Bostandere
03-20-2006, 03:41 AM
Nuh’un Gemisi, tahminlerin aksine tahtadan değil, metalden yapılmış.
Hareketini ise, kol gücü ya da yelken değil, buhar gücü sağlamış.
İşte Kur`an dan son bilgiler. Aylık bir derginin (reklam olmasın)
haberine göre ‘Kırmızı Çizgi’nin son sayısında İlhami Yangın’ın Hz. Nuh’un
Gemisi ile ilgili araştırması yer alıyor. Yazıya göre, günümüzden
yaklaşık 7 bin 500 yıl önce cereyan eden büyük Nuh tufanı, bilinmeyen
pek çok bilgiyi barındırıyor. Nuh’un Gemisi, daha ilk seferinde
bin 500 kişiye mezar olan Titanic ile hemen hemen aynı hacim
ve büyüklüğe sahip bulunuyor. İslam alimlerinin yorumları ve
Tevrat’taki bilgilere göre, Hz. Nuh’un Gemisi’nin uzunluğu 205
metre 27 santim, denizden yüksekliği ise 20,5 metre. Alimlerin
üstünde mutabakata vardığı diğer bir husus ise geminin buharla çalıştığı.
Söz konusu yazıda, Elmalılı Hamdi Yazır’ın konuyla ilgili şu görüşlerine yer veriliyor: “Gemi yelkenli olmayıp, vapur gibi ocaklı ve istim gibi
feveranlı yani kaynayıp fışkıran bir kuvvetle harekete geçmiştir.
Şimdi biz gemiden söz edilirken tam ocak feveran ettiği sırada
‘yükle’ emri verildiğini işittiğimiz zaman o geminin hareket etmeye
hazır bir vapur olduğunu anlamakta hiç tereddüt etmeyiz.”
‘Hz. Nuh’un Gemisi de Titanic gibi buharla çalışıyordu’ başlıklı
araştırmada, eski Diyanet İşleri başkanlarından Ömer
Nasuhi Bilmen’in de tefsirlerinde Hz. Nuh’un Gemisi’nin buharla çalıştığının onaylandığı belirtiliyor. Yazıda,
“Geminin kazanlı olduğuna ve buharla çalıştığına dair ilk
bilgi ise Ebu Hayyan’ın tefsirinde yer almaktadır. Hayyan konuyla ilgili, ‘tennur’un suyun toplandığı yer olduğunu nakletmiştir.
Bu ifade hemen hemen geminin kazanının olduğunu doğrulamaktadır.”
deniliyor. Kur’an-ı Kerim’de Hz. Nuh’un Gemisi’nin çalışmasıyla
ilgili ayet meali şöyle: “Nihayet emrimiz geldiği ve tennur
(tandır veya geminin kazanı) tutuşup parladığı zaman dedik ki;
erkeği ve dişisi olan her canlıdan ikişer tane, aleyhlerinde
hüküm verilmemiş olanların dışında aileni ve iman etmiş olanları
geminin içine yükle.” (Hud Sûresi, 40)
Hareketini ise, kol gücü ya da yelken değil, buhar gücü sağlamış.
İşte Kur`an dan son bilgiler. Aylık bir derginin (reklam olmasın)
haberine göre ‘Kırmızı Çizgi’nin son sayısında İlhami Yangın’ın Hz. Nuh’un
Gemisi ile ilgili araştırması yer alıyor. Yazıya göre, günümüzden
yaklaşık 7 bin 500 yıl önce cereyan eden büyük Nuh tufanı, bilinmeyen
pek çok bilgiyi barındırıyor. Nuh’un Gemisi, daha ilk seferinde
bin 500 kişiye mezar olan Titanic ile hemen hemen aynı hacim
ve büyüklüğe sahip bulunuyor. İslam alimlerinin yorumları ve
Tevrat’taki bilgilere göre, Hz. Nuh’un Gemisi’nin uzunluğu 205
metre 27 santim, denizden yüksekliği ise 20,5 metre. Alimlerin
üstünde mutabakata vardığı diğer bir husus ise geminin buharla çalıştığı.
Söz konusu yazıda, Elmalılı Hamdi Yazır’ın konuyla ilgili şu görüşlerine yer veriliyor: “Gemi yelkenli olmayıp, vapur gibi ocaklı ve istim gibi
feveranlı yani kaynayıp fışkıran bir kuvvetle harekete geçmiştir.
Şimdi biz gemiden söz edilirken tam ocak feveran ettiği sırada
‘yükle’ emri verildiğini işittiğimiz zaman o geminin hareket etmeye
hazır bir vapur olduğunu anlamakta hiç tereddüt etmeyiz.”
‘Hz. Nuh’un Gemisi de Titanic gibi buharla çalışıyordu’ başlıklı
araştırmada, eski Diyanet İşleri başkanlarından Ömer
Nasuhi Bilmen’in de tefsirlerinde Hz. Nuh’un Gemisi’nin buharla çalıştığının onaylandığı belirtiliyor. Yazıda,
“Geminin kazanlı olduğuna ve buharla çalıştığına dair ilk
bilgi ise Ebu Hayyan’ın tefsirinde yer almaktadır. Hayyan konuyla ilgili, ‘tennur’un suyun toplandığı yer olduğunu nakletmiştir.
Bu ifade hemen hemen geminin kazanının olduğunu doğrulamaktadır.”
deniliyor. Kur’an-ı Kerim’de Hz. Nuh’un Gemisi’nin çalışmasıyla
ilgili ayet meali şöyle: “Nihayet emrimiz geldiği ve tennur
(tandır veya geminin kazanı) tutuşup parladığı zaman dedik ki;
erkeği ve dişisi olan her canlıdan ikişer tane, aleyhlerinde
hüküm verilmemiş olanların dışında aileni ve iman etmiş olanları
geminin içine yükle.” (Hud Sûresi, 40)