PDA

Tam Sürümü Görüntüle : En sevdiğin elbiseni giydim


вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:10 PM
En sevdiğin elbiseni giydim


Bu gece kokunu sürdüm


Solgun yüzünü okşadım


Sessizce saçlarından öptüm







Yazdığın mektupları okudum


Kana kana su içer gibi


Plaklarını çaldım ah !


En çok o şarkıda özledim seni.







Issızlık kapıyı çaldı, açmaya korktum


gece yarısı


Şehir uykuya daldı baktım dışarıya


katran karası


Rüzgar telaşla kokunu getirdi bana


aldım koynuma







Buseni hafızamdan koparıp


iliştirdim dudaklarıma


Üşüdüm karanlıkta


Tenine dokundum hissetsin diye


Aç gözlerini.







Erguvanlarına su verdim


İçerken benimle konuştular


Yastığını okşadım, kokladım


Anılar uçuştular







Soluğun saçlarımı yaladı sanki yine


bir meltem gibi


Teninin kokusu karıştı kokuma


Yakıştılar







Boğuldum karanlıkta


Yanı başımdasın benden çok


uzaklarda


Ellerimi tut dokun bana


Aç gözlerini.







Attım kendimi caddelere


Yeşil ceketin sardı beni


Yürüdüm üstüne karanlığın korkusuz


Tuttum ellerini

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:10 PM
Uyandırma beni anne!
Rüyamın en tatlı yerinde.
Üstümü örtersin değil mi sessizce,
Gülümsemesini görür gibiyim sanki,
Islak gözlerinin ferinde.

Uyandırma beni anne!
Olmadı mı hayallerin senin de.
İşte o hayallerdeyim gizlice,
Bana sevdiğini söylüyordu inan ki,
Gevelercesine ağzının içinde.

Uyandırma beni anne!
Bir ümit var hala içimde.
Düşlerimin misafiri çıkıp gelince,
Geride öyle bir mutluluk bırakır ki,
Anlatırım uyanınca dizinde.

Hadi, hadi uyandır artık anne!
Umut kalsın düşlerimin gölgesinde.
Unutmayacağım soluk aldığım müddetçe,
Ve şunu bilesin ki,
Hala bıraktığım yerde,
Düşlerimdeyim anne...düşlerimde

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:10 PM
Kolay Değil Yalnızlık

Hiç kolay değil yalnızlık
Ne kolay değil sevmek
Hatırlamıyorum sevgiyi
Ama sevmek istiyorum çaresizce
Hep güzel gelir sevmek
Ne güzel değil sevilmemek
Bilseydim sevgiyi!
Belki hiç sevmezdim
Yaşam bukadar zor değil
Ve zor değil ölüm
Bıkmasaydım hayattan
Belki şuan yaşardım
Gülmek bukadar zor değil
Ve zor değil ağlamak
Ne kadar da zor olsa
Sevmek bukadar adil değil
Ve anlaşılır değil sevgi
Kaybettim mutluluğu!
Zaten hiç yaşamamıştım
Bu kadar zormu bunlar
Ya da gerekli mi
Belki hiç yaşamamalıydım
Hayatı bu denli mutsuz.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:11 PM
Martıların gözlerinden dinledim
İstanbul'un boğazı yanmış dün gece
Yıldızlar şahitlik etmiş
Güya suçlu benmişim
Oysa can yemin olsun yanağımdan süzülen denize
Ben bu şehre yüreğimi içirmedim
Göklerden hicran yağdı
İstanbullu bir geceydi
Yere düşen her damlanın yüreğinde sen vardın

İsmin dudaklarımda idamlık bilmeceydi
Yalansa kahrolayım
Sen İstanbul kokardın
Sevda dediğin gülüm bir busedir dudağımda
Bıçak gibi, yasak gibi, kan gibi
Utanır, intihar ederdi ölüm
Hayata rest çekip ağladığımda
Korkak gibi, tutsak gibi, yaşanmış an gibi

Bir lal olmuş bülbülüm
Sen deli gülsün bağımda
Toprak gibi, yaprak gibi, candan özgü can gibi
Kuş uçmaz, kervan geçmez dağımda
Kah aşk yağan kar tanesi
Kah leyla tüten rüzgardan
Zambak gibi, leylak gibi, cigaramda tüten duman gibi

Sevdiceğim: Sen İstanbul kokardın!

Dayadım ondörtlüğü İstabul'un şakağına
İstediğim gül içmekti gözlerinden bir yudum
Seni sordum gündüzlerce bu şehrin her sokağına
Söylemedi inat ettim
Gece seni uyudum
Ben bir sana bir bu şehre gül dedim
Ayla toprak şahittir, şahittir denizle gece
Sensizken İstabul'da bir kez olsun gülmedim

Yıllar kapımı çaldı
Yokluğun var, sen yoktun
Ölüm geldi, ölmedim
Ağladım, yüreğimde sen
Sende divane İstanbul
Aşkından bir hatıra dedim, gözyaşımı silmedim
Ben bir sana bir bu şehre gül dedim
Belki de can bunun için ben gülleri çok sevdim
Gözlerimden dökülen yaş denizi ıslatıyor
Sevda kilim, hasret nakış dokuyor
Çatlayası deli yürek "sen sen" diye atıyor

Oy gece gözlüm oy
İstanbul seni seni kokuyor

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:11 PM
SENI ARIYORUM


Bu şehrin bütün sokaklarına sinmiş yalnızlığım,

Sensizliğin köşe başındayım.

Avuçlarımda kırık dökük pişmanlıklar,

Avuntusuz çıkmazlara doğru yürüyorum,

Bütün umutsuzluğuma inat,

Yine seni arıyorum...


Dudaklarımda bildiğin o ıslık,

Sokak lambalarına sığınıyorum.

Hafiften bir yağmur ağlıyor benimle,

Bir deli rüzğar saçlarımda,

Yalnızlıktan üşüyorum.

Bulamayacağımı bile bile,

Yine seni arıyorum...


Anlatacak nelerim var bir bilsen;

Içimde ihtilaller kopmuş,

Kendimi sürgüne verdim.

Mutluluğum çoktan iflas etmiş,

İtiraza hakkım yok biliyorum,

Beni savunmak sana düştü,

Seni arıyorum...


Yarım kalmış şiirlerim gibisin,

Yaşanmamış çocukluğumsun anılarımda,

Öylesine eksiğim sensiz,

Öylesine sahipsiz.


İşte bütün umutlara havlu attım gidiyorum,

İçinde geç kalmışlığın çaresizliği,

Çocuklar gibi ağlıyorum.

Ve gel gör ki her damla gözyaşımda,

Yine seni arıyorum...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:11 PM
Kırk Yaşın Eşiğinde Bir Şiir



Küçük heyecanlara paydos
Çünkü rüzgarla aynı yaşdayım
Çünkü güneş kardeşim
Bir ırmakla şevişmekteyim

Bana artık dingin olmak
Bana yalınlık yaraşır
İçimde şiirin güzelliği
Yaşamak sevinciyle yarışır

Güzeller güzeli ömrüm
Sana gitgide sevdalanıştayım
Nice emeklerle dokunmuş
Bir ince, bir nazlı nakıştayım

Küçük tasalara, tutkulara paydos
Çünkü evrenle aynı yaştayım
Başsız sonsuz doyumsuz
Bir başdöndürücü akıştayım.

Ataol Behramoğlu

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:12 PM
Üçüncü Şahsın Şiiri



Gözlerin gözlerime değince
Felaketim olurdu, ağlardım
Beni sevmiyordun, bilirdim
Bir sevdiğin vardı, duyardım
Çöp gibi bir oğlan, ipince
Hayırsızın biriydi fikrimce
Ne vakit karşımda görsem
Öldüreceğimden korkardım
Felaketim olurdu, ağlardım
Ne vakit Maçka'dan geçsem
Limanda hep gemiler olurdu
Ağaçlar kuş gibi gülerdi
Bir rüzgar aklımı alırdı
Sessizce bir cigara yakardın
Parmaklarımın ucunu yakardın
Kirpiklerini eğerdin, bakardın
Üşürdüm, içim ürperirdi
Felaketim olurdu, ağlardım
Akşamlar bir roman gibi biterdi
Jezabel kan içinde yatardı
Limandan bir gemi giderdi
Sen kalkıp ona giderdin
Benzin mum gibi giderdin
Sabaha kadar kalırdın
Hayırsızın biriydi fikrimce
Güldü mü cenazeye benzerdi
Hele seni kollarına aldı mı
Felaketim olurdu, ağlardım

Attila İlhan

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:12 PM
Güvercinim Uyur mu?



Sömürgen cami güvercinleri sizin olsun
O doyumsuz lapacı güvercinler
Kurşun buğusu güvercinleri severim ben
Kanat uçları çelik yeşili

Kuş dediğin piyerlotisiz yaşamalı
Adaksız avlusuz şadırvansız
Buluttan süzmeli suyunu
Kuşçular çarşısında tüy dökmemeli

Benim güvercinim tunç gagalı
Kimlerin bakışı kardeşçedir
Kimlerin bakışı düşmanca
Kendisi hangi kavganın güvercinidir bilir

Tüneyip acımanın saçaklarına
Miskin sevilerle bitlenmez
Kanadından çok pençesine güvenir

Barış taklaları süzülmeler
Gagalarda zeytin dalı
Perendeler maviliklerde
Tüm gösteriler resimlerde kalmalı

Güvercin dediğin uyanık olmalı
Tüyler duman duman öfkeden
Yanıp tutuyşmalı gözbebekleri
Sevgiden tıpır tıpır bir yürek
Özgürlüğünce dövüşken

Rıfat Ilgaz

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:12 PM
Hasreti budadım körpe umutlarda,
Sallanıyorum bağ bozumu akşamlarda.
Birleşirim hasretle rüyalarda,
Seni çekerim sensiz ayazlarda.
Bıçağım keskin ve acımasız,
Saldırır uzayan hasret dallarına.
Bir duman tüttürürüm tozlu yollara,
Seni isterim sensiz dağlarda.
Ne zor, ne acı, dayanamıyorum,
Kolaylık bu ya hep ağlıyorum.
Nafile dostum ne edersen et,
Seni inlerim sensiz canlarda...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:12 PM
Liselinin Aşkı-

Gözlerine renk bulamamıştım,
Bazen yeşil gibiydi, bazen mavi gibi bazen ela,
İlk görüşte demiştim;
Bunlar göz değil, bunlar bela.

Yanılmamıştım,
Dünyamı kaplayacak kadar büyüdü gözlerin,
Kim bilir hangi düşmanımın yaptığı sihir
Veya büyüydü gözlerin.

Olur muydu bir göz bu kadar derin,
Bu kadar sonsuz olur muydu?
Bu gözlere bir kez bakan
Daha onsuz olur muydu?...

Bakışları hep delici,
Bakışları hep sertti o gözlerin,
Ansızın vuracak kadar sinsi,
Gizlice vuracak kadar namertti gözlerin.

Sen belki ismimi hiç öğrenmedin,
Bense aşındıracak kadar çok söylemiştim ismini; Belma...
Meçhûllerle doluydu,
Ne KIYAK AŞK’tı amma.

Sarı saçlarını dağıtıp gelen rüzgârları koklardım,
Tesadüf de olsa her bakışında çarpılır,
Aklımı yoklardım.

Konuştuk ne bir kelime ne bir harf,
Bu aşk sessizdi, bu aşk saf.
Anlamanı boşuna bekledim gözlerimin dilini Belma,
Benim dünyamda mahpustu aşkım,
Ne kıyak aşktı amma...

Herkes bir konuda hemfikirdi;
Şehrin en güzel kızıydın sen.
Kim bilir kaç yürekte boş bir ümit,
Kim bilir kaç kalpte sızıydın sen?...

Denklemlerde hep sen vardın,
X ve Y ne olursa olsun sendin hep sonuç,
Bir seferinde;
Sonsuz eşittir Belma dediğim için sıfır almıştım,
O sene ilk defa sayende,
Bütünlemeye kalmıştım.

Mekanikte sen vardın,
Optikte gözlerin vardı.
Hele edebiyatta ne büyük yerin vardı.
Kınardım Fuzuli’yi ,
“Amma atmış be...” diye,
Bulurken aruz kalıbı,
Feilâtün, mefâilün, feilün,
Hayalimde sen olurdun,
Bembeyaz yüzün ve kırmızı kaşkolün,
Fark atmıştın aya,
“Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge,
Ne açar kimse kapım, bâd-ı sabâdan gayrı.”
Diye seni yazmıştım tahtaya.
Nasıl istemiştim sabâ rüzgârı olmayı,
Açıp kapını zerre zerre odana dolmayı.

Bir gözlerinin ne demek istediğini anlamadım,
Bir de trigonometrinin ne işe yaradığını,
Hep sordum gözlerime,
O ruhsuz gözlerde ne aradığını.
On bilinmeyenli denklem gibi zordun,
Hadi gündüzleri neyse de,
*******i rüyamda ne arıyordun?...

Müzikte bir ben başarısızdım,
Çünkü; müzik kitabı seni es geçmişti,
Seni anlatacak beste yapılamamış,
Şarkılara küsmüştüm,
Eski heves geçmişti.

İkimiz de inattık; ayrı ayrı yol tuttuk,
Biz, bir araya gelmesi suç olan iki maddeydik,
Ateşle baruttuk.
Nasıl unuturdum seni,
Unutabilir miydim ki üstümdeki semayı,
Unutabileyim Belma’yı..
Üst üste üç kere sıfır aldım,
Gözlerinin yüzünden.
Sonra da asıverdim Kimya’yı.

Okumaya başlasam,
Sen girerdin satırlarla arama,
Her bakışın kezzaptı,
Her gülüşte sodyum bastın yarama.

Bana neydi biyolojiden,
Bana neydi terliksiden, amipten,
Beni alabilir miydi gözlerindeki ipten?...
Bana neydi kuşun gagasından,
Bana neydi zürafadan, lamadan,
Ne kadar uzaktı bu konular Belma’dan.

Yandım, kor oldum,
İnat ettim, farkettirmedim ,
Tarih böyle bir aşkı kaydetmiş mi,
Yazmış mı bir bak Belma?...
Lise güzel okuldu,
Ya aşkımız; ne kıyak aşktı amma...

“Belma’yı seviyorum, o halde varım”
“Belma güzel, gül de güzel, Belma güldür o halde.”
Önermelerini yapıyordum,
Mantıkta hep hayalde.

Ne Ogüst Kont, Ne Freud,
Çözemezdi aşkımdaki mantığı,
Bana bilmece gibi bir ağ örmüştü gözlerinin tığı.

Duyulur mu dinlesen,
Sessizliklerin sesi,
Olur muydu aşkların,
Mantığı, felsefesi.

Gözlerinin yüzünden çok dersten zayıf aldım.
Ve yine ilk kez sınıfta kaldım.
Ama değerdi,
Bu gözlere herkes mağlup olur,
Bu gözlere herkes boyun eğerdi.

Hayır, asla pişman değilim Belma,
Sen habersiz, ben çaresiz,
Ne kıyık aşktı amma...

Ne gülümsedin,
Ne de konuştun benimle tek kelime,
Şöyle bir düşündüm de;
Elin bile değmemişti elime.

Yıllar geçti,
Sönmedi gözlerinin ateşi.
Ya!... Bakınca ne bakarmışsın,
Doktormuşsun otuz beşinde
Ve hâlâ bekârmışsın.

Böylesine gizli aşk,
Bu rekoru kim kırabilir?...
Bir gün hasta kalbimin doktoru olursan
El vurma ona,
Aşkın fışkırabilir...

Gözlerin ahh gözlerin.,
Erişilmez, ulaşılmaz gaye o...
Aşkım, sen ve ben...
Bırak be!... Nostaljik bir hikaye o...

Ahh, ahhh,
Son görüşüm de yaz mıydı, bahar mıydı?
Ömrümün cevapsız kalan sorusu;
Bana karşı yüreğinde bir kıpırtı var mıydı?...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:13 PM
Son Aşık

Hasretinle geçiyorken bu gençlik çağım,
Ey sevdiğim, ben ümitsiz değilim gene
Ak düsünce saçların kumral rengine
Kollarında son aşıkın ben olacağım.

Ey başında şimdi sevda rüzgarları esen,
Böyle her gün yollarımdan geçsen de süzgün
Sen benimsin büsbütün terk olunduğun gün ...
O mukadder günü, bilmem, düşündün mü sen?

Ben bir beyaz saçlı aşık, sen bir ihtiyar ...
O gün bana yaklaşırken ey ilahi yar,
Esirgeme gözlerimden bir son buseni,

Kirpiğinden yavaş yavaş bir damla aksın,
Çünkü, ruhum, sen de o gün anlayacaksın
Ki hiç kimse benim kadar sevmemiş seni!

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:13 PM
SORAN OLMADI

Gurbet ellerde çaresiz kaldım
Şu garip halimi gören olmadı
Mutluluğa hasret bir ben sandım,
Ağladım sızladım duyan olmadı.

Ayrılık çekilmez acı.
Kalbim dinmiyor nedir bu sancı.
Saymadım bu dert kaçıncı,
Benim dertlerimi bilen olmadı.

Bir vefasız sevdim boynum büküldü.
Gözlerimden kanlı yaşlar döküldü.
Felek vurdu hayatım söndü.
Nedir senin derdin diye soran olmadı

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:13 PM
aynaya bakma sakın
ve saçlarına dokunma.
Rüzgara sesin
Geceye kokun düşmesin.
Sen bu bahar bir başka düşe gir
daha sığ ırmakların olsun
ve açık mavi denizin
beni unuttuğun anılarına sar
ki başka sızılara bulanayım.

Cezmi Ersöz..

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:13 PM
SENİ SAKLAYACAĞIM
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.



Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmiyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.



Sen göreceksin, duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.



Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.



Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.



Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.



Bir gün, tam anlatmaya...
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım,
Anlayacaksın...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:14 PM
Bu Bizimki



Yıkıcı bir aşk bu,
Yıkıyor milletin ortasına
Tutku yükünü.

Bölücü bir aşk,
Ekmeği suyu bölüyor
Günde üç öğün.

Hain bir aşk bu,
Sizin eve hırsız girer
Onunkine polis.

Yasadışı bir aşk,
Evlenmeyi
Hiç mi hiç düşünmüyor.

Soyguncu bir aşk bu,
En sıradan ezgilerden
Sevinçler devşiriyor.

Kökü dışarda bir aşk,
Dante ile Beatrice'inkine
Fena öykünüyor.

İşgalci bir aşk bu,
Samanlık sevişenin diyor
Başka şey demiyor.

Cemal Süreya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:14 PM
Bulamadım

Bir avuçtu aradığım, yüreğimi koyacağım
Bir çift gözdü, gözümden sakınacağım
Bakmaya kıyamayacağım

Ne İstanbul’un sokaklarında,
Ne şairlerin mısralarında,
Ne de Picasso’nun Mona Lisa’sında
Bulamadım...

Sonra dağları buldum
Dimdik, vakurlu
Ve haykırmak geldi içimden
Martıları kıskandırıcasına.

Beyhude çabam
Dağlar dahi dağlandı
Çığlıklarımı yankısız bıraktı.

Sonunda biricik dostum, kalemim
Ağlamaklı haykırdı:
Keşke, keşke gönül tuvaline resmedecek bir Mona
Lisa’n olsaydı.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:14 PM
Her Yerde Sen

Mutlu oluyorum
Gözlerime baktığında,
Mutlu oluyorum
Ellerimi tuttuğunda,
Mutlu oluyorum
Sen yanımda olduğunda.
Sen attığım her adımda
Düşüncemin her noktasında
Baktığım her yerdesin.

Gözlerin bana güzelliğini,
Ellerin bana sıcaklığını veriyor.

Mutlu oluyorum sevgilim
Gözlerin gözlerime baktığında,
Mutlu oluyorum sevgilim
Sen yanımda olunca.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:14 PM
Hani Nerdesin
Dün gece şehre yağmur yağıyordu
Yüreğime ise yalnızlık..
Karanlık odamda
Sana yazdığım tüm şiirleri okuyunca
Yağmura eşlik etti gözbebeklerim
Islanmıştı düşlerim ve üşüyordu ellerim
Ağladığımı bir bilsen
Gelirdin biliyorum
İşte ağlıyorum Ekim yağmurlarına karışıp
Hani nerdesin ?

Avuçlarımda sana açan tomurcuklarım yanıyor
Ciğerlerimde ise sevdan...
Küllere döndü içimdeki yangınlar
Düşüncelerimi esir aldı intizarınla yanılgılar
Yanıyor tüm umutlarım
Yandığımı bir bilsen,
Gelirdin biliyorum
İşte İbrahim gibi ateşlerde yanıyorum
Hani nerdesin?

Yoksun işte
Meriç nehri durgun sanki akmıyor,
Deniz suskun sanki bana ağlıyor
Kalemim sustu, sensiz her gece sanki ölüme pusu
Hayatımın son deminde akbabalar üşüştü düşlerime
Ölüme koştuğumu bir bilsen,
Gelirdin biliyorum
İşte hücrelerimden kanım çekiliyor
Hani nerdesin ?

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:14 PM
Güzel Dost
Aşka dair bir his varsa özünde
Sen ağlama ben ağlarım güzel dost
Damla damla yaş olurum gözünde
Sen ağlama ben ağlarım güzel dost

Her acının bir sebebi var ama
Ezelden talibim kedere gama
Derdin varsa yüklen benim sırtıma
Sen ağlama ben ağlarım güzel dost

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:15 PM
yalnızım bir gece daha
sana yaklaşmaya o kadar yakındım ki bu gecede
sen yine kaydın gökyüzümden
çünkü yıldızımdın,tutunamazdın bana
tüm umutlar bitti demiştim
we o yıldızda sende bittin
adını soramadığım herşeyin
aslında sen olduğunu biliyorum
unutmak kolay demiştin hatırla
söyle unuttunmu beni
hadi söyle ağlamadım de hiç
sewmedim de
yine kandır beni

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:15 PM
Ben Senin Beni Sevebilme Ihtimalini Sevdim

Soguk ve sehirler arasi otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün Veysel Karani de haslama yeme ihtimalini sevdim
Ilkokulun silgi kokan tebesir lekeli yillarinda
Ankara da karbonmonoksit sonbaharlar yasanirdi o zaman
Özlemeye basladim herkesi
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki
Adam gibi hasretleri özlemeye basladim sonra
Bizim Kemalettin Tugcu larimiz vardi
Birde camlarin buhusuna yazi yazma imkani
Yumurta kokan arkadaslarla paylasilan kahverengi siralarda solculuk oynamaya basladik
Ben doktor oluyordum, sen hemsire
Geri kalanlar kontrgerilla
Kirmizi boyalarla umut ikliminde harfler yaziliyordu pütürlü duvarlara
Ve Türk Dil Kurumuna inat bir Türkçeyle
Abilerimizden ögrendik S harfinden orak çekiç figürleri türetmeyi
Ankara ya usul usul karbonmonoksit yagiyordu
Ve kapali mekanlarda sevismeyi öneriyordu haber bültenleri
Oysa Ankara da hiç sevismedim ben
Disiplin kurulunda tartisilan askim olmadi benim
Sinifça gidilen pikniklerde kiçimiza batan platonik dikenleri saymazsak
Ankara ya usul usul kursun yagiyordu
Ve belli bir saatten sonra sokaga çikmamayi öneriyordu haber bültenleri
Oyse hiç kursun yaram olmadi benim
Ve hiç bir mahkeme tutanaginda geçmedi adim
Çatismalarin ortasinda sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece
Sana siirler biriktiriyordum fen bilgisi defterinde
Ama sen yoktun
Ben seni beni sevebilme ihtimalini seviyordum
Sunni teneffüs saatlerinde
Okul servisi sen hep zamansiz,amansizca
Bir lojman griligine götürüyordu
Ben senin benimle Tunali Hilmi Caddesine gelebilme ihtimalini seviyordum
Ben senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum
Yaz sicagi topragi çekiyordu tenimin çatlamaya hazir gevrekligini
Sonra otobüs oluyordun
Kirik yarik yollarin çare bilmez sürgünü
Ne yana baksam dag ve deniz saniyordum Mus ovasinin yalanci maviligini
Otobüs oluyordun bir süre
Yanimizdan geçen kara trenlerle yarisiyordun
Yanagim otobüs caminin garantisinde
Otobüs oluyordun bir ülkeden bir iç ülkeye
Çocukluguma yaklastikça büyüyordun
Zap suyunun sesini basina koyuyordum sarkilarimin listesinin
Korkuyordum
Sonra iniyordum otobüsten
Çarsidan bizim eve giden
Ömrümün en uzun
Ömrümün en kisa
Ömrümün en çocuk
Ömrümün en ihtiyar yolunu kosuyordum
Çünkü sonunda annem oluyordun
Babam kokuyordum sonunda
Soguk ve sehirler arasi otobüslerde vaz geçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün Vandaki bir kahvalti salonunda
Ben seninle sadece bilmek zorunda kalanlarin bildigi bir yol üstü lokantasinda
Ben seninle Agri daginin mistik ve demli bir çay kivaminda bakan
Dogu Beyazit in herhangi bir toprak daminda
Ben senin herhangi bir insan elinin terli cografyasinda olma ihtimalini sevdim
BEN SENIN BENI SEVEBILME IHTIMALINI SEVDIM

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:15 PM
ASK HARAM ARTIK bana
SENKOSYENI ASKLARINA
MAZIMIZI SILYORUM
SENI SEVMIYORUM

INCINDIM BIR DEFA
KIRILDI ONURUM
AGLAYIP YALVARSANDA
SENI SEVMIYORUM

SEVIYORUM ASLINDA
SEVIYORUM VIJDANSIZ
ISTIYORUM ÇILGINCA
SENSIZ OLMAM IMKANSIZ
SENI SEVIYORUM

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:16 PM
Seni düsünüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi

Topraga su yürürken
Daglar yeserirken
Safagin kizil oklari
Gecenin kalbine dalarken

Seni düsünüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi
Bana sen ögrettin kavgayi

Seni özlüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi

Sulara ay düserken
Dalgalar öpüsürken
Sokagin titrek lambasi
Islanan yüzüme düserken

Seni özlüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi
Bana sen ögrettin gülmeyi

Seni seviyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi

Seni düsünüyorum seni
Sen ey kavgamin çiçegi
Bana sen ögrettin gerçegi

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:16 PM
(martilar gelmezdi ki sizin ordan
martilar sizindi ey evlerinin önü deniz
bizde ölen kartallardan, daglardan size haber veririz
bir bakimlik deniz, bir avuç imbat göndermediniz!)

I
seni bir çiglik gibi sevdim
uzanip sesimin avlularina sen de her sabah
sabah... sevince bir sevgiyle gideriz
sonra durur vitrinlerden çiçekleri seyrederiz
pustluklar bizi seyreder,
biz çiçekleri...
II
seni bir kar gibi sevdim
üsüye üsüye eridim!

bak, kentleri de, daglari da bozdular
baska rüzgârlar giydirdiler kentlere
daglara baska tüfekler
kalk,
gidelim
buralardan gidelim!
III
seni bir namlu gibi sevdim
sen tetiklerimi ezberliyordun

kiyametler koparken alnindan bu kentin
geceydi... ansizin seni bir tufan gibi sevdim
bedenim alabora!

YILMAZ ODABASI

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:16 PM
resmin rehindir gurbetimde
gurbetimde sesleri asindirmis kimliksiz bir kasaba
ve senin kederini islatan o yagmurlar rehin

alni özlemle daginik bir aksam getirdim sana
sar, büyüt ellerinle, konuk et sicakligina
konuk et kanatlari kanatilmis kuslar getirdim sana...

ve aksam, bir kez daha
saçlarini topla ve dagit sesini rüzgârlara
“bir of çeksen karsiki daglar yikilir”

çekmiyorsun!

akarsulari imrendiren yüzün de
sabahçi kahveler de biliyor
görüsmeyeli yorgunum
yikik kentler kanadi sevinçlerimle
görüsmeyeli ya sen nasilsin
adim, adresim durur mu defterinde?
simdi siirt'te koyun kokulu bir gecedeyim
beynimde iklimsiz papatyalar
ve kusatilmis bir aksam duruyor penceremde

sokaklarin gün batinca neden bosaldigini
ve yüregimin neden kabardigini bilmiyorum
konussam: sessizlik/gitsem: ayrilik

sonra kipirtisiz yasladim gögsümü bogulmus güne
al bu çagrilari sulara göm, o uzak sulara
gurbetini rehnetme özlemimde…


YILMAZ ODABASI

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:16 PM
Aliskin oldugum karanlikta,
Sesimden inliyor kaldirimlar,
Yildizlar üstümde asker,
An olsun paylasmak zor onu,
Gece yarisi yaz ormanlarindayim,
Uçuruma düsmemek için siradaglara gidiyorum.
Gece kuslari, dallarin hisirtilari,
Yaprak sesleri, denizlerin derin sessizligi,
Milyonlarca yildiz benden kaçiyor,
Hepsi firari, hepsi teskeresiz.
Uykusunda yazgim, tüm sehir gibi.
Ben affetmelere hazirim.
Elimde katmerli güller ve anilar,
Içimin acisina aldiran mi var?
Kuskularim ayaklaniyor, sessizliklerle yürüyor,
Sevgiye yatip nefretlere uyaniyorum.
Sevdigim bir düsman, bir kara sevda,
Bileklerinden zincirli ve teslimiyete hazirim,
Susuyor süpheci yalnizligim.
Bir gül yapragi, bir kayan bakis,
Huysuzlasan hayallerim ve kiskançlik krizleri,
Sevdigim insan ve geçen zaman,
Seni öldürmek istesem de içimde,
Her geceme dogacaksin,
Ay sahidim ve yalnizim,
Bense seni görmüyor olacagim.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:16 PM
Tipki gök gürültüsü gibisin
Kirmizi kiremitli evimde, baharlarin süsledigi güzel
Mese agaçlarinin gölgesinde asmalar
Perisan sürüklenmeler, yere düsmez kalabaliklar
Bastan ayaga baharlarla süslenmis güzel
Delice bir coskuyu içime akitan sensin.
Ayaklar altinda inleyen acilar
Özlemlerin gözleri daglanmis
Sevdaya göz kulak olan bakislar
Çevreyi süzüyor bir alingan eda
Gözlerim dikili kalmis çinarlar gibi.
Kurtaricim, sultani yegahim, yasayacagim topraklarim
Çayirlar içinde siril siril akan dereler
Zamani düzene sokan gülümsemeler
Sana bakiyor ve hayir diyemiyorum
Yürekliyim, Sakincasiz çigniyorum yasalari
Çok büyük bir tutku, askin gücü, sevginin iksiri
Adim adim yaklasiyorum, kosmaya basliyorum
Daha büyük bir hirs ile kasirgaya benzeyen yagmurlarla
Bir sehir konuldu önüme mevsimsiz yasanacak
Keskin bakislarin karsisinda ne durur,
Ne ister benden zaman
Büyüleniyorum ve seyrediyorum seni
Gelecegimi yildizlarla görüyorum
Düslerim boyun egiyor ve yüregim kapisini araliyor
Çakil taslariyla yürüyorum ve sen olmak istiyorum
Yumusak çimenler,
Meselerden süzülen pelit kokulariyla süslü rüzgarlar
Ömür sana dogru kosturuyor, dizginleyemedigi atlarini
Sesleniyorum ama günes ufuklardan süzülüyor
Yitirmiyor vaktini, alip gidiyor isiklarini
Gögü süsleyen kizil kanatli kartallar
Mavi ipeksi bulutlarla süren oynasmalar
Diz çöküyor beden ve emrine itaat ediyor duygular
Çobanin kavalinda yanik nagmeler
Kutsal merhamete siginiyor bu yürek
Mizrak hedefin tam ortasinda, yüregin derininde
Sadakatin soylulugu, cesaretin soylulugu omuz omuza
Tüm evren tanik olsun
sık ve gür sesiyle çagirsin türküsünü ozan
Limanlara indirsin yükleri tasiyanlar
Balikçi teknelerine el sallayan duygulu kervanlar
Esirinim, kölenim boynumda iplerle
Göklere kalkan ellerim dualarini ediyor
Keskin bakislarina sevdanin
Gümüs kupalar içindeki zemzemler yudumlaniyor
Kendimi sansli hissediyorum
Gizemli bir tütsü dumani dagiliyor
Tekneler bir bir görünüyor, hava aydinlaniyor
Güvertede süslü bir kadin oturuyor
Derdimi unutuyor ve seyrediyorum
Yelkenler fora yol Marmara
Gemicilerin sarkilari yankilaniyor
Ipler çekiliyor nasirli ellerle
Sislerin ardina oynasan baliklar
Beyaz köpüklere ine kalka
Sis sihirli bir tül, o genç isiklara köle
Dalgalarin yikadigi sahiller ve yalilar
Mavi nehirleri andiran bogaz
Dümen kirik , rota o güzel kadin
Mavilerin üst üste yiginagi
Tepelerde bir mavi gökyüzü saganagi
Rihtimlara demirler atiliyor
Günahlar gizleniyor
Rihtim kalabalik, günlük telaslar
Yine o kadin yürüyor bakire giysilerle
Incecik tülün ardindan görünen o pembe yanaklar
Ne bu gün e ne yarina, tüm tarihe yazilacaklar

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:17 PM
Gel



Yüzün bir sebepsiz korkuyla uçuk,
O gün başucuma karalarla gel
Arkanda, çepçevre, kızıl bir ufuk,
Tepende simsiyah kargalarla gel

Elinden, dal gibi düşerken ümit,
Ne bir hasret dinle, ne bir ah işit;
Bir yaprak ol, esen rüzgarlarla git,
Kırık bir tekne ol, dalgalarla gel.

Necip Fazıl Kısakürek

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:17 PM
Yanaklar öpmedesin, öptürüp yanaklarını;
Böyle geçsin bu günlerin varsın.
Sen ey çocuk! Öpülüp, öpmenin ne olduğunu;
Dudaklarında dudaklar duyunca anlarsın!


Arif Nihat Asya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:18 PM
Hastalık, sevgisizlik, öksüzlük...
Neler geçirdim ben!
Çıkabilseydi bir, "güzel" diyecek
Güzelleşirdim ben!


Arif Nihat Asya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:18 PM
Sana vermiş veren, sulardan ses
Sana vermiş veren, şiirden dil...
Yaratılmışsın ayrı topraktan...
Hamurun, toprağın bizimki değil!

Saçların var ki başka türlü sarı
Gözlerin var ki başka türlü yeşil

Yari olmuş vücudun üstünde
Ne güzel şey çocuk yüzün, çil çil!
Bu köpükler, bu dalgalar, bu güneş...
Hepsi birden diyor: 'Geliş, serpil!'

Nefesin var ki başka türlü sıcak
Gözlerin var ki başka türlü yeşil


Arif Nihat Asya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:18 PM
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı,
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun oturmuştu
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu

Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullular
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydiki sevmek
Ki karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bırakasalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatrı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:18 PM
Şimdi
utançtır tanelenen
sarışın çocukların başaklarında.

Ovadan
gözü bağlı bir leylak kokusu ovadan
çeviriyor o küçücük güneşimizi.

Taşarak evlerden taraçalardan
gelip sesime yerleşiyor.

Sesimin esnek baldıranı
sesimin alaca baldıranı.

Ve kuşlara doğru
fildişi: rüzgarın tavrı.
Dağ: güneş iskeleti.

Tahta heykeller arasında
denizin yavrusu kocaman.

Kan görüyorum taş görüyorum
bütün heykeller arasında
karabasan ılık acemi
- uykusuzluğun sütlü inciri -
kovanlara sızmıyor.

Annem çok küçükken öldü
beni öp, sonra doğur beni.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:18 PM
Bir çiçek duruyordu, orda, bir yerde,
Bir yanlışı düzeltircesine açmış;
Gelmiş ta ağzımın kenarında
Konuşur durur.

Bir gemi bembeyaz teniyle açıklarda,
Güverteleri uçtan uca orman;
Aldım çiçeğimi şurama bastım,
Bastım ki yalnızlığımmış.

Bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:18 PM
Daha ben ilk kazmayı vurmadan
Elime gelen Karabitki'li testi,
Nefertiti'nin mutfağı sayılan yerde
Koyu sır yeni hicret yollarını kesti.

Terimler eşekarıları sözcüklerin,
Acımasızdırlar, adsız ve sueldirler?,
Önlerine katarak insan ve hayvan listelerini
Sabah akşam kapınızın önünden geçirirler.

Fazıl Hüsnü diyor ki, ne diyor Fazıl Hüsnü?..
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Cemal Süreya

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:18 PM
yalan sevdalardan kaçıp sığındığım bu bulutsuz gökyüzünde buldum seni,

ilkkez böyle delicesine çarpan,aşkının sonsuz esiri olmuş yüreğimi,

masal diyarına emanet ediyorum sevgilim,ne olur hiç bırakma ellerimi,

ezberlenmiş sahte aşklara inat,hiç açılmamış bir zarfla yolluyorum sevgimi,

şunu bil ki ilk ve tek aşkım,senden başkası olmayacak,senden öncesinin olmadığı gibi...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:19 PM
MEZARIMA BU GÜLLE GEL
Gittiğin yerde yağmurlu *******
Hep ben geleceğim aklına
Bilirsin severim yağmurlu *******i
İki damla yaş süzülecek yanaklarından
İsyan edip kaderine ağlayacaksın
Benden uzaklarda, benle dolacak için
Hıçkırıklara boğulacaksın o an kapın çalınacak Ben sanacaksın bakacaksın ben değilim Ağlayacaksın O gün,
Geceyle gündüzün birleştiği yerde
Evden çıkacaksın,ve bahçende gördüğün ilk gül, Sana beni hatırlatacak,
Hıçkırıklara boğulacaksın...
Unutma gülüm,Senden önce ölürsem bir gün eğer, Bir avuç sevgimiz hatırına,
Senden istediğim,
Mezarıma, bu seni ağlatacak gülle gel...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:19 PM
Andolsun bütün örtülere, andolsun bütün örtünenlere ki,
Kar altında terleyerek uyanmaktır aşk.

Yanmış iki cesedin kına gibi külleri arasından
Fışkın sürerce dirilip yeniden yanmaktır aşk.

Cümle ağaç kapıları, cümle demir kapıları aşıp,
Bir gönül kapısına dayanmaktır aşk.

Sevgilinin otağını gökkuşağına boyayıp gece-gündüz,
Hüznün safran sarısıyla boyanmaktır aşk.

Yaratmaktır ya da sevgilinin toprağından yaratılmak,
Her nefes alıp verişte yanmaktır aşk.

İsmaili bir gönülle teslim olmaktır bıçağa,
Birini kandırmak değil, bilerek kanmaktır aşk.

Diline arılar konar, koynunda karıncalar gezer,
Sevgilinin ölçeğiyle her zaman sınanmaktır aşk.

İsrafil'in Sur'unu ruhunda duymaktır aşk,
Suyu suyla yumak gibi aşka inanmaktır aşk.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:19 PM
İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.

Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde gösterisi zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.

Kuşlar toplanmışlar göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Cemal Süreya |

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:19 PM
Oydu bir bakışta tanıdım onu
Kuşlar bakımından uçarı
Çocuk tutumuyla beklenmedik
Uzatmış ay aydınlık karanlığıma
Nerden uzatmışsa tenha boynunu

Dünyanın en güzel kadını oydu
Saçlarını tarasa baştan başa rumeli
Otursa ama hiç oturmaz ki
Kan kadını rüzgardı atların
Hep andım ne yaşanır olduğunu

En çok neresi mi ağzıydı elbet
Bütün duyarlıklara ayarlı
Öpüşlerin türlüsünden elhamra
Sınırsız denizinde çarşafların
Bir gider bir gelirdi işlek ağzı

Ah şimdi benim gözlerim
Bir ağlamaktı tutturmuş gidiyor
Bir kadın gömleği üstümde
Günün maviliği ondan
Gecenin horozu ondan

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:20 PM
Yedi Efsanenin Ardındaki Ayça Kız*






Toplandı aşkın şûrası
Ecdadın gümüş kaplı kılıcı çekildi
yedi ayrı efsaneden, yedi ejder yere devrildi
yedi ayrı dağ geçildi..
Birbirlerine kavuşamayan yedi aşığın başını beklediği
kır çiçeğinin boynundaki sır arması
sularını inatla kızıla boyayan Nil’ e
kurban adandı ….adandı da
öyle gebe kalındı Ayça kıza

Yol uzundu; güneşin kirpikleri
açılıp açılıp kapandıkça
hararet hem bedeni hem ruhu sardıkça
destanların suları içildi …
Heybelerde serapların ağırlığı
ayazlarda ısınan nasırlarla cilveleştikçe
satır başlarına kafa tutan irinler ki
kanla yara ….Aynı toprakta..

Gündüzle gece birbirinin yüzünü okşadı ….
İkide bir Deli Dumrul köprü başlarını kesti
istemem ben akçeyi
aşka ihanet adlı hikayeyi, anlatın, anlatın deyip durdu …
Kayalıklarda Akçakoca başıyla işaret verirken
her kervan bu gece
Deli Dumrul a ihanetleri anlatmadan geçemedi..

Hira dağında zikir sofrası açıldı
ak sakallar nur yağmurunda yıkandı
Yıkandıkça pak bir yazgı işlendi Ayça kızın alın semasına

Ardından;
zaman sancıların ipiyle kendini astığında
Peygamber sabrıyla dil ısırılırken
şahlanan acılara koca bir feryat gerekirken
hiç kımıldamayan dile hayran kaldı bezm-i alem


Sevdan ve gururun ikiz bir doğumda, göbek adın
Hintl i gelinlerin eli değmiş narin alnına
oynadıkları çayda çıra.. ve o kara
nazara kör çalmakmış Ayçam..

Meleklerin ak kanadı ilk kundağındı senin
Ayçam,
her kalbin biricik kristal vazosu
Göz yaşlarını besteleyeceğiz büyüdüğünde
Azametini sırtlayacak kınına geri soktuğumuz hasetler
kaldır başını Ayça
Ay senin adında
nankör sevdalar parlıyor yalnızlık adasında

Güve otlamış hatıraları açma be Ayçam
Zehirle harç olmuş kelimeler sandığına
Kalk, sende bir kilit vur… vur da
Işık cümbüşünde ağma bakışlara tutunan yürekler
dikenleriyle seninde canını yakmasın ay gözlüm..

Ayça
gülücüğünde şımaran çaresizlik
her gece gölgen Nilay ın damarlarından akan
taze kanda buluşurken
Aşkar ın elinde titreyen beyaz incilerde
dirilir karanlıklar
ve
ertelenen aşklar donuklaşırken iki göz bebeğinde
susuşlar örülür çaresizlikte..


Yokuşa sürdüğüm şiirimde mimlenir gurur, sevda
Kaldır başını Ayça
bak, ay senin adında …


Aşkar: Ayça nın haberdar olamadığı sevgili




Not: Ayça: Ayın ilk günlerinde aldığı yay biçimi, hilâl.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:20 PM
Seviyorum seni
ekmeği tuza banıp yer gibi

Geceleyin ateşler içinde uyanarak
ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi

Ağır posta paketini
neyin nesi belirsiz
telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi

Seviyorum seni
denizi ilk defa uçakla geçer gibi

İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık
içimde kımıldayan birşeyler gibi

Seviyorum seni
Yaşıyoruz çok şükür der gibi.


Nazım Hikmet Ran

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:20 PM
Sevgilim,
başlar önde, gözler alabildiğine açık,
yanan şehirlerin kızıltısı,
çiğnenen ekinler
ve bitmez tükenmez ayak sesleri :
gidiliyor.
Ve insanlar katlediliyor :
ağaçlardan ve danalardan
daha rahat
daha kolay
daha çok.

Sevgilim,
bu ayak sesleri, bu katliâmda
hürriyetimi, ekmeğimi ve seni kaybettiğim oldu,
fakat açlığın, karanlığın ve çığlıkların içinden
güneşli elleriyle kapımızı çalacak olan
gelecek günlere güvenimi kaybetmedim hiçbir zaman...


Nazım Hikmet Ran

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:21 PM
Ne güzel şey hatırlamak seni :
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...

Ne güzel şey hatırlamak seni :
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında
vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının...
İçimde ikinci bir insan gibidir
seni sevmek saadeti...
Parmakların ucunda kalan kokusu sardunya yaprağının,
güneşli bir rahatlık
ve etin daveti :
kıpkızıl çizgilerle bölünmüş
sıcak
koyu bir karanlık...

Ne güzel şey hatırlamak seni,
yazmak sana dair,
hapiste sırtüstü yatıp seni düşünmek :
filânca gün, falanca yerde söylediğin söz,
kendisi değil
edasındaki dünya...

Ne güzel şey hatırlamak seni.
Sana tahtadan bir şeyler oymalıyım yine :
bir çekmece
bir yüzük,
ve üç metre kadar ince ipekli dokumalıyım.
Ve hemen
fırlayarak yerimden
penceremde demirlere yapışarak
hürriyetin sütbeyaz maviliğine
sana yazdıklarımı bağıra bağıra okumalıyım...

Ne güzel şey hatırlamak seni :
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...


Nazım Hikmet Ran

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:21 PM
Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
Iyisi mi,beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
ki içinde beni gorebilesin
Fedakarliğimi anlıyorsun
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşiyorum yanında senin.
Sonra, sende ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orada beraber yaşarız
külümün içinde külün
ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar...
Ama biz
o zamana kadar
o kadar
karışacağız
ki birbirimize,
atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz
yan yana düşecek.
Toprağa beraber dalacagız.
Ve bir gün yabani bir çiçek
bu toprak parçasndan nemlenip filizlenirse
sapında muhakkak
iki çiçek açacak :
biri sen
biri de ben.
Ben
daha ölümü düşünmüyorum.
Ben daha bir çocuk doğuracağım
Hayat taşıyor içimden.
Kaynıyor kanım.
Yaşayacağım, ama ,çok, pek çok,
ama sen de beraber.
Ama ölüm de korkutmuyor beni.
Yalnız pek sevimsiz buluyorum
bizim cenaze şeklini.
Ben ölünceye kadar da
Bu düzelir herhalde.
Hapisten çıkmak ihtimalin var mı bugünlerde?
Içimden bir şey :
belki diyor.

18.02.1945

Nazım Hikmet Ran

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:21 PM
Kendİmİ Esİr Aldim
Çalmadi Yİne Telefonlar
AliŞirim SanmiŞtim
YÜreĞİmde
Sancin Var
Gel Etme Nazli GÜneŞ
Sensİn GÖnlÜme EŞ
Benİ Bİraz Anlasana
ÖlÜrÜm AŞkina Yar
ÖlÜrÜm Dİyar Dİyar
Benİ Bİraz Anlasana
Ooooooof
Saril Bana
Benİ Bİraz Anlasana

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:23 PM
kendine iyi bak
"Kendine iyi bak" bir "veda" degil
"elveda" cümlesidir çogu zaman.
O üç kelimeden çok daha fazlasini gizler içinde...
"Kendine iyi bak. Çünkü bundan sonra ben yaninda olmayacagim.
Olamayacagim. Istesem de istemesem de.
Sevdim bir zamanlar seni, hala seviyorum ve benden sonra da mutlu
olmani istiyorum. Olurda bir gün dönersem seni iyi bulmak istiyorum.
"Kendine iyi bak". Çünkü bundan sonra kendinden baskasi
olmayacak yaninda sana bakacak. Ben olmayacagim. Kendine iyi bak ve
beni düsünme.
Çünkü ben de seni düsünmeyecegim artik.
Arama sakin beni, yazma, çünkü ben yazmayacagim.
Sil beni yüreginden, çünkü ben silecegim.
Fakat, yasanilan, paylasilan güzel seyler hatirina sana yürekten
mutluluklar diliyorum.
Ve ben bir daha dönmemek üzere gidiyorum
" "Kendine iyi bak.
Aramizda geçen herseye ragmen benden sonra iyi oldugunu bilmeyi tercih
ederim.
Aslinda bilmem çok önemli degil, iyi oldugunu varsayacagim ben.
Seni bir daha asla görmemek üzere gidiyorum ben, seni kendinle
basbasa,
Yapayalniz birakiyorum ben.
Biliyorum kendini birakacaksin benden sonra, o yüzden iyi bak diyorum.

Aslina bakarsan, çok da fazla umursamiyorum..." Kendine iyi bak,
derler ve giderler.
Tutkuyla sevenler, bazen birden fazla söylerler bunu.
Çünkü onlari ayirmak, eti tirnaktan ayirmak gibidir.
Kolay kolay kopamaz onlar, süreç çok aci vericidir, yürek
parçaliyicidir.
Her seferinde azalan umutlarla geri döner ve yine "Kendine Iyi
Bak" gözleriyle ayrilirlar.
Ta ki umut da, sevgi de tükeninceye kadar..
*Taki son elveda mezar sessizligine bürünüceye kadar*
Tutkunun ötesinde sevenler, bir kez "Kendine Iyi Bak" derler
ve giderler.
Onlar eti tirnaktan ayirmak yerine ölümü yeglerler.
Onlar bu aciyi bir kezden fazla kaldiramayacaklarini bilirler.
Kendine iyi bak, derler ve giderler.
Bu sözlerin içinde ihanet yok, hiç bir zaman olamaz derler ve
giderler.
En büyük ihanet degil midir aslinda seni seveni, ihtiyaci olani
yüzüstü birakip gitmek.
Kendine iyi bak, derler ve giderler.
Seni suskunluga mahkum edip giderler.
Seni parçalara ayirip, en büyük parçayi yanlarina alip giderler.
Seni senden alip giderler.
Daha kötüsü suçlayamazsin onlari tüm bunlar için.
Kendine iyi bak deyip gidenin geçerli bir nedeni vardir elbet.
Suçlatmaz kendini. Savasmadiklari için kizarsin ama suçlayamazsin.
Savasmislarsa, yenildikleri için kizarsin ama suçlayamazsin.
...Yenildigin için kizarsin ama suçlayamazsin*
Ayriligin kaçinilmazligina inandirir seni, kendine iyi bak, derler ve
giderler.
Elinden umutlarini, düslerini, sevgilerini alip giderler.
Bir tek anilari birakirlar geride,
Bir de hatirladikça gözyaslarina bogulasin diye unutulmayan nagmeler.

Arkalarina bakmadan çekip giderler eger yalniz kalmissan,
Çünkü insafsizliklarini görmek istemezler.
Hersey o saniye orada bitsin, kapansin bu sayfa isterler.
"Bitti" diyemedikleri için , kendine iyi bak derler.
"Kirildim ve affedemiyorum" diyemedikleri için kendine iyi
bak derler.
"Seni istemiyorum artik, hayatimdan çikaracagim ama bil ki hiç
unutmayacagim"
Diyemedikleri için kendine iyi bak derler.
"Biliyorum çok kanayacaksin ama daha iyisini yapamiyorum"
diyemedikleri için kendine iyi bak derler. Vicdanlarini rahatlatmak
için kendine iyi bak derler, çünkü o kan uzun süre akacaktir ve o yara
asla kapanmayacaktir, bilirler.
Kendine iyi bak bir noktadir çogu zaman.
Kendine iyi bak deme bana, sadece kötülükler noktalansin isterim ben.

Oysa sen iyisin....
Sen gözümdeki isik, dudagimdaki tebessüm, sen içimdeki sevinçssin.
Sen hayatima renk katan, sen yüregimdeki çarpinti, sen hayatimdaki
nesesin.
Sen yolumu aydinlatan, sen dert ortagim, sen gönül yoldasim, sen bir
tanesin.
Kendine iyi bak deme bana.
Nokta koyma.
Keske böyle yasanmasaydi bazi seyler, keske affedebilsen beni, keske
ben de affedebilsem.. Keske döndürebilsek zamani geriye.
Keske bugünkü aklimizla yasasak herseyi bastan.
Nafile...Ama yine de, gitmesen olmaz mi? Bitmesek olmaz mi?
Sen eksikken, ben nasil tam olurum?
Senden kalan boslugu kimlerle doldururum?
Savassak aramiza giren seytanla olmaz mi?
Hani büyük asklar her türlü engeli asardi, hani gerçek dostluklar her
sinavi geçerdi,
Hani sevgi eninde sonunda kazanirdi?
Hani hayatta hiç kirlenmeyecek degerler vardi?
Hani en büyük zaferler, en kanli savaslarin ardindan kazanilirdi?
Bunlarin hepsi yalan mi?... Sahiden...,
Gitmesen olmaz mi?
Bitmesek olmaz mi?
Peki o zaman...
Senin istedigin gibi olsun...
Öyleyse...
Sen de "Kendine Iyi Bak.
"Kendine Iyi Bak derler", kursunu kafana sıkıp giderler...[b]

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:49 PM
Gözüm seni görmek için elim sana ermek için
Bu gün canım yolda kodum yarın seni bulmak için

Bu gün canım yolda koyam yarın ivazın veresin
Arzeyleme uçmağını hiç arzum yok uçmak için

Benim uçmak neme gerek hergiz gönlüm ona bakmaz
İşbu benim zarılığım değildürür bir bağ için

Uçmak uçmağım dediğin mü'minleri yeltediğin
Vardır ola bir kaç huri arzum yoktur uçmak için

Bunda dahi verdin bize ol huriyi çift ü helal
Ondan geçti arzum tamam arzum sana ermek için

Süfılere ver sen onu bana seni gerek seni
Haşa ben terkedem seni şol bir evle çardak için

Yunus hasretdürür sana hasretini göster ona
İzin zulüm değil ise dad eylegil istedi çün


Yunus Emre

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:49 PM
Çileyi koklayıp gül niyetine
Zindana girersen beni de çağır
Sabrı, kanaati bal niyetine
Ekmeğe dürersen beni de çağır.

Bazen iki dünya sığar içime
Bazen iki güneş doğar içime
Bazen gam yağmuru yağar içime
Sen beni ararsan beni de çağır.

Dostların var ise divanelerden
Gözyaşın aktıysa minarelerden
Binlerce senelik viranelerden
Birşeyler sorarsan beni de çağır.

Ezelin ezelden öncesi vardı
Yine sonsuzluktur sonsuzun ardı
Zaman yumağına bizi kim sardı
Aklını yorarsan beni de çağır.

Dışarda göz yanar, içerde yürek
Taahhüt ehline tahammül gerek
Mazlum yarasına merhem diyerek
Gözyaşı sürersen beni de çağır

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:52 PM
Döneceksin Diye Söz Ver

Günesin ufka deydigi yer, oraya git ama yine gel,

Döneceksin diye söz ver.

Böylesi hepsinden güzel, git özlet kendini yine gel,

Döneceksin diye söz ver.

Dinle uzaktan, çalan sarki hicazdan,

Yaktik seninle biz bir yangini yeni bastan,

Dinle uzaktan, küllerin arasindan,

Madem hersey biter, yine baslar yeni bastan.

Bana ne olur ellerini ver, gideceksin ama yine gel

Döneceksin diye söz ver.

Günesin ufka deydigi yer, oraya git ama yine gel,

Döneceksin diye söz ver.

Böylesi hepsinden güzel, git özlet kendini yine gel,

Döneceksin diye söz ver.

Dinle uzaktan, çalan sarki hicazdan,

Yaktik seninle biz, bir yangini yeni bastan,

Dinle uzaktan, küllerin arasindan,

Madem hersey biter, yine baslar yeni bastan.

Bana ne olur ellerini ver, gideceksin ama yine gel

Döneceksin diye söz ver

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:52 PM
Ya aşkıma cevap vereceksin
Yada bu gece, çıkarım son seferime
Olurda dersen ki, güle güle
Diyeceğim ki, yüreğim alabanda, bütün aşklarım fora
Dönmemek üzere, çıkacağım son yolculuğuma.
Ya bu yolculuk da, olurum alabora
Ya da kaybolurum bu aşkın ufkunda

UnutamamSeni

ƒяαмвυαz
09-14-2007, 12:53 PM
çok güzel tşkler paylaşım için:)

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:54 PM
acı

Yaşamak uğruna
ölmek bu olsa gerek
Sevmek uğruna
acı çekmek bu olsa gerek
Hayat uğruna
savaşmak bu olsa gerek
Peki ya senin uğruna
Üzülmek niye?

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:55 PM
AŞK HAYATI



sevmek gibi geliyordu her şey,

sevmek gibi gidiyordu kadın

adının anlattığı, canın teni yakmasıydı,

bir bulut evet ama aslolan

bulutun suyu yağmasaydı...



"bir insanı sevmekle başlıyordu her şey"

ve boşanmak için

en az iki şahit gerekiyordu!

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 12:55 PM
çok güzel tşkler paylaşım için:)

nedemek rica ederim:wink:

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:18 PM
Unutamadım

Dün gece yine yalnızdım
Ve...
Yine telefona sarıldım,
Ve...
Yine seni aradım,
Aradım ama konuşamadım,
Senin sesini duydum,kapadım.
Kapadım ve kendi kendime ağladım,
Oysa sana söyliyeceğim o kadar çok şey vardı ki...
Yapamadım.
Ve...
Tekrar senin gönderdiğin o kartı elime aldım,
Okudum...
Tekrar tekrar okudum,
Seneler sonra bile beni hatırla diyordun...
Ama ben seni hiç ama hiç unutmadım.

Linda'ma...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:19 PM
Sensiz Kaldığım Gecede

Sığındım yüce Mevlaya,
Sensiz kaldığım gecede,
Umut bağladım her duaya,
Sensiz kaldığım gecede,

Tanrımdan seni dilendim,
"Şu garip kuluna merhamet" dedim,
Artık onu bana dost bildim,
Sensiz kaldığım gecede,

Boş çıkmaz diyerek her duaya,
Seni istedim el açıp Mevlaya,
Uzandım gurbetten sılaya,
Sensiz kaldığım gecede.

Rahman ve Rahi olan Allah'ın adıyla,
Zevk veren ibadetin tadıyla,
Ecelle pençeleştim binbir acıyla,
Sensiz kaldığım gecede,

Hâlime şükretmek mahşere kalsın,
Sen yoksan RAFET ne yapsın?
Kalbim sana çektiğimi anlatsın,
Sensiz kaldığım gecede,

08.08.1998

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:19 PM
Aşkın Tanığı

gazeller; kırık dökük,terkedilmiş
sararmış ağırlığından bilinmezliğin
sessiz
savrulmuş rüzgarında yazgının
yığılmış her tarafa öbek öbek
açılmamış tonları renklerinin
anlaşılmamış
küsmüş değerbilmezliğine çöpçülerin
çürümüş içten
ıslanmış,kurumuş
ağlamış vefasızlığına yağmurun
susmuş
beş renkli kelebek konmuş üstüne
tüm ağırlığını vermiş,bilerek!
gülmüş
ihtiyarlamayan iki yaşlı gelmiş
oturmuşlar nemli banka elele
bir öpücük vermiş kadın
yasak aşkın heyecanıyla kırk yılın
gözleri parıldayarak
görmüş
ilk kez mutlu olmuş

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:19 PM
Biraz Seni Biraz Beni Anlatsın

Bir haber sal mavilerle süslü olsun,
Biraz seni biraz beni anlatsın.
Sana olan duygularım savrulsun,
Biraz seni biraz beni anlatsın.

Dağıtsın dalgaları savursun heryere,
Bir şiir yaz delice gökyüzüne,
Rüzgarlar çarpsın her sözünü yüzümüze,
Biraz seni biraz beni anlatsın.

Sen bilirsin yolunu yanıma gelmek için,
Anlatırsın her saniye'ye zamanı durdurması için,
Bir duamız olsun dilinden çıkan, ikimiz için,
Biraz seni biraz beni anlatsın.

28.04.2002
Saat:14:10

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:19 PM
Hatalı Sollama

Sen sen ol
Sakın ola hatâlı sollama
Kendini de öbür tarafa
tabut içinde yollama
Bunu yaparsan şâyet
girersin bir kamyon altına
Kendini hiç düşünmüyorsan
aileni düşün ALLAH aşkına
Karşındaki de bir can taşıyor
sen de var bunun farkına
Her zaman dur de
içindeki trafik canavarına
Dâima uymalısın trafik kurallarına.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:20 PM
Seni Senle Sevdim

Senin gözlerini sevdim
Bakışlarıyla
Senin saçlarnı sevdim
kokusuya
Senin dudaklarını sevdim
Tebessümüyle
Seni senle sevdim
Sana olan aşkımla

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:20 PM
Bu Gün de fal tuttum

bu gün de fal tuttum şarkılardan

bu gün de ikimize yazdım...

vazgeçmedim beklemekten bu gün de...

uzaklardan gelen her gölge sendin yine

düşümde...

ben seni bu gün de bekledim...

ve sen bu gün de gelmedin....

inan bana bu günde dün gibiydin sen

bende....

yarında da bu gün gibi olacaksın

biliyorum...

bu günde ... yarında ...ötelerdeki nice

günlerde de ...

sen hep sensizliğim olacaksın....

biliyorum...

hiç ulşamadığım... hep özlediğim..hiç

olmayanım...

bu günde dünden kalma sensizliğim ..

bu günde dünden kalma yalnızlığım...

bu günde yasaklımsın....

bu günde ulaşılmazım......

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:20 PM
Bekle

Beni eşiğinde bekle kapının
Ellerinle avuçlayıp başını
Dizlerine daya dirseklerini
Kaldır kaşlarını sil gözyaşını

Beni pencerede bekle ümitle
Camın buğusuna ismimizi yaz
Ya da bir yaz günü ormanlara kaç
Yalnız ağaçlara kalpler çiz biraz

Şiir defterimi al dizlerine
Mısraları ıslat gözyaşlarınla
Yansın dudakların şiir okurken
Tutuşsun defterim her nazarınla

Başını yastığa koyunca bil ki
O yastığa ben de baş koyacağım
Yaktığını vücudunun yatağı
Tâ burdan yanarak ben duyacağım

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:20 PM
İnsafsız



Bir isim takmam gerekseydi sana.
İnsafsız derdim kısaca..
Zorla güzellik olmaz derlerdi,
Doğruluğu yeterince kanıtlandı
Çok üstüne geliyorsam da bağışla
Ne kadar yakınsam sana
O kadar uzaktasın...
Bulamadıklarımı başkalarında arayınca
Anlamam ki neden kızarsın..
Seninle paylaşacaklarım bu kadarsa
Gerisine sakın karşıma...
Ne kadar iznim varsa yaklaşmaya
O kadar yakınında olacağım bundan sonra..

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:20 PM
Sır

Bütün korkularımı yanıp sönen bir sokak lambasının altına bıraktım,
gel diyordu sesin...!
Dünyanın şartelini attırmak istiyordum,
seninle aynı odayı solurken.
Kış üşüyordu pencerede,
tipiye tutuluyordu her sözcük,
şehir bizim için uyuyordu,
otobüs kaçırmıştı seni...,
ama rezerve edilmişliğin, boşluğuyla doluydu kalbimiz.
Güne az kalmıştı, günaha daha çok vardı.
Saklayacak bir şey yapamamıştık,
sır, sırra kadem basmıştı.
Zemin hazırdı, geceydi,yalnızdı,
şeytana meyilliydim, teslime yatkındı,
şeytan şeytanlığını gösteremedi,
sır olmuştu sır...
Saklayacak bir şey yapamamıştık.
Kapalıydı kapılar, gündüz karanlığa saklanmıştı,
kelimeler yağlı bir urgan gibi boğazıma akıyordu,
ipin ucu bende değildi,
bir kader dolanıyordu ayaklarımıza.
Şiir bitmemek için direnirken,
gün gözlerini açmaya sabırsızlanıyordu,
rüya bitiyordu işte,
yatak tek kişilikti, benim aşklarımda,
çoktun... Seni bitirmekten korkuyordum

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:21 PM
Bize Kalan

Bize kalan,
İnsanlığa bırakmak istediğimiz değildi.
Binlerce fidan ektik halkın çölüne
Su vermediler, eğildi.

Bizim eskiden sevdalarımız vardı
Kızaran yanakları öpmelere utandık
Sonra suç olmak girdi araya

Bizim eskiden umutlarımız vardı
Yıkılan duvarların gövdesine yaslandık
Sonra yanılmak girdi araya

Bize kir bize pas
Bize tortusu kaldı
Dostlar tükenip düştüler
Yok olma korkusu kaldı

Bizim eskiden gülüşlerimiz vardı
Kırılan yüreklere öylesine dağıttık
Sonra ağlamak girdi araya

Bizim eskiden öfkelerimiz vardı
Tutuşan dağların seherine yar olduk
Sonra vurulmak girdi araya

Bize kan bize ter
Bize gözyaşı kaldı
Yıllar çiğneyip geçtiler
Yaşama telaşı kaldı

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:21 PM
Beni de Al Cennetine


Gözlerim bir tual oldu
seni çizdim göz bebeklerime
yalnız bu güne değil canım
seni yazdım gündüzüme geceme.

Ellerim kelepçe oldu
seni sardım bedenime
hayallerin avutmadı beni
seni aldım *******ime.

Kalbim bir hançer oldu
seni sapladı yüreğime
aşkın sardı benliğimi
esir etti duman gözlerine.

Hasretin bana ecel oldu
her gün yakar özleminle
deli gibi sevdalıyım
beni de al cennetine.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:21 PM
Yoksun

Gündüzler akşama akşamlar *******e
Koşarken şu koca kentte
Yılların verdiği yorgunluk belleğimi
Sana yönlendirirken
Yoksun
Yok oluşunla yorgun bedenim
Ölüme hasret oluşunu hastalıklarla belirtiyor
Sensizliklerin yarattığı karanlıklar içinde
Saatler mesailerle saniyelere dönüşürken
Sen yine yoksun
Ademlikler içindesin
Ve yakınlaştırmıyor seni yollar

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:21 PM
Mavi

Kayıklarla kayıkçılar
Dalgıçlarla balıkçılar
Bilirsin ne ister, deniz!

Kendini bu isteklerin;
Yelkenlerin küreklerin
Altına seriver, deniz!

Balıkların kandillerin
Ne varsa olsun ellerin
Bana mavini ver deniz

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:22 PM
Toprağın Kızı

Karanlık dünyanı aydınlatan,ışığım ben
Seni kasıp kavuran,güneşim ben
Çağlayanlardan cesaret alıp içine,
Damla damla akan suyum ben
Ilık meltem misali tenine değen,rüzgarım ben
Önce tohum,sonra gül,sevginle sulanan çiçeğim ben
Ateşinle yanan sigaranın,külüyüm ben
Kimine göre yağmur,kar seni titreten doluyum ben
Yıldırımlar kadar seni korkutan gürültüyüm ben
Bir dokunuş,bir ses,seni anlatan şiirim ben
Ben gözlerde derin kalplere metin
Ben yerde ben gökte seni arayan
Ben sevgi ile aşkı ayıran
Ben gözlerine yanan
TOPRAĞIN KIZIYIM.......

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:23 PM
Sana Son Kez



Son bir kez gül gözlerinle
Hafiften aralayarak ağzını
Dişlerinin parıltısı gözlerimi alsın
Dudaklarının doyamadığım tadı
Aklımda kalsın
Seni son kez

Son bir kez konuş
Saçmalasan da umurumda değil
Sesinin tonunu hissetmeliyim kulaklarımda
Son bir kez yeter
Sana don kez

Son bir kez uzat ellerini
Bütün içtenliğinle
Kalp atışlarını hissetmeliyim
Yada heyecanlanıp titrediğini

Sana son kez

Son bir kez yürüyelim yan yana
Sessizlik boğsun hecelerimizi
Yanımızdan geçen trene aldırmadan
Yağmurun pamuksu dokunuşu
Gözlerimizi ıslatsın
Hani biz beceremiyoruz ya

Seninle son kez

Son bir kez bak gözlerime
Elan karışsın göz bebeklerime
Kal biraz öyle
Cesaret gelsin yüreğime
Son bir kez bakarken gözlerine

Sana son kez
Seviyorum seni
Hem de ölesi.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:23 PM
Giderken Yanında Beni de Götür

Dünya cennet diye önüme konsa,
yaşamak istemem,sensiz bir ömür.
Gelirim peşinden ölümde olsa,
giderken,yanında beni de götür.

Kolay mı ayrılmak böyle severken.?
Sakın unutma mı isteme benden.
Hata mı işledim yoksa bilmeden.?
Giderken yanında beni de götür.

Kalmasını aşkımız fotoğraflarda.
Yaşamak kolay mı hatıralarla.?
Ne olur sevgilim,birazcık anla.
Giderken yanında beni de götür.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:25 PM
Malîhulyâm XIV





Ne olur…! malîhulyâm…
uçuk düşlerime hapsedip
geceden kaçan güneş misali
o mah yüzünü dönme bana
gel otur yine
gönül sarayımın tahtına
biliyorum seni sevmek boynumun borcu ama;
boş hayaller kura kura
tutunarak yaşamak çok zor
sadece serçe parmaktan yakalanmış bir umuda
hiç olmazsa rüyama gir bir gece
sızıver kapı aralığından
usulca el ayak çekilince
taş duvarlara baka baka
tepeden tırnağa kederler içinde
kundaklanmış bir yürekle
her akşam ağlamaklı bekletme
başım ellerimin arasında iç çeke çeke
hiç olmazsa çıkagel bir gece
giriver kapı aralığından
usulca el ayak çekilince.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:25 PM
Ultra

Bir kelimeye
Bin anlam yüklediğim zaman
Sana sesleneceğim.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:25 PM
Darağacı

Toprakla suyla yapılmış bir darağacı
Yüreğimde sızı kalbimde bir sancı
Toplanmış birkaç dost üç beş yabancı
Beni bu hallere düşürenin yoluna asın

Bu hayattan bu dünyadan ellerimi çektim
Kimi dost bildiysem bir tokat yedim
Hayallerim umutlarım sevgilerim
Beni bu hallere düşürenin yoluna asın

Kalbim taşlaştı yüreğimse nasır
Ömrüm tükendi hep asır asır
Dostmuş arkadaşmış hepsi birer hatır
Beni bu hallere düşürenin yoluna asın

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:25 PM
Yaralım



Arkana bile bakmadan çektin gittin
Geride bıraktığını hiç düşünmedin
Bir veda bile etmedin
Bunu sen istedin
Eller uzak dedim dön geriye dedim


Hasreti çeken ben olucam pişman olan sen
Dön artık dön bana
Sensin tek çarem
Dön artık dön bana sensin tek çarem

Yaralım, ne olur dur gitme
Yaralım, ne olur terketme
Yaralım, ne olur dön geriye
Yaralım, yaralım

Bu veda uzun sürmez dönersin belki
Güneşim doğmaz artık gittin gideli
Artık ne ağlıyor ne gülüyorum
Bana dönmeni artık beklemiyorum
Yinede umudumu kaybetmiyorum

Yaralım, ne olur dur gitme
Yaralım, ne olur terketme
Yaralım, ne olur dön geriye
Yaralım,yaralım.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:26 PM
Bilemeyeceksin

Suçsuzluğumda kendimi yargıladığımı,
Dilimi her gün kurşunladığımı,
Darağaçlarında asılı kaldığımı,
Suskunluğumu,
Açlığımı,
Çıplaklığımı,
Bilemeyeceksin.....

Mekan içinde yurtsuzluğumu,
Kırılgılardaki düşselliğimi,
Zamansız gidişlerimi,
Susuzluğumu,
Çaresizliğimi,
Yangınlarımı,
Bilemeyeceksin......

Ayaklarım gidemezken, koşmayı bilmediğimi,
Ne beyaz, ne siyah grilere büründüğümü,
Sözümle ateşlere yürüdüğümü,
Kahretmelerimi,
Bekleyişlerimi,
Gözyaşlarımı,
Bilemeyeceksin.......

Öfkeme yenilip denizlerce boğulduğumu,
Pusulara yenik düştüğümü,
Son nefesimde dökülen sözlerimi,
Sancılarımı,
Yenilgilerimi,
Suçsuzluğumu,
Bilemeyeceksin.......

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:26 PM
Sevda Bir Çiçekmiş Gönül Bağında

El ele gezdiğim ıssız sokaklar
Bir içli sevdanın sırrını saklar
Uzanır ellerin usulca okşar
Sevgimi incinen nazlı yerinde

Duvarda incecik nakışın kalmış
Sularda hülyalı bakışın kalmış
Sevda bir çiçekmiş gönül bağında
Koparıp göğsüme takışın kalmış

Geçip gitti günler hicranla gamla
Bazen nehir gibi, bazen bir damla
Kahrolmakda varmış, bir gün acınla
Ömrümün karanlık *******inde

Baktığın her dalda bir izin kalmış
Her köşe başında bir gizin kalmış
Süsenin sünbülün nergizin kalmış
Gönlümün har düşmüş bahçelerinde

Has bahçede karanfilsin destesin
Gül kokardı buram buram nefesin
Şimdi hangi diyar, acep nerdesin
Arar mısın sende Can’ı düşlerinde

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:26 PM
Üzgünüm Yar

Kızımın adını Hasret koymuşsun
Üzgünüm yar!
Belkide Özlem derim demişsin
Üzgünüm yar!
Söz verdim biliyorum
Sıla lafını etmeden sona erecekti gurbet
Menekşeler çekip gitmeden
Sana sunacaktım.
Adını,adını ben koyacaktım
Üzgünüm yar!
Yinede Hasret demeseydin kızıma
Özlem demeseydin
Ben onun adını SEVGİ koyacaktım
Adın gibi yar!

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:27 PM
Uzaklardasın

Şimdi uzaklarda diyar ellerdesin
Kim bilir gözlerin kime bakıyor
Ellerin kimin ellerini tutuyor
Bilmiyorum
Ama yinede seviyorum seni

Özlemin içimde bir ağaç gibi büyüyor
Özlemin *******de
Bir güneş gibi doğuyor
Her gün içime

Yine sabah oluyor
Ve yine ben sensizim
Nerde olursan ol
Hangi halde olursan ol
Yinede seviyorum seni

Vazgeçilmezimsin sen benim
Kaderimsin,alınyazımsın
Şimdi sadece senden bana kalan
Özlemin *******de

İçimde var azda olsa bir umut
Çat kapı çık da gel hadi
Gene dikil karşıma
Gene gül gözlerime bakarak
En kötüsü yanımda ol
Hadi çık karşıma birden
Sevineyim aniden
Sana, seni seviyorum diyeyim yeniden
Yeniden seni seviyorum

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:27 PM
Beni Bende Bırak

Beni bana bırak bende kalayım
Şiirlerim sende kalsın sevdiğim
Seni oya gibi kalbe işledim
Öpüşlerim tende kalsın sevdiğim

Can olmuşsun can evimde yaşarsın
Kan olmuşsun damarımda sevdiğim
Seni kendi özüm ile eşledim
Bakışlarım sende kalsın sevdiğim.

Bir gülüşe tüm ömrümü adadım
Sitemlerin sende kalsın sevdiğim
Her gece rüyamda seni düşledim
Uykularım sende kalsın sevdiğim

Nazlarına naz ekleyip kacarsın
Kaçışların sende kalsın sevdiğim
Ben kapatır sen derdimi açarsın
Benim derdim bende kalsın sevdiğim

Ayrılalı Bunca oldu sormadın
Vefasızlık sende kalsın sevdiğim
Hala tomurcuksun ,Bende,solmadın.
Kuruyan gül sende kalsın sevdiğim


Zamanı unuttum saatler senin
Geçmişte verilen vaatler senin
Tenim çürüse de bak ruhum senin
Yaşananlar bende kalsın sevdiğim.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:27 PM
Hey Sevdalım



Hey sevdalım,
Hadi dal iğne ucu kirpiklerinle lanete
Dişleye dişleye kurtar batırdığın allını
(gurbetteki) acılardan

Sokuştur yüreğini sevdana
Düşün ve kurtar simdi kirpiklerini
(göz tanesi) acılardan

Bak, umutçuk zafer vaat ediyor hiçlerden
Bırak acilsin tümüyle düşünce de kapılar
Bil ki, ulu bir şafak çözülecek
(zamanla suclu) acılardan

Yineleyerek alıştım deme acılara
Acılar değildir senin göz nuru sevdan
Çünkü senin içli sevdan
Prangasız düşüncedir yüreğinde

Öyleyse,..
Artik zırhını kusanmış bir ask
Dalıp gitsin hayatına
Ve senin hayatından bir alınyazısına
Bırak vursun hançeri anlına ask
O zaman kurtulacaktır kirpiklerin
(taa bursaktaki) acılardan
O zaman kurtulacaktır ufuk bahtiyar’ca
(içindeki senli) acılardan.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:28 PM
Sessiz Çığlıklar

nereye gittiğimi bilmeden
yürüyorum sokaklarda
rüzğar beni nereye savursa
sessizce kabulleniyorum
başka çarem yok belkide
aklım karma karışık
ne yapacağımı bilemiyorum
okyanuslardaki anaforlar gibi
hızla kendi etrafımda dönüyorum
yanlız kalmak istemiyorum
bağırıyorum sesimi duyuramıyorum
sessiz çığlıklarım yankılanıp
dönüp yine beni vuruyor
sessizce yanlızlığım
çığlıklarımla buluşuyor

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:28 PM
Günah Söylemleri-3

Lut'un karısına benzerdi kadın
sevi öyküleri okurdu *******i
usanırdım

Anbean kaldırırdı başını kitaptan
dokunurdu parmaklar kandan kadehlere
çevrilirken sayfalar
nasıl bakardı nasıl
utanırdım

Soyunurdu ay
sıyırırdı omuzlarından geceyi
yırtık bir gömlek olurdu üzerimde
ürperirdim
ve ürkerdim bu yaşamsal karabasandan
günahsız bir düşe dingin uyanırdım

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:28 PM
Karşı Yakada





Bir ırmağın iki yakasında, iki sevgili,
Iki yakaları bir araya gelmedi, ya düşleri,
Üç kez yıkanıyordu, yüreklerinin kanıyla,
Çilede, birleşmede, ergimede.

Bir ırmağın iki yakasında, iki sevgili,
Hergün aynı ritüel, aynı sahne sergilenmede,
Yakaladılar birbirlerini, ta derinlerinde,
Kederlenmediler, umutsuz hiç, beklediler sabırla.

Bir ırmağın iki yakasında, iki sevgili,
O ırmak, kendilerini ayıran ve birleştiren,
Seven ve nefret ettiren, iki umutkar,
Bellediler-bellediler-bellediler.

Bütün yokluklar, uzaklıklar, eksikler,
Anımsattıkları ve bellettikleri için,
Özlem duyulanın altını, kalın harflerle,
Koyu koyu çizdikleri için, önemliler…

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:29 PM
Lambam Sönük





Bugün sensizliğin ilk günü
Bugün bir başka doğuyor güneş
Bu kez içimi ısıtmıyor
Bu kez acıların karanlığına doğuyor

Bugün bir başka ötüyor kuşlar
Bir başka ağlıyor çocuklar
Bulutlar başka uçuşuyorlar
Kavaklar bir başka uğulduyorlar

Nerden bilirdim
Bu sabah sensiz uyanacağımı
Dün gece meğerse ölümümün arifesiymiş
Nerden bilirdim
Bıraktığın mektup fermanımmış
Dün gece son kez öpmüşün seni
Son kez sarılmışım
Nerden bilirdim

Halbuki yarınlar bizim sanırdım
Hayallerimiz gerçek olacaktı
Sen benim karım olacaktın
Sonra çocuklarımız olacaktı
Bana benzeyip şair olacaklardı
Sana benzeyip şiir

Mutlu olacağız sanırdım hep
Bu aşk varken bizde ölmeyiz derdim
Şimdi ne aşk kaldı geriye ne de hayat
Geldi çattı ölüm,kapıma dayandı
Korkmam ama ben zaten çoktan ölmüşüm
Gir içeri
Lambam sönüktür,kapım açık

Senden kalan hatıraları
Resimleri,fotoğrafları yaktım sabah
Küllerini sana göndereceğim
Toprağıma gülleri değil de onları serp
Arkamda da hiç bir şey bırakma
Yak gitsin o evi,bir kibritle
Hadi git
Lambam sönüktür,kapım açık…

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:29 PM
Gidiyorum

Gidiyorum bu şehirden
Yarınlarımı seninle yaşadıklarımı ...
Her şeyi geride bırakarak
Sensiz gidiyorum.....

Geride sana solmuş bir gül,
Kırılmış bir kalp bırakarak,
Belki de bir daha dönmemek üzere...

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:29 PM
Yeter



Düşüverir anasının
yorgun bacakları arasına
gün ortasında tarlada
ilk maması toprak olur
ilk oyuncağı oraktır.
Adı yeter konur.
- ıı -
Altıncı sahibi olur
tahta beşiğin
sevinç getirmemiştir
neşe getirmemiştir.
Yalnızca günde üç-beş kez
anasının kurumuş memelerini
kemirir... kemirir.
Tahta beşiğin esaretinde
her gün tarlaya gider gelir.
- ııı -
Yedisinde düşer okul yoluna
önce saçları örülür
çocukluğundan arta kalacak
tek anı okuldur.
‘ben öğretmen olacağım’ der
bu onun tek düşüdür.
- ıv-
Dünürler gelir
yeter daha on üçündedir.
Gelin olur on dördünde
on dört yıllık düşleri
yok olur bir gecede
birlikte yiten
çocukluk ve genç kızlığıyla.
- v-
Ve yeter çocuklar doğurur
düşer.. Düşer
yorgun bacakları arasına
gün ortasında tarlalarda
onun da çocuklarına
mama olur toprak
oyuncak olur orak.
Yeter hep kurtuluşu arar.
Son kızının adını
o da ‘yeter’ koyar.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:29 PM
Yalnız




Yalnızlığın kadarsın
Yalnızlığın mis kokmalı
Yalnızlık dediğin büyük bir zindan
Dünyanın en kalabalık zindanı
Dinden imandar çıkarır
Ama öyle bir adam ederki insanı.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:30 PM
Sevgi

Gökte yıldız,
Gecede uyku,
Damarda kan gibi sevdim seni
Ve her batan güneşin
Ellerine verdim hüzünleri
*******in karanlığında
Gözlerim görmeden yazdım şiirleri
Bir an unutup bütün gerçekleri
Sevdim seni sevgi.
İnatlaşırcasına dudaklarımdaki nağmelerle
Sardım seni sevgi
Unutup kelepçeli bilekleri
Susturup kalplere yer etmiş nefretleri
Topları,tüfekleri,ateşleri
Anaları,bacıları,sevgilileri
Sana çağırdım sevgi
Sesimi duyduğunu bilsem
Bir bilebilsem
İndirsem gözlerdeki zifiri perdeyi
Dize getirsem diyorum
Sana uzak kalmış tüm dizeleri
Sevdim seni sevgi
Yasaklar koymuşlar sevgiye yasaklar
O yasaklara bir yasakta ben koysam
Yasaklasam bütün yasakları
Anlarlarmı seni sevgi?
Oysaki bugün onların
Geri kalan ömürlerinin ilk günü.
Su gibi sevdim seni;
Saf ,temiz.
Düşler gibi sevdim seni;
Yalansız,riyasız.
Sevilmesi gerektiği gibi sevdim seni
Eksiksiz.
Yanına alırmısın beni sevgi?
Küçükken uykuya dalmadan önce
Saçlarımı okşardın,
Ağıtlar,ninniler söylerdin bana,
Ellrimi ısıtırdın üşüdüğümde
Şimdi nerdesin sevgi?
Kural mı gerk senin için, yasa mı,
Yoksa yine yasaklar mı,
Sende sarıl bana sevgi
*******i göz yaşlarımla ıslattığım yastığımı
Sabahleyin sardığım gibi.
Adını çeyiz diye işledim bezlere
Göz nuru olup şekillendi her bir köşeye.
Hedefini bekleyen namludaki kurşun gibi,
Toprak kokan köy çocukları gibi.
Yüreğinin bir köşesine yaz benide sevgi.
Ölüm gibi sevdim seni ,
Geçip giden zamana inat.
Yağmur gibi sevdim seni,
Çatlayan toprağa inat.
Yaşam gibi sevdim seni,
Kardeşi vuran kardeşe inat.
Özgürlük gibi sevdim seni,
Tutsak olmuş ruhlara inat.
Sevdim seni inadıma inat,
Kuşta kanat
Denizde dalga
Baharda çiçek gibi sevdim seni....

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:30 PM
Sevmek

Hep aldanmışım
Seni tanıyana kadar daha önceleri sevdim sanmışım

Sevmek hayatın anlamıymış
Sevmek ayrıldığın an özlemekmiş
Sevmek arzulamakmış delicesine
Sevmek üzüldüğünde üzülmek ağladığında ağlamak
Güldüğünde gülmekmiş

Kıskanmakmış sevmek
Bağlanmakmış her gecen gün biraz daha fazla
Her sesini duyduğunda kalbin çarpıntısı
Her gördüğünde sıkıca sarılma hissi
Gözlerine baktığında yeniden doğmakmış

Uzaktayken güvenmekmiş sevmek
Seni sevdiğini bilmekmiş
Her yola düştüğünde beklenmek
Her kavuştuğunda göklere yükselmekmiş

Sevmek paylaşmakmış
Sevmek ilgilenmekmiş
Aynı şeyi aynı anda düşünmek hissetmekmiş
Her gözlerine bakışında tıransa gecmek
Dünyayla ilişkiyi kesmekmiş

Aslında bunların hepsi senmişsin
Aslında sevmek, seni sevmekmiş
seni cok seviyorum gülüm (feryalim)

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:30 PM
Mim 3



Bir deniz boşluğunun sessizliği!
Bir limoni muhabbet!
Bir kırlangıç hikayesi!
Bir film şeridi!
Bir dağ tutkunu!
Bir kelimenin anlamsız karşılığı!
Bir nihai arzu!
Bir ölüm fermanı!
Bir hayat kavgası!
Bir kuş bakışı!
Bir kırık el!
Bir çift yürek!
Bir bir bir…
Bir değil, bütün “Gül”lerin ömrü az olur!!!

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:30 PM
Islak Kaldırımlar


Bugün seni gördüm ıslak kaldırımlarda..
Göz göze geldik..
Sen süzdün..
Ben eridim karşında.

Bugün seni gördüm ıslak kaldırımlarda..
Güneş gülümsüyordu yorgun yüzüme
Duymadın gözbebeklerimin sesini
Ürkek bakışlar arasında..

Dur demek istedim bakarken arkandan
Etrafta bizi saran insanları gördüm
Bana doğru gelmeni, miladı saydım sevincimin
Bir şeyin miladı olmuştu ama ...

Bugün seni gördüm ıslak kaldırımlarda
Yağmurun sızlandığı bir gündü..
Sessizdi etraf, yağmur damlalarıydı kulağımı meşgul eden
Sen, yağmur damlalarımın sebebiydin

Darıldı güneş, tebessümü cevapsız kalınca
Yağmur damlaları terk etti kaldırımları
Uzaklaşını kutluyordu bana inat imgeler
Sen, sensiz oluşlarımın sebebiydin..

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:30 PM
Ağrı

Bir âbide istersen eğer, Ağrı'ya git!
Yükseklerden gelen büyük çağrıya git!
Çıkmışken yolcu, Ağrı'nın zirvesine,
Dönmek ne demek? Kanatlanıp Tanrı'ya git!

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:30 PM
Yaralı Sevda



Sevdalar parmak izi gibi
Hiç biri bir diğerine benzemez
Afaki konuşmak ne kadar zor biliyor musun
Bu yüzden susuyorum
Zamansız gitmeler yoktu
Bu gidişin neyin nesi,nerden çıktı
Bir Karaca oğlan şiir tadında yaşarken hayatı
Hicran şarkılarına çevirdin
Hesaplar yapmıştık,güzel ümitlerle dolu
Yılın ikinci yarısında
Devlet baba maaşıma zam yapacaktı
Eylüle doğru borçlar bitecek
Ve hatta taksitle sana yeni bir pardösü bile açacaktım
Demek bu sevda yaralanmıştı
Ve hatta kanser olmuştu
Ve sen yaralı yerden kestin
Kendince
Gittin işte
Şimdi ben yalnız başıma ne yaparım
Sanki açık bir denizdeyim
Teknem su alıyor
Ve üstelik küreğim kırık
Tatlı suyum bitmek üzere
Boşluktayım çıkmazdayım anlayacağın
Geçen gün ne oldu biliyor musun ?
Mahallenin patlak gözlü Şaziye si
Balkondan bir saksı gibi kafasını uzatıp
Alaylı bir ses tonuyla seni sordu bana
Ben duymazdan geldim ellerim cebim de
Başım eğik geçtim mahallenin dar sokaklarından
Kör bıçakla kim kesti ümitlerimi
Kim bitirdi bu sevdayı
Yoksulluk mu
Senin aç gözlülüğün mü
Hangisi ?

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:30 PM
Taze Bir Bahar




Taze bir bahar yeli gibi esip girdin gönlümüze
Nice güzellikler kattın dünümüze bugünümüze
Hep neşe ve mutluluk getirdin sazımıza sözümüze
Yeni bir gelin misali süzülüp girdin yüreğimize

Sana hep gıpta ile bakar sevgi dolu gözler
Yüreğinden akıpta gider duygu dolu sözler
Sevginle dolup dolup taşar nice yüce özler
Şiir dolu bu yürek her zaman seni özler

Sedefinde saklı duran bir incidir Emel Sayın
Gönlümüzde hep birincidir o zarif ve tatlı kadın
Nurlu güzelliğine sahiptir gece doğan dolunayın
Dilindeki en güzel şiirdir daima Timur İlikan'ın.

вσυя∂¢αη
09-14-2007, 04:31 PM
Bugün Ne Gündür?

Susuzum en yeşilinde bir vadide.
Hüseyin’im
ve kerbelanın ta kendisiyim şimdi.
Soluksuzum,
kavruğum ve minnettsiz.
Musa’yım.
Kızıldeniz’i yarmakla başladı mucizem.
Odun ettim balıkları yaktım suda
Ve su bile yandı bugün benimle.
Dergahta buluştum Pir Sultan ile.
Hacı Bektaş’aydı dizelerim.
Mevlana Gel! dedi.
İşte burdayım.
Sonsuz aşk için burdayım.
Ve dizelerde külüm şimdi ben.

Gönüllerde sevdayım.
Kerem’im,
belki de Karac’oğlan.
Şirin’im ben en gerçeğinden ve
şirindir dillerim en sahicisinden.
Gülen gözlerimle girdim yüreklere ve
narindir yüreğim en incesinden.

Aşktan korkarım.
Sevdadan yana nasıl da cesur.
Bedenimle yaşarım,hücrelerimle ve
gelgeç değildir fikirlerim.
Orduya bedeldir yüreğim,
bir de korkusuz.
Utanmak adına örterim aşkın üstünü.
Kilitlerim zindana
ve sevda apaçık ortadadır.
Göğsümü gere gere hatta.

Adını bile anmam yarin
karabasanlar uğruna.
türkülerde ararım bir tek nağmede.
halaylarda,baraklarda koşarım ben
Ve ben Veysel’im bugün.

6 Nisan 2007
Kalem şiir kusuyor.
Ama gözlerim hala gülümsemede