Giriş

Tam Sürümü Görüntüle : Kasım Kaplan


GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:47 AM
Affet be Çocuk!

Çocuk affet bizi, bırak inadı,
Tamam, sitemini hak ettik çocuk.
Sana yaşanacak dünya kalmadı,
Sen gelecek için hayal kurarken,
Bu güzel dünyayı mahvettik çocuk.

Nutuklar atmaktan vakit kalmadı,
Doldurduk doldurduk kasa dolmadı,
Her neler yaptıysak gene olmadı.
Bizler hamutuyla deve yutarken,
Seni nutuklarla avuttuk çocuk.

Kan kokan dünyada halaylar çektik,
Düşmanlık bitecek tohumlar ektik,
Seni düşünürken çok çile çektik
Sen dünya çocuğu açlık çekerken
Sadece uzaktan seyrettik çocuk

Doyduk koyun, keçi, balıketine,
Döktük besinleri çöp sepetine,
İçtik şampanyayı su niyetine.
Bizler çok yemekten uyuyamazken
Seni aç karnına uyuttuk çocuk

Teknik ilerledi huzur kayboldu,
Dünya çok karıştı savaşlar oldu,
Parlayan gözlere gözyaşı doldu
Akbaba arkanda seni gözlerken,
Bekledik, resmini çektik be çocuk.

Bir cennet bırakmak isterdik size,
Savaşlarla düştük birbirimize,
Köpekler doldurduk evlerimize,
Hayvanları bile koruyor iken,
Seni sokaklarda unuttuk çocuk.
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Ah Müfettişler! ..

A benim efendim canım müfettiş
Nedir bizim ile derdiniz sizin
Nereden çıktı ki şimdi bu teftiş,
İşiniz gücünüz yok mu dur sizin..

Usandık teftişten yorulduk artık
Her gece planı yapmaktan bıktık.
Rüyalarda bile hep plan yaptık.
Biraz insafınız yok mudur sizin.

Plan diye diye başım yediniz,
Nedir bizim ile sizin derdiniz.
Emekliye bile öğüt verdiniz
Başka tavsiyeniz yok mudur sizin.

İdare tetikte evrak hazırlar
Gördük diye defterleri yazarlar.
Gelir gelmez moralleri bozarlar
Yapacak işiniz yok mudur sizin.

Müfettişler çok havalı olurlar
Her planda mutlak kusur bulurlar.
İngilizce bilmez,bülbül olurlar
Güzel bir sözünüz yok mudur sizin.

İşin yoksa sınıfları temizle
Öğrenciye aman! diye tembihle
Ha geldi,gelecek tetikte bekle,
Gidecek yeriniz yok mudur sizin.

Kapıyı çalmadan sınıfa dalar
İnsanın içine bir korku salara.
Evrakları alır gözüme bakar,
Bakacak yeriniz yok mudur sizin.

Suratları asık olur gülmezler
Öğretmen ne çeker onu görmezler
Plan güzelselde sağ ol demezler,
Gülecek yüzünüz yok mudur sizin.

Yaşım elli oldu korkarım hala
Beni siz düşürdüz bu yaşlı hala
Emeklilik geldi kaçarım valla
Bir tatlı diliniz yok mudur sizi.

Bir zamanlar sizde öğretmendiniz.
Kim bilir kaç tane teftiş gördünüz.
Notları verirken titrer eliniz.
Verecek notunuz yok mudur sizin.

Ben Kasım KAPLAN ım korkmam kimseden,
Korkmam derlerden,geçtim denizden
Oturdum şiiri yazdım bu yüzden
Gayri hoşgörünüz yok mudur sizin.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Aldanma Gönül

Kül bile arama, hiç yanmadı ki,
Ne ateş, ne alev gördü bu gönül.
Ona söylemiştim, inanmadı ki,
Sadece halime güldü bu gönül.

Divane dolaşan, sarhoşlar gibi,
Uçuk hayallere daldı bu gönül.
Bacama tünemiş baykuşlar gibi,
Sessiz, tek başına kaldı bu gönül.

Sarardı güllerim, kimse dermeden,
Daha gonca iken, soldu bu gönül.
Bir yar gezinmeden, bir gün görmeden,
Bir viran harabe oldu bu gönül.

Önüne bakmadan Hakka koşarken,
Bir anda sevdayı buldu bu gönül.
Gamsız ve kaygısız, ölü yaşarken,
Sonunda belayı buldu bu gönül.

Bu yürek sevdayı kaldırmaz artık,
Boşuna hayale dalma be gönül.
Yara çok büyümüş, kapanmaz artık,
Takılıp burada kalma be gönlüm.

Bak bir sonsuz kapı açılmış sana,
Başka güzellere aldanma gönül.
Dön artık yönünü asıl dostuna,
Fani sevdalara inanma gönül.
16.01.05
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Anaya Mektup

Al bayrak salındıkça, masmavi gökyüzünde,
Bir hoş olur yüreğim, seyri dünyaya değer.
Tebessüm eksilmesin, senin güzel yüzünde,
Bir kahpe kurşunuyla şehit olursam eğer.

Ana sen kına yaktın, gönderirken askere,
Duayla uğurladın, kurban diye vatana.
Bir gün gelirim elbet, verilince teskere,
Elinden bir yudum su içerim kana kana.

Ana siz üzülmeyin, eğer burda kalırsam,
Tabutumun üstüne, asarlar al bayrağı
Bundan büyük şeref yok, eğer şehit olursam,
Bağrına bastı diye, kınamayın toprağı.

Söyleyin yavukluma, sakın ha yas tutmasın,
Hüzünlü bile olsa, köyün en gururlusu.
Boşuna feryat figan kimseyi ağlatmasın,
O artık şerefli bir şehidin yavuklusu.

Bu toprakta fark etmez, ha üstü, ha altında,
Gene de tetikteyim, vatanımın bağrında.
Yeniden dirilirim, şehitlerin katında,
Yeter ki bulunayım yurdumun toprağında.

Ana, sen demez miydin, şehitler ölmez diye,
Künyemi yazdırırım bir tarih yaprağına.
Yeter ki toz konmasın, Albayraklı vatana,
Binlerce yiğit feda bir karış toprağına.18..01.05
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Anneciğim nerdesin..?

Anneciğim, başucumda sesini,
Duyuyorum, anneciğim nerdesin?
Yıllardır gül kokan o nefesini,
Özlüyorum, anneciğim nerdesin?

Çoktan duymaz oldum şefkatli bir ses,
Acıktım, açlıktan kokuyor nefes,
Gittikçe itiyor arkadan herkes,
Düşüyorum, anneciğim nerdesin?

******* çok uzun varmaz sabaha,
Gerdiler gövdemi beton çarmıha,
Her geçen günümde birazcık daha,
Soluyorum, anneciğim nerdesin?

Bitmiyor ******* atmaz şafaklar,
Altımda döşeğim kuru yapraklar,
******* çok ayaz, soğu topraklar,
Üşüyorum, anneciğim nerdesin?

Yaramaz hallerde uyardığını,
Sevip okşayarak ısırdığını,
Her yatışta beni hep sardığını,
Düşlüyorum, anneciğim nerdesin?

Gitmez hayalimden evimiz bizim,
Sokak bir canavar, bense güçsüzüm,
Takatim kalmadı, çok çaresizim,
Ölüyorum, anneciğim nerdesin?

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Anneler Günü

Ana yüreği gibi hiçbir yürek sızlamaz
Onun yandığı gibi, hiçbir sine yanamaz
Yüreğime sığdırdım, dünyalara sığamaz
Ana demek yar demek, en kutsal diyar demek

Ana bir başka güzel, doldurur gönülleri
Ne derse şirin gelir, baldan tatlı dilleri.
Kokusu cennettendir, kıskandırır gülleri,
Ana demek can demek, damarlarda kan demek

Ana ciğer paresi, yürek gibi bedende
Yüzünde güller açar, yavrusuna gülende.
O seni terk edemez, sen onu terk etsen de
Bir bedende can gibi, sevgili canan demek
Ana gibi yar olmaz, vatan gibi de diyar,
Eline diken değse, onun kalbine batar.
Sende bir duman Görse, ateşi onu yakar,
Ana demek can demek, dertlere derman demek.

Ana ALLAH katında, kutsaldır evladına
Anasını üzenler, eremez muradına
Anaları terk etmek isyandır Yaratana
Ana gerçekten yanan, gerisi yalan demek
Ayağının altında, cennetler olan demek
KASIM KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Arif Nihat Asya'ya...

Yelkenler biçildiler, yelkenler dikildiler,
Dağlardan donanmayla, kalyonlar çekildiler.
Kerpetenle surların, dişleri söküldüler.
Yola çıktık efendim,yiğitler hazırlandı,
Vatana kurban için, parmaklar kınalandı.

Geçtim anadan yardan, geçtim her sevgiliden,
Bir destan yazacağız, okusunlar ezberden,
Öğrettin haberim var taşıdığım değerden,
Gönüllü gazilerin listesinde baştayım,
Vatan için vuracak, vurulacak yaştayım.

Yüzüne çarpacağım zamanenin fendini,
Coştum kabardım artık, yıkacağım bendimi,
Kıymetim soydan gelir, biliyorum kendimi,
Abideni dikmeye bir yaman uğraştayım,
Size anıtlar yapıp, yükseltecek yaştayım.

Okudum tarihimi, tanıdım eserleri,
Kendime örnek aldım, Fatih'i, Selimleri,
Başıma taç eyledim verdiğin emirleri,
Bitti gündelik işler, bir ulvi telaştayım,
Senin açtığın yolda koşturacak yaştayım.

Artık günümüz geldi, işaret var Atamdan,
Elbette gelecektir, bütün gençlik arkamdan,
Gücümü alıyorum, bu Şanlı Bayrağımdan,
İpliğimi sen ördün, atlas bir kumaştayım,
Burçlara bayrak olup dikilecek yaştayım.

Vakit gelmiştir artık,saatler ayarlandı,
Tembel tembel uyuyan, Çelebiler uyandı,
Müsterih ol efendim, hazırlık tamamlandı,
Yalnız İstanbul değil, çok büyük inançtayım,
Bu yürekle dünyayı fethedecek yaştayım.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Asker oğluma...

Bilirsin canımdan fazla severim,
Gerekirse canım bile veririm.
Helal lokma verdim bunu bilirim,
Eğitimde önde koş benim yavrum.

Seni biz büyüttük vatana kurban,
Sen koş ki yurduma girmesin yaban,
Koşmazsan o zaman yanar bu baban,
Vatan, millet için koş benim yavrum.

Sabır ve sebatı öğreneceksin,
Her zorluğa karşı direneceksin,
Senden öndekine imreneceksin,
Onu geçmek için koş benim yavrum.

Bu vatan dünyada her şeye değer,
Sevdaların başı bu imiş meğer
Sana bir vazife düşerse eğer,
Can ile baş ile koş benim yavrum.

Tutmasa ayağın, tutmasa kolun,
Ateşten çembere düşse de yolun,
Hepiniz Mevla’ya emanet olun,
Allah diye diye koş benim yavrum.

İsterse yüreğin çatlasın, dursun,
Düşmanlar karşından atsa da kurşun,
Sırtından değil de, alnından vursun,
Silaha karşı da koş benim yavrum.

Yavrum vatan aşkı başka sevdadır,
Bu vatan uğrunda canım fedadır,
Askeri koruyan Hafız Huda’dır,
Mevla’nın aşkına koş benim yavrum.

Bir Türk yaşayamaz eğer esirse,
Şehitlik şereftir, eğer gelirse,
Eğer komutanın emir verirse,
Ölüme de olsa koş benim yavrum.

Atalar bu yolda şehit oldular,
En büyük şerefi böyle buldular,
Bizi bu vatana bekçi koydular,
Onların yolundan koş benim yavrum.

Hakkım sana helal, sende helal et,
Yürü unutamaz seni bu millet,
Ardında koskoca, şanlı bir devlet,
Davran da geç kalma, koş benim yavrum.

Korunması lazım bu cumhuriyet,
Atatürk sizlere etti emanet,
Bu yüce millete layık hürriyet,
Atanın izinden koş benim yavrum.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Aşıkların Efendisi

O dur Hakk’a âşık olan,
Aşkın deryasına dalan…
Sevgi ile Hakk’a giden,
O dur doğru yolu bulan.

Âşıkların efendisi,
Bir hazine Mesnevisi…
Haktır onu Sultan eden,
Karada yürür gemisi.

Dışlamaz hiç günahkârı,
Davet eder insanları,
Hak yoluna can ve beden,
Koşar kurtarır canları.

Sultan Veled’in oğludur,
Mevla’nın bir has kuludur.
Bir anır kurdu sevgiden,
Yolu hakikat yoludur

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Ata'ya cevap

Atam sen müsterih ol, aldık emanetini,
Unutmayız kimsenin, asla ihanetini.
Bizler senin izinde, sana candan bağlıyız,
Vatanı korumaya yürekten kararlıyız.
Vazifemiz çok büyük, ülkeyi gözetmektir,
İlelebet müdafaa, muhafaza etmektir.
Varlık ve istikbalin bu yegane temeli,
Hakkıdır milletimin, gençlikten istemeli.
Can verme pahasına, bizler buna hazırız,
Gerekirse bir daha, yeni destan yazarız
Dahilde ve hariçte, bizi bu hazineden,
Belki de olacaktır bize ihanet eden.
Kim olsa hainlere, dersini vereceğiz,
İhanet bedelini, ona ödeteceğiz.
Her ne halde olursak, hatta hasta, yatakta,
Etrafımız çevrilmiş, sürünüyor olsak ta.
Yeni bir can bularak, ortaya çıkacağız,
Hainlerin yurdunu başına yıkacağız.
Belki de bu düşmanlar çok güçlü olabilir,
Belki de içimizden hainler bulabilir.
Ama biz kartal olup yükseklere çıkarız,
Çelikten pençelerle, yurtlarını yıkarız.
İstiklal,cumhuriyet,vazgeçilmez davamız,
Bizleri bugün için doğurmuştur anamız.
Gitse de tüm şehirler, zapt olsa da kaleler,
Ne güne duruyor ki, koltuktaki kelleler.
Bu Devlet zayıflayıp, zarurete düşse de,
Harap ve viran halde, millet fakirleşse de,
Bunların hesabını herkesten soracağız,
Harabe olsa bile, yeniden kuracağız.
Müsterih o Atamız, bu Devlet zayıflamaz,
Hızını aldı artık, asla geri kalamaz.
Bu dünyanın önünde, biz lider olacağız,
İlel ebet hep başta, zirvede kalacağız.
Yetişti altın nesil, eğitimde önderiz,
Vatanımıza bekçi, bayrağıma gönderiz.
Bunları yapmak için, geçtik biz maldan,candan,
Gücümüzü alırız, damarda asil kandan
Atasına itaat, Türklüğün icabıdır,
Bu şiir Atamıza, gençliğin cevabıdır.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:48 AM
Bayrağım

Özgürlüğün bedeli, hürriyetin esası,
Her Türkün ülküsüdür, onun dalgalanması,
Bize çekilmez acı, ondan ayrı kalması,
Bayrak bana can verir, damarımda kan gibi
Yanarım sevdasıyla, ateşte büryan gibi

Kumaşının rengini aldığı gün kanımdan,
Aksetmişti üstüne, bir hediye semadan.
O gün bugün hatıra, kaldı O Kosova’ dan.
Bize öyle lazım ki, her derde derman gibi..
Onu korumak bize, İlahi ferman gibi..

Namusum,haysiyetim, hep onunla yüksekte,
O hep dalgalanacak, biz uğrunda ölsek te..
Hasretiyle ağlayıp, görünce sevinsek te..
Salınsın sabah akşam, dalgalı umman gibi..
Taşısın Ay-yıldızı tıpkı asuman gibi.

O asil al bayrağım, gökyüzünün süsüdür.
Ulusun kalp atışı, yiğidin ülküsüdür.
Üzüldüğüm tek yeri,şehidimin üstüdür.
Onun için bin defa ölürüm kurban gibi.
Saklarım başucumda Hazreti Kur’an gibi..

Olmadığı topraklar, vatan değildir bana,
Bin tane canım olsa,hepsi kurban vatana,
Bu ömrümü adadım bir vatana,bir Ona..
Hiçbir toprak olamaz dünyada vatan gibi,
Bayrağımın uğrunda toprakta yatan gibi.

Bir millet gölgelenir ufacık gölgesinde,
Bir ateştir sevdası,tam yürek bölgesinde.
Işık verir ülkeme, gündüzü gecesinde,
Bitmeyen *******de ışıyan bir tan gibi,
Tahtında kurulmuştur,gönlümde vatan gibi.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Biliyormusun?

Bir gece ki, kaostan üstüme kapanıyor,
Ne Ay da bir tebessüm, ne ışıklar yanıyor,
Çıktığım sokaklarda, her yer hüzün kaynıyor,
Ne sözüm geçer kalbime, ne de yorgun beynime.biliyor musun?

Perde perde karanlık benliğimi sardıkça,
Dağlar enseme binip, gök kubbe alçaldıkça,
Sessizliğin hançeri yüreğimi yardıkça,
Ne korkular yaşadım,ne dert attım içime, biliyor musun?

Uyuşmuş bir beyinle düşündüm sensizliği,
Anlattım derdimi de ağlattım sessizliği,
Sordum hep sarıldığım yastığa bensizliği,
Ne bir tek cevap verdi, ne de baktı yüzüme, biliyor musun?

Saatler nasıl geçti, kaç saat bir saniye?
Ömrümün yarısını ettim sana hediye,
Gök kubbe yi açacak, bir haber gelsin diye,
Ne adaklar adadım, ne dil döktüm Rabb’ime, biliyor musun?

Korkuyorum ilk defa, korkuyorum şafaktan,
Bir yatıp uyumak var, ve kalkmamak yataktan,
Bir çiçek koklayarak boğulduğum bataktan,
Ne lanetler okudum, ne zulmettim kendime, biliyor musun?

Yıllardır görmediğim tanıştım gözyaşımla,
İnce bir perde kaldı, ölüm ile yaşamla,
İsmin için pazarlık ettim mezar taşımla,
Ne çiçek koydum üstüne,ne su döktüm kabrime, biliyormusun?

Dolaştım saatlerce, gelemedim kendime,
Acı duymamak için zehir sundum kalbime,
Acınacak bir halde geldim tekrar evime,
Ne döndüm yaşamaya,ne yürüdüm ölüme,biliyor musun?
17.01.04

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Böyleysem Öğretmenim

Dünyam sevgi üstüne, küstüm dargınlıklara,
Sırtımı çevirmişim bütün yorgunluklara.
Çağdaş, uygar bir yolda, bilgiyle gidiyorum,
Sevdaları var benim, çünkü ben öğretmenim.

Üzer beni bahçemde çiçeklerin solması,
Sevindirir yurdumda ham cevheri bulması.
Toprağımdan devşirip, demir bakır elması,
Nakış nakış işlerim, çünkü ben öğretmenim.

Büyük bilim adamı, doktorum, mühendisim,
Her şey gelir elimden, marangozum, terziyim.
Ben her şeyi bilirim, çok güçlü birisiyim,
Böyle görüyor beni, çünkü ben öğretmenim.

Dilim hep tatlı söyler, acı söze geçit yok,
En güzel ben giyerim, açlık bilmem, karnım tok.
Unuttum fakirliği, malım, mülküm, param çok,
Olmaz acım, kederim, çünkü ben öğretmenim.

Bizlerin gayretiyle şekillenir gelecek,
Çocuklar büyüyünce kıymetimi bilecek,
Böyle gelmiş eskiden ve de böyle gidecek,
Budur benim kaderim, çünkü ben öğretmenim. 23.11.05
20.20

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Bu Dünya Ödünç Size

Bakın dünyamıza kirletmeyiniz
Bir güzel gelecek çok görmeyiniz,
Bir hassas çocuğu incitmeyiniz,
Bizi eğitmekte geç kalmayınız.

Bir mutlu istikbal hakkımız bizim,
En güçlü insandır adımız bizim,
Sizden sonrasına andımız bizim,
Barış ve mutluluk hiç korkmayınız.

Biz çocuklar temiz dünya isteriz,
Açtığınız yolda biz ilerleriz,
Aldığınız gibi teslim ediniz,
Kirlenmiş bir dünya bırakmayınız.
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Cumhuriyet

Hani bulutlu gökte birden şimşek çakar ya!
O zifiri karanlık birden aydınlanır ya!
Hani kurak bir yazda, birden yağmur yağar ya!
İşte öyle bir günde kuruldu Cumhuriyet

Bu öyle bir ışık ki bir daha sönmeyecek,
Bu yola baş koyanlar, geriye dönmeyecek.
İlelebet sürecek, bu sevda dinmeyecek
Bir Deha nın peşinde kuruldu cumhuriyet.

İman zırhlı göğüsler siper olur düşmana,
Babam olsa acımam, dil uzatsa vatana.
Değil yerde yaşayan, topraklarda yatana,
Dönülmez söz verdikte kuruldu cumhuriyet.

Emanettir gençliğe Atam böyle söyledi
Canınız pahasına onu koruyun dedi.
Gençlik bir cevap verdi, yerler gökler inledi.
Böylesi gönüllerde kuruldu cumhuriyet.

Atam sen müsterih ol, biz senin emrinizdeyiz
Mukaddes emanete bir zarar verdirmeyiz.
Canımızı verirde bundan geri dönmeyiz.
Şehitler sayesinde kuruldu cumhuriyet

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Çanakkale Destanı

Bir destan yazılmıştı, Çanakkale isminde,
Bin dokuz yüz on beşin, Mart’ın on sekizinde.
O bir destan değildi, masal sayılır destan,
Ölüm kalım savaşı, kurtuluştu kaostan.
Bu savaş milletimin, varlık yokluk savaşı,
Savaşan Mehmetçiğin, koltuğundaydı başı.
Üşüştü başımıza, dünyanın yabanisi,
Her birisi sanki de, cehennem zebanisi.
Mahşeri aratmıştı, o günde Çanakkale,
Kurdular her cephede, etten, yürekten kale.
Haçlı haçın altında, hedef almış hilali
Geldiyse de top yekun, yaşadı izmihlali.
Bir mühür basılmıştı, dünyanın tarihine
Kim ki şehit düşmezse, küserdi talihine.
Düğüne gider gibi, gittiler şahadete,
Koştular seve seve, en büyük ibadete.
Vatan uğrunda canlar, fedadır birer birer
Şehittir o yiğitler, ölmezler diridirler,
Cephedeydi neferi, duadaydı hastalar,
Kimi yetmiş den fazla, kimi çocuk yaştalar.
Semadan yağmur gibi, yağıyorken kurşunlar,
Sevindiler giderken, Allah’a kavuşanlar.
Nerde mal mülk sevdası, canlarından geçtiler
Kurşun kurşun, şehadet şerbetini içtiler.
Ne Yâr var akıllarda, nede çocuk hayali,
Hedef tek, canı verip, yüceltmekti hilali.
Birkaç gazisi kalan, tek savaştır cihanda,
Kanatlanıp uçtular, cennete hep bir anda.
Toprak kan kustu o gün, denizler demir yuttu,
Şehitleri O Nebi, kucağında uyuttu.
Ne gerek mezar taşı, ne gerek ona mezar
Bugün tarih onları, altın harflerle yazar.
Namazsız ve Kur’an sız, düşse de bir yanına,
Kefensiz, kanlı yelek, şahittir imanına.
Bir damla şehit kanı, bütün dünyaya değer,
Bir toprak parçasıdır, vatan değilse eğer.
Kurtarıp boğazları, şehadete erdiler,
Dünyaya yiğitliğin, bir dersini verdiler.
Gafiller ucuz sandı,oysa paha biçilmez
Sonunda anladılar, Çanakkale geçilmez.
Vatana göz dikenler, azdırdıkça azdılar,
Aslanlar savunmanın, destanını yazdılar.
Okusun bütün dünya, oturup ezberlesin,
Artık ininden çıkıp,yurduma göz dikmesin
Bu vatanın evladı, kurbandır toprağına,
Çakallar rüzgar olsa, değemez yaprağına.
Bir Hilal ki bağrında, yaşatır bu milleti,
Binlerce güneş feda, yaşasın Türk Devleti.
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Dön Gel Yavrum

Yok mudur yakacak bir tutam odun,
Dayanmaz soğuğa körpe vücudun,
Yıkılır, bitersin, kalmaz umudun,
Dön gel geç olmadan evine yavrum.

Sokaklar karanlık, tehlike dolu,
Gittikçe batağa uzanır yolu,
Elini uzatsan, kaparlar kolu,
Dön gel geç olmadan, evine yavrum.

Köprü altlarında yatma ne olur,
Sakın ha batağa batma ne olur,
Bir derdime bin dert katma ne olur,
Dön gel geç olmadan evine yavrum.

Zorlayıp baslıyla suça iterler,
Sana suç işletir, çeker giderler,
Seni ipsiz,sapsız, hırsız ederler,
Dön gel geç olmadan evine yavrum.

Gözlerim yollarda beklerim seni,
Sen geldin sanırım, her bir geleni,
Dost sanma sana her yüzü güleni,
Dön gel geç olmadan evine yavrum.

Yavrum baba ocağını hiçbir yer tutmaz,
Haksızlık kimsenin yanına kalmaz,
Zarardan ne zaman dönsen geç olmaz,
Dön gel geç olmadan evine yavrum.

Kasım KAPLAN

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Dua

Efendim, Sultanım seni andıkça
Bir şefaat senden beklemekteyim.
Alev alev hasretinden yandıkça,
Bir dua.. bir dua Efendim, inlemekteyim.

Himmetinle bir ölüyken dirilttin,
Dilim suskun iken beni söylettin,
Gonca gonca, fidan fidan yeşerttin,
Bir dua..bir dua Efendim, çürümekteyim.

Bazen oldu teheccüde sesledin,
Bazen oldu inci ile süsledin,
Lokma lokma sofralarda besledin,
Bir dua.. bir dua Efendim erimekteyim.

Şeytan kurnaz,nefsim ise çok zalim
Bozuldu hayatım,bozuldu halim
İçin için yandım, bitti mecalim
Bir dua...bir dua Efendim tükenmekteyim.

Bir Leyla’nın ateşine yanarım,
Ancak senin himmetinle kanarım
Gizli gizli seherlerde ağlarım
Bir dua.. bir dua Efendim yalvarmaktayım

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Farkı Kalmadı

Dünyanın havası çok değişiyor,
Kış ile baharın farkı kalmadı.
Zehirle bal veren belli olmuyor,
Böcekle arının farkı kalmadı.

Beyazlar bulandı dünya kirine
Ne ölüne saygı ne de dirine.
Düştüler sarraflar hep birbirine,
Bakırla altının farkı kalmadı.

Kahrolurlar bizden önce gelenler,
Kubbeler çatladı,çöktü direkler,
Kayboldu değerler,karıştı renkler
Yeşille sarının farkı kalmadı.

Dostlar talan eder dostun bağını.
Yürek kusar oldu kendi yağını.
Olunca yakacak odun yığını,
Eğriyle doğrunun farkı kalmadı.

Suçlular gezdikçe masum kızardı
Bahçelere hazan,güller sarardı
Yangın çok büyüdü hava karardı,
Yaş ile kurunun farkı kalmadı.

Utanç oldu bazıları adına
Çok toz kondu insanlığın namına
Benzer oldu erkeklerde kadına
Erkekle kadının farkı kalmadı.

Beynim isyanlarda hasta bedende
Ne gelende, hayır nede gidende
Zaman manasını yitirdi bende
Bugünle yarının farkı kalmadı.

Kasım KAPLAN oynatamaz parmağın,
Bereketi gitti akan ırmağın,
Her ekene çiçek veren toprağın,
Üstüyle altının farkı kalmadı.
05.10.2003
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Fetih

Fetih ile dünya da bir devir kapanarak,
Bizans derebeyleri yer ile bir olmuştu.
Kapatıp orta çağı, yeniçağı açarak,
Altın sahifelerle tarihte yer bulmuştu.

O muzaffer komutan, o Fatih Sultan Mehmet
Daha çocuk yaşında, fethe mazhar olmuştu,
Ne mutlu o sultana, müjdeledi Muhammed,
Bir kutlu ordu ile İstanbul fetholmuştu.

O yalnız savaş değil, açılmaktı dünyaya,
Osmanlının sarığı dünyada tanınmıştı.
İnanamaz Bizanslı, erken biten rüyaya,
İstanbul’un surları, toplarla sarılmıştı.

Dağlardan kalyonları, çekerek indirdiler
Fatih o gemileri karadan yürütmüştü,
Yıllarca yürek yakan acıyı dindirdiler
Bizanslının burnunu yerlerde sürttürmüştü.

İstanbul alınmadan, bir hisar Rumeli’ye,
Bir kaç ayın içinde, süratle yaptırmıştı.
Konstantin sarılınca, Rumlar döndü deliye
Arzın göz bebeğini, Türklere kaptırmıştı.

Bu savaş Osmanlının ölüm kalım davası,
Avrupa haçlısına haddini bildirmişti.
Tükendi haçlıların, indi artık havası,
Bizanslının adını tarihten sildirmişti.

Bitirdi zulümleri, getirdi adaleti
Bütün azınlıkların haklarını vermişti.
Öğretti insanlığı, kaldırdı adaveti
Adalet kılıcıyla zulmü yere sermişti.
KASIM KAPLAN
(Belirli Gün ve Haftalar)

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Geciken sevda

Zaman değiştirdi gülen yüzümü,
Boşuna feleğe kızar dururum.
O sevgili yolda koydu gözümü,
Uçuk hayallerle süsler kendimi,
Hain aynalara bakar dururum.

Her gecenin içli matem rüzgarı
Estikçe aklıma getirir yarı.
Birde üzerine gurbet diyarı,
Ateşle sıvadım buzdan evimi,
Dünkü geçmişimi yakar dururum.

Buluştukça gece, ben göz yaşımla,
Karanlık üstüme yürür hışımla,
Gece beni saran gam arkadaşımla,
Üç tırnaklı bir kuş emer beynimi,
Kendi kimliğimi sorar dururum.

Sokaklar her gece beni kucaklar,
İsyan eder bana yorgun bacaklar,
Beni hayat değil teneşir paklar,
Nefsime sattığım o günlerimi,
Kırmızı bir mumla arar dururum.

Gittikçe Kaf dağı yaklaşır bana,
Yoruldum hasretlik dokunur cana,
Onu tanıdığım günden bu yana,
Yırttık bir karanlık izler gölgemi,
Ayak izlerime basar dururum.

Beklediğim sabah gecikir her gün,
Dünü yaşamadım, geç kaldım bugün
Bir umut şafağı görürsem bir gün,
Yelkovan her sabah çağırır beni,
Bütün saatleri sayar dururum.

Bir sevda ateşi yanar içimde,
Her gün yoklar beni başka biçimde,
Ben yanmayı seçtim bu son demimde
Bir garip duygular yutar dilimi,
Sevdaya şiirler yazar dururum.

Aradım kendimi bildim bileli,
Ne zorlu bir yolmuş böyle çileli,
Nefsim zalim çıktı,sözü hileli,
Her gün biraz daha azan nefsimi,
Yaşlı darağacı asar dururum.

Yaklaştıkça ömrün son demlerine,
Yüz döndüm tabibin merhemlerine.
Katlanırken onun sitemlerine,
Çift saplı bir kazma sıkar elimi,
Kendi mezarımı kazar dururum.

Unuttun mu beni, sevdiğim yoksa,
Gönder dertlerini sendeki çoksa,
İstemem, sensizken gün doğacaksa,
Zembillerle astım tek kederimi,
Yalnız kaderime ağlar dururum.

11.05.2004

Kasım KAPLAN

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Gül Mahzun

Bir mızrak kalınca sabah olmaya,
Şafak feyizlenir ondaki renkten.
Dirhem dirhem ondan ışık almaya,
Sıra sıra iner yıldızlar gökten.

Gecenin hüznünden eğilir başı,
Sis, duman, karanlık çöker hep birden.
Çiğ tanesi olur gülün gözyaşı,
Konar yaprağına sabah erkenden.

Ağlar her seherde, çeker virdini,
Güneşe rengini veren ışıktır.
Kim bilir ki onun asıl derdini,
Bülbül ona, gül Resule âşıktır.

18.01.05

Kasım KAPLAN

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:49 AM
Gülün Derdi...

Bağban geldi ayrı kaldım gülümden,
Bir saat, bir hafta yıl gibi gelir.
Kaç fırtına delip geçti gönlümden.
Saymaya takat yok, bir Mevla bilir.

Gül mahzun her zaman, başı önünde,
Bülbül etrafında pervane onun.
Gülün beklediği, vuslat gününde,
Bayrağı olmaktır aşkın yolunun.

Bir mızrak kalınca sabah olmaya,
Şafak feyizlenir ondaki renkten.
Dirhem dirhem ondan ışık almaya,
Sıra sıra iner yıldızlar gökten.

Gecenin hüznünden eğilir başı,
Sis, duman, karanlık çöker hep birden.
Çiğ tanesi olur gülün gözyaşı,
Konar yaprağına sabah erkenden.

Ağlar her seherde, çeker virdini,
Güneşe rengini veren ışıktır.
Kim bilir ki onun asıl derdini,
Bülbül ona, gül Resule âşıktır.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
Gün Dönüm Sarhoşluğu

Emdiğim mavilikler
Siyaha dönüşürken
Küf kokulu yosunlar
Ancak anlar derdimi
Gelinlik giymiş martı
Taşıyıp hayalini
Binler daha söyletir
Seni çok sevdiğimi…

Nerden bileceksin ki, böyle sevildiğini
Bir nihan sevgiliye ölüp dirildiğimi

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
Günüm kalmadı

Bütün varlığımı aldı elimden,
Feleğe diyecek sözüm kalmadı.
Yıllardır ayrıyım o sevgilimden,
Yüzüne bakacak yüzüm kalmadı.

Bağban kayıp bağlarımda hazan var.
Sahipsiz bahçemde,gezip tozan var.
Ben yaparım ama başka bozan var.
Bakıp koklayacak gülüm kalmadı.

Yana yana ateşine kavruldum.
Yar yoluna gide gide yoruldum.
Tam varmışken kapısından kovuldum,
Ardından koşacak halim kalmadı.

Dostlar gitti yalnız kaldım burada.
Çok bekledim eremedim murada.
Sevdiğimi tam diyecek sırada,
Tutuldu diyecek dilim kalmadı.

Yıllar gitti yaşlılığı getirdi.
Eski dostlar vefasını yitirdi.
Sevda yedi yüreğimi bitirdi.
Artık dayanacak gücüm kalmadı.

Bahar geldi,dağlar koku süründü.
benim gönlüm gama, yasa büründü.
Yolun sonu geldi,menzil göründü,
Artık yaşayacak günüm kalmadı.

Şubat_2004

Kasım KAPLAN

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
Güzelliğin Efendisi...

Hali nezakete timsal
Nazı sultanlara emsal
Kendi dünyalara değer
Olmaz sevgisine misal.

Sevgiliyse bir prenses
Anne ise çok mukaddes
Kadın, kadın ise eğer
Hayran olur ona herkes.

Kadınlar dünyanın süsü
Evin ocağın örtüsü
Anlaması zormuş meğer
Onla başlar aşk öyküsü.

Zenci beyaz hiç fark etmez
Güzelliği hiç terk etmez
Gülü çiçeği çok sever
Çirkinliği hiç hakketmez.

Güzelliğin efendisi
Zarafetin ta kendisi
Yaratılmış bir şaheser
Yoktur başka ikincisi

Kasım KAPLAN
Belirli Gün ve Haftalar)

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
Hüzün Gecesi

Perde perde karanlık, benliğimi sardıkça,
Dağlar enseme binip, gök kubbe alçaldıkça,
Sessizliğin hançeri yüreğimi yardıkça,
Ne korkular yaşadım, ne dert attım içime, biliyor musun?

Uyuşmuş bir beyinle düşündüm sensizliği,
Anlattım derdimi de ağlattım sessizliği,
Sordum hep sarıldığım yastığa bensizliği,
Ne bir tek cevap verdi, ne de baktı yüzüme, biliyor musun?

Saatler kaç dakika, kaç saat bir saniye?
Aynanın karşısında acıdım o caniye,
Gök kubbe yi açacak, bir haber gelsin diye,
Ne adaklar adadım, ne diller döktüm Rabb’ime, biliyor musun?

Korkuyorum ilk defa, korkuyorum şafaktan,
Bir yatıp uyumak var ve kalkmamak yataktan,
Bir çiçek koklayarak boğulduğum bataktan,
Ne acıya katlandım, ne zulüm ettim kendime, biliyor musun?

Yıllardır görmediğim tanıştım gözyaşımla,
İnce bir perde kaldı, ölüm ile yaşamla,
İsmin için pazarlık, ettim mezar taşımla,
Ne çiçek koydum üstüne, ne su döktüm kabrime, biliyor musun?

Dolaştım saatlerce, gelemedim kendime,
Acı duymamak için zehir sundum kalbime,
Acınacak bir halde geldim tekrar evime,
Ne döndüm yaşamaya, ne yürüdüm ölüme, biliyor musun?

Kasım KAPLAN

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
İzcilik

İzcilik, milliyet, dil, din demeden,
Bir gençlik, kardeşlik çalışmasıdır.
Gençlik kapısının, sen ben demeden,
Bütün çocuklara açılmasıdır.

İzcide disiplin, emre itaat,
Bizim önde gelen özelliğimiz.
Vatana, millete gerçek sadakat,
Nezaket bir başka güzelliğimiz.

Topluma yararlı, insanı seven,
Atatürk yolunda izcileriz biz.
Muhtaç olanlara, çok yardım eden,
Cömert ve tutumlu olan gençleriz.

Biziz bu yemyeşil güzel ülkemde,
İnsanı, hayvanı, seven izciler.
İzcilik denilen bu eğitimde,
Atanın izinden giden izciler.
Kasım Kaplan
(Belirli Gün ve Haftalar)

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
İzciyim Ben..

İzciyim ben, bağlıyım, yürekten vatanıma,
Her karışı kutsaldır, bizlere emanettir.
İzcilik ilkeleri, işlemiştir kanıma,
Her şey vatanım için, benim ülkem Cennettir.

Tanrıma, vatanıma, milletime vazifem,
Sonuna dek sürecek ben hayatta kaldıkça.
İlelebet gidecek, ilkelerim ve törem,
Bu cennet vatanımda izciler var oldukça.

Vatana ve bayrağa, bağlılık ilkemizdir,
Daha şimdiden bile, her göreve hazırız.
Varım, yoğum, her şeyim, bu cennet ülkemizdir.
Onun için her şeyi, düşünmeden yaparız.

İzciler yardım sever, kötülükten beriyiz,
Herkesle arkadaşız, kardeşiz izcilerle.
Yemin ettik, ant içtik, sözümüzün eriyiz,
Her sözümüz doğrudur, süsleriz incilerle.

Türkiye’m, anayurdum, dünyanın tek incisi,
Onun gibi bulunmaz, gezsen tüm ülkeleri.
Çok liderler var ama Atamdır birincisi,
En parlak ışık bize, Atatürk ilkeleri…
Kasım KAPLAN
(Belirli Gün ve Haftalar)

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
İzciyim...

İzciyim, ben artık izciyim, genç bir izciyim,
Hazırım her göreve her zaman her mekanda.
Vatana, milletime, bayrağıma gözcüyüm,
Yüreğim bir hoş olur, onlara her bakanda.

İzciyim ben, ahlakım, güzelden daha güzel,
Liderimin gittiği, yol benimdir,giderim.
Töremle, ilkelerle, giysiler bana özel,
Her gün en az bir kere, halka yardım ederim.

Hiç paniğe kapılmam, kalsam da dağ başında,
Kibritsiz ve çakmaksız, ateşimi yakarım.
Ben korkusuz izciyim, on uç on dört yaşında,
Başımın çaresine, tek kalsam da bakarım.

İzciyim ben, dürüstüm, sözüme güvenilir,
Ahlaklı ve çalışkan, yurttaş olmak niyetim.
İzcinin değerini, ancak izciler bilir,
Her şeyin üstündedir, şerefim, haysiyetim.

Cesurum, yürekliyim, daima güler yüzüm,
Korkum ancak Allah’tan, büyükleri sayarım.
Bayrağımı görünce, kimseyi görmez gözüm,
Ben izciyim, bulunmaz, dünyada hiç ayarım.

Her insanı severim, saygılıyım haklara,
Uyarım kurallara, çıkmam lider sözünden.
Örnek gösterilirim, çıkınca sokaklara,
Ayrılamam ben asla, Atatürk’ün izinden.
Kasım KAPLAN
(Belirli Gün ve Haftalar)

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
Jandarma Erleriyiz...

Mevsim bizden yanadır dost olmuşuz soğukla
Sıcak soğuk demeden eğitimi yaparız.
Daha güneş doğmadan biz doğarız şafakla,
Adım adım, her yere, ismimizi yazarız.

Yorulmak ne bilmeyiz, yollar kısalır bize.
Bir kez yola çıkınca, dur denmeden durmayız.
Herkes rahat uyusun, bir sözümüz var size,
Nöbette bekliyoruz, ölsek de oturmayız.

Ay, yıldız yol gösterir, dağlar bize yol verir.
Rüzgâr ile eseriz, akarız ırmaklarda.
Kar buz kar etmez bize, bastığımız yer erir
Şehitlerin kanıyla sulanmış topraklarda.

Poyrazdan kanatlarla, sınırlarda gezeriz.
Karıncanın izinden tehlikeyi sezeriz.
Mühürlü yüreğimiz, başlarımız koltukta,
Komutan emrederse ölüme de gideriz.

Yılmayız, yorulmayız eğitimdir gıdamız.
Yüreklerde taht kurmuş, sevdası bu vatanın.
Yeri göğü inletir, marş söylerken sedamız,
Yolunda, izindeyiz Büyük Önder Atamın.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:50 AM
Kahrına...

Kahrına gül kopardım,
Kan akıttım bağrıma,
Kahrediyor felek beni,
Bir güzelin uğruna.
Kahrına devirdim
Dibi delik kadehleri sayısız
Göğsümü yumrukladım
Kaç kez sarhoş olunca
Ve boşuna geçirdim
Bu ömrümü, sevdasız
.
Kahrına kokladım zehirli zambakları
Kan damlattım,gül pembenin üstüne
Kahrına dolaştım daralmış sokakları
Kahrına tekme attım günahsız çakıllara
Çiçekler ezdim bakmayınca önüme
Kafa tuttum ihtişamlı dağlara
Kahrına sataştım saldırgan dalgalara
Kahrına kilitledim kapıları üstüme
Kan kaynattım nur tenli tenceremde
Senelerce kahrına..
Kahrına yaptım bunları
Kahrına..
Onun kahrına..

Kahrıma inletti beni
O en doğru sözlü yar.
Çizik attı derin derin alnıma
Ak kalemle kara yazdı bahtıma
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Kalmadı dosta ihtiyaç

Allah dost, baki yalan,
Olmam gayriye muhtaç.
Artık oldu bana olan,
Kalmadı dosta ihtiyaç.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Kurtuluş Savşında Olsaydım...

Keşke bende olsaydım Kurtuluş Savaşında,
Keşke öne geçseydim şehitlik yarışında,
Keşke sargı olsaydım gazilerin başında,
O gün bende Bandırma vapurunda olsaydım,
Atamın bir yanında bende yola çıksaydım.

Dalgalı Karadeniz Bandırma’yı taşırken,
Atamda o heyecan zirveye ulaşırken,
Kurtuluş sancısının ilk gününü yaşarken,
Keşke bende olsaydım, yol gösteren bir yunus,
Öyle Kutlu görevde kıskanırdı okyanus.

Atamla şehir şehir ardında dolaşsaydım,
Bir kuru ekmeğimi onunla paylaşsaydım,
Ona hizmet etmekte zamanla yarışsaydım,
Şehitler listesinin başında ben olsaydım,
Alnımda bir delikle Nebi’ ye ulaşsaydım.

O gün işte o günde, bir takvim yaprağında,
Bir heyecan içinde kalksaydım şafağında,
Bir hizmetkâr olsaydım yiğitler otağında,
Eriyip tükenseydim bir Allah sayhasında,
Bende bir yer bulsaydım O şeref sayfasında.

Cerha cerha kanların aktığı o makamda,
Önceki şehitlerin iki eli yakamda,
Evde hasta anamın duaları arkamda,
Gazinin tüfeğinde tek bir kurşun olsaydım,
Bir düşman yüreğini delip te patlasaydım.

Keşke mendil olsaydım terlemiş yakasında,
Ya da küçük bir düğme yamalı hırkasında,
Sekerek koştursaydım Gazinin arkasında,
Vatanımın bağrında öyle garip yatsaydım,
Bu kutsal topraklarda mezarsız uyusaydım.

Keşke birde olsaydım Çanakkale Harbinde,
Keşke şehit olsaydım ilk şehidin önünde,
Keşke silah olsaydım bütün Türk tarihinde,
Bayrağımın uğrunda vursaydım, vurulsaydım,
Bin kez daha dirilip, bin kez şehit olsaydım. 11.05.2004
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Mahkum

Perde dar kıldım yâri hak ile aramıza,
Mecbur etti gönlümü sırlarını vermeye.
Lokman’dan derman aldım kanayan yaramıza,
Mahkûm etti merhemi dikenlerle sürmeye.

Onsuz geçen günleri çıkardı hayatımdan,
Mecbur etti dilimi ney gibi inlemeye.
Geçtim artık dünümden, gün çaldı yarınımdan,
Mahkûm etti yüzümü yerlerde sürünmeye.

Gün be gün karanlıkla sarıldım dört bir koldan,
Mecbur etti her gece beynimi erimeye.
Kendi atlı ben yaya, koşturdu taşlı yoldan,
Mahkûm etti diz üstü ardından yürümeye.

Okudum avuçlarla isyan dolu günlerde,
Mecbur eti sevgili bilinmezi bilmeye.
Simsiyah bir atlastan çekti gözüme perde,
Mahkûm etti bakmadan öteleri görmeye.

Bir sevdalı ozanım düştüm ardına yarin,
Mecbur etti baktıkça, ölüp de dirilmeye.
Bir can kaldı tenimde, bir beden gayet narin,
Mahkum etti görmeden, onun için ölmeye. 11.01.2004

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Mehmetçik...

Rütbe yükseldikçe, büyür komutan,
Onların emriyle korunur vatan.
Düşmanı ezdiği gün otağında,
Bir kuzu postuna bürünür aslan.

Candan sevdalıdır O vatanına,
Yürekten bağlıdır komutanına,
Daha şafak atıp, gün doğduğunda,
Koşar kışlasına, evlatlarına.

Yürek taş sanılır, ipek gibidir,
İçinde Atatürk aşkı gizlidir,
Vatan ve bayrağı koruduğunda,
Her Türk bu dünyaya bedel biridir.

Askeri liseden sonra harbiye,
Asker ocağından alır terbiye,
Başımı yastığa her koyduğumda,
Ben rahat uyurum onlar var diye.

Böyle bir ordu yok bütün cihanda,
Gülerek vatana olur can feda.
Cevabım işte bu, sorulduğunda,
Şerefli Mehmetçik tektir dünyada.

Her asker Atamın bir vekilidir,
Asker ölse bile, ölmez diridir.
Sadece bir değil, benim Ordumda,
Her Türk komutanı işte böyledir. 27.01.05

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Mevlana

Hakikat dünyada bir sırlı perde,
Anmış gece gündüz, Hakkı her yerde.
Ağlarken niyazla, her gün seherde,
Gerçeği ilimde bulmuş Mevlana.

Sıra sıra yollar çokmuş Mevla’ya,
O sevgi yolunda koşmuş Mevla’ya.
Dünya gurbetiymiş, dönüp sılaya,
İnsanlığa bir yol sunmuş Mevlana.

Tasavvuf mektebi ufkunu açmış,
Yıllarca ilimle, aşkla çalışmış.
Marifete erip, Hakka ulaşmış,
Allah’ın aşkıyla yanmış Mevlana.

Hak bildiği yoldan asla ayrılmaz,
Dilinden, ırkından insan kayırmaz.
Kim olursa olsun asla ayırmaz,
İnsan sevgisiyle dolmuş Mevlana.

Kimseler görmemiş üzüldüğünü,
Yeryüzünü sarmış onun bu ünü.
Düğün günü saymış, öldüğü günü,
Konya’da kabire konmuş Mevlana.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Meyve veren Gül ağacı, kadın...

Kadın ana kadın bacı.
Meyve veren gül ağacı.
Gül ve diken bir arada.
Ana kalplerin ilacı.

Kadın hayat, kadın sürur…
Gönül tahtında oturur.
Sultan aşkın sarayında,
Kadın insanlığa gurur…

Kadın erkek bir bütündür.
Ana ise çok üstündür.
Hayat dolu bu dünyada…
Gün kadınların günüdür.

Kadın güzel, olmaz çirkin.
Bazen mutlu, bazen bitkin…
Galip gelir hep sonunda,
Erkek üzerinde etkin…

Kasım KAPLAN
(Belirli Gün ve Haftalar)

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Ondokuz Mayıs

Özgürlüğünün sevdası, yakıp dururken onu,
Dehası cesareti getirdi mutlu sonu.
Yeniden hayat verdi, yorulmuş bedenlere,
Sönmez bir ışık ordu ardından gidenlere.

Küçücük bir adımla değişti kaderimiz,
Mutluluğa dönüştü, bitmeyen kederimiz.
Taşıyorken Atayı Bandırma bir gururla,
Korkunç bir savaş verdi denizde dalgalarla.

O masmavi gözleri dalarken ufuklara,
Çoktan yelken açmıştı, gemisi umutlara.
Ardı sıra bir avuç, yürekli vatansever,
Kimisi gür silahlı kimisi dua eder.

Yürek yürek birleşti tek vücut oldu millet,
Elbet böyle olacak yakışmaz bize zillet.
Adım adım hedefe, yürürken kutsal birlik,
Toplandı Anadolu, yeniden doğdu dirlik.

İstiklal savaşımız, işte o gün başladı,
Silahtan yoksun ordu dağda taşta kışladı.
Gece gündüz demeden, kutsal savaşımızda,
Birer birer yok oldu haçlılar karşımızda.

Zafer ancak kendine inanlara koşar,
Kendisine güvenen, aşılmaz dağlar aşar.
İşte böyle sevdayla kucaklandı hürriyet,
Gazi ve şehitlere kuruldu Cumhuriyet.

Ey büyük Türk gençliği! emanet artık sende,
Onu koruyacaksın can durdukça bedende.
Dik durun, çok çalışın, onlarla gururlanın,
Tüm dünya devleriyle, yarışa hazırlanın.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:51 AM
Öğretmenim ben...

Kendini vatana adamış olan,
Geleceği yazan eğitmenim ben.
En güzel sevgiyi okulda bulan,
Canlara can katan öğretmenim ben.

İşim eğitimdir can pahasına,
Hiç bakmam az yada çok parasına,
Dermanı olurum her yarasına,
Dilsize derdini söyletenim ben.

Hem anayım hem baba tüm çocuklara,
Cevap bulmalıyım tüm sorulara,
Beşikten mezara tüm insanlara,
Doğruyu,yanlışı öğretenim ben.

Ebeyim,hemşireyim köyde doktorum,
Bazen bir yönetmen,bazen aktörüm,
Hazine arayan bir detektörüm,
Sevgiyi,şefkati gösterenim ben

İlim mürşidimdir, ahlak irfanım,
Bu vatan uğruna fedadır canım.
Çileyi işleyip,dert dokuyanım,
Öğretmek aşkına inleyenim ben.

Cehalet düşmanım,dostum ilimdir,
Beynim sermayemdir,silah dilimdir,
Kalemim kitabım tek sevgilimdir,
İlimden başka yol bilmeyenim ben.

Örnek bir insanım tüm çocuklara,
Çiçek koymalıyım tüm kucaklara,
İyi yada kötü, olacaklara,
Kendimde bir hisse arayanım ben.

Eğer bu vasıflar yok ise bende,
Çok eksik var demek eğitimimde
Kimse bana bir şey söylemese de,
Kendime ‘çok yazık’ dedirtenim ben.
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Sakatlık

İlahi imtihan gelip çatınca,
Gelirde bedene bir özür olur.
Mevla verdiğini geri alınca,
Kahreder de suçu felekte bulur.

Bütün nimetleri veren Allah’tır,
Birini alınca, kul mahzun olur.
Verdiğini almak Mevla’ya haktır,
Burada anlatmak çok uzun olur.

Katlanıp sabreden ecrini alır,
Sabırlı, şükreden, mümin kul olur
Kimisi dünyaya küsmekle kalır,
Bu, isyana giden, kötü yol olur.

Mevla bir alırsa ikide verir,
Bunları bilirse kul memnun olur.
Sakatlar cenneti görse sevinir,
Anlamazsa çoğu bir mecnun olur.

Sakat Yaratana şükür etmeli,
O zaman Mevla’nın hoşuna gider,
Diliyle kalbiyle zikir etmeli,
Yoksa çektikleri boşuna gider.

Özür insanlara büyük afettir,
Gelirde çok zaman kulları vurur,
Özürlüye yardım dini adettir,
Kaza; sadakayla, duayla durur.
Kasım Kaplan
(Belirli Gün ve Haftalar)

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Samsun’a Yolculuk…

Samsun toprağında bir büyük lider
Limana yanaştı yaşlı gemiyle
Millete bir ümit millete önder
Çıkmıştı karaya tüm heybetiyle

Umut taşımıştı yaşlı gemiyle
Yürekler dolusu Anadolu’ya
Yürüdü vakarla tüm görkemiyle
Yeniden hayat verdi yorgun orduya

Samsun böyle bir gün hiç görmemişti
Altın harfler ile yazdı tarihe
Böylesi bir yiğit hiç girmemişti
Yetmez kelimeler sığmaz tarife

Vatana sevdalı bayrağa âşık
Yiğitler toplandı ayak izinde.
Doğmuştu Samsun’a en parlak ışık,
Bulunmaz böylesi tüm yeryüzünde.

Anlaşıldı artık aşkın kuvveti,
Yürüdü ardından sormadı niçin.
Asaletli kandan Türkün kudreti,
Yarıştı vatana can vermek için.

Kazım Karabekir ve Fevzi Paşa,
Sırt sırta Ataya destek verdiler.
Böylesi başlandı kutlu uğraşa,
Dünyaya yiğitlik dersi verdiler.
Kasım Kaplan
Belirli Gün ve Haftalar

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Savaş Çocuğu

Perdeyi aralamış
Ufka hayale dalmış
Bir çocuğa bakıyor
Bir başını sallıyor
Gelecek, gelmeyecek
Belki hiç dönmeyecek
Karanlık yavaş yavaş
Kahrolası bu savaş
Sanki hiç bitmeyecek
Bir tanecik kocası
Ve çocuğun babası
Yol bekliyor bu yaşta
Tek babası savaşta
Başka babası yok ki...
Artık olmayacakta...
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Sılaya Hasret

Kaç yol oldu memleketimden ayrıyım,
Bir ömürlük yıllar girdi araya.
Derman yok ki dizlerimde varıyım,
Ömür bitti gidemedim sılaya.

Uyamadım havasına suyuna,
Hasret kaldım yârin selvi boyuna.
Ekmek dedim geldim kötü oyuna.
Gençlik gitti gidemedim sılaya.

Çoluk çocuk kapıları beklerler.
Kapanmayan yarama tuz ekerler.
Gün geçtikçe derdime dert eklerler.
Gurbet aldı gidemedim sılaya.

Derlerim çok kimselere diyemem.
Hasret çöktü yüreğime gülemem.
Kaç bayram, kaç seyran geçti bilemem.
Bu bayramda gidemedim sılaya.

Tıkandı yollarım doludan kardan.
Haber bekliyorum esen rüzgârdan.
Ulu Mevla’m kurtar beni bu dardan.
Rüzgâr dindi gidemedim sılaya.

Yıllarca ağladım kısıldı sesim.
Hastalık çoğaldı, vurdu serime.
Sılayı görmeden çıkmaz nefesim.
Gurbet feryat etti benim yerime.

Ulu Mevla’m artık bitsin bu hasret,
Tat vermez ağzıma ne yağ nede bal.
Bitsin yüreğimde kahreden kasvet,
Ya sılama gönder, ya kendine al.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Sokak Çocuğu

Gezdiği sokağın parke taşları,
Ökçede delikten öper ayağı.
Ya sekiz, ya dokuz ancak yaşları,
İtmiş karanlığa baba dayağı.

Yorganlar karanlık, döşekler toprak,
Üst üste giriftar yorgun bedenler.
İrkilir, üstüne düşse bir yaprak,
Korkuyla yarına isyan edenler.

Kaos halka halka, boynunda zincir,
Yokluk kelepçesi bileklerinde…
Umut, kayıp duygu, gün gün gecikir,
Dudağından kopan dileklerinde…

Avuçla toplanan sıcak nefesi,
‘Seni benden başka saran yok diyor.
Ökçeyi kemiren farenin sesi,
Mekân ortağına ümit veriyor.

‘Kim demiş yaşanmaz, işte gökyüzü,
Bak toprak bize de kucak açıyor.
İşte insanlığın öteki yüzü,
Kimisi görmüyor,kimi kaçıyor’.

Adını koymuşlar sokak çocuğu,
Nerede çocukluk,nerede gençlik.
Sokağın koynunda bulmuş yokluğu,
Tek serveti olmuş sonunda hiçlik.

Onlar sokaktayken kaygısız yatıp,
Uyuyan, insanlık suçu işliyor.
Çocuk sa ne bilsin, hayale dalıp,
Ona uzanacak bir el bekliyor. 11.01.05
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Şehidi Bugüne Besler Milleti

Vatan sevdalısı, bayrak aşığı,
Cennet yollarının öncü ışığı,
Allah dostlarıdır, Resul maşuğu,
Vatan kurbanıdır, şehidin canı.

Şehit cephededir, hain korkarken,
Özgürlük ateşi yürek yakarken,
Her insanın kanı yere akarken,
Yukarıya akar şehidin kanı.

Ölüm bir nimettir vatan korurken,
Peygamber cephede yara sararken,
Yürek yangınıyla Hakkı ararken,
Şehadettir ancak hasret dermanı,

Ölü değil onlar, şehitler ölmez
İlahi haberdir, cühela bilmez,
Cennete girenler geriye gelmez
Bir tek şehitlerdir, özler vatanı.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Türkçe Korur Türkleri

Atanı anlamazsın
Geçmişi tanımazsın
Dağılırsın bir iken
Tam devlet olamazsın

Kaybeder ünümüzü
Şaşırtır yönümüzü
Tarihle övünürken
Siler kültürümüzü

Yabancı kelimeler
Onunla ölür diller
Güzel Türkçe dururken
Nemize yaban diller

Türkçe korur Türkleri
Ozanı şairleri
Türküler söylenirken
Susturur bülbülleri
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:53 AM
Vatan için...

Türküm, korkmam kimseden, fıtratımda yok benim
Tanımam haksızlığı, korkum Hak’tandır ancak
Arkada kalmaz gözüm, çürüsede bedenim
Artık mahşere kadar dalgalanır bu sancak.

Kara sevdalı gibi, vurgunum bu vatana
Değişmem tüm dünyaya, bir karış toprağını
Yalnız yaşayan değil, bu toprakta yatana
Yemin ettim, çiğnetmem, düşmana yaprağını.

Harikalar diyarı, bu cennet vatan için,
Milyonlar şehit verdik, milyona daha değer.
Dalgalanan bayrağım, şerefli ordum için,
Kurbanlar kesin bana, şehit olursam eğer.

Kanımla suladığım, ilmik ilmik ördüğüm,
Taşına toprağına, kurbanım ben yurdumun.
Onun için yaşayıp, onun için öldüğüm,
Sonuna dek askeri, neferiyim Ordumun.

Toprak mı O sadece, ağaç mıdır, taş mıdır?
Ne manalar gizlidir, Türkiye’min isminde.
Uğrunda verilmezse, o taşınan baş mıdır,
Boşuna gezer durur, leş bir gövde üstünde.

Rahat olun, sevinin, hasta aslan dirildi.
Altın nesil yetişti, başladılar koşmaya.
Atamızdan emanet, bu gençliğe verildi.
Hazır olun birlikte, dünyayla yarışmaya
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:54 AM
Yanmış Ellerim

Çelik kıskaçlarla yanmış ellerim
Uçtu hayallerim tutamıyorum.
Yaprak yaprak oldu yandı umutlar
Koyduğum dert küpünde
Dibe çökmüş dertlerim
Benden çok uzakta pembe bulutlar
Toplandı hayaller yağmur sesinde
Uçtu hayallerim tutamıyorum
Çelik kıskaçlarla yanmış ellerim.

Vurgunlardan nasip almış dillerim
Son bir söz umudum diyemiyorum
Toprak toprak koktu yağdı yağmurlar
Duyduğum o sesler kendi içimde
O kutlu daveti her gün beklerim
Benden çok uzakta açık kucaklar
Tıkandı nefesim tekbir sesinde
Son bir söz umudum diyemiyorum
Vurgunlardan nasip almış dillerim

Çok çabuk eskidi gençlik günlerim
Nerde son bulacak bilemiyorum
Çok geride kaldı süslü şafaklar
Bulduğum cevheri o hazinede
Umut zincirine halka eklerim
Benden çok uzakta şefkatli kollar
Bütün korkularım son nefesimde
Nerde son bulacak bilemiyorum
Çok çabuk eskidi gençlik günlerim.
Kasım KAPLAN

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:54 AM
Yaşasın Cumhuriyet

Türklerin karşısında iki kat eğilenler,
Yeniden baş kaldırdı, tarihte pes edenler.
Karıştı Osmanlı’nın gecesi ve gündüzü,
Unutmuş olmalıydı Türk tarihi bilenler.

İşgalci askerleri, paylaştı yurdumuzda,
Topladı silahları, dağıttı ordumuzu.
Yurduma yönelmişti düşmanın dönmüş gözü,
Çakallar çevirmişti bu hasta kurdumuzu.

Bir aslan doğdu kurttan, mavi göz, sarı yele,
Daldı vahşi sürüye olanca heybetiyle.
Çeliktendi yüreği, cevherdi onun sözü,
Zafer zafer dolaştı ardında milletiyle.

Kahretti düşmanları, canlandırdı millet,
Başşehir Ankara yeniledi devleti.
Işıktı onun yolu, yere düşmezdi sözü,
Ve Millet Meclisinde kurdu Cumhuriyeti.

Bayram edin çocuklar hakkınız bayram sizin,
Bu gün en kutsal günü, bayramı ülkemizin…
Al yıldızlı bayraklar Mavi Semanın süsü,
Sonsuza dek başlarda tacımız hepimizin.

Cumhuriyet bizlere ulaştı bin çileyle,
O kahraman ordumuz birleşti milletiyle.
Artık mahzun değiller, şehidi ve öksüzü,
Yaşasın Türk milleti bu yüce devletiyle.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:54 AM
Yol Gerek Bana

Yol vardır sürünmek cana minnettir,
Yol vardır yürümek dokunur cana.
Bir yer hayalimde adı cennettir,
Oraya götüren yol gerek bana.

Susamış sevgiye, kurudu gönlüm
Soldu çiçeklerim sustu bülbülüm.
Maşuksuz, perişan geçiyor ömrüm.
Sevdaya götüren yol gerek bana.

Gurbette yaşarım kara bahtımı
Hasret viran etti gönül tahtımı.
Yar ile aramda bozdu ahtımı,
Sılaya götüren yol gerek bana.

Beni mahkûm etti gurbet diyarı
Sardı yüreğime ah ile zarı.
Nedeyim gölleri, küçük suları
Deryaya götüren yol gerek bana.

Hüzün nakış nakış işledi beni,
Dertler ateş ateş yaktı bedeni.
Çile emziriyor Hakka gideni,
Safaya götüren yol gerek bana.

Nefsimin elinden perişan oldum
Unuttum kendimi gaflete daldım.
Şaşırdım yolumu ortada kaldım
Mevla’ya götüren yol gerek bana.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:54 AM
Yollar Var...

Yollar var insana tuzak kurarken,
Yollar var barışa, dostluğa gider.
Yol var ki sonunda gurbet var iken,
Yollar var hasretten, sılaya gider.

Bir yol var dönülmez asla geriye
Ağlayarak başlar susunca biter.
Varsa geri dönen gelsin beriye,
Ta beşikte başlar mezara gider.

Bir ince çizgidir çizmiş Yaradan,
Her canlı gelirde geçer buradan.
Sonunu bulanlar dönmez oradan,
Topraktan yükselir, gider fezaya.

Keskindir kılıçtan, incedir kıldan,
Yalnız mümin geçer bu zorlu yoldan.
Orda el çekilir isyankâr kuldan,
Hesap ile başlar, cezaya gider.

Yollar var gitmeye yetişmez yıllar,
Yollar var sonunda kavuşur kollar.
Ömürler biter de hiç bitmez yollar,
Anneden başlar da Mevla’ya gider.

Bir yol ki öteden gelir ezeli,
Kimi zevkle yürür, kimi çileli.
Kimi sürünmekten bükülür beli,
Faniden gelir de Beka’ya gider.

Kasım Kaplan

GooD aNd EvıL
05-31-2009, 10:54 AM
Zafer Muştusu

Otuz Ağustos bize, bir zafer muştusudur,
Gözlerden parıldayan bir yürek coşkusudur.
O gün hayat yeniden, gülümsedi bizlere,
Yeni bir kuvvet geldi, derman oldu dizlere.

Şafak daha bir parlak, ışıldadı yurduma,
Çiğnediği topraklar s4la verdi orduma.
Dağlar yol açtı bize, derlere yol verdiler,
Ordular dört bir yandan düşmanı çevirdiler.

Atatürk ordulara gösterdi hedefleri,
‘Ordular, hedefiniz Akdeniz dir ileri’
Duyulunca bu gür ses Kocatepe inledi,
Dağlar, taşlar, ordular bu buyruğu dinledi.


Başladı bu emirle, büyük Taarruz artık,
Pis kanlı süngülerle, dikildi büyük yırtık.
Binler beden tek yürek, Yaratanın adına,
Aktı, coştu, ulaştı mukaddes muradına.

Başkomutan Atatürk, o gün Kocatepe’de,
Seyrederken onları, kor vardı yüreğinde.
Düşmanlar bir solukta, gemilere bindiler,
Geldikleri yollardan tekrar geri döndüler.

Kasım Kaplan

saLih!!
09-09-2009, 05:47 PM
Teşekkürler..