Tam Sürümü Görüntüle : Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:20 AM
** ßekLenen **
Neden içimdeki bu karanlık? Neden / se gidişinde arıyorum hep cevabı¿ Bir varolup sonra kaybolan, içimde ki tüm bu kelimelere sığmayan duyguları yaza yaza anlatamayacağım hissi neden gitmiyor?
Oysa tek özlediğim mutluluk. Senden gelecek olan, yılların perdeleri altında ezilmiş ve sadece uzaktan açık gözlerini görebildiğim mutluluk. Yaşıyor mu yoksa sadece aklına takılanlarla mı ruhu göğe yükselmiş, onu bile ayırt edemiyorum. Seni anımsıyorum anahtarımla kapıyı açarken dahi. Hani kilit ve anahtar ilişkisi vardı, birbirini tamamlayan, ve 'biz buyuz' derdik. Şimdi biliyorum ki bu kadar uyumlu olan başka bir kavram yok.
Ağlamaklı kelimelerle, çığlıklı haykırmalarla dolu bir yazı yazıp, sonra kahrolası uykuya dalıp ve günlerce bilinçsizlikle arkadaş olup, adını bilmediğim bir öte de kalmak dileğim. Bunu bile yapamıyorum gibi...
Herşey senden uzakta ve tabi ki kararsızlıkta... Oysa, gülüşlerimi adadığım, geleceğimi ipotek ettiğim ve karşılığında onlu günleri satın aldığım bir mutluluğum vardı benim.
Gitti ve Bitti...
Haziran - 2004
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:20 AM
100. Şiir
Kalanları düşünüyorum
Kimsesizliğimi ve yanlızlığımı
Güneşten daha yakıcı olan geceyi
Düşüncelerimi aydınlatan karanlığı...
Bilmem kaçıncı şiirmiş bu
Kalbimdeki dert ortak, şiirlerim de!
Apansız kalışların ayak sesleri
Ve bir de kalbimi acıtan haksızlık
İkisi bir olmuş tepiniyorlar gecemde
Karmaşık bir patika ama labirent değil
İçinde kaybolmadan ilerliyorsun, dert değil
Üç adım sağa ve sonra beş adım sola
Geri dön bul beni!
Yanlızlıklardayım...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:20 AM
____* Şiirden Yıldız Kaydı ____*
önce;
____önce kelimeleri astılar darağacına
sonra;
____sonra ülkemden bir yıldız kaydı!
bir şairi konuştular bugün bir binada!
bir şairin önünde ağladılar.
ölümden sessiz ve kimsesiz baktı mısralar
giden,
varlığının en güzel çiçeğiydi,
en çok da bu yüzden ağladı şiir
şiirden yıldız kaydı.
gittiği yer;
binlerce yıldız kaynağı...
12/10/2005 atilla ilhan anısına
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:20 AM
Ada'dan...
Gecenin yarısını çıkardım düşümden
Ki
Kaç kere güneşleri batırdım;
Sen görmedin...
Her defasında denize sokuldukça alev
Bir yıldız ekledim batışına;
Sen bilmedin...
Sonra /
O karşıdaki liman kent;
Hani hayalimdeki, sade bir gemiymiş
Güldüm düşüme...
Ay'ı koydum güneşin yerine,
Güneşi verdim denize,
Deniz kustu yıldızları
Sen gibiler tüm bunları;
____________yakamoz sandı...
Yüreğimi gömdüm bu denizin ortasına
Ve
Karasında kaldı tüm sevgilerim.
Deniz kocaman, kara kocaman;
Sevgim minnacık kaldı bu adada....
____________sen sevemedin...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:20 AM
da'dan... (2)
Uykumu sattım iki gözyaşına
İçindeki yangın almış, ben yanmışım.
İki sevda türküsü yüreğine ağır
Ben giderim, alevin sana kalır...
Ne umuttu bu su sonrası kara!
Ne gülücüktü içimde / ki bu sevda...
Ne deniz kaldı içimde ne ondan sonra kara
Ne bu ada bu derde deva, ne bu sevda...
Bitsin ömrümün kalan yarısı
Günahı benden alsın azrail, sönsün acısı
Sen uykuna emdin tüm melekleri
Bense gözyaşıma gömdüm bu gece ümitleri
***B.A 03:30
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:20 AM
Affet Beni
Ağlatmak günahtır, ağlatma beni
Bağışlamak erdemdir, bağışla beni
Yanına gelip birazcık özlem gidereyim
Gerisi umrumda değil, yeter ki affet beni
(Haziran, 1996)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Ağlama - II
Yalvartan saatlerde ki hasretin içimi yakan
Tek bir söze aşina olmanın çabası canımı yakan
Bensizlikten ölümündü belki de yansıyan güneşe
Sevdan, tabutun yazısına sığınmış
Kurumuş güllerin bülbülüydü belkide
Ağlama...
Çatlayan toprakların hasreti gibi suya
Ilık akışların ısıttığı yürek gibi dua
Amansız nefessizliklerden geriye kalan
Birkaç damla hezeyan, sızı dostum
Ağlama...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Ağlama
Yalvartan saatlerde ki hasretin içimi yakan
Tek bir söze aşina olmanın çabası canımı yakan
Bensizlikten ölümündü belki de yansıyan güneşe
Sevdan, tabutun yazısına sığınmış
Kurumuş güllerin bülbülüydü belkide
Ağlama...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Akşam Sanrıları
Palyaçoydu akşam;
Gölgesiyle, merdivenleri adımlayan.
Ulaştığı gündeydi
Kaygılar!
Oyunun,
Dar kesitindeydi tuzak...
Örümcek kılıklı sanrı
Gelecek,
Gerilecek ağlar...
**M.Ü Güzel Sanatlar Fakültesi Nisan, 2005
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Anlatamadıklarımdan Kalanlar - İlk -
İki yanı sarılı, dar boğumlu bir kadındı gece...
§oluğu;
Gözlerini ayıramadığı ayın görüntüsü kadardı.
Bitenlerin ardından,
Gelenleri ezişini kutladı bu gece
Kalanları uğurladı son iki duayla
ve emanet etti içindekileri azraile...
(Daha napılabilirdi ki hak etmek için... Zor günde olmak zormuş. Hakedemediklerim şerefine....)
§olan Cana...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Anlatamadıklarımdan KaLanLar ~~Son~~
Kırıntısı bol bir gürültü kirliliği aramızdaki… Büyük dilimleri dişleyen dudakların, geride bıraktıklarını tortu bellemiş iki gözüz şimdi. Bir rüzgardım oysa! Etekliğimle savurduğum tonlarca kırıntı vardı evvelden… Bir de tüm o rüzgarların bir efendisi… İşte onun kasırgasından kalanlar bugün senin ufkunda. Sevginin adı, yağmalanmış bir ruhun yeniden dirilişi idi. Fırsatsız kaldı ve dirilemeden bir mezarlığı ziyaret etti…
Kelime tavafı değil tüm cümlelerim… Dertleri var her bir kelimenin. Anlatamadıklarından yakınıyorlar kalemime her gün… Manasızlaştırma uykuna giren tüm düşleri… Uyku öncesi iki kanat çırpış ve huzurlu bir iyi ******* dileği adım…
Mayıs,2006
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Anmam!
Yalan gülüşlerin, kandırışların,
Saygısız duruşların adamı!
Kalbin ne kayaların altında
Boynun ne iplerin sallantısında
Ellerin ne kırık camları taşır avucunda...
Sildim anılarını, gömdüm acını!
Şafaktaki gülleri solduran serzeniş;
Her bir tınısı sanki hançer çığlığı
Uzak kal, ölümüne yakınlaş
Uzak ol, cehennemi kucakla
Yaşama, soluma...
Benden uzakta olsun ruhun
Acımam, ağlamam, bil ki anmam!
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
AR(ındı) & GÜL(ler)
Tırnaklarım geçerken avucuma
İnleyen bir serçenin gözyaşıydı.
Şakağımdan süzülen damlalar,
Düştüğünde toprağa
Toprak ağardı yeryüzünde
Beyazın da, baharın da rengi kaçtı.
Bildiğim bir sessiz tını gibi şimdi gün
Ve dilsiz rüzgara teslim olmuş şimdiden yarınlarım.
Son barutumu serptim güne,
Yıldızlarla kaplayacak yanık kokusu düşlerimi
Ve tenimin sızısında koklayacaksın tüm evreni
Ve tüm evrende bırakacaksın izini, dokunacaksın.
Dokunduğunca ağlayacaksın
Ve ağlatacaksın kör bakışları
Sonra gidip hiç bilmediğin bir kör yazgıya vurulacaksın.
Ölmeyeceksin ama defalarca öldüreceksin
Akıttığın her bir damlaya isyan edercesine.
Tenindeki boncuk boncuk terlere dizeceksin kabusları.
Bilmediğin, yalnızlığım,
Arındığım yarınım
İsmimle çatlayacak dudaklarında
Çakıllara gömülmüş bir sevdayım
Aralık Sonu, Gece Yarısı, 2005
Gülay Yıldız & Arzu Altınçiçek ortak çalışmasıdır.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Aşk' a Veda
Baharın rehaveti içinde sözcükler
Yaza gebe, kıştan ölümü kabullenmiş...
Canı bitmez bir beden giyinmiş bu aşk
vuruldukça kanıyor,
kanadıkça büyüyor...
Haram ettiler sevmeyi,
_gözlerime
İçimde acıyanları akıttığım
Bir kase dolusu yalnızlığıma
Aşkı kamçıladılar son kez.
Aşk dediğin ki,
Aldanışların toplamını yüzüme kusan
Pişmanlıklar denizinde yalnız bırakan
Uzak sevda gölgesi...
Oysa,
Gözleriydi tüm farklılığı,
_yaradılan herşeyden sıyırıp
bana sunan...
Yaralarım vardı sarılacak
Sargılarım kan kırmızısı...
Benden sonraki herşeye izini bırakan
Yanılmışlığımdır ki,
Çok gelmişti zaten gülücüklerim, onları da alın!
Alın ve dağıtın yüzü bin parça olmuş yüzsüzlere...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Aşk Bitiği
Karabatak gülüşlerine sardığın
Anlamsız anılardı ruhumu zehirleyen
Umursamadığın unutuşların;
Kini söküp geçmişten,
Çaktı bugünün anı olacaklarına
Herşeyi gören iki gülücüktü
Onlar biliyordu ki
Düne aitlikler birer ödüldü
Sakinsin,
Kuytuya gizlenmiş gözyaşı kadar!
Nefesimi salıp üstüne
Titretmek tüm senliği,
Alacak gizlediğin korkularını
Ve bileceksin
Sakinliğin; ölümü bu bizliğin...
(Sakince duruyorsun karşımda, gittiğin yol kalp merkezi... Sesini aleme sunan can. Sanadır bu mısralar...)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Aşk ve Kalıntıları
Kısık sesli şarkıların tutuk ritminde artık sevdam
Kınından çıkarılmamış kılıç kadar yabancılaştım yaşama
Dipsiz ve kör kuyuda unutulmuş bir yaşanmışlığım,
Başkaların saksılarına gömülmüş bir ton gülücüğüm
Ve en unutulası zamanların üstünü örten yanlarım var
Ey Sen;
Kalbimin derinlerine gizlenmiş acıların aynası!
Sevgimi keşfedip bana sunan ve sonra çalıp kaçan rüzgar!
Gidişlerini erteledikçe harcadığın sevdanın
Üstüne kalanı ve faturasını getirdim sana
Ellerini aç, sunacağım sana bıraktıklarını
Bir yanlızlık, bir taş yürek ve gözyaşı
Bendeki sonları veriyorum, içim rahat
Gidemeyen adımların gölgesine gizlenmiş sevdanı
Kalanlarıyla gömüyorum bulutlardaki mezarına
Yağmur olma, mümkünse yağma günüme
Sensizliği tatmak için sabırsızlanan yüreğime
Yanlızlık, sevgisizlik, hüzün gökkuşağı olsun
Olsun ki, şiir doğsun...
Esemeyen Rüzgara;
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Aşkım' a
Sen adını bir türlü anamadığım gizli gözyaşım
Karanlıkları içimden taşırıp atan gizli aşkımsın...
Değil ki kuru toprakla buluşsa yağmur,
İnan ki sevinemez gözlerim
Değdikleri anda ki kadar sana
Ve yüzbin yıldız eşlik etse şarkıma,
Yüzbin uçurtma uçursa yüreğim
Sevgin benim olduysa
Yansın umrumda değil yüreğim....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Aşkını Öldürdüm
Acımaktansa öldürdüm aşkını içimde, yerine ektim kan kırmızısı gülleri
Yakaladım önce ve sonra gömdüm rüzgarla savrulan her bir yanını
Rhadamantys; cehennemin, cehenneminin yargıcı
Tutacak ellerinden, yargılayacak bana bıraktığın tüm acıları
Üşenmedim, gömdüm mezarına benden alamadığın ilhamı.
Ve; budur ki dileğim;
Şiirleştiremediğin yaşamına, şiirler ekleyeceksin ölümünde,
Şarkılarına söz yapacaksın, çığlık ve acı arasında yaşattıklarını
Sapho'nun acısını döküşüne yansıtacaksın benden aldıklarını
O bile ağlayacak hasatten...
Örtüyorum bu gece son topraklarını
İki küçük zebani koyacaklar baş ucuna,
Biri beni hatırlatacak, biri yalnızlığını
Birinde beni anlayacaksın, diğerinde hayatı
Gidişine vereceksin bu amansız sızılarını gecenin
Hades'in topraklarında, Hades'in kanunlarına ait olacak
Rhadamantys'ın yargılarında boğulacak
Sapho'ya beni anlatacaksın...
Yüreğindeki acın olacak oradaki adım
Sevdanı yaşayamayıp gizlediklerinde ağlayacaksın
*Rhadamantys; Cehennemlerde bulunan meşhur bir yargıç. Zeus ile Europa'nın oğlu ve Girit kralı Minos'un kardeşidir.
**Sapho: Mitolojide; Lesbos adasında Erebos şehrinde doğmuş efsanevi bir kadın şair.
***Hades: Cehennemlerin, karanlık yeraltı aleminin, ölüler diyarının Tanrısı ve öteki dünyanın adı.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:21 AM
Aşkının Derdindeyim
Öğrenemiyorum sensiz ayakta durmayı
İki gizemli perdeyi sarmışlar yüreğime
İçimdeki acıyı kanatıyor üzerindeki iğneler
Aklıma geldiğince acıyorum
Gerisi boş bir nefes alış
Tohumları ağaçların ve dahi çiçeklerin
Yeni bir yaşama hazırlanıyorlar; mevsimin adı bu
Ben ölüşlerin içindeki duygularımı kurtarma çabasındayım
Ellerimi hançerlesede kader, sıyırma telaşındayım aşkını
Çare yok değil mi gidiyorsun!
Ben dünün düşüncelerini sildim sevgili
Ne yeni biri, ne dost ne de kardeş derdim
Sensiz kalışlarımı cezalandır ve dön artık
Ne gözüm yaşa tahammül eder ne sensiz geceye günüm
Dön benim biricik bebeğim
Aşkının derdindeyim...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Ayna Yüzleşmesi
Yüzümün acıyan diğer yanıydın,
Baktıkça yüzleştiğim aynalarda.
Aynalar kustukça seni
Yüzsüzlüktü çarem,
Kaçtım ağlamalarda
Oysa;
Yaşanmamışta
Yalnız kalma korkusuydu
Öfkelendiren...
Öfkem delirttikçe
Kaçmaktı çarem
Ağladım aynalarla
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Azrail Sundu Günümü
Orağını bırakmışsa bugün azrail
Ki nefesini bağışladı sana
Derdi; bir gün daha yaşa
Sen bugünü düşün
Yarına bak
Dünü sorgula....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Batın'a Mektuplar (1)
Ömrümün en güzel düşü gözlerinin karası, kıvrıklığı kirpiklerinin. Yastığına dökülen her bir saç taneni yıldızların ışıltısına bulayıp öpüyorum uykumdan önce. Her yanını kopyaladığın kana bile aşık bir yüreğin minik yarısı; hayatımın en büyük ödülü olacaksın diye nefes alıyorum.
Atacağın ilk adıma kadar her gece yürüyeceğin yolları tarif edeceğim sana. Benzesin diye dua etttiğim 'baba' gözlerine bakıp, 'baba' ellerini tutup, tıpkı 'baba' gibi kokun sarsın odamı diye dualar edeceğim. Baban gibi gülümse diye dudak kıvrımlarını dualarla okşayıp, annen gibi ışıldasın diye gözlerine sevgimi akıtacağım.
Rüzgarına hayran kalsın diye tüm evren, en asil gülücükleri cebine doldurup, kasırganda savrulanları sar diye merhamet suyundan yudumlar akıtacağım minik dudaklarına.
Batın'ım; yüreğimin ışıltısı azalmayan en parlak yıldızı. Tüm sıkıntımı dağıtan en asi rüzgarı. Sen anne dersin diye beklediğim her gün bir ibadet sanki. Olur da diyemezsen diye akıttığım her gözyaşı bile kutsal bir suyun kaynak damarı. Varsın olmasın rahmimde sıcaklığın, varsın vurmasın ilk tekmesi tamamlanmaya çalışan bedeninin. Kan yarını ne kadar sevdiysem o kadar sevdim seni... Kimse sevmeyecek bu kadar düş gözünü, düş elini...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Batın'a Mektuplar (2)
Batın'ım;
Kalbimin atışı oğlum...
Ellerimden kaydıkça sen, kalbimin içinde bir yer deliniyor. İçimden oluk oluk aşk kanıyor... Yaşama sevincimi çalıp asıyorlar dar ağacına... Hayalinin baba yarısı, elinde bir urgan, karşımda bekliyor yıllardır sabırla... Gözlerimdeki gülüşleri gömüyor(lar) ...
Varlığının hayali bile yetmedi oğlum. Üzgünüm... Öldürdü(ler) içimdeki çocukluğunun hislerini...Acımadan yargıladılar tüm sevgi sözcüklerimi, kalbimin acısına tahammül edemeyen asabi söylemlerimle....
Katledildi aşkımla, ihtimalin... Onca harfi dizdi önüme aşk diye, hepsi de sen katili... Anlamadı oğlum... Anlatamadım...
Şimdi,
Ben verirsem son nefesimi... Sen damarlarımda ben yarım olarak kalırsan sonsuzlukta, biliyorum ki, eksik halin bile bilir; bu anne sen tam ol diye, saçlarını süpürge etti yıllarca aşka... Gözlerini akıttı 'o'nun yolunda... Nefes bildiği sevdasını solumaktan suçlu bulundu herkesce. Yine de savundu her bir zerresini nefesinin... Ağladığı *******de bile dilinin ucuna gelen laneti yuttu... Kendini lanetledi her bir acıda...
Sabrı şimdi, iradeden alıp çöplüğüme attı(lar) ... Sevinci yaşamın, iki parçalı bir kalbin ezilmişliğinde kayıp...
Batın'ım... Can yarım... Anlatamadım... Affet...
Sonsuzun içinde azadsın. Seni, anlatabilen, hak eden bir anne alsın.. Uyutsun sarsın...
2007 Mayıs, kalp acısı gecesi
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Bedel
Yakınsın bana aynadaki görüntüm kadar
Ve tıpkı onun gibi sanalsın dokunmak imkansız
Yanımdasın besbelli işte, doğruca
Ama olmamalı gibi uzaksın
Karanlığın sonunda sevgim bekler sevgini
Kusursuz imkanı fırsat gözler
Gözyaşım pınar olsa da bil ki;
Bu acıya bin gülüş bedel...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Bekleme Gözyaşı
Mesafelere sakladığın gidişinde
Aradım gözyaşlarıyla hüznün mührünü.
Vicdanı olmayan nefes alışların
Verişlerini sorguladım
Nedensiz...
Gidiyorsun!
Peşinden geliyor -
Bugüne dek sessizlik oynayan küfürlerim
Helal mi edilirmiş hak?
Bilmem öyle adetleri....
Bilsem de hatırlamam adın gibi
Bekleme!
Sızılarla beslenen bir bebek oldu kalbim
Bebeğimin adımı;
Her bir sancı vurgunu.
Aramıyorum koltuğunda sıcaklığını
Ve
Anmıyorum o aşk hikayesinin şarkısını!
Kuruyan gözyaşı pınarları benim abidem
En büyük sırdaşım yastığım ve yanlız gecem
(Haziran 2004)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Bekleyiş
Limoni bir yaşamdayım
Ekşi bir tat var hayatımda
Zamansız kayıpların üzüntüsü
Apansız gelişlerin sevinci
Mevsim değişimlerindeki yabanilik gibi
Tuhaf gel-gitlerde, hüzünlü bir bekleyişteyim
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Ben
Sessiz ve ılık bir sıcaklıktı gecenin sunduğu
Ardından derin bir çığlık ve ağlama
'Yeryüzünün en nadide parçası' demiş annem adıma
Adımla bütünleşmişim o an
Hassas, alıngan, kırılgan...
Gülümseyen, gülümseten
Gül kadar narin ama kutsal
Ay kadar parlak ve sadık olmuşum
Dönmüşüm etrafında sevdiklerimin bin tavaf adına
Yıldız kadar parlamışım kendi yüzüme
Yansımış kalbimden ışıklar sevdiklerime
Ve en soysuz günün birinde
Çalmışlar kalbimi, sevgimi...
Bekleyen olmuş adım
Uğursuz *******i bekleyen,
Aşksız hayatı bekleyen olmuşum...
Acı olmuş diğer adım, yüzüm solmuş
Dedim ya,
'Yeryüzünün en nadide parçası' demiş annem adıma
Almış tekrar koynuna, ısıtmış
Hergün bıkmadan yeni bir ben olmuşum...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Ben Şairim
Ben şairim!
Yazdığım her mısra afet olmalı...
Ben şairim!
Kelamlarımı bölüp yer
Kalemimin mürekkepsizliğinde susuzlanırım.
Ben şairim!
Acısını hayatın mısralaştırır,
Kelamları acıyla hayata katarım.
Acırsın!
Ben şairim!
Sevdamı ona katlar,
Destan diye sunarım.
Solgun gözlerinin rengini
Güneşe denk tutar, anlatırım...
Ben şairim!
Kelamla adamı on yerinden bıçaklar,
Küskün bakışları, kıskanca katar,
Ayakta alkışlanırım.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Ben Yine de Sevdim
Camların buğusunda gizli adın
Ve mavisinde kalmış gözler suların
Sensiz adımlarım ardındaki boşluk benim adım
Alışkanlıklarına gömdün beni
Ben seni yine de anladım
Uzun yolların nöbetini tuttu gözümdeki yaşım
Kısa yollarda yine de hasretti adım
Hasreti gün geldi yaktı sevdam
Küllerinde aradın bitmişliğin sevdasını
Ben seni yine de saydım
Anlaşılmaz kelimeleri doldurduk bir balona
Saldık gökyüzüne, kuşların göğüne
En olmadık yerinde patladı sanki gök
Saplandı tüm kelamlar bir bir kalbime
Ben seni yine de kırmadım
Ne edalar ne haller kaldırdı gözlerim
Bitene git bile diyemedi dilim
Ellerim bağlı, gözüm yolda kaldı belki bin kere
Gelişlerini zehir etti gidişlerin her seferinde
Ben seni yine de sevdim
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Benim KaLan
Mana arıyorum gülüşlerin ardında
Sessizce çekilen rüzgarı sorguluyorum, nereye?
Bir kalabalık ki sorma gitsin...
İçleri boş kafaların yankısını duyuyor kulaklarım.
İki kelime arzını beklerken dünümden,
Yarınımı kaçırdığım trenin yalnız raylarında gözyaşlarım
Üstünden geçen her bir ağır yükü omuzlayan,
Kocaman bir yürek olmuş içimdeki yumruk
Öyle bir başımı dik tutmuşum ki
İki kıvılcım sıçramış yüreğine gözlerimden
Ürkmüşsün, gitmişsin
İçinde kalanları kusmuşsun!
Yanlızlığını paylaştığın yatağın batmış...
Benim mağrur duruşum ne sana ne başkasına sevgili
İçimde yıkılmayan kaleler bana annemden hatıra
Uğraşma boşuna...
Gözyaşlarım geçici, gülüşlerim kalıcı
Gülay YıldızBenim KaLan
Mana arıyorum gülüşlerin ardında
Sessizce çekilen rüzgarı sorguluyorum, nereye?
Bir kalabalık ki sorma gitsin...
İçleri boş kafaların yankısını duyuyor kulaklarım.
İki kelime arzını beklerken dünümden,
Yarınımı kaçırdığım trenin yalnız raylarında gözyaşlarım
Üstünden geçen her bir ağır yükü omuzlayan,
Kocaman bir yürek olmuş içimdeki yumruk
Öyle bir başımı dik tutmuşum ki
İki kıvılcım sıçramış yüreğine gözlerimden
Ürkmüşsün, gitmişsin
İçinde kalanları kusmuşsun!
Yanlızlığını paylaştığın yatağın batmış...
Benim mağrur duruşum ne sana ne başkasına sevgili
İçimde yıkılmayan kaleler bana annemden hatıra
Uğraşma boşuna...
Gözyaşlarım geçici, gülüşlerim kalıcı
Gülay YıldızBenim KaLan
Mana arıyorum gülüşlerin ardında
Sessizce çekilen rüzgarı sorguluyorum, nereye?
Bir kalabalık ki sorma gitsin...
İçleri boş kafaların yankısını duyuyor kulaklarım.
İki kelime arzını beklerken dünümden,
Yarınımı kaçırdığım trenin yalnız raylarında gözyaşlarım
Üstünden geçen her bir ağır yükü omuzlayan,
Kocaman bir yürek olmuş içimdeki yumruk
Öyle bir başımı dik tutmuşum ki
İki kıvılcım sıçramış yüreğine gözlerimden
Ürkmüşsün, gitmişsin
İçinde kalanları kusmuşsun!
Yanlızlığını paylaştığın yatağın batmış...
Benim mağrur duruşum ne sana ne başkasına sevgili
İçimde yıkılmayan kaleler bana annemden hatıra
Uğraşma boşuna...
Gözyaşlarım geçici, gülüşlerim kalıcı
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Benim Penceremden
Bir yudumunda gizli hayat;
Çağlayan ırmağın akışında
Vardığı çölleri yeşertişinde sevgi;
Sevdiği gönüllere umut salışında
Minik bir bebeğin gülümsemesinde huzur;
Annenin kucağında uyunan uykuda
Tanrıya yakarışında beklentin;
Gelme ihtimalinde sevgilinin aklına
Öpüşünde gizli aşk;
Sımsıcak vücuduna sarılışında
Nefesinde saklanılan ömrün;
Nefsinde emanet cennet sana
Kaleminde yazı, kelamın dilinde;
Dudağında tebessüm, sevgin kalbinde
Korkunda değil yüreğinde iman,
Tanrıya olan sevginde...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Bilinmez
Güvenilir ya da güvenilmez duygularım
Bir adımda biten ama asla tükenmeyen
Bir kor, bin ateş gibi devam eden
Ama asla anlam verilmeyen
Özlemse son raddede, O uzak mı uzak bana,
Doğrusuzluk deryasında boğuluyorsam bugün
Yılanları gizlediği, hançerleri sapladığı yolda
Onu ararken verilen yanlış kararlarda hata
Yaşam sıkıcı ve bitik
Bir kaç mum ışık tutan
Ve birgün o acımasız rüzgar
Bitirecek o son umudu inan...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:22 AM
Bilsen ki
Bilsen ki duygunun başka türlü anlatıldığı yerdir kelimeler
Ve bilsen ki içindeki kirli kanı atar şiir
Okumaktan daha da ileri gider yazarsın
Yazdıkça anlarsın, kelimelerle ağlarsın
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:23 AM
Bin Tane Güneş İstiyorum!
Her yanı yılanlarla çevrili bir ada sanki kaderim
Dualar okuyarak geçiyorum içlerinden, dokunmuyorlar!
Güneşleri doğurtmak istiyorum günüme
'Bir tane var' diyor masalda ki dede
'Ve binlerce isteyeni var' diyor
Anlıyorum ki hak etmeliyim önce...
Mistik bir koku var hafızamda senden kalan
Bir tütsü yakımında geçen zamanların getirdiği
Onsuzluğu unutturan sevdanın hediyesi...
İki yana düşmüş acılarımı çamurlarda bırakan,
Orda eriyip gitmesine göz yuman,
Baharın peşine takılıp gelen bir kırlangıcın sesi
Budur hayatımı kolaylaştıran yan...
Ve sonsuzluğun olmayan bitişinde hayal ettiğin
Parlak bir inci tanesi gibi hayalimdeki yerin
Acılarımı eriten ve bana sevgiyi bırakan rüyanı anlattım
Fincanın dibinde kalanlar gibi sevdası tadın
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:23 AM
Bir Gülün İz Düşümü
Bir hüzünlü şehir masalı saçların.
Saçların, şehrin hüzün sarmalı.
Ne yana savrulsa bir melek endamı,
Her bir teli pırıl pırıl saçların.
Gülüşünü aydınlatan kıymetli birer taş gözlerin
Gözlerin, dostluğun kaçınılmaz gülücüğü.
Ne kadar sussa o kadar anlatır sevgini
Her bir haresi ışıl ışıl gözlerin.
Ne kadar uzağındaysan coğrafyamın
O kadar yakınsın ruhuma
Gülün izi,
Saçları gün aydınlığı, bakışı kıskanç dost ışığı,
Hangi uçurumdan yuvarlansam
Desteğim ellerin...
Güliz' ime...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:23 AM
Bir Masumcuk Hediye
Tebessümleri gamzesine kaçmış
Koca adam bakışında gözlerin...
Gözlerin;
Ilık bir denizden dalgalanmış
Ufkun çizgisinde demirlemiş,
Birer düş sebebi...
Ürkekliğini gerisinde bırakmış
Kendinden emin duruşunda ellerin...
Ellerin;
Bir maziyi hançerlemekten tutulmuş
Onca gün anısına el sallamış
Ansızın gidiş nedeni.
Kıymetli mi değil mi bilinmez sözlerim...
Sözlerim; kırgın uyku yeniği
Yine de bildiği ve dillendiği
Güzel bakışlı, sıcak tutuşlu hallerin...
2007, Mayıs 19
*Yeni yaşın kutlu olsun hediyesi....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:25 AM
Bir Mevsim Kondu Odama
Güneş doğuyor tam karşımdaki pencereden
Vuruyor parıltıları iki büklüm olmuş ruhumun üzerine
Damarlarımda donan, akamayan kanı ısıtıyor.
Uykudaki hayallerimi ayaklandırıyor,
Tepiniyorlar beynimin en gizli hücrelerinde
Yeni bir mevsim uyanıyor odamda, hissediyorum
Kokusu, şöyle ılık bir rüzgar tazeliği
Birazda, deniz ile karın birleşimi bir tütsü gibi
Yandıkça gözyaşlarımı buharlaştırıyor,
Tüttükçe anılarımı odanın havasına katıyor,
Kattıkça canımı yakıyor...
Yeni bir perde aralıyor gözlerim
Bir koridordan geçiliyor önce
Kimseciklerin kalmadığı, sessizlik ve hüzün bekçi
Kocaman bir kapı kapalı ama açılacak aniden
İçeride odalar dolusu gül yığını ve sevgi
Mis gibi tütsü, gül yaprağı, ılık rüzgar ve kar
Yeni bir mevsim, yeni bir perde, beynim harekette
Kıpırdanıyor bedenim, yüzümde bir gülümseme
Canım yanıyor, doğuyorum yeniden
Birileri tutup çıkartsa beni ve ağlasam doyasıya
Bildik bir hikayenin yeninden yaşanılan yanı
Hayatımın tekrarında anlamı olsa bu mevsim
İçimdeki acıyı yaksın bu güneş
Ve doğursun yeni bir gelecek odam da rakseden bu cismin
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:25 AM
Bir Örnek
Yaklaştığın bir buz dağı, görünen yanıltabilir
Sevgim karmaşıklığın aynası, beni sana yansıtabilir
Uzak dur alevim üşütmesin
Yüzündeki çizgiler sana bir, bana bir
Denizlerin üzerinde yakamozların
Ve asi nehirlerin taşıdığı kayaların
Rüzgarla savrulan tozun toprağın
Evrene sunduğu sevgim sana bir, bana bir
Kelamım bitişin son dansına eşlikte
Ellerim gidip gelen kağıdın son çizgisinde
Sessizliğimi çığlıklaştıran bu gecede
Derindeki manalarım sana bir, bana bir
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:25 AM
Bir taş düşün, işte o benim yüreğim...
Bir taş düşün, işte o benim yüreğim
Ve bir damla benim gözlerim
Düşer damlalar taşa, taş erir
Ve yanlız ben öldürürüm katilini
Yanlız ben azad ederim yüreğini
Yanlız bana çalışır azrail
Yanlız benim yanımda durur o huri...
Bense tatminsiz yaşarım hayatı
Beklerim o taş erisin, bitsin
Ve yanlız yanında seni getirsin sular
Ne azrail, ne huri
Canım sadece seni diler
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:25 AM
Bittin
Yüksek, kalın duvarlar ördüm etrafıma
Dışarı çıkmak istemiyorum
İzin vermez bekçilerim bir daha içeri de girmene
Sildim ayak izlerimi, girişi bulamazsın bile
Anla artık seni istemez yürek
Kabullen, bak! Isıtamıyorsun ellerimi
Bitmiş o sağanak duygular içimde
Yüreğimin çırpınışları artık senin için değil
Başka gözler için yanıyor gözlerim
Başka teni düşler ellerim
Hayaldin, istemdin belki ama artık BİTTİN...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:25 AM
Birikenler
hiçkimsenin bilmediği bir derinin içinde
yaralı bir kuytu içim...
dokunmasınlar diye
yaramı büyütmeye razı oldum,
acımaktayım...
bir ben var
__sanıyordum tek yakın!
oysa yanıldığım yazıldı kadere
iki gülücükle...
Bildiğim tüm yaşananlara inat
Beklenilen yokedicisi misin geçmişin?
Var mı büyülü asanla huzuru saçma yetin?
Her 'evet' e bir 'gel' var bende
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:25 AM
Büyük Evin Küçük Kızı
Meleklerden yansımış güzelliğin
Minicik ellerinde gizli sadeliğin
Mevlam korusun güzelliğini
Mis gibi kokunda bebekliğin
Büyük bir ailenin küçücük kızısın
Kocaman sevgilerin tek odağısın
Mevlama dualarla geldin yuvamıza
Yokluğunda her yerde aranılansın
Gün gelecek kendine dalacaksın
Bilmediğin alemlere bulaşacaksın
Mevlam koruyacaktır seni
Hep mis kokulu kalacaksın
Biricik Yeğenim Hilal' e
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:25 AM
Cadıda Kelimelerim
Gecenin inci tanelerinde keşfettim yalnızlığımı
Bir çoğunun içinde ama sadece kendi ekseninde
Kelimelerimi dökmüşüm farkında olmadan fezaya
Ve cadısı! ...
gecenin toplamış peşimden yalan yanlış
Sıralamış keyfine göre hayatımı, yanlış anlamışsın
Gidişinde farkettim aciz kalan yanımı
Kendime söz geçiremeyişimde ve gözümdeki yaşta
Acılarımı döktüm sayfalara sırf dudaklarıma inat
Dillenemeyen kelamları kalemime akıttım
Kalemim yazdıkça gözlerin kapanmış, okumamışsın
Bedenimdekileri hissettim senden sonra
Bir iki ritimsiz acı ve sona yakın atış kalbim de
Fark edilmeyen bir soluk, ağırlaşan göz kapakları
İki adet el izi, biri benim, diğeri senin
Yaklaştıkça elim, anladım ki korkmuş uzaklaşmışsın
Geceden daha koyu renkte bir giyside andım seni
Ceplerinde bir yaşam gizli, düğmeleri benden kopuk
Son ütüsü tahtamda kalmış, belli ki ben okşamışım
Biri almış üstünden benden farklı, koku; cehennem rüzgarı
Gözlerin açılamamış belli, farklı rüyada uyuyakalmışsın
Gidişine yazıldı bu şiir ve tabii dönmeyişine!
Bitmeye yüz tutmuş bir yaşamın sevdasına adandı,
Başlayacak bir umut avının gelişinin şerefine.
Bitse bile bilirim görecek bu gözler,
Bensiz kalan yanların üşümüş olacak, yaşayamayacaksın
Ayaktayım
(Heybeti gidişinde arayan, yaşamı restlerle kıyaslayan, sevgiyi sözde sanıp, yüreğini boşaltanlara ithaf olunur.)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Can Yanar
Yangın yeri kalbim, yanıyor.
İçimde sızı, yüreğim dağlanıyor
Mahşer yeri avuçlarım
Gözlerim yolda, bekliyor...
Aldırma, yanarım alev alev
Aldırma, saçlarımda aklar
Ağlama, biterim elbet
Ağlama, sevda ölmüş, can yanar...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Çağrı
DEĞERLİ LS KATILIMCILARI;
HER ÜYEMİZİN AŞAĞIDAKİ MESAJI YENİ BİR ŞİİR EKLER GİBİ YENİ ŞİİRLER SAYFASINA, LS'DEKİ GÖREVLERİ VE KENDİ ADLARI İLE 'ÇAĞRI' BAŞLIĞI ALTINDA YAYIMLAMALARINI ÖNEMLE RİCA EDERİM.
ÖRNEK:
Engin HAMAMCI
Gebze Temsilcisi / LS
Değerli yazar, şair, ressam, müzisyen, tiyatrocu, heykeltıraş, fotoğraf sanatçısı, tasarımcı, bilim insanı ve sanatın tüm dallarında çalışmalar yapan arkadaşlar;
Bu çağrı;
Türkiye’deki ekinsel erimenin önüne geçebilmeyi,
Yanlış öğretilerle eksik öğrendiğimiz ya da öğrendiğimizi sandığımız Türkçe’yi doğru kullanmayı ve yaşatmayı,
Çeşitli politikalar sonucu yitirmeye başladığımız ekinsel değerlerimizi, bir başka deyişle kendimizi, yeniden bulmayı,
Sanatın ve bireylerin gelişimlerini sağlayarak, yazınımıza ve sanat dünyamıza yeni adlar ve yapıtlar kazandırmayı,
Hızla küçülen ve küreselleşen dünyada, Türkiye’nin kendi değerleriyle ve kimliği ile yerini almasını,
önemseyen ve bu amaçlar çerçevesinde çalışmalar yapmak isteyen bütün bireyleredir.
Bu çağrı;
Paylaşmayı amaç edinen, bu uğurda çalışmalar ortaya koyan, kendisi ile birlikte çevresinin de gelişimini sağlamayı hedefleyen ve düşünen, her şeyden önce topluma yararlı ve toplumda saygın bir edinmek isteyen bütün bireyleredir...
LâcivertSanat Oluşumu (LS) : başta Türk Yazını olmak üzere, ülkemizde sanatın gelişimine öncülük etmek, çağcıl değerler çerçevesinde katkıda bulunmak, yazınımıza yeni adlar ve yapıtlar kazandırmak, toplumu bilgilendirmek ve sanatsal etkinlikler düzenlemek; bu etkinlikleri, amaçladığı hedefleri ve tasarıları dünya ile paylaşmak ve bünyesine kattığı insanların gelişimini sağlamak amacıyla kurulan, uluslararası boyutta bir oluşumdur.
Lâcivert Sanat, zaman içerisinde, bu hedef ve tasarıların uygulandığı, gerçekleştirildiği, geliştirildiği ve özendirildiği bir ‘okul’ olma arzusundadır.
Bu değerler çerçevesinde çalışmalar yapan ve bu düşünceyi benimseyen bütün insanları oluşuma davet ediyoruz.
Ayrıntılı bilgiyi www.lacivertsanat.com alanından ya da Antoloji.com’daki LâcivertSanat Topluluğu sayfasından (Antoloji.Com) edinebilirsiniz.
LS Oluşumu Görsel Yayını (Web Sitesi) 'nın tasarımı tüm hızıyla sürmektedir.
İlk aşamada 2 ayda bir Türkçe / İngilizce yayınlanacak olan LS Dergisinin altyapı ve tasarım çalışmaları başladı. LS Dergisi ile ilgili geniş ve detaylı bilgi daha sonra duyurulacaktır.
Başvurunuzu hemen yapın! Siz de oluşumda yerinizi alın!
İletişim ve yüz yüze görüşme için arayınız: 555 235 91 74 Selçuk Erat.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Çetrefil
Çetrefilin içinde labirentlerini oluşturan,
bir o kadar da sade bir soluk
benimkisi,
geceyi aydınlatacak kadar güneş,
güneşi karartacak kadar
bulut bir düşüm ben...
Kumların içine sinmiş
soğuk bir okyanus köpüğüsün
Korktuğum kadar derin
Sevdiğim kadar mavi...
Suda çözüp labirentleri
Kumdan sağlam kaleler benim derdim
Sendeysem dalganı gönder,
Bendeysen düşünü ver...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Çevirisiz Aşk
Paylaşamadığımız bir karanlığımız vardı bizim...
İçinde güneş doğurup da katamadık bir türlü günümüze
Aydınlatır diye ürktüğümüz günahlarımız belki de
Hain hain gülümsedi hep gerimizde
O gülücükler;
Hani milyonlarca meleğin yüzünde raksettiği anın kalıntısı,
Hani o ellerimden dökülen
Bin tane gül kokusunun sindiği saçların,
Hayran olmamak için deli olunası gözlerin...
Aşkını diyorum
Aşkını anlatamıyorum!
Sözcükleri diziyorum tek ayak tahtaya
Hiç biri mana katamıyorlar içimdekilere
Hani aşkın diyorum
Sen,
Farkında değilsin ama
Ben
Aşkın diye diye ölüyorum...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Çığlık
Acıkan sözcüklerimi kalemimle doyurmak
Ve
Sana sunmak menüde tüm kalbimi!
Pahası bile belli değil...
Sen sen olalı;
Kaç kalbi açtın ve girdin
__ki kaç hafızada sade bir isimsin...
Ben ben olalı;
Doğru ki;
Birkaç kalbi açtım, konakladım
__ki kaç hafızada hem adım, hem sanım hem aşkım....
Canımı yakmışlara lanetim
Ve gözümü yaşa boğmuşlara....
Senin gözünün bebeği ya yüreğin
Ve sen istedin diye yaşandı / ya gülücükler
Farkında değilsin ki; onlardaki imza benim!
Ben güldüm diye günün mutluydu
Ben astım suratımı diye bitik...
Bendim hayatına kattığın ve zamana bıraktığın
Ve bizdik paylaşan hüznü
Gidişime mi lanetin yoksa hiç gelmeyişime mi?
Gözünden düşürdün diye mi bu kin, bu işkence
Elime uzak balkonundaki çiçekler
Bundan mı biliyorsun sen herşeyi!
Ben değildim sanki en sevdiğin...
Bugünün bitti, yarını düşün ona göre bil...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Çıkmaz Sokak Uyarısı
Ağlıyor musun çıkmaz sokakta?
Oysa, ben koymuştum
'Daha fazla gitme' tabelasını
Girişine sokağın.
Okumaktansa, bildiğindi hecelediğin...
Kal orda, gözyaşınla sula varlığını
Ama adımlama yarınımı
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Devrilen Sene ve Gidişimden Kalanlar
Düşün;
Kanatsız uçuşu, gecemin tükettiği
Merakım;
Senle gidilenin sensizce duruşu.
Yılı devirmeye kalan bir iki gün,
Hasretin katsayısı kadar acı.
Sızlanan yolun vedasızlığı
Ağlaşan kumsalın dalgasızlığı gibi
bir feribot, bir ada ve bir kumsal
Artık anım...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Dindirdim Rüzgarını
Efendisiydi ya rüzgarların;
Gösterdi Efendiliğini!
Dindirdim diye afeti,
Kesti dans etmeyi rüzgarlarla
Ve şimdi,
Estiğinde üşüyen yanlarım
Hasretiyle yanmakta
*Rüzgarın Efendisi'ne
Nisan, 2005
23:48
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Dinen Fırtınaya...
Sen ki, alemleri sarsan tayfundun
Rüzgarın dindi, nefesin sindi,
Gözlerimin feri gitti!
Gitmendeyse hayır; git sevgili
Sesleniş, taze bir serzeniş tonunda
Sensiz kalışların çığlıkları dipten gelen
Ne kopan fırtına sana yakın, ne dinen acı
Kafeslerin içine kapatılmış birer kanat sinen
Bir volkan ki sorma içimdeki yığın
Patlaması an meselesi, her yer titrek
Gözyaşımdan bile beter bir kan sızışı
Yüreğimdeki hapis sevdadır giden
Bir çıkmazın adıydıydık oysa
Yasak kısmını sen kaptın, aşk kısmını ben
Kal demek sevgidendir, kal
Gitmek demekse mecburiyetten...
Ağustos Sonu - 2004
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Diriliş
Senin, ölümün yankısı olan sesin
Benim, aksini karşılayan tenim...
Uzak köşeleri ıskalarcasına yuvarlanan
3 hatta 4 farklı bilardo topu...
Çarptıkça hızlanıyor sesin,
Çarptıkça hızlanıyor kalbim...
Sadece son durağına sesinin
Yankı çiğleşiyor, sesim üşüyor...
Her noktanın noktası olup
Her virgülün son çizgisine takılmak...
Bak;
Anlattım seni ve hatta beni,
Engelleri...
Ve içinde bulunduğun, bulunduğum çarkı
Yalanlı, korkulu, aldatmacalı çarkı.
Gözlerin belki sessiz ve masum
Ya yüreğin...
Bana bakan herşey benden yana
Ya başkasına bakanlar? ...
Ölüm sessizlikse, kalbim can çekişiyor.
Ölüm yeni bir dirilişse,
Az kaldı kalbim diriliyor....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Dolce Vita
Gözlerin dinginliğini yitirir
Sessiz akşamların ıssız gölgelerinde...
Kalbin yorgun meleklerin nefesindedir artık
Ne sen sana yakın olanı sorgularsın
Ne de sana yakın olan seni senden uzaklaştırma çabasında
Yaşam, kördüğüm yumak
Yani siz ve ben, yaşam...
İşte bu iki kavram = hayat!
Siz ve Ben = Hayat!
Kaç madalyon ve onların toplam kaç yüzü?
Hepsi ayrı hesap, hepsi ayrı sorumluluk
Hepsi ayrı kin ve nefret yumağı
Yaşam, düşük bir hayalin üstüne çıkma çabası
Zor olanı aşacak tek insan senmişsin gibi
Üstüne yuvarlanan kayalara inat bir yaşam
Tek yakıtın, sahip olduğun tek yetin, sevgi.
Yüzünü güldüren,
Dans eden kelebeklerin kanatlarından
Seni boşluğa iten o güç
Sevgi...
Hayatın içinden çıkmış senle beni
Yanyana getirebilecek kadar güçlü bir yeti.
Sen ve ben... Sevgi...
Yaşadıklarımızı birer güç dağına çeviren
Seni ben, beni sen
Seni ve beni biz yapan
En büyük aşkın sönmemiş ateşi
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:26 AM
Duy Sevgilim
Ellerim denizdeyken isterim ki
Sende uzat ellerini denize
Uzat ki sıcaklığını hissedeyim
Çığlık çığlık sesini yolla dalgalarla
Bileyim yanımdasın o an
Hissedebiliyor musun sevgilim?
Gözyaşlarımı yolluyorum sana akıntılarla
Biriktir onları ve gel artık
Karışsın mutluluk damlalarıma
******* boyunca ağlamak bitsin yar
Anlıyor musun beni sana ihtiyacım var.
Cerbe Denizaltısına Gönderilen Anılara...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:27 AM
Düş - II
hayat;
iki karış suyun içinde boğulmak dedi baykuş
ve öttü üç kere dönüp başımın üstünde
sular yükseldi ciğerlerime
gözlerim karardı
ve
azraili gecenin
sundu tüm acılarını hayatın elimden ruhuma
bir mezardayım...
Mezar kalbin
Duvarlar dört köşe...
Karanlığında boğulan geceme
Ne bir ışık sunmak derdi
Ne de çıkarmak köhneden
Kösnül bir inleyişin sonunda
Bıçak elinde, eli yüzümde
Sensizlikle öldürülüyorum
Gidiyorsun, ellerim boş
Kalanlar iki gözyaşı, ritmik bir nefes
ve bir de düşün...
kasım ortası,2004 gece yarısı
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:27 AM
Düş
zamanı aldılar
ve yerine bir düş verdi kahin
dedi ki;
içindekileri dök bu düş senin
düşü aldım, uykum süse boğuldu
Yüzün ellerimden kayan bir sevda masalı
Sevda masalı bir düş oldu
17/11/04 16:40
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:27 AM
Düş(üm) süz İz
Ne anlar ruhun, gözlemsiz kalmış aşktan... Şımardıklarının acısıdır bu yaptıkların. Kanatanları cezalandırışındır bana uzattığın el. Şimdi; 'tamam' desem; ruhunu satacaksın şeytana. Bana ipotekli bir beden kalacak...
Oysa;
Gülümseyen bir kır çiçeğiydi gözlerin
Sanırdım ki
Saklıydı sevgim iki yanındaki çizgilerinde dudaklarının
Ve sırf bu yüzdendi gülümser halin
Şimdi biliyorum ki;
Tüm o demetler kazanç haliymiş
Şeytani bir solukla yendiğin yenilgilerin
Yüzüne düşemeyen Aşk'ın
İz düşümleridir bu mısralar
Düşememiş İz'im yüzüne
Düşsüz Kalmışsın
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:27 AM
Ertesi Gün
Sessiz sedasız çekilmek hayatından
Ertesi günlerde sorguladığın varlığımı
Sensizliği içime çekip yok etmek dileğim
Yaşanası en güzel anları hiçe sayarcasına
Sensizlikten yana kullanmak hakkımı emelim
Yaşamın en dipsizliğini tatmış gibi dursada zaman
Bensizliği sana ölümüne hissettirip
Bensizlikten ağlayana kadar acı çektirmek
Bensiz seni aciz kılmak dileğim
Özle, delirircesine
Özle, gözlerinden dökülen her yaşta daha da çok
Düşün, merak et, kara topraklara sarıl adımlarım var diye
Endişelen çalmayan telefonlara bakıp
Delir çalan telefonlarda sesimi duymadığında
Sev! ölesiye iste yanında
Ancak, ancak o zaman geleceğim yanına…
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:27 AM
Ey Rüzgarın Efendisi!
Çiçek üstü polen gibisin;
Uçuşup duruyor yüreğin.
/ Biliyorum /
Gözyaşına emanetim
Gelecek o gün
ve akıp gideceğim...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:27 AM
Ey Sevgi! Kaçmayacağım
Ey Sevgi;
Ne garip birşeysin sen!
Her seferinde, her kapanan kapının ardından
Tekrar çıkıveriyorsun şu köşe başından
Gayriihtiyari kapılıyorum bakışlarına
Etkiliyor beni çağırışların
Katılıyorum senin eksininde dönenlere
Gün geçtikçe daha da mutlu oluyorum
Zevk duyuyorum seninle yaşamaktan
Ve sen en mutlu günümde
Fırlatıyorsun beni, uzaklaştırıyorsun kendinden
Sonra sessizce geri dönüyorsun o köşebaşından
Kayboluyorsun karanlıkta
Uzunca bir süre özlüyorum, bekliyorum seni
Ama sen direniyorsun, gelmiyorsun
Şimdi yine parıltıların gözüktü ufukta
Yakındır şu köşe başından bize bakman
Yine seçersin kurbanlarını birer birer
Sana inat, yine olacağım onların arasında
Yine seveceğim sonuna kadar
Ve yine izin vereceğim beni üzmene, terketmene
Ey Sevgi!
Ben seninle büyüyeceğim...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Eziyet
Sevgim eziliyor bu dar prangada
Ezildikçe büyüyor içimdeki kin
Ne acıma duygusu önler beni
Ne de eski hatırların sesi
Çığlık çığlık özgürlüğüm beynimde
Onsuz olmaz diyen kalp her atışında
Şimdi 'Hayır' der insafsızca
Bense tek çırpınan kişisiyim bu zavallı sevginin
Amacım;
Kurtarmak onu zalimin elinden...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Ey Yaşam!
Dalgalar azdı yine deli dolu oldular
Sevgi ufkum genişledi ya mutluluktan raks eder
Tüm mutluluğu bana getirmek için adımlar,
Gelir ilk önce gökten yağmurlar
Her bir tanesi binbir gülüştür içime
Sonra dalga köpükleri çarpar gözlerime
Her biri mutluluk gözyaşım olur
Sonra rüzgar düşer peşlerine sesini ardına alıp
Savurur saçlarımı, eşlik eder dalgaların dansına
Herkes mutlu olur benimle beraber
En çok ta gönlüm çırpınır sevinçten
Ey Yaşam;
Seni sevmenin zevkini tadıyorum şuan
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Farkındalıklar -I-
Çukura baktım; gölgen.
Güneşi indirsem de tepene
Silinse de arkanda silüetin
Kalan;
Yine apaçık tek sen...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Farkındalıklar -II-
Bir gök ve de bir yer soluklandığın;
Memleket;
İçine yol diye mısra kazıdığın
Kutsal kan
Amini bol dualar toprağın
Kılıksızdan hatta lanetliden sakındığın...
Gömülen
Anne ve gözyaşı;
Sadece şehit değil...
Uçsuz ve hani derler ya bucaksız
Acı bu!
Tarif bu!
Kılıksız ve lanetli;
Bilsen diyorum haddini
Ve çek artık kutsaldan elini...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Gebeydim Aşkına / Ölü Doğdu / Üzgünüm. (Düz Yazı)
Uzun soluklu gülüşlerdi eşsiz kılan herşeyi. Belki de, “Ne var ki bu kadar büyütülücek yaşanan? ” diyenlere verilen tek yanıt bir önceki cümlem. Ömrüm dört mevsimden ibaret olacaksa, bahar ayının Mayıs’ıydın sen. Açtığım her gülücük de bu savın kanıtı gibi. Bitiremedim seni ne mısralarda, ne kalem de, ne kağıtta. Bitişler kalbimden gelmedikçe, güne yansıdı her bir harfin. Bunalttığım kadar bunaldım emin ol. Edilgin geçişe rağmen hep etkindi acım. Ve bil istedim; nedendir bu senden kopamayışın zehri. Sırtını dönüpte uyuduğun her geceyi bir darbe bil şimdi. İçimdeki aşkı yumruklayan, tekmeleyen bir darbe. Sen daha benleyken öldürdün içimdeki bebeği. Ölü bir aşka gebe dolandım uzun bir süre. Aldırmadığımız her saniye, zehirlendim bu ölü bebekle... Acımasın canım diye belki gizlediğin her kinin, damarlarıma an be an zehir olup aktı. Doğurmak için dört gözle beklediğim aşkımın, ölüsünü taşıdım günlerce. Kendi ölümümü kabul etmişliğimde gizli değeri yüreğinin. Kanıma işleyen her zehri şimdi dışa akıtıyorum ölmemek için... Tüm o senli söylemler bundan. İnanmak lazım, bildiğim kadar bile değildin belki. Oysa ben;
Bildiğin kadarım
Sevdiğin zaman ki kadar...
Sen eksiltsen de çoğaltsan da
Hep ben kadardım,
Ben kadar kalacağım!
Biliyorum, uyarmasın kimse... Bir natırın ellerinde keselenmek lazım tüm acılardan...
(Düz yazı da anlat anlatabildiğin kadar diyen Mutlu arkadaşıma teşekkürler )
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Gece
Kararttı gece ışıklarımı
Gözlerim ağlamaklı kapanır artık
Seni düşler, seni özler seni diler sesim
Her solukta adını sayıklar iki defa
İlk önce hava olup dolarsın ciğerlerime
Sonra zehir olup karışırsın odama
Kalbim seni atar iki defa
Önce adını söyler, sonra sevdiğim der
Ve beynim, o yüzlerce kere seni işler bana
Dokunduğum her yer birden sen olur
Baktığım her yer gözlerin
Yastığım dizlerin oluverir
Cebim ellerin
Her yer sen oluverir, her yer sen kokar
Anlarım ki özlem seni kazır içime
Her defasında bir daha asla gitmemecesine
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Gecemin Düş Yarısı
öyle bir yazasım var ki bu akşam...
hani olurda;
'mısrası düşmüş yine'
derler diye
suskumu seçip,
özet geçiyorum şiire;
'Gecemin Düş Yarısı';
umudumun iç kapısı,
varsa içinde var olma kaygısı,
düş yarımdan! ...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Gecenin Adı Şiir
Binbir kelime uçuşuyordu havada
Akla gelinemeyeceklerden tutunda
En sevdiğiniz kelimelerin en yalın hali
Belleklerde unutmama çabası
Paylaşılacak ertesi günkü mısraları
Belirginleşmiş bilinmeyen yüzler
Biçimlenmiş merak edilen gözler
En sevdiklerinin ses tonlarına
Karışmış bilinmedik sesler
Şair, şiir, müzik, gece
Bilinen ne kadar an varsa feda olabilir
Bir paylaşım dağı bu akşam hece hece
Sorun değil yeni gün bu şekilde hoşgelebilir
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Giden'e...
Asılı kalan hatıralarsa arkada
İndiririm hepsini, sen yeter ki unut!
Bu sevda bu cana artık azap / sa
Bitirdim canım, sen yeterki kendini avut!
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Gel
Karanlık günleri aydınlatan ışık
Mutlu anları seninle paylaştık
Ömür boyu yüzüme gülsene hadi
Nerdesin, çıksana ortaya
Parlasa ya ışıkların yüzümde
Mutluluk gözyaşım olup aksan ya
Yapamazsın...
Sen iyi gün dostu, sen insafsız
Hadi çıkda esirgeme bir kaç pırıltıyı yüzümden
Birkaç gözyaşını yüreğimden, gözümden
Gel, gel ki gülebileyim tekrar içten
(29/03/1997 Cumartesi)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:28 AM
Giden Sevgiliye
Nankördür hayat derdi babam hep
Nankördür unutur seni, yarım bırakır
Birgün en sevdiğinde olsa gider
Yanlız duvarların, yanlız renklerine bürünürsün
En karası gecenin içimdeki, en yanlız yastık başımdaki
Yıllar geçsede unuturmu denilen kalp artık atmaz
Unutsa nolur unutmasa ne...
Issız kalan adaların layığında
Işıksız mumların yanamayışında artık hüznüm
Derinimde kalacak kadar acı bir acı
Gözüm hep uykuda, hatırlamama çabasında
İçimde yangın artık sevgi, eziyet bu kalp artık
Yarabbim, gönder azraili kapım açık
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Giderken -1-
Giderken sen;
ben öylece sen gibi kaldım.
Avuçladım yüzümde bıraktıklarını
Ellerimden aktı yanlızlığım....
*Yü
Eylül,2005
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Giderken -2-
Giderken sen;
Ne kayıp sevdalar köreltti bu evreni
Atılan
Sevgi çöplüğü yığınlarıydı.
Aç ve susuz bir aşkın hedefi
sensiz ya da bensiz
ya da hiçsiz...
Sevda dediğin kalansız bir atık
Kalpler;
Daralmış kösnül bir ihanet evi
*Yü
Eylül,2005
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Giderken -3-
Serindi
Duruşuydu günüme sunduğu
Farkında değildi,
Üşüdüğümdü bulduğu
Yalnızdı
Durduğuydu önüme sunduğu
Bilinçsiz soluyordu
Bittiğimdi bulduğu
İyiydi
Adamlığıydı dünüme sunduğu
Gözyaşımla akıyordu
Gittiğimdi bulduğu.
*Yü
Eylül, 2005
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Giderken -4-
Giderken sen
Gökyüzündeki kanat sesleriyle uyudum
İki gözü kara kuşun gürültüsü getirdi geceyi
Hain ya da vefa yoksunu, bilmiyorum
Bildiğim
Gidişin ve kanat sesleri...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Giderken -5-
dar kapı geçidi.
akşamı bulmaya az kalmış,
gün batıyor!
ellerimdeki pazar meyvalarını özlüyorum
en çok da onlarla birlikte yanımdaki seni...
dört yanı tuzlu su
sahile varmaya kalan bir kaç tekerlek izi
ve yakamoz doğuyor denizin üstüne!
içimi acıtan melodiyi özlüyorum
en çok da mırıldanan sesini...
her yanım sevda çilesi
aşkından geçmeye az kalmış
kalbim diniyor!
ruhumu bedenime diken ellerini özlüyorum
en çok da gözlediğim gözlerini...
27 / 02 / 2007
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Gidipte Dönsem
Geçiversem şu sınırı
Görüversem oralarıda
Gezip tanısam enginlikleri
Şu bitmek bilmeyen vadileri, hurileri
Sonra uzunca kalsam oralarda
Özlese burdakiler sonuna dek beni
O kadar çok özleseler ki;
Hissetsem, tekrar dönüversem buralara
Ve döndüğümde bulamasam karşımda
Hüznü, kederi, gözyaşını
Tek karşılayanım mutluluk olsa
Sonsuza dek gülümsememe yetecek
Sınırsız bir haz bulsam.
Adı ' sevdam ' olsa...
Ona sarılıp uyusam *******i
Mutlu olsam, mutlu kalsam
Çekmem işte o zaman o yangınları
Çektiremezsin tüm bu sızıları...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Gidişin İzleri
Yere serdim bebeklerimi
Oyun bitti farkındayım
Zaman bırakıp gitme zamanı
Acı;
Tarifi imkansız olanlarından yüreğimdeki
Hüzün; bebeklerimden adımlarca uzakta,
Özlem; oyunsuz kalışların tekleyen atışlarında...
Esaretse, hüznün esareti dağılan damarlarıma
Takip ettiğin gölgem ve izleri karanlıktaki
Gidişim, kalanların acısının esaretine düşmüş
Umudum, ucsuz bucaksızın sonunda,
Bebeklerimle bekleyen ışıkta...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Gidişin Uğradı Bana
Gidişin uğradı bana, sessiz ve çaresiz
Gözlerin takip etti gölgemi, bedenin bensiz
Hüzün fırtınasıydı esen başında
Yine de hesapsız gidişin hiç nedensiz
Saçlarımdaki aklar kadar kutsalsın artık
Diğer yanısın ellerime uzanan sağlam köprünün
O aklar sayıldıkça çoğalır ya
İçimde çoğalan ama yıkılmayansın
Gidişin ürpertmez içimdeki soğuk kadar
Ve sessizliğin korkutmaz karanlık kadar
Gidişindedir hikmet sorgu sualim yok
Sessizliğindedir karanlığım; gecem günümden çok
Gül'ümden bir yaprak düşürdüm arkandan
Ay'ımdan bir ışıltı hatıram oldu
Yıldızım sana dönen uydu değil artık
Ne adım kaldı ne sanım, bu ayrılık son oldu
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:29 AM
Git Artık...
içimde biriken
iki katilin lanetli iki yüzü
Arsızlıktan suçlu kanım gizli
Damarlarım büzüşmüş, hislerim kilit
Sesini kulağımdan al
Al ki gün güneşe dönsün...
Ya da fısılda...
Orda benden bi haber olanları
Kimlerin elinde adın
kimlerin sesinde tını dudakların
Bir küçük gamzeyse başlatan her şeyi
Suçlu;
ben değilim aynaya küs
Git artık!
______ona anlat derdini....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Giz ve Ses
Kaldığın odaların
Nemli kokusunda gizledim sesimi.
Çırpınan her bir sesleniş;
İki dudağın arasındaki esaretinden yılgın,
Kaçtığı an kadar pişmandı.
Birleştirilmemiş an zinciri hayatım
Kopuk ve solgun...
Oysa;
Yeni doğan gün kadar taze yaşım.
Ve istersem,
Gün batımına kadar yeşerir
Tüm yaşanmışlıklarım.
08.06
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gizli Mahsen'e
Günü bölseler iki yakaya,
Ekseler iki yana umudu,
İzleseler karşıda yeşerenleri.
Söyletseler şarkıları bebeklere,
Ninniler olsa marşları...
Uyansa tüm melekler kentin üstünde
Gülümsemeli yıldızlar...
Geceyi güne boyasalar...
Gün!
İki ayrı yakada, iki ayrı havada
Tek umut, yeşerişinde
Elim saçlarında
____Saçların hissiz
Yeşerenleri biçip ninniyle
Vermek istedim meleğe
Melek gözlerinde,
/ Uykusu / sözlerinde
Dudağında fark et diye öpücüğü
Sevgisi;
Gizlenmiş nefsine, nefesine...
**Nice mutlu Yaşlara...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gökyüzüne Kanatlandım
Uzak dağları delip gelen rüzgar
Buralara uğrarken getirdin mi özgürlüğün tılsımlarını?
Farzet ki yanımdasın candost,
Söyle var mı sende de şu ilhamdan?
Rahat olmalı mıyım yanında?
Bilirim;
Beni yaşatan benim...
Ben; beni yaşatanın yaşattığı kadarım.
Sonsuza dek gülümsemekte benim,
Oturup yıllarca ağlamakta...
O yüzden bu isteğim; sonsuz olmayan aşkın sonu
Aslında ben şimdi marur bir kartalım,
Hürriyetin en güzeline kanatlandım.
Yok candost yok,
çağırma boşuna inmeye niyetim yok
Oraları kötü, nankör, kan kokulu hançer dolu
Herkes kalleş, herkes korkak, herkes yalancı oğlu!
Burası benim dünyam, benim evim,
Burda ben sonuna kadar benim, sadece kendime aidim!
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gömülene Ağıt
Mısralarıma gizledim seni...
İki yana asılı duran zembil gibi renksiz,
Çöldeki derviş kadar susuz kıldım seni!
Kelimelerime mezar süsü verdim.
Ve şiirimin başlığı yaptım taşını
Gözyaşlarımla okudum satır satır
Hatıralarla gömdüm seni...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gölge
Ufukta belli belirsiz bir gemi silüeti
Sanki düşecekmiş gibi diğer yana
Uçsuz bucaksız mavi satenin öbür ucunda
Yok olup gidecek silik bir gölge sanki
Kısa yaşamımın belli belirsiz anıları gibi gözümde
Yok olmakla olmamak arasında kalmış, bitmiş bir gölge
Uzaklara gitmek ister belki kendi derinlerinde
Ama izin vermiyor göz ufkum gitmesine...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gül ve Ay
'Bana ne verirsin en fazla' dedin
Gül'ümü ve birde Ay'ımı verebilirim.
Bilir misin ki benliğimdir ismim gibi
En değerli hazinemi veririm
Aklımdır sana hediye ettiğim
Sensizken akılsız kalışım ondan
Uykumu uyuyorsun her gece
Sensizken uykusuz kalışım ondan
Ve iki gece bir araya da gelse
Sürdürsede zaman amansız bitişini
Ne Gül'ümü geri isterim senden ne Ayı'mı
Uykumda sende kalsın, aklımda
Sen sadece artık bitir şu gidişi
Gelişlerin heybetine bürün artık
Sevdamızı söyle bu sefer haykırarak
Fısıltılardan kurtar beni, bitir şu gidişini
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Güleryüzün Şerefine
Kalp boşluğumdaki soğuk kış günleri,
Ayaz yapıyordu göz bebeklerime
Üşümesin diye çıplak us'um
Kapalıydı tüm göz ufkum...
Oysa bir gülümsemeydi güneş
Hani, ısıtır da çözülür diye gün
Uzanmaktaydım usulca varlığınla
Sen gittin...
Birikenleri de gömdüm
Hiç dolaşmadığın mezarlığıma
*sevdanın gür bittiği, izlerinin sele gömüldüğü bir dönemin kalanları...
nisan,2006
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gülücüklerinde Gizli Zaman
Sen farkında olamayanların peşinde
Yaşanmışlıklarını arıyorsun deli çocuk
Yarınların hasretini söndür ve aynaya bak
Yangının düşündüğünden de büyük
Sınırsız sevgi yüreğindeki
En umulmadık imgeleri yüzüne almışsın
Dünyaya gülümsüyorsun fezadan
Haylazlıklarına saklanmışsın sevginin
Anlayana sevgin, gülücüklerinde gizli zaman
Canımın derinlerinde bir yerde kalbin
Hiçkimseler sahibi olsa da bende ayrı yerin
Bilmeyenlere tamaha gerek yok
Vur ya da as katilini zamanın
Kollarını aç ve bekle
Gelecektir hak edileni sevginin
Ve yarında gizli kalacak gülüşündeki gizem
Bilene gülümseyeceksin bilmeyene güleceksin
Kırlangıç dostuma...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gülümse
Gülümsemelisin, dudaklarında güller açmalı
Gidişinden bile etkilenmeli ruhum, gölgen kalmalı
Marur bakışların ardındaki masumluktan
Sadece ben değil, dünya yanmalı
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Gülün Anlattıkları (Yazı)
Zamanın gerilerinden gelen aksin yansıması her şeyi birden değiştirdi... Gök, mutlu yüzünü çevirdi aniden... O güzel ve büyüleyici kokunun bunlara neden olması çok ilginç değil mi...? Sadece burnunuzdan süzülüyormuş gibi gelen o koku nerelere ulaştı ve neleri açığa çıkardı. Sanki beynimin her zerresinden geçerken yüzünü daha da belirginleştirdi, damarlarımda adım adım ilerlerken bende sana doğru koşmaya başladım. Ve işte sen! ! ! Her zaman mağrur duruşunla karşımdaydın... Bir gülün verebileceği en büyük mutluluğu yaşıyordum. Sonra kokuya alıştı ruhum, yüzün bulanıklaştı.... Hayır! Gitme! ... Beni terk ettiğin zaman gibi acımaya başladı ruhum, ya da yaşattıklarında mı beynimden kalbime süzülmeye başladı tekrar...? Sen geldin o zaman işte aklıma, bedeninde ötesine geçti hayalin... Artık fiili olarak seni hatırlıyordum... Ruhum daralmaya başladı, tıpkı son zamanlarımızdaki gibi... O zaman hatırladım işte, niye yıllardır güllerden uzak olduğumu. Bir gülü andıran teninin bana çektirdikleri, son notunu iliştirdiğin gül... Bunlardı beni senden ve o güzel güllerden uzaklaştıran.... Yaşamın en yaşanılacak yıllarını yaşanmaz hale getiren, gözümden süzülen her damlanın bile hesabını veremezken kendime, insanlarla beni burun buruna getiren senin kokundu şimdi beni bu ruh haline sürükleyen... İçimi tuhaf duygular kapladı, bir arada bulunması imkansız duygular... Nefretle özlem, pişmanlıkla suçluluk... Boğuştum... Seni hatırlamaya başlayalı, gülü koklayalı en fazla 3,4 sn. olmuştu. Tiksindim birden kendimden... İçimdeki şelale kabardı yine, taşmak, bağırmak, ağlamak istedim. Seni her korkudan uzaklaştırmışken neden şimdi, neden şimdi tekrar seni yaşıyorum? Hem de asırlar gibi 3-4 saniyede... Gül... Suçlu Gül... Ve işte o içimi en çok acıtan an... O amansız ve gereksiz panikle koparmaya başladım her yaprağını, sanki acıyan senin canındı. Bunu hissettikçe her yaprağı iki defa kopardım... Elimde sadece gülün yeşil taslağı kalıncaya kadar. Lime lime ettim her bir parçanı, tıpkı gülü paramparça ettiğim gibi... Yo. Sakinleşmedi ruhum... Sonra daha utandım kendimden sana olan nefretim yeryüzünün en nadide parçalarından birini mahvetmeme neden oldu. O zaman anladım beni de mahvedenin sen değil sana duyduğum o yoğun duyguların nefrete dönüşmüş hali olduğunu... Bu daha da canımı acıttı. Bana zarar veren sen değil, bendim... Bir gül, rabbim bir gül nelere sebep oldu! Tereddüt ettim birden bu yoğun fikir dalaşından. Beni yine ben mi sürüklüyordum amansızca istediğim yöne... Bu da seni haklı çıkartmanın, korumanın bir parçası mıydı...? Hayır... Bu gerçeğin ta kendisiydi. Beni yaşayan, bana en yakın olan, bendim. Bu kadar ağır cezaları başkasının bana vermesine izin vermezdim. Üzülmeli miyim yoksa sevinmeli mi? Birden elimde kalan son gülün parçasına gözüm ilişti. Gülü düşündüm. Onun ne suçu vardı ki! Demek ki zaman artık tüm bunların farkına varıp düşünme zamanıydı... Düşünüp gerçekleri görmenin vakti gelmişti. Kendimi sorguladım, büyüdüm, olgunlaştım adeta... Benin sınırlarını hayal ettim. Yoktu sanki. Ben! Beni ürküten bir ben. Ve tüm bunlara neden olan, güzel, mis kokulu, masum, gonca bir gül.... Zamanın bana hediye ettiği bir anın tüm analizi bunlar... Sevginin ve nefretin aynı anda hissedilebildiği o müthiş anatomimin bana sunduğu şanstı adeta... O ani iniş çıkışların ardından dinginleşti ruhum... Yüzüme hafif bir tebessüm hakim oldu... Artık beynimde de kalbimde de hissettiğim bendim...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Günah
Sensizliğin vurgununu yemiş gönlüm
Izdırabın sızısı çökmüş yüreğime
Korlara gömülmüş gibi yanan şu kalbim
Yavaş yavaş süzülür gözyaşlarımdan
Çok mudur gönlümün isteği?
Yoksa haksızlık mı ediyorum kendime?
Bir yudum sevgi içmektir arzusu elinden
Birkaç tatlı söz duymak dilinden
Özledim sevdiğim bekletme beni
Yeter artık ağlatma seveni
Günahtır bilmez misin acı çektirmek
Seveni, sevgisiz, sevensiz terketmek
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:30 AM
Güneşin ve Birde Rüzgarınım
Yeni bir sevinç çığlığı;
Doyasıya atıyorum seni içimden
Biliyorum içten değil bu gülümseme
*******in karanlığında bir kalp belki taşıdığın
Ve ben yine biliyorum ki,
Ben o kalbi aydınlatan tek güneş olacağım
Ağaçların en en üstünde duran
İki tane ayrı yaprak belki hayat,
Biri sende kopacak
Biri bende...
Değil mi ki, biz rüzgarız..
Birlikte esersek dünya yerle bir.
Beklersek kendimizi
Sen bitik ben bitik...
Güneşin olacağım,
Ve sensiz,
Esen bir rüzgar
Kalbini yakarken;
En durgun anında, başında bir afet olacağım
Her yanında benden bir esinti
Kalbinde amansız bir yangın...
Adım, duan olacak...
Bir yakarış hem ısıtıp, hem uçuran.
Beni dileyene kadar karşında,
İsterken beyninde,
Kalbin / de olacağım son amininde...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
Güneşimdin
Sabahın en güzel anıdır güneş yüzümdeyken
Ben sensizlikten değil, güneşsizlikten ürkerim
Zira güneşimdin...
Giden ışık, ısı! nefes, dokunuş değil
Kalan bir yanık ten, yürek değil
09/03/04 10:30
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
Harcanan Sevgiler
Yanlış gözlere ilişmiş gözüm
Hatalı bir sevdaya kapılmışım ben
Sonsuz uçurumlara gömülmüşüm
Derin mutluluğu araken gönül
Sahte fırtınaymış yürekte kopan
Yalancı sevdaymış körelten gözümü
Bunca zaman kandırmışım düşleri
Bunca zaman harcamışım sevgileri
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
Hasret Rubaisi
Gökyüzü senin, güneşte
Dört duvar benim, hasrette
Kucaklasan denizi benim yerime
Bana bir kum tanesi de olsa getirsen
Boynumu bükmesen, sevindirsen...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
Hasretsin
İlk defa gözümde yaş oldun bu gece
Duyuyorum sesini ılık ılık, hece hece
Yudum yudum içeceğim hasreti
Bekleyerek yenik düşecek kalp bu felce
Asırlar değil, saat var aramızda,
Dört tekerleğe mahkumuz, yola değil aslında
Gül, göreyim diye bir kere
Aldırışsız koşabilmek dua oldu adağıma
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
Hayat Ve Resmin (Yazı)
...Zamanın kıyısında sürüklenen sandal gibi ruhum kıyılarına savruluyor. Kaç gece sayıkladım adını ama sadece fısıltıları okşadı gecenin içindeki ses dalgalarını...
Sana ulaşamadıkça seni büyüten kalbim, yakınlarına vardıkça isyankar, tenini hissettikçe aciz... Sevginin her gölgesine vurulan, onunla ışıl ışıl parlayan bir sevdanın, gözlerinde erimesinin hikayesi içimi yakan... Kafesleri üzerime iten, kaçtıkça içine çeken, sensizliğin derin izleri mi beni sana bu denli sürükleyen?
Yaşamı bir dağın kenarından süzülen şirin bir ırmağın sesine benzetsene bir...
Ancak o zaman hoş gelir tüm kötü anıların aklına... Her çağlayan sesinde irkilirsin bende buna benzer bir hayatın içinden koşar adımlarla geçtim diye...
Yalnızlığını zavallılıkla örtüştürdüğünde içinden çıkılmaz olur hayat. Nehrin kıyısına pis su artıkları birikir birden. Hayalinde ki resim de hayatın gibi içinden çıkılmaz bir hal alır. Boyalar elindeyken, tual önündeyken, fırçalarınla darbeler atamazsın doğru hedeflere... Yaşamın seni seçmesini beklersin. Beklersin, zaman geçer... Beklersin, boyan biter...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
Hüzünsel Çığlık
Direncini yitirmiş günleri solumaktayım
Haksızlık senin bu yaptığın farkındayım
Eline tutuşturulmuş bir sevgi belki daha akıllıca
Önüne serilenleri yok etme vakti, harcamaktayım
Bir darağacı kurdum yüreğime
Yağlı urgan ve bir de sehpa dibine
Ellerimi bekliyorum sakin, sessiz
Asacak seni eminim vakti gelince
Kırdığın gönül değil, sırçadan bir saray
Kaybettiğin gün değil, koca bir ömre say
Gidişinde gözyaşı olacaksa da gizli ağla
Gururun kalsın arkanda, giden ömrüne say
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
İnfazımdayım
İki kelimede aklım, sevgin, ihanetin
Yaşanmışlıklarda mı kaldı sadakatin?
Yaşanmamışlıklarda mı gizli sevgin?
Çözemedim hangisisin sevdiğim?
Kuru güllerin yapraklarını avuçluyorum
Önce canımı yakıyor, sonra alışıyorum
Sensizlikde böyle yakıp alıştıracak mı?
Denemek bile acı artık yoruluyorum
Kadersiz günlerin geldiği bir ışığa
Sensizlikle yürümek güçlü kılacaksa
Cevabı olmayan sorularla kalayım
Sen yine de git bildiğin yola
Acırsa için bil ki;
Birgün yanacak evren, külü kalmayacak
Sevdan sonu olacak dünyanın, yanlızlıklardasın
Acımasız günlerin ardındaki durgunlukta
Elinde çaresiz bir mumla boğulacaksın
Dileyemeyeceksin geleceğini...
Olmayacağım, olamayacağım bildiğin sevgili
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
İç İçe
İç içe – I
Her yolu deniyorsun;
İyi olmayı, kötü olmayı,
İstediğin gibi olmayı...
Bir tek;
Dilediğim gibi olamadın!
Ruhun bana yanaşmadı,
Periler kapıp kaçtı....
İç içe – II
Dönüyorsun!
Geri dönüyorsun
O dar, kıskaçlarla dolu mahzene!
Oysa;
Açsan kapılarını
Ben!
Çevireceğim gül bahçelerine, o diken yığınlarını
Gel! (de) Yeter!
Dilediğim gibi olmayı
Ben olmak sanıyorsun.
Oysa ben;
Seni sen yapacak kadar senim...
Geliyorsun...
Nefes kadar yakın olabileceğin halde
Duruyorsun iki adım ötemde...
Biliyorsun...
Yanımda olsan da yanacağım, orda dursan da
Oysa iki adımsa uzaklık,
Adımlarım alev topu!
Görüyorsun...
Yanıyorum!
Tadıyorum her acıyı.
Ağırlığım,
Dengesiz terazinin en olmadık yerinde.
Tartıyorsun.
Aldatıyorsun!
Aldanıyorum!
Nafile! Kaçıyorsun...
Yavaşlıyor çaresizce adımlarım.
Uzaklaşıyorsun...
Tek yol alan bende,
Göz yaşlarım...
İntihar ediyorlar yanağımdan,
Islanıyorsun...
Zaman zaman özlüyorsun,
Ellerimin oluşturduğu o minik halkaları
Yüzünde
Hayal ediyorsun...
Gözlerim, dudaklarım, hepsi birer numara oluyor
Arıyorsun!
Peşinden bakıyorum;
Acıyorsun!
Sırtımı dönüyorum;
Sen “yine özlüyorsun”
Biliyorum!
Her şeyden Çok! Sevmiyorsun.
Sıradan şeyler diliyorsun.
Ben;
Seni diliyorum!
Şimdi de gülüyorsun...
“Egom” diyorsun
“benden ve senden bile büyük”.
Bilmiyorsun
Yalnızca Seviyorsun....
Rüzgarın Efendisi'ne...
Mart,2005
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
İstanbul; Masal Kent Olmuş
İstanbul;
Masal Kent olmuş...
Bir duman ki sorma gitsin
İçine almış tüm sokakları, yutmuş...
Gözlerini kapamışsın gibi dingin
Huzur verir gibi sabah;
Yalnız ve bitkin...
Sokaklar gölgeleri arayışta...
Bir bulutu örtmüş üstüne kent şimdi
Yörüngedeki casuslarla oynaşta
Sobeleyen gözleri gizlenmiş
Puslu bir gizlenen oyununda
İstanbul;
Masalsı bir kent şimdi
Gözlerim uykuda, ruhum dingin
Kalbim, kaçan aşkımla saklambaçta
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
İstemlerim
Özlenmek istiyorum hem de çok
Aranmak istiyorum sonsuza dek
Sorulmak istiyorum her göçmen kuşa
Hatırlanmak istiyorum her şarkıda
Ve sevilmek istiyorum sonuna kadar...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:31 AM
İsyanım
Işık terketti bizleri, gözüktü kara çarşaf
Yıldızların varlığımı çoğaldı ne!
Sanki daha bir parlak, daha bir çok
Ve kayanlarda öyle...
Her kayan yıldız birinin ömrünün son simgesi
Onunla beraber terkediyor bizleri
Tıpkı isyanım gibi...
Yıldızım kaydı ve kara çarşafı terketti
İsyanımda beni...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:32 AM
Kalemim ölüyor...
Yüreğindekileri dök diyorum kalemime
Susuyor...
O zaman sessizce ağla görmesinler diyorum gözyaşlarını
Ilık Ilık ağlıyor...
Feryadını dinlet; dostun, düşmanın duysun diyorum
Kıyamıyor...
Elindeki hançeri sapla kalbine öl diyorum
Gözleri alev alev; seve seve diyor...
Acısını hançer yapıyorum, ucunu sivri
Kelime kelime saplıyor hançeri
Mısra mısra ölüyor...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:32 AM
Karlar Altında Kalbim
Milyonuncu kez gidiyorum hesapsız sevdanın ardından
Her seferinde hatalardan kalanlara sığınıyorum
Gözlerin ağlamaklı artık, zor herşey diyorsun, hissediyorum
Hatalar sinsilesi,
Sen beni ben dostları yaraladık
Zaman affetmeyeceğim nidalarını savuruyor gökyüzüne
Oysa kalbim...
Bu soğuk kış gecesinde
Sıkışmış bir pranganın içine, daraldıkça ısınıyor
Daraldıkça, büyüyor...
Hasretinle, acımı savurup harmanlıyor fırtına
Özleminle, gözyaşımı akıtıyor gökyüzü
Donan öpücüklere yağıyor kar bu gece
Kalbim prangada...
Pranga karlar altında...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:32 AM
Kelime Yığını
Kırık bir can yığını!
Üstünde yürüyorum çaresiz.
Bir damla kan akarsa,
Sevdanı yeneceğim...
Balıkçı kuşu,
Tam ortasında denizin
Hayalim;
Kanadını kırmış göçmen kuşu
Rengi kurşuni, hayali siyahi
Sevdası;
-Yok - aklı uyuşuk
Gözleri; firari...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:32 AM
Kayıp bir Aşka Daha
İki yeşil göz içindeki yangındı yılların haşmeti
Sevdana daldıkça anladım, körmüş gözleri
Soruyorlar!
İçini kapadın mı dört duvarla?
Ve kazıdın mı ismini her bir tuğlaya?
Kırdım oysa ki, emsalsiz duvarları
Ve adını gömdüm
Yıkıntıların mahsen yaptığı boşluğa...
Kelimelerimi sürmüşler, bulamıyorum
Ne kadar düşünsem de seni anlatamıyorum!
faydasız
Kaybolmuş bir mızrağın oku kadar,
Çizilemeyen harfler kadar aciz!
Uyuyorum;
Gece bitik,
Gündüz yenik,
Sevdan tükenmiş,
Sevdam sefil...
Ağlıyorum, kalbim hissiz
Ömrüm sensiz...
Güneşi sunsunlar bir tasın içinde
Tası doldursunlar gözyaşınla
Sonra
içirsinler yüreğime...
Aydınlığa ve sana susadım
Ağlıyorum, dilim tutuk
Kaderim sensiz...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kendine Katli Katilin
Bilmem farkında mısınız?
Onca kalabalıkta tek kalmış,
Ağlamaktasınız...
Oysa,
Gözyaşlarını değerli kılan
İntihar edişleri değil yanağınızdan
Kimin uğruna döküldüğüdür.
Bilmem farkında mısınız?
Ağlamaktasınız..
Gülümsedikçe dökülen gözyaşlarınız;
Ağladıkça iç yanınız da yanışlarınız...
Bilmem farkında mısınız?
Eğlenirken baktığınız aynalarda
Katilinizi saklamaktasınız...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kısaca
Gözlerin; tanrının hediyesi
Ellerin; tutunacak dalım,
Nefesin; nefesim...
Geceyi bitirir güneşin,
Sevgim; sevgin...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kısır Döngü
Anlayamadım nasıl birden böyle oldu
Sen alıp verir olmuşsun soluğumu
Gidince nefessiz kalışımda keşfedebildim
Sana bağlamışım bütün ruhumu
Gözlerinle bakmışım hayata benim diye
Ellerinle tutmuşum okşamışım bebekleri
Kalbinle devam etmiş içimdeki döngü
Dudaklarınla öpmüşüm hep tenini
Gitmen gerekir diye gittiğinden beri
Kelamlarım hep aynı ateşin etrafında
Birbirinden farksız anlatımlardayım
İçim sensiz, bilirim ki artık karanlıktayım....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kıssadan Hisse
Güldüm, kırmızı bir gonca
Kopardın yapraklarımı her haykırışında
Kalan sadece koca bir diken yığını
Sarılma...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kimin Umrunda
Işık doğmuş, gün olmuş neyime
Sevdan bitmiş, kül olmuş kime ne
Ne gidişler gördük, dönmekti istekleri
Elleri ayak gibi süründü yürekleri
Gidene yol açık, dönüşü mümkün değil
Sevdanın adı bizde tükenmez acı değil
Gülüşüne hayransa gidişine de kabul
Sen git yürek ağlar gözler değil
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kuru Soğuk
Kuru soğukta mı gizli gecenin karanlığı
Yoksa karanlık diye mi soğuk her akşam?
Sevgisizlikten belkide yüreklerin bu kadar üşümesi.
Evet! Sevgisiz kaldığı için bu kadar soğuk gece.
Yüreklerindeki sevgiyi yakarak ısınanların,
Küllerinin bile eseri kalmamışlığında gizli bu kadar ürkütücü hava.
Oysa ısınmalı hava…
(İsteğin üzerine, düz yazıyı bir de şiirleştirdik dost...)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kuru Soğuk (Yazı)
Kuru soğukta mı gizli gecenin karanlığı yoksa karanlık diye mi soğuk her akşam? Sevgisizlikten belkide yüreklerin bu kadar üşümesi. Evet! Evet, sevsigiz kaldığı için bu kadar soğuk gece, yüreklerindeki sevgiyi yakarak ısınanların artık küllerinin bile eseri kalmamışlığında gizli bu kadar ürkütücü hava.
Oysa ısınmalı hava…
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Kutsal Hediye
Işıklar yandı karanlık hücrelerde
İzledim duvarda akislerini
Güzeldiler...
Hapsedilmiş hislerim
Önce aydınlıktan çekindiler,
Sonra uyumla dans ettiler.
Süzüldü karanlık, çekingen ve ürkek
Uzanıp anahtar deliğinden usulca
Acısıyla anılarımın, bir olup gittiler.
Evreni sundular minik bir kasede
İçinde kutsal su ve gülümseyiş vardı
Ellerimde damıttım bedenine, süzüldüler.
Kalan aydınlığın oldu geceme
Bildiklerimi döktüm şüphelerine
Benle bir olup gözlerinde eridiler
Ağustos, 2006
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Küçüktü Ellerim Kadar Düşlerim
En sade anlatımıydın günlerimin,
Bir o kadar da ışıltılı duruşu düşlerin.
Kocaman ellerin vardı dokunuşunu sevdiğim,
Onların içinde küçük kalırdı ellerim.
Derin alınmış nefes gibiydin,
Onca yorgunluğa sade bir mola.
Ben varlığına anlamlar yükledim
Sen anlamları fikirlere çevirdin.
Gittin...
Gittiğin gibi geri geldi dertlerim...
Sen büyürsek eziliriz dedin
Oysa küçüktü ellerim kadar düşlerim...
~Ti'ci için uğurlama
Kasım, 2006
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:33 AM
Let Yourself To Be Mine
I feel
this is the end of the time
even
I know, it can be the last day of my life
Darling and darling
to be center of attention;
that is the aim of your life
be mine, be mine and
be center of my life...
this is the aim of my presence...
begining of December, 2004
Gülay Yıldız
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Masalsı Umut
Bir kuş var, yüreğimde saklı
Bir bacağı öyle bir dala bağlı
Acımasız düğümler atmışlar
Uçmak isterse kırılabilir bacağı
Umudum'muş adı!
Umudumu bağlamışlar o dala...
Kopması için azim lazımmış
Ama öncelikle yürek
Bir körün eline vermişler baltayı
'Vur' demişler 'biz üç deyince'
Korkmuşum, ya kuşumun bacağına gelirse
Yine de dur diyememişim, değil mi bu bir risk
Riskin sonunda özgürlüğü var kuşumun
Ya da ölümü tüm umudumun.
Ve bağırmışlar hep bir ağızdan
'Bir' dediklerinde korkmuşum yine
'İki' dediklerinde yalvarır olmuş gözlerim
'Üç' de yalvarışlarım birer damla olmuş
Kapanmış gözlerim...
Ve o kör adam ipi kesmiş bilinçsizce
İlk önce sevinmişim, umudum ölmedi diye
Ama serbest kalınca uçup gitmiş
Keşke, keşke kanadından tutsaydınız
Gitmeseydi, benim olsaydı umudum, benim kalsaydı
Düşün demişler bu muydu isteğin?
En iyisi oldu deyivermişim
Neye yarardı kanadı kırık kuş
Bir yanı gitmiş umut...
Uçtu ki bekleyen kuşlarıma sıra gelebilmiş,
Değil mi ya,
Umutlar hiç bitmezmiş....
(15.02.98)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Mayın * 1 *
***'Bilmezken acıların yakan yanlarını
Ellerimle döşedim mayınları geleceğime'
Hatalar harmanında dövülen
Acı bir çocuk çığlığıydım.
_________henüz yeşerdi,
Sessizce sürülen çukurlara
Yerleştirdiğim mayınlarım
Ne bilirdim, Azrail orağıyla biçileceklerini...
Tüm anılarım birer çakmak taşı şimdi,
Hain bir düvenle gezinmekte günümde!
Hasat zamanı bile değil oysa
Miniğim;
Acılarım yeni doğan tınısı!
İlk mayın gürültüsünde erittiğim
Bir savaşçının miğferi...
Gözyaşlarımı buharlaştıran,
Kızgın demir sıcaklığı yüreğim
***'Mayınlar Döşedim Geleceğime' isimli şiirimden alıntıdır.
Aralık,2005
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Mayınlar Döşedim Geleceğime
Bilmezken acıların yakan yanlarını
Ellerimle döşedim mayınları geleceğime
Sen, döndürdün günümü gecemi
Durdurduğunda hatırlamıyordum yerlerini
Geleceğim yaklaşıyor, mayınlar bekliyor
Gözlerimi bağlayın, yüreğimle yürüyeceğim
Ellerimle havanı hissedip
Kendim ödeyeceğim hatamı, sevabımı
Ya parçalar mayın günümü
Ya affeder canımın vurdumduymazlıklarını
Sensin ya orda duran sevda
Adımlayacağım hayatı, gözüm artık kara
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Melekden Bir Gece
Soylu meleklerdir huzurlu uykuyu veren
En güzel perisi olup rüyana gelen
Benim en soylum sende kalsın bu gece
Dalsın uykuna, dipsiz rüyanda iz olsun sana
Sen günaydın için açarken gözlerini
Minik bir buse olup konsun göz kapağına
18/11/2003 21:55
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Melek Fısıltısı
Yer kabuklarını sıyırdığım bir düşte,
Fısıltı söylemlerinde gecenin,
Düşümün meleği eğildi.
ve 'duy' dedi
-hırsız...
Bir çocuk o daha
Oyunları var oynayacak
Büyür elbet ancak
Önce oyunları oynanacak...
yüreğimin titremesi hayra mı alâmet
yoksa düş meleğimin sessizliğine mi?
Denizmişim..
'O' ise gölet;
Hoyrat dalgalarımın içinde
Balıklara yuva olacak kadar merhametli ben' e
Erişme derdinde sancılı bir durgunluktan ibaret…
yazık ki yazık...
Bilseydim;
Fırtınayı keser, dağları dizerdim göz ufkuma.
Ardında kalışını umursamadan
Açılırdım diğer yakama...
Bilseydim;
Yol açmazdım nehirlerle varlığına.
Tek başına sislenmeni izler,
Bırakırdım bir bulutla baş başa...
Gecemin düş meleği...
Derin bir uykuya daldı, uyanmayacak
Fısıltıları birer fırtına şimdi kalbimde
Şiddeti;
Fırtına diye bildiklerimi unutturacak...
Denizsem, akıntıma alıp götürebilirim acılarımı...
Onca biriktirdiğim gözyaşı bile olsa
Sürükleyebilirim tüm anılarımı.
Ne fırtınalara göz yumar benliğim!
Düşümden ve meleğimden sonra,
O fırtınaları ancak
Gemilerimi batırmak için izlerim!
2007
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Merhaba
Acının diğer yüzüyse mutluluk
Gözlerin ışığın diğer yanındaysa
Gündüze çevir içindeki *******i
Sonsuzluğa bırak hapsolan kelimeleri
Sensizlikten yanan bir umut dünyasına
En sevdiğin çiçekleri sun ve aç kapıları
Oysa gelmeyen beklenen olmak sıkıcı derdi baykuş
O hep *******in bekleneni ama gündüze hasret
Sal içindeki baykuşu *******e dönsün ama sen!
Sen gündüzlerin yakan aydınlığında
Açamamış sevgini tomurcuklandır
'Merhaba' de hayata gün ışığında
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Mızrağımda Sevgin
Canımın kıyısına serdim bakışlarını
Yüreğim öyle dingin, ruhum öyle sakin
Ve
Kamçısı celladımın tenimin üzerinde
Nefesim öyle durgun, gözlerim öyle yenik
Devamı yok
/ artık / kırdım döngünü;
Öyle ki;
Bilirim gideceğin yol cehennem üzeri!
Kaç bakışını kaçırdınsa o kadar farkettim
Sevdan benden asi, yüreğin benden gri
Senden gelenleri astım mızrağıma
Mızrağım elimde, elim havada
Saplandığı yürekte kal, orda yaşa aşkını,
Göğe dağılan ömrüme yanarım ben
Sevdam bir bulutun içinde yağmur oldu
Yine de sana yağdı...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Minik Ölüm
Geçmişine gömdüğün bir iki satır
Ne nefes bilebildin;
Ne bir saç teli kalabildi elinde...
Sanala aşk yakışmazmış...
Kanıtladın ölümünle...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:34 AM
Mutluluğum, sobe
Köşe başında gizlenirken yakaladım mutluluğu
Çağırıyorum hadi gelsene, sobe
Benden kaçmak zorunda değilsin
Alacağım avucuma, seveceğim öylesine
Kaderden kaçılmaz bilirsin
Emin bu sefer sen benimsin
Gözlerimdeki ışığı yakalamaca
Bu oyunun adı bu, hadi çık karşıma
Bir ışık gibi arkandan sessizce gelen
Eski dünyanın, yeni insanı, bildin, tabi ki ben
Yakalamak umudu avucumda tuttuğum
Biliyorum, bana hasrettin buraya gelirken
Güzelliğini sunacaksın mutluluğum
Yardımını sunacaksın, gelecek yeni umudum
Yakarışlarıma aldanıp da sanma ki,
Uzun sürmez gelişin, bilirim anidir gidişin....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Mutluluk Adına
Kapkaç *******in karanlığında
Minik bir yıldızdan gelen ışıksan
En karanlık kısmında bile hayatın
Sorunsuz ışıldamalısın yanlızda olsan
Santimi bile sayılmayan bedenlerin,
Farkında olunmayan hayatların nefesiysen
Hayat olup dolmalı, zehir olup çıkmalısın
Yanlızlıkla bir olup ta o bedeni bile paylaşsan
En asık surattaki dudağa hükmediyorsan
İnadına tebessümü yaratmalısın zor da olsa
Ve, ihtiyacı olanlara sunulsun diye sırf
Kahkahayı tattırmalısın ona acıyla doluda olsan
Zindanları aydınlatan gözlerdeki umutsan
Her zaman, daima ve hep ile birlikte
Mutluluğu eklemesin cümlelerine yaşama inat
Herşey bittikten sonra da anılmak istiyorsan
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Mutluluk; Sözüm Sana
Bırak şu saçma duruşu!
Yaptığın tek şey nokta vuruşu...
Al hüzünden uzun çizgileri.
Geldiğinle gittiğin bir,
Bitir şu çabuk gidişi...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Ne Desem Yetersiz
Duygularım tırmanır yine
Özlem dağlarının yamaçlarında
Biraz daha geçen deli zaman
Ha gayret ulaşacaksın gözyaşı pınarıma
Kıpkırmızı gözükür ordan deniz
Bulutlar oluşturur göz buğusunu
Sevgim akar her bir yağmurundan
Islatır yüzünü, o yunus burnunu
Ağlatırsın beni sevdiğim
Zorlatırsın cehennem pencerelerini
Elem kaplatırsın dört bir yanı
Kaçışım olmaz, açılmaz zindan kapıları
Boğulurum gözyaşı okyanusumda
Her ettiğin laf dalga olur göğsüme
Çırpındıkça batırır köpüğün
Çeker beni çıkmazların içine
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Mutsuzluk Perisine İnat
Mutsuzluk perim; bak ben hala mutluyum
Onca olanların ardından ben hala umutluyum
En kötü şartlara rağmen herşeye karşı koyan
Karları dahi üzerinde örttürmeyen bir kardelen,
En zorlu kayaların üzerinde büyüyen fidan gibi
Kazandım savaşımı huzurluyum
Unuttum, kini, nefreti, acıyı, kederi
Sadece yaşama sevinciyle doluyum
Uğraşma benle artık 'pes' de
Boşuna tüm çabaların, gayretlerin
Çünkü artık ben, benim
Tek dostuyum kendimin...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Nefretle Şiir
İki hançeri kalbimde tutan,
Derinlere daldıkça kanatan içimi
/
Sevdan değil de ne?
/
Gündüzü geceye veren, sonra geri alan yine
Sevgim;
Bir ışığın en minik zerresinde
Ve en küçük serpintisinde dalganın.
Verdim içimden çıkan bir nefesle
Benim değil artık acın....
Dört nala giden bir atın yelesine bağlı
Sonu olmayan bir nehrin akışında
Nefretimi kustum öylece, ortada
Aklım;
Gidenlerin gölgesinde büyüyen bir tohumda kaldı
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Nesir de Sen Nazım da Sen
Nesirde sen;
Bilseydim ansızın gideceğini, daha sıkı tutardım elini. Anlasaydım; uzağındaydın gülücüğümün, daha çok duyururdum kalbimin sesini.
Yorulmuş bir kaç ritimsiz atışım artık. Bitkin ve tükenik duygularım. Korkularımı artıran gözyaşlarım kadar, silinmeye meyilli ansızlıklarım var.
Kalsaydın evren dönebilirdi. Gittin, yaşam bitti... Ömre bedel bir gülücükse kalan, ömrü noktalatan bir acı şimdi aşk.
Nazımda sen...
Aşkı acımadan astılar akılların darağcına
Ben tekmeledim sehpasını
Sallanan bir ölüm değil
Sondan mahrum bir sevda anı
Gidişinin heybetiydi aklımı durduran
Gelmeyişinin kesinliği ile ayıldı dünyam
Tek kelime anahtarıydı dünün
Bugün de, sensiz ve yenik bir gün
Devrildi vedaları kaldırdığımız raflar
Önümde bin türlü ayrılış ve har
Bilmiyorum hiç birini
Bildiğim bir tek sensizlik var
nesir de §en
nazım da §en...
12/02/2006
KG&CC
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Not
Sürdürsede zaman sonsuz aralığını açmaya
Ve solsada güller her seferinde yeşeren yaprakla
Bitsede acılar sonsuz hüzünle gülümseyen dudakta
Kamçılasada bir bedeni mutluluğun ateşiyle yanan kırbaç,
Kanatsada her yarayı damla damla, merhemler
Ben olmasamda sensiz ve gülsem yine
Kalsam yanında *******ce ve ağlasam saatlerce
Cehennem kapısından girerken sevinç çığlıkları atsalar
Cennetten içeri bakınca üzüntüden ağlasa insanlar
Ve bitmesi imkansız aşklar bitmek için yırtınsada
Ve kalbim durduğunda bile durmasa gözyaşlarım...
Bu kadar imkansızlıklar içinde gerçek olan tek hayal,
Ömür boyu birliktelik, ömür boyu yanımda sen...
Bu kadar hayalin içinde hayal olan tek gerçek,
Seni daima sevecek bir ben!
Ve unutma!
Hayaller geçmişten, gerçekler gelecekten...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Ondandır
Ondandır;
İki sözü bile anlamsız kılmam
Ondandır;
Aşkı bir dala asıp
Bacaklarından sallandırmam
Sensiz kalan üşümüş gözlerime
Ondandır acınası bakışlar
Gömülen sevgine; kuytularında kuyuların
Ondandır sancılanmalar
Ondandır bu hasret!
Bendendir biçilen bedel!
Sendedir acı...!
İndirdim kalbimdeki tahttan seni
Kattım halkın arasına
Aşk artık;
Sende idam!
Bende ölüm!
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Öfkeye Şiir
Daldığım derinlerde adın yok
Almış götürmüş başka harflerden ibaret isimler
Anılarının cenazesini kaldıran,
Ardında bıraktığın kine yakın sözcükler...
Kıymet dediğin, verilen değil alınanmış...
Kıymetini yesin dünya senin
Gözümde hiçsin! '
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Öldürmez Gidişin
İstemiyorum şu sonsuz varlığını
Duymak istemiyorum her hatırada adını
Silmek gerek şu ucsuz bucaksız sıcaklığını
Beyinden, gönülden, hafızadan, yürekten
Onsuz olmayı öğrenmeli gönül
Eğitmeli onu da herşey gibi;
Bilmeli, o gitti ama yaşam bitmedi
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:35 AM
Ölümsüz Acı
İçimde yeşeren bir fidanı
Ellerimle kopartmanın derdindeyim
Yeşerenleri yok etmek bana senden kaldı
Seninle gelenleri silmenin eylentisindeyim
Kalpsiz bakışlarına mı isyan edeyim
Yoksa ruhsuz gülüşlerine mi?
İçimdeki dağları yıktık, sevgim dillerde
Diller yerlerde, gözün yükseklerde
Bensiz kalışlarına bırakıyorum seni
Bensiz yaşayışların mahkumu ol
Umutsuz kılıyorum hayatında kalan yeri
Umutsuz yaşayışların mahkumu ol
Ölümsüz gecenin en parlak yıldızıydım ya
Ölümsüz oluşumda yanacak içindeki hasret
Yaşayacağım bileceksin
Ve asla göremeyeceksin...
Bensiz, umutsuz kalacaksın
Bensiz acı çek diye ölümsüz olacaksın...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Öz
Bir aşkı katlettiler!
Bedenim şahit...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Özlüyorum
Gecenin ardından sürüklenen bir gölge misali
Adımlarım belirsiz ilerliyorum...
Günüm;
Bir kelebeğin ömrüne bedel
Ne sensiz kalınır, ne sensiz olunur.
Gözlerindeki aşkın anısına bu gözyaşları
İçimde ölenleri diriltecek kadar güçlüyse selamın
Kabulüm, gelsin...
Ölüm, seslenişin kadar güzelse
Sensizlik ölüm kadar hoş
Bensizlik sana cesedim kadar boş.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Rağmen
Alevler yakıp etrafında dönenlere
Üstüne çullanan senden kalanlara
Her günü bir görüp, ağlatanlara
Ona, buna, şuna inat ayaktayım
Kelimeleri azad ettim, düzensiz sıradalar
Kafiyeyi bitirdim, heceler benden yanalar
Her mısraya bir mana uyduranlara inat
Ben bugün yine kelamlardayım
Acım büyük ama derinde
Sevdam destan, aşkım efsane
Sen her gidişinde ben yine divane
Sana inat senli sevdalardayım
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Ritimsiz Kalp
Yakıştırma doğaya, düşünme olmaz diye
Kalbimin ritmi yok artık
Ani gidiş gelişlerde sadece aşkımız gibi
Bir yürek hayal et, ürkek bir kuş olsun
Bedeninin en hassas noktasından
Yüreğinden asılmış bir kuş gibi asın
Yaşamım sona erecekse...
Ve yıldızların türküsünü susturun
Hayata küsüceksem
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Ruhumu Dağıttım Meleklere
Ruhumu dağıttım dün gece meleklere
İçinden çıkan bin bir hareli ışığı salıverdim gökyüzüne
Sen, dev gibi olupta karışınca ele
Sevgimi verdim dün gece azrailin eline
İçimdeki aşkın en saf halini;
Gözümdeki yaşla
/ Karıştırınca /
Titrek ve buruk kaldı sevgim.
Yaşıma yol oldu sözlerin!
Sözlerini boğduğum kalbim;
Elinde kaldı azrailin...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Rüzgarın En Kuvvetlisine
Yanlızlığın dokundu seni bekleyen günüme
Gözündeki yaşların sevdası aktı kalbime
Onsuz kalışlarında sarıldın bana
Beni kattın, bilerek katıldım düşüne
Gül, suya hasret zar zor büyür
Su geldimi güneşi bekler durur
Hem güneş hem su olabilirsen
Hem gül büyür hem yüreğindeki bülbül
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Sakladım Mısralarıma Gizini
Bazıları sandı ki;
Geçer zamana bağlı sevdalar!
Oysa bilmedikleri;
Silinmeyen izlerdi mısralar....
Tesellisi zor bir aşksızlık dilimindeyim.
Yoksun bir anlatımım şimdi,
Belirsiz bedenlerin tütsülendiği yerde.
Vurgundan uzak sevdasız atımlarım,
Sarkacında zamanın, betimlenmekte.
Ey;
Bakire sözcüklerin dizildiği
Bitiğe hayat veren cümlelerim!
Laneti silin gözyaşlarımdan
Ve elemli cehennem ateşini
Koruyun açamadığım acılarımdan ki;
Aşkını, zamansız gömüyor hücrelerim.
Ocak,2006
P~
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Sana Şiirimsi Yazılar -I-
Bilemedim
Hangi kelime ile başlar şiirin doğurganlığı
Karar veremedim, şiir mi yazılmalı
Yoksa sayfalarca düzyazı mı?
Ne kadar çıkartırsan sözcüğü o kadar sade kalırdı ya şiir,
Yapamadım,
Eleyemedim hislerimi döken onca kelamı
Bir yanım varlığından bile haberdar değilken
Diğer yanım gidişine şaşkın yasta...
Ait misin diye bile düşünmeden,
Başkalarının elindeki sevda oyuncağını söküp almışcasına
Cezasını kestiler şaşkın halimin...
Söküldü kalbime henüz yerleşmekte olan
Sen damlaları.
Ve birer buğu olup karıştılar,
Var bile olamayan anıların isimsiz kaldığı odama
Uğurladığım bilmediğim tenin,
Görmediğimse gözlerin...
Hayalini bile ağırlamadan, meleğini gönderiyorum,
Uykunda gözlerine kondu bu gece emanetin...
Kocaman karmaşık mısralarını kaldırdım hafızama
Anlaşılsın olsun sanatım diye yazdım bak
Mısralarca...
Anladın mı peki içimdeki sancıyı ben andıkça
Ne kafiye, ne uyum ne imge yetmez
bilmedikleri anlatmaya
Neydin, nereye gittin,
Oysa sevilecek saçlarım vardı benim...
Bilmedin...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Sana Şiirimsi Yazılar -II-
Bu size yazılmış bir mektuptur..
Nerden çıktı demeyin, sebep olmasa yazılmazdı sanırım..
Yoksunuz. Yokluğunuz öyle bildik yokluklardan değil. Misal,
siz yokken sanki etraf da silikleşiyor. Her yer bulanık gibi...
Yoksunuz. Yokluğunuz yoksulluğumun başlangıcı gibi.
Bulanık bir kaç akşam üzeri anısını döndürüp döndürüp nimet diye
sunuyor beynim...
Siz'i ve de biz'i kalabalığından kurtarmanın da tam vakti...
Sen'i ve ben'i başbaşa bırakmalı...
İçimde öyle güzel birikiyor ki sözlerin...
Her bir kelimenin altını çiziyor ve öyle arşivliyorum ön belleğimde.
Sonra, gözlerine gözlerim gerçekten değdiğinde,
hepsini gerçek hafızama alacağım... Bir daha asla unutmamak için...
Yoksun..
Yok
___sun
Yokluğun bile, içimdekileri düzene sokmama yardımcı diye güzel...
Kaldırsana tüm engelleri. Biriktirdiğim onca güzel sana aitliği
demliyorum sen yokken...
Kaldırsana tüm engelleri!
Kaldır sana tüm engelleri
Kaldır
_____sana
_________ tüm engelleri
Hem demlenmek iyidir. Koyulaşır her bir anı...
Varlığına kavuşunca, sevmeler de kıvamlı olur, dokunmalarda,
çıkar ayrı zamanların tüm acısı...
Yoksun... Varlığın bir adım ötem de gibi...
Bedenimi soldan kopartmışlar da yerine seni oturtmuşlar gibi... Açsana gelişleri, sağ yanım sol yanımdan ayrık kalmasın...
Açsana gelişleri!
Aç(sana) gelişleri
Aç
___sana
________gelişleri...
Aç ki, bir minik kelebek öpücüğü bırakabileyim
yanağınla dudağının ortasında bir gamze çıkmazına...
Ekim başı, 23:48
2007
G.Y
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Sana Şiirimsi Yazılar -SON-
Bildiği(m) den daha beter içimdeki sancı...
Kanat çırpışları azalan bir kelebek gibi
Gününü tamamlamış meleğim.
Derdine yanar halde ellerime kalanlardan
Süzmekteyim kalıntılarını kanatlarımdan...
Adımların uzaklaşırken fikrimin mahalinden
Her yer kör karanlık gece gibi;
Görmüyorum
Duymuyorum
Korkuyorum...
Yokluğun iç yanımı soğutuyor çokca
Üşüyorum...
Bildiği(n) den daha beter içimdeki yangın
Uzaklaşmadan git...
Bir bunu diliyorum...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:36 AM
Sanadır Aşk
İçimdeki soru işaretlerini cümlemde anmazdım küçükken
Bilmezdim sorgulama iyi, kötü, gerekli?
Kalelerimi kaybettim bir bir
Şimdi sevdam yenik, gözlerim siyahi
*******i fezamda dolanıyor kahkaha sesleri
Hepsi yakınımdalar, geçişleri teğet.
Yakalasam birini koynumda uyutsam,
Isıtsam beklentili...
Isınınca öğretir mi bana da gülümsemeyi?
Serzenişim bir kedi mırıltısı gibi sana
Ve gözyaşlarım sade birer yağmur damlası
Oysa;
Sensizliğin getirdiği acıya bir sevgiler var
Yüreğim daha beter
Gönlüm daha beter
Sevdam daha beter
Kansız damarlar gibi büzüşmüş hayatım
Ellerim, gözlerim, dizlerim titrer...
Esaretinin içinde kaybolmakta yüreğim
Gittikçe bir kırmızı kan yığını kalan
Son damla düştüğünde yere
O noktaya konulacak anıtım;
Yüreğinde yaşayacak kadar büyük
Asırlarca anılacak kadar destansı
Gidenin olacağım gözlerinden
Bir çivi gibi yüreğinde olacak sevgim
Düşmeyenin olacağım sözlerinden
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Sen
Gözlerin birer hayalin yansıması artık
Hayal bile değil…
Ellerin sadece birer resim…
Nefesinden çok rüzgarın beni delirten
Gülümsemenden çok çakmak çakmak gözlerin
Ilık, sevecen bir sevgi sözcüğü beklenen!
Arsız küfürlerin ardından sana kalan kalıntılar değil…
Senden bana kalanlar nefes oluyor bana
Onlarla dolaşıyor damarlarımda kanım
Adını bile bilmiyorsun bende
Bilmemezlik değil bu; aklına bile gelmemezlik
Sen!
Sevginin her zerresini yaşamışlığında bitiriyorsun beni
Bense daha önce yaşadıklarıma lanetlerle
Gözyaşlarımda yaşıyorum seni…
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Sen Gibi
Bir gece öylesine çarptı gözüme
Gökyüzünün en parlak yıldızıydı
Tıpkı sen gibi...
O derin siyahın en deli ışığıydı
Aynı sen gibi...
Binlercesinin içinden göze çarpıyordu
Senin gibi erişilmez, senin gibi mağrur...
Elimi uzatsam yakalarım belki
Belki çoktan içime işledi
Aynen senin gibi...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Sen Sonrası Günlüğü -1-
Diliyorum;
Kalbimi al!
Al ve rendele acılardan…
Biliyorum;
Kalanı loş bir kan yığını
Ve ince bir sızı ardından…
İsmini tavaf ediyorum;
Bilinseydi bugünün sancıları
Yine de sayıklanırdı senliğin adı
Temmuz 2006 B.A
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Sen Sonrası Günlüğü -3-
Emrinde adımladığım patika
Ve yolun sonundaki uçurumdu sevda.
Sınırından geçiyorum hayatımın
Katliamsız ve tedirgin…
Ölüme karşı çekilmiş bir kılıçtın,
Kılıçtan keskin çıktı aşkın.
Sona yaklaşmak gibi yanaşmak sana
Ait sözcükleri 'dağarcığımdan' alıp
sallandırıyorum bir 'darağacında'!
Haziran - Temmuz 2006
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Sen Sonrası Günlüğü -2-
Suçladığın her bir dokunuş
“benimdir” demek değildi…
İçime kadar işleyen sıcaklığınla
“seninim” demekti…
Gökyüzü şahit kendimi tüketiyorum!
Ben bilirken bana aitsizliği
Başka gözler ait sansa ne olur
Sanmasa ne!
Kum tanelerini, sevda falında eliyorum.
Her “sevmiyor”da tekrar baştan alıyorum.
Tuz buz olmuş kalbimi kuma katıyorum.
Sonra defalarca gözyaşımı damıtıyorum.
Uyuyorsun;
Tek bir aşka ait sözcüğü duymuyorsun.
Bilmiyorsun;
Akan her damlada, senliği dalgalara katıyorsun,
Sevdanı ise lanetli yakamozuna Mitos’un…
Temmuz 2006, B.A
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Sen Sonrası Günlüğü -4-
Büyülü duaların mırıldandığı anda
Kara fikirli bir ihanetin esiriydin.
Farkında mıydın bilmem ama
Gözyaşlarım akarken hayatından
Sevdiklerimi ellerinle tükettin.
İsminle bir anlamdasın;
Geçmişi söküp hortumlarla
Günüme boşaltıyorsun gökyüzünden
Senin afetinle başım dönüyor
Yeniden aşka gömülüyor bedenim
Onca ışıksız günü aydınlatmıştım oysa.
Ve hep son anısıydım acının.
Arındıramadığın geçmişine
Arınamayacak gelecekler katarken sen,
İçim ürperdi çalan her müziğin sözlerinde!
Bir ayna yansımasına takıldı gözlerim,
Çektiğin acıyla bir yandı düşlerim…
Temmuz 2006 B.A
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Sen Sonrası Günlüğü -5-
Ne desem satırlara sığmaz.
Sen dolansan da başka aşk damarlarında,
Senden uzakta günüm olmaz.
Yabancı gözlerin haramında,
Fikrim başka fikre değmez.
Belki de kendinden uzak kaldın.
Gardiyanıyken tarifsiz aşkımın,
Katledeni oldu adın.
Sayılıyken zaman ayrı tuttun kendinden,
Her şeyinle her şeyimi terketmiş aklın.
Temmuz 2006
03:15
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:37 AM
Seni Sevdiğim Kadar Sev Beni
Küskün *******de tomurcuklandı sevdan
Ve dört melekle birlikte dualar edildi her gece.
Azrail' i bile vardı dualarımın.
Puslu *******in en derin imgesi haline geldim.
En olası sevgileri bile
Olmazlığa sürükleyen kaderime ışık tuttu sevgin.
Senle sevildi yollar, senle sevildi zaman,
Senle sevildi sabretmeyi öğrenmek...
İmkansıza yakın sevdan...
İmkansız bir vadi gibi
Ve ben inişi imkansız bir uçurumdayım sanki
Meleğini gönder...
Kanatlı bir melek gönder.
Beni sana indirecek,
Gözlerini gözlerime, yüreğini yüreğime verecek bir melek gönder...
Her gece uykunun arasında sarıl
En uyunası zamanları feda et
Ve nefesini hissettir saçlarımda.
Senli günlere, senli *******den ulaşayım.
Her saniyesini hayatın ödül yapmama izin ver sana.
Parmaklarının ucundan parmaklarıma aksın hayat...
Seni sevdiğim kadar sev beni...
Kırlangıç Dostuma ve Onnun Yasaklı Meleğine...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Seni Seviyorum
Yaşama arzumsun sen bunu biliyorsun
******* boyunca gözyaşımda dolusun
Gözyaşım aktıkça kanıma işliyorsun
Sesin kulağımda fısıltı gibi şimdi
Karanlık bir ufka yolluyorsun beni
Gidiyorum sırf sen istiyorsun diye
Anla beni 'SEN' diye haykırmak istiyorum
Duy beni, 'SENİ SEVİYORUM'
(Eylül 1996)
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Senin Semahındır Döndüğüm
Gözlerinden gelen ışığa semah dönecek yüreğim
Ellerin ne kadar eski bildik ama bu tat yeni
Bir dokunuşun semazeni olmak varmış kaderde
Ellerim ellerine hasret kalırcasına deli
Masum duruşunda saklı selenin yeri
Sessizliğinde tutuyorsun yüreğimi
Kalbinle kalbime kan doluyor
Nefesine aşina ciğerlerim, rüzgarına deli
Esir edişinde gizli yüreğimdeki kıpırtı
Gitme deyişlerinde gözlerinin
Sevdanın adı senin adın olmalı
Layığına kavuşan gönül mutlu, aşkına deli
Rüzgarın En Kuvvetlisine;
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Sensiz Sessizlik
Bir sessiz film gibi oldu yaşam
Sessizce bekliyorum, sessizlikle dans ediyorum
Sessizlik beni kandırıyor, sessizliğe gidiyorum
Senlilikten sessizliğe geçmek zor oldu, evet!
Senliliği sensizlik yapmaktansa, sessizlik yapmak
Senli *******i sensiz kılmaktansa, sessiz kılmak
Sessizliğin olmak daha az acıttı içimi
Sensiz değilim artık, sessizim
Senin değilim artık, sessizliğe aidim...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Senli Sensizlik
Gidişinin acısı belkide içimi yakan
Biliyorum olsanda yanacak kalbim, yanlızım
Bak, geceden düştü bu yıldız, can çekiyor bahçemde
Almayacağım içeri yansın ve sönsün tıpkı kalbim gibi
Güneş doğacak, alacakaranlık bitmek üzere
Kapatacak güneş tüm karanlıkları ve hatta daha sönük ışıkları
O zaman gidecek bu yıldız göz ufkumdan
Garip mutluluklar yaratıyorsun içimde, olmayacaksın hiç
Gidişine sürgün kalacak kalbim
Gelişini bekleyecek ellerim ve gözlerim
Sevgini hisset diye söylemeden susuyorum
Kalbimde yangını bilecek kadar keskin,
Anlamamış gibi dalacak kadar kurşuni bakışların
Ve sabredecek kadar olgun,
Ezilmeyecek kadar haşmetli kalbim...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Sevdam İki Sarmaşık Gülü
İki sarmaşık gülü vücuduma dolanan
Dikenleri; adımları
Uçları garip değnek anlayacağın
Büyütmek istesen, sevgin güneş olsa
Büyüdükçe adımlayan;
Adımladıkça acıtan sevda
Gözyaşlarımla daha da büyüyen
Büyüdükçe kana boğan yara
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Sevdam Sevecek Seni
Sesini fısıldadı meltemi sabahın
Ve sonra uzaklaştı
Ardımdan gel der gibi
Sen;
Sesini aleme sunup da benden sakınan yar!
Bir dön, bir bak yüzüme!
Haykırışlarımı duymaz mısın?
Mayışsın sevdam, ruhuna dolaşsın.
Dolaşsın da damarlarında kana bulaşsın.
Varlığını ben kılmaksa sevgi;
Sen, sadece orda kal...
Sevdam sevecek seni.
Seni ve damar damar benliğini!
Sesini uğuldadı rüzgarı efkarın
Ve sonra uzaklaştı
Seni de talan etsinler ben gibi
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Sevgili Günlük
Aydınlık bir boşluk artık adın.
Oysa önceleri;
Satır aralarına gizlediğim bir hayat vardı
belki de ünvanın;
Sessiz bakışların sultanı...
Hissediyorum boş sayfalarında
Sözcükleri işlediğim günleri anıp;
Beni özlüyorsun...
Ne kadar da arıyorum
Karalamayıp unuttuğum o silik anıları...
Senden çok düşlüyorum
Mürekkepsiz satır yokluklarını
Keşke hissedebilsen,
Bildiklerinden daha acıları var şimdi...
Cesaretsizlikten yazamıyorum!
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:38 AM
Sevgim
Zamanın en gerisinde bir yerlerde
Sadece canımı acıtan değil gözyaşı
Beynimi uyuşturan o koku,
Senden kopup gelen.
O dört meleği bile şaşırtan sevda;
Yani gözlerin...
Bilmediğim, görmediğim, duymadığım, sadece hissettiğim;
Yani sevgim...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Sevgini Pişirdim
Bir sancı biriktirdim dün gece yüreğimde
İçine bir iki dirhem gözyaşı kattım
Sensizliği hissedene kadar çırpıp
Senli günlerin anılarına yatırdım
Bekledi bir süre, uyuya kalmışım
Uyandığımda
Son halini yumurdum karışımımla
Çok mağrur ve çok acılı oldu duruşun
Kalbime aldım binlerce santigratta
Acıyı yaşamış ve pişman olmuş
Gitmenin sancısıyla yoğrulmuş,
Bensizliğin ateşiyle yüreğin kavrulmuş
Bambaşka lezzet oldu birden hayalin
Dönüşünü zevkli hale getirdim
Ve gidişini de tabi
Binbir harenin altındaki alevin
Adını sen koydum içimde pişirdiğim sevginin
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Sevgiye (Yazı)
Biliyor musun sevgi, sana bağıra bağıra küfretmek, seni içimden kopartıp kilometrelerce uzağa sürüklemek, en has işkenceleri yapıp en has zindanlarda ölümünü izlemek istiyorum. Yüreğimin peşini bırak diye yalvarmam mı lazım illa...
Sen acımasız güzelliklerini her üstüme salışında senden daha çok nefret ediyorum. Peşimi bırak, gelme... Hayır hayır, yalan söyleme sensizde yaşanıyor. Ben hissediyorum. Sensizde mutlu olanlar var. Hem sonu ömür boyu mutsuzlukta olsa seni istemiyorum. Senlilik bana, ihaneti, kıskançlığı, hırsı getiriyor. Sensizlikse sadece yalnızlığı... Ben yalnızlığı istiyorum. Acısı senden daha az olanı. Dağların en derin kuytularında tek kalmak, yalvarırcasına da olsa herşeyden kaçmak istiyorum. Beni azad et sevgi. Beni senden uzak tut. Defalarca kez acı çektirmedin mi? Her seferinde peşinden koşan beni hep soruna itmedin mi? Sen beni hak etmiyorsun.
Tek isteğim, hayata sadece kendi gözlerimle bakmak. Gökyüzünü, sensiz izlemek. Merak ediyorum tadı nasıl sevgisiz hayatın? Sen geldiğinden bu yana nefret beni bırakmıyor. Artık sadece sadece onun olmak istiyorum. Sadece yalnızlığın... Evet kesinlikle, kesinlikle artık seni istemiyorum. Azad et beni... Yolla kara toprağa... İzin ver ruhum azad olsun. Mutsuzluğa yalnızlığa ama ihanetsizliğe, kıskançsızlığa kavuşsun...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Silinmez Hayalim
Sızısı sesimin
Acıtmaz yüreğini bilirim.
Ama sen farketmez misin?
Yastığında ki çukur benim gölgem
Kokumun büyüsü seni uyutur,
Hayalim uyandırır yeni güne
Yüzünü yıkarsın ve aynadayken bakışların
Diş fırçam sarılmış sana ait olanlara
Bekler;
Yüreğine hançer olayım diye
İçinde yangınlar,
İçinde tüm sızı ve kaybediş...
Dilinde bütün küfürlü sözcükler
Bakışlarında kin...
Düşünmesende sen neden diye?
Ölümünü gizledim ardımdaki adımlara...
Dünyayı yakacak kadar içimdeki sızı
Yangınları gizledim terkedişlerin acısına
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Sızım -,-{@ C*
Ne çiçekler ezdim senin yoluna. Koştuğum her adımı toprağa gömdüm. Gömdüğüm adımlarım çiçek oldu yoluna, ben yine de dönmedim senin uğruna. Yıkılmayan kulelerin en tepesinde durduğumda, ayağımdan kaydı taşlar birbir. Yıktım. Ne onların yıkılmazlığı dert oldu başkasına, ne düşen taşlar. Benim ordalığımı konuştu el. Sen; dinledin. Ağladın. Bağırdın. Ben; bekledim. Savunmanı, bitsede aşkını bekledim.
Yanlızlığımı en iyi dost yaptı gülüşlerin. Oysa onlar içindi tüm şiirlerdeki imgeler. O halini anlatmak içindi doğuşum. Bugüne taşımak içindi hüznünü attığım ilk çığlık. Sen karmaşık kelimeleri birbiri ardına doğru sırala diye gülümsedim sana ben. Sev diye doğdum, nefret et diye öleceğim.
Kalbimdeki sızıya adını koydum. Senin gibi büyüyor, senin gibi yetişiyor. Tüm benliğimi kaplıyor. Keşke ölümsüz olmasaydın. Sızım ölseydi keşke. İçimdeki çocukluğa ait gülüşleri, yüzümdeki tüm çizgileri mutluluğa ait olanlarla anılarım birleştirseydi ve ben hüznün şairi değil, gülücüğün yazarı, masalların en tatlı anlatıldığı kalem olsaydım. Seni tanımasaydım...
Kalbimi delen kurşun olsaydı acım ahirete kalırdı. Yüreğimi kavuran senin kelamın. Acım hem bugün de hem yarın da hem ahirette... Özledim çok herşeyi... Varolanlar gitmeli, özlenenler gelmeli.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Siyahımsı Sevda - I -
Göğü delmiş bir elim...
Sana uzandım;
yoksun...
İçindekilere talibim dedim;
Sen dedin ki 'boşum...'
Karalarına bu sonsuz çehrelerin,
Yüzlerindeki peçelere lanetim.
Kalbimin ortasındaki hançerde adın!
Kırıldı ucu, kalbimde kaldı acın...
Doğmamış günahların,
Affettirici sevapları;
Yalvarın ve affettirin günahlarımı
(İçimde yanan yangını denizlere bağışladım, kurudu her yer, kalmadı adalar... İçime sızı girdi az önce, sızı beni kustu, kalmadı mısralar...)
ekim sonu, 2004
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Siyahımsı Sevda - II -
Uzaklaşmak hayallerden
Tıpkı;
Geceyi yıldızlarından koparıp aydınlığa vermek gibi
Sensiz kalan yanlarımı ısıtmak ta bir hayal...
Bir bebek
ve
sütten kesilmiş bir inilti artık adın
Gitme diye yalvarmak belki çare,
Ya da beklemek sonsuza kadar aç susuz...
Gelemeyecek kadar uzaktasın oysa ki...
________________Adımın yok, ayakların yolsuz
Kanını akıttığın gözyaşlarına
Ve sevgine yoldur sevgim
Ellerim senden kalanlar[da]
Yüreğim minnacık anın[da]
Gidişine sundum tüm acıları,
Onlar suçlu ki sen masumsun!
Acını parçalamak ister ellerim,
Sana kalanlar; benimle bir gün olsun...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Son 10
Ellerinden uzattığın her gülücüğün
Yüzümdeki nakışıdır bekleyiş
Sadece dokuz gece
ve on gün...
Şafakları tüketti gözümün ufku
Yokluğunda her bir acı; serzeniş
Sadece sensiz gece
ve son on gün...
'Geldiğinde yemyeşil oluyor bu diyarlar
Buraları hiç kurak görmedin sen! ' *
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Son 2
Gökyüzü iki yaka;
İki gülücüğe adanmış
İki ayrı parça gökyüzü
Gel diyor bir anne çığlığı
Gel gibi bakıyor dostluğumun gülüşü
Gökyüzü iki yaka;
İki adamın ayak izine adanmış
İki ayrı beklenti bulutu gökyüzü
Size varmaya son iki
'yokluğunda buna benzer senin aslında
Ah işte bir de bu anneler olmasa...
Bilmem nasıl katlanılır ayrılıklara? '*
İki kucaksız geceden sonra
Sarmaş dolaş iç çekmeli
Bir anneli, çok dostlu
Kavuşma bayramı gündüzü
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Son 3
Berduş bir kaç anı derdinde
Gün bir kez daha kapadı yüzünü.
Sensizliğin geçtiği
Ellinin de üstünde gün...
Bir sevda meltemi sardı duvarlarımı
Duvarlarım aşk kırmızısı
Az kalan günlerin heyecanıma
Kalp kıpırtılarım da düşkün...
Sana varmaya son üç
'Ansızın;
Bir mektuba bin de gel
Çiçekleri de getir
Güvercinler ayaklanmasın...'*
Sen gel;
Tüm güvercinleri şehrin
gelişine ayaklanır.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:39 AM
Son 4
Uzağımda da olsan iller boyu
Öyle bir kucaklıyor ki sesin...
Biliyorum ki ömrümün,
Değişmez kalesi gözlerin
Gelmene son 4
'Sonu var elbette...
Yokluğunun da bir sonu var! '*
Ömrümden eksik olmasın varlığın
Varlığın, yaşama gücüme destek....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:40 AM
Son 5
Sen yokken
Bir nebze aşkı tadayım dedim. Üstüm başım sevda olsundu tek isteğim ancak bela oldu yine bildik hikayeler üzerine...
Sen yokken
Bazı dostlar edindim. Korkma, yerine birini koymak değil niyetim.
Bazıları da, dost gibi kalmak derdine ömrümü tüketmekte..
Onlara yine git diyemedim.
Sen yokken,
Rüzgarlar tam fırtına esmeye devam etti.
Rüzgarın efendisinin üstüme ettiği ah'ı
Bir de lanet takip etti...
Ben kimseleri onun gibi sevemedim...
Sen yokken,
Ben hep yanlız kaldığım akşamların sonunda
Gözyaşlarımla uyudum bu renksiz kentte. Sırf dizelerim olsun diye yazdım şiirden öte nazımlarda, nesirlerde...
Gelmene son 5...
'Bilindik şarkılar söyleyelim
Bu gece,
Bütün yıkımlara bir son verelim
Pek nazlı bir gaz lambasının gölgesinde
Hiç olmadığımız kadar
Ummadığımız kadar gel, gidemeyelim. '*
Sen yokken;
Yokluğunla dertleşir oldum
Geleceğin anın ümidiyle...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:40 AM
Son 6
Bir düşü bozuk karanlık yüzün
Aydınlıktan tiksindiği kadar gün
Gülücüğünle aydınlat yolumu
Aydınlat ki,
Adını dost diye kazadığım bu kalbim
Her attığında dua etsin varlığına...
Sana varmaya son 6 gün...
'İstanbul'un bir gözü sende, diğeri ellerimde'*
Ben kadar özledi
Anne yarısı yolları bu kentin
Gel...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:40 AM
Son 7
Zamanın sunduğu bir düş şenliği;
Ucu gözüken bekleyişin aydınlığı.
Zamanın hediyesi diye serdiği
Sana varışın çarşaf çarşaf mısrası
Bekliyoruz...
Sana yaklaşmanın son 7 günü
'Razıyım sevmediğim yokuşları inmeye
Yolun sonundaysan eğer '*
Bekliyoruz dost eli sıcaklığında
Bir de
Kalbini ısıtan Gülüş! kıvamında
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:40 AM
Son 8
Geldiğin her bir adımın içerisine serpsinler diye
Meleklerin kanatlarına serpiştirdim sevgimi
Adımla huzurla gelişini...
Seni beklerken
son sekiz...
Gelmeye her yakın an
Bir kat daha gülücük demek yüreğime
'gözlerim diyorum
gözlerim sözlerim benim'*
gözlerin ve sözlerin
her ikisini de özledim
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:40 AM
Son Bakış
Yankılardan gelen cevaplar gibi
Kısır bir döngüdesin, kalbim yenik
'Sessiz sevda mı olur? ' diyenler der ki
'Kapa gözlerini artık bu sevda bitik'
Gökkuşağından kaymıştın oysa ki günüme
Ellerin ebediyyen koynumda uyuyacaktı
Gidemeyişlerinden midir nedir,
Gözlerin bu gece daha bir alacalı
Sevginin acısı sardımı şakakları
Damarlarım birer sarmaşık gibi iki yanda
Gidişin büyük bir hezeyan günümde
Gecemi ise hiç sorma
Titrek minik bir buse dudaklarımdan akan
'Son izler kalıcı olur' diyenlere inat akışda
Biteceksin diğer onurlu sevdalar gibi
Ümidim en kurtarıcı olan o son bakışda...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:40 AM
Son kez Bitti...
Başka zamana ait mezarlık hayaleti.
Koparmış ipini boynundan,
_______ dolanıyor günümde
Kutsal kitap elimde yemin ediyorum!
Seni ömrümden uzaklaştırıyorum...
Rüzgarla bir edip
Alemi tavaf ettirdim benliğine
Bu kadar nimet miydi ağır gelen gönlüne?
/
Arındığı gün olsun bugün yaşantımın
Çek elini eşsiz büyüsünden varlığımın...
Bir nasiplenme gücünden insanlığımın...
Git!
Gittiğin yerde din ve bit
/
Anladım ki devran benim;
Ben kendim kadar eserim..
Değil sen sandığım esintin,
Nefesin kesilir de
Köşesinden dönemezsin kalbimin!
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:41 AM
Soyut Bakışlarda Sen
Kısmet olurda birgün görürsem seni
Anlatacağım içimde kopan tipileri
Soyut bakışlar çizeceğim etrafında
Asla dokunamayacağın, avuçlayamayacağın.
Sessiz gözyaşlarım olacak damla damla akan
İstesende ortak olamayacaksın onlara
İstesende yudumlayamayacaksın mutluluğumu
Hiçbirşeye ortak etmeyeceğim seni
Ne gözyaşıma, ne mutluluğuma, ne gururuma
Kendi onurumla her lafta ben büyürken
Sen aciz kalacaksın o soyut bakışlarımda
Ve o zaman hissedeceksin yanlızlığı
Bu sefer ben bile paylaşmayacağım
Acılarını, burukluğunu, sızını
Sonuna dek yanlız kalacaksın sen
Sonsuza dek soyut bakışlarda yaşayacaksın
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:41 AM
Sözyaşlarım
Nankörlerin zulmünden daha kötü
Kalbini yitirenlerin ruhsuzluğu
Sallanır da durur ya boş sandalyem
İşte o kadar kalıpsız bir yastık duruşu sevdam
Yitirdiklerimi mırıldanıyorum, manalı manasız
Sözler benden olmasa da ruhu bildik
Sözyaşları acısız...
'Senin O gözlerin Var ya
Herşeyi bitirdi...' *
*Grup Sahra / Senin o gözlerin var ya
Haziran 2006
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:41 AM
Sûr
Ve üflendi sûru bizliğin
Ellerinin çekindiği
Tendim ben...
Tenimi verdim dünya rüzgarına
Savurduğu;
Bencil uykusuydu gecenin
Ve üflendi sûru bizliğin
Yapmacık oyunlardı sahnelenen
Doğaçlama gülüşlerden bile eksik
Tirattım ben...
Repliğimi verdim lanet celladına
Kurduğu o ahlı cümlelerdi dilinin...
Ve üflendi sûru bizliğin
Bilmediğin;
Duyduğum, ses!
Karmaşasında herkesin,
.......Bilincindeyken hiçliğin,
...........Kaderimin sorguladığı
Verilen hesaptım ben
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:41 AM
Sus Payı
Bir derin iz gözbebeğimde...
İki yabancı kelam ve bir sus payı
Öpücük...
Sarışların zebanilerin el izlerinde
Ve
Ölüme yakın kokuların sardığı bir oda, misal
Havada asılı bin bir zemberek,
içi zehir;
Sen...
Çamura bulanmış yolların öyküsü
Kalbim, bir hikaye
Özetine dalmış bir sevdayla savaş benimkisi
Gideni bol olan ve gelişe hasretli
Sevdan...
Öpüşlerin zebani dudağı kıvrımında
Ve
Darağacına yakın urgansı bir bağ, misal
Toprağa gömülü bir heves,
içi boş;
Ben...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:41 AM
Sus(um)
Konuş;
Kör yazgıları sökünce sisli gözlerden!
Sen konuş diye,
(Ben)
Susuma döndüm....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:41 AM
Susuzluğumda Gizlisin
Gecenin adımlarında gizli adın,
Issızlığa bürünmüş
Yanlızlığından ürkmüş...
Farketmez;
İki ya da üç günü yakıp
ısınabilirdim bir kaç anıyla
bu korda alev sen olsaydın...
sevdanı yere serer,
üstünde dua ederdim;
İçimde yananların adını koysaydın!
Serzeniş mi, inleyiş mi?
Yüreğimi sulayan gözyaşlarını avuçla
Susuzluğumda gizlisin....
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:41 AM
Şafak Doğan Güneş
Vatan ki; üstünde adımladığın,
her karışı aitlik duygusu...
Vatan ki; huzurla uyuduğumuz yastığımız,
Tuttuğun her bir nöbet güveni düşler...
Sana varmaya son gece
'Gözlerimi dikip baktığımda
Seni görürüm ufukta
Yazılıp silinmiş gibi buğulu suretin
Karşımda Cerablus'un ışıkları
Fırat'la yıkanır gözlerin
Ne bırakırsın gideyim ne üstüme sinersin '
Gözlerin yolcu eder gördüklerini
Bitmeye yüz tutmuş hasretli ateş.
Ellerin alnında son tekmildir
Şafaktan umut doğan güneş...
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:42 AM
Susuyorum
Yazmaz oldu kalemim
Kalbimde birikir durur sözler
Hissediyorum, dolaşıyorlar kanımda
Dilimin ucundalar bazen ama dillenmiyorlar
Bazen hatırlamak istemeyeceğim kadar uzağımdalar
İçim harf yığını, cümleleşemeyen
Sensizlikten yanan kalbimi kasıp kavuran
Çığlıklarımı sessizleştirenlere inat
Bedenimi harman yeri yaptım
Dövdükçe nimet oluyor sözlerim,
Sustukça hırçınlaşan sözlerdeyim.
Gülay Yıldız
GooD aNd EvıL
03-22-2009, 09:42 AM
Şairin Kadınından Anlatımlar -I-
Kelamı şairin;
Silahı tüm bildiklerinin...
Anlamlarını karıştırdım birbirine
Harften ibaretler,
Hepsi;
Bir harf yığını...
İçimdekiler sendekilerin tanımı
Tanımlar manasızlaşmış, aklım karışmış
Gözüme giren uykuya nispet
Karışmışsın uykusuzluğuma
Acımı derinleştiren göz kapağı sancısı adın
Sancılarını yenip uyumakta aklım
Bir adanın içinde yanlızlaşmak.
Mevsimin adı bu; kış değil...
Etrafını gözyaşı denizi doldurmuş
İmgeler balıkları olmuş...
Masasında yosundan bir şarap,
Aşklı dizelerin; ekmek diye tuttuğu
Gözleri senli hayallerle dansta
Kocaman bir rüya kadını yüreğim artık
Sana emanet kelimelerim ben gidiyorum
Gözlerimi yola diktim sensizliği yaşıyorum
aralık,2004
Gülay Yıldız
vBulletin® v3.8.11, Copyright ©2000-2025, vBulletin Solutions Inc.