DAREDEVİL
05-13-2007, 04:09 PM
SECDE
Nasreddin Hoca ile arkadaşları Konya'da bir eve akşam yemeğine davet edilmişler.
Ev eski ve ahşap, bastıkça tahtalar gıcırdıyor, hoca laf atmış :
- Bu evin tahtaları ses veriyor!
Adam ukala ya :
-Hoca bizim ev pek sofudur, ara sıra zikreder!
Hoca laf altında kalır mı :
- İyi guzel de Ya aşka gelip secdeye varırsa!
GÜZÜN YERLER
Akşehirde otururken,Nasrettin Hoca'nın evine,dostlarından biri konuk olarak gelmiş.
Nasrettin Hoca bu konuğuna çeşitli yemekler hazırlatarak ikramlarda bulunmuş.
Tam yatacakları sırada,durmaksızın yemek yiyen bu obur konuk,
Hocaya bir mani söylemeye başlamış:
"Bizim iller,bizim iller,
Yatarken üzüm yerler..."
Nasrettin Hoca,konuğun ne demek istediğini hemen anlamıştı.
Ona bu saatte üzüm ikram etmeyi uygun bulmadığı için,
hemen bir karşı mani söyledi:
"Bizde böyle adet yoktur,
Saklarlar da güzün yerler..."
Nasreddin Hoca ile arkadaşları Konya'da bir eve akşam yemeğine davet edilmişler.
Ev eski ve ahşap, bastıkça tahtalar gıcırdıyor, hoca laf atmış :
- Bu evin tahtaları ses veriyor!
Adam ukala ya :
-Hoca bizim ev pek sofudur, ara sıra zikreder!
Hoca laf altında kalır mı :
- İyi guzel de Ya aşka gelip secdeye varırsa!
GÜZÜN YERLER
Akşehirde otururken,Nasrettin Hoca'nın evine,dostlarından biri konuk olarak gelmiş.
Nasrettin Hoca bu konuğuna çeşitli yemekler hazırlatarak ikramlarda bulunmuş.
Tam yatacakları sırada,durmaksızın yemek yiyen bu obur konuk,
Hocaya bir mani söylemeye başlamış:
"Bizim iller,bizim iller,
Yatarken üzüm yerler..."
Nasrettin Hoca,konuğun ne demek istediğini hemen anlamıştı.
Ona bu saatte üzüm ikram etmeyi uygun bulmadığı için,
hemen bir karşı mani söyledi:
"Bizde böyle adet yoktur,
Saklarlar da güzün yerler..."