yine sevebilirim…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Daha İyi

Sevmediğim biri olacağına koynumda
Varsın hasretin kor olsun bağrımda
Daha iyi, daha iyi, böylesi daha iyi
Yaradan bile kuluna çok görmez bu sevgiyi
Duyguların zirvesindeyim, en yücesindeyim

Bir başkası olacağına koynumda
Varsın kara kaşların yay olsun
Olsun da
Hasretin beni ta bağrımdan vursun
Daha iyi, daha iyi, böylesi daha iyi
Mevla’m bile çok görmez bu sevgiyi
Hislerin zirvesindeyim, en yücesindeyim

Sen olmayacaksan koynumda
Varsın bir ömür ellerim boş kalsın
Kalsın da
Bedenimi, ruhumu hasretin sarsın
Daha iyi, daha iyi, böylesi çok daha iyi
Yüce Allah bile çok görmez bu sevgiyi
Duyguların zirvesindeyim, en güzelindeyim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Darağacı

Güneş batarken
Uzamıştı
Darağacının gölgesi
Aynı
O mahkûmun boynu gibi...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dayan Yüreğim Dayan

Bugünün yarını da var
Bugünle bitmez yaşananlar
Ecelin vakti var
Hemen öldürmez insanı acılar
Dayan yüreğim dayan

Yalanlar biter
Düşmeye gör dostum
Dostunum diyenler, nasıl da
Terk edip gider

Her şey gelip geçiyor, anladım
Ben bir tek sevmeye doymadım
Sensiz geçiyor günler bebeğim
Bunun adı ziyan
Dayan be yüreğim dayan

Bugünün yarını da var
Elbet gül ektiğim yerde
Hep, hep dikenler bitmez ya
Sevenler sabreder
Elbet gün gelir kavuşmaya
Bu gözler var olmadı ya
Hep, hep ağlamaya

Bugünün yarını
Yarını da var
Bugünle bitmez yaşananlar
Dayan, dayan be yüreğim dayan…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Değirmenci

Ben bir ışığa pervane oldum
Döndüm durdum, divane oldum
Dün bir, bugün iki
Kendimi bildim bileli
Padişah düşü kurarken
Sonunda bir değirmenci oldum

Değirmenimde ağarttım bu saçları
Acıları öğütürken
El emeği, göz nurudur
Alnımdaki çizgiler
Kahreden aşkları yaşarken
Bin bir emekle çizdim
Sabır işlemekle çizdim

Değirmenimde ağarttım bu saçları
Gayrı ne güç yeter, ne kudret
Silmeye akları
Kim verir artık bana, çaldırdığım yılları

Sükut ederim, döner taşım
Bir vefasız yüzünden eğik gezer başım
Herkesi buyur ederken soframa, zehir’e döndü haşım
Şaşar dururum bu işe, güvendiklerimden geldi ilk hışım

Ben bir ışığa pervane oldum
Dündüm durdum, divane oldum
Dün dost çoktu
Başım dar’a, yüreğim acılara düştü de
Aradım bugün kimsem yoktu

Değirmenimde ağarttım bu saçları
Sayamadım öğüttüğüm acıları
Sonunda, tanıdıkça insanları
Yırttım, attım silinmemiş hesapları

Ben bir ışığa pervane oldum
Döndüm durdum, divane oldum
Nihayet kaybettim hayalleri, ümitleri
Dün bir, bugün iki
Kendimi bildim bileli
Padişah düşü kurarken
Ben bir değirmenci oldum…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Demedim mi

Nereden düştü yüreğimin üstüne şu değirmen taşı
İçtiğim su kum
Yediğim ekmek taş olmuş
Uykular haram
Yaşamak yalan
Bunca yaşanandan sonra kalan
Nefret ve ziyan olmuş
Demedim mi?
Bu yolda kaybolan, şeytana uyan olmuş
Ettiğini sağır sultan bile duyar olmuş
Bu yolun sonu buymuş
Buraya kadarmış
Demedim mi?
Bak bir zamanlar dediklerime gelmedin mi?
Buraya kadarmış
Sanırım artık sende anladın
Son pişmanlık faydasızmış...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Devam

Sil baştan oldu
Çok emek
Her defasında
Düşerken
Sarıldık yine
Kırık bir umuda
Yıkılsan da
Kaybetsen de
Yapyalnız kalsan da
Aç günler
Uykusuz *******
Acılar yaşasan da
Ve
Artık her şey bitti desen de
Aslında
Bitmiyor hiçbir şey
Hala hayattaysan eğer...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dinle

Hiçbir şeye benim deme dostum
Hiçbir şeye benim deme sevdiğim, her şey emanet
Sırası gelince her şey gidiyor elden
Can bile çıkıyor bedenden
Bir düşün en güzel olan nedir?
Bir tatlı sözden, gülen gözlerden
Tertemiz yüzden, sevgi dolu gönülden
Daha güzeli var mıdır?
İnan bana duyguların en güzeli sevmek olanıdır
Kalmıyor bu dünya kimseye
Öyleyse
Öyleyse canım, bu hırs, bu nefret
Bu gözü doymazlık, bu açlık niye
Kalmıyor
Kalmıyor be canım, bu dünya kimseye
Sahip olsan da dünyalık servete
Hanlar, saraylar, mal ile mülke
Sen yine kıymet ver seven gönüle
Ersin yüreğin aşk ile huzura
Değişme sakın insanlığını para ile pula
İnan gerçek sevgi nasip olmuyor her kula
Değişme sakın insanlığını menfaat ile çıkara
Sürüp gitmiyor ki sonsuza
Hiçbir şeye benim deme
Her şey gelip geçici emanet
Hesap senin sonunda
İster hıyanet et, istersen şükret
Hesabı verecek sensin sonunda, sakın unutma bunu da
Dedim ya
Her şey gelip geçici emanet
Sırası gelince gidiyor elden
Can bile çıkıyor bedenden
Kalacak bir şey varsa, kalacaksa senle benden
Ey! Sevdiğim, bir oğul, bir evlat kalmalı ardımızdan
Ve feda etmeliyiz, her şeyimizi ona
Varoldukça
Sevgiyle, minnetle
Saygıyla, hasretle
Söz etmeli adımızdan...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dinle Oğlum

Canım oğlum, İsmet Alp İLERİ'ye...

Yarın çok geç olur belki
Koş, bugün yakala mutluluğu
Sakın peşini bırakma
Gece bir başka görünür gökyüzü
Gündüz bir başka
Bugün bir başka düşünür insanlar
Yarın bir başka, unutma

Bugün çocuksun
Oyun oynayacaksan şimdi oyna
Yarın adam olacaksın inşallah
Hayat bir savaş
Sakın teslim olma
Seni, beni, tüm alemi
Bir yaradan var, hatırla
En umutsuz anında, sığın ona

Hayatın ışığı gözlerinde nazar boncuğum
Hisset yüreğinde, seni çok seviyorum çocuğum
Yarın çok geç olur belki
Koş mutluluğu bugün yakala

Gel
Getir bana seni yavrucuğum, kendi ellerinle
Paylaşmak zor sevgini bir başkasıyla
Yaşam onurla olmalı
Ve anlam kazanmalı inançla
Gel oğlum, mutluluğu bugün yakala…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dön

Öyle de alışmışım, kapımın her açılışında
Seni karşımda bulmaya
Boynuma sarılışına
Hal hatır soruşuna
Öyle de alışmışım, meğer sana
Bu sessizlik, bu yalnızlık
Yokluğun çok acı geldi be gülüm
Yüreğim parça parça, saat gecenin dördü
Uykularım yine bölündü
Yine hasret ile ağladım durdum
Dönersin diye hayaller kurdum
Hep, kendi kendime sordum “niye? ”
Ne gerek vardı, böyle çekip gitmeye
Öyle de alışmışım, varlığına
Katlanamıyorum, yokluğuna
Dön bebeğim, dön sevdiğim
Yalvarıyorum sana
Yalvarıyorum, dön bana
Yazık etme ikimize
Bu ayrılık ondurmaz, barındırmaz bizi
Bu hasret, bu pişmanlık yakar durur yüreğimizi
Dön be canım, dön
Neredesin, nerelerdesin?
Nasıl böyle çekip gidersin?
Ah! Bir bilsem neredesin
Öyle de bağlanmışım sana
Tiryakisi olmuşum varlığının
Gel artık, dön
Dön be bir tanem, dön
Gel yıkma şu yuvanı
İnan eller çekmez nazını, kahrını
Zaman gelir kötüye çıkarırlar adını
Kır bir tanem, inadını, dön
Dön, gözünü seveyim, dön…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dönsem de

Dönsem de sanma eskisi gibi olacağız
Sanma aşkımızı bıraktığımız gibi bulacağız
Zaman, gönül acısının ilacıdır, tadı acıdır
İçtim kana kana, yokluğunun kahrına yana yana
Hatırla, o mazideki seni çok seven beni
Ve şimdi bir bak gözlerime, bir bak bana
Olmayacak artık hiçbir şey eskisi gibi, anla
Dönsem de sana, o yanan sevdalıyı bulamayacaksın
aşkınla.

Dönsem de, dönsem de, yine sana gelsem de
Artık o eski beni bulamayacaksın bende
Olmayacak ellerim ellerinde, gözlerim gözlerinde
Dönsem de, dönsem de bir daha o ateş yanmayacak
kalbimde.

Sanma artık, sevdanın tutsağıyım
Sanma artık, güzel gözlerinin aşığıyım
Geçti, bitti, sanma yine öyle yürek yangınıyım
Gelsem de, dönsem de sana
Sanma yine öyle eskisi gibi olacağız
Sanma aşkımızı bıraktığımız gibi bulacağız
Zaman, gönül acısının ilacıdır, tadı acıdır
İçtim kana kana, yokluğunun kahrına yana yana
Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, dönsem de sana...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Duvarımda Resmin

Kar yağmıştı dün gece yatağıma
Buz tutmuştu yastığım
Yatamadım
İnan çok zor geldi
Yokluğuna katlanamadım
Gecenin yarısıydı bir şişe şarap açtım
Hem ağladım, hem içtim
Ben seni nasıl kaybettim
Ben kendimi yavrucuğum, kahrettim
Duvarımda resmin
İçtim, ağladım, seyrettim
Duvarımda resmin, dalga dalga saçların
Baktım da, senin de buğulu
Nemli sanki bakışların
Duvarımda resmin, dilimde hep ismin
Kurumadı yaşı gözlerimin
İçtim, ağladım, seyrettim
Duvarımda resmin
Kahrettim, yandım, seyrettim
Hüzün gözlüm, ben seni nasıl kaybettim
Duvarımda resmin
Yüreğimde hasretin
Bak be sevdiğim
Bilmem kaç geceyi sabah ettim
Duvarımda resmin
İçtim, ağladım, seyrettim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Duygularını Gizlesen de

Öyle görünmeye çalışma
Nede olsa bir insansın sende
Bir kalbin var, sevgi dolu hem de
Kim bilir kırgın belki de

Duygularını gizlesen de sözlerinle
Hepsini ele veriyorsun o güzel gözlerinle
Güle güle deyişin, gitme, der gibi
Kader seni hancı, beni meçhule yolcu etti

Duygularını gizlesen de, başını eğsen de
Dilin git, dese de biliyorum, yüreğin kal, diyor
Seviyorsun işte
Nede olsa bir insansın sende

Müebbete mahkum oldu bu sevgi
İkimizin de kalbinde
Hoşça kal, hüzün gözlüm
Biliyorsun, gitmeliyim bende

Biçare mahkumum, yaşamak ister miyim hasretle
Oysa bir bilsen, sana olan duygularımı
Seninle, sevginle dolu umutlarımı
Bir bilsen, Rabbime el açıp ettiğim dualarımı...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Duyuyor musun

Yürek yangını acılarda
Hasretin keskin kokusunu
Çekiyorum içime
Bilmem hiç soruyor musun kendine
Bu son niye
Ellerin uzak
Gözlerin uzak
Yüzün bile gelmiyor şimdi aklıma
Seni hiç
Hiç özlemiyorum
Düşünmüyorum
Ve biliyor musun?
Ben
Ben, artık *******i uyuyorum…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dün Akşam

Dün akşam, yine seni düşündüm durdum
Uykularım kaçmıştı
Yokluğun yüreğime kapanmaz yaralar açmıştı
Seni düşündüm durdum
Hep kendi kendime, kendi kendime
Bu aşkta, umut var mı, diye sordum
Yoruldum artık bir tanem
Küçüğüm, yoruldum
Sevmek dediler, vuruldum
Bıraktın, gittin, kahroldum
Ben, bu hasreti çekmekten
Ben, böylesine sevmekten
Yoruldum artık küçüğüm, yoruldum
Dün akşam yine yüreğimde, aklımdaydın
Uykularım dağılmıştı
Seni
Hep seni düşündüm durdum
Bu sevdaya, bu aşka bir tanem
Umut var mı, diye sordum
Dün akşam ben hep
Hep seni düşündüm durdum…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dünya Üzerine

Bazen
Başkaldırırız sözde
Şu dünyanın düzenine
Oysa, çoktan uymuşuz da
Dönüp dünüp duruyoruz onunla birlikte
Her şey nede ahmakça
Köşeyi dönen dönene, işini uydurdukça
Uyanın artık
Felakete gidiyoruz
Yürekte insanlık azaldıkça
Şaşırıp duruyorum, öfkem kıvranıyor
Belli ki daha çok şaşıracağım
Hırsızlar, *********ler baş tacı oldukça
Yalancılar, namussuzlar adam sayıldıkça
Daha çok, öfkeyle kıvranacağım

Bazen
Yalan diyorlar şu dünyaya
Acaba insanlar mı
Yoksa dünya mı yalan
Soracak biri de yok
Olmuyor ki hiç kalan

Bir an başımız dönse “eyvah” deriz
Doğduk, büyüdük, şu dünya ile hep döneriz
Döneriz de hiç veryansın etmeyiz
Kim bilir belki biz de uyduk bu düzene
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın, aman bana ne
Daha ne kadar gideceğiz bakalım, bu kafa ile

Alın teri elin tersiyle silinir
Cukka iyi gelir, ganimet bilinir
Haybeden alınıyorsa, para ne güzel yenir
Şu dünyanın düzenine bir de kader denir
Salmışlar ipini gidiyor, dünya dönüp dönüp duruyor
Belki de bazı insanlar ondan dönek oluyor

Her şey nede ahmakça
İsyan etmek çare, anlamaksa kolay değil
Tutmuş yolunu gidiyor insanlık
Böyle giderse, bu yolun sonu karanlık...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Dünyaya

Ben ter ile yoğrulmuş ekmeği yedim
İnsan olmaya çok emek verdim
Hey dünya! Çamur dünya, batak dünya
Ben sana onurum ile geldim
Dert verdin, doldum taştım
Hayat bu, savaş dedin, savaştım
Hey dünya! Zalim dünya, adi dünya
Bilmem ki sana ne diye bulaştım

Yaşamı ölüme emanet ettin
Uydurup kader masalını
Yüzüstü bırakıp gittin
Hey ömür! Acı ile, hasret ile
Yaşanmadan nasıl da geçtin
Hey dünya! Hain dünya cana yettin

Ben bire bin emek verilmiş ekmeği yedim
Haybeyi, düşeşi bilmedim
Zevkin sefanın neşesi ile gülmedim
Hey dünya! Çamur dünya, batak dünya
Ben gururum ile
Ben onurum ile geldim sana
Bırak ta yine öyle gideyim meçhul sona
Yarınların yarınına...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Düş Gibi

Gel bebeğim
Başlayalım, önce, kapımızı kilitleyerek
Aceleci olma, tadını çıkaralım
Devam edeyim
Seni usul usul soyarak
Devam edeyim
Bedeninin her yerine
Yüz binlerce, milyonlarca, öpücük kondurarak
Zevkten, ikimiz de sırsıklam, ıpıslak
O kütür kütür dudaklarına ulaşacağım
Tepeden tırnağa, vücudunu yalayarak
Bu bir savaş, ateşkes yok bu gece
Mermim bitince
Taarruza geçeceğim, süngü takarak
Güller açtıracağım göğüslerinde, ısırarak
Daha sıkı, diyordun ya
Sımsıkı sar beni, başımı bastırarak
Hani sen kuzuydun ya
Parçala, ye beni kurdum, diyordun
Beni kudurtarak
Bu gece günahı, sevabı
Doğruyu yanlışı unutarak, atıldım kollarına
Yastığı, yorganı, yatağı dağıtarak
Haydi, haydi bebeğim
Çıldıralım bu gece şehvetten
Kendimizden geçelim, haykıralım zevkten
Yatağın örtüsü ıslansın
Bedenlerimizden süzülen terden
Erit beni kollarında
Şimşekler çaksın
Ateş çıksın, dokunduğum her yerden
Gözümüz açık gider sonra
Düş gibi bu geceyi esirgeme şairinden…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Ekimde Gel

Ekimde gel
Adı sonbahar olmaktan çıksın
Gel ki adı bahar olsun
Dilersen son nefesimde gel
Adı ecel olmaktan çıksın
Gel ki adı, yeniden doğmak olsun
Bir yudum su ver
Adını fısıldamaktan yorgun düşen dudaklarıma

Gel artık, gel
Gel son ver, sensizliğin acısına
Bahar geçti, yaz geçti, bitanem sabrım bitti
Gel artık, Ekimde gel, Ekimde

Güz derdim, hüzünlenirdim
Ekimde çiçekler açmaz, kuşlar uçmaz sanırdım
Bitanem, seni bilmez, tanımazdım

Gel bana bebeğim, adım adım
Gel, Ekimde gel, baharım olsun Ekim
Ben sevdana yanık bülbül
Sen koklamaya kıyamadığım gül
Sevmek her zaman kahretmez, ağlatmaz ya
Gel bitanem yaşayalım aşkı doya doya

Ekimde gel
Adı sonbahar olmaktan çıksın
Gel, gel ki adı bahar olsun
İstersen son nefesimde gel
Adı ölüm olmaktan çıksın
Gel, gel ki adı yeniden doğmak olsun
Saatler bitti, ******* sabaha erişti
Bahar geçti, yaz geçti, bitanem sabrım bitti
Gel artık, Ekimde gel, Ekimde...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Es Be Rüzgar Es

Es be rüzgar es
Verilecek ne kaldı ki
Bir tek son nefes
Ne kaldı ki, hayatı sevdirecek
Ne bir yar var, sevilecek
Ne bir dost var, güvenilecek

Es be rüzgar es
Tozu toprağa kat
Çok hayırsızlar, vefasızlar gördüm
Var, sende beni sat
Es be rüzgar es
Gücün yetmezse dağa, taşa
Gel, sen de bana çat

Es be rüzgar es
Kaybedilecek ne kaldı ki
Bir tek son nefes
Gel de bir çırpıda kes

Es be rüzgar, deli deli
Say ki ben bir kuru yaprağım
Sen, o son güz yeli

Es be rüzgar es
Tozu toprağa kat...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Evlat Acısı

Terk edip giden vefasızına yanan
Aşk için ağlayan kardeş
Bilir misin sen
Nedir yürekte yanan en büyük ateş
Hangi ateş var ki onun kadar yaksın
Hangi yara var ki, öylesine kanasın
Ve hangi acı var ki, onu aşsın
Git sen onu
Candan öte can yitirenin
Ali’nin, Ahmet’in
Şehit Mehmet’in anasına sor
Onun adı evlat acısıdır
Acıların en büyüğü, çekilmez olanıdır
Düşman başına bile denmez
Çekilmez o acı, çekilmez
Ana baba olmayan
Yaşamayan bilmez
Bilemez
Ağlar, yüreği yaslı, gözleri yaşlı ana
Der ki;
“kara toprak beni de bassın bağrına
alsın götürsün, yavrumun yanına”
Evlat bu, gel de katlan yokluğuna
Evlat acısı bu, gel de dayan buna
Her şey ama her şey anlayana
İşte dostum, hayat bu, yaşamak bu
İnsanoğlu anlamıyor
Anlayamıyor, gelmeyince başına
Dilemem düşmanıma bile
Düşmesin
Düşmesin kimse, evlat acısına...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Fallar ve Sen

Açtığım
Baktırdığım bütün fallarda hep sen varsın
Hep, hep sen çıkıyorsun
Diyorlar ki, beni bekliyormuşsun
Yollarımı gözlüyormuşsun
Hep sen, sen varsın tüm fallarda
Ah birde olmasa şu yüreğimdeki korkuda
Kime söz açsam senden usulca
Git ona, diyor herkes, durduğun kabahat bunca
Oysa ne darbeler yemişim ben, sevmek yüzünden
Yüreğinde derman kalmıyor
İnsan aşktan korkar olunca
Her düşen son papatya çiçeği
Sevdiğini söylüyor da
Birde şu korku olmasa
Ya sana koşup geldiğimde kapın yüzüme kapanırsa
Umut dallarım kırılırsa
Ya sevda dağları üstüme yıkılırsa
Yanıyorum, yanmak buysa
Seviyorum
Nasıl anlatayım bilmiyorum
Sevginin başka tarifi varsa
Ve korkuyorum
Ya yüreğimdeki son umudum da kaybolursa
Cesaretim yok ki sana gelemiyorum
Tüm kalbimle ben o fallara inanmak istiyorum
Seni
Seni çok seviyorum
Tuttuğum dileklerde
Baktığım
Baktırdığım fallarda, hep sen varsın
Hep, hep sen çıkıyorsun
Diyorlar ki, beni bekliyormuşsun
Yollarımı gözlüyormuşsun
Sende beni
Benim seni sevdiğim gibi seviyormuşsun
Ben o fallara inanmak istiyorum
Ve seni çok seviyorum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Feleğin İşine Ermez Akıl

Sonsuza dek, diye başlar bütün aşklar
Yeminler edilir, sözler verilir
Gün gelir, bitiverir
O sözleri hiç vermemiş, o yeminleri hiç etmemiş gibi
Yar dediğin, sevdiğin terk edip gider
Bak be arkadaş, feleğin işine akıl mı erer?
Merhametsiz döner şu feleğin çarkı
Bakmaz gözünün yaşına yıkar evi, barkı
Biter bir gün, sevdiğinin hiç bitmeyecek sandığın aşkı
Gün gelir ayrılır yollar
Bir yastığa baş koyduğun, yuva kurduğun
hayat arkadaşın olur can düşmanın
Donar damarında kanın
Yalan olur yaşanan onca yıl
Bu feleğin işine ermez akıl
Çarkı döner bazen tersine
Akıl ermez şu feleğin işine
Sonsuza dek, diye başlar bütün aşklar
O yeminleri, o sözleri unutturur yıllar
Hani var ya o rüyanda görüp te inanamadığın
Gün gelir, gerçek olur ayrılıklar
Haram olur yaşanan onca yıl
Şu feleğin işine ermez akıl…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gece ve Ben (1)

*******le paylaştım yalnızlığımı
Bilir o sırlarımı
Kaç kere görmüştür karanlıklar
Ağladığımı
Uyandım bu gece yine
İçimde bir sıkıntı
Uykularım kaçtı, kalktım
Saate baktım, gecenin yarısı
Dışarısı zifir karası
Yüreğimde yalnızlığın
Yüreğimde hasretin acısı
Salonun camını açtım
Rüzgar vurdu yüzüme
İçimde bir sıkıntı
Karanlıklara baktım kaldım
Gece çok sessizdi, ürperdim
İçimde bir sıkıntı
Duvarlar üstüme geliyor sandım
Ev bomboş, çok sessizdi, ürperdim
Mutfağa geçtim, çay demledim
Oturdum, sabahı bekledim
İçimde bir sıkıntı
Üst katta bir tıkırtı
Komşu kalktı, su içti yine yattı
Yine sessizlik çöktü, tüm ağırlığıyla
Yürüdüm, boş odalara baktım
Hani o oturduğumuz salonla
Hayali canlandı gözlerimde o günlerin
Sen ve oğlumla
Bir çocuk gibi ağladım
ve oynadım
Kalan birkaç kırık oyuncağıyla
Dili olsa da konuşsa bu ev
Ve anlatsa bana yaptıklarını
En sonunda her şey bitti ya
Kendini de düşürüp dile
Seni kullar değil, affetmeyecek Allah bile
Sonunda arkadaş ettin ya beni geceyle
Yolluğumuz bile duruyor, öylece serili
Gözlerimde canlandı o günlerin hayali
Sen ve oğlumla
Öptüm, kokladım, avundum
Kalan birkaç kırık oyuncağıyla
Biliyorum az kaldı sabaha
Sen baş başa kalacaksın, yaptıklarınla
Ben yoluma devam edeceğim oğlumla
İçimde bir sıkıntı
Çayımı yudumladım
Bir kitap aldım, sayfalarını karıştırdım
Saatime baktım
Çayım bitti
Tekrar demledim
Oturdum yine, sabahı bekledim…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gece ve Ben (2)

Öyle yalnızdım dün gece
Uyku bile uğramadı yanıma
Balkonda oturdum sabaha kadar
Anılar canlandı gözlerimde
Mazi olan o yıllar, anılar
Balkonda oturdum sabaha kadar
Karşıdaki sokak lambasının önünde
Birkaç gece kelebeği ve sinekler uçuştu
Gece ilerledi
El ayak çekildi
Issızlaştı yollar, boşaldı sokaklar
Bir yıldız kaydı gecenin yarısında
Bir bebek ağladı yan apartmanda
Gece hüzünlüydü
Yudum yudum içime çektim geceyi
Soludum yavaş yavaş
Ne bir dost ne bir arkadaş
Öyle yalnızdım dün gece
Balkonda oturdum sabaha kadar
Hani bir zaman beraberdik ya
Ben biramı yudumlar
Sen çekirdek yerdin
Dantel işlerdin
Gelecekten yana konuşurduk
Hayal kurardık
Şimdi ne kuracak bir hayal
Ne bir gelecek bıraktın ikimiz için
Şimdi ben o balkonda bir başıma
Karanlığı seyrediyorum
Pişmansın biliyorum
Ama son pişmanlık fayda etmez
Bilmem sen onu biliyor musun
Öyle yalnızdım dün gece
Tövbe edip, yere vurmasaydım son kadehi
Boşaltırdım belki de
Sabaha kadar birkaç şişeyi
Soludum, yudum yudum içime çektim geceyi
Bir ambulans geçti yoldan
Silenini çala çala
Her kimse yardımcısı olsun Yüce Allah
Yaşamayan bilmez bunları
Biz yaşamıştık, hatırlıyor musun
Ve bilmem
Şimdi yaptıklarından
Hiç utanıyor musun
Öyle onursuzlaştın ki
Şükürler olsun
Artık hayatımda yoksun
Pişmansın biliyorum
Ama son pişmanlık kar etmez
Bilmem sen onu biliyor musun
Oturdum sabaha kadar balkonda
Sabaha karşı ayaz oldu üşüdüm
Seni düşündüm, üzülmedim
Çünkü sen mahkum ettin
Eğik gezmeye o başı
Diliyorum Allahımdan
Eksik etmesin gözlerinden yaşı
İşte gün doğdu
Bir uykusuz geceyi daha yazdım deftere
Şimdi
Sen yoluna ben yoluma
Ben bu canı adadım
Bundan sonra oğluma
Bir uykusuz geceyi daha ekledim deftere
Ben yoluma sen yoluna
Kızgın değilim artık kadere...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gecenin Sesi

Titredi sessizlik
Gecenin hışmından
Rüzgâr hasım çıktı sessizliğe
Karanlıklar haykırdı
Avaz avaz
Bastırdı sessizlik
Karanlıkların haykırışını
Bastırdı gecenin iniltisini
Yalnız bir adam
Dinledi, tutup nefesini
Duyamadı yine de
Zamanın ayak sesini...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gel (Kaşı Karalım)

A benim iki gözüm, sevdalım
Kaşı karalım, yüreği yaralım
Uzat ellerini
Uçurumların kenarındayım, tut beni
Gel artık, bekletme
Şu ayrılığa hesap soralım
Uzat ellerini
Kayboldum hasretlerde, bul beni
Gel artık gel
Kaşı karalım, yüreği yaralım, gel
Dil yalan söyledi, gönül pişmanlıkla inledi
Sordum bir bilene, adına azap dedi
Ne yaptıysam olmadı
Gözlerim sevdamı gizleyemedi
Dil yalan söyledi, kalbim ateşlerdeydi
Seni seviyordum, söyleyemiyordum
Sanki inkâr çareydi
Kaşı karalım, yüreği yaralım
İki gözüm, sevdalım
Gel artık gel, çok özledim
Ben seni, ben seni çok sevdim
Ver ellerini
Uçurumların kenarındayım, tut beni
Gel artık gel, kaşı karalım
Sevdalım, yüreği yaralım, gel...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gel Artık Ne Olur

İşte sensizim
Geride ne hatıran, ne izin
Bak seni arıyorum
Acı
Acı çekiyorum
*******i uyuyamıyorum
Bir lokma ekmeği ağız tadı ile yiyemiyorum
Bir tutku oldu bu sevda yüreğimde
İçimden çıkarıp atamıyorum
Nereye gitsem, ne etsem, her an hep sensin aklımda
Yanıp duruyorum, sevda denen yangında
Elveda, diyen sesin hala kulaklarımda
Şimdi
Şimdi beni yaşatan tek ümit
Kapımın her çalınışında
Seni
Seni buluvermek, bir gün karşımda
Artık beni affetmelisin
Çıkıp gelmeli, gelivermelisin
Yoksa, inan beni bu hasretine delirteceksin
Acı çekiyorum, *******i uyuyamıyorum
Bir lokma ekmeği ağız tadı ile yiyemiyorum
Yaktın beni, vurdun yüreğimden
Seni, çıkarıp atamıyorum içimden
Nereye gitsem, ne etsem, hep sen, hep sensin aklımda
Yanıp duruyorum, sevmek denen, hasret denen yangında...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gel de İçme

Bitti sandığın anda
Başlar bazen dertler
Bir de vefasız çıkınca
Sevilenler

Gel de içme
Gel de içme be dostum
Gel de içme

Boşa gider çekilenler
Hasrete döner, güzel günler
Özlenir, beklenir de
Dönmez o vefasız sevgililer


Gel de içme
Gel de içme be arkadaş
Gel de içme...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gel Sevdiğim

Sen koklamaya kıyamadığım gülsün
Yeter naz ettiğin sevdiğim
N’ olur şu yüzün biraz gülsün

Sen yaşamaya doyamadığım ömürsün
Yeter beklettiğin sevdiğim
Gel artık, ocağımız tütsün

Gel sevdiğim, yalnızlığı unutalım
Hakkımız değil mi
Gel sevdiğim, biz de mutlu olalım...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gel Yaşayalım

Bırak bazı şeyler sır kalsın
Sırlar da güzeldir
Bırak bazı şeyler mazide kalsın
Anılmasın
Cevapsız sorular sorulmasın
Mutsuz günler yaşanmasın
Bırak gurur yapmayalım
Aşkımızı bir yana atmayalım
Birlikte olmak varken, ayrılmayalım
Sen mi bakisin bu dünyada
Ben mi sanki
Öyle güzel, öyle yüce bir duygu var ki
Gel
Gel yaşayalım…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Geleceği Görmek

Geleceği görmek, iki defa acı çekmekmiş
Ben bu sevdanın, daha en başında görmüştüm
işin sonunu

Görmüştüm seni, giderken ele o beyaz gelinlik ile
Geleceği görmek iki defa acı çekmekmiş
Geleceği görmek iki defa ölmekmiş
Ne yapsam fayda etmedi
İnat etti de şu talih gülmedi be! Gülmedi
Zalimdi şu kader ah zalimdi
Kaç ******* uyumadım, düşündüm durdum
Gidiş belliydi hayra yoramadım
Bu aşkın sonunu başından anladım
Geleceği görmek iki defa kahrolmakmış
Ne elimden tutanım vardı ne arkam
Feleğin elinden kurtulmadı yakam
Yoksa ben olur muydum yavrum
Seni hayat yolunda bırakan
Canım, seni bu aşkın yolunda bırakan
Ben olur muydum, kendi kendimi ateşe atıp yakan

Geleceği görmek iki defa ölmekmiş
Ben bu sevdanın, henüz en başında görmüştüm
işin sonunu
Görmüştüm seni, giderken ele
Benim kefenim, o gelinlik ile...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gerçek Olsun

Her şey yalanmış
Her şeyin yalanmış
Durma, çek git artık
Hem de asla dönmemecesine
Hiç değilse gidişin gerçek olsun
Hiç değilse alışayım yokluğuna
Ve inanayım bunun gerçek olduğuna
Varlığın bir yalanmış
Hiç değilse sensizlik gerçek olsun
Git hadi, bir an bile durma artık
Çık git dünyamdan
Bıktım senin yalanlarından
Çek git!
İnanayım ki artık yoksun
Hiç değilse gidişin
Hiç değilse yokluğun, gerçek olsun…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gideceksen

Gideceksen, dur, demem
Önünde yalvarıp, diz çökmem
Karşında ağlayıp, boyun bükmem
Gideceksen, dur
Dur demem
Tek istediğim senden
Vur, vur da öyle git
Ne iki kaşımın ortasından
Ne alnımdan
Ta kalbimden, ta yüreğimden
Vur, vur da öyle git
Sakın yaşatma, yaralı bırakma
Öldüğümden emin ol da, öyle git
Sabahsız, zindan karası ******* yaşanmasın
Sensiz her saniyesi işkence saatler, olmasın
Gideceksen, beni senden edeceksen
Kararın kesin, dönmeyeceksen
Bırakma bana, bu canı yanına al da, öyle git
Ah! Git, git
Korkma, dur demem
Yalnız, yalnız bitanem
Vur, vur da öyle git
Ne iki kaşımın ortasından
Ne alnımdan
Tam kalbimden, tam yüreğimden
Vur, vur da öyle git…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Giderken Götürdün

Giderken götürdün, yaşama hevesimi
Ardına taktın, aldın dört mevsimi
İsmimi, cismimi, her şeyimi
Giderken götürdün hasretten başka ne varsa
Bıraktın bir tek yürek yangını özlemi bana
Giderken götürdün sen, yaşama sevincimi
Yüzümde gülümsememi, içimde neşemi
Giderken aldın götürdün, benden hepsini
Bir kuru yaprak gibi
Ezile ezile taşlaşmış toprak gibi
İkiye kırılmış mızrak gibi
Kaldım anlamından uzak
Kaldım kendimi yitirmiş
Kaldım ben sensiz
Giderken götürdün ışığımı, aydınlığımı
Gözlerim kaldı fersiz
Artık ne söylesem yersiz
İnan kalbim durdu atmıyor
Yaşanmıyor çünkü sensiz
Yaşanmıyor çünkü nefessiz
Savruldu yüreğimin son külleri de, şimdi kaldı hissiz
Giderken götürdün son nefesimi
Onun için yaşıyor saymıyorum kendimi
Tane tane her zerremi
Giderken götürdün hem dünyamı, hem ahretimi
Giderken götürdün
Götürdün...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gidiyor musun

Gidiyor musun?
Bu mu son kararın
Pişman olur da dönersen yarın
Yüzüne kapanmış olduğunu göreceksin
Bütün kapıların
Gidiyor musun?
Hangi meçhulün koynuna
Ne bir hatıra
Ne bir anı
Hiçbir umut bırakmaksızın yarına
Gidiyor musun?
Bunca yaşanandan sonra
Gidiyor musun?
Sen
Beni yokluğumda anlayacaksın
Biliyor musun?
Bugünleri arayacak olan
Sen olacaksın
Gidiyor musun?
Madem öyle
Haydi, durma güle güle…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gidiyordun

Kabuslar görürdüm kimi
Ayrıldığımızı
Seni kaybettiğimi
Sen devam ederken o tatlı uykuna
Uyanır bakardım sana
Şükrederdim, bunların yalnız kabus olduğuna
Bu bir gerçekti
Sen o gün gidiyordun
Bende o gücü de bırakmamıştın
Sana dur, bile diyemiyordum
Gidiyordun
Bin defa çimdiklesem de kendimi
Uyanamıyordum
Bu bir gerçekti, kabus değil
Sen gidiyordun
Tüm yalanlarını yanında götürüyordun
Pişmanlık tohumların koynunda
Sen gidiyordun
Desem ki şeytana uydun
Şeytanın bile aklına gelmezdi yaptıkların
Kötüye kullanmak hünerse, kullan
Allah’ın verdiği aklı
O biliyor ya kim suçlu, kim haklı
Bilsem de şimdi yüreğinde, pişmanlıklar saklı
Çok geç artık
Değişmez, değişemez bundan sonra hiçbirşey
Sen o gün gidiyordun
Gidiyordun ya
Bu gidişin dönüşü, asla olmayacak, bilmiyordun...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Git Artık

Bir ben, bir de Allah bilir çektiğimi
Olur ya ben bile unuturum da kimi
Sakın umutlanma, sakın hayırsız
Bitmez asla, sana yüreğimin kini

Bir zamanlar, öyle yeminler edip
Söylerken sevdiğini
Gösterdin bak şimdi cümle aleme
Hıyanetin en rezilini

Git artık, çaldım ben ayrılık zilini
Ne görmek isterim yüzünü
Ne de duymak sesini
Git artık, dünyamdan sildim seni

Git artık, sen hiçbir şeye değmezsin
Git artık, birazcık vicdan varsa içinde
Ben seni Allaha havale ettim
Sen benim için çoktan bittin

Bir ben, bir de Rabbim bilir ettiklerini
Sakın umutlanma, bağışlamayacağım seni
Tükenmez asla, sana yüreğimin kini
Git artık, ömrünce öde günahının bedelini…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Git Hadi Küçüğüm

Git hadi küçüğüm
Tükenmeyen hasretini
Ve senin için yazacağım
Hasret şiirlerini bırak ardında
Öyle git
Yavaş yavaş alıştır beni, yokluğuna
Yavaş yavaş kaybolsun ümitlerim
Artık gelmeyeceğini kendime anlatayım
Telefonumun her çalışında, yine sen
Sen arıyorsun umuduyla, açmayayım
Git hadi şu yüreğimden
Ben sensizliğe alışayım
Git hadi küçüğüm
Git hadi şu yüreğimden
Ama yalvarırım yanında götür
Bana bırakma bu kalbin anahtarını
Ben seni öylesine birden
Aniden sevdim ki
Sen ağır ağır soldur umutlarımı
Git hadi bebeğim
Git hadi şu yüreğimden
Usul usul, sessiz sessiz sil
O kara gözlerinin hayalini gözlerimden
Ne olur daha fazla acıtmadan
Şu kalbi kanatmadan çek
Sapladığın sevda hançerini bağrımdan
Git hadi
Al git benden seni
Öyle sevdirdiğin gibi
Şimdi ne olur, unuttur kendini…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gitti

Gitti gitti, tam sevmişken gitti
Mektubum elimde
Aşk dolu sözlerim, dilimde kaldı
Gitti gitti ah! Gitti
İçimde bir acı
Darlık
Gökyüzünde karanlık kaldı
Gitti ya gitti
Yemiyorum, içmiyorum, uyumuyorum
Bana “yapma öleceksin” diyorlar
Anlatamıyorum insanlara
Ben zaten yaşamıyorum
Gitti ah gitti!
Beni kendinden
Beni benden edipte
Yaşarken öldürüp te gitti
Gitti gitti, tam sevmişken
Boş dünyama
Allah gönderdi, demişken gitti
Ne güzel bir düştü, aniden bitti
Gitti Allahım, gitti
Hayali var yaşlı gözlerimde şimdi
******* bitmiyor, sabah olmuyor şimdi
Gitti umutlarımın baharı
Aldı götürdü, yaşanacak yılları
O kara gözlerine doyamadan
Sevdim, diyemeden gitti
Aşkımı bilemeden gitti
Gitti Allahım, gitti...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gittin

Beni sensizliğe emanet edip te gittin
Gelirim, diye, yalan söyleyip te gittin
Neydi suçum bilemedim, anlayamadım
Her şeyi bitirip, boynumu büküp te gittin

Sevmek miydi günahım, bu acıya sebep
Unutamadım, hasretim büyüdü giderek
Beni yalnızlığa itip te gittin
Gittin gittin, kahredip te gittin...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gittin Ya Dost

Gittin ya dost
Doğru
Gün gelir, ayrılırmış yollar
Kendi kaderini yaşarmış kullar
Herkesi yazgısına savururmuş
Yaşananları unuttururmuş yıllar
Gittin ya dost
Olması gereken buydu belki de
Biliyorsun
Al demek, kolay da
Kolay da
Ver demek zor
Zor be dost
Zor
Boyun eğmek
Ne demek
Bilirsin be dost
Zor işte zor
Gittin ya dost
Yolun açık olsun
Evet
Herkes kendi savaşını veriyor
Bu hayat cephesinde
Herkes kendi ekmeğinin peşinde
Gittin ya dost
Merak etme, gözüm gibi bakarım
Anılar emanettir bende
Ben özlüyorum
Ve
Şiirler yazıyorum aklıma estikçe
Sende özlersen o günleri
Bölüştüğümüz sevgileri
Bir paket bisküvi, bir bardak çayı
Mücadeleyi, kavgayı
Sen de özlersen
Ve
Dönmek istersen
Gelirsen
O geçip giden yılları da getir beraberinde
Yoksa
Ne beni eskisi gibi bulacaksın
Ne de sen olacaksın...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Göremedim

Uzaktan uzağa
O güzel gözlerini görmekti
Son dileğim
Gelirsin diye bekledim
Son dileğimdi, istedim
Gelmedin, göremedim
Göremedim seni
Hasrete boyadım
Gözlerimin rengini
Bekledim
Mazide kalmış bir sevginin hatırına
Görebilmek için, seni bir kere daha
Bekledim
Yolun mu düşmedi
Bilmem
Bu diyardan mı gittin
Bekledim, gelmedin
Çok istiyordum bunu
Esirgedin benden
Gelmedin
Seni son bir defa göremedim...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gurbet

Yağmur yağıyor
Yağmur yağıyor anne
Hem de bardaktan boşanırcasına
Sırılsıklamım, ıslanmışım
Sırtımda o lacivert tişörtüm
Ipıslak büsbütün
Dağılmış sigaramdaki tütün
Yüzüm kaç gündür tıraşsız, unutmuşum
Yalnızım, çok yalnız
Bir başıma kalmışım
Bilmem ki, şu İstanbul sokaklarında
Ne bulurum sanmışım
Çok uzakta kalmış evim yuvam, ah anam!
Yalan dünya
Hain dünya, bir ben miyim sana aldanan
Bir ben miyim, gurbet ellerinde hasret ile yanan
Tesellisiz kalmışım, tesellisiz
Ey yarim, canım sevdiğim bir de sensiz
Sensiz

Yağmur yağıyor
Üşümüşüm, ıslanmışım
Kaç gün oldu
Boğazımdan sıcak bir lokma geçmedi
Ah anam! Bir tas sıcacık çorbanı nasıl da özlemişim
Hiç sorma, bir de acıkmışım
Bari
Bir simit, bir bardak
Bir bardak ta sıcacık çay olsa
Yudumlasam, içim ısınsa
Bir de uyuyabilsem
Sılam, yuvam, anam, yarim
Ah! Bir de
Bir de sizlere dönebilsem
Gurbet yedi bitirdi beni, çekilmiyor
Yağmur yağıyor
Sanki her tanesi sıkılan kurşun bana
Yağmur
Yağmur yağıyor anne
Hem de bardaktan boşanırcasına...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gücün Yeterse

Al şu kadehi, al vur yere
Kırılsın bin parça, paramparça
Ve diyorum ki sonra
Gücün yeterse, döndür eski haline
Benim gücüm yetmiyor
Seni affetmeye
Senin gücün yeterse, döndür zamanı geriye
Benim gücüm yetmiyor
Olanları silmeye
Haydi göreyim seni
Gücün yeterse, doğdur güneşi batıdan
Gücün yeterse, çıkar hıyanetini aklımdan
Bana ne pişmanlığından, bana ne gözyaşından
Sen hiç acıdın mı, bir zamanlar bana
Bak çıktım, beni diri diri gömdüğün mezarımdan
Şimdi huzurluyum, mutluyum
Çok memnunum, sensiz hayatımdan
Al nasibini, düştüğün hıyanet batağından
Al sonuna kadar, al nasibini
Yalan yeminlerle bile
Bunun için kırmadın mı Rabbini
Bunun için mahvetmedin mi beni
Haydi göreyim seni
Gücün yeterse, bağışlat günahlarını
Gücün yeterse, bağışlat kendini
Haydi! Gücün yeterse, sil maziyi
Döndür zamanı geriye
Benim gücüm yetmiyor
Yetmeyecek
Yetmeyecek asla, seni affetmeye...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Gürsel İleri

Adım Gürsel İleri
Armağan olsun size
Şu garip gönlümün şiirleri
Yalan yok hiçbirinde
Her biri anlatır, gerçek hisleri
Yazmakla bitmez
Saymakla bitmez
Boş verin çektiğim dertleri
Ayaktayım ya işte, yıkamadılar beni
Adım Gürsel İleri
Onurludur, doğruluktur benim yolum
Bir anam, bir de oğlum
Bütün varım yoğum
Bir anam, bir de oğlum

Aradım şu dünyada, aradım bulamadım
Gönül dostunu
Kimi ipe serdi unu
Kimi zamansız getirdi sonu
Boş verin küsmedim ya işte hayata
Dert edip, kendime bunu

Adım Gürsel İleri
Allaha havale ettim hıyanetleri
Benim işim sevgi
Bazen bir çiçeğin açışında
Bazen bir kelebeğin uçuşunda
Bazen bir mısrada
Bulurum ben mutluluğu
Varsa bir ilahi adalet
Zaten kalbe yüktür nefret
Ben buna inanırım, bunu yazarım
Arkadaş, sen ne dersin?
Allah herkesin gönlüne göre versin
Ben bunu isterim, bunu dilerim


Herkesin harcı değildir
Zordur, zorludur benim yolum
Bir anam, bir de oğlum
Bütün varım, yoğum
Bir anam, bir de oğlum

Adım Gürsel İleri
Kıymet, kaybetmeden bilinmeli
Üç günlük dünyadayız
İşin sonunu baştan düşünmeli
Adım Gürsel İleri
Armağan olsun size
Şu garip gönlümün şiirleri…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Güz Güzeli

Mevsimlerden Nisan mıydı
Mayıs mıydı
Aslında ne önemi vardı
Sanki ömrümün güzü
Sonbaharı
Karakışıydı

Küsmüştüm kadere
Vefasız sevgililere
Kırgındım
Sevmeye, sevilmeye
Razıydım
Sevgisizliğe boyun bükmeye

Seni
Senelerin
yılların eksikliğini
Seni gördü gözlerim
Seni tanıdı gönlüm
Güz güzelim
Pembe gülüm

Seni
Seni sevdi yüreğim
Seni sevdim bebeğim

Güz güzelim
Pembe gülüm...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Güz Rüzgarları

Güz rüzgarları esmeye başladı yine
Günler biraz daha kısa
Gölgeler biraz daha uzun şimdi
Baharda ektiğimiz çiçek açtı ve soldu
Aynı hiç bitmeyecek sandığımız, aşkımız gibi
Açtı ve soldu

Şu ıssız yollarda
Yalnızlığın ayak sesleri karışıyor, güz rüzgarlarına
Sessiz bir hıçkırık
Gizli bir ağlayış var sanki uğultusunda

Güz rüzgarları esmeye başladı yine
Üşümek zamanı yaklaşıyor
Hüzün dolu güz yağmurları
Bir beni, birde sensiz yolları ıslatıyor

Baktım da sağıma, soluma
Anladım, kimsenin gözü kimseyi görmüyor
Herkes düşmüş kendi derdine
Güz rüzgarları esmeye başladı yine
Bir telaş var kuşlarda bile
Daha acımasız dövüyor sahili, dalgalar
Ne zengin fakiri acıyor, nede genç yaşlıyı
Ne hale gelmiş, nereye gidiyor şu insanlar

Köpük köpük, dalga dalga
Kabarmış bulutlar
Farkında mısın kardeş
Bu yıl güz rüzgarları daha şiddetli esiyor
Acaba biz mi yaşlanıyoruz
Yoksa şimdi daha mı soğuk
Ondan mı üşüyoruz
Hissediyor musun kardeş
Artık güz rüzgarları daha şiddetli esiyor...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Güzel Olan

Sevmektir güzel olan
Senin güzel gözlerinden bile daha güzel
Sevmektir, sevmek

Ne beğenmek ne istemek
Ne bir heves ne bir tutku
Güzel olan tek duygu
Sevmektir, sevmek...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Güzelim

Rabbim seni yaratırken
Sanki nur ile yoğurmuş
Hamurunu güzellikten tutmuş
Ey! Gül tenlim
Bülbül seslim, yanağı benlim
Kara gözleri sürmelim
Güzelim, güzelim
Aşkınla yana yana, şu gönül ateşinden
Gör bak ne kaldı geriye benden
Esirgememiş Mevla’m
Hiçbir güzelliği senden
Güzelim, güzelim
Biz bu yangına, bu aşka bir çare
Ne edelim, nasıl edelim
Az kaldı güzelim, kaybolmakta aklım
Arıyorum
Aşk acısına bir derman, bilmem neylesem
Sanıyorum
Sönmez bu yürekte bu ateş, kabre de girsem
Soruyorum, kimi görsem
Sevda derdine bir derman
Her diyorlar;
“biz nereden bilelim, bulamamış ki Lokman”
Ah! Güzelim, güzelim
Bak nasıl da kaldım biçare
Nasıl bulalım
Biz bu yangına, bu aşka bir çare
Ne edelim, nasıl edelim
Kimden öğrenelim
Güzelim, güzelim, ah be! Güzelim…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Haberin Olsun

Haberin olsun
Yalana, yanlışa kaptırıp gönlü
Gittiğin bu yol tek yönlü
Dönüşü olmaz, olamaz asla
Bunca yıldan sonra
Tanımadıysan beni bir damla
Hadi bırak git, yüreği doldurup gamla
Yolun açık olsun

Haberin olsun
Affedersem seni
Kınasın, dışlasın dünya alem beni
Tek yumruk olsun, vursun insanların bütünü
Affedersem seni
Haram etsin anam, verdiği sütünü

Haberin olsun
Bitti
Senin eserin bu son
Rüzgar ektin fırtına biçtin
Bu yolu sen seçtin
Benim de sabrımın bir sınırı var
Sen onu çoktan geçtin
Hatırlarsın affetmem, diye söylemiştim

Haberin olsun
Sözümün arkasındayım sonuna kadar
On yıl değil, yirmi yıl değil sadece
Haberin olsun
Sözümün arkasındayım tüm ömrümce…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hangi Kul Çıkar

Umma hiç bunu
Hangi kul çıkar senden yana
Senin hıyanetin hem kullara
Hem Allahına
Yüreğinde bir damla inanç
Yüreğinde bir damla Allah korkusu da mı yoktu
En iğrenç yalanlarında
Nasıl da el bastın defalarca Kur’ana
Bilmiyorum seni yetiştiren ana
Hiç mi Allah korkusu da öğretmedi sana
Nasıl bir yürek taşıyorsun içinde
Sevdalanmış böylesine, yalana dolana
Umma hiç bunu
Hangi kul çıkar, yoldaş diye yoluna
Umma hiç bunu
Kim takar artık seni eş diye koluna
Diliyorum Rabbimden
Bundan sonra ömrünün geri kalanında
Çekeceğin acılar, yalnızlıklar
Tuz biber olsun hep pişmanlığına
İşte bu şimdi senin sonun
Allaha şükür vicdanım rahat benim
Çünkü tek sorumlusu sensin bunun
Sakın bir daha çıkma karşıma
Olabildiğince uzak dur bana
Bu kahır, bu yalnızlık
Bu pişmanlık hakkın
Kendini hissetme sakın
Bir daha bu yüreğe yakın
Olabildiğince uzak kal bana
Gördün işte
Düşürdün maskeni
Herkes tanıdı seni
Herkes öğrendi hıyanetini
Sen bana değil, kendine oynadın bu oyunu
Umma boşuna bunu
Kahrol
Uzak ol bana
Umma boşuna
Hangi kul çıkar artık, senden yana...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hangi Yanlış

Bu ayrılık Mevla’dan desek
Günaha gireriz
Biz suçumuzu biliriz
Hangi yanılgı var ki
Sonunda hesabı böyle sorulsun
Yetmiyor insanların adaleti
Mahşer günü yüce divan kurulsun
Hangi pişmanlık öder ki, senin günahını
Sanmam bundan sonra bir şansın olsun
Anlamadın ya sen, bunu bir türlü
İnsanoğlu çok daha ötedir, etten kemikten
Daha yüce değerler var, beş dakikalık zevkten
Bundan büyük ceza mı olur sana
Böyle karalanmış, böylesine onursuz yaşam sürmekten
Sen, şimdi benim için kabirsiz bir ölüsün
Hangi yanlış var ki
Sonunda hesabı böyle sorulsun
Yılların ağırlığı
Gecenin karanlığı, bile örtmüyor bak günahını
Hangi mazeret var ki
Bağışlatsın suçlarını
Dilerim yaptıkların yüzüne vurulsun
Yetmiyor insanların adaleti
Mahşer günü yüce divan kurulsun...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Haram Oldun

Helalimdin, haram oldun
Haram oldun bu dile
Yasak şimdi adını söylemek
Haram oldun bu yüreğe
Yasak artık seni sevmek
Haram, haram oldun bana

Gerçektin, yalan
Koynumda beslediğim yılan oldun
Anmam adını bundan böyle
Gelmem sana, son nefesinde çağırsan bile

Etmiyorum hakkımı sana helal
Hem bu dünyada hem ötede
Görünme gözüme sakın, benden uzak kal
Günahlarını, ihanetini yanına al

Her şeyimdin, helalimdin
Haram oldun
Haram ettin kendini
Haram artık, sevmek seni
Haram oldun bu gözlere
Bu yüreğe
Haram, haram oldun...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hasret Çiçeği

Hani seninle beraber ektiğimiz
Bir ıtır çiçeğimiz vardı
Bir de kırmızı gülümüz
Küçücük saksılarında kaktüslerimiz
Ayak seslerinle güler
Neşeli kahkahalarınla şenlenirdi evimiz
Mutluluk doluydu ya hayallerimiz
Ayrı mı kalacaktık böyle
Ayrı mı kalacaktık biz
Şimdi sobamızı yakmıyorum
Senin yokluğunun soğuğunu ısıtamıyor zaten
Eşyaların hepsini eskiciye vereceğim
Senin boşluğunun yerini hiçbiri dolduramıyor zaten
Masamın tozunu almıyorum
Yemek dediğin bir iki lahmacun
Geçiştiriveriyorum işte
Biliyor musun
Hani o beraber ektiğimiz çiçeğimiz hala duruyor
Müsaade etmedim kurumasına, sararıp solmasına
Ve ben
Ve ben onu her sulayışım da ağlıyorum
Sanki senin saçlarını okşar gibi
Yapraklarını okşuyorum
Hani seninle beraber ektiğimiz
Çiçeğimiz vardı ya
Adını hasret çiçeği koydum
Her açışında sen diye kokluyorum
Ben onu sularken hep, hep ağlıyorum...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hasret Yağmurları

Yağmur yağıyor yine
Islak camların ardından, gözlerim yollara bakıyor
Seni düşünüyorum
Az kaldı
Akşam çökecek
Sensizlik yine yüreğimi biçecek
Yağmur yağıyor
Gözlerim ıslak yollara dalıp dalıp gidiyor
Az kaldı
Yıldızlar çıkacak
Yıldızlar ışıldayacak, ıslak yollarda
Ve ben yine kendimi vuracağım yollara
Yürüyeceğim basa basa, yıldızlara...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hayal Meyal

Bir gün gelir de
Bulanık düşünceler içinde
Aklına gelirsem
Hayal meyal

Önce ismim
Sonra yüzüm
Sonra da gözlerim
Hayal meyal canlanırsa hatırında

Bir soru kalırsa aklında
Bir sızı olursa vicdanında

Otur da düşün iyice
Hayal meyal düşler gibi değil
Boş verilen işler gibi değil
Otur da düşün, iyice beni

Nasıl sevildiğini
Neden bitirdiğini
Düşün de
Yargıla biraz kendini...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hayat

Her şey bir uğultu
Bir karmaşa
Pay kapma savaşı
Yarınların telaşı
Gündüz gece birbirinin ardı sıra
Her doğan gün gebe, nice olaylara
Oysa her şey
Hepsi bir an
Gülmek bir an, ağlamak bir an
Mutlu olmak bir an
Kahrolmak bir an
Sevmek bir an
Sevilmek bir an
Mazi olmaya mahkûm, yaşanan her an
Bir varmış bir yokmuş
Olay bu
Yaşamak
Yaşamak bir an
İşte bu
Topu topu
Hayat bir anlık…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hazırım

Biledim kendimi bugün
Biledim iyice
Hazırım bu aşkı kesmeye
Bir anda, ikiye bölmeye
Bir ucunda sen
Diğer ucunda ben
Artık ayrılmalıyız, geldi vakti
Biledim kendimi bugün
Hazırım
Bu aşkı hiç acımadan biçmeye
İkiye bölmeye
Git
Git artık, canın istiyorsa nereye
Uzak ol bundan böyle benden de
Git, canının çektiği yere
Biledim kendimi bugün
Hazırım
Hazırım bu aşkı ikiye bölmeye…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Helal Olsun

Helal olsun sana, kördüğüme çevirdin ya yollarımı
Sevmiyorum, istemiyorum artık seni
Helal olsun sana, helal osun
Bitirdin ya bu sevgiyi, kahrettin ya beni
Helal olsun sana, helal olsun be!
Beni böyle boynu bükük, gözleri yaşlı
Beni böyle yüreği yaslı koydun ya
Helal olsun sana, başka bir şey demiyorum
Hele beddua hiç etmiyorum, Allah’ından bul
Nede çok seviyordum oysa seni, biliyorsun
Hiç insaf etmiyorsun
Hali nedir, ne yapar, ne eder
Hiç
Hiç sormuyorsun
Yaşıyor muyum, öldüm mü, merakta mı etmiyorsun
Senin gibi bir zalimi sevmişim, başımın tacı
Kalbimin sultanı etmişim
Layık değilmişsin sevgime
Ben kendimi kahretmişim
Her şeyi anlatıyor sessizce çekip gidişim
Helal olsun sana, helal olsun
Sormadın beni, sormadın bir kere bile
Nerelerde, ne hallerde diye
Aramadın, sormadın
Helal olsun sana, helal olsun
Hayatta mıyım, yoksa isimsiz bir mezarda mıyım?
Merakta mı etmiyorsun
İçimdeki son sevda kalesini de yıktın
Dönüşüm senin için olmayacak
Ne kaldıysa geriye yaşanması gereken
Kinden, nefretten yana, yalnız o yaşanacak
Ben seni sana bıraktım
Ben seni yüreğimde yaktım
Küllerini boşluğa saçtım
Sen bana çok yanlış yaptın
Helal
Helal olsun sana
Haydi
Haydi, şimdi herkes kendi yoluna...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Her Yıl On sekiz Mart'ta

Her yıl
Her yıl Onsekiz Mart’ta
“Çanakkale içinde vurdular beni” diye
Duyduğumda, o yüz binlerin
O milyonların türküsünü
İçimden bir şeyler kopar
Gözlerim nemlenir
Bu vatan uğruna
Ölüme koşa koşa gidenlerin türküsüdür o
Yürek ile dinlenir
Her yıl Onsekiz Mart’ta
Gözümün önüne gelir
Akın akın, çığlık çığlık
Allah Allah nidaları
Her yıl canlanır
Çanakkale’nin o ölümsüz kahramanları
Kiminin ardında, gözü yaşlı anaları
Kimi bırakmıştır, henüz beşiğinde bebeleri
Kimi bırakmıştır, eli kınalı taze gelinleri
Ey! Büyük Allahım
Hangi tarih yazmıştır
Böyle bir vatan aşkıyla, ölüme gidenleri
Her yıl Onsekiz Mart’ta
Patlar toplar, sağanak olur yağar kurşunlar
Ortalık kan ile duman
Ölüme koşar kınalı kuzular, yürekte iman
Ah! O kopan kollar, bacaklar
Lime lime, delik deşik, cansız bedenler
Düştükçe gülleler, sağa sola savrulurlar
Her yıl Onsekiz Mart’ta
Ölüme koşar kınalı kuzular
Irmak olur, akar kanlar
Gökten yere inmiştir tüm yıldızlar
Şehittir, Mehmet’tir, Mehmetçik’tir onlar
Her yıl Onsekiz Mart’ta
“Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum! ”
diye haykırır Ata
Hangi savaşta
Ölüme bu kadar sevdalanmıştır canlar
Toprak bile kıpkırmızı kan
Gökyüzü ateş, duman, feryat, figan
Hangi ulus yazmıştır, böyle bir destan
Her yıl Onsekiz Mart’ta
Akın akın, boran boran
Allah Allah nidaları
Her yıl
Her yıl Onsekiz Mart’ta
Canlanır, Çanakkale’nin ölümsüz kahramanları…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Hüzün Koydun Gözlerime

Titrek bir pırıltı ile hüzün koydun gözlerime
Akmasın diye tuttuğum
Gözyaşlarımın coşkusudur
Dalgalanışıdır bu
Ve bu yüzümdeki gülümseyiş
Acı bir sitemdir
Sensizliğimdir
Giderken, hüzün bıraktın gözlerime
Bu dalıp dalıp gidişler
Yağmur bulutlarına el edişler
Ve bu çileler, kahredişler
Sensizliğimdendir
Kolay mı sanıyorsun
Sen
Sensizliği
Kolay mı sanıyorsun bunu
Getirirken o acı sonu
Hüzün doldurdun gözlerime ıslak ıslak
Bak
Alıp, giderken gözlerimden o güzel görüntünü
Paramparça ettin sol yanımda atan bütünü
Hüzün koydun gözlerime
Artık sana bakmıyor, seni göremiyorlar ya
Vah vah! Yazık bu kara gözlerime
Titrek bir ışıltı ile
Hüzün doldurdun
Hüzün koydun gözlerime sıcak sıcak
Ah! Gözlerime
Hüzün
Hüzün koydun…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Islak

Sensiz *******in uyanışında, düşler ıslak
Kirpikler, gözler ıslak
Yine yağmur yağdı dün gece
Yollar, kaldırımlar, damlar ıslak

Yine aynı angarya, giyindim
Senin boynuma bağladığın gibi taktım atkımı
Dışarıya attım kendimi, kilitleyip kapımı
Ağaçlar, dallar, yapraklar ıslak

Ellerim pardösümün ceplerinde, yürüyorum
Rüzgâr esiyor, serin serin
Atkım dalgalanıyor boynumda
Yalnızlık okyanusunda
Yol alan bir geminin sancağı gibi
Atkım savruluyor boynumda

Yürüyorum ıslak yollarda
Ellerim cebimde yürüyorum
Orhan Veli, Cahit Sıtkı’yı düşünüyorum
Nazım Hikmet geçiyor, gözümün önünden
Bütün şairlerin ortak noktası bu galiba
Hepsinin ilhamı hasretten, acıdan, kederden

Yolda birikmiş suya basıyorum, farkında olmadan
Çorabım ıslanıyor
Üstat Cemal Safi geliyor aklıma
“Elbisem gündelik, pabucum delik,
Haberin olsa da sobayı yaksan.
Yağmur iliğime geçti üstelik
İçim ürperiyor, ya evde yoksan” diyor

Sonra, seni düşünüyorum
Islak saçlarının kokusunu
Ve dudaklarımı bedeninde gezdirdiğimde
İç çekişini
Seni düşünüyorum, ıslak tenini
İçime çekiyorum nefesini
Her şey ıslak tepeden tırnağa, aşk ıslak

Yollar ıslak, kaldırımlar ıslak, damlar ıslak
Hüzün taneleri üstüme damlıyor
Biliyor belki de, sensizliğin beni kahrettiğini
Belki de halimi anlıyor
Sabahattin Ali, kulağıma eğiliyor
“aldırma gönül, aldırma” diyor…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

İçim Gidiyor

Seni görüp, konuşamayınca
Sen öyle sessiz, çekilip, uzaklaşınca
İçim, içim gidiyor
Yüreğimden bir şeyler kopuyor

Sevgim alev, yakıyor
Sevgim sır, anlattırmıyor
Senin için
İçim, içim gidiyor
Yüreğimde bir yangın var
İçim, içim yanıyor

Seni görüp, yaklaşamayınca
Sen öyle konuşmadan, çekip gidince
İçim, içim gidiyor
Kalbim duracak gibi oluyor...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

İnan Bana Küçüğüm

Seven kalp ile oynayan
Şerefsizdir, namussuzdur
İnsanı taştan, ağaçtan
İnsanı hayvandan ayıran
Sevgidir, duygudur
Dokunmayın sevenlerin hislerine
Onlar en saf, en temiz duygulardır

Bir tanem
Küçüğüm
Şu hayat kavgasında
Beni ayakta tutan aşkındır

İnan aşkıma, inan bana
Asla ihanet etmem yüreğindeki duygularına

İnan bana küçüğüm
Çok seviyorum seni
Gözlerim bakarsa, görürse başka birini
Ayaklarının dibine aksınlar
Kalbime bin nöbetçi koydum
Aşkını saklasınlar

İnan bana küçüğüm, inan
Seni çok seviyorum
Seven kalp ile oynayan
Şerefsizdir, namussuzdur
Sevmek, sevilmek kutsaldır
Dokunmayın sevenlerin hislerine
Onlar en saf, en temiz duygulardır...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

İnsanlar

Her şeyin bir doğrusu var
Bir yanlışı
Güneşin bir doğuşu var
Bir de batışı
Mevsimlerin bir yazı var
Bir de kışı
İnsanlar düşünmez olmuş yarını
Müptelası olmuşlar
Bilmem almışlar, hangi haramın tadını
Unutmuşlar
Zamanı gelince herkes verecek hesabını
İnsanlar, insanlar
Herkes kendi deryasında kürek çekiyor
Kimini hırçın bir dalga sahile vuruyor
Kimini taşlara çarpıyor
İnsanlar nereye gidiyor
Kimisi olmuş baş tacı
Kimisi feleğin kapısında kiracı
Kiminde mutluluk, kiminde acı
İnsanlar, insanlar
Hangi bencil rüzgâr savuruyor böyle
Kurumuş bir yaprak gibi insanları
Kimi yüklemiş yüreğine sevdaları
Kimi aşamamış sıra dağları
Hangi deli poyraz savuruyor böyle, insanları
İnsanlar, insanlar
İyisi, kötüsü, her türlüsüyle
Melekte içlerinde, şeytan da
Ne varsa karışmış
Hepsi insanların hamurunda
Onun için daima
Ayırmak gerek, saptan samanı
İnsana yakışan, bulmaktır, doğru olanı
Ancak böyle mutlu edersin Yaradanı
İnsanlar, insanlar
Sır bir perde, gerçek onun gerisinde
İster aklında, isterse yüreğinde
Bazen hiç ummadıkları yerde
İsterlerse insanlar
Tüm doğruları bulurlar…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

İstanbula Doğru

Çocuktum, yorgundum
Hastaydım
Gün doğmadan
Şafağa beş kala
Düşerdik yollara
Ürperirdim
O sabah ayazını
İliklerime dek hissederdim
Geride kalmış
Sıcacık yatağın
Yarım kalmış uykunun
Hasretiyle titrerdim
Otobüs kaçar, o kovalar
Yollarda doğardı güneş
Bir karmaşa, bir gürültü
Neydi buraya çeken
Bu kalabalığı
Her yer insan ziyanlığı
Ve İstanbul gözükürdü
Bir kâbus gibi...

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

İstanbuldayım

İstanbul’dayım, haziran sonu
Temmuz kapıda
İstanbul’dayım, çok yalnızım
Yok hiç kimsem
Sılada, çok uzaklardasın sen
Kimi sahilde
Kimi banliyö treninde
Nereye gitsem taşıyorum, hasretini içimde
Oturmuşum bir kenara
Elimde bir kutu bira
Gözlerim dalıp gitmiş, çok uzaklara
İstanbul’dayım bir başıma
Sanki günler bir asır
Mevsim yaz, günler uzun, çok uzun
Ah! İstanbul, ne taşın altın ne toprağın
Ne de bir gram tozun
İstanbul’dayım, yuvasız bir kuş gibi
Özlem dolu bu yüreğin yok ki sahibi
İstanbul’dan çok uzaklardasın sen
İstanbul’da bir başımayım ben
Senden böyle uzaklarda olmak mı
Yoksa şu kara bulut gibi yalnızlığım mı
Hangisi daha çok kanatıyor şu yüreği
Hangisi daha çok acıtıyor, bilemiyorum
İstanbul’dayım, önümde arkamda
Sağımda solumda, kendi aleminde insanlar
İnsanlar bir deniz
Ben yüzmeyi bilmeyen bir balık
Beni boğuyor artık, bu yalnızlık
Ne zaman biter bu ayrılık, bilemiyorum
İstanbul’dayım, bir başıma
Ellerim cebimde yürüyorum…

Gürsel İleri

[GooD aNd EvıL]

Kaçmaz Benden

Saklıyorsun, gizliyorsun, ama benden kaçmaz be dostum
Anladık, delikanlı adamsın, gönül derdi bu
Ne diye saklarsın
Ama sana ne diyeyim, belki de sende haklısın
Sır eder saklarsın ya, benden kaçar mı sanırsın
Kaçmaz benden oğlum, sen bal gibi seviyorsun
Hiç boşuna inkâr etme, benden de gizleme
Sen alev alev, sen cayır cayır yanıyorsun be arkadaşım
Haydi, boşuna inkâr etme, mademki sevmiyorsun
Neden gizli gizli ağlıyorsun
Neden dalıp dalıp gidiyorsun
Neden böyle içip içip duruyorsun
Bir 'of' çekiyorsun ki, neredeyse dağlar delinecek
Sen yanıyorsun be dostum, yanıyorsun
Gizleme hiç boşuna, kaçmaz benden
Sen, sevda ateşindesin, yürekten seviyorsun
Saklama, anlarım ben, boş yere uğraşıyorsun
Sen deliler gibi seviyorsun
Sen karasevdalardasın, yanıyorsun
Kaçmaz benden, hiç gizleme derdini
Korkma gülmem, anlarım halini
Saklama hiç, gizleme
Benden kaçmaz be oğlum
Benden kaçmaz be dostum, sen bal gibi seviyorsun
Sen yanıyorsun be arkadaşım, yanıyorsun
İç bakalım, kadehler söndürür mü yürekteki yangını
Sen öyle mi sanıyorsun
Boşuna inkâr etme be dostum, mademki sevmiyorsun
Neden gizli gizli ağlıyorsun
Neden gözlerini boşlukta unutup kalıyorsun
Neden bu şişeleri boşaltıp duruyorsun
Bir 'of' çekiyorsun ki yürekten, içimi parçalıyorsun
Sen yanıyorsun be dostum, yanıyorsun
Kaçmaz benden, gizleme hiç boşuna
Mecnunun düştüğü çöllerde
Sen Ferhat'ın deldiği dağlardasın
Sen karasevdaların yangınındasın
Kaçmaz benden
Sen yanıyorsun
Kaçmaz benden
Sen yürekten seviyorsun
Sen yanıyorsun, sen çok, hem de çok, çok seviyorsun…

Gürsel İleri