PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Hasan Ejderha


F.S.Mehmet1453
08-15-2007, 08:56 PM
Acı Sözlerin Közlerinden Arta Kalan Külleri Yoksullara Savur

Kül
Acı sözlerin
Közlerinden artakalan küller
Savrulur göklere ve yere
Yalnızlıkları içer gibi yaşayan
İhtiyarların yüzlerine
“nerde o eski günler “diye
bir çırpıda hayatını özetleyip
yeniden acılarını yaşama pahasına
dertleşip yüreği ile
bile bile yakıcılığını küllerin
dillerin yakmasına alışık hali ile
uzandı yere

aşkın deminden kanat vurdu turnalar
çıldırdı gökyüzü
kutsal bir izi yarına taşıyacak
çocukların haykırışını düşler
zemheri sonu ayazları
beyazları dağlara süren kış
kıyamaz yoksullara

söyle aldın mı özetini ömrünün
ardınca gittiği sürünün
hesabını tutmayan çobanların
rahatlığına hasret bankacılar
dövizciler emlakçılar ve çerçiler
süpürdüler sokakların tozlarını
yazları sahilde yumak üzre

ellerinin kirlerini yüzlerine sürüp
camlara koşan köleler
bölerler ne varsa bütün olan
yalan-dolan üzre kurulan dünyalarını
suvarırlar leşleriyle kargaların
çamur efendisinin haykırışları
çarpınca kulaklarına
en güzel şarkılardan nağmeler
duymuş gibi olmayı şart bilerek
haykırırlar ceylanların sürüsüne
bilmezler kitapları kanatan harflerin
sürekli ok şeklini alan mısralarını

İz
Can yürüdü dalına çiçeklerin
Bileklerin zincirlendiği istanlarda
Hürriyet, takılıp kanadına aşkın
Şaşkın bakışlarında fosillerin
Kaplar can içinde canı

Kağnıların tekerleklerinden seken bir taşın
Düştüğü tarih solur izleri
Üç aylığı ile diktiği taşın
Babasına yapılacakların
En iyisini yaptırdığına inanan
Hain duyguların esiri can
Haykırır ruh üfrükcülerine

Derdine yandığı dostlarının
Cüzdanı ağırlığınca gözyaşını
Suvarır karşısına rüzgarın
Taşın ağırlığını yakan ateşlerin
Yalımları pörsür ruhuna aynaların
Kaidelerin sistemine bakıp
Bakıp da içlenen adamlar
Bayramlar bekleyen çocukların
Kanadını kıskanır göklerden

Bahtına kahreden çiçekçiler
Çekler içinde boğuşan patronların
Yarını için endişelerini
Kavramaya çalışır
Bakıp da cüzdanlarına
Çirkin ne varsa parayla alanlar
Alıp da yığanlar
Canları uğruna çirkinlikler biriktirip
Karşısına dikilip en aziz edayla
Arar kendi ruhunu

Aradılar aradılar da çirkinlikleri
Kendilerinde buldular
Acı sözlerin közlerinden arta kalan külleri
Yoksullara savurdular.

F.S.Mehmet1453
08-15-2007, 08:57 PM
Ağlarım

Ömrümü çekip de yara salayım
Acep yardan selem var mı alayım
Ben her gün ağlayan yalnız balayım
Yaz gönlüm kış olmuş yanar ağlarım.

Ahımı duyup da çekilir kuşlar
Çiçekler de bana ağlar olmuşlar
Bulutlar gözüme selam salmışlar
Özümdedir yaram kanar ağlarım.

İflahım dağların yüce başında
Türküler söylerim, katık aşıma
Cümle dertler tüner garip başıma
Yükümü çeşip de konar ağlarım.

Yazın sıcağı kış, kışı ölümdür
Solan bir gül varsa benim gülümdür
Sazda kırık teller benim telimdir
Ağustos da üşür donar ağlarım.

Kardeşlerim ölmüş yerlerde yatar
Güvenemem ele putlara tapar
İyilik der kendi, kötülük yapar
Gönlümde buğuzla, kınar ağlarım.

F.S.Mehmet1453
08-15-2007, 08:57 PM
Annem Hasta Değildi O Zaman

Annem hasta değildi o zaman
Babam başını elleri arasına alıp
Uzaklara, taa uzaklara dalıp
******* boyu düşünmezdi

Yine gelmiştik buralara
Uzaklara gitmemiştim ben
Koşup yamaçlara
Getirmiştim anneme her çiçekten
Annem hasta değildi o zaman

Babam elimden tutardı yolda
Annem hasta değildi o zaman
Herkes saçlarıma gülüyor okulda
Nolur anneler hasta olmasın
Kurdaleli gelsin kızlar okula

Annem hasta değildi o zaman...
Babam at oludu bana evde
Hepsi oluyor babaların belki de
Akşam evlerine gelince

/Şimdi düşünüyor babam
şimdi üzülüyor babam/

Ben de
Ağlıyorum babam görmeden.

Annem hasta değildi o zaman...
Uyukladı mı babamı yerine kaldırırdık

/Babam uyumuyor artı
Babamın yüzü karanlık/

Olsun... Ben de uyumam
Ama... Babamın gömleği yırtık
Büyümeye çalışıyorum durmadan
Büyüyünce dikerim onu ben
Biliyorum üzülüyor annem
Üzülmesin iyileşsin annem
Babama bakabilirim ben.

F.S.Mehmet1453
08-15-2007, 08:58 PM
Ateş Üşütür Oldu Ruhumu

Rüyamı açtım göklere kanadıma esecek ruzigar
Bir haykırışa gebeyim ki naralar yetmez
Bitmez tükenmez bereketler devşiriyorum
Hür yorumlar gerektir ruhuma ankaya çok var
Baharlar yaşanacak bebeğim ne ki geldiğimiz yol
Yıldıramaz beni önüme çıkan demirden duvarlar.


Ateş üşütür oldu ruhumu
Dem tutmak için ne gerektir bilmem
Gülücüğün doldururken koynumu
Hiçbir çağrıya gitmem.


Yıldızların iz düşümü tarlalara saçılı biderim
Giderim demiştim oysa ayaklarım gitmez
Çağrıların bini bin yerden ruhumu kolaçan eder
Gider bir duvara yaslarım da başımı nida gelmez
Kırbam bengisu dolu içsin çocuklar ve kuşlar.

F.S.Mehmet1453
08-15-2007, 08:58 PM
Atlıların Seyir Defteri

Can çekişiyorum
canımı çekiyorum çekiştirenden
benden yana uçan kuşlara gülümsemeliyim
giydiğim kuş sarısı elbiselerin hatırına
yarına kalacak sevgiler devşirmeliyim
deliyim diye bana aldırış etmeyenlere
boş yere hayıflanmaktansa
basa basa üstüne, keyfini çıkarmalıyım.

Nerdeyse aşk, ben ordayım
her daim açıp frekanslarımı göklere
ve yere ve denize ve dağlara
kapkara bulutlara aldırmadan
arkamdan dökülüp gelen iri damlalara inat
bir muhabbet ovasına yayılmalıyım.


kurak geçse de her yılım hatta ayım
payım ne ise göklerden alırım


Kalk doğrul
yoğur hamurunu, şeklini alıncaya kadar
sür atını menzile varıncaya kadar
soylusun sen, sürsün savaşın ölünceye kadar
kar yağınca yok olmaz tohum
yerin altında da bir yer var
serdar olan yiğitler kadar, anaları kadar
göklere kalkan eller var.


gün olur dosta gider atlılar
yolda kalanlar da dosta varırlar


II.
Yola giden atlıların seyir defterini okudum
sayrılar evinde alanurun kilimin dokudum
yedi düvel ordusundan doğan beyi ben korudum
yürümeliyim, biliyorum rüyadan yoruldum.

F.S.Mehmet1453
08-15-2007, 08:58 PM
Aşkına Aşığım

akşam oldu çiçeklerde
Sessiz ve serin
Aşkına aşığım ben
Çiçek omrü yaşayıp gidenlerin

F.S.Mehmet1453
08-15-2007, 08:59 PM
Bağdat Çocuklarının Göklerindeki Kuşlar

Bana minik kuşum deme anne
Kuş tüyü gibi olduğuna da inanmıyorum saçlarımın
Bana yalan mı söyledin anne
Neden kanadı saçlarım gibi değil bu kuşların
Neden ateşlere kesiyor geçtiği her yer
Bu kuşlar geçince herkes neden ölüyor anne
Gelir demiştin babam giderken
Babam neden gelmedi anne
Bundan sonra nasıl inanırım sözlerine
Ben nasıl el açıp dua ederim Bağdat’ın göklerine.


Kuşlar demirden mi anne
Bu kuş nasıl konar çiçeklerin üstüne.
Hatırlar mısın anne
Kardeşime küsünce, “gül bakalım”
“kuş konsun yüzüne” derdin sevgiyle
Bu kuş mu kondu kardeşimin yüzüne
Bunu neden istedin anne
Ölünce ninem, “kuşlara yoldaş gitti” demişti babam
Ninemi neden gönderdiniz anne
Ben kuşları sevmiyorum bundan böyle.