Giriş

Tam Sürümü Görüntüle : Karayalçın da Başbakan'a kızdı


Shekil
08-22-2007, 11:29 PM
Murat Karayalçın, Dikili Belediyesi'nce düzenlenen ''Dikili Barış, Demokrasi ve Emek Şenlikleri'' kapsamında, ''Barış, demokrasi ve toplumsal ilerleme için yeni umutlar, yeni ufuklar'' konulu bir konferans verdi.

Barış, demokrasi, hoşgörü ve kardeşlik sözcüklerinin insan belleğinde aynı karşılıkları bulmasına karşın, hoşgörü ve kardeşliğin diğer iki tanımın işaretini oluşturduğunu ifade eden Karayalçın, ''Hoşgörü ve kardeşlik olduğu sürece barış ve demokrasi sağlanabilir. Hoşgörü ve kardeşlikten uzaklaşıldığı sürece de barış ve demokrasi ortadan kalkar. Anadolu topraklarında da en eski tarihlerden bugüne kadar hoşgörü ile kardeşlikten uzaklaşıldığı ve yaklaşıldığı dönemler yaşandı.
Bugün de benzer durumlar yaşanıyor'' dedi.

Ülkede barış ve demokrasinin sağlanabilmesi için gerekli alt ve üst
yapıların oluşturulmasını, ancak bunun yanında hoşgörünün esas alınması
gerektiğini ifade eden Karayalçın, şunları kaydetti:
''Bu ülkenin başbakanı, bu ülkenin çok önemli, çok sevilen bir yazarını, bu
ülkeyi, ülkesini terketmeye davet ediyor. Bu yazar, sevilen bir yazar da
olmayabilir. Bu kişi, herhangi bir yurttaşımız da olabilir. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın 72 milyon insanımızdan, çiftçi-işçi farketmez herhangi birini yurtdışına çıkmaya davet etmeye hakkı yoktur, olamaz.
Eskiden, 27 yıl önce 12 Eylül döneminde bilenler bilir, 1402 sayılı kanun
vardı. O zamanlar faşist cuntanın yöneticileri, devlette çalışanları devlet
dışına atarlardı. 1402 sayılı yasanın uygulaması o şekilde yapılmıştı. Şimdi
faşizm daha da ileri boyutlara gitti.

Eskiden devlet memuriyetinden atıyorlardı,
şimdi yurttaşlıktan akılları sıra atıyorlar. İsmet Paşa'nın sözünü söylemek
gerekir onlara: 'Hadi canım sen de'. Sen kim oluyorsun da Bekir Coşkun'u ya da herhangi bir yurttaşımızı Türkiye'den dışarı atmaya yelteniyorsun. Böyle olunca da hoşgörü olmuyor.''

Karayalçın, hoşgörü konusunda farklı etnik yapılardan gelen insanların da bu etnik yapılarıyla ele alınması gerektiğine dikkati çekerek, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu'nu da eleştirdi. Karayalçın, kimsenin kimseyi etnik yapılarına göre sınıflandırmaya hakkının olmadığını sözlerine ekledi