PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Edİrne


bluekeys™
10-18-2006, 04:51 PM
--COĞRAFİ YAPI--
Edirne, Marmara Bölgesi'nin Trakya kısmında yer alır. Güneyinde Ege denizi, kuzeyde Bulgaristan, batıda Yunanistan, doğuda Tekirdağ, Kırklareli ve Çanakkale ileri ile çevrilidir.
Yüzölçümü 6.276 km² olan Edirne'nin, deniz seviyesinden ortalama yüksekliği 41 metredir. Edirne, idari olarak, biri merkez ilçe olmak üzere 8 ilçe ve 248 köyden oluşmaktadır.
Edirne ili, Trakya Yarımadasında; kuzeyde Istranca Dağları, güneyinde Koru Dağları ve Ege Denizi-Saroz Körfezi, batısında Meriç Nehri ve Meriç Ovası, doğusunda da Ergene Ovasını içine almakta olup, il topraklarının % 80'i tarıma elverişlidir.
http://www.edirne.gov.tr/cografi_clip_image001.jpgTürkiye'nin batı sınır topraklarının önemli bir bölümünü içine alan ilin Bulgaristan'la 88km'lik bir sınırı vardır. Bulgaristan'la olan sınır, Kırklareli il sınırından başlayarak, Tunca Irmağı'nı kesip, güneybatı yönünde uzanarak Meriç Irmağı'nda sona ermektedir. Burada, Türk, Bulgar ve Yunan sınırları birleşmektedir. Meriç Irmağı, ilin Yunanistan'la sınırını oluşturur. Irmağın doğu yakası Edirne, batı yakası Yunanistan'dır. Edirne-Yunanistan sınırının uzunluğu 204 km'dir. Bu sınır, Enez'de sona ermektedir.
Balkan Yarımadası'nın güneydoğu kesimindeki Trakya Bölgesinde yer alan Edirne ili, yeryüzü şekilleri bakımından çeşitlilik gösterir. Bu çeşitliliği, farklı yükseltiler gösteren dağ ve tepeler ile, daha az yükseltide olan platolar ve ovalar oluşturur. İlin kuzey ve kuzeydoğusu ile güney ve güneydoğusu dağlar ve platolar ile kaplıdır.
İlin önemli akarsularından olan Meriç, Tunca, Arda ve Ergene nehirlerinin debileri Mart-Nisan aylarında yoğun yağışlara bağlı olarak maksimum seviyeye ulaşmaktadır. Yaz aylarında da normal debilerini muhafaza etmektedir. Yörenin en önemli tarım potansiyeli olan çeltik ekim ve sulama zamanlarında ise nehir debileri en az seviyeye ulaşmaktadır.
Edirne, akarsular dışında kalan yüzey sularını, doğal göller, barajlar, rezervuarlar ve göletler oluşturmaktadır. Doğal göllerin başlıcaları Meriç'in denize döküldüğü Enez yöresindedir. Bu göller gala, Dalyan, Taşaltı, Tuzla, Bücürmene, Sığırcık ve Pamuklu gölleridir.
Edirne, her Akdeniz ikliminin hem de Orta Avrupa'ya özgü kara ikliminin etkisi altında kalan bir geçiş bölgesidir. Bölge Karadeniz, Ege ve Marmara denizlerin de etkileriyle zaman zaman ve yer yer farklı iklim özellikleri gösterir. Kışları, Akdeniz iklimi etkisini gösterdiği zamanlarda ılık ve yağışlı, kara iklimi etkisini gösterdiğinde de oldukça sert ve kar yağışlı geçmektedir. Yazlar sıcak ve kurak, bahar dönemi yağışlıdır. İlin bitkisel üretim açısından önem taşıyan Ergene Havzası'nda ise sert bir kara iklimi egemendir. Çevresi dağlara sınırlı olan bu yörenin denizlerden gelen yumuşatıcı etkilere kapalı olması bu iklim yapısını ortaya çıkarmaktadır. Yıllık ortalama sıcaklık 13,4 °C, en yüksek sıcaklık 41,5 °C Temmuz ayında, en düşük sıcaklık –22,2 °C Ocak ayında gerçekleşmiştir. Yıllık ortalama yağış miktarı 585,9 mm ve yıllık ortalama nispi nem % 70'dir.

SOSYAL DURUM--
Edirne, sosyal yaşantısı açısından çok gelişmiş durumda olan bir ilimizdir. Tarih ve kültür zenginliği, tarımdaki verim ve gelişmekte olan sanayi sosyal yaşantıyı olumlu yönde etkilemektedir.
Rumeli'nin çok değişik yörelerinden gelen göç olaylarıyla birlikte halk, yaşayış özelliklerini de beraberinde getirmişlerdir. Bu nedenle köylerle kentler arasındaki yaşayış farkı giderek ortadan kalkmaktadır. Edirne ' li çağdaş yaşama her zaman açık olmuştur.
Elektrik-Su
Bugün ilimiz dahilindeki (248) köyümüzün tamamına elektrik ve telefon götürülmüştür. Mevcut köylerimizin (219)unda yeterli içme suyu mevcut olup, yerüstü su kaynaklarının olmaması nedeniyle (29) köyümüzde içme suyu istenilen düzeyde değildir. 2000 Yılı sonu itibariyle kapalı şebeke ile evlere su verilen köy sayısı (205) dir.

SAĞLIK :

Edirne, sağlık düzeyi bakımından ülkemizin başta gelen illerindendir. Halkımızın, gelir düzeyinin genel olarak Türkiye ortalamasından yüksek oluşu sağlık hizmetlerinden en iyi şekilde yararlanabilmesini sağlamaktadır.Sağlık Kurumlarının çokluğu ve bu kurumlardaki yeterli sayıdaki sağlık personelinin mevcudiyeti sağlık hizmetlerinin etkin oluşunda önemli rol oynamaktadır.Dispanser, Sağlık Ocakları, Hastaneler ve Tıp Fakültesi ile İlimizde koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmeti sunulmaktadır.
Trakya Üniversitesine bağlı Tıp Fakültesi Hastanesi hem tıp eğitiminde hem de Edirne çevresinin sağlık sorunlarının çözümünde başta gelen sağlık kurumumuzdur.


İlimizde Sağlık Bakanlığına bağlı 5 Devlet Hastanesi, 1 Göğüs Hastalıkları Hastanesi, 52 Sağlık Ocağı, 189 Sağlık Evi, 2 Sağlık Meslek Lisesi, 3 Verem Savaş Dispanseri, 3 AP/AÇS Dispanseri, 1 Hıfzısıhha Enstitüsü, 1 Sıtma Birimi mevcuttur.

Haberleşme
İlimizin çok önemli bir yol kavşağında bulunması ve ayrıca bir sınır kenti olması, haberleşme alanında da Türkiye geneline oranla gelişmiş bir il olmasını sağlamıştır. İlimizdeki tüm köylere otomatik santralli telefon hizmeti götürülmüştür. Bu durum İlimizi Türkiye'nin önde gelen İlleri arasına sokmuştur.
İlimizde 2001 Yılı 28 Şubat tarihi itibariyle santral kapasitesi 140.615 hat olup, çalışan abone sayısı 128.250 dir.
Konut
Edirne İl Merkezi, kuruluşundan beri hızla büyüyen ve gelişen bir kent görünümünden ziyade sağlıklı bir şekilde büyüyen bir kentleşme süreci izlemiştir. Bu durum, Edirne'nin coğrafi konumundan kaynaklanmaktadır. Bugün ülke genelinde görülen hızlı kentleşme ve bunun sonucunda ortaya çıkan konut sıkıntısı daha önce ilimizde de görülmüştür. Bu darboğazı aşabilmek için bir taraftan belediyeler imar alanlarını genişleterek imar faaliyetlerini arttırmışlar, diğer yandan yapı kooperatifleri hızla çoğalmıştır.
Devletin kooperatiflere toplu konut kredisi tahsis etmesi sonucu ilimizde yapı kooperatiflerinin oluşturduğu mahalleler meydana gelmiştir.

Spor

Spor hizmet ve faaliyetlerinin yürütülmesi için İl Müdürlüğüne ait il merkezinde 2000 seyirci kapasiteli 1 kapalı spor salonu, 4 antrenman salonu, ilçelerimizde 4 spor salonu, Edirne, Keşan, Uzunköprü, olmak üzere toplam 3 adet çim yüzeyli futbol stadyumu, merkezde 2 toprak, ilçelerde 7 futbol sahası, İpsala'da 1 çim yüzeyli futbol sahası, Edirne merkezde 25 mt. uzunluğunda yarı olimpik kapalı yüzme havuzu, 8 kulvarlı sentetik yüzeyli müstakil Atletizm sahası, 1 Sentetik yüzeyli Tenis Sahası, 50 yataklı Milli Takımlar Kamp Eğitim Merkezi bulunmaktadır. Ayrıca Genel Müdürlüğümüzün mülkiyeti dışında Genel Müdürlük ile İl Özel İdare Müdürlüğü imkanlarıyla İlimiz Merkez ve İlçe semt spor sahaları sayısı 296'dir. Bu semt sahalarının 85'i ihatalı, 115'i ihatasız olmak üzere toplam 200 futbol sahası, 27 Voleybol sahası, 42 Basketbol sahası, 25 Çocuk Oyun Alanı, 2 Mini Çim Saha bulunmaktadır.
Müdürlüğümüzün ilçe tesisleri dahil 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi 50, 1475 sayılı kanuna tabi 14, Hizmet alımı 4 eleman olmak üzere toplam 68 personeli bulunmaktadır. İlimizde 64 tescilli spor kulübü bulunmakta, bu kulüplerin 30'u Genel Müdürlüğümüze bağlı branşlarda faaliyet göstermektedir. Futbol hariç il müdürlüğü olarak 22 branşta faaliyet yapılmakta olup, tüm branşlara ait lisanslı sporcu sayısı 5592'dir.
2004 Yılında İlimizden Ulusal ve Uluslar arası yarışmalarda değişik branş ve kategorilerde 35 Türkiye Birinciliği, 35 Türkiye ikinciliği ve 25 Türkiye üçüncülüğü kazanmış sporcularımız bulunmaktadır.

bluekeys™
10-18-2006, 04:53 PM
http://www.edirne.gov.tr/camiler/baslik.jpg
Mimar Sinan'ın "ustalık eserim" dediği Selimiye Camii, II. Sultan Selim'in emriyle 1569-1575 yılları arasında inşa edildi. Selimiye Camii, teknik mükemmelliği, boyutları ve estetik değerleriyle döneminin ve sonraki zamanların en muhteşem eseridir. Selimiye, Mimar Sinan'ın Osmanlı Türk cami mimarisinin merkezi, kubbeyi taşıyan mimari unsurların mühendislik problemlerini çözdüğü en başarılı anıtsal dini mimari örneğidir. 31.50 metre çapındaki merkezi kubbe, yan kubbeler kullanılmadan 8 büyük ayakla taşınması sayesinde geniş mekan arayışına en iyi çözüm yolu bulunmuştur. Yapının merkezi niteliğinin dışardan açıkça algılanmasına yardımcı olan bir diğer öğe de 70.89 metre yükseklikte üçer şerefeli dört minaresidir. Sinan, Selimiye'nin merkezi yapı özelliğini belirlerken, her yönden görülebilecek imkanı veren bilinçli yer seçimiyle de dikkati çekmektedir.
Selimiye Camii, klasik Osmanlı dönemi cami mimarisinin süsleme programını tüm boyutlarıyla tanıtması açısından da önemlidir. Çinileri, kalem işi bezemeleri, pencerelerindeki cam işçiliği örnekleri bunun belgeleridir. Hünkar mahfili, müezzin mahfili, minberi yapının önemine uygun düzeyde ele alınmıştır.

Çini süslemeleri 16. yüzyıl İznik çiniciliğinin doruk noktasına ulaştığının işaretleridir. Müezzin mahfilindeki Edirnekari kalem işleri klasik dönemin en seçkin örnekleridir. Revaklarla çevrili avlu ortasında yer alan mermer şadırvan mimari elemanların oransal mükemmelliğini dile getirir. Taş duvarla çevrili geniş dış avlu içinde yer alan Dar'ül Sıbyan, Dar'ül-Kurra, Dar'ül-Hadis Edirne Müzesi'nin çeşitli bölümleri olarak kullanılmaktadır. Yine müze haline getirilmiş olan medresenin çok zarif revaklı avlusu, ortasında şadırvanıyla dikkat çeker. Heybetle yükselen cami terasının altında uzanan Arasta, III. Sultan Murat zamanında Mimar Davut Ağa tarafından camiye vakıf olarak yapılmıştır.
http://www.edirne.gov.tr/camiler/selimiye.jpg
Tarihi ve Yapı Özellikleri: Selimiye Camii eskiden kavak meydanı denilen yerdeki Yıldırım Beyazıt’ın saray arsası üzerine yapılmıştır.Camii Kanuni Sultan Süleyman’ın oğlu II.Sarı Selim Kıbrıs ganimetiyle Hassa Mimarı Koca Sinan’a yaptırılmıştır. (Yapım Yılları : 1569-1575) Yapımı 6 yıl sürmüş yapımında dört yüz kalfa ve on dört bin işçi çalışmıştır. Camii külliyesi ile beraber 22.022 m2 alanı kapsamaktadır. Camii dikdörtgen biçiminde olup 1620 m2 tutan iç kısmı bir kubbe ile örtülmüştür. Evliya Çelebi Camii için 27.760 kese akçe harcandığını yazmaktadır. Dışavlunun batı duvarı boyunca Selimiye Vakfiyesi ek olarak III.Murat tarafından kapalı bir çarşı yaptırılmıştır. Camii’nin içi takriben 6000 kişi almaktadır.Kubbesi Ayasofya kubbesinden 6 zira geniş 4 zira derindir. Külliyesinde 999 penceresi vardır. Çinileri orijinal ve kabartmadır. Şadırvan tarafındaki iki minaresi 3’er yolludur. Minberi tamamen mermer olup ve yan orta kısmı yekparelidir.
Selimiye niçin Edirne’ye yapıldı?
Kıbrıs adasını düşmandan alırsam Allah rızası için bir Camii yaptıracağım diyen II.Selim Kıbrıs’ı fethedince vaadini unutuyor. Fakat bir gece rüyasında Hz.Muhammed Efendimiz : “Ey Selim sözüne sadık ol vaadettiğin camiyi buraya yaptıracaksın” diye parmağıyla Edirne’yi gösteriyor.Bu sebepten Selimiye Camii Edirne’ye yapılıyor
http://www.edirne.gov.tr/camiler/Kubbe.jpgKubbe : Kubbe yüksekliği Camii tabanından kilit taşına kadar 43.28 m. Kubbe çapının 31.30 m taban ile kilit taşı arasının 15.86 m olduğu Y.Mimar Sedat Çetintaş tarafından belirtilmiştir. Kubbe şeklindeki sekiz sütun üzerine 40 pencereli kubbe kasnağı bunun üstün nefis çinilerinden pirametik biçimde yapılmıştır.
Minber : Minberi 25 basamaklıdır. Minber 16. Asrın mermer işçiliğindendir. Yerli ve yabancı her göreni hayran bırakan bu eşsiz eser Mimar Sinan’ı dünyaya tanıtıp nasıl bir usta olduğunu öğrenmek için bu minber kafidir diyenler çoktur.
Mihrab : Cami’nin mihrabı duvar içine oyulmuş tamamen mermerdir. Mihrabın yan duvarlarını kaplayan mavi ,yeşil ,kırmızı ve beyaz rengarenk motiflerden meydana getirilen pek nefis çinilerin üst kısmında lacivert üzerine beyaz renkli ve iri yazılı olarak Amen er Resulü alt tarafa bölümler halinde yazılın Fatiha Suresidir. Böylece Mimar Sinan Mihrabı çok nefis motifli ve kabartma çiniler ile Amen er Resulü ve Fatiha Suresi ile süslenmiştir.
http://www.edirne.gov.tr/camiler/mihrap.jpgManevi Özellikleri:
Cami’nin kubbesinin tek olması Allah’ın tek olduğunu, kubbesinin geniş olması Hıristiyan mimarlara galip gelindiğini ,caminin pencerelerinin 5 kademeli oluşu İslamın 5 şartını , vaaz kürsülerinin 4 tane oluşu İslam’da 4 tane mezhebin hak olduğunu, Selimiye Külliyesi'nin 32 tane kapısının olması İslamın 32 farzını ,arka minarelerde 6 yolun olması imanın 6 şartını , minarelerinde 12 şerefe olması camii yaptıran padişahın 12. padişah olduğunu sembol etmektedir.
Müezzin Mahfeli : Kubbenin altında 2 m. yüksekliğinde 12 mermer sütüna oturtulmuş müezzin mahfeli bulunmaktadır. Müezzin mahfelinin altında da mermer şadırvan vardır. Müezzin mahfelinin sol ön köşesindeki mermer sütün üzerinde kabartma bir lale motifi bulunmaktadır. Hakkında birkaç hikaye söylendi ise de Selimiye üzerinde XX. Yüzyıla kadar yazılmış eserlerde buna dair bir yazı bulunmadığını Dr.Rıfat Osman kaydetmiştir.
Hünkar Mahfeli : Caminin sol ön köşesinde 4 profil sütuna oturtulmuş Hünkar mahfeli vardır. Sütunlar 4 kemerle bağlanmıştır. Kemer araları ve duvarları yine zamanın nefis çinileri ile kaplanmıştır. Hünkar mahfeli çinilerinden bir kısmı 1877-78 Rus İşgali sırasında General Skoplef tarafından söktürülmüştür. Moskova Müzesi'ne gönderilmiş olup halen orada sergilenmektedir.
Minareler : Minarelerin her biri üçer şerefe olup harem tarafındaki minareler üç yolludur.Birinci yol,birinci şerefe ile üçüncü şerefeye;ikinci yol,ikinci şerefe ile üçüncü şerefeye;üçüncü yol ise doğrudan üçüncü şerefeye gider .Kıble yönündekiler birer yolludur. Minarelerin yüksekliği külah dahil 84 m, çapı 4 m üçüncü şerefeye kadar 250 basamaklıdır. Alem 2.5 metredir.

bluekeys™
10-18-2006, 04:54 PM
http://www.edirne.gov.tr/kirkpinar/baslik.jpg
2005 yılında 644. sü gerçekleştirilen Kırkpınar Yağlı Güreşleri Edirne'nin en önemli sembollerindendir. Kırkpınar Güreşleri'nin Edirne'nin Türkler tarafından fethedildiği 1361 yılında başladığı kabul edilir. Güreşlerin başlangıç tarihine ilişkin anlatılan bir efsaneye göre; Çanakkale Boğazı'ndan Rumeli'ye geçen akıncılar güreşe tutuşmuş, fakat birbirlerini bir türlü yenemeyen iki pehlivan sonuna kadar güreşerek can vermiş. Ertesi yıl akıncılar aynı yere geldiklerinde, güreş yerinde bir pınarın fışkırdığını görmüşler ve buraya "Kırkpınar" adını vermişler. Bundan sonra her yıl bu iki güreşçinin anısına güreşler düzenlenmeye başlanmış. Rumeli'de güreşlerin Hıdrellez'de yapılması, Orta Asya Türk boylarından başlayan ve Anadolu'dan Balkanlar'a yayılan eski bir gelenektir. Kırkpınar, bugün Yunanistan sınırları içerisinde kalan ve İlkbahar'da yapılan panayırların en ünlüsüydü.
http://www.edirne.gov.tr/kirkpinar/kirkpinar.jpghttp://www.edirne.gov.tr/kirkpinar/kirkpinar1.jpgSavaşlar ve istilalar nedeniyle bazı yıllarda kesintiye uğrayan Kırkpınar Güreşleri, ilk yapıldığı alanın sınırlarımız dışında kalması nedeniyle 1925 yılından bu yana Edirne'nin Sarayiçi yöresinde yapılmaya başlandı. Kırkpınar Güreşleri her yıl Haziran ayının sonu ve Temmuz ayının ilk haftasında düzenlenir. Eski geleneklerin korunduğu Tarihi Kırkpınar Güreşleri ve Kültür Etkinlikleri bir hafta sürer. Şenlikler kapsamında çeşitli folklor gösterileri, fuarlar, sergiler, güzellik yarışmasıyla yöresel yemek yarışmaları düzenlenir. Yurtdışından çeşitli ülke gruplarının katılımıyla uluslararası bir renklilik de kazanan şenliklerin son üç gününde yağlı güreşler yapılır. Büyük, orta, başaltı ve baş boylarında güreşen pehlivanlardan, baş güreşenlerin birincisine "başpehlivan" ünvanı ve altın kemer ödülü verilir. Güreşlerin vazgeçilmez sembolü Kırkpınar Ağası'dır. Ortaya konan koça açık artırmada en fazla parayı veren kişi Kırkpınar Ağası olur ve bir sonraki yılın güreşlerini organize eder. Ayrıca Kırkpınar şenliklerinde ve güreşlerde yarışmaları kazananlara ödüllerini verip misafirleri ağırlar.

bluekeys™
10-18-2006, 04:54 PM
http://www.edirne.gov.tr/beyazid/baslik.jpg
http://www.edirne.gov.tr/beyazid/bayezit1.jpgEdirne'de 15. yüzyıl sonunun bir başka karakteristik yapısı da II. Sultan Bayezit tarafından 1484-1488 yılları arasında Mimar Hayrettin'e yaptırılan II. Bayezit yapılar topluluğudur. Cami, imaret, hastane, medrese, hamam, mutfak ve ambarlardan oluşan bu yapı, İslam dünyasının en büyük dini hayır kurumlarından biridir. Dört duvar üzerine oturan 21 metre çapında büyük kubbe ile örtülmüş olan caminin sağ ve solunda daha alçak dokuz kubbeli bir tabhane bölümü bulunur. Mermerden oluşmuş minberi ayrı bir değer taşır. Somaki sütunlara dayalı mahfel ilk kez bu camide kurulmuştur.
Caminin kapısı ahşap işçiliğin en güzel örneklerindendir. Külliye içinde medrese ve hastane yer alır. Hastanenin en önemli mekanı büyük kubbeli kısımla bunun etrafında sıralanan altı kubbeli oda ve beş sedirli sofadan oluşur. Medresesi revakla çevrili bir bahçenin etrafında kubbelerle örtülü on sekiz talebe odasıyla, büyük kubbeli dershaneden meydana gelir, bahçe ortasında bir şadırvan vardır. Caminin doğu tarafında imaret, fodla (ekmek fırını) ve mumhane yer alır. Şifahane günümüzde Trakya Üniversitesi'ne bağlı Sağlık Müzesi, Medrese ise Aile Hekimliği birimi olarak hizmet vermektedir. Trakya Üniversitesi, Sultan II. Bayezit Külliyesi'ni oluşturan birimlerin yaşama geçirilmesi çabaları çerçevesinde, Osmanlı mimarisinin özgün özellikler içeren Şifahane ve Tıp Medresesi bölümlerini yeniden düzenleyerek Sağlık Müzesi oluşturmuş ve yaşamına süreklilik kazandırmıştır. Diğer birimleriyle birlikte Mimar Hayrettin'in planladığı Darüşşifanın külliye içinde yer alması, poliklinik, yataklı hasta bakımı, psikolojik hastalar için müzikle tedavi ve devasız akıl hastalarına ayrılan odalarla tasarlanmış olması önemlidir.

http://www.edirne.gov.tr/beyazid/bayezit3.jpg

bluekeys™
10-18-2006, 04:57 PM
http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0020.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=20)http://www.edirneden.com/golge-kose.gifhttp://www.edirneden.com/albumler/images/album_0019.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=19)http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0018.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=18)

http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0017.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=17)http://www.edirneden.com/golge-kose.gifhttp://www.edirneden.com/albumler/images/album_0016.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=16)http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0015.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=15)

http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0014.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=14)http://www.edirneden.com/golge-kose.gifhttp://www.edirneden.com/albumler/images/album_0013.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=13)http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0012.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=12)

http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0011.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=11)http://www.edirneden.com/golge-kose.gifhttp://www.edirneden.com/albumler/images/album_0010.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=10)http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0009.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=9)

http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0008.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=8)http://www.edirneden.com/golge-kose.gifhttp://www.edirneden.com/albumler/images/album_0007.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=7)http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0006.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=6)

http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0005.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=5)http://www.edirneden.com/golge-kose.gifhttp://www.edirneden.com/albumler/images/album_0004.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=4)http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0003.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=3)

http://www.edirneden.com/albumler/images/album_0002.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=2)http://www.edirneden.com/golge-kose.gifhttp://www.edirneden.com/albumler/images/album_0001.jpg (http://www.edirneden.com/albumler/album.php?id=1)

yavuzaslan
10-18-2006, 09:56 PM
konu ıcın tesekkur ederımmmmmmmmmm