Nǿ ŦΞДЯ™
05-11-2007, 11:00 AM
"Artık çıkmayı göze alamazlar"
Deutsche Bank Türkiye Genel Müdürü Yorgancıoğlu yabancıların Türk ekonomisine bakışını değerlendirdi
11.05.2007 03:51
Türkiye’de para ve sermaye piyasalarındaki işlemleriyle ilk sıralarda yer alan Deutsche Bank’ın Türkiye Genel Müdürü Selçuk Yorgancıoğlu, "Türkiye hızlı büyüyor. Biz de buna ayak uydurmaya çalışıyoruz" dedi.
Yorgancıoğlu, Türkiye’de yabancıların yeterince pozisyon açtıklarını, artık geri dönüşlerinin çok kolay olmadığını savundu.
YAKLAŞIK 2.9 trilyon dolarlık net geliri ile Almanya’nın en büyük bankası olan Frankfurt merkezli Deutsche Bank, ülke ekonomisindeki hızlı büyümeye ayak uydurabilmek için Türkiye’deki faaliyetlerini de genişletme kararı aldı. İstanbul’da kurulu olan ve hisse senedi, bono ve halka arzlar başta olmak üzere kurumsal faaliyetlerde adından sıkça söz ettiren Deutsche Bank Türkiye A.Ş.’nin yeni Genel Müdürü Selçuk Yorgancıoğlu, yabancılar açısından artık Türkiye’nin "kolay vazgeçilebilir bir pazar" olmadığını savundu. Yorgancıoğlu, pozisyon kapatıp Türkiye’den çıkmanın artık düüşünüülebilir bir durum olmadığını ifade etti.
KOLAY VAZGEÇEMEZLER: Global likiditenin çok fazla olduğu bir döneme gelmesinin Halk Bankası’nın arzını kolaylaştırdığını belirten Yorgancıoğlu, "Her yerde çok fazla para var. Kredi çok ucuz. Piyasaya yeni bir iş gelince de böyle bir ortamda müşteri bulmak zor olmuyor. Halkbank da içerideki siyasi çalkantıya rağmen arz sürecini rahat bir şekilde tamamladı. Yabancılar da Türkiye’de 5-10 yıl öncesine göre yeterince pozisyon açmış durumdalar. Önceleri kolay vazgeçebilecekleri bir pazar durumundayken bugün daha dikkatli davranıyorlar. Keza mevcut pozisyonlarını kapatıp çıkmak onların da canını acıtır" diye konuştu
TÜRKİYE İŞ RADARINDA: Yorgancıoğlu’na göre, şu anda dünyada boğa (bull market) piyasasının uzantısı yaşanıyor ve bunun ne kadar süreceğini kestirmek zor. Yorgancıoğlu’nun önümüzdeki döneme ilişkin bakışı şöyle: "Bütün dünya merkez bankaları bu sürecin farkında ve herhangi bir sarsıntı yaratmamak için gelişmeleri büyük hassasiyetle izliyorlar. Türkiye açısından mali politikaların bugüne kadar en iyi şekilde yürütüldüğü bir dönem geçirdik. En büyük sıkıntı cari açık olarak karşımıza çıkıyor. Ancak global likidite de bir kırılganlık olmazsa, mevcut duruma çok olumsuz bakmıyorum. Türkiye halen yabancıların iş radarında."
ORGANİK BÜYÜYECEĞİZ: Bu arada Deutsche Bank’ın Bankers Trust’ın tüm dünyada satın alınmasının ardından 2000 yılından itibaren Türkiye’ye girdiğini hatırlatan Yorgancıoğlu, daha önceki yöneticiler Mete Başol ve Dilek Yardım’ın oluşturduğu sağlam bir altyapıyla bugünkü faaliyetlerini yürüttüklerini vurguladı. "Yerli ve yabancı yatırımcıya daha iyi hizmet vermek için operasyonlarımızı büyütüyoruz" diyen Yorgancıoğlu, "Ancak satın almalar söz konusu değil, organik büyüyeceğiz" diye konuştu.
RAKAMLAR ORTADA: Deutsche Bank olarak son dönemde özellikle hisse senedi ve bono işlemlerinde aktif olduklarına dikkat çeken Yorgancıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hisse senedi, İMKB tahvil bono piyasasında yabancı işlemlerinde ve yurtdışı tahvil satışlarında birinci sıradayız. Geçen yıl Deutsche Bank olarak bonoda, 96 milyar YTL (68 milyar dolar), İMKB’de 6.3 milyar dolar, yurtdışı bono piyasasında 7 milyar dolarlık işlem gerçekleştirdik. Bazı uluslararası finans kuruluşu ve banka yöneticileri, Türkiye’de önümüzdeki kısa dönemde 3-5 milyar dolarlık işlemler yapabileceklerinden söz ediyorlar. Bizim Deutsche Bank olarak bu tür rakamları telaffuz etmeye ihtiyacımız yok. Biz zaten uzun zamandır Türkiye’deyiz ve rakamlarımız ortada."
İzmir Limanı’na ortaklığımız stratejik bakışımızın göstergesi
GEÇTİĞİMİZ günlerde yapılan ve 1 milyar 275 milyon dolarlık teklifle ihaleyi kazanan Global Holding-Hutchison-Ege İhracatçı Birlikleri Ortak Girişim Grubu’na yüzde 20 ortak olarak girdiklerini söyleyen Deutsche Bank’ın Türkiye Müdürü Selçuk Yorgancıoğlu, "İzmir Limanı yatırımına girmemiz, bizim Türkiye’ye stratejik bakışımızın bir parçasıdır" dedi. Bu konuda şu aşamada daha fazla bilgi veremeyeceğini belirten Yorgancıoğlu, "İzmir Limanı konsorsiyumuna ortaklık kararımız, Türkiye’ye olumlu bakışımızın bir göstergesidir" demekle yetindi. İzmir Limanı ihalesi için söz konusu konsorsiyum üyeleri ile Deutsche Bank arasında projenin finansmanı için görüşmeler yapıldığı, ancak Banka’nın bu projeye finansman sağlamak yerine doğrudan ortak olmayı istediği ve anlaşmanın sağlandığı belirtildi.
Halka arzda pahalıyız ama yurtdışı kapısını açıyoruz
HALKA arzlar konusunda Deutsche Bank’ın bütün dünyada iyi bir isim olduğunu belirten Selçuk Yorgancıoğlu, Türkiye’de de 5 yılda gerçekleştirilen, toplam 23 halka arzın 9’unu Deutsche Bank’ın yaptıığıını söyledi. Halka arzlar da kendilerinin tercih edilmesinin nedeninin fiyat olmadığını belirten Yorgancıoğlu, "Biz fiyat olarak pahalıyız. Ama aldığımız iş için çok iyi bir altyapımız var.
Türkiye’deki ofisimizde de, uluslararası standart olarak kabul edilen Londra ve Frankfurt’taki işe alma prosedürleri uygulanıyor. Halka arzların büyük bölümünün yurtdışına dönük yapıldığı düşünülürse, bu müşteri için önemli bir avantaj oluşturuyor" diiiye konuştu.
Deutsche Bank Türkiye Genel Müdürü Yorgancıoğlu yabancıların Türk ekonomisine bakışını değerlendirdi
11.05.2007 03:51
Türkiye’de para ve sermaye piyasalarındaki işlemleriyle ilk sıralarda yer alan Deutsche Bank’ın Türkiye Genel Müdürü Selçuk Yorgancıoğlu, "Türkiye hızlı büyüyor. Biz de buna ayak uydurmaya çalışıyoruz" dedi.
Yorgancıoğlu, Türkiye’de yabancıların yeterince pozisyon açtıklarını, artık geri dönüşlerinin çok kolay olmadığını savundu.
YAKLAŞIK 2.9 trilyon dolarlık net geliri ile Almanya’nın en büyük bankası olan Frankfurt merkezli Deutsche Bank, ülke ekonomisindeki hızlı büyümeye ayak uydurabilmek için Türkiye’deki faaliyetlerini de genişletme kararı aldı. İstanbul’da kurulu olan ve hisse senedi, bono ve halka arzlar başta olmak üzere kurumsal faaliyetlerde adından sıkça söz ettiren Deutsche Bank Türkiye A.Ş.’nin yeni Genel Müdürü Selçuk Yorgancıoğlu, yabancılar açısından artık Türkiye’nin "kolay vazgeçilebilir bir pazar" olmadığını savundu. Yorgancıoğlu, pozisyon kapatıp Türkiye’den çıkmanın artık düüşünüülebilir bir durum olmadığını ifade etti.
KOLAY VAZGEÇEMEZLER: Global likiditenin çok fazla olduğu bir döneme gelmesinin Halk Bankası’nın arzını kolaylaştırdığını belirten Yorgancıoğlu, "Her yerde çok fazla para var. Kredi çok ucuz. Piyasaya yeni bir iş gelince de böyle bir ortamda müşteri bulmak zor olmuyor. Halkbank da içerideki siyasi çalkantıya rağmen arz sürecini rahat bir şekilde tamamladı. Yabancılar da Türkiye’de 5-10 yıl öncesine göre yeterince pozisyon açmış durumdalar. Önceleri kolay vazgeçebilecekleri bir pazar durumundayken bugün daha dikkatli davranıyorlar. Keza mevcut pozisyonlarını kapatıp çıkmak onların da canını acıtır" diye konuştu
TÜRKİYE İŞ RADARINDA: Yorgancıoğlu’na göre, şu anda dünyada boğa (bull market) piyasasının uzantısı yaşanıyor ve bunun ne kadar süreceğini kestirmek zor. Yorgancıoğlu’nun önümüzdeki döneme ilişkin bakışı şöyle: "Bütün dünya merkez bankaları bu sürecin farkında ve herhangi bir sarsıntı yaratmamak için gelişmeleri büyük hassasiyetle izliyorlar. Türkiye açısından mali politikaların bugüne kadar en iyi şekilde yürütüldüğü bir dönem geçirdik. En büyük sıkıntı cari açık olarak karşımıza çıkıyor. Ancak global likidite de bir kırılganlık olmazsa, mevcut duruma çok olumsuz bakmıyorum. Türkiye halen yabancıların iş radarında."
ORGANİK BÜYÜYECEĞİZ: Bu arada Deutsche Bank’ın Bankers Trust’ın tüm dünyada satın alınmasının ardından 2000 yılından itibaren Türkiye’ye girdiğini hatırlatan Yorgancıoğlu, daha önceki yöneticiler Mete Başol ve Dilek Yardım’ın oluşturduğu sağlam bir altyapıyla bugünkü faaliyetlerini yürüttüklerini vurguladı. "Yerli ve yabancı yatırımcıya daha iyi hizmet vermek için operasyonlarımızı büyütüyoruz" diyen Yorgancıoğlu, "Ancak satın almalar söz konusu değil, organik büyüyeceğiz" diye konuştu.
RAKAMLAR ORTADA: Deutsche Bank olarak son dönemde özellikle hisse senedi ve bono işlemlerinde aktif olduklarına dikkat çeken Yorgancıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hisse senedi, İMKB tahvil bono piyasasında yabancı işlemlerinde ve yurtdışı tahvil satışlarında birinci sıradayız. Geçen yıl Deutsche Bank olarak bonoda, 96 milyar YTL (68 milyar dolar), İMKB’de 6.3 milyar dolar, yurtdışı bono piyasasında 7 milyar dolarlık işlem gerçekleştirdik. Bazı uluslararası finans kuruluşu ve banka yöneticileri, Türkiye’de önümüzdeki kısa dönemde 3-5 milyar dolarlık işlemler yapabileceklerinden söz ediyorlar. Bizim Deutsche Bank olarak bu tür rakamları telaffuz etmeye ihtiyacımız yok. Biz zaten uzun zamandır Türkiye’deyiz ve rakamlarımız ortada."
İzmir Limanı’na ortaklığımız stratejik bakışımızın göstergesi
GEÇTİĞİMİZ günlerde yapılan ve 1 milyar 275 milyon dolarlık teklifle ihaleyi kazanan Global Holding-Hutchison-Ege İhracatçı Birlikleri Ortak Girişim Grubu’na yüzde 20 ortak olarak girdiklerini söyleyen Deutsche Bank’ın Türkiye Müdürü Selçuk Yorgancıoğlu, "İzmir Limanı yatırımına girmemiz, bizim Türkiye’ye stratejik bakışımızın bir parçasıdır" dedi. Bu konuda şu aşamada daha fazla bilgi veremeyeceğini belirten Yorgancıoğlu, "İzmir Limanı konsorsiyumuna ortaklık kararımız, Türkiye’ye olumlu bakışımızın bir göstergesidir" demekle yetindi. İzmir Limanı ihalesi için söz konusu konsorsiyum üyeleri ile Deutsche Bank arasında projenin finansmanı için görüşmeler yapıldığı, ancak Banka’nın bu projeye finansman sağlamak yerine doğrudan ortak olmayı istediği ve anlaşmanın sağlandığı belirtildi.
Halka arzda pahalıyız ama yurtdışı kapısını açıyoruz
HALKA arzlar konusunda Deutsche Bank’ın bütün dünyada iyi bir isim olduğunu belirten Selçuk Yorgancıoğlu, Türkiye’de de 5 yılda gerçekleştirilen, toplam 23 halka arzın 9’unu Deutsche Bank’ın yaptıığıını söyledi. Halka arzlar da kendilerinin tercih edilmesinin nedeninin fiyat olmadığını belirten Yorgancıoğlu, "Biz fiyat olarak pahalıyız. Ama aldığımız iş için çok iyi bir altyapımız var.
Türkiye’deki ofisimizde de, uluslararası standart olarak kabul edilen Londra ve Frankfurt’taki işe alma prosedürleri uygulanıyor. Halka arzların büyük bölümünün yurtdışına dönük yapıldığı düşünülürse, bu müşteri için önemli bir avantaj oluşturuyor" diiiye konuştu.