Spy_MasteR
07-11-2007, 07:19 PM
Milli Görüş oylarını geri alıyor!
Necmettin Erbakan ilk kez 1969 yılında, Konya'dan bağımsız milletvekili seçilmişti. Yaklaşık 40 yıl sonra onun liderliğindeki Milli Görüş hareketi yine aynı ilden dirilmeye çalışıyor. Karşımızda 1980 sonları 90 başlarının RP'sini andıran bir parti var. 16 milletvekili adayının tümü kolları sıvamış. Yine "seçim karargahı" kurulmuş, yine çoğu genç olan partililer, teknolojinin en son imkanlarını kullanarak hummalı bir kampanya yürütüyorlar.
Ve hepsi Erbakan'ın son dönemdeki açıklamalarıyla iyice moral kazanmışlar. SP birinci sıra adayı, Büyükşehir eski Belediye Başkanı Mustafa Özkafa şöyle konuşuyor: "Bizim seçmenimiz 2002'de AKP'ye oy vermişti. Geçen sürede yanlış yaptıklarını anladılar. Ama son cumhurbaşkanlığı kriziyle, kerhen de olsa bir kez daha AKP'ye vermek isteyenler çok oldu. Fakat Hocamızın açıklamalarından sonra bunların çoğu yeniden SP'ye oy vereceklerini söylüyor."
SP Konya İl Müfettişi İbrahim Erkan ise "2002'de her on kişiden 4-5'inde AKP rozetleri vardı. Şimdi rozetli kimse göremezsiniz" dedikten sonra ilginç bir benzetme yapıyor: "1980'lerin başında da tıpkı böyleydi. Bizim eski seçmenimiz ANAP rozetiyle dolaştı ilk seçimde. İkincisinde rozeti attı. Üçüncüde ANAP'ı bıraktı."
SP'liler yine çok uzun vadeli bir strateji yürütüyorlar. "Tamamen dış güçlerin denetiminde" olarak gördükleri AKP'nin ömrünün uzun olmadığına, Türkiye'nin de kısa süre içinde yeniden seçimlere gideceğine inanıyorlar. Özkafa "SP bu ülkenin bir realitesidir. SP'yi hesaba katmadan siyaset yapamayacaklarını hepsi çok geçmeden anlayacak" diyor... Veysel Candan sözlerini "Latin Amerika ülkelerini, mesela Venezuela'yı, ayrıca Çin'i, Hindistan'ı ciddiye almalıyız. Bunlarla birlikte ikinci bir IMF, Dünya Bankası, hatta Birleşmiş Milletler kurabiliriz" diye sürdürüyor.
RUŞEN ÇAKIR / VATAN
Necmettin Erbakan ilk kez 1969 yılında, Konya'dan bağımsız milletvekili seçilmişti. Yaklaşık 40 yıl sonra onun liderliğindeki Milli Görüş hareketi yine aynı ilden dirilmeye çalışıyor. Karşımızda 1980 sonları 90 başlarının RP'sini andıran bir parti var. 16 milletvekili adayının tümü kolları sıvamış. Yine "seçim karargahı" kurulmuş, yine çoğu genç olan partililer, teknolojinin en son imkanlarını kullanarak hummalı bir kampanya yürütüyorlar.
Ve hepsi Erbakan'ın son dönemdeki açıklamalarıyla iyice moral kazanmışlar. SP birinci sıra adayı, Büyükşehir eski Belediye Başkanı Mustafa Özkafa şöyle konuşuyor: "Bizim seçmenimiz 2002'de AKP'ye oy vermişti. Geçen sürede yanlış yaptıklarını anladılar. Ama son cumhurbaşkanlığı kriziyle, kerhen de olsa bir kez daha AKP'ye vermek isteyenler çok oldu. Fakat Hocamızın açıklamalarından sonra bunların çoğu yeniden SP'ye oy vereceklerini söylüyor."
SP Konya İl Müfettişi İbrahim Erkan ise "2002'de her on kişiden 4-5'inde AKP rozetleri vardı. Şimdi rozetli kimse göremezsiniz" dedikten sonra ilginç bir benzetme yapıyor: "1980'lerin başında da tıpkı böyleydi. Bizim eski seçmenimiz ANAP rozetiyle dolaştı ilk seçimde. İkincisinde rozeti attı. Üçüncüde ANAP'ı bıraktı."
SP'liler yine çok uzun vadeli bir strateji yürütüyorlar. "Tamamen dış güçlerin denetiminde" olarak gördükleri AKP'nin ömrünün uzun olmadığına, Türkiye'nin de kısa süre içinde yeniden seçimlere gideceğine inanıyorlar. Özkafa "SP bu ülkenin bir realitesidir. SP'yi hesaba katmadan siyaset yapamayacaklarını hepsi çok geçmeden anlayacak" diyor... Veysel Candan sözlerini "Latin Amerika ülkelerini, mesela Venezuela'yı, ayrıca Çin'i, Hindistan'ı ciddiye almalıyız. Bunlarla birlikte ikinci bir IMF, Dünya Bankası, hatta Birleşmiş Milletler kurabiliriz" diye sürdürüyor.
RUŞEN ÇAKIR / VATAN