DAREDEVİL
05-14-2007, 05:15 PM
BAŞHEKİM TEMEL
Bizim Temel akıl hastanesinde başhekimdir.. Bir gün Bakanlık Müsteşarı hastaneyi ziyaret eder. Camdan bahçeye bakarken delilerin yüksek bir yerden havuza atladığını görür ve Başhekim Temel’e:
-Bravo... Çok mükemmel. Hastaların sosyal faaliyetlerini düşünmüşsünüz... Bunun için sizi tebrik ediyorum der.
Temel’in koltukları kabarır:
-Sayin Musteşarum siz esas o havuzi bi da su doldurduğumuz zaman görün ne sevineyi zavallılar.
Müsteşarın tepesi atar. Temel durumu idare etmeye çalışır:
-Su koysak da farketmez, onlar yüzme bilmeyi ki...
--------------------------------------------------------------------------------
İŞARET
Temel ile Dursun can sıkıntısından bir kayık kiralarlar. Balık avlamaya çıkarlar... Bir zaman kürek çekerek açılırlar, derken hazırlıklar biter, oltaları denize atarlar... Atar atmaz balıklar da oltaya takılmaya başlar. Temel ile Dursun’un keyifleri yerindedir...
Temel Dursun’a:
-Ula Dursun haburiya bi işaret kuyalum yarun burayi bulmamuz kolay olur...
Derken sahile dönerler, kayıktan inerken Temel Dursun’a gene sorar:
-Ula Dursun işaret koymayi unutmadun değil mi?
Dursun:
-Ula hiç unutur miyum, işaret tamam...
-Nasi işaret koydun?
Dursun:
-Bağa soracağuna kayuğun ucina bak... Çarpi koydum.
Temel sinirlenir:
-Ula o işareti denize yapacağidun kayuğa değil... Ayni kayuğu başkasi kiralarsa gitti baluklar...
Bizim Temel akıl hastanesinde başhekimdir.. Bir gün Bakanlık Müsteşarı hastaneyi ziyaret eder. Camdan bahçeye bakarken delilerin yüksek bir yerden havuza atladığını görür ve Başhekim Temel’e:
-Bravo... Çok mükemmel. Hastaların sosyal faaliyetlerini düşünmüşsünüz... Bunun için sizi tebrik ediyorum der.
Temel’in koltukları kabarır:
-Sayin Musteşarum siz esas o havuzi bi da su doldurduğumuz zaman görün ne sevineyi zavallılar.
Müsteşarın tepesi atar. Temel durumu idare etmeye çalışır:
-Su koysak da farketmez, onlar yüzme bilmeyi ki...
--------------------------------------------------------------------------------
İŞARET
Temel ile Dursun can sıkıntısından bir kayık kiralarlar. Balık avlamaya çıkarlar... Bir zaman kürek çekerek açılırlar, derken hazırlıklar biter, oltaları denize atarlar... Atar atmaz balıklar da oltaya takılmaya başlar. Temel ile Dursun’un keyifleri yerindedir...
Temel Dursun’a:
-Ula Dursun haburiya bi işaret kuyalum yarun burayi bulmamuz kolay olur...
Derken sahile dönerler, kayıktan inerken Temel Dursun’a gene sorar:
-Ula Dursun işaret koymayi unutmadun değil mi?
Dursun:
-Ula hiç unutur miyum, işaret tamam...
-Nasi işaret koydun?
Dursun:
-Bağa soracağuna kayuğun ucina bak... Çarpi koydum.
Temel sinirlenir:
-Ula o işareti denize yapacağidun kayuğa değil... Ayni kayuğu başkasi kiralarsa gitti baluklar...