Nǿ ŦΞДЯ™
05-29-2007, 08:19 AM
İKİ YIL SUSKUNLUK PETEK DİNÇÖZ’E YARAMIŞ; KENDİNİ BULMUŞ, YAŞININ KADINI OLMUŞ VE STARLIĞININ BİLİNCİNE VARMIŞ!
İki yıllık suskunluğunun ardından yeni albümüyle piyasaya hızlı bir giriş yapmaya hazırlanan Petek Dinçöz, yepyeni haliyle karşımda. Duruşu, düşünüşü, tarzı her şeyi değişmiş Petek’in. O klasik kadın gitmiş, yerine son derece modern ve farklı bakabilen bir kadın gelmiş resmen. Bu bilinçli değişim Petek Dinçöz’e çok yakışmış diyebilirim. Dün gecce Tao Clup’te yeni albümünü basın mensuplarına tanıtırken her halini hiç kaçırmadan izledim Petek’in ve içimden dedim ki: ‘Nihayet Petek, nihayet yaşının kadını olmuşsun!’
Biliyorsunuz, yıllardır ülkemizde assolistlik kavgası yapılır. Mikrofonu karşısında gören, saçmasapan bir assolistlik ruhuna bürünür ve ‘ben en iyiyim’ der. Üstelik, kendine ve duruşuna bakmadan bu lafı eder. Petek’teki en büyük değişim ‘assolistlik’ kavramını üzerinden sıyırıp atması bence. Neden derseniz, assolist kavramının bir asaleti vardı eskiden. Ama son beş altı yıldır bambaşka anlamlar yükleniyor bu kavrama. Arabesk söyleyen de, pop söyleyen de, arabesk fantezi söyleyen de ‘ben assolistim’ diye ortalara atlıyor; üstelik duruşuna ve tarzına bakmadan bu lafı ediyor. Halbuki ülkemizdeki assolist sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek durumda. ‘Kimdir assolist?’ diye soracak olursanız; bir Müzeyyen Senar, bir Bülent Ersoy, bir Safiye Ayla derim ben size ya da vb. diye yanıt veririm. Geride kalanlar ya şarkıcıdır, ya sanatçı, ya star adayı ya da stardır; bu kadar! O yüzden dedim, Petek nihayet bu saçmasan kavganın içinden çıkarak, gerçek yolunu seçti ve star olduğunun bilincine vardı. O da bunu kabul etmiş olacak ki, ‘Dünya müzik piyasasında assolistlik diye bir şey yok. Starlık var. Star dediğin blue jean de giyer, şort da giyer, t-shirt de giyer. Ben de starım’ diyebiliyor. Bu yüzden kocaman bir ‘Aferin’ Petek’e!
Gelelim, iki yıl suskun kaldıktan sonra çıkartılan yeni albüme. Albümün promo cd’sini ve en iyi iki hitini dinledikten sonra diyebilirim ki size, Petek kendini aşmış! İlk çıktığı günü hatırlıyorum da, Petek kendini çok güzel geliştirmiş. Sanırım bu gelişimin son noktasında Selçuk Tekay üstadın farkı büyük! Erol Köse’nin de dediği gibi ‘Selçuk Tekay, Petek’in perdesini kaldırmış olacak ki, bambaşka bir Petek dinledim’ Kesinlikle doğru bir tespit. Petek Dinçöz’ün sesine bir berraklık, bir pırıltı gelmiş. Şarkıların bilincine vararak ve çok inanarak söylemiş Petek! Gerçekten dinlenesi bir albüm yapmış ve bunun haklılığıyla, gönül rahatlığıyla elini masaya vurup ‘Artık ben de varım’ diyebiliyor!
Selçuk Tekay’ın söylediği bir şey var, ‘Petek’in bu kadar iyi bir şarkıcı olduğunu bilmiyordum, bu albümle anladım’ Bence de! Ne yalan söyleyeyim, tanıtıma giderken bu kadar iyi bir albümle ve bu kadar yenilenmiş bir Petek’le karşılaşacağımı bilmiyordum. Hakikatten şaşırttı beni!
Albüm 10 şarkıdan ibaret! Beşi kıpır kıpır, beşi de Petek’in deyimiyle damar ötesi damar şarkılardan oluşuyor. Benim favorim ‘siyah-beyaz aşk!’ Muhteşem bir şarkı ve Petek enfes okumuş. Biliyorsunuz damar denen her şarkı, sizde bir şeyler bırakmaz; yüreğinize işlemez. Ama ‘Siyah-beyaz aşk’ daha ilk tınısından itibaren alıp götürüyor.
Albümün adı ‘Yolun Açık Olsun!’ Bir Can Tanrıyar eseri ve tabii ki Petek’in çıkış şarkısı. Sevgilisinin daha doğrusu hayat arkadaşının uğuru Petek’e her zaman iyi geliyor bana göre ve hep Can Tanrıyar eserleriyle ön plana çıkmasının sebebi de bu olmalı! Büyük oynamış bu albümde Petek Dinçöz ve işin ‘guru’larıyla çalışmış: Gökhan Tepe, Hakkı Yalçın, Rober Hatemo, Metin Arolat, Selçuk Tekay ve tabii ki Can Tanrıyar bunlardan birkaç tanesi!
‘Yolun Açık Olsun ve Sen Kralsan Ben Neyim’ isimli iki şarkının klibini de aynı anda izleyeceğinizi unutmadan söylemem gerek. Yolun Açık Olsun’a önceki gün klip çekilmiş, bugün de Sen Kralsan Ben Neyim’e çekiliyor. Petek bombardımanına hazır olun kısaca!
Albüm fotoğrafları da Serkan Şedele tarafından çekilmiş ve Şedele, Petek’i gerçek anlamda sunmuş bize. Sürekli söylüyorum ama cidden ‘özünü’ bulmuş Petek ve fotoğraflarda da yansıtmış bunu. Fotoğrafları görünce ne demek istediğimi anlayacaksınız!
Albümün en büyük özelliği kokulu olması. Dağıtılan basın dosyaları buram buram ‘Petek’ kokuyor. Bir temizlik hastası ve koku manyağıymış Petek! Her konserinde bir şişe parfüm bitirirmiş! Bu parfüm hastalığı albüme de bu nedenle yansımış. Ama ne yazik ki Türkiye’de kokulu objeler çıkarmak yasakmış. Basın toplantısı sırasında Erol Köse’den bu yasağı öğrenen Petek, yıkıldı resmen. Çocuklara zarar verdiği için böyle bir yasak getirilmiş ama yurtdışında böyle bir yasak yokmuş. Bakalım nasıl çözecekler bu problemi?
Dikkatimi çeken diğer bir nokta ise orkideler. Mekan süslemesinden Petek’in saç tasarımına kadar her yerde orkide vardı dün gecce. Orkide elit bir çiçektir biliyorsunuz, Petek’in en elit albümüne de bundan daha iyi bir çiçek yakışmazdı elbet.
Bu kadar kelamdan sonra kısaca toplamak gerekirse; evinizin kapılarını açık bırakın çünkü Salı gününden itibaren muhteşem bir Petek Dinçöz ağırlayacaksınız. Mis gibi, pırıl pırıl, yaşının bilincinde olan ve ‘star’ bir kadın dinleyeceksiniz ve altını çizerek söylüyorum, bu yeni Petek’i daha çok seveceksiniz.
İki yıllık suskunluğunun ardından yeni albümüyle piyasaya hızlı bir giriş yapmaya hazırlanan Petek Dinçöz, yepyeni haliyle karşımda. Duruşu, düşünüşü, tarzı her şeyi değişmiş Petek’in. O klasik kadın gitmiş, yerine son derece modern ve farklı bakabilen bir kadın gelmiş resmen. Bu bilinçli değişim Petek Dinçöz’e çok yakışmış diyebilirim. Dün gecce Tao Clup’te yeni albümünü basın mensuplarına tanıtırken her halini hiç kaçırmadan izledim Petek’in ve içimden dedim ki: ‘Nihayet Petek, nihayet yaşının kadını olmuşsun!’
Biliyorsunuz, yıllardır ülkemizde assolistlik kavgası yapılır. Mikrofonu karşısında gören, saçmasapan bir assolistlik ruhuna bürünür ve ‘ben en iyiyim’ der. Üstelik, kendine ve duruşuna bakmadan bu lafı eder. Petek’teki en büyük değişim ‘assolistlik’ kavramını üzerinden sıyırıp atması bence. Neden derseniz, assolist kavramının bir asaleti vardı eskiden. Ama son beş altı yıldır bambaşka anlamlar yükleniyor bu kavrama. Arabesk söyleyen de, pop söyleyen de, arabesk fantezi söyleyen de ‘ben assolistim’ diye ortalara atlıyor; üstelik duruşuna ve tarzına bakmadan bu lafı ediyor. Halbuki ülkemizdeki assolist sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek durumda. ‘Kimdir assolist?’ diye soracak olursanız; bir Müzeyyen Senar, bir Bülent Ersoy, bir Safiye Ayla derim ben size ya da vb. diye yanıt veririm. Geride kalanlar ya şarkıcıdır, ya sanatçı, ya star adayı ya da stardır; bu kadar! O yüzden dedim, Petek nihayet bu saçmasan kavganın içinden çıkarak, gerçek yolunu seçti ve star olduğunun bilincine vardı. O da bunu kabul etmiş olacak ki, ‘Dünya müzik piyasasında assolistlik diye bir şey yok. Starlık var. Star dediğin blue jean de giyer, şort da giyer, t-shirt de giyer. Ben de starım’ diyebiliyor. Bu yüzden kocaman bir ‘Aferin’ Petek’e!
Gelelim, iki yıl suskun kaldıktan sonra çıkartılan yeni albüme. Albümün promo cd’sini ve en iyi iki hitini dinledikten sonra diyebilirim ki size, Petek kendini aşmış! İlk çıktığı günü hatırlıyorum da, Petek kendini çok güzel geliştirmiş. Sanırım bu gelişimin son noktasında Selçuk Tekay üstadın farkı büyük! Erol Köse’nin de dediği gibi ‘Selçuk Tekay, Petek’in perdesini kaldırmış olacak ki, bambaşka bir Petek dinledim’ Kesinlikle doğru bir tespit. Petek Dinçöz’ün sesine bir berraklık, bir pırıltı gelmiş. Şarkıların bilincine vararak ve çok inanarak söylemiş Petek! Gerçekten dinlenesi bir albüm yapmış ve bunun haklılığıyla, gönül rahatlığıyla elini masaya vurup ‘Artık ben de varım’ diyebiliyor!
Selçuk Tekay’ın söylediği bir şey var, ‘Petek’in bu kadar iyi bir şarkıcı olduğunu bilmiyordum, bu albümle anladım’ Bence de! Ne yalan söyleyeyim, tanıtıma giderken bu kadar iyi bir albümle ve bu kadar yenilenmiş bir Petek’le karşılaşacağımı bilmiyordum. Hakikatten şaşırttı beni!
Albüm 10 şarkıdan ibaret! Beşi kıpır kıpır, beşi de Petek’in deyimiyle damar ötesi damar şarkılardan oluşuyor. Benim favorim ‘siyah-beyaz aşk!’ Muhteşem bir şarkı ve Petek enfes okumuş. Biliyorsunuz damar denen her şarkı, sizde bir şeyler bırakmaz; yüreğinize işlemez. Ama ‘Siyah-beyaz aşk’ daha ilk tınısından itibaren alıp götürüyor.
Albümün adı ‘Yolun Açık Olsun!’ Bir Can Tanrıyar eseri ve tabii ki Petek’in çıkış şarkısı. Sevgilisinin daha doğrusu hayat arkadaşının uğuru Petek’e her zaman iyi geliyor bana göre ve hep Can Tanrıyar eserleriyle ön plana çıkmasının sebebi de bu olmalı! Büyük oynamış bu albümde Petek Dinçöz ve işin ‘guru’larıyla çalışmış: Gökhan Tepe, Hakkı Yalçın, Rober Hatemo, Metin Arolat, Selçuk Tekay ve tabii ki Can Tanrıyar bunlardan birkaç tanesi!
‘Yolun Açık Olsun ve Sen Kralsan Ben Neyim’ isimli iki şarkının klibini de aynı anda izleyeceğinizi unutmadan söylemem gerek. Yolun Açık Olsun’a önceki gün klip çekilmiş, bugün de Sen Kralsan Ben Neyim’e çekiliyor. Petek bombardımanına hazır olun kısaca!
Albüm fotoğrafları da Serkan Şedele tarafından çekilmiş ve Şedele, Petek’i gerçek anlamda sunmuş bize. Sürekli söylüyorum ama cidden ‘özünü’ bulmuş Petek ve fotoğraflarda da yansıtmış bunu. Fotoğrafları görünce ne demek istediğimi anlayacaksınız!
Albümün en büyük özelliği kokulu olması. Dağıtılan basın dosyaları buram buram ‘Petek’ kokuyor. Bir temizlik hastası ve koku manyağıymış Petek! Her konserinde bir şişe parfüm bitirirmiş! Bu parfüm hastalığı albüme de bu nedenle yansımış. Ama ne yazik ki Türkiye’de kokulu objeler çıkarmak yasakmış. Basın toplantısı sırasında Erol Köse’den bu yasağı öğrenen Petek, yıkıldı resmen. Çocuklara zarar verdiği için böyle bir yasak getirilmiş ama yurtdışında böyle bir yasak yokmuş. Bakalım nasıl çözecekler bu problemi?
Dikkatimi çeken diğer bir nokta ise orkideler. Mekan süslemesinden Petek’in saç tasarımına kadar her yerde orkide vardı dün gecce. Orkide elit bir çiçektir biliyorsunuz, Petek’in en elit albümüne de bundan daha iyi bir çiçek yakışmazdı elbet.
Bu kadar kelamdan sonra kısaca toplamak gerekirse; evinizin kapılarını açık bırakın çünkü Salı gününden itibaren muhteşem bir Petek Dinçöz ağırlayacaksınız. Mis gibi, pırıl pırıl, yaşının bilincinde olan ve ‘star’ bir kadın dinleyeceksiniz ve altını çizerek söylüyorum, bu yeni Petek’i daha çok seveceksiniz.