PDA

Tam Sürümü Görüntüle : Aşk ve Sevgi Şiirleri-7


UseLanMaz
08-25-2007, 01:47 PM
Artık cenneti de sensin,cehennemi de sensin içimdeki kıyısızlığın

kavuşmalarda umutsuzmuş bazen
ayrılmakta varmış senden onu da yaşadım yaşayamam sanırken
aldatmakta varmış seni aldattığımın kalbim olduğunu bile bile
kendi yalnızlığıyla geçinip giden oldum anlayacağın
uyuyup uyanan
giyinip soyunan

bazı şeyler eskimiyor ne kadar istesende ne kadar hissetmesende
içinde bir yer kalıyor daima kanamalı bir yara gibi
derken bir yağmur gibi yağıyor anılar beklenmedik bi anda sağnaklarına tutuluyorsun gözlerinin dudağında bi şarkı kırık dökük
ellerine vuruyor hayat,elerinde tutamadığın aşka nifak sokar gibi
seni daha çok yaralıyor zaman umuduna inat

itirafları susuyor yüreğinin faydasız inen bi akşamda
kabulsüz bir dua vakti oluyor ******* yastığında
ne yana dönsen sevdan başucunda
ne yana dönsen, sen senin karşında mahçup
onaramadığın yerlerinle yine kendinle baş başa kalıyorsun
ve öğreniyorsun yalnızlığı,her gün biraz daha fazla

uçurtmasız bir gökyüzünde gözlerin maviye çalıyor
susuyor sevda kendini
radyoda haberler,ne kadar yabancı artık bu şehir sana
vuruyor sevda kendini
gizlenemediği yüreği dar buluyor
bir yolculuk başlıyor sessizce içinde tebessüm rengi
bir yolculuk başlıyor dönüş yok geri

belki de hiç yoktun öncesinde sen
belki bendim seni kendi adıma sevdiren
ayrı kıyılarda göz kırparken yıldızlar birbirlerine
belki de bendim onları senin gözlerine benzeten
acı bir gülümseyişle takındım mutluluğu üstüme belki
yüzümün bir yanı ile ağlayıp diğeri ile umutlandım aşka ben
gizli bir evcilik oyununa kaptırdım kendimi
uslanmadım hala seni tek başıma sevmekten

makyajımı tazelediğim aynalarda özledim gözlerini
gönlümün sevgilisi gözlerini
aynalarda öptüm en kırmızı rujumla bendeki suretini
asi bir sevdanın halkasını taktım parmağıma
asi bir sevdanın zincirini boynuma da ben taktım
sana gelen yollarda kaldım
sana yazdığım mektubu da ben yaktım
usanmadım hala seni satır satır sevmekten

sarhoş olup bağrımda naralar ağıtlar yaktım
kırk gün kırk gece süren düğünler gibi seni ağladım
duvarlarına yazdım şiirlerimi geçmediğin sokakların
sevinçle suladım çiçeklerimi sensizliğimin sabahlarında
hiç kaybetmedim umudumu kelebekler besledim yüreğimde
hasreti okşayarak
uslanmadım hala seni yana yana sevmekten

belki de hiç yoktun öncesinde sen
çiçeklenmesi yüreğimin sözlerinde değildi belki
sakladığım fotoğraflarda sen değilsin belki
yanlış tetikte beklemişim aşkım ben seni
yanlış sevmişsin ya da sen beni
şimdi gidiyorum ardımda kalanları bir bir yakarak
şimdi gidiyorum geldiğim yollardan yalınayak
karanlık sözler kaldı aklımda
istersen sen başla ağlamaya
pişman olacak hiçbir şey kalmadı bana



Yagmuru Bekleyen Çöl Gibiyim


Ben, yagmur bekleyen bir çöl gibiyim;
Öylesine yanginim ki sana,
Öylesine susuz...
Hasret günesi vurdukça bagrima;
Kaç serâp belirdi gövdemde,
Saymadim...
Kaç Mecnûn, dolasti beni arsinlayip da;
Nice Bin Leylâ, hayâlinde peydâhlayip da...
Kaç Leylâ gördüm oysa,
Aymadim...
Tüketen umûdunu üzerimde, hüsrânla gitti;
Vecd ile baslayan Asir'lik hülyâlar bitti...
Isrârla yeni bir Leylâ bekledim,
Caymadim! ..
Gelmedin; kavruldu kum tânelerim, renkleri soldu...
Gelmedin; vâhâlarim, bögrümden fiskiran kanla doldu...
Gelmeyisin çarpi gelmeyisin kadar susuzum,
Aldigim her nefes kadar yagmursuzum...
Öylesine yanginim ki sana,
Öylesine hasret...
Ben, yagmur bekleyen bir çöl gibiyim...
*****
Ben, rüzgâr bekleyen bir kül gibiyim;
Öylesine muhtâcim ki sana,
Öylesine mahkûm...
Hasret atesi degdikçe bagrima;
Kaç yangin söndürdüm gövdemde,
Saymadim...
Kaç alev eritti sînemi deldi,
Fersâh fersâh duman göge yükseldi...
Kapkara dumanlar gördüm oysa,
Aymadim...
Ne ümidle esti samyeli, tutusmadi ocagim
Firtina istilâlarina, mezâr oldu kucagim...
Sâdece seheryeli bekledim,
Caymadim! ..
Gelmedin; is bagladi, kömür oldu közlerim...
Gelmedin; aglamaktan kanla doldu gözlerim...
Gelmeyisin, âsiginda zehir kusan bir yara
Bahtim gibi, çârem esîr, esmeyecek rüzgâra...
Öylesine muhtacim ki sana,
Öylesine mahkûm...
Ben, rüzgâr bekleyen bir kül gibiyim.


YETER BE GÜLÜM


Çok şey mi istedim senden,
Zannetmiyorum.
Bülbülün güle ötmesi,
Gülün aşkı bülbül sesi,
Arının bal yapma hevesi,
Gibi.
Heyecanın dorukta,
Beklesen beni.
Gördüğüm zaman,
Duysaydım sesini.
Bu bana yeterdi,
Yeterdi be gülüm.


İstemedim senden,
Dağlar aşmanı.
Mecnun gibi çöllerde,
Yusuf gibi zindanda.
Yakub’un göz yaşında.
Damla damla süzülüp,
Kör olasıya ağlamanı.
Seni gördüğümde,
Gözlerinin içinde,
Bir ışık görseydim.
Bu bana yeterdi,
Yeterdi be gülüm.


İstemedim senden ,
İbrahim gibi.
Ateşi sevmeni.
Hasretin ateşi,
Gül bahçesine çevirdiği,
Aşkı,muhabbeti.
Bir tebessüm görseydim dudağında,
Yüreğimi hoplatsaydın,
İçimi kıpırdatsaydın.
Bu bana yeterdi,
Yeterdi be gülüm.


İstemedim senden,
Yunus gibi.
Denizin ortasında,
Dalgalar arasında,
Balığın karnında,
Kapkaranlıklarda,
Kalmanı.
Sevgi pınarlarından çıkıp,
Göz damarlarından düşen,
Bir damla gözyaşı görebilseydim.
Bu bana yeterdi
Yeterdi be gülüm.


İstemedim senden,
Eyyüb gibi.
Kurtların vucudunu istila etmesini.
Bedeninin her zerresini,
Kemirmesini istemedim.
İstemedim senden,
Be hey zalim...
Beni yakmanı,
Eritmeni,
Yel değirmeni misali,
Başımı döndürmeni.
Sevseydin beni,
Alsaydın kucağına,
Bir öpücük kondursaydın,
Yanağıma.
Buda bana yeterdi,
Yeterdi be gülüm.


Beni burada bulumayacaksın
Sanma ki 14 şubatı hatırlayacağım
O günü ve seni unutacağım,neden mi?
Beni göremediğin için,
Bense seni tanıyamadığım için
O gün bir facia idi hayatımda
Öyle kalacak
Şu deprem vardı ya onun tarihi olacak
O gün…….. ve ben her yıl o günü
Deprem faciası olarak hatırlayacağım
Aslında ben seni unutmak için sevmemiştim,
Öyle olacak görünen
Neyse sana yolculuğunda
Mutluluklar
“seni düşünen bir yürek var”
deme bana, düşünmediğin ortada

Seni tanımadan önce ağlıyordum
Ağlıyordum ya
Tanıdığım günde
Hala ağlıyorum
Bu sefer sen ağlatıyorsun
Beklememiştim ya senden bunu
Sende öyle çıktın
Hain çıktın