Giriþ

Tam Sürümü Görüntüle : asker fýkralarý


Kéan aRs
08-21-2007, 11:36 AM
iddia
51. piyade alayinda yuzbasi jack diye bir subay varmis. bu alayda butun herkes bu yzb'dan illallah demis. cunku her girdigi iddiayi kazaniyormus. alay komutani sonunda dayanamayip yzb. jackin tayinini cikarmayi basarmis. ve bizim yzb. 61. piyade alayina tayini cikmis. 51. piyade alay komutani, 61. piyade alay komutanina telefon ederek yuzbasi icin 'aman bu adama dikkat edin sakin kimseyle iddiaya
girmesin. aka kara der iddiayi yinede kazanir' diye uyarida
bulunmus.
61. piyade alay komutani olur mu canim oyle sey diyip telefonu kapatmis. neyse bizim yzb. 61. piyade alayina gelmis ve alay komutanin karsina gecerek komutanim ben geldim' demis.
alay komutani:
- sen misin þu meþhur yzb. jack derken, yzb. alay komutanina
- a a komutanim beni hatirladiniz mi, demis
- hayir hatirlamadim
- olur mu komutanim vietnam savasinda beraber mevzide idik siz ozaman yarbaydiniz ben de daha tegmendim.
- yok canim ben o savasa katilmadim
- aa komutanim ben adim gibi hatirliyorum
sizin kýcýnýza þaraplen parcasi gelmisti. kesin onun yara izi de
kalmistir.
- olur mu canim sen manyak misin ben ne o savasa katildim ne de kIcImda þaraplen yarasi var.
- komutanim 100$ iddiasina girerim ki sizin kIcInIzda þaraplen
yarasi var.demis ve 100$ iddiasina girilmis.
alay komutani indirmis pantalonu ve yaranin olmadigini gostermis.
yzb:
- ah komutanim cok ozur dilerim. yanilmisim buyurun 100$ inizi
demis ve 100$ i vermis.
61. piyade alay komutani sevine sevine 51. piyade alay komutanini telefonla arayarak
- he he bu muydu her iddiayi kazanan adam.
- ne oldu ki
- iddiaya girdim ve kazandim
- sakin ona gotumu gosterdim deme!
- nereden anladin gotumu gosterdigimi
- ulan senin allah belani versin allah seni kahretsin o adam
senin gotunu gormek icin butun alayla iddiaya girmisti.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:36 AM
kopan parca
Vietnamda savas devam ederken askerin birisine şarapnel parcası isabet eder ve erkeklik organı kopar.Tabi feryat figan askeri revire alırlar,doktor ne yapacağını bilmez bir halde ormanda dolaşır ve bir fil görür,filin hortumunu askere dikerler.Savaş biter,savaştan sonra asker ve doktor tesadüfen karşılaşırlar.doktor;

-nasılsın işini görüyormu,bir problem varmı?
-gayet iyiyim doktor bey.yanlız biraz sıkıntı yaratıyor
-ne gibi?
-sinema tiyatro gibi kapalı alanlarda ön koltukta oturanların çerez paketlerinin içine dalıyor.
-iyi ya sana masraf ettirmiyor,sıkıntı bunun neresinde?
-iyide hocam aldığı fındığı fıstıgı kıçıma sokuyor

Kéan aRs
08-21-2007, 11:37 AM
sds

Bir gün bi uçakta çeşitli ülkelerden işadamları Fransız, İngiliz, Alman, Rus, İranlı, Hollandalı ve Türk, laylaylom gidiyorlarmış.Rus her konuşmasında Rus KGB sinin çok iyi çalıştığını herşeyden haberdar olduğunu çok iyi ajanlarının olduğunu anlatarak yolculuğu iyice sıkmış.Uçak rotasını takip ederek giderken İngiltere'nin üstünden geçiyor. İngiliz şöyle bi aşağıları süzüyor ve lafa giriyor:
- Arkadaşlar,burası benim memleketim İngiltere. Bizim biramız acayip meşhurdur, şahane biralar üretiriz, içmelere doyamazsınız. İngiltere bitiyor, Fransa'nın üstünden geçerken Fransız lafa başlıyor:
- Burası da Fransa. Bizim kızlarımız meşhurdur, öpmelere kıyamazsın. Derken Almanya'ya geliyor uçak, Alman bi iç çekiyor:
- Hey gidi memleket diyor. Biz bi arabalar üretiriz, binmelere kıyamazsınız. Sonra Hollanda'nın üzerinden geçerken Hollandalı bakıyor şöyle bi aşağıya:
- Burası da Hollanda diyor. Ah o güzel evler, bizim evlerimiz meşhurdur... Uçak geçiyor Rusya'ya sonra (nasıl bi rotaysa artık) Rus bakıyor aşağıya:
- Bizim KGB miz meşhurdur. Dünyada sinek havalansa haberdardır. Sonra İran'a dönüyor uçak. İranlı bakıyor şöyle bi göz süzerek:
- Abiler burası da İran bizim de halımız meşhurdur, yumuşacıktır.. Geldik Türkiye'ye... Türk sinirli muhabbetten....mına koyim bakıyor aşağıya, düşün düşün nerden başlasam ki (o kadar çok meşhur şeyimiz var ki en orijinalini söylemeliyim diye) Sonra başlıyor anlatmaya...
- Arkadaşlar burası Türkiye. Bizim delikanlımız çok meşhurdur...Öyle ki; alır Fransız'ın kızını, içer İngiliz'in birasını, atar Almanın arabasına, götürür Hollandalının evine, yatırır İranlının halısında çatır çatır s.ker. KGB nin de bi s.kimden haberi olmaz.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:37 AM
ananı...
Uçakta kapı açılmış acemi erler teker teker paraşütle aşagı atlıyorlardı.
Sıra temele geldiginde komutanına dönerek; komutanım dün gece rahmetli annem rüyama girdi; oğlum o paraşütle atlama açılmayacak dedi
komutan atla oglum inanma böyle boş rüyalara der, fakat askeri ikna edemez.
Bunun üzerine ver onu bana al benimkini der ve degiştirirler.
Asker atlar ve paraşütü açılır süzüle süzüle aşagı dogru inerken başını kardırırki ne görsün; komutan paraşütü açılmamış mermi gibi aşagı dogru geliyor.
Tam yanından geçerken bagırır; komutanım.. komutanımm nereyeee
komutan hışımla bagırır; ananı s....

Kéan aRs
08-21-2007, 11:37 AM
sigara öldürür
Albay askerlerin sigara içmelerine engel olmak için kantinin duvarına bir yazı asmıştır.Yazıda :
-Sigara öldürür, diye yazıyormuş.
Ertesi gün oradan geçen albay yazının altındaki cevabı görmüş :
-Türk askeri ölümden korkmaz

Kéan aRs
08-21-2007, 11:38 AM
terk edilirseniz iyi fikir

Deniz aşırı bir ülkede askerliğini yapmakta olan John bir gün sevgilisinden bir mektup alır.
Sevgilisi artık ondan ayrıldığını bildirmekte ve fotoğrafını geri
göndermesini istemektedir.
John çok kızar. Arkadaşlarından eski kız arkadaşlarının fotoğraflarını
toplar.
Hepsini paket yapar ve sevgilisine gönderir.
Pakete birde not iliştirir;
" Kusura bakma, hangisi olduğunu çıkaramadım. Lütfen kendi fotoğrafını al ve kalanını geri gönder!"

Kéan aRs
08-21-2007, 11:38 AM
amerikan teknoloji
Amerikalı'lar yeni bir uçak geliştiriler ve bu uçağı denemek için Arabistan'a götürürler. Bir Arap pilotunu uçağa bindirirler ve uçak havalanır. Arap pilot uçağı kullanırken dört motordan biri patlar.

Göstergelerde "Don't panic. This is American technology" yazısı görülür.

Pilot rahatlar. Daha sonra bir motor daha patlar ve göstergelerde yine aynı yazı görülür. Pilot da uçmaya devam eder.

Ne var ki az sonra iki motor birden patlar. Hiç motor kalmayınca Arap pilot panikler.

Tam bu esnada göstergelerde yine aynı yazı görülür ve uçak kendi kendini yumuşak bir şekilde indirir.

Araplar pilottan bu olayı öğrenince şaşırırlar ve kendileri de böyle bir uçak yapmaya karar verirler.

Pilot biner uçağa, başlar uçmaya. Bir iki dakika sonra bir motor patlar. Göstergelerde "Don't panic. This is Arabic technology" yazısı görülür.

Az sonra ikinci motor da patlar ve aynı yazı gözükünce Amerikalı pilot: "Ulan bizim uçağın aynısını taklit etmişler." der.

Derken iki motor birden patlayınca uçağın kendi kendini yere indireceğini düşünen pilot göstergelerde şu yazıyı görür:
"Don't panic. This is Arabic technology. Please repeat after me. Eşhe dü enla ilahe illallah...."

Kéan aRs
08-21-2007, 11:39 AM
şaraplen parçası
51 . piyade alayinda yuzbasi jack diye bir subay varmis. bu alayda butun herkes bu yzb'dan illallah demis. cunku her girdigi iddiayi kazaniyormus. alay komutani sonunda dayanamayip yzb. jackin tayini ni cikarmayi basarmis. ve bizim yzb. 61. piyade alayina tayini cikmis. 51 . piyade alay komutani, 61 . piyade alay komutanina telefon ederek yuzbasi icin 'aman bu adama dikkat edin sakin kimseyle iddiaya girmesin. aka kara der iddiayi yinede kazanir' diye uyarida bulunmus. 61. piyade alay komutani olurmu canim oyle sey diyip telefonu kapatmis. neyse bizim yzb. 61. piyade alayina gelmis ve alay komutanin karsina gecerek komutanim ben geldim' demis. alay komutani: - senmisin şu meşhur yzb. jack derken, yzb. alay komutanina - meraba komutanim beni hatirladiniz mi, demis - hayir hatirlamadim - olurmu komutanim vietnam savasinda beraber mevzide idik siz o zaman yarbaydiniz bende daha tegmendim. - yok canim ben o savasa katilmadim - aa komutanim ben adim gibi hatirliyorum sizin poponuza şaraplen parcasi gelmisti. kesin onun yara izide kalmistir. - olurmu canim sen manyakmisin ben ne o savasa katildim nede popomda şaraplen yarasi var. - komutanim 100$ iddiasina girerim ki sizin poponuza şaraplen yarasi var.demis ve 100$ iddiasina girilmis. alay komutani indirmis pantalonu ve yaranin olmadigini gostermis. yzb: - ah komutanim cok ozur dilerim. yanilmisim buyurun 100$ inizi demis ve 100$ i vermis. 61. piyade alay komutani sevine sevine 51. piyade alay komutanini telefonla arayarak - he he bumuydu her iddiayi kazanan adam. - ne oldu ki - iddiaya girdim ve kazandim - sakin ona popomu gosterdim deme! - nereden anladin popomu gosterdigimi - ulan senin allah belani versin allah seni kahretsin o adam senin poponu gormek icin butun alayla iddiaya girmisti.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:39 AM
meksikalı
Meksikalinin biri bisikletle Amerika'dan ulkesine donuyormus.
Elinde bir torba, agir agir sinir kapisina gelmis.
Kapidaki gorevli, Meksikalinin elindeki torbadan suphelenmis ve aramak istemis. Torbayi acinca kum dolu oldugunu gormus. Arastirmis karistirmis ama kumdan baska bir seye rastlayamamis ve Meksikalinin gecmesine izin vermek zorunda kalmis.
Aradan iki hafta gecmeden ayni Meksikali yine bisikletle ve elinde bir torbayla ayni sinir kapisindan gecmek istemis. Ayni gorevli yine torbadan suphelenip aramis ve yine kumdan baska bir sey bulamamis. 3 boyle 5 boyle...
Her seferinde ayni sekilde gecen bu adamda hic bir sey bulamamak gorevliyi cildirtiyormus ama yapabilecegi bir sey de yokmus.
1 yil sonra gorevli bir barda icki icerken, sinirda arayip durdugu Meksikalinin da ayni barda oldugunu gormus. Hemem yanina gitmis ve:
- Artik sana bir sey yapamam. Cok iyi biliyorum ki sinirdan bir sey kaciriyordun. 1 yildir icim icimi yiyor, lutfen bana ne kacirdigini soyle, demis.
Meksikali kafasini hafifce cevirip umarsizca mirildanmis:
- Bisiklet.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:40 AM
cemal askerde
Yeni asker olan Cemal'e komutanı sormuş :
-Savaşta siperdesin, sağ taraftan düşman askeri geldiğini gördün. peki ne yaparsın?
Cemal heyecanla cevap verir:
-Hemen çevirir silahımı üzerlerine ateş açarım komutanım. Komutan tekrar sormuş.
-Peki, karşıdan geliyorsa?
-Karşıya ateş açarım, komutanım.
-Arkadan geliyorsa ? deyince komutan, Cemal dayanamamış:
-Komutanım, bu ordunun bir askeri ben miyim da?

Kéan aRs
08-21-2007, 11:40 AM
temel

Temel ucakla yurt dısına gidiyor.Yanına bir Fransız,bir
bir ingiliz ve bir de Amerikalı var.Biraz sonra Fransiz :
"intihar etmek istiyorum,birakın beni" diye bagırmaya
baslar.Nedenini sorduklarında annesinin bir fahise ol-
dugunu haber aldıgını soyler.Zor bela adamı intihar etmemesi icin ikna ederler.Biraz sonra Ingiliz intihar
etmek ister,sebebi annesini bir arkadasıyla yakala-
mıs.Onu da guclukle ikna ederler.kısa bir sure sonra
Amerikalı efkarlanır o da intihar etmek istedigini soy-
ler.Bu arada Temel dayanamayıp: "Hacan ben de in-
tihar etmek istiyorum der.Nedenini sorduklarında ise
"Benim sizin gibi o..cocuklarının yanında ne isim var"
der.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:41 AM
pazarlama tekniği

Sigortacının biri orduya gider.
Askerler içtimadadır.
Başlar anlatmaya:
- Ben size sigorta satmaya geldim. Sigorta almayanlar savaşa gittiğinde beynine bir kurşun yerse, ailesi hiç para alamaz; sigortalı olanların ailesine ise, devlet yüklü bir para öder. Şimdi kimler
sigorta yaptırmak istiyor?
Kimseden ses çıkmaz.
İki kez daha anlatır ama yine ses çıkmaz.
Sigortacı gitmek üzereyken kıdemli bir Başçavuş gelir ve:
- Bir de ben anlatayım, ben bunların dilini konuşurum
der ve askerlere seslenir:
- Beyler, şimdi sigorta olup da beynine kurşun yiyenlere devletin ne kadar para ödeyeceğini duydunuz mu?
- Duyduk, der herkes.
- Şimdi siz hesap edin. Bundan sonra ilk çıkacak savaşta devlet, savaşa sigorta olanları mı, sigortasız olanları mı sürer?

Kéan aRs
08-21-2007, 11:41 AM
arada r var

Tabura yeni bir komutan gelmis ve askerleri toplayarak bir konusma yapacagini belirtmis. Bütün askerler toplanmislar ve komutan baslamis konusmaya :
"Bugün tanismak için sizleri buraya topladim. Benim adim Ahmet,
soyadim Kirç. Tekrar ediyorum, Kirç. Arada R var. Sakin ola diliniz sürçmesin çok fena yaparim. Herkes iyice ezberlesin hata istemem !"

Askerler dagilmislar ve herkes "Arada R var, arada R var" diye içinden ezbere koyulmus. Komutan ise bu konuda ne kadar hassas oldugunu göstermek için sagda solda gördügü askere soruyormus :

- Sen !

- Emredin komutanim!

- Soyadim ne benim ?!

- Kirç komutanim.

- Aferin ! Isinin basina !

Komutan böyle böyle hergün bir kaç kere soyadini soruyor ancak kimse

sasirmiyormus. Temel ise bu konuda çok sanciliymis. Ya bir gün piyango

kendisine çikarsa ve sasirirsa diye daralip dururmus. Nihayet bir gün tören esnasinda komutan aniden arkasina dönmüs ve Temel'i isaret ederek :

- Sen ! Soyadim ne benim ?!

Temel heyecandan konusamiyor, nutku tutulmus. Yaprak gibi sallanmaya baslamis. Komutan gayet sinirli :

- Sana söylüyorum, cevap ver, asabimi bozma !

Hemen arkasindaki arkadasi bakmis Temel'in basi belaya girecek hemen

fisildamis :

- Arada R var, arada R var...

Bunun üzerine Temel rahatlamis ve cevap vermis :

- Gört !!!

Kéan aRs
08-21-2007, 11:42 AM
kim daha cesur

Kimin askeri daha cesur yarışması varmış.
Karacının komutanı;
-"Oğlum su tankın altına atla!" demiş. Asker atlamış ölmüş.
Havacının komutanı;
-"Oğlum su uçaktan betona paraşütsüz atla!" demiş. Asker ölmüş.
Denizcinin komutanı;
-"Oğlum su geminin altına atla!" demiş.
Asker: "Naah atlarım" demiş.
Denizci komutanı dönüp;
-"Bakin, benim askerim daha cesur, komutanına nah çekiyor!"

Kéan aRs
08-21-2007, 11:42 AM
adıyamanlı

Adıyaman'lının biri İzmir'de yedeksubay okulunda askerligini yapmaktadır. Hafta sonları çarşı izinlerinde kız tavlamaya çalışır fakat başaramaz.
Aynı yerde askerlik yapan İzmir'liler Adıyaman'lı ile dalga geçerek sorarlar;
-Adıyaman'lı bu hafta çarşıda ne yaptın?
-Konak meydanında denizi seyrettim.
-Yahu ne diye boklu denizi seyrettin. Kızlara takılsana...
Ertesi hafta Adıyaman'lı Karşıyaka'ya geçer ve yine kız tavlamayı başaramaz. İzmir'liler yine dalga geçerek ''Boklu denizi seyredecegine arkana dönüp apartmanlara baksaydın ya'' derler.
Bu sefer Adıyaman'lı Karşıyaka'ya geçerek apartmanları seyretmeye başlar. O da ne bir bayan el sallıyor. Hemen gider bayanın dairesinin kapısını çalar. Karşısına orta yaşlı üzerinde seksi bi gecelik bulunan bir bayan çıkar.
Biraz sohbet ve tanışma faslından sonra bayan sorar;
-Nerede askerlik yapıyorsun_
-Gaziemir'de
-Aa benim oglumda seninle birlikte askerlik yapıyor. Şimdi kız arkadaşıyla sinemaya gittiler, birazdan gelirler. Sen haftaya gel, birlikte olalım, der.
Adıyaman'lı bölüge döndügünde İzmir'liler etrafını sararak sorarlar;
-Adıyamanlı bu hafta ne halt ettin?
-Bu hafta ne halt ettigimi bende anlamadım ama haftaya kesin birinizin anasını s.kecegim!

Kéan aRs
08-21-2007, 11:42 AM
İlan-ı harp


Ülkelerin birbirlerine önceden savaş ilan ederek savaştıkları dönemde, bizim "Rize" İli'miz Çin Devletine savaş ilan etmiş! Çin'liler uzun uzun araştırmışlar ancak "Rize" diye bir devleti hiç duymadıkları gibi hartadan da böyle bir devleti bulamamışlar. Daha sonra Çinlinin biri Türkiye'de Rize diye bir yerin varlığını öğrenmiş ve bunu yönetime bildirmiş, Rize bir devlet olmasa bile Çin yönetimi ortada ilan edilmiş savaş olduğu için bütün ordularını toplayarak karadan ve denizden Rize'ye doğru gelmeye başlarlar, bu arada Rize boş durmayıp yaşlılardan oluşan bir savaş komitesi kurmuş geride kalan genç, çocuk ve kadınlar da mevzilerdeki yerlerini almış Çinlileri beklemeye başlamışlar, derken denizden ve karadan mahşeri bir kalabalıkla çin askerleri görünmeye başlamış ve o hızla da bütün önlerine çıkan Rizelileri kesip biçmeye başlamışlar ancak yaşlılardan oluşan savaş komitesinden ateş emri gelmediği için mevzilerde bakleyen Rizeli milisler Çinlilere karşılık veremiyorlarmış, bu durum epey uzayınca Rizeli gençlerden biri fazla dayanamayıp mevziden fırladığı gibi doğruca savaş komutasının bulunduğu karargaha girerek 'bir hışımla' "Çinliler celdi hepumuzi çeseyiler, biz onlara bişe edemeyiruk, bize niye ateş emri vermeyisunuz, yoksa korktunuz mi? aha bu Çinlilerden der." bunun üzerine Komitenin Başkanı; "uşağum sen ne deyisun, ne korkması, biz aha bu kadar Çinliyi nereye gömeceuk oni karar etmeye çalişiyiruk"

Kéan aRs
08-21-2007, 11:43 AM
titanik

Hitler ele geçirilen İngiliz, Fransız ve Yahudi üç esire bir şans tanımak istemiş..
- "Size birer soru soracağım, bilirseniz sizi bırakacağım" demiş.
İngilize sormuş:
- "Titanik kaç yılında battı ? İngiliz hemen cevap vermiş
- "1912"
Hitler İngilizi göndermiş, Fransıza sormuş bu kez,
- "Titanik'te kaç kişi öldü?" Fransız cevap vermiş
- "1050"
- "Tamam, sen de gidebilirsin" diye özgür bırakmış. Ve Yahudi'ye dönmüş:
- "Say lan ölenlerin isimlerini!"

Kéan aRs
08-21-2007, 11:43 AM
andrea doria
Osmanlı donanmasıyla Venedik donanmasıı arasında savas çıkmış. Venedik donanmasının komutanı Andrea Doria imiş. Gözcü Osmanlı donanmasının yaklaştığın fark edince hemen Andrea Doria'ya haber vermiş :
-Osmanlı yaklaşıyor. Andrea Doria sormuş :
-Kaç gemi var? Gözcü:
-10-20 kadar. Komutan hemen emir erini çağırmış :
-Oğlum bana hemen kırmızı gömleğimi getir. Emir eri şaşırmış :
-Niçin komutanım? Andrea Doria :
-Savaşırken yaralanacağız. Kan izi belli olmasın ve de askerlerin cesareti kırılmasın diye. Bu arada gözcüden yine ses gelmiş :
-Efendim 50 kadar oldular. Andrea Doria heyecanlanmış ve emir erine tekrar seslenmiş :
-Gömleği boşver. Sen bana kahverengi pantolonumu getir.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:44 AM
gerçek cesaret
Kara' cıların komutanı bir asker çağırmış. Asker
- "Emret komutanım" diyerek yanına gitmiş.
Komutanı yere yatmasını istemiş. Daha sonra da bir tanka askerin üzerinden geçmesi için emir vermiş asker kılını bile kıpırdatmadan yattığı yerde beklemiş ve malumunuz ezilmiş. Komutan diğerlerine dönerek
-"İşte cesaret" demiş.
Havacıların komutanı bir asker çağırmış. Asker yine
- "Emret komutanım "diyerek komutanının yanına gitmiş.
Komutanı helikoptere binmesini emretmiş. Asker helikoptere binmiş ve havalanmış daha sonra komutanı askere aşağıya paraşütsüz atlamasını emretmiş asker de emre itaat etmiş ve atlamış. Yereçakılmış ve can vermiş. Komutan da diğeri gibi dönerek
- "İşte cesaret " demiş.
Sıra gelmiş denizci komutana. Denizci komutan askerini çağırmış. Asker çakı gibi hazırola geçmiş ve
-"Emret komutanım" demiş. Komutan
- Derhal denize atla ve 10 dakika yüzeye çıkma demiş.
Asker;
- "Hadi lan" demiş.. Komutan diğer komutanlara dönerek
- "İşte asıl cesaret bu " demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:44 AM
suçlu

Bir suçlu yurt çapında aranıyormuş. Bütün emniyet müdürlüklerine suçlunun bir adet cepheden ve iki adet profilden resmi dağıtılmış. İki gün sonra Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nden bir fax gelmiş:
- Suçlulardan ikisini yakaladık. Üçüncüsünün yakalanması an meselesi

Kéan aRs
08-21-2007, 11:44 AM
trafik kazası
Temel bir gun traktorle giderken fireni patlar etrafına bakan temel ne yapcanı bilemez bir tarafta kurulu bir pazar diger tarafda oynamakta olan bir çoçuk görur pazara giden yolu secersem çok insan ölür çoçugun tarafına gidersem bir çoçukla olayı kurtarırım der ve ertesi gun gazetede söyle bir manşet pazara giren traktor yuz kişiyı ezdi.temele sorarlar nasıl oldu temelden söyle bir cevap herşey çoçugun pazara koşmasıyla başladı

Kéan aRs
08-21-2007, 11:45 AM
salak erler
İki çavuş iddaya girer hangimizin eri daha salak diye. İlk çavuş erini çağırır ve der ki;
- Oğlum al şu 10 milyonu git bana bir araaba al. Er:
- Baaaşüstüne çavuşum der gider.
ikinci çavuş çağırır erini:
- Olum git bak bakayım ben evdemiyim der..
er:
- Baaşüstüne çavuşum der çıkar.
bu iki salak er çarşıda karşılaşırlar erlerden biri:
- Yahu bende bir çavuş var o kadar salak ki bana para verdi git bana araba al diye lan keriz bugün pazar arabayı nerden bulayım..
diğer er:
- Yahu benim ki daha salak yok gidip kendisi evdemiyiş değilmiymiş diye bakacakmışım be ey lavuk yanında koskaca askeriyenin telefonu var evi arada sorsana...

Kéan aRs
08-21-2007, 11:45 AM
kahverengi pantolonum

Tayfa kaptanına bağırır; "Ufukta düşman gemisi göründü.

Kaptan,2.kaptana emreder;"Çabuk benim kırmızı gömleğimi getirin."
Kaptan gömleği giyer savaşı kazanırlar.

Ertesi gün tayfa yine bağırır;
"Ufukta 3 düşman gemisi vaaaar!
" Kaptan yine kırmızı gömleğini ister. Gömlek gelir, kaptan giyer
savaşı
yine kazanırlar.

Akşam 2.kaptan, kaptana;
"Neden savaşta kırmızı gömleğinizi giyiyorsunuz?"der.
Kaptan şöyle yanıt verir;
"Eğer savaşta yara alırsam kanadığı belli olmasın, sizler
disiplininizi
bozmayın diye.

Ertesi gün tayfa bağırır;
"Ufukta 7 düşman gemisi var." Kaptan bu kez şöyle emreder;

"Çabuk kahverengi pantolonumu getirin."

Kéan aRs
08-21-2007, 11:46 AM
kahvaltı

Napolyon bir sabah erkenden kalkıp nöbetçilerini kontrol etmeye başlamış. Birde ne görsün? Nöbetçilerden bir tanesi yerinde yok. Hemen aramaya başlamış. Çok geçmeden biraz ilerideki çalılıkların arasında nöbetçisini bulmuş. Asker tüfeğini ağaca dayamış, oturmuş sıçıyor. Bunu gören Napolyon hemen ağaca dayalı tüfeği kapıp askere doğrultmuş ve yaptığı şeyi parmaklayıp yemesini emretmiş. Asker istemeye istemeye söyleneni yapmış.
- Asker bu ceza sana yeter, seni bu defalık affediyorum, tekrar ederse kurşuna dizilirsin.
Deyip tüfeği askere teslim etmiş ve arkasını dönüp uzaklaşmaya başlamış. Tam o sırada nöbetçi silahını Napolyon'a doğrultup "Dur" diye bağırmış.
- Hadi bakalım komutanım boku yeme sırası sende, yoksa seni vururum.
Napolyon çaresiz söyleneni yapmış ve parmağını boka batırıp yalamış.
Aradan uzun süre geçmiş ve savaş sona ermiş. Napolyon savaştan sağ çıkan askerlerinin arasında dolaşırken bir askerin önünde durup,
- Asker, ben seni bir yerden tanıyorum ama çıkartamadım.
Demiş. Asker hemen cevap vermiş:
- Doğrudur komutanım bir sabah kahvaltıyı sizinle birlikte yapmıştık.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:46 AM
uzman
Askerin biri bir bakışta herkesin boyunun ölcüsünü tam olarak doğru söylüyormuş ve arkadaşları buna çok şaşırıyorlarmış.Bir gün bunu komutana götürmüşler ve olan biteni anlatmışlar.Komutan inanmamış.
-"söyle bakalım benim boyumun ölçüsü kaç demiş".Asker aşağıdan yukarıya komutanı süzmüş ve " 1.75 efendim demiş."Komutan "Doğru hayret nasıl bildin" demiş.Asker "Bilirim tabi efendim ben kereste uzmanıyım

Kéan aRs
08-21-2007, 11:47 AM
hitler

Iki yahudi hitler kampinda her gun iskence agir calisma ve hakarete magruz kaliyorlarmis biri digerine sormus: Simdi hitler eline gecse ne yapardin
ikincisi: Hemen bogazlardim demis...ya sen ne yapardin
ilki: cevap vermis 50 santimlik demir cubugun bir tarafini kizdirir soguk tarafini hitlerin kicina sokardim
Ikincisi:neden demis
ilki: Niyesi varmi tutup cikaramasin diye

Kéan aRs
08-21-2007, 11:47 AM
paraşüt eğitimi
İki acemi er paraşüt eğitimlerini tamamladıktan sonra ilk
atlayışları için havalanırlar. Makul seviyeye geldiklerinde komutanları son kontrolleri yapıp:
- "Atladıktan bir süre sonra paraşütün sağ
tarafındaki ipi çekin, paraşütleriniz açılacaktır. Şayet açılmazsa hiç telaşa kapılmayın, sol tarafta yedek bir ip var onu çekin, sorun kalmaz. İndiğinizde sizi bir jip bekliyor olacak; sizi karargaha geri götürecek."
Askerler korkarak da olsa atlamışlar. Heyecanla sağ taraftaki iplerine asılmışlar.. Tık yok. Biraz da korkuyla sol taraftaki iplere asılmışlar, paraşütler yine açılmamış... Çok sinirlenen asker:
- "Bu komutanın hiçbir dediği çıkmıyor; dur bakalım, aşağıda jip de yoksa o zaman görüşürüz onla!"

Kéan aRs
08-21-2007, 11:47 AM
asker

bilo ile sulo askerde nobettelermiş sulonun çişi gelmiş ve yakınlarda bir ağaç ın dibine salaya sallaya yapmaya başlamış birden bir yılan cıkıp sülo'nun aleti ısırıp kacmış sülo oldugu yere yılıp başlamış bagımaya biloooo yetiş bilo bilo koşarak gelmi sormuş ne oldu sulo diye suloda anlatmış olanları bilo hemen telsizin başına gidip komutanına haber vermiş arkadaşım süloyu yılan ısırdı ne yapmam gerekiyor diye komutanı da ısırdıgı yeri em em tukur yoksa arkadaşın ölür diye cevap vermiş bilo kosarak arkadası sülonun yanına giderek acıyan gözlerle bakarken sülo merakla ne oldu komutan ne dedi diye sormuş biloda öleceksin sülo

Kéan aRs
08-21-2007, 11:48 AM
gerçek cesaret

Kara'cıların komutanı bir asker çağırmış. Asker;
- "Emret komutanım" diyerek yanına gitmiş. Komutanı yere yatmasını istemiş. Daha sonra da bir tanka askerin üzerinden geçmesi için emir vermiş asker kılını bile kıpırdatmadan yattığı yerde beklemiş ve malumunuz ezilmiş. Komutan diğerlerine dönerek;
-"İşte cesaret" demiş. Hava'cıların komutanı bir asker çağırmış. Asker yine;
- "Emret komutanım" diyerek komutanının yanına gitmiş. Komutanı helikoptere binmesini emretmiş. Asker helikoptere binmiş ve havalanmış daha sonra komutanı askere aşağıya paraşütsüz atlamasını emretmiş asker de emre itaat etmiş ve atlamış. Yereçakılmış ve can vermiş. Komutan da diğeri gibi dönerek;
- "İşte cesaret " demiş. Sıra gelmiş denizci komutana. Denizci komutan askerini çağırmış. Asker çakı gibi hazırola geçmiş ve;
-"Emret komutanım" demiş. Komutan;
-Derhal denize atla ve 10 dakika yüzeye çıkma demiş. Asker;
-"Hadi lan" demiş.. Komutan diğer komutanlara dönerek - "İşte asıl cesaret bu " demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:48 AM
2.dünya savaşı

2. Dünya Savaşında 2 Yahudi Almanlara esir olmuştur.Bunlardan biri diğerine kendilerine ne yapacaklarını sorar.O da baslar anlatmaya;
2 ihtimal var ya bizi öldürürler yada esir kampına yollarlar.
Öldürürseler sorun yok kampa gidersek 2 ihtimal var ya kurşuna diziliriz ya da gaz odasında olduruluruz.
Kursuna dizilirsek sorun yok gaz odasına gidersek 2 ihtimal var bizden ya sabun yaparlar yada kağıt.
Sabun yaparlarsa sorun yok kağıt yaparsalar 2 ihtimal var ya gazete kağıdı oluruz yada tuvalet kağıdı.
Gazete kağıdı olursak sorun yok tuvalet kağıdı olursak iste o zaman boku yedik".

Kéan aRs
08-21-2007, 11:48 AM
asker mektubu

Temel askerdedir fakat kimi kimsesi yoktur ve birgün Temel cumhurbaşkanından harçlık istemek için bir mektup yazar ve mektubu göndermesi için çavuşa verir çavuş da temel hiç mektup göndermezdi acaba kime yazmiş diye merak eder ve mektubu okur mektupta temel cumhurbaşkanından 20 milyon harçlık istediğini okuyunca temele acır ve cebindeki 15 milyonu zarfa koyup Temel'e verir ve Temel parayı alınca bir mektup daha yazar çavuş yine mektubu okur ve mektup da şöyle yazar SAYIN CUMHURBAŞKANIM PARA İÇİN SAĞOLUN AMA BUNDAN SONRA BANKA HESABIMA YATIRIN ÇÜNKÜ BİZİM İBNE ÇAVUŞ PARANIN 5 MİLYONUNU YEMİŞ

Kéan aRs
08-21-2007, 11:49 AM
hitler ve ingiltere

Hitler'in gözü İngiltere'de ama oraya gitmesine imkan yok. Çünkü bir sürü tankı var ama savaş gemisi yok..
Bir gün yardımcıları ile Manş denizinin kıyısına geldiğinde "Denizi kurutup tankları karşıya geçirmek" gibi müthiş bir fikir geliyor aklına..
Ve hemen emir veriyor. Tüm Alman ordusu denize girecek ve denizin suyunu içip bitirecek...
Hitler emir verdimi akan sular durur.. Eline kaşık, kepçe, maşrapa alan tüm asker denize giriyor ve komutan emri veriyor.
- Bir iki üç iç...
- Bir iki üç iç...
- Bir iki üç iç...
Bu komutla askerler bütün gün deniz suyunu içiyorlar ve gece olunca istirahate çekiliyorlar. Bir hafta sonra müthiş planının ne halde olduğunu görmek üzere Hitler deniz kenarına geliyor. Görüyor ki denizde bir litre bile eksilme yok.. Tam dönüp komutanlarına bağıracağı sırada karşı sahillerden bir ses duyuyor...
- Bir iki üç çişşşşş...
- Bir iki üç çişşşşşş...
- Bir iki üç çişşşşşş...

Kéan aRs
08-21-2007, 11:49 AM
mezar
Rahmetli Temel'in mezar taşında şunlar yazıyormuş:
- "Of ili Camdan Sarkma Şampiyonu

Kéan aRs
08-21-2007, 11:49 AM
görev
Komutan askerleri etrafina toplar ve
-Size bir soru soracagim. Mantikli olarak cevaplayan olursa tezkeresini alir, yok cevaplayamazsa alti ay ceza.
Bütün askerler,
- Sorun Komutanim derler.
- Peki... Kadin becermek görev midir angarya mı?
Bütün askerler sus pus. Bu arada komutanın postası,
- Gorevdir komutanım der,
Komutan'da
- Peki neden, açıkla bakalım.
- Angarya olsa bana yaptırırdınız

Kéan aRs
08-21-2007, 11:50 AM
bayrak

temel askerde çok başarılıdır. dağıtım zamanı gelince komutanları bu başarısını ödüllendirmek isterler. temel'i çağırırlar:
-temel ,dağıtımda istediğin yere gidebilirsin oğlum.
temel kendinden emin,esas duruşunu bozmadan yanıtlar:
-payrağumun dalgalanduğu her yer vatanumdur.
-anladım da evladım. bu işin terörü var,uzaklığı var,eşini dostunu görebileceğin daha yakın bir yer...
temel'in cevabı değişmez:
-payrağumun dalgalanduğu her yer vatanumdur.
bunun üzerine kura çekilir.sonuç:hakkari-çukurca
sonucu öğrenen temel kendi kendine homurdanır:
-ha oruya payrak dikenun avradını...

Kéan aRs
08-21-2007, 11:50 AM
emekli ikramiyesi

ABD ordusunda çok fazla general varmış ve bunları erken emekli etmek istiyorlarmış...Cazip kılmak için demişler ki vücudunuzda iki nokta belirleyin, arası kaç santimse, o kadar bin dolar ekstra para vericez normal emekli ikramiyenizin üstüne...
Bi tane havacı general gelmiş demiş kafamın en üstünden ayak parmağıma kadar, ölçmüşler 180cm, 180 bin dolar almış emekliye ayrılmış
Bi tane karacı general gelmiş orta parmağının en üstüne bi nokta bi de ayak parmağına bi nokta koymuş, ölçülürken ellerini kaldırmış 2.5 metre çıkmış 250 bin dolar ikramiye almış ayrılmış
Sonra bi tane deniz piyadesi gelmiş demiş ki *****in ucundan taşşaklarımın arasındaki mesafeyi ölcün.
Sormuşlar emin misiniz falan çok para alamazsınız bu şekilde, adam, tabi eminim, demiş
Doktoru çağırmışlar ve generale pantolonunu indirmesini söylemişler
Doktor gördüğü manzara karşısında: oha bu adamın taşşakları yok, demiş.
General: taşşakları Vietnam'da bırakmıştım

Kéan aRs
08-21-2007, 11:51 AM
hemoroid
Bir USA Askeri Birliğinde ahçının yemekleri yüzünden millet hemoroit olmuş. Tam 107 kişi yatak yorgan yatıyormuş. Bir gün Revire gezmeye gelen komutan her askerin önüne duruyor ve soruyormuş:
- Merhaba asker , hastalığın nedir ?
- Merhaba komutanım , hemeroidim var
- Tedavi olarak ne yapıyorlar ?
- İlaçlı pamuk efendim.
- Bir arzun var mi asker ?
- Bir an evvel iyileşip tekrar vazifeme dönmek istiyororum komutanım...
Komutan herkesin önünde durup ayni soruları sormuş ve hep ayni cevapları alınca memnun olmuş. sıra en son sıradaki adama gelmiş. Ona da aynı soruları sormaya başlamış:
- Merhaba asker , hastalığın nedir ?
- Bademciklerimden rahatsızım efendim.
- Öyle mi ? Peki ne ilaç kullanıyorlar ?
- İlaçlı pamuk efendim.
- Güzel. Peki bir isteğin var mi evladım?
- Var, efendim. Mümkünse sıra bana gelince pamuğu değiştirseler diyecektim de....

Kéan aRs
08-21-2007, 11:51 AM
kaçmaya çalışıyorsun

İkinci Dünya Savaşı sırasında bir İngiliz,
Almanya üzerinde düşürülür. Almanlar bunu esir alırlar, fakat İngiliz'in bir bacağı ve iki kolu kangren olmuştur. Almanlar ilk önce bacağı keserler ve İngiliz, Almanlardan bu bacağı ana
vatanı olan İngiltere'ye atmalarını ister.
Almanlar da İngiliz'in isteğini yerine getirir.
Sonra İngiliz'in kolu kesilir, İngiliz yine aynı dilekte bulunur ve Almanlar da yerine getirir. Bu sefer de Almanlar öteki kolu keserler. İngiliz her zamanki gibi Almanlardan kolu anavatanına atmalarını ister, fakat Almanlar " olmaz!" derler,
İngiliz nedenini sorunca şöyle cevaplarlar:
"Sen Galiba Kaçmaya Çalışıyorsun!"

Kéan aRs
08-21-2007, 11:52 AM
taklitçi ajan

Türkiye'den Rusya'ya 3 tane ajan gidecekmiş.Türk komutanı ajanlara 'çuvallar içinde gideceksiniz.Rus komutanı yakalarsa bir başka şeyin taklitini yapın'demiş.Ajanlar gitmiş.Rus komutanı ajan Ahmet'in bulunduğu çuvala tekme atmış.Çuvaldan miyav miyav diye ses gelmiş.Komutan bunda birşey yok diye bırakmış.Ajan Ali'nin çuvala tekme atmış.Çuvaldan hav hav diye ses gelmiş.Komutan bunu da bırakmış.Sıra ajan Mustafa'ya gelmiş.Komutan vurmuş,ses yok.Bir daha vurmuş,yine ses yok.Birdaha vurmuş ;artık ajan dayanamamış 'patates lan patates'

Kéan aRs
08-21-2007, 11:53 AM
köprü

Bir gün cennet ve cehennemdekiler birbirlerinin yaşadıkları yerleri merak etmişler. Yaptıkları görüşmelerden sonra en kısa zamanda bir köprü inşa etmeye karar vermişler. Ama bu köprünün yarısını cennettekiler diğer yarısınıda cehennemdekiler yapacakmış. Cehennemdekiler kendi yarılarını çarçabuk yapıp bitirmişler ama cennet tarafında daha bir adım ilerleme yok. Bir elçi yollayıp sebebini sormuşlar. Cennettekilerin cevabı ise " Vallahi günlerdir her yere haber yolladık ama bir tane bile mütaahit bulamadık ..."

Kéan aRs
08-21-2007, 11:54 AM
anam babam

Yüzbaşının çok sevdiği ve güvendiği Onbaşı Mehmet`in cezalandırdığı er, yüzbaşının karşısında :
-Komutanım benim bir şikayetim var.
-Söyle.
-Mehmet onbaşı beni döğdi.
-Git, ben onun cezasını veririm.
-Ama yüzbaşım; hem döğdi , hem söğdi.
-Anladım, git cezasını veririm.
-Anama babama laf etti.
-Git cezasını veririz dedik ya.
-Benim anam da yohtur, babam da yohtur.
-Allah rahmet eylesin.Benim de öyle. Sen git anladım.
-Ama yüzbaşım, Mehmet onbaşı benim anama da laf etti, babama da laf etti. Anam da yohtur, babam da yohtur. Anam da sensin, babam da sensin.
Yüzbaşı :
-Derhal koş; çağır Mehmet Onbaşı`yı buraya! dedi.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:54 AM
nöbet

Çavuş, acemi erlere nöbet bekleme usulünü ögretiyordu. Yalnız biraz kekemeydi:
-Ka.. ka.. karanlıkta.. bir.. bir.. biri ya..yaklasirsa... "du.. du.. dur... ki.. ki... kim o..." di... diye bağırırsınız... Dur... durmazsa... bir... bir kere da... daha ba.. bağırırsınız... Ge... gene du... durmazsaa... a... ateş e... eder... edersiniz... Ya... yalnız... ço.. ço... çok a... a... acele etmeyin... Be.. belki ge... gelen benim... ...!!

Kéan aRs
08-21-2007, 11:55 AM
yeniçeriler

Osmanlının balkanlara doğru yeni yeni yayılmaya başladığı dönem. Yeniçeriler balkanların iç kısımlarına doğru yavaş yavaş ilerlerken balkan halkının Osmanlı hakkındaki düşünceleri ve korkuları değişip evlerinden dışarıya çıkmaya başlıyorlar. O zamana kadar böyle cengaverler görmemiş olan halkın dikkatini en çok yeniçerilerin göğüs kılları çekiyor ve bir yeniçeri ile halktan bir kişi arasında söyle bir diyalog geçiyor:
- Hiç böyle göğüs kılları görmemiştim bir tane hatıra olarak alabilir miyim
Yeniçeri:
- Vitrini bozma bacım depodan

Kéan aRs
08-21-2007, 11:55 AM
yüzbaşı

Bir Astsubay'la bir gözü takma Yüzbaşı aynı bekar lojmanında birlikte kalıyorlardı. Yüzbaşı her gece yatmadan takma gözünü çıkartır su dolu bir bardağa koyar sabah tekrar yerine takardı.

Sıcak bir Yaz akşamı gece yarısı Astsubay susadı,el yordamıyla sehpadaki bardağı kaptı bir dikişte yuvarladı oda ne..suyla birlikte gözüde yutmuştu.

Astsubay farkına vardı ama artık iş işten geçmişti.
Ertasi gün sabah sporundan sonra Astsubay tuvalete gitme ihtiyacı duydu . Koşar adımla tuvate gitti pantolonunu sıyırdı başladı ıkınmaya fakat mümkün değildi bir türlü rahatlayamıyordu.

Onun ıkınma sesini duyan tuvalet nöbetcisi er telaşlandı nazikçe kapıyı tıklattı..
-Komutanım yardımcı olayım..
Astsubay can havliyle kapıyı açtı,
-Bak oğlum şurada ne var bir türlü
s...çamıyorum deyip er'e doğru döndü.

Er eğilip bakar bakmaz hazırola geçti ve selam durdu. Bunu gören Astsubay sinirlendi,
- Ne selam durdun evladım diye bağırdı..

Asker yanıtladı;
-Nasıl selam durmayım Komutanım içeriden Yüzbaşım bakıyor......

Kéan aRs
08-21-2007, 11:56 AM
gerdek gecesi

yahudi bir kız bir delikanlıya aşıktır.onunla evlenmek ister fakat ailesi vermeye bir türlü yanaşmaz.kız intihar edeceğini söyler ve ailesini ikna eder yalnız ailesinin bir şartı vardır oda ilk gecesini annesine anlatacak.kız kabul eder ve düğün dernek kurulur evlenirler.Annesi gerdek ertesi hemen kızının yanına gider ve sorar nasıl oldu anlat bakalım. -Ah annesi ah annesi bir güzel oldi bir güzel oldiiiiiiii senin damat yatağın yanına bir masa koydi masanın üzerine birde sandalye sandalyeye çıkti havada bir parande atarak bana sahip oldi çok zevk aldım. anne bunları dinler ve eve gider akşam kocası geldiğinde olanları anlatır kocasına tuh sana sende erkekmisin kaç senedir beni böyle bi sikmedin bizim damat daha ilk geceden kızı böyle sikmiş erkeğim diye gezme diye bağırır. kocanın canına tak eder ve soyun yat ulan karı der.o da yatağın yanına bir masa ve üzerine bir sandalye koyar. kızının evine az sonra hastahane acilden telefon gelir.kız telaşla hastaneye koşar baş hekimi bulur ve doktor bey annemle babama bişimi oldu öldülermi yoksa nolur susmayın bana gerçeği söyleyin diye bağırır.Dr. gayet sakin kızım rahat ol annen de bişi yok ama babanı ananın amından çıkartmaya çalışıyoruz diye söyler.

Kéan aRs
08-21-2007, 11:56 AM
kırç

Tabura yeni bir komutan gelmis ve askerleri toplayarak bir konusma yapacagini belirtmis. Bütün askerler toplanmislar ve komutan baslamis konusmaya: "Bugün tanismak için sizleri buraya topladim. Benim adim Ahmet, soyadim Kirç. Yeniden
söylüyorum, Kirç. Arada R var. Sakin ola diliniz sürçmesin çok fena yaparim.
Herkes iyice ezberlesin hata istemem! Askerler dagilmislar ve herkes "Arada R var, arada R var," diye içinden ezbere koyulmus. Komutan ise bu konuda ne kadar hassas oldugunu göstermek için sagda solda gördügü askere soruyormus:
"Sen!"
"Emredin komutanim!"
"Soyadim ne benim?"
"Kirç komutanim!"
"Aferin! isinin basina!"
Komutan böyle böyle her gün bir kaç kere soyadini soruyor ancak kimse sasirmiyormus. Laz ise bu konuda çok sanciliymis. Ya bir gün piyango kendisine çikarsa ve sasirirsa diye daralip dururmus. Nihayet bir gün tören esnasinda komutan aniden arkasina dönmüs ve Laz'i isaret ederek "Sen! Soyadim ne benim?" diye sormus. Laz heyecandan konusamiyor, nutku tutulmus. Yaprak gibi sallanmaya baslamis. Komutan gayet sinirli: "Sana söylüyorum, yanit ver, asabimi bozma!"
Hemen arkasindaki arkadasi bakmis Laz'in basi belaya girecek hemen fisildamis:
"Arada R var, arada R var..."
Bunun üzerine Laz yanit vermis: "Gört!..."

Kéan aRs
08-21-2007, 11:58 AM
temelle yunan askeri

Temel askerligini yunan sınırında yapıyormuş.
Temel'in canı çok sıkılıyormuş.
Yunan'a bir ıslık çalmış elleriyle "Havacı mısın?" işareti yapmış,Yunan aldırmamış.
Bir ıslık çalmış elleriyle "Karacı mısın?" işareti yapmış, Yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış "Denizci misin?" anlamında yüzme işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış. El haraketi yaparak "Topçu musun?" demiş, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış "Gözcü müsün?" anlamında dürbün işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Nöbetler degişmiş sıra yine Temel'le Yunan'a gelmiş.
Yunan'a hadi sınıra git demişler yunan da:
- "Ben oraya gitmem. Orada bir deli türk askeri var, bana hava kararınca yüzerek gelip sana bir koyacam gözlerin fırlayacak diyor.."

Kéan aRs
08-21-2007, 11:58 AM
karavana

Teskere zamanı yaklaşmıştır. Ayni tertip askerlerden bazıları oturup karar alırlar. Bir daha saf asker Mehmet'e ayak isleri yaptırmayacaklardır. Kararı Mehmet'e açıklarlar. Bu habere çok sevinen Mehmet yine de doğrulatmak için tek tek sorar :
-Sen Ali, ayakkabılarını bana boyattırmayacaksın değil mi?
-Evet.
-Sen Osman, benim sigaralarımdan otlamayacaksın değil mi?
-Otlamayacağım.
-Sen Hasan, çoraplarını bana yıkattırmayacaksın değil mi?
-Yıkattırmayacağım.
Herkesten gerekli yanıtı alınca Mehmet :
-İyi, bundan sonra ben de karavanaların içine işemeyeceğim

Kéan aRs
08-21-2007, 11:59 AM
amerikalı subay

Çin'de görevli Amerikalı bir subay bir gün Pekin'de bir lokantaya girdi. Garsonun getirdiği Çince mönüye garip garip baktı. Gelen mönüden birşey anlamasa da bozuntuya vermedi ve parmağını Çince bir yazının üzerine basarak garsona gösterip, ne geleceğini merakla beklemeye başladı.<BR>Bir müddet sonra garson bir tabak meyve getirdi. Amerikalı subay garsona meyveyi kenara koymasını işaret ederek parmağıyla listedeki başka bir yeri gösterdi. Bu kez, bir dilim pasta geldi. Subayın karnı çok acıkmıştı. Parmak yöntemiyle güzel bir yemek seçemeyeceğini de anlamış bulunuyordu. Çevresindeki masalara baktı. Karşı masada bir Çinli et yemeği yiyordu. Subay, karşı masadaki adamın yediği yemeği gösterdi ve garsona o yemekten getirmesini işaret etti.<BR>Yemek geldi. Subay büyük bir iştahla eti yemeye başladı. Birkaç lokma sonra, şimdiye dek bu tatta bir et yemeği yemediğini fark etti. Pekin ördeklerinin ününü duymuştu. Bu acaba onun eti miydi?<BR>Garsonu çağırdı, eti gösterdi ve kollarını kanat gibi yaparak, "Vak, vak?!" dedi.<BR>Çinli garson soruyu anlamıştı. "Hayır" anlamında başını

Kéan aRs
08-21-2007, 11:59 AM
kamyon
bir gün temel trabzondan eski bir kamyon almış fakat kullanmasını bilmiyormuş hemen kamyon sürmeyi bilen arkadışı dursunu aramış dursunla beraber komyonu trabzondan giresuna getirmeye gitmişler yolda gelirken kamyonun vitesi kopmuş dursun; ula temel bunun vitesi koptu temel; tabi kopar iki saattir oynuyorsun

Kéan aRs
08-21-2007, 12:00 PM
savaş gemisi

Amerikalilardan fikra gibi hatira...
Amerikan Deniz Kuvvetlerine ait savas gemisi Missouri'nin gorevlileriyle, Newfoundland'da gorevli Kanadali yetkililer arasinda 1995 yilinda yapilan ve tumuyle gercek olan bu telsiz gorusmesi Amerikan Deniz Kuvvetleri tarafindan ayni yil aciklanmistir.
AMERIKAN GEMISI : Carpismayi onlemek icin lutfen rotanizi 15 derece kuzeye cevirin,tamam.
KANADALI YETKİLİLERİN YANITI : carpismayi onlemek icin biz,sizin rotanizi 15 derece guneye cevirmenizi oneriyoruz,tamam.
AMERİKAN GEMİSI : Amerikan Deniz Kuvvetleri gemisinin komutani konusuyor,tekrar ediyorum,rotanizi degistirin,tamam.
KANADALI YETKİLİLERİN YANITI : Hayir,biz rotamizi degistiremeyiz.Tekrar ediyorum, siz rotanizi degistirin, tamam.
AMERİKAN GEMiSİ : Burasi Amerikan ucak gemisi Missouri. Adimizi duymamis olanlara animsatiyoruz, Amerikan Deniz Kuvvetlerinin buyuk savas gemisi Missouri'yiz. Lutfen sakanizdan yada inadinizdan vazgecin,derhal rotanizi degistirin,hem de hemen simdi, tamam.
KANADALI YETKİLİLERİN YANITI : Peki USS/Missouri. biz de size kendimizi tanitalim. Burasi deniz feneri, tamam...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:00 PM
temel bush a karşı

Temel, Amerikanin durduk yerde Irak`a saldirmasindan rahatsiz olmustur. Bir yolunu bulup baskan Bush`a telefon eder:

"Alooo! Ben, Temel olarak size savas acayrum haberunuz olsun!"

Bush, gülerek yanitlar:

"Hehehe...kac kisilik bir ordun var ki?"

Temel düsünür:

"Hmmm...kayinpirader Idrus, halaogli Tursun, kaavedeki arkadaslar..." ve yanit verir: "9 kisidur daa!"

Bush icinden kis kis güler ve ciddi olmaya calisarak:

"Temel bey, sizin 9 kisilik ordunuza karsilik Amerikan ordusu tam 2 milyon askerden olusmaktadir!" der.

"Hmmm..." der Temel:

"Sizu pir süre sonra arayacagum."

Aradan birkac gün gecer ve Temel, Bush`u yeniden arar:

"Baskan, savas ilanimuz gecerlidur. Bir miktar ekipman hazirladuk size karsi!"

Bush, ilgiyle sorar:

"Neymis bunlar?" "Hacan, bizim Tursun`un tiraktörü, benim cakaralmaz tüfek bi de kavedeki arkadaslardan birinin bicerdöveri..."

Bush güler:

"Iyi ama benim tam 150 bin tankim, 30 bin ucagim ve 10 bin askeri gemim var! Haaa, ayrica bu arada askerlerimizin sayisi da 3 milyon oldu!"

Temel yeni gelisme karsisinda biraz sikilmistir:

"Tamam, bir müddet sonra sizu yeniden arayacagum."

Birkac hafta sonra Temel, Bush`u yeniden arar:

"Baskan, savas ilanumuzu ceri alayrum."

Bush merakla sorar:

"Neden?"

Temel, moralsiz bicimde yanitlar:

-Cenevre anlasmasinu incelemisuzdur. 3 milyon savas esirini barinduracak yerimiz yoktur!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:01 PM
fil

Savas sirasinda erkeklik uzvu kopan bir askere, fil hortumundan bir yapay organ takildi. Savas bittikten aylar sonra askerle becerikli estetik cerrah karsilastilar.
Doktor sordu:
"Nasil, memnunmusun. Yapay aletin iyi is goruyor mu?"
Adam cevap verdi:
"Cok memnunum doktor. Hanimlara karsi gorevini fevkalade yapiyor.
Yalniz bir sikayetim var. Mesela sinemada yanimdaki koltukta oturan biri findik fistik yiyorsa, kendiliginden uzanip butun cerezleri kapiyor."
"Olsun" dedi doktor."Alt tarafi cerez parasi odersin olur biter."
"Ama doktor" dedi adam. "Cerezleri almakla kalmiyor, hepsini kicima sokuyor."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:01 PM
kurusıkı

Bir general, Komşu ülkeden gelen konuk Generale, hem hava atmak hem de erlerinin kendisine ve vatanına bağlarını göstermek için, üç
erini ve karılarını yanına çağırır.Erlere birer kurusıkı tabanca verir.Onları yan odaya alır,erlerden karılarını öldürmelerini ister
Konuk generale " simdi bakiniz nasıl itaatli vatansever erlerimiz var"
der. Erler teker teker içeri girerler.Birinci er karısından özür dileyip
tüm şarjörü boşaltır.Tabii karisi ölmez Kursunlar kurusıkıdır .ikinci, üçüncü, dördüncü hep Böyle gitmektedir.Generalin gözleri yaşarmıştır En son Giren erin ardından iki general kursun seslerini dinlerken.
Dan dan dan dan dan dan Şangırrrr.diye bir ses duyarlar.İşini bitirip çıkan ere merakla sormuşlar neydi o şangırrr sesi ? er yanıtlamış
Komutanım bana kurusıkı kursun vermişsiniz , Kari ölmeyince bende tuttum kariyi camdan attım.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:02 PM
komutan
Komutan karargah garajına telefon açar:
Komutan: "Zırrr Zarrr..."
Er:"Aluuu"
Komutan: "Şu anda garajda kaç tane araç var?"
Er: "Şu anda **** generalin jipinden başka bi b.k yokh
Komutan:" Ulan sen kiminle konuştuğunu biliyor musun, ben generalim!
Er: Mosmor bir şekilde yaa öyle mi? Eee peki siz kiminle konuştuğunuzu biliyor musunuz?
Komutan: "Yooo..."
Er:"O zaman bay bay mına godumun generali! Çatt

Kéan aRs
08-21-2007, 12:02 PM
acemi asker
Acemi askere başçavuşu nizamiye kapısında nöbet tutmasını emreder ve derki asker albay teftişe gelecek bana haber ver.Aradan yarım saat geçer başçavuş elinde sopayla askerin yanına gelir gelen giden varmı asker diye sorar askerde yok komutanım der.Bu olay 3,4 defa tekrarlanır.Bir müddet sonra kapıda bir jip durur içinden inen kişiye asker hemen silahını doğrultarak sorar dur kimsin inen şahıs ben albayım der.Askerde seni başçavuş görmesin elinde sopayla deminden beri seni bekliyor ananıs**kecek demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:03 PM
öğrencinin sözlüğü

Atmak : Ders anlatmak
Asmak : Sözlü günü yapılan gezi
Cesur : Kopya çeken kimse
Çöp Kutusu : Basket potası
Dalga Geçme : Ders dinleme
Disiplin : Öğretmenin kozu
Esnemek : Ders esnasında ortaya çıkan bulaşıcı hastalık
Felç : Karnenin alınmasıyla baş gösteren hastalık
Gardiyan : Nöbetçi öğretmen
Hastalık : Mazeret
Hayır Sever : Kopya veren
Okul : Hapishane
İnekleme : Çok ders çalışma
Karne : Loto Kuponu
Şaşkın : Yeni öğrenci
Tebeşir : Cephane
Komedi : Yazılıların açıklanması
Veli : Ara karneden bile haberi olmayan gariban
Çıkış Zili : Can kurtaran
Sözlü : Ecel teri,mizan terazisi
Not Defteri : Loto kağıdı
Öğrenci : Hilkat garibesi,zavallı
Öğretmen : Ahiret sualcisi
Sınıf : Muhabbethane
Ödev : Angarya
Sınıf Geçmek : Tahayyül
Sınıfta Kalmak : Küme düşmek
Teneffüs : Kudurma saati
Giriş Zili : Cenaze marşı
Masal : Anlatılan ders
Enflasyon : Notların öğretmen tarafından düşürülmesi
Devalüasyon : Öğretmenlerin kolay sorarak başarı oranını yükseltmeleri
Vaka-ı Vakvak : İyi bekleyip düşük alan öğrencilerin sözleri
İstenmeyen Gün : Pazartesi
İstenen Gün : Cuma
En İyi Haber : Hoca Yok, ders boş, vallaha...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:03 PM
fener tutmasını bilmiyorsun

Komandolar bir general komutasında bir ormanda bir aylıkhayatı idare kampına gitmişler.20-25 günlük süre sıkıntılarla geçmiş.Bir gün nöbetçi askerlerden birisi dere kenarında bir kadın bulmuş ve alıp komutanına getirmiş.Vakit akşam karanlığı komutan emirerini çağırmış, eline bir fener tutuşturmuş ve çadıra girmiş. kadını yatırdıktan sonra :
--Oğlum Ahmet sen şu feneri tut bakayım. Demiş ve kadının üstüne uzanmış epey uğraşmış ama sonuç yok.Askere dönmüş
---Oğlum şu tarafa geç böyle tut demiş. Ancak sonuç yok.Askere dönmüş
--Oğlum öbür tarafa geç adam gibi tut demiş ancak tüm denemelere karşın sonuç hüsran.
Bir hışımla kalkmış askere dönmüş
--Ver lan şu feneri, geç şu kadının başına...
Asker Ahmet zaten manzarayı seyrederken kızılay çadırını kurmuş.İşin başına geçer geçmez köklemiş.
Komutan:-ulan Bu ...mına koduğumun feneri böyle tutulur...Bir fener tutmasını bile beceremiyorsun. Sittir git. Demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:04 PM
akıllı asker

Bir albay, bir er, bir yaşlı kadın ve bir de
genc kız trende aynı kompartmanda yolculuk
etmektedir. Tren bir tünele girip kompartman
karardığı zaman, MUCUK bir öpücük sesi ve
ardından ŞIIIRRRAAAAKK ! diye bir tokat sesi
duyulur. Tünelden çıktıktan sonra yaşlı kadın
"Aferin genç kıza. Nasıl yapıştırdı tokadı" diye
düşünmekte ve kafasını sallamaktadır.
Genc kız da "Zevksiz herif, bu morukta ne buldu
ki, bi de öpmeye kalktı ama kadın da iyi
yapıştırdı." diye düşünmektedir.
Albay ise "Ulan bizim eşoglusu er, kızı öptü.
tokadı biz yedik." diye yanarken er de içinden
şöyle düsünmektedir:
"Hehe. aferin lan bana. elimi öpüp nasıl
yapıştırdım tokadı albaya..."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:04 PM
joe

Amerika`da yaşayan ünlü bir mafya babasının karısı doğum yapacakmış.
Hastaneye kaldırmışlar. Doktorlar, hemşireler etrafında pervane. Kadını doğumhaneye almışlar. Kadın ikiz doğuracakmış. İlk çocuk gelmeye başlamış, çocuk kafasını çıkarınca etraftaki kalabalığı görür görmez hemen bağırmış:
- Hey Joe, önkapıyı tutmuşlar, arka kapıdan kaçalım...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:05 PM
her türlü karşıyız!!!
Anadolu kasabalarından birinde jandarmalar bir eve "kitap baskını" yapıyor..
Jandarma timinin başındaki astsubayın dikkatini, duvara çivilenmiş birkaç raftan ibaret kütüphanede bir kitap çekiyor:
"Bir Anti-Komunistin Mücadelesi"
Komutan kitabı eline alıp soruyor:
"Bu tür kitapların yasak olduğunu bilmiyor musun?"
Ev sahibi:
"Komutanım, ben anti-komünistim, zaten kitap da öyle."
Komutan, kül yutmaz bir ifadeyle cevaplıyor:
"Farketmez, biz komünizmin her türüne karşıyız."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:05 PM
çıkarda

Mehmet askere gitmiş 2 ay sonra bölük komutanının yanına gidip;
- Komutanım ben askere gelmeden 2 gün önce evlendim. Daha karıma doyamadan buraya geldim. Bana bir izin verin de karımı görüp gelem.
Demiş. Bölük komutanı çok anasının gözü biri imiş.
- Tamam, seni 10 gün izine göndereceğim ama bir şartla; izinden döndüğünde yaptıklarını dakika dakika anlatacaksın bana.
Mehmet çaresiz boynunu bükmüş ve kabul etmiş. Bölük komutanı izin kağıdını imzalamış, verirken yaptıkları anlaşmayı tekrar hatırlatmayı da ihmal etmemiş. Mehmet 10 gün sonra dönmüş izinden ve bölük komutanı hemen çağırmış yanına.
- Anlat bakalım ne yaptın 10 gün boyunca.
Mehmet:
- Komutanım eve gittim, 10 gün sonra Hatçe dediki...
Komutan:
- Oğlum tek tek anlat, eve gittin sonra ne oldu?
Mehmet:
- Komutanım eve gittim, kapıyı çaldım, Hatçe kapıyı açtı, 10 gün sonra Hatçe dediki...
Komutan:
- Oğlum sana tek tek anlat dedim. Bak benim kafamı bozma döverim.
Diye gürleyince Mehmet çaresiz tek tek anlatmaya başlamış.
- Komutanım eve gittim, kapıyı çaldım, Hatçe kapıyı açtı, oturup yimağımızı yidik, sona Hatçe yatağı serdi, sona ben soyundum, sona Hatçe soyundu...
Komutan heyecanlı heyecanlı sormuş:
- Eee daha sonra?
Mehmet:
- Sona Hatçeye bir geçirdim. 10 gün sona Hatçe dediki: "Memet az bi çıkarda işmeğe gidem çok sıkıştım"

Kéan aRs
08-21-2007, 12:06 PM
gururlu ingiliz

Bir İngiliz subayı Mısır'da bulunan bir kaleye komutan olarak atanmış. Kaleyi gezerken ortalıklarda dolaşan dişi deve dikkatini çekmiş. Sahibinin kim olduğunu sorunca kaledeki askerler onun cinsel ihtiyaçları kullanıldığını öğrenmiş ve hemen kale dışına atılmasını emretmiş. Tabi hayvan oraya alıştığında kalenin dışından bir yere ayrılmıyormuş. Kaledeki askerler deveye yiyecek atıp orada besliyorlarmış. Gel zaman git zaman soylu İngiliz komutan azmış tam kalede canı sıkkın şeyi tüfek gibi dolaşırken aklına deve gelmiş. Gururuna bir deveyi halletmeyi sindirememiş ve sabretmeye karar vermiş. Bir gün, iki gün, bir ay derken en sonunda dayanamamış ve gece herkesin uyuduğuna emin olduktan sonra kalenin dışına çıkıp deveyi yakalamış. Bir güzel becermeye başlamış. Hayvan can havli ile başlamış bağırmaya. kaledekiler dışarı çıkıp vaziyeti görünce komutanlarını çok ayıplamışlar. Komutan:
- Ne yapayım bende insanım benimde cinsel ihtiyaçlarım var. Hem sanki siz deveyi becermiyormusunuz?
Deyince kaledeki askerler gülüşmüşler ve şu cevabı vermişler:
- Komutanım siz bizi yanlış anladınız, biz deveyi cinsel ihtiyaçlarımızı tatmin etmek için kullandığımızı söylediğimizde üzerine binip 10 Km. ilerideki geneleve gittiğimizi söylemek istemiştik...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:07 PM
şaşkın asker

Bir Erzurumlu ile bir karslı devamlı askerden kaçıyormuş.Buna Bölük komutanı çok kızmış ve ceza olarak askerlerine emir vermiş erzurumluyu öldürün karslıyıda s**in diye yolda giderken karslı korkudan bakın arkadaşlar beni s**iceksiniz ha unutmayın demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:07 PM
sıra sizde konutanım

Bölük komutanı son günlerde koğuşta bi gariplik olduğunu sezmeye başlar ve askerleri takibe alır.Her yat borusu'ndan yaklaşık 30 dakika sonra askerler tek tek koğuşun sonunda bulunan küçük odaya girip girip çıkarlar ve her çıkan "oohhhhh be rahatladım" der.Komutan bi gün son kişiyi kapının deliğinden izler. Bakar ki odada asker ve bir fıçıdan başka birşey yok.Şaşırır ve izlemeye başlar.Asker paso gidip gidip geliyor ve zevkten nerdeyse dört köşe olmuş,asker işini bitirdikten sonra gidip yatar.Komutan dayanamaz ve meraktan içeri girer.Askerin yaptığının aynısını yapar ve oda bu işten hoşlanır.Bu işlem yaklaşık 1 Ay'dan fazla sürer. Bir gün yine koğuşa gider bakar ki askerlerin hepsi hazırkıta bekliyor.
Komutan sorar;
-Siz neden yatmıyorsunuz? diye..
Askerlerin cevabı;
-Bu gece fıçıya girme sırası sizde Komutanım

Kéan aRs
08-21-2007, 12:08 PM
el bombası

Zorunlu askerliğini yapmakta olan genç babaannesine koli içerisinde bir el bombası yollar, pimine yapıştırdığı kağıtta;
-Babaanneciğim, benim acilen izine gelmemi istiyorsan lütfen bu halkayı yerinden çekip çıkar!...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:08 PM
bir tabur asker

Bir kasabanın kilisesinde papaz vaaz vermektedir. Konu kasaba nüfusunun azlıgına gelir ve papaz halkı çocuk yapmak için ''Eşiyle cinsel ilişkide bulunan her kimse bir tabur düşman askeri öldürmiş kadar sevap kazanır'' der. Vaazdan sonra evine dönen çiftlerden birinde kadın kocasına yaklaşır ve ''Hadi kocacım bi tabur asker öldürelim'' der. Kocası kabul eder ve sex yaparlar. Aradan yarım saat geçer, kadın yeniden gelir, ''Hadi kocacım bir tabur düşman askeri öldürelim'' der. Adam yine kabul eder ve yeniden birleşirler. Aradan bir saat geçer, kadın yeniden gelir, ''Hadi kocacım bir tabur daha öldürelim'' der. Adam oflaya puflaya kabul eder, yeniden birleşirler. Bunun üzerinden 1 saat geçer kadın yine ister, adam istemeye istemeye ''olur'' der, bu sırada çıkarttıkları sesten rahatsız olan ogulları gelir odaya;
''Ya çok gürültü yapıyorsunuz uyuyamıyorum''
Babası yakınır;
''Ne yapayım oglum, düşman askerleri ananın şeyine karargah kurmuş, öldür öldür bitmiyor!''

Kéan aRs
08-21-2007, 12:08 PM
evli değilim

Asker, komutanın karşısına çıktı, izin istedi. Komutan sebep sordu:
-Efendim, karım çocuğumuzun çok hasta olduğunu yazmış da...
-Yalan söylüyorsun. Çünkü karından gelen mektubu ben de okudum, hiç öyle bir şeyden bahsetmiyordu.
Asker selam verdi, tam kapıdan çıkarken döndü ve samimiyetle:
-Komutanım, dedi. İkimiz de yalancıyız anlaşılan, çünkü ben evli değilim.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:09 PM
çingene

Şoparın biri altılıdan büyük ikramiyeyi tutturur eve gelir ve olayı karısına anlatır:
- abe nebayat kocan altılıyı tutturdu be zengin artıkın
- deme be biz şindi zengin oldukya ne istesem alacan deel mi
- yapasın güzel muamele alayım her bişeycikler be
tabi kadın erkeğinin dileğini yerine getirir kocasıda ona ne isterse alır karı doğru kardeşine koşar ve olayı anlatır
baldız çaktırmadan eniştesinin yanına gelir
- abe enişte be duyduk ki zengin olmuşsun alasın bana da incik boncuk
- alayım baldız be sen bi saxso yap memnun olayım der
baldız adamın fermuarı indirip sokulunca kokudan bayılacak gibi irkilir:
- enişte bok kokar bu be
- normaldir baldız be az önce kayınçoya çizme aldık be...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:09 PM
çakmak!!!

20'şeryıl hapis yiyen iki mahkuma her onar yıl için ne istedikleri sorulur, birinci mahkum ilk on yıl için yetecek şekilde kitap ister.ikinci mahkumda on sene yetecek kadar sigara ister. on yıl sona erince ikinci on yıl için ne istediklerini sorarlar.ilk mahkum onyıl yetecek şekilde kitapla birlikte birde gözlük ister.ikinci mahkumun koğuşuna girince bakarlarki sigaralar aynı şekilde kaldığını anlarlar ve ikinci on yıl için ne istediğini sorarlar adam da feryatla çakmaaaaaaaaaaaaaaaaakkkkkkk !

Kéan aRs
08-21-2007, 12:09 PM
kaçak asker

Bzim asker sürekli askerden kaçıyormuş askere cezalar verilmiş dayaklar atılmış yinede kaçıyor, komutanlar çaresini bulamammış bir de iyilikle soralım neden kaçtığını sormuşlar komutanı askrei çağırmış bir sigara vermiş oğlum neder sürekli askerden kaçıyorsun kaçak asker ben Karısızlığa dayanamıyorum komutanım, Komutanda oğlum daha önce neden söylemedin çaresin buluruz bak şu eğitim alanında bir tahte kulube var nezaman canın kadın istedi git orda bir delik var oraya şeyini sok bizim asker komutanın yanından çıkar çıkmaz deliğe yönlenmiş ve deliğe şeyini sokmuş o kadar çok hoşuna gitmişki artık her gün o tahta barakadaki deliğe şeyini sokup rahatlıyormuş tabiki askerden kaçması düzelmiş teskereye az bir zaman kalmış yine koşarak deliğe şeyini sokmuş delik eski delik değil kupkuru ve soğukmuş hemen koşturarak komutana sormuş deliğe birşeyler oldu komutanım
komutan hafif sırıtarak elindeki listeye bakmış deliğin öbür tarafına geçme sırası sana geldide ondan

Kéan aRs
08-21-2007, 12:10 PM
öpücük ve şamar

Dünya Savaşı arefesinde; bir Nazi subayı, bir yaşlı kadın, bir delikanlı ve bir de genç kız bir tren kompartımanında yolculuk etmektedirler. Tren bir yerde tünele girer.
Karanlıkta, bir öpücük sesi ve hemen ardından da bir tokat sesi duyulur. Tren tekrar ışığa çıkarken, yaşlı kadın şöyle düşünür:
-"Zamane gençleri işte. Oğlan kızı öptü ama tokadı da bir güzel yedi."
Genç kız şöyle düşünür:
-"Salak oğlan, benim yerime yaşlı kadını öptü ama oh olsun, tokadı da yedi."
Nazi subayı şöyle düşünür:
-"İşe bak yahu, kızı oğlan öptü, tokadı ben yedim."
Delikanlı ise şöyle düşünür:
"Oooh canıma değsin. Havaya bir öpücük, Nazi bozuntusuna okkalı bir şamar!".

Kéan aRs
08-21-2007, 12:10 PM
kamuflaj

Askerde kamuflaj yarışması var... Herkes çuvallara giriyor,komutan gelip tekme atıyor onlarda hayvan sesleri çıkarıyorlar komutan onaylıyor.
Birinci çuvala vuruyor.. Hav hav hav. Komutan aferin diyor köpek çuvalı.... İkinci çuvala vuruyor, miyav miyav.. Komutan gene beğeniyor..
Böyle on onbeş çuval geziyor. Hepsi çok iyi taklit yapıyorlar... En son çuvala vuruyor ses yok... Daha sert vuruyor gene ses yok, tekme, tokat, tahta, tüfek, ses yok... Askerlere emir veriyor iyicene tekmeleyin... Çuvaldan kan sızmaya başlıyor..
Beş dakika sonra da ince, bitkin bir ses:
"Patateeeeeees"

Kéan aRs
08-21-2007, 12:11 PM
başçavuş albayı tutuklayacakmış
Albay, binbaşıya :
-Yarın güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı görsünler. Bende orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi vereceğim. Şayet yağmur yağarsa, tabii bir şey göremeyiz .O zaman erleri, üstü kapalı talimgaha götürürsün.
Binbaşı, yüzbaşıya :
-Albayın emri ile yarın sabah saat dokuzda güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir olay değildir. Şayet hava kapalı olursa bir şey görülemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır.
Yüzbaşı, teğmene :
-Albayın emri ile yarın sabah dokuzda talim elbisesi ile güneş tutulmasının açılış merasimi yapılacaktır. Şayet yağmur yağarsa ki bu durum pek görülen bir olay değildir, Albay kapalı talimgahta gerekli bilgiyi verecektir.
Teğmen, başçavuşa :
-Yarın sabah dokuzda hava güzel olursa, talim kıyafeti ile albay tutulacak. Kapalı talimgahta yağmur yağarsa, alayın meydanında manevra yapılacak. Çünkü bu her zaman görülen bir olay değildir.
Başçavuş, askere :
-Yarın sabah saat dokuzda kapalı talimgahta Albayı tutacağız. Sabah hepiniz talim teçhizat ile hazır olun.
Askerler kendi aralarında :
-Yarın sabah bizim başçavuş Albayı tutuklayacakmış

Kéan aRs
08-21-2007, 12:11 PM
lazer yazıcı
Komutan emir erini çağırmış
- Bana çabuk bir lazer yazıcı bul getir.
- Emredersin komutanım.
Bir saat sonra emir eri yanında başka bir er ile gelmiş.
-Lazer yazıcıyı getirdim komutanım.
-Hani nerde lan?
-Komutanım bu arkadaş laz bir erdir ve bizim bölükte yazıcıdır!
-Ulan iyiki scanner istememişiz be!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:11 PM
kaptan
II.dünya savaşı yılları ve kaptanımız savaş gemisi I.kaptanı.Girdiği her ama her iddiayı kazanma özelliğine sahip olan kaptanımız, açık denizde seyrederlerken, bir gün sonarcı yanına gelir:
-Kaptan ileride düşman denizaltısı tespit ettim.Ne yapalım?
-Kaçarsak kurtulur muyuz?
-Hayır.O bizden hızlı yetişir ve torpiller.Kesin batacağız.
-Kurtuluş yok mu?
-Yok.Yaklaşık 30 dakika sonra torpili yemiş oluruz.
-Tamam der sen burada kal,torpili yemeden 5dk önce de gel bana haber ver.
Kaptan hemen anonsa geçer:
-Bütün personelin dikkatine.Herkes güvertede toplansın.Eğlence yapacağız.Tüm personel katılacak.
Tüm mürettebat eğlenceye başlar.Bir zaman sonra sonarcı gelir ve kaptana:
-kaptan 5 dk sonra torpilleneceğiz.
Kaptan tamam der ve personeline döner:
-1000$ına iddiaya girerimki, bu gemiyi y***ımın bir vuruşuyla batırırım.
Hemen hemen herkesle iddiaya girer.Paraları toplar.Bakar torpiller arkasında iz bırakarak geliyor.Kaldırır, diz çöker, vurur.
Korkunç bir patlama.Gemi ortadan ikiye ayrıllır ve batar.
Herkes can derdinde;yüzenler, sandala binenler...
Kaptan da bir sandala yüzmekte.Hemen arkasında sonarcı.Hem yüzüyor hem küfrediyor:
-O**pu Çocuğu, Eşşoğlueşek,Ulan TORPİLLER ISKA GEÇTİ!!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:12 PM
işler

Iki otomobil galerisi sahibi dertlesmektedirler.

Bir ara biri:
- Isler öyle kötü ki, sorma. Su siralar en azindan bir araba satamazsam, popomu satmak zorunda kalacagim.
Yaninda oturan ve bu sözleri isiten sarisin dilberden özür diler.

Bunun üzerine sarisin:
- Bos verin canim. Neler hissettiginizi anliyorum. Bizim isler de kötü. Su siralar ben de popomu satamazsam, arabami satmak zorunda kalacagim.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:12 PM
cesur asker

Kimin askeri daha cesur yarismasi varmis.
Karacinin komutani :
- Oglum su tankin altina atla!, demis. Asker atlamis olmus.
Havacinin komutani :
- Oglum su ucaktan betona parasutsuz atla!, demis. Asker olmus.
Denizcinin komutani :
- Oglum su geminin altina atla!, demis.
Asker :
- Naah atlarim, demis.
Denizci komutani diger komutanlara donup :
- Bakin, benim askerim daha cesur, komutanina nah cekiyor.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:13 PM
eşkiyas
Onu sever miydim, bunca derinden?
İçime işleyen, gözler olmasa.
Sevdanın baharlı mevsimlerinden,
Yorgun sığındığım güzler olmasa.
.
Güzel, çirkin, sadık, bunaklarından,
Dostları öpmesin, yanaklarından.
Onu kıskanmazdım, dudaklarından,
Dökülen gizemli, sözler olmasa.
.
Kalbimin sızısı, büyülü gonca,
Kıyamete kadar, açılmaz bence.
Hiç kavga etmezdik, ömür boyunca,
Kırılmaz inattan, buzlar olmasa.
.
Aşka tutsak olmak, hürriyetimse,
Beni kurtarmaya, gelmesin kimse.
Onu övmek için, her ne dedimse,
Doğrudur bir de şu, nazlar olmasa.
.
Yolumu gösteren, yıldızım var da,
Çırpınır dururum, boranda karda.
Eşkiya olmazdım, hayal dağlarda,
Yolunu bekleten, izler olmasa,

Kéan aRs
08-21-2007, 12:13 PM
temele karısından mektup!!!!

Temel evlenir ve askere gider.Bir süre sonra Temele karısından mektup gelir.Temel okuma yazma bilmediği için mektubu komutanı okur.YAYLADA YAYLATTİM ONİ
FİNDUK GİBİ DARALTTIM ONİ
10 GÜNE KADAR GELDİN, GELDİN
GELMESSEN AMCANIN OĞLUNA YARETTİM ONİ
Komutanı Temele -Güzel bir cevap yazmasını yazamazsa izne göndermeyeceğini söyler.
Temel düşünür ve şöyle bir cevap yazar..
PEYNİR EKMEK AZUĞUM
YAVUZUN DİREĞİNE DÖNDÜ KAZUĞUM
10 GÜNE KADAR GELECEĞİM
NE AMUN KALACAK NE BÜZÜĞÜN.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:13 PM
madalya

Bir gün Bismark, harpte yararlilik gösteren bir askere madalya takarken:
-Asker, 100 altın mı istersin, yoksa bu madalyayı mı?
Asker:
-Madalyanın kıymeti nedir? der. Bismark:
-Maddi değeri aşağı-yukarı üç altın, diye cevap verir.
Asker :
-Öyleyse 97 altınla madalyayı isterim

Kéan aRs
08-21-2007, 12:14 PM
mükafat

II. Dünya Savaşı sırasında Rus orduları geri çeliyorlar. Ve Rus generali durumu kurtarmak için askerleri teşvik etmeye karar vermiş. Her getirilen ölu Nazi için 10 ruble vaad etmiş. Askerler saldırdılar. Çatışmadan sonra kimi 1 kimi 3 ceset getiriyorlar ve paralarını cash alıyorlar. Birara bir Yahudi asker bir vagon sürükleyerek getirdi. Vagonun kapısını açtı, içerisi ceset doluydu. General bunu görünce şaşırdı ve askeri kenara çekerek şöyle dedi :
-Asker, anlarsın ya bütçemiz zayıf, haydi ben sana 7.50 ruble ceset başı veriyim. Asker :
-Olmaz, dedi, Zaten bana geliş fiyatı 8.30 ruble.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:14 PM
şamar

Bir Yüzbasi ile emir eri bir trende yolculuk ediyorlar. Ayni
kompartmanda çok alimli bir kiz ile annesi de var. Baska kimse yok. Bu iki grup birbirlerini tanimasa da yolculuk sirasinda tanisiriz diye çok yakin oturmuslar. Derken tren bir tünele giriyor, ortalik karariyor. Bir öpücük sesi ve ardindan -sirraaak- çok siddetli bir samar sesi duyuluyor. Tren tünelden çikiyor. Herkes saskin ne oldu diye birbirine bakiyor.
*Genç kiz düsünüyor; (Benim yerime annemi öperlerse, iste böyle samari yerler..)
*Kizin annesi düsünüyor; (Helal benim kiza, öpüldü ama, hemen samari yapistirdi..)
*Yuzbasi düsünüyor; (Ulan asker kizi öptü, samari ben yedim...)
*Asker gülümsüyor; (Intikamimi aldim daa. Havaya bir öpücük yüzbasiya bir şamar!!)

Kéan aRs
08-21-2007, 12:14 PM
boynuzlarından tutarım!!!

Güney Amerikalı bir subayla bir er konuşuyorlar: "Savaşta bir düşmana rastlarsan ne yaparsın?"

Er; "Vururum."

Subay; "Doğru, peki bir düşman bölüğüne rastlarsan ne yaparsın?"

Er; "Vururum"

Subay; "Olmadı. Koşup karargaha haber verirsin. Peki savaş meydanında bir inek görürsen ne yaparsın?"

Er; "Vururum."

Subay; "Olmadı."

Er; "Koşup karargaha haber veririm."

Subay; "Yine olmadı. Boynuzlarından tutup karargaha sürüklersin. Şimdi beni görürsen ne yapacağını söyle.."

Er; "Vururum."

Subay; "Olur mu canım. Ben senin komutanınım."

Er; "Döner karargaha haber veririm."

Subay; "Yahu ben düşman bölüğü değilim ki."

Er; "Hah tamam. Boynuzlarından tutup karargaha sürüklerim..."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:15 PM
sadık

Bir avcı diğerine sordu:
Köpeğinizi satın almak istiyorum ama sadık mıdır?
-Hem de fazlasıyla sadık. Size bu konuda yüzde 100 garanti verebilirim.
-Nasıl bu kadar emin olabilirsiniz?
Şimdiye kadar 5 kere sattım. Her seferinde de geri geldi.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:15 PM
e boğ bari

Askerliğini doktor olarak yapan bir er komutanının karısıyla her gece cinsel ilişkiye girmektedir. Ve komutanın karısı ere ya bu böye gitmez bizim bu işi kocamın haberi olacak şekilde yapsak daha iyi olur. erde sorar nasıl olcak bu iş der ve kadının aklına şahane bir fikir gelir ve bunu erede anlatır.
Komutanın karısı hasta numarası yaparak kocasını çağırır ve kocasıda tabi ki doktor olan erini çağırır karım hasta diye. Er gelir ve komtanı erine ya karıma bir bak noldu çok hasta galiba, eride tamam der, karısına bakar ve komutanım karınız çok hasta de, komutanı sorar olum noldu ne var, er söyleyemem komutanım der, komutanı söylesene olum ne var, şey komutanım karınız rahiminde akrep var, komutanı korkmuş ve heyecanlı bir ekilde sorar olum ne yapcaz, komutanı karınızı sikerken akrep sizin sikinizin kafasını tutacak ve akrabi oradan alacağız , olum ben yapamam der komutanı , er de yapmanız lazım komutanım yoksa karınızın çok az bir ömri var der, komutanı utanarak ya erim der sen yapsan olmaz mı der er de sizin için olur komutanım der. neyse er komutanı karısına girip çıkmaya başlar 1 olur 2 olur 3 olur ve komutanı sorar olum daha yakalamadı mı , yakalamadı komutanım der er. 4 olur 5 olur 6 olur ve komutanı birzdaha sinirlenerek ve bir okadarda utanarak , olum daha yakalamadı mı, yakalamadı komutanım der er, neyse 10 olur 11 olur 12 olur komutanı tekrar sorar olum daha akreo yakalamadı mı, eri zevkten dört köşe olmuş bir şekilde hayır komutanım daha yakalamadı der, ve komutanda sinirli bir şekilde e olum boğ bari akrebi der.......

Kéan aRs
08-21-2007, 12:15 PM
albaşı

Çavuşluk sınavında bütün sorulara iyi kötü cevap veren recebe, albayda bir soru sormak ister.
- Oğlum rütbeleri asttan üste doğru bir saysana ?
- Cevap hemeh gelir.
Onbaşıı, Yüzbaşıı, Binbaşıı, Yarbaşıı, Albaşıı.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:16 PM
kabak tarlası

Amerikan askerleri, Türk askerlerine saldırmak üzereydi. Bunu gören komutan şöyle seslenir:
- "Askerler, çabuk donunuzu indirin ve eğilin, burayı kabak tarlası zannetsinler"
Amerikan uçakları transit devam eder. Az sonra bir Türk askeri Amerikan uçaklarının geri döndüğünü görür ve şöyle der:
- "Komutanım, komutanım şimdi de önümüzü dönelim de burayı hıyar tarlası zannetsinler."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:16 PM
şemsiye

Yıllar önce İngiltere'de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
-Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
-Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
Neye uğradığını anlamayan er :
-Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
-Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?

Kéan aRs
08-21-2007, 12:17 PM
asker temel

Kurtuluş savaşında ordu büyük zayiat vermektedir...

Ordu komutanı bu gidişe dur demenin yollarını ararken aklına dahiyane bir fikir gelir. Hemen bölüğü düz bir arazide toplar ve bölüğe hitaben: Bu günden sonra düşman tarafından bir kelle getirene on lira vereceğini söyler ve bölüğü cepheye gönderir. Ertesi gün bölük şaha kalkar ve her kes iki,üç kelle getirip ordu komutanından parasını alır. Savaşın üçüncü günü ordu komutanı postası olan temelin yok olduğunu görür. Bölüğe haber salar ve tüm ölüler ile yaralıların arasında temeli araştırır. Yapılan aramalarda temelden iz yoktur. Temelsiz geçen beş günün sonunda nöbetçilerden birisi bölüğe doğru bir toz bulutunun yaklaştığını alarm verir. Dürbünü eline alan ordu komutanı yaklaşan bulutun bir kamyon olduğunu görür. Gözlerine inanamaz kamyonun kasası düşman kelleleriyle doludur ve direksiyondaki de temelden başkası değildir. Sevinçle temeli karşılayan ordu komutanı ordusuna dönerek asker dediğin böyle olmalı der ve temeli odasına çağırır. Odaya giden temele ordu komutanı:

-Bak evladım devletimiz savaş halinde,ekonomimiz bozuk ben size kelle başına on lira sözü verdim ama bu kadar kelleye ödeyecek paramız yok gel seninle bir anlaşma yapalım kelle başına sana altı lira vereyim demiş.

Komutanın teklifine şiddetle karşı çıkan temel parasını tam olarak ister. Bir türlü temeli ikna edemeyen komutan kızgın bir ifadeyle altı lirayı neden kabul etmediğini sorar.

Temelin cevabı müthiştir.

Komutanım vallahi yedi liradan ben aldım onları der.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:17 PM
namık kemal

Namık Kemal bir birliğin komutanıymış, ve bir gün askerleri toplayıp gitmişler tatbikata, gökyüzündeki savaş uçaklarını farkeden namık kemal askerler şimdi herkes pantolonunu cikartip yere kapansın ve kıçlarınızı havaya dikin,düşmanlar yukardan baktığında bizi kabak tarlası zannetsinler demiş,neyse askerler bunu uygulamışlar ve yukarıya kalkan namık birde bakarki askerlerinden biri sırt üstü yatmış,namık bağırmış oğlum bune ,ya komutanım herkes yere domalmışken kalkıp şöyle bir baktımki hakketten kabak tarlası gibi gözüküyordu benbe bide hıyar olsun istedim.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:17 PM
namık kemal

Namık Kemal bir birliğin komutanıymış, ve bir gün askerleri toplayıp gitmişler tatbikata, gökyüzündeki savaş uçaklarını farkeden namık kemal askerler şimdi herkes pantolonunu cikartip yere kapansın ve kıçlarınızı havaya dikin,düşmanlar yukardan baktığında bizi kabak tarlası zannetsinler demiş,neyse askerler bunu uygulamışlar ve yukarıya kalkan namık birde bakarki askerlerinden biri sırt üstü yatmış,namık bağırmış oğlum bune ,ya komutanım herkes yere domalmışken kalkıp şöyle bir baktımki hakketten kabak tarlası gibi gözüküyordu benbe bide hıyar olsun istedim.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:21 PM
ölü dirildi
Bir gün adam ölmüş mezarlığa götürüyorlarmış .
gidreken birisinin ayağı kayıp ölü adamın cenazesi dereye düşmüş su hızla ölmüş adamı götürmüş.1000 metre ilerisinde askeriye varmış askerler gelen ölüye dur demişler ölü yine gelmiş sonun da 15 kere sıkmışlar adnmın gövde bölümüne sonara askerler direk hastane ye götürmüşler akrabaları da gelmiş
doktor amaeilyattan sonra çıktı
akrabalar sonuç demiş.Uzun uğraşlar sonun da 8 saat te hastayı kurtarabildik.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:21 PM
iki er

İki general bir cafede oturup konuşuyorlarmış. generalin biri "benim bir erim var çok salak demiş. diğeriyse "hayır, benim bir erim var o daha da salaktır." demiş. tartışma çok büyümeden kimin askerinin daha salak olduğunu anlamak için yarışma gibi bir şey yapmaya karar vermişler. ilk general askerini yanına çağırıp "oğlum, git bana şu 5000 lirayla bir mercedes al gel" demiş. ikinci general de askerini çağırıp "git bak ben ordu evinde miyim?" demiş. iki asker yolda karşılaşmışlar. ilki "ya benim general çok salak. bu günün pazar olduğunu bildiği halde beni araba aldırmaya gönderdi." demiş. ikincisiyse "benim general daha salak. yanında telefon dururken, beni ordu evine gönderdi." demiş

Kéan aRs
08-21-2007, 12:21 PM
temel askerde..........
Temel askere gitmiştir.Komutan denetlemekte iken Temel in yanına gelir ve "Karşıdan düşman askeri geliyor,ne yaparsın ?"der.Temel heycanla:"Silahımı çevirip ateş edrim."der.Komutan:"Peki sağından da geliyorlarsa?""Bu sefer silahımı o yöne çevirip ateş ederim."der.Komutan:"Peki bu esnada arkandan da düşman askerleri geliyorsa ne yaparsın?"demiş.Temel:"Komutanım,bu orduda benden başka asker yok mu?"demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:23 PM
etmessen etme

Adamın biri, bir gün ağacın altında namaz kılıyormuş. Ağaçta bulunan başka biri de onu izliyormuş. Namazını bitiren adam daha sonra namazının kabul olması için Allah'a dua etmeye başlamış. - "Allahım sen namazımı kabul et." Ağaçtaki adam: - "Etmem", diye cevap vermiş. Adam şaşırmış. Tekrarlamış: - "Allahım sen kıldığım namazı kabul et." - "Etmem." Adamın şaşkınlığı iyice artmış. Yine: - "Allahım sen namazımı kabul et", demiş. Ağaçtaki adam tekrar: - "Etmem", deyince adam sinirlenmiş. - "Etmezsen etme. Zaten abdestsiz kılmıştım."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:23 PM
sahte rus

Soguk savasin en cafcafli yillaridir.Birgün Amerikalilar Ruslarin yeni bir silahi Sibirya'da test ettiklerini haber alir vederhal en iyi ajanlarini siki bir egitime alirlar.Bu ajan kisa sürede Rus yemesini Rus gibi içmesini kisacasi gerçek bir Rus gibi davranmasini ögrenir ve derhal görevine baslar.
Sibirya'da bir köye yerlesir.Birgün bir dügüne katilir.Ortama hemen ayak uydurur. Kendi kendine farkedilmedigne sevinirken bir ihtiyar adam yanina yanasir:
Yoldas sen iyisin hossun ama Amerika'lisin der.
Ajan sasirir ama bozuntuya vermek istemez ve:
-Saçmalama yoldas nerden çikardin der.
Yasli adam da
-ben okuma yazma bilmem, fazla gezmisligim de yoktur ama hiç zenci rus görmedim

Kéan aRs
08-21-2007, 12:23 PM
bi

Seninle el ele olmalıydık şimdi,
Yalçın bir dağın doruklarında,
Kol kola gezmeliydik,
Çılgın kahkahalarla gülmeli,
Kudururcasına içmeliydik.
Hazır hiç kimseler yokken,
Çocuklar gibi itişip,yerlerde tepişmeliydik.

Seninle dizdize olmalıydık şimdi,
Sazlık samanlık bir barınakta.
Sen içelimmi daha derken,
Ben mezesini hazırlamalıydım,dostluğun,sevginin.
Acısını çıkartmalıydık binlerce yıla inat
Yalnızlığımızın,hırçınlığımızın,susuzluğumuzun.
Bin dereden su getirmeliydik şafak sökene kadar,
Ve hiçbirşey olmamış gibi geri gelmeliydik,
Biraz mahcup utangaç ve çekingen.......

Kéan aRs
08-21-2007, 12:23 PM
asker rüyası

Bir tatbikat sırasında paraşütçü komandolar uçaktan atlıyorlardı. Atlama sırası gelen en son paraşütçü epey bir vakit geçtiği halde atlamamıştı. Komutan sinirli bir şekilde "Atlasana oğlum" diye bağırdı.
Paraşütçü "Atlamam komutanım"
Komutan iyice sinirlenmişti "Ne demek atlamam lan sana emrediyorum çabuk atla" deyince, asker;
"Komutanım bırak emretmeyi, öldür yine atlamam." diye cevap vermişti.
Komutan bakmış olacak gibi değil, rica eder bir tavırla;
"Bak oğlum aşağıda benim komutanlarım var, onlarda benden hesap sorarlar, haydi atlayıverde senni yüzünden benim başım belaya girmesin."
Asker inadım inat cinsinden,
"Atlamam komutanım"
"Peki neden atlamıyorsun evladım, geçerli bir sebebin varmı?"
"Komutanım benim annem çok mübarek bir kadındır, gördüğü bütün rüyalar çıkar. Sabah telefon açtı, oğlum rüyamda senin paraşütün açılmadığını gördüm sakın atlama dedi, onun için atlamıyorum." deyince komutan,
"Oğlum inanma böyle şeylere hadi atla gözünü seveyim." diye yalvarıyordu asker ise kararından vazgeçmiyor "Atlamam" diye diretiyordu. Ne yapacağını şaşırmış olan komutan çaresizlik içinde,
"Peki oğlum gel paraşütleri değişelim, benimkini sen tak, seninkini ben, o zaman atlarmısın?" diye ümitsizce sordu. Asker bu teklife olumlu baktı ve kabul etti paraşütleri son sürat değiştirdiler ve delikanlı kendini uçaktan boşluga bıraktı. Paraşütü açıldı ve sakin süzülürken yanından,
-Ananııı!!! diye komutanının feryadı geçip gitmiş, asker komutanının feryadınının sonunu bile duyamamıştı.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:24 PM
temel ile cemal

işsizlikten ve parasızlıktan kıvranan temel ile cemal tarlalarını,hayvanlarını satıp amerikaya göç etmişler bir müddet hazır parayı yiyip meteliksiz kalan iki kafadar iş aramaya koyulmuşlar.şehrin caddelerinde dolaşırken bir camda kızılderili kafa derisi getirene 1000 dolar ödül yazısını okuyunca hah tam bize göre bir iş deyip kzılderili bölgesine gitmişler günlerce aramadan sonra zar zor 2 tane kızılderiliyi öldürüp kafa derilerini de oracıkta kesip dükkana götürüp paralarını almışlar.Gel zaman git zaman paraları bitmiş.Temel ,Cemale hadi uşağum tekrar kızılderili bulalım demiş.Aynı kızılderili bölgesine gidip geceden kamp kurmuşlar.Sabah olduğunda temel çadırın kapısını aralayıp gerinip esnerken bir bakmış etrafları yüzlerce silahlı kızılderiliyle sarılı ,bunu gören temel hemen cemalin paçasından çekip sessiz bir şekilde" cemal cemal uşağum hemen kalk paranın *mına koduk demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:25 PM
bide onlara yaklaşıyoruz
Sultan Alparslan 27 bin askeriyle Bizans topraklarında ilerlerken, keşfe gönderdiği askerlerden biri huzuruna gelip telaşla :
"300 bin kişilik düşman ordusu bize doğru yaklaşıyor" der.
Alparslan önemsemeyerek şöyle der :
"Biz de onlara yaklaşıyoruz.”

Kéan aRs
08-21-2007, 12:25 PM
asker temel

Kurtuluş savaşında ordu büyük zayiat vermektedir. Ordu komutanı bu gidişe dur demenin yollarını ararken aklına dahiyane bir fikir gelir. Hemen bölüğü düz bir arazide toplar ve bölüğe hitaben: Bu günden sonra düşman tarafından bir kelle getirene on lira vereceğini söyler ve bölüğü cepheye gönderir. Ertesi gün bölük şaha kalkar ve her kes iki,üç kelle getirip ordu komutanından parasını alır. Savaşın üçüncü günü ordu komutanı postası olan temelin yok olduğunu görür. Bölüğe haber salar ve tüm ölüler ile yaralıların arasında temeli araştırır. Yapılan aramalarda temelden iz yoktur. Temelsiz geçen beş günün sonunda nöbetçilerden birisi bölüğe doğru bir toz bulutunun yaklaştığını alarm verir. Dürbünü eline alan ordu komutanı yaklaşan bulutun bir kamyon olduğunu görür. Gözlerine inanamaz kamyonun kasası düşman kelleleriyle doludur ve direksiyondaki de temelden başkası değildir. Sevinçle temeli karşılayan ordu komutanı ordusuna dönerek asker dediğin böyle olmalı der ve temeli odasına çağırır. Odaya giden temele ordu komutanı:
-Bak evladım devletimiz savaş halinde,ekonomimiz bozuk ben size kelle başına on lira sözü verdim ama bu kadar kelleye ödeyecek paramız yok gel seninle bir anlaşma yapalım kelle başına sana altı lira vereyim demiş.
Komutanın teklifine şiddetle karşı çıkan temel parasını tam olarak ister. Bir türlü temeli ikna edemeyen komutan kızgın bir ifadeyle altı lirayı neden kabul etmediğini sorar.
Temelin cevabı müthiştir.
Komutanım vallahi yedi liradan ben aldım onları der.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:25 PM
jip

İki acemi er paraşüt eğitimlerini tamamladıktan sonra ilk atlayışları için havalanırlar. Makul seviyeye geldiklerinde komutanları son kontrolleri yapıp:
-Atladıktan bi süre sonra paraşütün sağ tarafındaki ipi çekin paraşütleriniz açılacaktır. Şayet açılmazsa hiç telaşa kapılmayın, sol tarafta yedek bir ip var onu çekin sorun kalmaz. İndiğinizde sizi bir jip bekliyor olacak sizi karargaha geri götürecek.
Askerler korkarak da olsa atlamışlar. Heyecanla sağ taraftaki iplerine asılmışlar?!?! Tıs yok. Bi gayret daha korkuyla sol taraftaki iplere paraşütler yine açılmamış. Çok sinirlenen Temel :
- Ula bu komutanun hiçbi deduğu çıkmiy sen duur , aşağıda da jip yoksa o zaman anasını belleyeceğum!"

Kéan aRs
08-21-2007, 12:26 PM
kahraman

Erler sabah yoklamasında, çavuş içlerinden birine soruyor;
- Söyle bakalım nerdensin ?
- Maraş'lıyım komutanım..
Çavuş sinirleniyor ve askere okkalı bir tokat atıyor. Ardından tekrar soruyor
- Bir daha söyle bakalım nerdensin ?
- Maraş'lıyım komutanım..
Çavuş bu sefer iyice hiddetleniyor ve askere okkalı bir tokat daha atıyor. Ardından tekrar soruyor
- Ulan son defa soruyorum nerelisin ?
- Kahramanmaraş'lıyım komutanım..
- Hah şimdi oldu diyor çavuş ve yanındakine soruyor,
- Oğlum sen nerelisin ?
- Kahramansinop'luyum komutanım !

Kéan aRs
08-21-2007, 12:26 PM
belkide haklısın!!!
Başlığı: Belkide Haklısın

Hiç düşündün mü seni seven ne halde
O her gece ağlıyor sessizce
Seni arıyor gözleri her gittiği yerde
Belki de haklısın kendince.

O seni çok sevmişti hala seviyor
İmkanı yok seni unutamıyor
Anıları silip bir kenara atamıyor
Belki de haklısın kendince.

Sen onu bırakıp gittiğin halde
O sevmeyi seçti yinede
Hakettimi bunları o sence
Belki de haklısın kendince.

Biliyor musun o senden vazgeçemiyor
Her tanıdığına her yakınına seni soruyor
Kimseye söylemiyor ama o seni çok özlüyor
Belki de haklısın kendince

Hiç beklememişti bunu senden
Acı çekmeyi seçmeni, sevmek dururken
Peki ya hiç mi sevmedin onu sen
Belki de haklısın kendince.

O sensizliğe uzun zaman alışamadı
Seni düşünmeden bir saniye bile yaşayamadı
Sensizlikten gözleri hep yaşlı kaldı
Belki de haklısın kendince.

Ama yine de kırgın değil sana
Umutlu gözlerle bakmıştı hep sana
Başka şey düşünmedi asla
Ama son verdin sen bu aşka.

O seni öyle çok sevmişti ki
Dünyalara değişmezdi seni
Hele o insana hayat veren gözlerini
O her gün yine de tutuyor ellerini.

Ne yapalım buraya kadarmış demek
Sen hiç düşünmedin sonsuza dek sevmek
Aşk değildir hep mutlu olmak biraz da acı çekmek
Ama yine de unutma o seni daima sevecek.

Ne olurdu birlikte göğüs gerseydik tüm zorluklara
Aşamayacağımız engel yoktu inansaydın bana
Ama sadece benim çabalamam ne fayda
Belki de haklısın kendi yaşadığın o masum dünyanda

Kéan aRs
08-21-2007, 12:27 PM
sayıpta atla

Parasutle atlamayi hatirlatan komutan ilk once kendinizi bosluga birakacaksiniz sonra 1, den 10, a kadar sayip, su ipi cekin parasutunuz acilir. Haydi göreyim deyip tek tek aşagı itekledigi askerlerinden birinin parasutu acilmadan yere cakilmisti.
Doctorlar, ambulanslar yetisti, askerin yuzu yere yapismis halde soyleniyor askeri ceviriyorlar asker soyle diyor, sesesesekiz, dodododokuz;

Kéan aRs
08-21-2007, 12:27 PM
varil

Birgün devriye çavuşu askerleri kontrol etmek için dolaşır.Ve bide ne görsün bütün askerler kuyruğa girmiş bir varile sokuyor.Bunu merak eden çavuş kuyruğa girmiş ve varile soktuğunda sahiden bi zevk geliyor.Çavuş bi hafta boyunca kuyruğa girerek varilr sokmuş. bir hafta sonunda varile soktuğunda zevk alamamış ve askerlere dönüp '' ne oluyor '' diye sormuş ve askerler varile girme sırası sende demişler.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:28 PM
namık kemall...

Bir gün askerde arkadaşları Namık Kemal'e 31 çekelim der.Bütün erler birlikte çekerken Namık Kemal de ayrı yerde asılmaya başlar.Aradan zaman geçer arkadaşı sorar;-Ne oldu Namık biz işi tama ettik ama sende daha iş yokmu diyince.Namık Kemal;-Siz öyle sanın tavana baksanıza demiş.Bi bakarlar ki oda ne tavanda "HERŞEY VATAN İÇİN"yazıyor

Kéan aRs
08-21-2007, 12:28 PM
yüzbaşım

Bir Astsubay'la bir gözü takma Yüzbaşı aynı bekar lojmanında birlikte kalıyorlardı.
Yüzbaşı her gece yatmadan takma gözünü çıkartır su dolu bir bardağa koyar sabah tekrar yerine takardı.
Sıcak bir Yaz akşamı gece yarısı Astsubay susadı,el yordamıyla sehpadaki bardağı kaptı bir dikişte yuvarladı oda ne..suyla birlikte gözüde yutmuştu.Astsubay farkına vardı ama artık iş işten geçmişti.
Ertasi gün sabah sporundan sonra Astsubay tuvalete gitme ihtiyacı duydu .Koşar adımla tuvate gitti pantolonunu sıyırdı başladı ıkınmaya fakat mümkün değildi bir türlü rahatlayamıyordu.Onun ıkınma sesini duyan tuvalet nöbetcisi er telaşlandı nazikçe kapıyı tıklattı..
-Komutanım yardımcı olayım..
Astsubay can havliyle kapıyı açtı,
-Bak oğlum şurada ne var bir türlü
s...çamıyorum deyip er'e doğru döndü.
Er eğilip bakar bakmaz hazırola geçti ve selam durdu. Bunu gören Astsubay sinirlendi,
- Ne selam durdun evladım diye bağırdı..
Asker yanıtladı;
-Nasıl selam durmayım Komutanım içeriden Yüzbaşım bakıyor......

Kéan aRs
08-21-2007, 12:28 PM
ne yaparsın!!!

Güney Amerikalı bir subayla bir er konuşuyorlar.
-Savaşta bir düşmana rastlarsan ne yaparsın?
-Vururum.
-Doğru, peki bir düşman bölüğüne rastlarsan ne yaparsın?
-Vururum.
-Olmadı. Koşup karargaha haber verirsin.Peki savaş meydanında bir inek görürsen ne yaparsın?
-Vururum. Olmadı. Koşup karargaha haber veririm.
-Yine olmadı. Boynuzlarından tutup karargaha sürüklersin. Şimdi beni görürsen ne yapacağını söyle.
-Vururum.
-Olur mu canım. Ben senin komutanınım.
-Döner karargaha haber veririm.
-Yahu ben düşman bölüğü değilim ki.
-Hah tamam. Boynuzlarından tutup karargaha sürüklerim.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:28 PM
deniz feneri

Bir amerikan uçak gemisi seyir halinde ilerlerken radar ekranında bir başka eko görür,uçak gemisi komutanı derhal telsiz e geçerek konuşmaya başlar
"Önümde bana doğru yaklaşmakta olan gemi derhal aksi rotaya dönerek yolumdan çekil!"
Karşıdan cevap gelir
"siz çekilin"
Komutan sinirlenir ve tekrar eder
"önümdeki (pruvamdaki) gemi burası amerikan uçak gemisi derhal çekil "
Karşıdan ise bir müddet sonra cevap gelir
"burası da Deniz feneri istasyonu"

Kéan aRs
08-21-2007, 12:29 PM
kayıp nöbetçi

Erzincan da acemi bir asker ilk nöbetine gider. Nöbetçi onbaşı nöbet yerini gösterir "şu iki ışığın arasında nöbet tutacaksın" 2 saat sonra nöbetçi onbaşı gelir nöbetçiyi bulamaz. Ararlar bulamazlar 1 hafta sonra firarını verecekken İzmir den telefon gelir "Miğferli, Hücum yelekli ve silahlı bir askeriniz burada" Işıkların birisi bir kamyonun kedigözü imiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:29 PM
laz asker

askeriyeye ihbar gelir, dağda terörist var diye. asker dağa gider pusuya yatar. 1 gün olur terörist yok 1 hafta olur terörüst yok 15 gün olur terörist yok. içlerinden laz askerin biri komutanına,
-komutanım ya allah göstermesin ama bu teröristlerin başına bir işmi? geldi der.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:29 PM
ulusal

Bir gün İngiliz,Fransız ve Türk askerleri bir hazine bulurlar bunlar hazineyi paylaşmak için işe koyulurlar İngiliz başlar 1 sana,1 sana,3 bana der ve Fransız sen haksızlık yapıyorsun diyip altınları İngilizin elinden alır ve baslar dağıtmaya oda derki 1 sana,1 sana,5 bana der ardından Türk çok sinirlenir ve cebinden cıkardığı silahla ingiliz ve fransızlara derki ki 1 sana,1 sana HEPSİ BANA.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:29 PM
vatan toprağı

Karavana saatinde askerlerden bazıları, yemeklerin içinden taş ve kum çiktiği için şikayette bulunurlar. Komutan kızar ve : -Kesin lan, buraya ziyafet için değil, vatanı korumak için geldiniz. Bunun üzerine askarlerin arasindan bir ses yükselir : -Vatan toprağını da yemeye gelmedik.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:30 PM
insan kılçığı

Yeni erler eğitim görüyorlardı. Ders veren üsteğmen, Karadenizli bir ere insan iskeletini göstererek ne olduğunu sordu...
- "İnsan kılçığıdır komutanım!"

Kéan aRs
08-21-2007, 12:30 PM
hakim bey

İkram deyip içtim bir tek sigara,

O günden bu güne kalbimde yara,

Cebimde durmuyor bir kuruş para,

Üç liram var idi çaldı Hâkim Bey.



Üstünde okudum sağlığa zarar,

Doktoruma gittim bu neye yarar,

Parmağına sıkmış sorar ki sorar,

Kime inanayım şaştım Hâkim Bey.



İlk günler çok zevkli her şeyden hoş,

Merak dağıtıyor yüreğim sarhoş,

Her nere girdimse havası bir-hoş,

Üç aylık yavruma kıydı Hâkim Bey.



Günlük fırçalarım sarardı dişim,

Zamanla anladım yanlış gidişim,

Her yanım titriyor bitiyor işim,

Genç yaşta canıma kıydı Hâkim Bey.



Ne yedim, içtimse hepsini yaktı,

Kanımda dolaşıp zehir bıraktı,

Kendimi mahvetti neslime aktı,

İdamını verin bitsin Hâkim Bey.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:30 PM
deve

Binbaşı çölün ortasındaki kaleye komutan olarak tayin olur. Gelir gelmez tüm askeri toplayarak onlarla tanışır ve kalede yaşamın nasıl olduğunu, günlerin nasıl geçeceğini anlamaya çalışır. Her şey iyidir de kadınsız ne yapacağını bir türlü kestirememektedir. Günler aylar geçer artık komutanın dayanacak hali kalmamıştır. Postasını yanına çağırır ve seks ihtiyaçlarını nasıl karşıladıklarını sorar. Postasıda mahçup bir ifadeyle kalenin surları üzerinden 200 metre ileride beklemekte olan deveyi gösterir. Komutan şaşırır ve kesinlikle böyle bir şey yapamayacağını içinden geçirir. Günler geçtikçe komutanın cinsel arzuları katlanarak artmaktadır. Sonunda bir gece yarısı kaledekilerin hepsi uyuduktan sonra devenin yanına gider bu işi bitirecektir. Arkasına geçer yetişemez, hoplar yapamaz, zıplar yapamaz,kayanın üzerine çıkar denk getiremez, sonunda kan ter içinde geri döner. Ertesi sabah postasını çağırarak durumu anlatır ne yaptıysa deveyi beceremediğini, bunun bir kolay yolu olup olmadığını sorar. Postası cevaplar:
-Ne yaptınız komutanım 3 mil ötede bir kasaba var burdada bir genel ev var biz ihtiyacımız olduğu zaman bu deveye biner oraya gideriz. Zaten bu deveyi de bunun için orada bekletiyoruz.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:31 PM
mantık

Ülkenin birinde kitap okumak yasakmış okuyan asılıyormuş devriye çavuşu bi akşam kır saçlı bi adamı çevirmiş bakmış elinde accaip kalın bir kitap hemen kelepçeleri takacakmış ki adam bilmiş bir tavırla "olum bu sizin bildiğiniz kitaplardan değil" demiş asker de "lan kitabın ölesi bölesi olmaz yürü gidiyoruz "demiş adam tekrar" olum bu mantık kitabı "demiş asker merakla mantık nedir diye sormuş adam bilmiyomusun demiş asker yoo diyince askeri kolun dan tutarak gel anlatiimsana demiş başlamış anlatmaya" senin evde akvaryumun var mı diye sormuş askerde var demiş akvaryuma bakınca aklına ne geliyor demiş askerde deniz, kumsal falan demiş peki demiş adam kumsal diyince ne geliyor aklına bikinili hatunlar ve sex demiş asker kadınlara düşkünsün demiş adam asker evet demiş o zaman demiş adam sen .bne değilsin askerde tabiki demiş "işte sorularla sonuca ulaşmaya mantık denir demiş.
Bu askerin çok hoşuna gitmiş arkadaşlarına hava yapmak için kitabı alıp adamı göndermiş zar zor kışlaya sokmuş kitabı yat emri verildiğinde çıkarmış ve başlamış okumaya diğer askerler panik yaparak "olum sen bizimi öldürteceğin çabuk yok et o kitabı "diye çırpınırken bizimki hiç istifini bozmada
"olum bu kitap ötekilerinden değil.bu mantık kitabı "demiş sazan askerlerden biri hemen atlamış "mantık nedir yav "demiş asker de "bilmiyor musun ,otur yanıma da anlatiim sana" demiş ve sormuş "senin evde akvaryumun var mı? Asker yooo diyince gayet bilmiş bir tavırla "olum sen .bnesin "demiş

Kéan aRs
08-21-2007, 12:31 PM
devlet nedir??
Komutan yeni gelen acemi birligindeki Kurt bir askere sorar "evladim soyle bakalim devlet nedir?" Asker "bilmiyorum komutanim der" komutan kizar ve "nasil bilmezsin "der ve Turk bir askera doner ve sorar "oglum Hasan soyle bakalim bu arkadasina devlet neymis." hasanda der "tamam komutanim" ve kurt askere doner ve "devlet bizim anamiz, bacimiz,babamiz. devlet bizim herseyimizdir "der. Komutan tekrar Kurt askere doner ve "ogrendinmi devlet neymis ,hadi bir de sen soyle devlet neymis bakalim?" Kurt asker soyle der "Komutanim devlet hesonun anasi,bacisi,babasi devlet hasonun herseyidir. "demis.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:31 PM
kimin annesi

Batıda çarşı izni olan bir askeriyede askerlik yapanlar her hafta sonu çarşıya çıkar. Askeriye döndüklerinde ise hepsi dışarıda ne yaptıklarını ballandıra ballandıra anlatır. "Bugün bi sarışınla tanıştım, ben bi esmer götürdüm..." Ama içlerinden birisi her seferinde sessizliğini korur. Çünkü diğerleri gibi onun bi kız arkadaşı yoktur. Diğerleri gibi kız arkadaşıyla gezip eğlenmemiştir. Kafası önde arkadaşlarının neler yaptıklarını dinler.

Haftalarca bu böyle sürer gider. Devam eden hafta sonu çarşı izninde sessiz genç 40 yaşlarında bir kadınla tanışır ve onunla çay bahçesinde oturup uzun uzun konuşur. Kadının oğlunun da aynı askeriyede asker olduğunu öğrenir ama bunu kadına söylemez. Kadın, oğlunu ziyarete geldiğini oğlunun bundan haberi olmadığını ve ona sürpriz yapacağını söyler. Kardeşinin burada yaşadığını söyleyen kadın oğlunun yanına 10 gün sonra geleceğini söyler.

Çarşı izni bitip askerler geri döndüğünde herkes yine ne yaptıklarını ağzı kulaklarına varırcasına anlatmaya başlar: "Kız arkadaşımla şuraya gittik. Ben yenisini buldum. Bugünkü Rus çok tatlıydı gerçekten. O kalçalar neydi öyle ya..." Çocuğun yine anlatacak birşeyi olamadığını düşünürler. Gülerek; "Eee bu hafta ne yaptın?" Ve çocuk bombayı patlatır, herkesin ağzı açık kalır; "Bu hafta da bişey yok. Ama haftaya birinizin anasını s.cem kiminki bilmiyorum.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:32 PM
el pompasu

Askeri hastanede yatan Temel ve arkadaşlarının cinsel organları kopmuş. Sebebini soranlara Temel anlatıyor:

- "El pombasu talimu yapayuduk, pimi çektuktan sonra ona kadar sayup atmamuz emredildi, piz de parmaklarumuzla saymaya paşladuk, pir, içi, uç, tört, peş, öpür ele geçmek için pompalaru apuş arasına koyalum tedük, alti, yeti, seçiz, tokuz...Bummm!!"

Kéan aRs
08-21-2007, 12:33 PM
bel soğukluğu
Mehmet askere gitmeden 1 gün önce geneleve gitmiş. Şans bu ya Mehmet'e belsoğukluğu bulaşmış. Acemilere kolay kolay hastane sevki olmaz ya durumun vahameti üzerine bizimkini askeri hastanenin üroloji (bevliye) polikliniğine sevketmişler. Sırası gelen Mehmet tabip binbaşıya şikayetini arzetmiş: Komutanı aciiiy sızliyyy ve yaniyyyy. akinti de geliyy... Doktor Memedin aleti alıp evirip çevirerek muayene ederken telefon çalmış ve binbaşı 1-2 dakika telefonla görüşmüş. Unutmuş tabii ve Mehmet'e dönüp tekrar şikayetini sormuş. Fakat Mehmet huşu içinde :
Mehmet deme komutanıııım, canım deee.....

Kéan aRs
08-21-2007, 12:33 PM
anneniz ne diyor

Çok genç bir İngiliz subayı, general olan babasının yanında yaverdi, yaşlı bir albaya emri iletmekle görevlendirildi
-Babam birliğinizi şu karşıki tepenin yamaçlarına çekmenizi söylüyor, efendim, dedi.
Yüzü moraran albay da şöyle dedi :
-Demek öyle söylüyor!Peki anneniz ne diyor?!...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:34 PM
bilal

yeni evlenen adamın birisi evlendikten bir kaç ay sonra askere gitmiş.yarinden ayrılali 5 6 ay olduktan sonra memleketinden mektup gelir,ve gelen mektubu komutanı okur.mektup adamın karısındandır. havadan sodan biraz muhabbet eder nasılsın, iyimisin askerlik nasıl???falan gibi ve altınada bir kıtalık şiir yazar YAYLADA YAYLATTIM ONİ, FINDUK GİBİ PARLATTİM ONİ,ÜÇ GÜNE KADAR GELMEZSEN AMCA OGLİNE ELLETTİM ONİ der kadın. komutan adamı çağırır der.-oğlum memeleketinden mektup geldi eğer bu mektuba güzel bi cevap yazarsan seni göndericem der.adam da emredersin komutanum der.mektubu alır okur ve adamda cvp yazar kadının sorularına cvp verir önce sonra şiiri cvplarEMİR ALTINDA EZİĞİM.DEMİR GİBİ OLDU GAZAĞIM.ÜÇ GÜNE KADAR GELİRSEM NE MIN KALIR NE BÜZÜĞÜN:))))))))yazar ve izine gider

Kéan aRs
08-21-2007, 12:34 PM
polis

adamın biri eve giderken bir çocuk görür çocuk çamurdan birşeyler yapar adam merak eder sorar ne yapıyorsun çocuk polis der adam sorar nasıl yapıyorsun su katıyorum kum katıyorum bok katıyorum polis oluyor der adam polis olduğu için çocuğu döver ertesi gün çocuk yine aynı yerde oynar adam gene görür dayanamaz sorar bugün ne yapıyorsun çocuk polis der yine sorar cevap aynı yine çocuğu döver üçüncü gün yine çocuk oynarken adam dayanamaz sorar bugün ne yapıyorsun çocuk sinirli bir şekilde jandarma der adam mereklanır nasıl der su katıyorum kum katıyorum jandarma oluyor der adam sorar neden bok katmıyorsun çocuk sert bir şekilde o zaman polis oluyr der

Kéan aRs
08-21-2007, 12:37 PM
tutuklama
Albay, binbaşıya: -Yarın güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı görsünler. Ben de orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi vereceğim. Şayet yağmur yağarsa, tabii bir şey göremeyiz. O zaman erleri, üstü kapalı talimgaha götürürsün. Binbaşı, yüzbaşıya: -Albayın emri ile yarın sabah saat dokuzda güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir olay değildir. Şayet hava kapalı olursa bir şey görülemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır. Yüzbaşı, teğmene: -Albayın emri ile yarın sabah dokuzda talim elbisesi ile güneş tutulmasının açılış merasimi yapılacaktır. Şayet yağmur yağarsa ki bu durum pek görülen bir olay değildir, Albay kapalı talimgahta gerekli bilgiyi verecektir. Teğmen, başçavuşa: -Yarın sabah dokuzda hava güzel olursa, talim kıyafeti ile albay tutulacak. Kapalı talimgahta yağmur yağarsa, alayın meydanında manevra yapılacak. Çünkü bu her zaman görülen bir olay değildir. Basçavuş, askere: -Yarın sabah saat dokuzda kapalı talimgahta Albayı tutacağız. Sabah hepiniz talim teçhizat ile hazır olun. Askerler kendi aralarında: -Yarın sabah bizim başçavus Albayı tutuklayacakmış.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:37 PM
papağan politikası

süleyman demirel'in gittigi berberde bi papagan varmış.Bu papagandemirelin keline hep küfür edermiş.Demirel berbere söylemiş bu papagan bi daha küfür ederse gelmem demiş.berber papagana söylemiş bi daha küfür edersen senin tüylerini yolar tavuk kümesini atarım demiş.neyse 2 ay sonra demirel gelmiş.papagan dayanamamış küürü basmış.berberde dedigini yapmış.kümese atmış. tavukda horozda yanyana duruyormuş.horoz tavuga demiş sen benim 40 yıllık karımsın bi gün karşımda soyunmadın demiş o sıra papagan atlamış biz bura orusbuluktan degil siyasetten düştük demiş...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:38 PM
maho askerde

maho askere gider.Komutanı gelir:
-ulan yarın sabaha kadar benim adımı,anamın adını,kardeşimin adını,babamın adını ezberleyeceksiniz lan der.
ertesi gün gelir ilk askere say der.asker başlar
-senin adın ahmet,kardeşinin adı mehmet ,ananın adı hafize babanın adı aslan.
ikincisine say der:
- senin adın ahmet,kardeşinin adı mehmet ,ananın adı hafize babanın adı aslan.
böyle devam eder....
mahoya gelir,say lan der.maho başlar:
-ula senin odın ahmet,gurdaşınun odı mehmet,unanun odı hafize,bubanuuuuuuuun?(biraz düşünür)gomutanum bi daha der:-ula senin odın ahmet,gurdaşınun odı mehmet,unanun odı hafize,bubanuuuuuuuun?(en sonunda)ula gomutanum sen bir hayvanın oglusun ama hangi hayvanın çıkaramadum der.(aslan)

Kéan aRs
08-21-2007, 12:39 PM
başıda var
Yüzbaşının biri bir başçavuşu telefonla arar:

_''Yüzbaşı Kasım Kıdemi de var ''

der. Karşısındaki başçavuş:

_ ''Çavuş Ali Başıda var''

diye cevaplar.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:39 PM
şifre

Komutanlar konusurken birisi "Her asker sifresini soylemez."demis.Birisi "Bazi bazi ulkelerin askerlerini deneyelim."demis.Sirasiyla butun askerleri denemisler.Turk askeri Temel'imis.Iskence yapmislar temel sifreyi soylememis.Komutanlar guzel sozlerle ve odullerlerle onu yollamislar.Temel hemen bir agacin altina gitmis ve basini vurmus.Ve "Hatirlasana aptal kafa, sifreyi hatirlasana."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:39 PM
salak er

İki komutan aralarında konuşuyorlarmış,
birincisi demişki: en salak asker bende
diğer komutanda : hayır en salak asker bende demiş.

deneyelim askerlerimizi görelim demişler.

her ikiside bölüklerinden 2 tane en safından asker çağırıyorlar.

birinci komutan askerine diyor ki :oğlum şu 1ytl yi al bana çarşıdan bi buzdolabı al da gel demiş.askerde emredersiniz komutanım demiş ve gitmiş.

ikinci komutan yanına gelen askerine diyorki : oğlum gitte bir bak bakayım ben misafirhanedemiyim demiş.askerde emredersiniz komutanım deyip misafirhaneye doğru gitmeye başlamış.

neyse bu iki asker dışarıda karşılaşmışlar.

1. asker diğerine demişki : ya bizim komutan çok salak demiş hafta sonu açık iş yeri olur mu demiş.bende fırsattan istifade dışarı çıktım demiş.

bunu duyan 2. asker de demişki : ya o da bir şey mi benim komutanda daha salak bana git bak bakayım misafirhanedemiyim dedi.yanında telefon var aramak aklına bile gelmedi adamın demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:40 PM
ördek böreği

Acemi er, levazım başçavuşuna yakınır :
-Başçavuşum, bize yemekte ördek böreği verdiler. Yemin ederim ki, içinde bir gram bile ördek eti yoktu.
-O halde? diye yanıtlar başçavuş.Sen hiç asker bisküvisi yedin mi?
-Şey...yani evet, başçavuşum.
-İçinden hiç asker çıktı mı, ulan!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:41 PM
ağaç yürümezki

Nasreddin Hoca'ya yapılan sataşmalar tükenip bitmez. Akşehirliler bir gün Hoca'ya takılır ve sorarlar: - "Hocam senin evliyalar katında ulu bir kişi olduğun söylenir aslı var mıdır?" Hoca'nın böyle bir iddiası elbette yoktur ama bir kere soruldu ya cevaplar: - "Her halde öyle olmalı." - "Böyle kişiler zaman zaman mucizeler göstererek bu özelliklerini herkese kanıtlar. Hoca madem kabullendin göster bir mucize de görelim!" Hoca: - "Pekala şimdi size bir numara yapalım" der.. Karşısında durmakta olan çınar ağacına; - "Ey ulu çınar çabuk yanıma gel!" der. Tabii ne gelen ağaç var ne giden. Hoca yürümeye başlar ağacın yanına varır. Akşehirliler: - "Ne oldu Hoca ağacı getiremedin, kendin oraya gittin!" diye gülünce Hoca: - "Bizde kibir yoktur, dağ yürümezse abdal yürür", der.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:42 PM
kuş sandım

Yüzbaşı evin papağanına belli başlı kelimeleri ezberletmişti.Mehmet gel, Mehmet git, şunu yap, bunu yapma v.s.
Evde kimsenin bulunmadığı bir sırada evin yeni emir eri ortalığı silip süpürmekle meşgul görünüyordu.İçeriden Mehmet diyen sesi duyunca fırladı koştu :
-Buyur, dedi ama arkası gelmedi .
Tekrar işine daldı.Bir zaman sonra tekrar çağrıldı. Şaşırmıştı. Odada bu emri beklemeye karar verdi.Papağana gözü takıldığı anda da papağan "Mehmet" diye çağırmasın mı.Derhal hazır ol vaziyetine geçerek :
-Buyur komutanım, dedi.Kusura bakma seni kuş sandımdı.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:45 PM
ayda bir

albayın biri emekli olduğu gün ikramiyesini alır almaz çıplaklar kampında soluğu alır. emekli ikramiyesinin tamamını vererek bir aylık rezervasyon yaptırır. resepsiyon görevlisi albayı kamp girişine getirir kapıdaki görevliler hemen albayı durdururlar.
-efendim içeriye bu kıyafetlerle girmeniz ne yazıkki yasak derler. albay
-evladım ben utanırım bari şuradaki gazete parçalarını verinde birini önüme birini arkama koyup kapatayım der.
albay soyunduktan sonra gazeteleri alır ve kumsalda yürümeye başlar. tabi etraftaki güzel kadınları görünce *iki kalkar ve gazete parçasını yukarıya doğru kaldırır. tam bu sırada çalıların arasından afet gibi bir kadın koşarak gelir ve
-buyrun beni çağırdığınız der. albay
-yok kızım ben seni çağırmadım. der kız da
-sen çağırmadıysan o çağırdı. der ve orada işi bitirirler. albay yaptığı işin mutluluğuyla biraz daha dolaşır bu arada gezerken birden yellenir. tabi arkasına koyduğu gazete parçasıda uçar gider. tam o esnada çalıların arasından izbandut gibi bir zenci koşarak gelir.
-buyur beybaba beni emrettin der. albay
-yok evladım ben seni çağırmadım der. zencide
-sen çağırmadıysan o çağırdı der ve albayı bir güzel *üzer. duruma sinirlenen albay koşarak resepsiyona gider.
-ben rezervasyonumu iptal etmek istiyorum der. resepsiyon görevlisi
-ama efendim daha geleli iki saat bile olmadı neden gitmek istiyorsunuz diye çıkışır. bunun üzerine albay
-evladım beni ayda bir *ikim kalkar. günde dört defa osururum der.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:46 PM
kıpırdayın!!!

Genel komutan, kurmay başkanı generaline belirttiği bir ildeki en küçük askeri birliğini yarın saat:09.00 da giderek denetleyeceğini ve geldiği saatte rütbeliler ile birlikte askerlerin ictimada hazır olmasını talimat olarak kurmaş başkanına söyler kurmay başkanı emredersiniz komutanım der! ve Tümen komutanını en küçük birliğini Genel Komutanın denetleyeceğini bildirerek yarın saat:08.00 de hazır olmasını emreder Tümen komutanı emredersiniz komutanım der! Tümen Komutanı derhal telefon ile alay komutanını arayarak genel komutanın gelerek saat:06.00 da personelin hazır olmasını ve genel komutanının denetleyeceğini buna göre hazırlıklı olmalarını emreder. alay komutanı da emredersiniz komutanım der. Alay Komutanı binbaşı ya yarın saat;05.00 te birlik hazır olsun yarın genel komutan denetlemeye gelecek der. Bin başı emredersiniz komutanım der Binbaşı telefon ile Bölük komutanını arar ve yarın saat:04.00 da genel komutanın geleceğini bölüğünü denetleyeceğini ona göre hazırlıklı olmasını emreder. Bölük komutanı nöbetçi astsubayını huzuruna çağırarak yarın askerler saat:02.00 da hazır olsun genel komutan denetlemeye gelecek der nöbetçi astsubay da emredersiniz komutanım der ve nöbetçi çavuşu çağırır askerler yarın gece saat;01.00 de hazır olsun genel komutan denetlemeye geliyor dikkatli olun der! çavuş arkaya dönerek askerlere kıpırdayanı s......kerim der.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:47 PM
haso

İngilterede dünyanın en güçlü adamını seçme yarışı yapılacakmış. Her ülke ön elemelerden sonrat temsilcilerini göndermiş. Türkiyedende bizim meşhur HASO seçilmiş. Yarışmanın üç kriteri varmış:Kurulan üç çadırın ilkinde üç şişe sek rakı,ikincisinde boz ayı,üçüncüsünde üç tane doyumsuz hatun bulunuyormuş. İlk önce Alman Hans birinci çadıra girmiş ilk rakıyı içmiş ve bayılmış. Fransız girmiş rakıları içmiş ama çadırdan çıkınca o da bayılmış. İngiliz de ikinci çadıra kadar gitmiş ama ayıya yenilmiş. Bizim Haso ilk çadıra girmiş rakıları hızlı bir şekilde içtikten sonra ayının bulunduğu ikinci çadıra girmiş. İçerden acayip sesler gelmiş.İki dakika sonra Haso çadırdan fermuarını çekerek( dövülecek kadınlar nerde) diyerek çıkmış.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:47 PM
mokoo

BİR GEMİDE 1 KAPTAN 2 TAYFA VARMIŞ.BUNLAR BİR FIRTINAYA KAPILIP YAMYAMLAR ADASINA VARMIŞLAR.YAMYAMLAR BUNLARI YAKALAMIŞ KABİLENİNİ REİSİ "ÖLÜM MÜ MOKOKO MU" DİYE SORMUŞ.TAYFANIN BİR TANESİ "ÖLECEĞİME BİLMEDİĞİM ŞEYİ SEÇERİM"DEMİŞ VE MOKOKOYU SEÇMİŞ BUNU S+KMİŞLER. DİĞER TAYFADA MOKOKO DEMİŞ ONU DA S+KMİŞLER. SIRA KAPTANA GELMİŞ.KAPTAN "BEN ŞİMDİYE KADAR ŞEREFİMLE YAŞADIM ÖYLEDE ÖLECEM" DEMİŞ.KABİLENİN REİSİ GÜLEREK AYAĞA KALMIŞ
-O ZAMAN ÖLENE KADAR MOKOKO, DEMİŞ

Kéan aRs
08-21-2007, 12:48 PM
biz öldük

Dedesi torununa katıldıgı savaşı anlatır;
Dede:
- Savaşın tam orta yerındeyız. Komutanımız ya gıder savaşır ölürünüz yada sizi burda teker teker beceririz dedi.
Torun:
- Eee sonra dede
Dede:
Sonra mı, işte sonra teker teker öldük.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:48 PM
****

ADAMIN BIRI DÖNMEYMİŞ BU ASKERE GIDIYO.BIR İKİ AY ASKERLIK YAPIYO.BU İKİ AYDAN SONRA BAŞLAMİŞ KAŞİNMAYA AMA ARKADİŞLARINA BI ŞEYDE DIYOMİYORMÜŞ BIRGÜN BU PATLAMİŞ ARKADAŞLAR AKLIMA GÜZEL BI OYUN GELDI İŞİGİ KAPİCAZ PENCERIYI KAPICAZ BIRBIRINİ YAKALIYAN s..SIN.ADAM HEMEN İŞİGİ KAPAMİŞ DÖMALMİŞ BEKLIYO.BIDAKKA OLMÜŞ SES YOK BEŞ DAKKA OLMUŞ ICERDE SES YOK ADAM DEMİŞ ULAN BUNLAR BENI s..MIYO HELE OBURLERI NE YAPI İŞİGİ BI ACIYO BÜTÜN TABUR DOMALMİŞ BEKLIYO.....

Kéan aRs
08-21-2007, 12:48 PM
kahraman trabzon

bir gün askerde albay erlere sormaktadır:
-ahmet buraya nereden geldin memleketin neresi?
-maraş albayım.
albay kahraman maraş demesini istediği için
-neresi neresi?
-maraş albayım.
albay anlamadığını düşünerek yeniden
- neresi neresi?
-maraş maraş albayım.
albay sinirlenerek tokadı yapıştırır ve bundan sonra kahramanmaraş diyeceksin.
sıra diğer askere gelir albay yine sorar
- sen nerelisin asker?
-ben de kahraman trabzonluyum komutanım der.
( tabi o da tokadı yiyip dersini almıştır.)

Kéan aRs
08-21-2007, 12:49 PM
içki öldürür!!!

Albay askerlerin içki içmelerine engel olmak için kantinin duvarına bir yazı asmıştır. Yazıda :
-İçki öldürür, diye yazıyordur.
Ertesi gün oradan geçen albay ne görsün? Biri yazının altına şunları ilave etmemiş mi :
-Askerler ölmez!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:49 PM
asker temel

Temel askere gitmis.Mutfakta çalismaya baslamis.Mutfaga her girdiginde buzdolabina selam veriyormus.Bir gün komutan sormus:

-Niye buzdolabina selam veriyorsun?

Temel cevap vermis:

-General Electric

Kéan aRs
08-21-2007, 12:49 PM
nerelisin!!!

Komutan teftiş sırasında bir askere sorar:
- Oğlum nerelisin?
- Maraşlıyım komutanım
Komutan askere bir tokat patlatır ve tekrar sorar:
- Oğlum nerelisin?
- Maraşlıyım komutanım
Komutan askere bir tokat daha patlatır ve tekrar sorar:
- Oğlum bak iyi düşün! nerelisin?
- KAHRAMAN Maraşlıyım komutanım!
Komutan: Aferin iste böyle diyerek diğer askere (Temel) döner:
- Oğlum sen nerelisin?
- Kahraman Trabzonluyum Komutanım !!!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:50 PM
karadenizli er

Yeni erler eğitim görüyordu.Ders veren üsteğmen, karadenizli birere insan iskeletini göstererek ne olduğunu sordu.
Er :
-İnsan kılçığıdır komutanım, dedi.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:50 PM
ölür gibi ölirim!!!

Albayın çok fettan bi karısı vardır. Her fırsatta kocasını aldatır. Bir gün albaya dağlarda 15 günlük tatbikatı yönetmesi için talimat gelir, adamın kafasında sadece karısı vardır. ben buradan değil 15 gün, 1 gün ayrılsam benim karının üzerinden bölük geçer diye düşünürken, aklına gelen fikir adamı rahatlatır. Sabah bütün bülüğü içtimaya toplar ve" herkes pantolon ve donu indirsin mutat etek muayenesi yapacağım "der. Her asker emre uyar ve malı meydanda beklemeye başlar. Komutan en baştaki askere
ikini
göstererek sorar "oğlum bu nedir" asker cevaplar "
araktır
komutanım. Bu mutat soru
m nedir, göt nedir" diye bi müddet devam eder, sıra mehmet'e gelir ( Her nedense bütün askerlerin adı MEHMET'tir.) yine Mehmet'in açıkta olan malını göstererek "bu nedir oğlum" Mehmet'ten cevap " bilmem komutanım" "Am nedir oğlum" mehmet'ten yine cevap aynıdır " bilmem komutanım" "göt nedir oğlum" cevap yine aynıdır "bilmem komutanım" komutan sevinir," işte aradığımı buldum" der ve Mehmet'i eve götürür. Mehmet'e anlatır "oğlum bu yengen ben 15 gün burada yokum, yengen bu evden çıkmayacak ve bu evede erkek sinek bile girmeyecek, yengenin bütün emirlerine uyacaksın ve her dediğini yapacaksın ama yine tekrar ediyorum erkek sinekle bile yengen bir araya gelmeyecek" demiş. Komutan tatbikata gönlü rahat gitmiş, birinci gün yenge her yolu denemiş, ikinci gün her türlü numarayı denemiş, üçüncü gün, dördüncü gün, hep fiyaskoyla bitmiş. Mehmet'i bir türlü atlatıp hiç bir erkeği eve alamamış. Ne yapabilirim diye düşünürken Mehmet'i derenin kenarında çırılçıplak yatarken, üstelik kocaman bi
arak
üzerinde bir mendil asılı görmüş, kendi kendine " tam istediğin
arak
burada sen başka yerlerde ne arıyorsun" demiş hemen Mehmet'i yanına çağırmış, "oğlum Mehmet komutanın sana ne dedi benim dediğim her şeyi yapıcan ama erkek sinek bile bu eve girmeyecek doğrumu". Mehmet "evet yenge" yenge "soyun o zaman" Mehmet soyunur yenge malı görünce kendinden geçer ve Mehmet'in
îkiş
olaylarından bir şey anlamadığını çözer ve Mehmet'e "bak Mehmet senin bu malı önce tükürüklüycem, sonra bu
mımı
tükürüklüycem, sonra sen
ikini
benim
mıma sokucan, önce gidip gelicen sonra hoşuna gidecek senin malın kafası kaşınacak, gidip gelmelerin hızlanacak, önce gözün süzülecek, sonra götün büzülecek, ölür gibi olacaksın işte o zaman zevkinin doruğuna çıkacaksın bir daha benim üstümden inmeyeceksin" der. Mehmet yengesinin dediğini yapar, önce yavaş, yavaş sonra malın kafası kaşındıkca hızlanır ve en sonunda tam boşalmak üzereyken, söylenmeye başlar "yenge gözüm süzülüyor, götüm büzülüyor, ölür gibi oluyorum, eşhedü enla ilahe illalah" der.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:50 PM
tank

Bir gün komutan askerleri çağırır 15 dakika geç kalırlar.Sonraki gün komutan yine askerleri çağırır 15 dakika geç kalırlar.Sonra komutan askerlerden birini çağırır sorar;
-bunlar içerde ne yapıyorlar der
asker;
tankı s**iyorlar der.Sonra komutan tankın yanına gider ve derki;
yaa bu tankın neresini s**iyorlar der demiri nasıl s**erler der ve gider.Sonra askerleri çağırır 15 dakika geç kalırlar.
komutan;
tankı s**enler bir adım öne çıksın der.Herkes çıkar bir kişi çıkmaz.
komutan;
afferin oğlum senin adın ne der
asker;
TANK

Kéan aRs
08-21-2007, 12:51 PM
adam değiliz

Trabzon da bir asker ocağında komutan bağırmış :

-Oradan üç adam gelsin de bana yardim etsin!
-Ses yok!
-Üç adam gelsin dedim.
-Ses yok
-Bana bakin! Üç adam gelsin dedim!
Askerlerden biri çıkışmış :
-Komutanım, biz adam değiliz, biz Laziz Laz!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:51 PM
general motors

İki erden birisi, geçen kamyona selam durunca öbürü sordu :
-Neden selem verdin?
-Görmedin mi? Kamyonun üzerinde General Motors yazıyordu.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:52 PM
mustafa

Bizim Temel ajanliga soyunmus ve talimatlari ögreniyor tabi ajan oldugu için Temel ismi yerine takma isim kullanmasini söyleyip adini Mustafa koyuyorlar ve Temeli Ingiltereye gönderip oradaki ajanlarla tanismasini söylüyorlar.Temel Ingiltereye gidiyor ve burada ajanlarin bulustugu bir bara giriyor.Burada karsisina çikan birine tanismak için adini soruyor.Tabi ingiliz cevap veriyor:
-Bond,James Bond
James Bond da Temele adini soruyor ve bizim Temelde:
-Tafa,Mus tafa

Kéan aRs
08-21-2007, 12:52 PM
temelin askerliği

Temel'in komutanı Temel'le Dursun'a paraşüt açmayı öğretiyordu komutan; çocuklar eğer birinci pimi çekerseniz açılır, o olmaz ise ikinci pimi çekin, o da olmazsa üçüncü pimi çekin , o da olmazsa mevlüd ana'ya dua edin demiş. Temel'le Dursun atlamaya hazırlanıyorlardı. Dursun atlamış ve ikinci pimde paraşütü açmayı başarmış. Sıra Temel'e gelmiş, Temel atlamış, birinci pimi çekmiş olmamış, ikinci pimi çekmiş olmamış, üçüncü pimi çekince yine olmamış. Temel askerlerin yanından fişek gibi geçerken ya karının adı neydi!!!

Kéan aRs
08-21-2007, 12:52 PM
teftiş fırçası

Askeri birlikte teftiş için hazırlık yapılıyormuş..Bu arada bütün erlere birer diş fırçası dağıtılmış.Er Mehmet'te fırçayı göğüs cebine yerleştirmiş.Kıtayı denetleyen komutan sıra Mehmet'e gelince,cepteki fırçayı göstererek sormuş;
-"Bu ne bu?..
-"Teftiş fırçası komutanım...

Kéan aRs
08-21-2007, 12:53 PM
papaz

Yasli doktor kasabayi terketmek uzereyken yerinegelen genc doktorualmis hastalarini tanistirmak uzere evden eve dolastirmaya baslamis. İlk girdikleri evde bir kadin:
- "Doktorcugum çok mide agrisi çekiyorum" demis. Eski doktorda;
- "Bence biraz fazla meyva yiyorsunuz da ondan..." demis.
Disari çiktiklari vakit yeni doktor "Abi" demis, "Kadini muayene bile etmeden nasil böyle
bir neticeye vardin ?Yasli doktor anlatmis: "Oglum, numaradan gözlügümü yere
düsürdüm bir de baktim ki yatagin alti meyva kabuklari ile dolu.."
Ikinci evdeki hastayi genç doktorun muayene etmesine karar vermisler.
Bu evdeki kadin "Çok halsizim" deyince doktor ;
"Belki de Kilise faaliyetleriniz sizi çok yoruyor, biraz ara verin" demis.
Disari çikmislar yasli doktor genç doktora ;
- "Dogru söyledin" demis "Bu kadin kiliseden disari çikmaz.
Ama nasil anladin?" Genç doktor ;

-"Ben de çaktirmadan yatagin altina baktim ve kilisenin papazini gördüm."

Kéan aRs
08-21-2007, 12:53 PM
sopadan vurdular

Bir adam evlenmek istiyormuş ve babasına benı evlendir baba diyormuş babası olmaz demış oğlu ısrar etmış babası demışkı askerligini yap evlendirecem seni demiş ve çocuk askere gider askerde savaş çıkar ve s**inin ucundan vurulur ve askerlıgı bıter s**inden vuruldugunu babasına soylemıyor ve babası onu evlendiriyor ve gerdege giriyor gerdekte karısını s**emiyor ve doktara baş vuruyor doktor bey ben savaşta s**imden vuruldum diyor ve doktor diyor kı bu akşam gerdege gir karını *mına bol bol beyaz peynır sür dıyor ve adam eve gıdıyor karısının *mına bol bol beyaz peynır suruyor ve kadın hamıle kalıyor neyse kadın doktora gıdıyor kontrole daha sonra eve geri geliyor ve kocası soruyor karıcım ne oldu? karısı ananın *mı oldu *mımdan bol bol beyaz peynır çıktı diyor

Kéan aRs
08-21-2007, 12:53 PM
korku

Merter'deki bekar evimde kızkardeşimle birlikte yaşıyorduk. Bir hafta sonu O annemle babamı görmeye Bursa'ya gitti.

Gece ilerleyen saatlerde uyuduktan sonra aniden kan ter içinde, kalbim deli gibi çarparak uyandım... Bir kabus görmüştüm. Çok gerçekçi bir rüyaydı. Rüyamda aniden az öce uyandığım gibi kan ter içinde uyanıyor ve korkumun geçmesi için elektrik düğmesini yakmaya yataktan fırlıyor ama düğmeyi çevirdiğimde elektriğin olmadığını görüyordum. Ve ondan sonrada dehşet başlıyordu.

Bu rüyayı görerek uyandım ve içimden bir ses sakın elektriği açma rüyanın aynısı başına gelecek diyordu. Kalbim deli gibi atmaya başlamıştı. Ama bu şekilde de odada oturamazdım. Aniden yataktan fırladım, elim elektrik düğmesini çevirirken kalbim duracaktı. Veee düğmeyi çevirdim, tak odanın içi aydınlandı. Kalbim deli gibi çarparken derin bir nefes aldım. İşte korktuğum olmamıştı. Sadece bir rüyaydı. Ben bunları iki saniye içinde aklımda geçirirken dehşet kapımı çaldı...

Aniden lamba söndü. İnanamadım, rüyamda gördüklerim gerçek oluyordu ve sırada o ne olduğunu tam bilemediğim

Kéan aRs
08-21-2007, 12:53 PM
tedavisi olmayan türk hastalıkları 2

11- Dersini Calışıp Sınıfını Geceni İnek Sayma
12- Mesleki Ünvanımızı İngilizce Söyleme
13- Tiki Olanların Tiki İle Kasıtlı Uğraşma
14- İskambil Kağıtlarından Kule Yapan Birinin Kulesini Bozma
15- Cep Telefonu İle Bağıra Bağıra Konuşma Hastalığı
16- Reklam İcin Asılan Afişleri Yırtma Hastalığı
17- Tuvalet Duvarını Defter Sanma
18- Otobüs Duraklarına "Ateşli Sevişirim Beni Ara" yazma
19- Trafikte Bizi Gecen Arabayı Yakalayıp İllede Gecmeyi Bi B.k Sanma
20- Sinyal Verir Vermez Şerit Değiştirme. Olası Bir Kazada Sinyal Verdik Görmedinmi Deme

Kéan aRs
08-21-2007, 12:54 PM
fıkra gibi gerçek

dıkıdak adında bir asker acemi birliğinden firar eder ve köyüne gitmek için birçok macera atlattıktan sonra izmir konak meydanına ulaşır ve başlar dolmuş aramaya.bir saat sonra yanına yaklaşan inzibat askerlerine aynen şunu der.
Tertip seferihisar dolmuşları nerden kalkıyor?

Kéan aRs
08-21-2007, 12:54 PM
boynuz

adam 35 yaşına gelmiş hala evlenememiş,bir gün babasına demişki baba, benim çareme niye bakmıyorsunuz beni niye evlendirmiyorsunuz demiş,babasıda tamam oğlum seni evlendirelim demiş. neyse aradan 2 ,3 yıl geçmiş,adama kızı bulmuşlar adam da fakirmiş,bayağı bir masraf yapmışlar adam evlenmiş.belli bir zaman geçtikten sonra adam karısının daha önce genelevde çalıştığını ögrenir fakat bunu karısına söyleyemez.çünkü ayrılacagından korkar. ayrılınca bir daha evlenemeyeceginden korkar.neyse,bir gün karıyı kırıklarından biri görür,karıdan ister,karı ben evliyim der. kırık durmaz tabii,karıyı takip eder ve evi ögrenir.bir gelir iki gelir karı bu adama vermez.artık adam karıyı tehdit eder.sen o....sunseni kocanasöyleyecegimder ve ayrılır karının da tabii canı istiyor

Kéan aRs
08-21-2007, 12:55 PM
kars yanıyorrrr

kars yanıyor.her taraf alevler altında.bir tane asker kosarak atatürk ün yanı dogru kosuyor "atam atam kars yanıyor her taraf alevler aldında" atatürk söyle diyor: etrafını cevirin kimse kacmasın:):)):):):)

Kéan aRs
08-21-2007, 12:55 PM
uykumu arıyorum

gecenin geç saatlerinde hocanın uykusu kaçar ve gezinmeye gider orda bir bekçi vardır hocaya sorar hocam gecenin geç saatlerinde niye yatağından çıktın hocada uykum kaçtıda onu sokak sokak aramaya kalktım

Kéan aRs
08-21-2007, 12:55 PM
zabıta,

Zabıtanın biri hergun gelen geçene ceza yazıyormuş bir gün amiri buna ceza vermiş demiş ki mezarlıkta gelen geçene ceza yaz oda olur demiş gitmiş mezarlıga 5 6 saat beklemiş kimse gelmemiş sonra gökten bir tane bisikletle papaz inmiş papaza zabıta tabi ki ceza yazacakmiş zabıta demiş senın tekerleklerin patlak frenlerinde tutmuyor sana ceza yazacam demiş papaz hemen sen bana ceza yazamazsın niye demiş zabıta papaz demiş benım bir yanımda allah bir yanımda hz.Musa var demiş zabıtada demiş ki aha papaz ya*ragı yedin bisiklete üç kişi binmek yasak.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:56 PM
mor gözlü canavar

Temel,Fransız,İngiliz bir otele gitmiş.O odadada mor gözlü canavarın ruhu varmış.Fransız:
-Mor gözlü canavarda kimmiş.demiş.Ve içeri girmiş.Aradan birkaç dakika geçtikten sonra Fıransız uyuya kalmış.Mor gözlü canavarın ruhu rüyasına girmiş ve demişki:
-Git buradan senin gözünü morartırım.demiş.Fransız korkudan başka bir otele kaçmış.Bu sefer odaya İngiliz girmiş.İngilizdede aynı şeyler yaşanmış.Bu sefer Temel girmiş odaya aynı şeyler yanmış ama bu sefer mor gözlü canavar kaçmış çünü Temel ona defol git buradan yoksa diyer gözünüde ben morartırım demiş.

Kéan aRs
08-21-2007, 12:56 PM
anamız

Bir gün komutanı ahmet i yanına çagırır ve sorar; 'vatan bizim neyimiz' ahmet bagırarak 'anamız' diye cevap verir,komutan tekrar sorar 'vatan bizim neyimiz' ahmet tekrar yüksek sesle 'anamız' diye bagırır.Komutan bu sefer mehmet'in yanına gider ve sorar; 'vatan bizim neyimiz' mehmet heyecanlı bi tavır ile ''ahmet'in anasıymış komutanım...''

Kéan aRs
08-21-2007, 12:56 PM
işkence

Amerika ve ırak savaşında amerikalılar çok güzel bir kadın esir almışlar
amerikalılar:
-hangi işgenceyi tercih edersin diye sormuşlar
ıraklı:
-işgenceleri söyleyin demiş
amerikalı:
-çin işgencesini göstermişler
kılıçlı mum çakalıymış
ıraklı:
-yok demiş
amerikalı:
-ingiliz işgencesini göstermişler
incili boncuklu
ıraklı:
-yine yok demiş
amerikalı:
-türk işgencesi demiş
yatak ve serin tutacak klima
ıraklı:
-tamam demiş
yatağa yatırmış hep birlikte s**mişler

Kéan aRs
08-21-2007, 12:57 PM
trampet

avrupanı ünlü komutanı rusyaya savaşa hazırlanır.
fakat çok güzel hanımı kıme emanet edecegini düşünür.çare olarakda şünü buu. tüm askeri belden aşagısını soyar ve birer trampet bağlatır. hanımıda seksi bir vaziyette askarin önünden geçirir. başlar trampetler ötmeye. ankalardan çılız bir ses gelir komutan o askeri çagırtır ben savasa gidiyorum karım sana emanet der. savaş dönüşü bir bakarki kadın harpden çıkmış gıbı. sorar asker hani senınki arkalar cıız cılız seslenıyordu ne bu hal der.
asker komutanım o alt deriyi patlattıda üst deriye pıt pıt yapıyordo der

Kéan aRs
08-21-2007, 12:57 PM
turgayyy

2. Dunya Savasinda 2 yahudi almanlara esir olmustur.Bunlardan biri digerine kendilerine ne yapacaklarini sorar.O da baslar anlatmaya

2 ihtimal var ya bizi oldururler yada esir kampina yollarlar.

Oldururseler sorun yok kampa gidersek 2 ihtimal var ya kursuna dizilriz ya da gaz odasinda olduruluruz.

Kursuna dizilirsek sorun yok gaz odasina gidersek 2 ihtimal var bizden ya sabun yaparlar yada kagit.

Sabun yaparlarsa sorun yok kagit yaparsalar 2 ihtimal var ya gazete kagidi oluruz yada tuvalet kagidi.

Gazete kagidi olursak sorun yok tuvalet kagidi olursak iste o zaman ***u yedik.

Kéan aRs
08-21-2007, 01:00 PM
ingiliz komutan ve karısı varmış komutan askerlenrin birinden şüpelenir ve karısının vajinasına habersiz jileti yerleştirir ve iki gün sonra askerleri iştimaya alır ve emirle donlar aşa komutunu verir ve sırayla bakar biri hariç hepisinin penisi'nin yarısı yoktur ve kalan bir askeri tebrik eder ve sorar aferin koçum sana tüm ingiliz kadınları emanet edilir ama yine sana sorayım neden sende onlar gibi yapmadın asker cevap verir ebebebe (diliyle yalamış)

Kéan aRs
08-21-2007, 01:01 PM
Selam vermem
Eski Adalet bakanı Saadet partili İsmail Müftüoğlu kendilerinden ayrılan ak partilileri kastederek anlatıyor: Bektaşi halkla hiç ilgilenmez hatta kimseye selam vermez,devamlı içermiş.Yine ayyaş ayyaş dolaşırken bir bilgeyle karşılaşır.Bilge ona uzunca nasihat eder,insanlara selam vermenin nekadar önemli olduğunu anlatır. O günden sonra Bektaşi keçi görür selam verir,ağacı görür ona selam verir,havada uçan kargaya selam verirmiş.Yoldan geçmekte olan değirmenciyi görür onada selam verir ve beni değirmenine götür un nasıl olur merak ediyorum der.Değirmenci kabul eder ve değirmene giderler.Bektaşi değirmenin kapısına selam verir ve incelemeye başlar ve incelediği değirmenin her parçasına selam verir.Dönmekte olan değirmen taşı dikkatini çeker ve selam vererek incelemeye başlar; bu arada ceketi, dönen taşların arasına sıkışır.Çeketini çeker lakin gücü yetmez ve yere düşer canını zor kurtaran bektaşi: -Bundan sonra dönenlere selam verenin taa... der.

Kéan aRs
08-21-2007, 01:01 PM
Alık Tutuyorum
Deli duvara oturmuş.Elindeki oltanın ucu sokağa sarkmış.... Yoldan geçen soruyor; - Orada balık mı tutuyorsun sen? - Hayır alık tutuyorum. - Tutabildin mi bari ? - çook ... Seninle 23 oldu !

Kéan aRs
08-21-2007, 01:01 PM
İşin Kolayı
Cephedeki İzlandalıya karısından gelen mektupta şunlar yazılıydı: "Erkeklerin hepsi askere alındı, yardım edecek tek kişi kalmadı. Bu yıl bahçeyi benim bellemem gerekiyor." İzlandalı hemen cevap yazdı: "Sakın bahçeyi kazma. Silahların hepsi orada gömülü." Mektup askeri makamlarca okundu. Bir manga er gelip bahçenin her yerini kazarak silah aradı. Eli boş döndüler... Cephedeki İzlandalı, ikinci mektubunda şöyle dedi: " Bahçenin iyice bellenmiş olduğunu sanıyorum. Artık sebzeleri ekebilirsin."

Kéan aRs
08-21-2007, 01:02 PM
Coğrafya
Bölük komutanı Ali okulunu denetliyordu. Hasana sordu: - Oglum, dünya kac parcadir? - Bes parcadir komutanim. - Say bakalim. - Avrupa, Asya, Amasya, Tosya, Okyanusya. - Sen nerelisin? - Kayseriliyim, komutanim. - Su haritada Kayseriyi göster bakalim. Hasan Kastamonuyu isaret edince: - Oglum, orasi Kastamonu. - Kayseri in bir mahallesi sayilir, komutanim.

Kéan aRs
08-21-2007, 01:02 PM
Asker Rüyası
Bir tatbikat sırasında paraşütçü komandolar uçaktan atlıyorlardı. Atlama sırası gelen en son paraşütçü epey bir vakit geçtiği halde atlamamıştı. Komutan sinirli bir şekilde "Atlasana oğlum" diye bağırdı. Paraşütçü "Atlamam komutanım" Komutan iyice sinirlenmişti "Ne demek atlamam lan sana emrediyorum çabuk atla" deyince, asker; "Komutanım bırak emretmeyi, öldür yine atlamam." diye cevap vermişti. Komutan bakmış olacak gibi değil, rica eder bir tavırla; "Bak oğlum aşağıda benim komutanlarım var, onlarda benden hesap sorarlar, haydi atlayıverde senni yüzünden benim başım belaya girmesin." Asker inadım inat cinsinden, "Atlamam komutanım" "Peki neden atlamıyorsun evladım, geçerli bir sebebin varmı?" "Komutanım benim annem çok mübarek bir kadındır, gördüğü bütün rüyalar çıkar. Sabah telefon açtı, oğlum rüyamda senin paraşütün açılmadığını gördüm sakın atlama dedi, onun için atlamıyorum." deyince komutan, "Oğlum inanma böyle şeylere hadi atla gözünü seveyim." diye yalvarıyordu asker ise kararından vazgeçmiyor "Atlamam" diye diretiyordu. Ne yapacağını şaşırmış olan komutan çaresizlik içinde, "Peki oğlum gel paraşütleri değişelim, benimkini sen tak, seninkini ben, o zaman atlarmısın?" diye ümitsizce sordu. Asker bu teklife olumlu baktı ve kabul etti paraşütleri son sürat değiştirdiler ve delikanlı kendini uçaktan boşluga bıraktı. Paraşütü açıldı ve sakin süzülürken yanından, -Ananııı!!! diye komutanının feryadı geçip gitmiş, asker komutanının feryadınının sonunu bile duyamamıştı.

Kéan aRs
08-21-2007, 01:02 PM
General
Komutan karargah garajina telefon acar: Komutan: "Zirrr Zarrr..." Er:"Aluuu" Komutan: "Su anda garajda kac tane arac var?" Er: "Su anda **** generalin jipinden baska bi moh yokh Komutan:" Ulan sen kiminle konustugunu bilir musun lan be o generalim! Er: mosmorYaa oyle mi? Eee peki siz kiminle konustugunuzu biliyor musunuz? Komutan: "Yooo..." Er:"O zaman bay bay mina godumun generali! Catt

Kéan aRs
08-21-2007, 01:02 PM
Bir bulsam
Adamın biri bir gün şehrin, hatta belki de ülkenin en meşhur, her nasılsa, bayan olan, cinsel konularda uzman hekimine gitmiş muayene olmaya. Neyse bizimki doktorun karşısına cikmis, utana sikila, ancak -Benim cinsel iliskilerde sorunum var- diyebilmis. Tabii ki bizim meshur ve ayni zamanda cok basarili bayan doktor demis ki: - Merak etme, ben bu tur sorunlari cok gordum, hemen hepsi duzelir vs - daha sonra da bir ilac vermis 1 hafta kullanip kontrole gelmesini emretmis. Bizim adam, bir hafta sonra gelmis, demis: - Doktor hanim benim sorunda hic bir degisiklik olmadi doktor sasirmis, demis baska ilac ekleyelim bakalim, bir hafta sonra tekrar gel. Adam bir hafta sonra gelmis,demis - Hic bir degisiklik yok-. Bizim doktor iyice sasirmis, demis sunu da kullan bakalim tekrar gel kontrole. Adam yine gelmis haftasina, demiş - Yok bir degisiklik-. Bizim doktor iyice şaşırmış, kafayi yiyecek, demiş - Ben hiç böyle vaka görmedim, gel beni yap, görmek istiyorum nasil beceremiyorsun.- Adam acmış başlamış bizim doktor hanımla mercimeği fırına vermeye, bizim doktor iyice şaşkın, dondurmus kafasini, demis - Hani beceremiyordun, bal gibi yapıyorsun- demiş. Adam da: -Doktor hanım, bulamıyorduk ki yapalım

Kéan aRs
08-21-2007, 01:02 PM
Karavana
Teskere zamanı yaklaşmıştır. Ayni tertip askerlerden bazıları oturup karar alırlar. Bir daha saf asker Mehmete ayak isleri yaptırmayacaklardır. Kararı Mehmete açıklarlar. Bu habere çok sevinen Mehmet yine de doğrulatmak için tek tek sorar : -Sen Ali, ayakkabılarını bana boyattırmayacaksın değil mi? -Evet. -Sen Osman, benim sigaralarımdan otlamayacaksın değil mi? -Otlamayacağım. -Sen Hasan, çoraplarını bana yıkattırmayacaksın değil mi? -Yıkattırmayacağım. Herkesten gerekli yanıtı alınca Mehmet : -İyi, bundan sonra ben de karavanaların içine işemeyeceğim Arkadaşınıza gönderin

Kéan aRs
08-21-2007, 01:04 PM
fıkraları ayrı ayrı güsel bir şekilde düzenledim ve güsel bir ortam oluştu asker fıkraları saygılar...