DHeMLy-CHaY
01-10-2007, 01:01 PM
BAYKOÇ: Beşiktaş’ın sorunu asla tek başına teknik direktör sorunu değildir. Kimin gitmesi gerektiği ortada. DİZDAR: İki taraf açısından oyun ‘orta saha’da kilitlendi. Sanırım Beşiktaş ligden kopana kadar böyle devam edecek. YILDIRIM: Tigana ile olmuyor. Başkan kol kola gitmemek ve seçime de rahat girmek istiyorsa önlem almalı.
Yönetim ‘devam’ kararı aldı, ama bu iş Tigana’yla yürür mü? Fanatik yazarları değerlendirdi.
Basri Baykoç: Kadro dengesiz ve vasıfsız
Tigana’nın gitmesi hiç bir şeyi değiştirmez. Ve Demirören Yönetimi, teknik direktör öğütme konusunda tarihe geçer. Del Bosque gönderilip Çalımbay geldiğinde zirve yarışından kopmuş olan Beşiktaş’ın kaybedecek bir şeyi olmadığı için motivasyon gücüyle elde ettiği sonuçlara benzer bir çıkış gözlenebilir. Ama sonuç fazla farklı olmaz. Çünkü Beşiktaş’ın sorunu asla tek başına teknik direktör sorunu değildir. Siyah-Beyazlıların kadrosu kurulum olarak hem dengesiz, hem de vasıfsızdır. Bundan öte esas bir yönetim anlayışı söz konusudur ki, maalesef bu anlayışla büyük olduğu söylenen bir futbol kulübünü yönetecek kapasitenin ve vizyonun olmadığı gerçeği vardır. Kimin gitmesi gerektiği ortada!
Cem Dizdar: Aslında son derece öğretici!
Tigana ile yönetim ve taraftarın önemli bir bölümü arasında ciddi bir ‘güven sorunu’ oluşmuş durumda. Bu açının daraltılması için Tigana’nın bir şeyler yapması gerekir, ama o da buna çok hevesli görünmüyor. Duruşu daha çok “Zorluk çıkarmadan tazminatımı verin, gideyim” der gibi. İki taraf açısından oyun ‘orta saha’da kilitlendi ve sanırım Beşiktaş ligden iyice kopana kadar böyle devam edecek. Bu saatten sonra Beşiktaş futbol takımından ciddi bir çıkış beklemek için fazlasıyla iyi niyetli olmak gerekir. ‘Bu gerilimden iyi bir şey çıkmaz’ diye düşünüyorum. Yoksa gönlümden geçen şuydu; futbol oynatma tarzıyla ilgili tüm olumsuz düşüncelerime rağmen Tigana’ya takımı oturtabilmesi için bu sezon şans verilmesi ve buna göre pozisyon alınması. Bu kriz aslında Türkiye’de futbol takımı yöneticiliğinin ne kadar hesapsız kitapsız yapıldığını göstermesi açısından son derece öğretici.
Orhan Yıldırım: Bunun adı, bile bile ladestir
Başkan ve yönetimin iyi niyetinden kimsenin kuşkusu olmasın. Tek düşünceleri takımı ayağa kaldırmak. Ama başta Demirören olmak üzere, hiçbir yönetici ve bundan da önemlisi futbolcunun Tigana’ya karşı güveni kalmadı. Yönetimler, teknik adamlar ve futbolcular gelip geçici, tek kalıcı olan Beşiktaş olduğuna göre olaya bu açıdan bakalım. Bugün hiçbir Beşiktaşlı takımından, gelecekten umutlu değil. Hani oynarsın, mücadele edersin, savaşırsın ama kaybedersin, o ayrı. Zaten bu tür maçlarda en büyük desteği tribünlerden gördüler. Tigana ile Beşiktaş’ın daha da geri gideceğini düşünüyorum. Kendisi bir yıldır burada, bu ekibi o kurdu, ama sonuç yok. Artık top başkanda. Eğer kol kola gitmek istemiyorsa ve seçime rahat girmeyi düşünüyorsa önlemini almalı.
Yönetim ‘devam’ kararı aldı, ama bu iş Tigana’yla yürür mü? Fanatik yazarları değerlendirdi.
Basri Baykoç: Kadro dengesiz ve vasıfsız
Tigana’nın gitmesi hiç bir şeyi değiştirmez. Ve Demirören Yönetimi, teknik direktör öğütme konusunda tarihe geçer. Del Bosque gönderilip Çalımbay geldiğinde zirve yarışından kopmuş olan Beşiktaş’ın kaybedecek bir şeyi olmadığı için motivasyon gücüyle elde ettiği sonuçlara benzer bir çıkış gözlenebilir. Ama sonuç fazla farklı olmaz. Çünkü Beşiktaş’ın sorunu asla tek başına teknik direktör sorunu değildir. Siyah-Beyazlıların kadrosu kurulum olarak hem dengesiz, hem de vasıfsızdır. Bundan öte esas bir yönetim anlayışı söz konusudur ki, maalesef bu anlayışla büyük olduğu söylenen bir futbol kulübünü yönetecek kapasitenin ve vizyonun olmadığı gerçeği vardır. Kimin gitmesi gerektiği ortada!
Cem Dizdar: Aslında son derece öğretici!
Tigana ile yönetim ve taraftarın önemli bir bölümü arasında ciddi bir ‘güven sorunu’ oluşmuş durumda. Bu açının daraltılması için Tigana’nın bir şeyler yapması gerekir, ama o da buna çok hevesli görünmüyor. Duruşu daha çok “Zorluk çıkarmadan tazminatımı verin, gideyim” der gibi. İki taraf açısından oyun ‘orta saha’da kilitlendi ve sanırım Beşiktaş ligden iyice kopana kadar böyle devam edecek. Bu saatten sonra Beşiktaş futbol takımından ciddi bir çıkış beklemek için fazlasıyla iyi niyetli olmak gerekir. ‘Bu gerilimden iyi bir şey çıkmaz’ diye düşünüyorum. Yoksa gönlümden geçen şuydu; futbol oynatma tarzıyla ilgili tüm olumsuz düşüncelerime rağmen Tigana’ya takımı oturtabilmesi için bu sezon şans verilmesi ve buna göre pozisyon alınması. Bu kriz aslında Türkiye’de futbol takımı yöneticiliğinin ne kadar hesapsız kitapsız yapıldığını göstermesi açısından son derece öğretici.
Orhan Yıldırım: Bunun adı, bile bile ladestir
Başkan ve yönetimin iyi niyetinden kimsenin kuşkusu olmasın. Tek düşünceleri takımı ayağa kaldırmak. Ama başta Demirören olmak üzere, hiçbir yönetici ve bundan da önemlisi futbolcunun Tigana’ya karşı güveni kalmadı. Yönetimler, teknik adamlar ve futbolcular gelip geçici, tek kalıcı olan Beşiktaş olduğuna göre olaya bu açıdan bakalım. Bugün hiçbir Beşiktaşlı takımından, gelecekten umutlu değil. Hani oynarsın, mücadele edersin, savaşırsın ama kaybedersin, o ayrı. Zaten bu tür maçlarda en büyük desteği tribünlerden gördüler. Tigana ile Beşiktaş’ın daha da geri gideceğini düşünüyorum. Kendisi bir yıldır burada, bu ekibi o kurdu, ama sonuç yok. Artık top başkanda. Eğer kol kola gitmek istemiyorsa ve seçime rahat girmeyi düşünüyorsa önlemini almalı.