The JoLLy JoKeR
07-03-2007, 09:44 PM
Erdoğan: Kılavuzu karga olanın ...
Başbakan Erdoğan, partisinin Karabük mitinginde CHP'nin seçim beyanamesinde yazılan bir başlıkla ilgili 'Bunların ülkeden de haberi yok, yanlış kılavuz tutmuşlar' dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sayın Gül, 357 oy almasına rağmen; CHP, milletin vekillerinden değil de bazı kurumlardan icazet alarak bir demokrasi skandalına neden oldu'' dedi. Erdoğan, Albay Karaoğlanoğlu Caddesi'nde partisince düzenlenen mitingte vatandaşlara hitap etti. Başbakan Erdoğan, miting alanına Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu ve bu ilin milletvekili adaylarıyla girdi ve vatandaşlara karanfil dağıttı. E
rdoğan, yaptığı konuşmada, 22 Temmuz'a adım adım yaklaşıldığını, tüm Türkiye'de şu anda Karabük'te yaşanan heyecanı gördüğünü ve bu heyecanın 780 bin kilometrekareye yayıldığını kaydetti. Başbakan Erdoğan, seçime 19 gün kaldığını da anımsatarak, ''19 gün içinde bunun sonuçlarını sandıkta hep beraber göreceğimize inanıyorum. Bu meydanların terazisi eksik de fazla da tartmaz. Biz, alnımızın akıyla karşınıza çıkıyoruz. AK Parti'nin hamurunu millet yoğurdu, AK Parti Ahmet'in Mehmet'in iktidarı değil, milletin iktidarıdır'' diye konuştu. Bu sırada meydandakilerin, ''İktidar olmamız engellenemez'' diye seslendikleri duyuldu.
-CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ-
Daha sonra konuşması sırasında vatandaşların, ''Cumhurbaşkanı seçmemiz engellenemez'' şeklinde de tempo tutması üzerine Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Bir cumhurbaşkanlığı seçimi yaşadık. Cumhurbaşkanlığı seçiminde görüldüğü gibi parlamentoda olanlar gerçekten demokrasi tarihimiz için bir skandaldır. Biz kalkıp da yeni bazı değişiklikler mi yaptık? Rahmetli Özal nasıl seçildiyse, Sayın Demirel nasıl seçildiyse, Sayın Sezer nasıl seçildiyse biz aynı şekilde bir seçim yapmanın hazırlığı ile seçime gittik.
Dediler ki, Sayın Başbakan aday mısın değil misin? Benim adaylığımı ne yapacaksın? Siz kendi adayınızı açıklayın. Yasa belli. Şu tarihe kadar adaylığını açıklarsın veya açıklamazsın. Aday olacak kişi de adaylığını açıklar. Her şey ortada. Biz bu adımlarla beraber yola çıktık. Şu ana kadar gözden geçirdiğimizde merhum Özal'ın aldığı oya bakıyorum -450 kişiden oluşuyordu o zaman parlamento- daha sonra Sayın Demirel'in aldığı oya bakıyoruz. Merhum Özal'ın aldığı oy 260 civarında, Sayın Demirel'in aldığı oy 244 felan... Ve bütün bunlar cumhurbaşkanlığına mani olmazken Sayın Sezer 330 oy ile cumhurbaşkanı oldu. (Vatandaşlardan yuh sesleri). Lütfen arkadaşlar gerek yok. Sayın Gül, 357 oy almasına rağmen; CHP, milletin vekillerinden değil de bazı kurumlardan icazet alarak bir demokrasi skandalına neden oldu.
Anayasa Mahkemesi bir karar verdi. Verdiği kararla, 'Sayın Gül olamaz' dedi. Biz de dedik ki, Anayasa Mahkemesi'nde tashihi karar imkanımız yok. Kararın düzeltilmesine yönelik bir üst makam yok. Üst makam neresi? millet... Karar millet adına verilmiyor mu? Biz, 'haydi buyurun millete gidelim' dedik. 'Cumhurbaşkanını millet seçsin'. Şimdi CHP diyor ki, millete de gitmeyelim. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin değil mi? Milletimiz kimi seçiyorsa, başımızın gözümüzün üzerinde yeri var. Yok, olmaz... Neden?''
-''MİLLET KİMİ İSTERSE''-
Bu sözler üzerine meydandakilerin, ''Kıskananlar çatlasın'' diye tempo tutmalarına karşılık Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Gençler size sesleniyorum, Cumhura saygısı olmayandan cumhuriyetçi olur mu, halka saygısı olmayandan halkçı, millete saygısı olmayandan milliyetçi olur mu? Olmaz. Adının CHP olduğuna bakmayın, bunların cumhurla, halkla alakası yok. olmadığı içindir ki bu ülkede hiçbir zaman tek başına millet bunlara iktidar vermemiştir.
Tek partili dönemde, il başkanları, il valisiydi. Bilirsiniz değil mi, bileniniz vardır. Cemaziyelevvelinizi biliriz. Oradan gelmiştir bunlar. Hala bunu yapmak isterler. Ne ile? Bazı kurumların desteği, vasıtası ile... Ama bu tutmayacak, er ya da geç milletin dediği olacak. Millet kimi isterse o cumhurbaşkanı olacak, millet kimi isterse o başbakan olacak. Millet kimi isterse onlar milletvekili olacak. Atamayla değil, seçimle, milletin iradesiyle. İşte bizim farkımız bu.''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bu CHP diyor ki 'Meslek lisesi mezunları, meslek yüksek okullarına, bizim dönemimizde girecek'. Beyannamesine yazmış, yani bunların Türkiye'de neyin ne olduğundan haberleri yok. Halbuki, zaten meslek yüksek okullarına giriyor, Bundan da haberi yok'' dedi.
Erdoğan, ''Düşünebiliyor musunuz, bunlar Türkiye'yi yönetecek. Maalesef, derslerini iyi çalışmıyorlar. Kılavuzları da yanlış tutmuşlar, Siz bilirsiniz, 'Kılavuzu karga olanın' derler. Bilirsiniz. İşte bunların durumu da bu'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Karabük'te, Albay Karaoğlanoğlu Caddesi'nde düzenlenen mitingte vatandaşlara hitap etti. Erdoğan, konuşmasında, Türkiye'de bugüne kadar iktidarda olan partilerin, seçim zamanı geldiğinde, bu meydanlardan kaçmak için türlü bahaneler bulduklarını belirtti. Diğer liderlerin, bölge mitingleri yaptıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Çünkü il il dolaşmaları mümkün değil. Ama biz il il dolaşıyoruz.
Şu ana kadar benim dolaştığım il sayısı bugün 26 oluyor. çünkü halkımızla birlikte oluyoruz'' diye konuştu. İktidara gelince halkı unutanlardan olmadıklarını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Kardemir'de toplu açılışlar yaptık. Karabüklü kardeşlerim çok iyi bilir. Batmış, bitmiş Kardemir'i nasıl ayağa kaldırdığımızı Karabüklü gayet iyi bilir. 4 bine yakın istihdamı ve sürekli çalışan güçlü bir Kardemir var. Uluslararası DDY ihalesini kazanan bir Kardemir var. İş bilenin, kılıç kuşananındır. Olmaz diye bir şey yok. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ifadesiyle, 'Demir ağlarla ördük' diyor ya, ondan sonra demir ağ döşeyen yok Türkiye'de. Biz geldik, tekrar demir ağlar örmeye başladık. İstanbul-Ankara, Ankara-Konya, Ankara-Sivas arasında hızlı tren hattını döşüyoruz. Karabük'e 'üniversite' dediniz. Alt yapı oluştuğunda dedik. O gün size söz vermedik. Hayırseverlerle bir çalışma başlattık. Bu çalışma neticesinde Karabük Üniversitesi'ni kurduk mu? Evet'' Başbakan Erdoğan, Türkiye genelinde 110 bin derslik kurduklarını da kaydetti.
''TEK MİLLET, TEK BAYRAK, TEK VATAN, TEK DEVLET''
Türkiye'de kin, nefret tohumları ekenler, ayrımcılık yapmak isteyenler olabileceğini anlatan Başbakan Erdoğan, ''Ama bunların karşısında dört kavramımız var. Nedir bu dört kavram. Tek millet, tek bayrak, tek vatan tek devlet. Bununla yürüyeceğiz. Onun için durmak yok, yola devam diyoruz'' diye konuştu. CHP'yi de eleştiren Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Bu CHP diyor ki 'Meslek lisesi mezunları, meslek yüksek okullarına, bizim dönemimizde girecek.' Beyannamesine yazmış. (yuh sesleri) Yani bunların Türkiye'de neyin ne olduğundan haberleri yok. Halbuki, zaten meslek yüksek okullarına giriyor. Bundan da haberi yok. Düşünebiliyor musunuz, bunlar Türkiye'yi yönetecek. Maalesef, derslerini iyi çalışmıyorlar.
Kılavuzları da yanlış tutmuşlar. Siz bilirsiniz 'Kılavuzu karga olanın' derler. Bilirsiniz. İşte bunların durumu da bu.'' Bu arada vatandaşların Karabük'ün çıkaracağı milletvekili sayısını kastederek, ''Üç, Üç'' ve ''Dörtyüz'' şeklinde tempo tutmaları üzerine, Erdoğan, ''Siz istedikten sonra 300 de olur, 400 de, evvelallah yeter ki Karabük kararını versin'' karşılığını verdi.
Sosyal güvenlik kuruluşları ve hastaneleri birleştirdiklerini de anımsatan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''CHP diyordu ki, 'olmaz' Daha önce MHP, DSP, ANAP vardı. Niye yapamadınız? Bunların dikili ağacı bile yok. Bunlara gönül vermiş kardeşlerime sesleniyorum; Gelin kantarı iyi tartalım, iyi çalıştıralım ki oylarımızı israf etmeyelim. Bu ülkenin kaybolan yıllarına yazık oluyor, yazık...''
Vatandaşların '23 Temmuz'da sizi buraya bekliyoruz'' sözleri üzerine Başbakan Erdoğan, ''23 Temmuz'da buraya bekliyoruz diyor. İnşallah şöyle Hükümetimizi yeniden kuracağız. Yeniden kurduktan sonra... Bundan önce nasıl, sadece Kardemir'e bir Başbakan olarak dönemimde üçüncü gelişim... Karabük'e ise daha fazla... Bir başbakanın, tarihinde Karabük'e üç-beş, altı kere gelmesi söz konusu mu? Yok.''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Atatürk döneminden sonra en büyük büyüme hızını biz yakaladık, Allahımıza hamd olsun, gururla, övünerek bunu söylüyoruz'' dedi. Erdoğan, partisince Albay Karaoğlanoğlu Caddesi'nde düzenlenen mitingde, milli geliri 400 milyar dolara, kişi başına milli geliri de 5 bin 500 dolara yükselttiklerini kaydederek, '' ''İhracatımız 95 milyar dolar, biz de diğerleri gibi Ankara'ya mahkum olan hükümet olsaydık, dünyayı dolaşmasaydık buna ulaşabilir miydik? Ama şimdi pazarı bulduk. Ürettiklerimizi rahatlıkla satıyoruz. Türkiye gelişiyor, zenginleşiyor ve şu anda dünyanın 17. büyük ekonomisi haline geldi'' diye konuştu.
Meydandakilerin ''Kıskananlar Çatlasın'' şeklindeki sloganlarına, ''Çatlamasın, onlar da AK Parti çatısı altında toplansın'' karşılığını veren Erdoğan, ''Seçim ekonomisi yapacak mısınız?'' diye sorulduğunu belirterek, şöyle devam etti: ''İşte buyurun seçim ekonomisi. Türkiye'nin büyüme oranı yüzde 6.7. Atatürk döneminden sonra en büyük büyüme hızını biz yakaladık, Allahımıza hamd olsun, gururla, övünerek bunu söylüyoruz. Kimle yaptık bunları? Sizinle, milletimizle el ele, omuz omuza vererek yaptık. Düşmanlıkları ortadan kaldırarak, sizinle, iş adamlarıyla bunu yaptık.''
''PİYASALAR ZİRVE YAPTI''
Erdoğan, MHP-DSP-ANAP koalisyon hükümeti döneminde fona 22 bankanın deveridildiğine dikkat çekerek şunları söyledi: ''Peki bu dönemde fona devredilen banka var mı? Bu bankaların devlete faturası 40 milyar dolardır. Kimin cebinden çıktı bu? Vatandaşımın cebinden çıktı. Şimdi, sıkılmadan çıkıp konuşuyorlar. İşte MHP, DSP'nin değirmenine su taşımıştı, şimdi DSP ile CHP birleşti, CHP'nin değirmenine su taşımaya hazırlanıyor. Ama kendilerine böyle bir görev vermişler. Benim milletim böyle bir görevi asla vermeyecek, ben bunu görüyorum.
Devamlı 'IMF' diyorlar. IMF ile ilgili bizden önceki yönetim şunu yaptı; IMF'den borç istiyor, yalvarıyor. 'Siz bu borcu verirseniz çok minnettar kalacağız' diyor. IMF'den aldıkları devreden borç 23.5 milyar dolar. Şimdi borcumuz 8.5 milyar dolara düştü. Nereden, nereye? Merkez Bankasının kasasında 26 milyar dolar vardı, şimdi 66 milyar dolar var. Eğer, bu noktaya gelmemiş olsaydık, aynen 200-2001 krizini yine yaşardık. Ama artık kriz yok. Bugün hamdolsun, piyasalara bakıyoruz; 48 bini aştı, zirve yaptı. Bu, Türkiye ekonomisinin nereye gittiğini gösteriyor. Daha iyi olacak, ben bunu görüyorum.''
Vatandaşların '' Baba Erdoğan'' şeklinde tempo tutmaları üzerine Erdoğan, ''Bir dakika gençler, bir yanlışı düzeltelim. Ben dört tane çocuğumun babasıyım, milletimin ise hizmetkarıyım, bu millet babalardan çok çekti, Allah o tür babaları nasip etmesin bu millete. Atatürk, 'millete efendilik olmaz' diyor. Millete hizmetkarlık olur. Biz, milletimizin hizmetkarıyız'' dedi.
''MARKETTEN KONUŞUYORUM, HAVADAN TAVADAN DEĞİL...''
Başbakan Erdoğan, asgari ücretle, geçmişte ve şimdi ne kadar gıda maddesi alınabildiğini örnekleriyle açıklarken, şunları kaydetti: ''Bugün daha az alıyorsanız... Marketten konuşuyorum, havadan tavadan değil. İstatistik kurumunun da marketlerinde rakamlarını veririm, bütün hepsiyle konuşuyorum, iddialı konuşuyorum. Eğer aksini iddia eden varsa oturur konuşur, ideolojik yaklaşımlarla değil, hesapla, kitapla. Ve bugün iddiayla konuşuyorum, daha az alınıyorsa, AK Parti'ye oy vermeyin, ama daha fazla alıyorsanız durmak yok yola devam diyorum.''
Türkiye'nin her bölgesini her şehrini, köyünü, aynı ruhla sahiplenme siyasetine sahip olduklarını anlatan Erdoğan, ''Onun için de ayrım yok, etnik, bölgesel, dinsel milliyetçilik yok, tek çatı, Türkiye Cumhuriyet vatandaşlığı ortak paydamız. Bunda bütünleşeceğiz ve yola böyle devam edeceğiz'' dedi.
Vatandaşlara, ''Çalışacak mıyız?'' diye soran Erdoğan, sözlerini şöyle tamamlandı: ''19 gün kaldı, durmak yok hepinizin sorumluluğu var. Ve ülkemizi hep beraber ayağa kaldıracağız, onun için de 'durmak yok yola devam' diyorum.'' Başbakan Erdoğan, bu arada bir çocuğun sıcaktan rahatsızlanması üzerine ambulans çağrılmasını istedi. Başbakan Erdoğan, miting sonrası Karabük Valiliğini ziyaret etti.
Başbakan Erdoğan, partisinin Karabük mitinginde CHP'nin seçim beyanamesinde yazılan bir başlıkla ilgili 'Bunların ülkeden de haberi yok, yanlış kılavuz tutmuşlar' dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sayın Gül, 357 oy almasına rağmen; CHP, milletin vekillerinden değil de bazı kurumlardan icazet alarak bir demokrasi skandalına neden oldu'' dedi. Erdoğan, Albay Karaoğlanoğlu Caddesi'nde partisince düzenlenen mitingte vatandaşlara hitap etti. Başbakan Erdoğan, miting alanına Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu ve bu ilin milletvekili adaylarıyla girdi ve vatandaşlara karanfil dağıttı. E
rdoğan, yaptığı konuşmada, 22 Temmuz'a adım adım yaklaşıldığını, tüm Türkiye'de şu anda Karabük'te yaşanan heyecanı gördüğünü ve bu heyecanın 780 bin kilometrekareye yayıldığını kaydetti. Başbakan Erdoğan, seçime 19 gün kaldığını da anımsatarak, ''19 gün içinde bunun sonuçlarını sandıkta hep beraber göreceğimize inanıyorum. Bu meydanların terazisi eksik de fazla da tartmaz. Biz, alnımızın akıyla karşınıza çıkıyoruz. AK Parti'nin hamurunu millet yoğurdu, AK Parti Ahmet'in Mehmet'in iktidarı değil, milletin iktidarıdır'' diye konuştu. Bu sırada meydandakilerin, ''İktidar olmamız engellenemez'' diye seslendikleri duyuldu.
-CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ-
Daha sonra konuşması sırasında vatandaşların, ''Cumhurbaşkanı seçmemiz engellenemez'' şeklinde de tempo tutması üzerine Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Bir cumhurbaşkanlığı seçimi yaşadık. Cumhurbaşkanlığı seçiminde görüldüğü gibi parlamentoda olanlar gerçekten demokrasi tarihimiz için bir skandaldır. Biz kalkıp da yeni bazı değişiklikler mi yaptık? Rahmetli Özal nasıl seçildiyse, Sayın Demirel nasıl seçildiyse, Sayın Sezer nasıl seçildiyse biz aynı şekilde bir seçim yapmanın hazırlığı ile seçime gittik.
Dediler ki, Sayın Başbakan aday mısın değil misin? Benim adaylığımı ne yapacaksın? Siz kendi adayınızı açıklayın. Yasa belli. Şu tarihe kadar adaylığını açıklarsın veya açıklamazsın. Aday olacak kişi de adaylığını açıklar. Her şey ortada. Biz bu adımlarla beraber yola çıktık. Şu ana kadar gözden geçirdiğimizde merhum Özal'ın aldığı oya bakıyorum -450 kişiden oluşuyordu o zaman parlamento- daha sonra Sayın Demirel'in aldığı oya bakıyoruz. Merhum Özal'ın aldığı oy 260 civarında, Sayın Demirel'in aldığı oy 244 felan... Ve bütün bunlar cumhurbaşkanlığına mani olmazken Sayın Sezer 330 oy ile cumhurbaşkanı oldu. (Vatandaşlardan yuh sesleri). Lütfen arkadaşlar gerek yok. Sayın Gül, 357 oy almasına rağmen; CHP, milletin vekillerinden değil de bazı kurumlardan icazet alarak bir demokrasi skandalına neden oldu.
Anayasa Mahkemesi bir karar verdi. Verdiği kararla, 'Sayın Gül olamaz' dedi. Biz de dedik ki, Anayasa Mahkemesi'nde tashihi karar imkanımız yok. Kararın düzeltilmesine yönelik bir üst makam yok. Üst makam neresi? millet... Karar millet adına verilmiyor mu? Biz, 'haydi buyurun millete gidelim' dedik. 'Cumhurbaşkanını millet seçsin'. Şimdi CHP diyor ki, millete de gitmeyelim. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin değil mi? Milletimiz kimi seçiyorsa, başımızın gözümüzün üzerinde yeri var. Yok, olmaz... Neden?''
-''MİLLET KİMİ İSTERSE''-
Bu sözler üzerine meydandakilerin, ''Kıskananlar çatlasın'' diye tempo tutmalarına karşılık Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Gençler size sesleniyorum, Cumhura saygısı olmayandan cumhuriyetçi olur mu, halka saygısı olmayandan halkçı, millete saygısı olmayandan milliyetçi olur mu? Olmaz. Adının CHP olduğuna bakmayın, bunların cumhurla, halkla alakası yok. olmadığı içindir ki bu ülkede hiçbir zaman tek başına millet bunlara iktidar vermemiştir.
Tek partili dönemde, il başkanları, il valisiydi. Bilirsiniz değil mi, bileniniz vardır. Cemaziyelevvelinizi biliriz. Oradan gelmiştir bunlar. Hala bunu yapmak isterler. Ne ile? Bazı kurumların desteği, vasıtası ile... Ama bu tutmayacak, er ya da geç milletin dediği olacak. Millet kimi isterse o cumhurbaşkanı olacak, millet kimi isterse o başbakan olacak. Millet kimi isterse onlar milletvekili olacak. Atamayla değil, seçimle, milletin iradesiyle. İşte bizim farkımız bu.''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bu CHP diyor ki 'Meslek lisesi mezunları, meslek yüksek okullarına, bizim dönemimizde girecek'. Beyannamesine yazmış, yani bunların Türkiye'de neyin ne olduğundan haberleri yok. Halbuki, zaten meslek yüksek okullarına giriyor, Bundan da haberi yok'' dedi.
Erdoğan, ''Düşünebiliyor musunuz, bunlar Türkiye'yi yönetecek. Maalesef, derslerini iyi çalışmıyorlar. Kılavuzları da yanlış tutmuşlar, Siz bilirsiniz, 'Kılavuzu karga olanın' derler. Bilirsiniz. İşte bunların durumu da bu'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Karabük'te, Albay Karaoğlanoğlu Caddesi'nde düzenlenen mitingte vatandaşlara hitap etti. Erdoğan, konuşmasında, Türkiye'de bugüne kadar iktidarda olan partilerin, seçim zamanı geldiğinde, bu meydanlardan kaçmak için türlü bahaneler bulduklarını belirtti. Diğer liderlerin, bölge mitingleri yaptıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Çünkü il il dolaşmaları mümkün değil. Ama biz il il dolaşıyoruz.
Şu ana kadar benim dolaştığım il sayısı bugün 26 oluyor. çünkü halkımızla birlikte oluyoruz'' diye konuştu. İktidara gelince halkı unutanlardan olmadıklarını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Kardemir'de toplu açılışlar yaptık. Karabüklü kardeşlerim çok iyi bilir. Batmış, bitmiş Kardemir'i nasıl ayağa kaldırdığımızı Karabüklü gayet iyi bilir. 4 bine yakın istihdamı ve sürekli çalışan güçlü bir Kardemir var. Uluslararası DDY ihalesini kazanan bir Kardemir var. İş bilenin, kılıç kuşananındır. Olmaz diye bir şey yok. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ifadesiyle, 'Demir ağlarla ördük' diyor ya, ondan sonra demir ağ döşeyen yok Türkiye'de. Biz geldik, tekrar demir ağlar örmeye başladık. İstanbul-Ankara, Ankara-Konya, Ankara-Sivas arasında hızlı tren hattını döşüyoruz. Karabük'e 'üniversite' dediniz. Alt yapı oluştuğunda dedik. O gün size söz vermedik. Hayırseverlerle bir çalışma başlattık. Bu çalışma neticesinde Karabük Üniversitesi'ni kurduk mu? Evet'' Başbakan Erdoğan, Türkiye genelinde 110 bin derslik kurduklarını da kaydetti.
''TEK MİLLET, TEK BAYRAK, TEK VATAN, TEK DEVLET''
Türkiye'de kin, nefret tohumları ekenler, ayrımcılık yapmak isteyenler olabileceğini anlatan Başbakan Erdoğan, ''Ama bunların karşısında dört kavramımız var. Nedir bu dört kavram. Tek millet, tek bayrak, tek vatan tek devlet. Bununla yürüyeceğiz. Onun için durmak yok, yola devam diyoruz'' diye konuştu. CHP'yi de eleştiren Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Bu CHP diyor ki 'Meslek lisesi mezunları, meslek yüksek okullarına, bizim dönemimizde girecek.' Beyannamesine yazmış. (yuh sesleri) Yani bunların Türkiye'de neyin ne olduğundan haberleri yok. Halbuki, zaten meslek yüksek okullarına giriyor. Bundan da haberi yok. Düşünebiliyor musunuz, bunlar Türkiye'yi yönetecek. Maalesef, derslerini iyi çalışmıyorlar.
Kılavuzları da yanlış tutmuşlar. Siz bilirsiniz 'Kılavuzu karga olanın' derler. Bilirsiniz. İşte bunların durumu da bu.'' Bu arada vatandaşların Karabük'ün çıkaracağı milletvekili sayısını kastederek, ''Üç, Üç'' ve ''Dörtyüz'' şeklinde tempo tutmaları üzerine, Erdoğan, ''Siz istedikten sonra 300 de olur, 400 de, evvelallah yeter ki Karabük kararını versin'' karşılığını verdi.
Sosyal güvenlik kuruluşları ve hastaneleri birleştirdiklerini de anımsatan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''CHP diyordu ki, 'olmaz' Daha önce MHP, DSP, ANAP vardı. Niye yapamadınız? Bunların dikili ağacı bile yok. Bunlara gönül vermiş kardeşlerime sesleniyorum; Gelin kantarı iyi tartalım, iyi çalıştıralım ki oylarımızı israf etmeyelim. Bu ülkenin kaybolan yıllarına yazık oluyor, yazık...''
Vatandaşların '23 Temmuz'da sizi buraya bekliyoruz'' sözleri üzerine Başbakan Erdoğan, ''23 Temmuz'da buraya bekliyoruz diyor. İnşallah şöyle Hükümetimizi yeniden kuracağız. Yeniden kurduktan sonra... Bundan önce nasıl, sadece Kardemir'e bir Başbakan olarak dönemimde üçüncü gelişim... Karabük'e ise daha fazla... Bir başbakanın, tarihinde Karabük'e üç-beş, altı kere gelmesi söz konusu mu? Yok.''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Atatürk döneminden sonra en büyük büyüme hızını biz yakaladık, Allahımıza hamd olsun, gururla, övünerek bunu söylüyoruz'' dedi. Erdoğan, partisince Albay Karaoğlanoğlu Caddesi'nde düzenlenen mitingde, milli geliri 400 milyar dolara, kişi başına milli geliri de 5 bin 500 dolara yükselttiklerini kaydederek, '' ''İhracatımız 95 milyar dolar, biz de diğerleri gibi Ankara'ya mahkum olan hükümet olsaydık, dünyayı dolaşmasaydık buna ulaşabilir miydik? Ama şimdi pazarı bulduk. Ürettiklerimizi rahatlıkla satıyoruz. Türkiye gelişiyor, zenginleşiyor ve şu anda dünyanın 17. büyük ekonomisi haline geldi'' diye konuştu.
Meydandakilerin ''Kıskananlar Çatlasın'' şeklindeki sloganlarına, ''Çatlamasın, onlar da AK Parti çatısı altında toplansın'' karşılığını veren Erdoğan, ''Seçim ekonomisi yapacak mısınız?'' diye sorulduğunu belirterek, şöyle devam etti: ''İşte buyurun seçim ekonomisi. Türkiye'nin büyüme oranı yüzde 6.7. Atatürk döneminden sonra en büyük büyüme hızını biz yakaladık, Allahımıza hamd olsun, gururla, övünerek bunu söylüyoruz. Kimle yaptık bunları? Sizinle, milletimizle el ele, omuz omuza vererek yaptık. Düşmanlıkları ortadan kaldırarak, sizinle, iş adamlarıyla bunu yaptık.''
''PİYASALAR ZİRVE YAPTI''
Erdoğan, MHP-DSP-ANAP koalisyon hükümeti döneminde fona 22 bankanın deveridildiğine dikkat çekerek şunları söyledi: ''Peki bu dönemde fona devredilen banka var mı? Bu bankaların devlete faturası 40 milyar dolardır. Kimin cebinden çıktı bu? Vatandaşımın cebinden çıktı. Şimdi, sıkılmadan çıkıp konuşuyorlar. İşte MHP, DSP'nin değirmenine su taşımıştı, şimdi DSP ile CHP birleşti, CHP'nin değirmenine su taşımaya hazırlanıyor. Ama kendilerine böyle bir görev vermişler. Benim milletim böyle bir görevi asla vermeyecek, ben bunu görüyorum.
Devamlı 'IMF' diyorlar. IMF ile ilgili bizden önceki yönetim şunu yaptı; IMF'den borç istiyor, yalvarıyor. 'Siz bu borcu verirseniz çok minnettar kalacağız' diyor. IMF'den aldıkları devreden borç 23.5 milyar dolar. Şimdi borcumuz 8.5 milyar dolara düştü. Nereden, nereye? Merkez Bankasının kasasında 26 milyar dolar vardı, şimdi 66 milyar dolar var. Eğer, bu noktaya gelmemiş olsaydık, aynen 200-2001 krizini yine yaşardık. Ama artık kriz yok. Bugün hamdolsun, piyasalara bakıyoruz; 48 bini aştı, zirve yaptı. Bu, Türkiye ekonomisinin nereye gittiğini gösteriyor. Daha iyi olacak, ben bunu görüyorum.''
Vatandaşların '' Baba Erdoğan'' şeklinde tempo tutmaları üzerine Erdoğan, ''Bir dakika gençler, bir yanlışı düzeltelim. Ben dört tane çocuğumun babasıyım, milletimin ise hizmetkarıyım, bu millet babalardan çok çekti, Allah o tür babaları nasip etmesin bu millete. Atatürk, 'millete efendilik olmaz' diyor. Millete hizmetkarlık olur. Biz, milletimizin hizmetkarıyız'' dedi.
''MARKETTEN KONUŞUYORUM, HAVADAN TAVADAN DEĞİL...''
Başbakan Erdoğan, asgari ücretle, geçmişte ve şimdi ne kadar gıda maddesi alınabildiğini örnekleriyle açıklarken, şunları kaydetti: ''Bugün daha az alıyorsanız... Marketten konuşuyorum, havadan tavadan değil. İstatistik kurumunun da marketlerinde rakamlarını veririm, bütün hepsiyle konuşuyorum, iddialı konuşuyorum. Eğer aksini iddia eden varsa oturur konuşur, ideolojik yaklaşımlarla değil, hesapla, kitapla. Ve bugün iddiayla konuşuyorum, daha az alınıyorsa, AK Parti'ye oy vermeyin, ama daha fazla alıyorsanız durmak yok yola devam diyorum.''
Türkiye'nin her bölgesini her şehrini, köyünü, aynı ruhla sahiplenme siyasetine sahip olduklarını anlatan Erdoğan, ''Onun için de ayrım yok, etnik, bölgesel, dinsel milliyetçilik yok, tek çatı, Türkiye Cumhuriyet vatandaşlığı ortak paydamız. Bunda bütünleşeceğiz ve yola böyle devam edeceğiz'' dedi.
Vatandaşlara, ''Çalışacak mıyız?'' diye soran Erdoğan, sözlerini şöyle tamamlandı: ''19 gün kaldı, durmak yok hepinizin sorumluluğu var. Ve ülkemizi hep beraber ayağa kaldıracağız, onun için de 'durmak yok yola devam' diyorum.'' Başbakan Erdoğan, bu arada bir çocuğun sıcaktan rahatsızlanması üzerine ambulans çağrılmasını istedi. Başbakan Erdoğan, miting sonrası Karabük Valiliğini ziyaret etti.