M@D_VIPer
10-14-2006, 05:17 AM
Zola’dan Sartre’dan gelen kültüre yakışmadı
Doğan HIZLAN
http://www.hurriyet.com.tr/_newsimages/2296790.jpgNobel sahibi Orhan Pamuk, Fransa Ulusal Meclisi’nin Ermeni kararıyla ilgili ilk kez Hürriyet’e, "Düşünce özgürlüğü için hoş olmayan, Fransız kültürüne yakışmayan bir gelişme" dedi.
Pamuk, özgürlükçülüğün bir Fransız geleneği olduğunu vurgulayarak, "Zola’dan Sartre’a kadar gelmiş önemli bir gelenektir bu. Parlamentodan geçen son yasaklama, özgürlükçü geleneğe ve büyük Fransız kültürüne hiç yakışmamıştır" diye konuştu.
NOBEL’i kazandıktan sonra Fransa Ulusal Meclisi’nin Ermeni kararıyla ilgili soruları yanıtsız bırakan Orhan Pamuk, ilk kez Hürriyet’e konuştu. Pamuk, kararı, "Düşünce özgürlüğü için hiç de hoş olmayan, Fransız kültürüne yakışmayan bir gelişme" olarak niteledi. Pamuk, şunları söyledi:
ÖZGÜRLÜKLERİ TÜRKİYE İÇİN İSTEMEYE DEVAM
"Bir Fransız geleneği vardır; özgürlükçülük. Zola’dan Sartre’a kadar gelmiş önemli bir gelenektir bu. Özgürlük için direnen yazarlardır bunlar ve bu büyük Fransız geleneğinin en önemli temsilcileridir. Parlamentodan geçen son yasaklama, bu sözünü ettiğim özgürlükçü geleneğe ve büyük Fransız kültürüne hiç yakışmamıştır. Düşünce özgürlüğü için hiç de hoş olmayan bir gelişmedir. Ama biz de millet olarak pire için yorgan yakmamalıyız. Dolayısıyla özgürlükleri kendimiz için, Türkiye için istemeye devam etmeliyiz."
Pamuk, kazandığı ödül konusundaysa şunları söyledi:
BU ÖDÜL ÖNCELİKLE TÜRKÇE’YE VERİLDİ
Bu ödül, önce Türkiye’ye, içinde yaşadığım, bütün hayatım olan Türkçe’ye ve Türk kültürüne verildi. Bunun sorumluluğunu ve zevkini taşıyacağım. Çok sevindim, çok mutlu oldum. Korkunç miktarda tebrik e-postaları aldım. Dostlarımdan ve okurlarımdan aldığım bu e-postalara yetişemedim bile. Onlara da çok teşekkür ediyorum.
BAŞBAKAN ARAYIP GÜZEL SÖZLER SÖYLEDİ
Ödülü almamdan dolayı Yaşar Kemal’in söylediği sözler beni çok duygulandırdı. Onunla da telefonda konuştum, neredeyse telefonda kucaklaştık. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül telefonla arayıp tatlı sözler söyledi. Hepimizin aynı geminin içinde olduğunu söyledim. Daha sonra Başbakan Tayyip Erdoğan beni aradı, kendisi bana çok güzel sözler söyledi. Bu ödül Mevláná’dan Názım Hikmet’e, Yahya Kemal’dan Yaşar Kemal’e kadar bütün bir geleneğe, kültüre, ufak bir parçası olmaktan gurur duyduğum bir áleme verildi.
BENİ ÇOK ŞEREFLENDİRDİ VE ÇOK ONURLANDIRDI
Şunu da söylemek istiyorum; bu ödül beni çok şereflendirdi, çünkü aynı zamanda 32 yıllık yazarlığıma verilmiş bir ödüldür bu. Türkiyeli okurlarıma şunu söylemek istiyorum, kişisel olarak çok sevindim ve bu ödül beni onurlandırmıştır, ama beni değiştirmeyecektir. Gene tüm hayatım roman yazmak için, edebiyat sevgisiyle ve inşallah daha yeni, güzel romanlar yazarak geçireceğim. Edebiyata, yazıya bağlılığım ve kararlılığım bu ödülle değişmez. Olsa olsa güçlenir.
Doğan HIZLAN
http://www.hurriyet.com.tr/_newsimages/2296790.jpgNobel sahibi Orhan Pamuk, Fransa Ulusal Meclisi’nin Ermeni kararıyla ilgili ilk kez Hürriyet’e, "Düşünce özgürlüğü için hoş olmayan, Fransız kültürüne yakışmayan bir gelişme" dedi.
Pamuk, özgürlükçülüğün bir Fransız geleneği olduğunu vurgulayarak, "Zola’dan Sartre’a kadar gelmiş önemli bir gelenektir bu. Parlamentodan geçen son yasaklama, özgürlükçü geleneğe ve büyük Fransız kültürüne hiç yakışmamıştır" diye konuştu.
NOBEL’i kazandıktan sonra Fransa Ulusal Meclisi’nin Ermeni kararıyla ilgili soruları yanıtsız bırakan Orhan Pamuk, ilk kez Hürriyet’e konuştu. Pamuk, kararı, "Düşünce özgürlüğü için hiç de hoş olmayan, Fransız kültürüne yakışmayan bir gelişme" olarak niteledi. Pamuk, şunları söyledi:
ÖZGÜRLÜKLERİ TÜRKİYE İÇİN İSTEMEYE DEVAM
"Bir Fransız geleneği vardır; özgürlükçülük. Zola’dan Sartre’a kadar gelmiş önemli bir gelenektir bu. Özgürlük için direnen yazarlardır bunlar ve bu büyük Fransız geleneğinin en önemli temsilcileridir. Parlamentodan geçen son yasaklama, bu sözünü ettiğim özgürlükçü geleneğe ve büyük Fransız kültürüne hiç yakışmamıştır. Düşünce özgürlüğü için hiç de hoş olmayan bir gelişmedir. Ama biz de millet olarak pire için yorgan yakmamalıyız. Dolayısıyla özgürlükleri kendimiz için, Türkiye için istemeye devam etmeliyiz."
Pamuk, kazandığı ödül konusundaysa şunları söyledi:
BU ÖDÜL ÖNCELİKLE TÜRKÇE’YE VERİLDİ
Bu ödül, önce Türkiye’ye, içinde yaşadığım, bütün hayatım olan Türkçe’ye ve Türk kültürüne verildi. Bunun sorumluluğunu ve zevkini taşıyacağım. Çok sevindim, çok mutlu oldum. Korkunç miktarda tebrik e-postaları aldım. Dostlarımdan ve okurlarımdan aldığım bu e-postalara yetişemedim bile. Onlara da çok teşekkür ediyorum.
BAŞBAKAN ARAYIP GÜZEL SÖZLER SÖYLEDİ
Ödülü almamdan dolayı Yaşar Kemal’in söylediği sözler beni çok duygulandırdı. Onunla da telefonda konuştum, neredeyse telefonda kucaklaştık. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül telefonla arayıp tatlı sözler söyledi. Hepimizin aynı geminin içinde olduğunu söyledim. Daha sonra Başbakan Tayyip Erdoğan beni aradı, kendisi bana çok güzel sözler söyledi. Bu ödül Mevláná’dan Názım Hikmet’e, Yahya Kemal’dan Yaşar Kemal’e kadar bütün bir geleneğe, kültüre, ufak bir parçası olmaktan gurur duyduğum bir áleme verildi.
BENİ ÇOK ŞEREFLENDİRDİ VE ÇOK ONURLANDIRDI
Şunu da söylemek istiyorum; bu ödül beni çok şereflendirdi, çünkü aynı zamanda 32 yıllık yazarlığıma verilmiş bir ödüldür bu. Türkiyeli okurlarıma şunu söylemek istiyorum, kişisel olarak çok sevindim ve bu ödül beni onurlandırmıştır, ama beni değiştirmeyecektir. Gene tüm hayatım roman yazmak için, edebiyat sevgisiyle ve inşallah daha yeni, güzel romanlar yazarak geçireceğim. Edebiyata, yazıya bağlılığım ve kararlılığım bu ödülle değişmez. Olsa olsa güçlenir.