PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Fenerbahçe 2006/2007 /5 Ocak


KέžmдИ
01-05-2007, 10:52 AM
Futbolda lig, kupa, UEFA Kupası’nı kazanmak, tüm amatör branşlarda şampiyonluk yaşamak. Şanssızlıklar olmazsa, bu hedef tutturulur ve yıllar önceki gibi bir efsane yaratılabilir

2006 yılı. Fenerbahçe camiasının yaşanmamış bir sene olarak görmek istediği 12 ay. Sarı-Lacivertliler, 2006’da neredeyse çeyrek asırdır hasret kaldığı Türkiye Kupası’nı finalde Beşiktaş’a kaptırdı. Büyük bölümünü önde ***ürdüğü lig maratonunda ise son 90 dakikada bayrağı ezeli rakibi Galatasaray’a teslim etti. Her iki karşılaşmada da Fenerbahçe’nin aleyhine hakem hataları gelişti. Denizli’de çıkan olaylar, hakem faciası şampiyonluğun Fenerbahçe’nin kucağından kayıp, Ali Sami Yen’e düşmesinde önemli rol oynadı. Ancak Sarı-Lacivertli futbolcuların da sanki şampiyon olmayı istemiyorlarmış havasında bir 90 dakika sergilediklerini de unutmamak gerekiyor.

Her şey rüya gibiydi. Şampiyonluğun son maçta Galatasaray’a altın tepside sunulması, yönetim, teknik kadro, oyuncular, taraftar kısacası tüm Fenerbahçe camiasını şoka soktu. Üzüntü girdabından kurtulma çabaları sürerken, Başkan Aziz Yıldırım görevi bıraktığını açıkladı. Yıldırım, bunu ikinci kez yapıyordu. Kararlı bir şekilde kesinlikle dönmeyeceğini ifade etti. Ardından olağanüstü kongre kararı alındı. Beklenmedik bu gelişmeler, camiada artçı depremler gibi hasar yarattı. Fenerbahçe, her geçen gün kaos ortamına sürükleniyordu.

Belirsizlik pahalıya patladı
Daum kalacak mı gidecek mi, transferler ne olacak, başkanlık koltuğuna kim oturacak? Gerçi Aziz Yıldırım giderken ne gerekiyorsa yapılacağı garantisini vermişti. Buna rağmen 100. yılında camia belirsizlikler yüzünden karamsar bir topluluğa dönüştü.

Gelen yoğun baskılara yine dayanamadı Aziz Yıldırım. Olağanüstü genel kurulda aday olup, seçilerek güven tazeledi. Ne yazık ki, belirsizlik dönemi Fenerbahçe’ye pahalıya patladı. Daum gönderildi. Dünya futbolunun kariyerli teknik adamları gündemdeyken, takımın başına deneyimi olmayan Zico getirildi. Gelen gideni aratır misali, Brezilyalı hocaya güvenenler azınlıkta kaldı. Hatta “Daum gitmeseydi” diyenler bile vardı. Yabancı futbolcu transferi de Arap saçına dönmüştü. Son günde Kezman, Edu, Deivid ile sözleşme yapıldı. Daha önce de Lugano alınmıştı.

Tüm branşlarda başarı sloganı
Önce Türkiye Kupası, ardından şampiyonluk gitti. Şampiyonlar Ligi rüyası ön elemede bitti. Futbol Federasyonu-Fenerbahçe sürtüşmesi hiç gündemden düşmedi. Tecrübesiz Zico, umulanı vermeyen yabancı transferler... Bu manzaraya baktığımızda 2006 yılı 100 senelik Fenerbahçe tarihinin hatırlanmak istenmeyen sayfaları arasındaki yerini aldı.

2007, Fenerbahçe ve ona gönül verenler için umut dolu günlere gebe. Sarı-Lacivertliler, ligde Galatasaray’ın 7, Beşiktaş’ın ise 8 puan önünde liderlik keyfi yaşıyor. Maddi açıdan belki de Süper Lig’deki sorunsuz tek kulüp. Fortis Türkiye Kupası’nda gruptan lider çıkacak. UEFA’da oynadığı üst düzey futbolla final mesajları verdi. 100. yılda tüm branşlarda başarı sloganı, Fenerbahçe’nin 2007’deki öncelikli hedefi. Futbolun yanı sıra basketbol, voleybol olmak üzere amatör dalların hepsinde zirvede yer alıyor. Sarı-Lacivertli erkek ve bayan takımları, rakiplerin korkulu rüyası oldu. Fenerbahçe Yönetimi, 2007’de daha kararlı ve sağlam basacaklarının sinyallerini verdi. Şanssızlık ve sakatlık sorunları yaşanmazsa, yıllar önce olduğu gibi çok kupalı bir Fenerbahçe efsanesi daha yaratılabilir. Süper Lig, Fortis Türkiye Kupası, UEFA Kupası, Süper Kupa, amatör dallarda şampiyonluklar... Sarı-Lacivertli camia ve yönetim, hatta kamuoyunun belli kesimi bunların olacağı inancını taşıyor. İnanmak başarmanın yarısı olduğuna göre, neden olmasın.

Camia büyük bir umutla bekliyor
Fenerbahçeli 2006’yı elbette hatırlamak istemez. Çünkü üzüldü, onuru kırıldı. Ezeli rakipleri kupaları kaldırırken o, başı önünde içten içe ağladı. Ama 2007, Fenerbahçe için çok farklı geçecek gibi. Sarı-Lacivertli renklere gönül verenler, 2007’yi anımsatıp, rakiplerine gönderme yapmanın hayalini kuruyor. Unutturun 2006’yı. Fenerbahçe camiası bunu istiyor ve umutla bekliyor.

Bir de 2007’de hakem hataları artık bitsin. Fenerbahçe-Futbol Federasyonu restleşmesi son bulsun. Kin ve nefret duygularının önü kesilsin. Yöneticiler sadece kendi kulüplerinin idari, mali ve sportif gelişmeleri için fikirler üretsin.
İyi bayramlar, nice mutlu yıllar.