¢яєαмιηg
05-13-2007, 11:03 PM
BAKAN
Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememişti.Ne yapsa makbule geçmiyor,
basın hergün kendisiyle uğraşıyordu.Nihayet :
-Öyle bir şey yapayım ki,gazeteciler mat olsun, diye düşündü ve ilan etti :
-Pazar günü saat 10`da bakan denizin üzerinden yürüyerek geçeceğim.
Pazar sabahı saat 10`da tüm basın mensupları toplandılar orada.Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye başladı.Karşı kıyıya kadar da yürüdü geçti.Herkesin gözleri dehşetle açılmıştı.
Fakat ertesi günü tüm gazetelerde şu başlık okundu :
-Bakan yüzme bilmiyor!
BAŞKANLAR
ABD Başkanı Bill Clinton, İngiltere Başbakanı Tony Blair ve Türkiye Başbakanı Bülent Ecevit, bir gün, bir toplantıda bir araya gelmişler.
Tabii, 3 lider bir arada olur da, sormaz mı gazeteciler? Önce Clinton'a sormuşlar:
"ABD'de bir memur ne kadar parayla geçinir? Siz kaç para veriyorsunuz?" Cevap vermiş Clinton:
"Valla ben, 2 bin dolar veririm. Bin doları ile geçinirler... Geri kalan bin doları ne yaparlar, nerede harcarlar, hiç sormam!"
Gazeteci, aynı soruyu Blair'e de sormuş... O da cevap vermiş: "Ben, memuruma 3 bin sterlin veririm. Geçinmesi için 2 bin sterlin yeterli. Artan bin sterlini ne yapar, nerede harcarlar, beni hiç ilgilendirmez!"
Her ikisinden bu cevapları alan gazeteci, bu defa da Ecevit'e sormuş aynı soruyu:
"Türkiye'de bir memurun geçim standardı nedir? Kaç para ile geçinebilirler? Siz kaç para veriyorsunuz?"
Ecevit ne dese beğenirsiniz?
"Valla, Türkiye'de bir memurun geçinebilmesi için en az 300 milyon lira lâzım. Ama ben 150 milyon lira veriyorum!.. Geri kalan 150 milyonu nereden bulurlar, nasıl geçinirler beni hiç ilgilendirmiyor!"
Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememişti.Ne yapsa makbule geçmiyor,
basın hergün kendisiyle uğraşıyordu.Nihayet :
-Öyle bir şey yapayım ki,gazeteciler mat olsun, diye düşündü ve ilan etti :
-Pazar günü saat 10`da bakan denizin üzerinden yürüyerek geçeceğim.
Pazar sabahı saat 10`da tüm basın mensupları toplandılar orada.Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye başladı.Karşı kıyıya kadar da yürüdü geçti.Herkesin gözleri dehşetle açılmıştı.
Fakat ertesi günü tüm gazetelerde şu başlık okundu :
-Bakan yüzme bilmiyor!
BAŞKANLAR
ABD Başkanı Bill Clinton, İngiltere Başbakanı Tony Blair ve Türkiye Başbakanı Bülent Ecevit, bir gün, bir toplantıda bir araya gelmişler.
Tabii, 3 lider bir arada olur da, sormaz mı gazeteciler? Önce Clinton'a sormuşlar:
"ABD'de bir memur ne kadar parayla geçinir? Siz kaç para veriyorsunuz?" Cevap vermiş Clinton:
"Valla ben, 2 bin dolar veririm. Bin doları ile geçinirler... Geri kalan bin doları ne yaparlar, nerede harcarlar, hiç sormam!"
Gazeteci, aynı soruyu Blair'e de sormuş... O da cevap vermiş: "Ben, memuruma 3 bin sterlin veririm. Geçinmesi için 2 bin sterlin yeterli. Artan bin sterlini ne yapar, nerede harcarlar, beni hiç ilgilendirmez!"
Her ikisinden bu cevapları alan gazeteci, bu defa da Ecevit'e sormuş aynı soruyu:
"Türkiye'de bir memurun geçim standardı nedir? Kaç para ile geçinebilirler? Siz kaç para veriyorsunuz?"
Ecevit ne dese beğenirsiniz?
"Valla, Türkiye'de bir memurun geçinebilmesi için en az 300 milyon lira lâzım. Ama ben 150 milyon lira veriyorum!.. Geri kalan 150 milyonu nereden bulurlar, nasıl geçinirler beni hiç ilgilendirmiyor!"