Tam Sürümü Görüntüle : ..::-|harika Fikralar-|-::..
GhencThurk
09-30-2007, 05:21 PM
Avcılar aralarına yeni katılan acemi avcıyı sınamak isterler ve ellerinde bulunan; av kuşları ile ilgili kitabı çıkartıp bir sayfa açarlar.Bu sayfada bulunan kuşun gövdesini kapatıp bacaklarını acemi avcıya gösterirler, cevap alamayınca diğer resme geçerler...Ondan da cevap alamazlar ve birkaç resimden sonra alaylı biçimde
-"Senin iyi bir avcı olman için daha çok çalışman lazım" deyince,acemi olan avcı mahçup ve üzgün olarak aralarından ayrılırken, diğer arkadaşlardan biri
-"Arkadaşım senin adın neydi?" deyince acemi avcı pantolonunu indirip bacaklarını gösterir..
GhencThurk
09-30-2007, 05:27 PM
aslan ile tilki beraber yürüyorlarmış.iki metrelik uçurumun kenarına gelmişler ve karşıya geçmeleri gerekiyormuş.
tilki aslana;-sen uzan ben üzerinden geçeyim daha sonra seni tutarım sen de geçersin demiş ve aslan kabul etmiş. tilki aslanın üzerinden geçerken aslanın kıçına bakmış çok hoş duruyor.
aslanı bir güzel düzmüş ve kaçmaya başlamış. aslan zar zor kendini toparlamış uçurumdan karşıya geçmiş başlamış tilkiyi kovalamaya.
tilki bölgede safariye çıkan bir avcı grubunun karavanının yanındaki şezlonga uzanmış kafasına bir kep geçirmiş ve gazeteyi alıp okuyor gibi yüzünü gizlemiş.
aslan bakmış bir kişi gazete okuyor demiş buradan kaçan bir tilki gördün mü?
TİLKİ; -Hani şu aslanı siken tilki mi diye sormuş. aslan içini geçirerek vay amına kodumun basını ne çabuk haber yapmışlar demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 05:28 PM
uzun bir avdan sonra Temel köyüne geri dönmüş. hiçbirşey getirmediği gibi ağızını bıçak açmıyor. Herkes biliyorki Temel dertli. Kahvede bizimki otururken kadim dostu Dursun yanına yaklaşıyor.
"Temel gözüm neyin var niye böylesin ?" .
Temel biraz ofluyor pufluyor ardından anlatmaya başlıyor
"Dursun avın son gününde bir mağradan geçiyordum , merak ettim içeri girdim"
"eeee??"
"Eesi o ki baktım içeride kocaman bir AYI tabi tam tüfeği
doğrulttum ki Ayı uyandı atladı üstüme , elbiselerimi yırttı ve remen bana tecavüz etti yaaa..."
Dursun arkadaşının derdine çok üzülmüş hemen teselliye
başlamış " Vah canım arkadaşım benim merak etme kimseye söylemem boşverceksin unutacaksın..."
Temel şöyle içli içli dönmüş gözler yaşlı.
"İyi diyorsunda Dursunum bak 10 gün geçti ne bir tatlı söz ne bi çiçek ...."
GhencThurk
09-30-2007, 05:29 PM
siirtli mıho avcı olmaya karar verir ama hiçbir hayvanda tanımaz. hayvanat bahçesine gidip hayvanları tanımaya karar verir. gördüğü ilk hayvanı rehbere sorar;
rehber:"katır" der.
mıho:"nasıl olii"
Rehber:"eşşek ile atın çiftleşmesinin ürünüdür"der.
mıho şaşırır ama belli etmemeye çalışır, bir hayvan daha görür rehbere sorar:
Rehber:"kurt köpeği" der
Mıho:"nasıl olii"
Rehber:"köpek ile dişi kurtun çiftleşmesinin ürünüdür"der
mıho gene şaşırır ama belli etmeme çabalar
mıho bir hayvan daha görür ve merakla
"bu ne "
Rehber:"deve kuşu"
mıho:"ha stir puşt herif"
GhencThurk
09-30-2007, 05:29 PM
Avcının biri palavra sıkıyormuş..
-"Geçen yaz Afrika'da 99 aslan vurdum.." Arkadaşı dayanamamış,
-"100 de şuna bari" demiş. Avcı da
-"1 aslan için yalan mı söyliycem sana" demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 06:49 PM
Skorbord
Temel, evli bir arkadaşını ziyarete gider. Evin hanımı çok güzel bir içki masası hazırlamıştır. Hep birlikte yiyip, içip sohbet ederler. Kimse zamanın nasıl geçtiğinin farkına varmaz. İçkinin etkisiyle, ev sahibi sızar ve horlamaya başlar. Kadın, Temel'e yaklaşır ve kulağına fısıldar:
- Haydi biraz sevişelim.
Temel sıkılarak:
- Nasıl olur? Sen benim arkadaşımın eşisin. Hem sonra ya aniden uyanırsa ?
Kadın, üstündeki son giysiyi de çıkartırken: - Yer yerinden oynasa, uyanmaz artık. Temel eğilir ve arkadaşının göğsünden bir kıl kopartır. Arkadaşının horultusunda hiçbir değişme olmaz. Bunun üzerine kadınla çılgınca sevişmeye başlar.
Kadın, bir süre sonra içli bir sesle:
- Haydi bir daha.
Temel, arkadaşının göğsünden bir kıl daha kopartır, horultu yine devam etmektedir. Bir kez daha sevişirler. Olay, sabaha kadar tam beş kez tekrarlanır. Güneşin ilk ışıkları odaya dolarken, Temel bir kıl daha koparınca, arkadaşı: - Bak dostum, bütün gece karımla seviştin. Ses çıkartmadım. Ama beni skorboard olarak kullanmaya devam edersen, canına okurum ha!
GhencThurk
09-30-2007, 06:49 PM
Çukur işi
Temel bir grup arkadaşıyla çukur açıyormuş.Bir başka grupda gelip çukurları kapıyomuş. Adamın biri çok merak etmiş ve ne yaptıklarını sormuş.
Temel: -Bir grup daha fardu, onlarda fidan dikeydu, bucün gelmeduler, piz de pizim işler geri kalmasın diye çalişayruz...
GhencThurk
09-30-2007, 06:50 PM
Dile benden ne dilersen
Temel, Dursun'a arabasının öyküsünü anlatıyordu :
-"Bir gün otostop yapıyordum ki önümde, bu arabayla, mini etekli güzel bir bayan durdu ve beni arabasına aldı. Bir süre gittikten sonra kadın arabayı kuytu bir köşeye çekti. Mini eteğini iyice yukarı çekip, dudaklarını ıslattı ve "Benden ne istersen alabilirsin" dedi, ben de arabasını aldım."
Dursun : -"iyi etmişsin Temel, zaten mini etek sana hiç yakışmazdı!
GhencThurk
09-30-2007, 06:50 PM
Firar
Ufak bir suçtan hapse düşen Temel'in koğuş arkadaşı sık sık hastalanmakta haftada bir doktora gitmektedir.Adamın doktordan her gelişinde bir uzvu kesilmektedir.Bir gün bacağı,sonra kolu,eli...Son gelişinde Temel koğuş arkadaşının kulağına eğilir manalı bir gülüşle: -Uy!Hemşerim sanmaki anlamayrum,bağa öyle geliyoki galiba sen kısım kısım firar edeysun...
GhencThurk
09-30-2007, 06:50 PM
İşaret
Balığa çıkacak olan Lazlar konuşuyorlarmış :
- Dün balık avladığımız yeri işaretledin mi ?
- Evet kayığa işaret koydum
- Aptal! Ya bugün başka kayıkla balığa çıkarsak ?!
GhencThurk
09-30-2007, 06:50 PM
Paça
Adamın biri Karadeniz'i gezerken bakmış bir köyde bütün koyunlar üç bacaklı. Merak etmiş ve arabasından inip çobana sormuş niye koyunlar böyle diye. Bunun üzerine çoban :
- Canımız her paça istediğinde koca koyunu kesecek değildik herhalde...
GhencThurk
09-30-2007, 06:50 PM
Yassı Tavuk
Karadeniz'i gezen bir adam yolda aniden önüne çıkan tavuğu ezmiş. Hayvanı ezdiği için üzüntü duymuş ve gidip sahibine en azından parasını vermek istemiş. Almış tavuğu ve hemen oradaki köye gitmiş. Elindeki tavukla kahveden içeri girmiş ve :
- Afedersiniz; ben hemen köy dışında bu tavuğu ezdim. Sahibini arıyorum, en azından parasını vereyim diye. Acaba bu tavuğun sahibi kim ? Bunun üzerine hep beraber tavuğa bakan Lazlar :
- Hemşerim sen yanlış geldin. Bizim köyde böyle yassı tavuk bulunmaz.
GhencThurk
09-30-2007, 06:51 PM
Mendil
Temel ve İdris sahilde gezinirken Temel'in kafasına martı sıçmış. Temel :
- Mendilin var mı
- Var da, ne yapacaksın ? Martı çoktan uzaklaştı.
GhencThurk
09-30-2007, 06:51 PM
Pro
Lazlar kahvede otururken bir arkadaşları içeri girmiş :
- Temel, ineklerinden pipo içen var mı ?
- Yok
- O zaman ahırın yanıyor
GhencThurk
09-30-2007, 06:51 PM
Boyacı Laz
Laza karayollarını boyama işi vermişler. Laz başlamış çalışmaya. İlk gün tam 200 metre boyamış. İkinci gün 100 metre, üçüncü gün 50 metre. Artık dördüncü gün 10 metre boyayınca amiri Lazı çağırmış:
- Hayırdır evladım iyi çalışıyordun ?
- Ben yine iyi çalışıyorum
- İyi ama dün 50 metre bugün de 10 metre boyamışsın.
- E... haliyle. İlk günlerde boya kovasına gidip gelmek kolaydı, sonraları çok vakit almaya basladı
GhencThurk
09-30-2007, 06:51 PM
Doğan ın Yengesi
Temel ormanda agaç kesiyormus, o sırada çevreciler de ormanda yürüyüşe çıkmışlar, Temeli bu vaziyette görünce bir güzel pataklamışlar... Temel üstü başı perişan halde köye dönerken Dursun a rastlamış, Dursun;
-Ula Temel bu ne hal böyle? diye sormuş,
Temel de anlatmış;
- Ormanda ağaç keseydum, birden kalabaluk pir grup Doğan ın yengesini bozmişum diye dövdü peni, halbuki ne Doğan ı taniyruuum, ne de yengesuni..
GhencThurk
09-30-2007, 06:52 PM
Temel, Karısı ve Karısının Aşığı
Temel, bir haftalığına gittiği memleketten, haber vermeden erken dönünce karısını evde başka bir erkekle yatakta bulur. Derhal belinde taşıdığı tabancasına davranan Temel, yatakta yakaladığı adamı alnının ortasından vurur. Tabancayı tam kendi kafasına doğrultmuşken, karısı haykırarak üzerine atlar:
- Dur Temelim, kıyma kendine!..
Temel, sinirden titreyerek haykırır:
- Sus kaltak, sira sana da gelecek!..
GhencThurk
09-30-2007, 06:52 PM
Şişlik
Temel tarlada çalışırken çişi gelmiş, çıkarmış oraya çişini yaparken başlamış bağırmaya
-"uyy yandum!..".
Fatime kosmus yanina -"Ula ne oldi?"
Temel: -"Ari sokti çukumi daa."
Hemen kasabaya doktora giderler. Doktor Temelin aletini eline alır evire çevire incelerken Fatime de yandan onlara bakmaktadır. Fadime doktorun kulağına eğilir ve der ki:
-"Toktor bey acısını al ama şişluk kalsun
GhencThurk
09-30-2007, 06:52 PM
Bir kötülüğünü görsem tıklıycam
Temel evlenir iki ay geçer ama tık yok, haber önce Hatice'nin annesine, oradan tüm mahalleye ve tabii ki Dursun'nun kulağına gelir. İlk karşılaşmada Dursun dayanamaz sorar.
-Evlilik nasıl gidiyor Temel
-İyi gidiyor
-Nasıl böyle dersin tık yokmuş daha?
-Henüz hiç bir kötülüğünü gormedim ki.!!
GhencThurk
09-30-2007, 06:52 PM
Akrobat Temel
Temel marangoz ama ne marangoz mesleğinin zirvesinde derken trabzona dünyanın en büyük sirki geliyor çadır direğini dikmek içinde usta bir marangoza ihtiyaç var arayıp soruşturuyorlar en iyi usta olarak temeli tavsiye ediyorlar temel sirke gelip ne iş yapılacağına bakıp takımlarını alıp geliyor ve direğin üstüne çıkıp başlıyor direği yere çakmaya bu sırada sirkin patronu aşağıdan temeli seyrediyor derken temel birden havada iki parande üç salto atarak yere iki ayağının üstüne ve ellerini bacağının yanlarına vurarak sağlam bir şekilde düşüyor bunu gören patron içtiği puroyu yutuyor ve koşarak temelin yanına gelip aynı hareketi yapmasını ve bunun karşılığında ise çok büyük para kazanacağını anlatıyor temel ise kesinlikle olmaz diyor patron gene aynı hareket için para ve 20 senelik ip canbazlarının bile bu hareketi yapamadığını anlatıyor adam ısrar ediyor temel kabul etmiyor adam gene ısrar temel en sonunda adamın kulağına eğilip ula hemşerim benim her sefer aynı hareketi yapmam için direğin tepesinde aletin başına mı vurmam lazım.
GhencThurk
09-30-2007, 06:53 PM
Deneme Atlayışı
Temel ile tursin askerde eğitimlerini paraşütçülük üzerine yapıyorlardı.
Komutan: Bu bir deneme atlayışıdır, şimdi herkes sırayla atlayacaktır sonra aşağıda buluşma yerine gidip diğerlerini bekleyecektir, eğer paraşüt açılmazsa fazla telaş yapmayın ikinci paraşütü deneyin der ve herkesi teker teker atlatır. Temel birinci paraşütü çeker açılmaz o anda ordan geçen Dursuna bağırır:
- Ula Tursun paraşüt açilmiy der.
Dursun soguk bir kanlılıkla yedeği çek der. Temel onuda dener oda açılmaz. Temel Dursuna yine bağırır:
- Ula yedeğide çektum oda açilmiy, galiba yere çakilip öleceğum Dursun der. Dursun Temeli şöyle bir süzer ver derki:
- Ula Temel hiç korkma haçen bu sadece denemedur.
GhencThurk
09-30-2007, 06:53 PM
Rezil Çırak
Temel bir gün yolda yürürken Dursunla karşılaşmış. Dursun 'ooo temel dükkan açık çırakta dışarı çıkmış' demiş. Temel de 'dün akşam o beni rezil etti, bu günde ben onu rezil ediyorum' demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 06:53 PM
Beyincik
Adamın biri beynini değişmek ister. Bunun için bir beyin doktoruna gider... Doktor fiyat listesini gösterir.. Listede şunlar gözükür...
1 Astronot beyni 25.000
1 Profesör beyni 50.000
1 Karadenizli beyni 1.000.000
Adam listeye baktıktan sonra karadenizli beyninin neden pahalı olduğunu merak eder ve doktora sorar.. Doktor şöyle yanıt verir.
- Bir astoronot öldürüyoruz iki beyin çıkıyor, bir profesör öldürüyoruz 5 beyin çıkıyor ancak 100 karadenizliden ancak bir beyin çıkıyor.
GhencThurk
09-30-2007, 06:53 PM
Düşüş
Temel, New York'taki gökdelenlerden birinin 53. katında çalışırken aniden ayağı kaymış ve aşağı doğru uçmaya başlamış... 52, 51, 50, 49, 48... Katları yıldırım hızıyla geçen Temel 8, 7, 6, 5, 4, 3, 2... Ve 1'inci kata geldiğinde kafasından şimşek gibi şu düşünceler geçmiş:
- Sağa çok şükür Tanrum, haburaya kadar sağ sağlim celduk... Birinci kattan düşsen de nasil olsa pişeycukler olmaz.
GhencThurk
09-30-2007, 06:53 PM
Sahipsiz
Yargıç, otomobil çalmak suçundan sanık olarak karşısına getirilen Temel'esordu:
- Otomobil çalmışsın, bunu neden yaptın söyler misin?
- Sahibi yok sanmiştum...
- Peki, sahibi olmadığı kanısına nereden vardın?
- Mezarluğun önine parketmiştu da...
GhencThurk
09-30-2007, 06:54 PM
Davet
Temel Fadimeye demiş ki; "Fadime, bu akşam bize gel. Evde kimse olmayacak."
Fadime akşam gelmiş kapıyı çalmış çalmış kimse açmamış...
GhencThurk
09-30-2007, 06:54 PM
Kuru saçlar
Temel duş almaya girer, şampuanı saçlarına boşaltıp ovalamaya başlar. Sırtını keselemeye gelen annesi sorar :
- Oğlum kafanı ıslatmıyacak mısın ?..
Temel cevap verir :
- Yok anne bu şampuan kuru saçlar izinmiş !.
GhencThurk
09-30-2007, 06:55 PM
Otelci
Temel, seyahate çıkmış. Uzun zaman evinden ayrı kalmış. Bir akşam bir kente gelip küçük bir otele inmiş. Odasına yerleştikten sonra, aşağıya telefon etmiş. Telefonu otelin sahibi açmış.
Temel, ne istediğini söylemiş:
"Bana bir fahişe bulup gönderin."
Bunu söyledikten sonra telefonu kapatmış. Otelin sahibi şaşırmış. Yanında duran karısına dönmüş:
"Demin gelen müşteri kadın istiyor..."
Otelin sahibinin karısı öfkeden deliye dönmüş:
"Terbiyesiz adam, ne zannediyor bizim otelimizi. Hemen git o müşteriye ağzının payını ver..."
Otel sahibi, müşteriye ağzının payını verme fikrini pek tutmamış:
"Adama ne söyleyeceğim karıcım, bir terbiyesizlik eder, başım derde girer..."
Kadın çok sinirliymiş:
"Sen gitmezsen, ben gider söylerim..."
Ve, hışımla merdivenleri çıkıp Temel'in ağzının payını vermeye gitmiş. Kocası da aşağıda bekliyormuş. Yukardan gürültüler gelmeye başlamış.
Onbeş yirmi dakika sonra Temel aşağıya inmiş. Üstü başı yırtılmış, yüzü tırmıklanmış...
Otelcinin yanına gidip bir güzel çıkışmış:
"Ne biçim kadın göndermişsin be. İstemem diye tutturdu. Becerene kadar anam ağladı."
GhencThurk
09-30-2007, 06:55 PM
Sayı
Temel bir konferansta konuşma yapıyormuş:
"İnsanlar üçe ayrılır. Sayı saymayı bilenler ve bilmeyenler."
GhencThurk
09-30-2007, 06:56 PM
Sürpriz
Temelle dursun bir gün sinemaya giderler filmde bir at yarışı sahnesi vardır ve temel dursuna sorar
-iddaya varmisun ben diyrum 1.at kazanur.
dursun; -oldi benda 2. ata oynayrum
iddayı temel kazanır ve temel dursunun 5 milyonunu alır ertesi gun temel dursunu arar
-dünkü film faridiya ben oni bidaa seyretmiştum vicdanum rahat etmedi onun içun aradum
dursun; benda seyretum
temel; o zaman niye 2. ata oynadun
dursun; süpriz oynadum olum
GhencThurk
09-30-2007, 06:56 PM
Buzdolabı
Temel ile dursun 15 sene sonra ilk kez görüşmüşler. Dursun Temel'i evine davet etmiş. Dursun un iki karısı varmış (biri imam nikahlı diğeri ise resmi). Dursun Temel'i yedirmiş içirmiş. Akşam Temel Dursunlar da kalmış. Gece Dursun un imam nikahlı karısı Dursun un yanına gelmiş ve şöyle demiş:
"Dursun çok azdım benimle beraber ol!"
Dursun: "olmaz evde misafir var"
Karısı ısrar etmiş. Dursun karısına "git buzdolabının kapağını aç ışığından bak Temel uyuyorsa gel"demiş. Kadın bakmış, Temel uyuyor numarası yapmış. Dursun ile karısı işi bitirmişler. Derken öbür karısı gelmiş. Aralarında aynı konuşmalar geçmiş. Dursun bu karısıyla da işi bitirmiş. Sabah olmuş. Dursun Temel e sormuş:
"rahat uyudun mu?". Temel:
"evet ama gece çok susadım" demiş. Dursun sormuş:
"peki niye içmedin?". Temel yanıtlamış:
"nasıl içerim buzdolabının kapağını her açanı hallediyorsun!"
GhencThurk
09-30-2007, 06:56 PM
Bizim ev
Temel evlenemiş.Kızın babasının evine ziyarete gitmişler.Gece Fadime sevişmek istememiş.
-Neden kaçaysun, diye sormuş Temel.
-Ha pura pabamın evii, demiş Fadime.
-Purası pabanın evi de, pizim ev çerhane midur
GhencThurk
09-30-2007, 06:56 PM
Hem iyi Hem kötü
Dursun,köyünden ayrılıp,çalışmak için İstanbul'a gider.. Aradan uzunca bir süre geçer, ama,Dursun'dan haber alınamaz.. Köyde sevilen bir kişi olan Dursun'un akibetini araştırmak üzere arkadaşı Temel!i İstanbul'a gönderirler.. Onbeş-yirmi gün sonra Temel döner..Kahvede toplanan köylüler merakla Temel'e sorarlar:
-Ula Temel,Dursun'i buldun mi.?...
- Hee..bulmuşim oni...
-Peçii nasildir?..İyi mudir..köti mi.?..
- açan,hem iyudurr..he mi de kötii..
- Ula o nasıl oluyii..hem iyi,hem kötii..
-Kötüdir,Çünkü Dursun **** olmuştirr..
- uyy..Haçan bunun iyiliği nerde dür.?..
- Valla ben kendisini düzdüm..Muamelesi çok iyi daa..
GhencThurk
09-30-2007, 06:56 PM
Temel Hamile
Midesi ağrıyan Temel, doktora gider. Tanıdık olan doktor, Temel ile biraz dalga geçmek için, kısa bir muayeneden sonra hemen teşhisi koyar:
- Temel, sen hamilesin.
Temel, kendi kendine söylenir:
- Ne? Yaktın beni Fadime, sana kaç kere "Sevişirken üste çıkma" demiştim.
GhencThurk
09-30-2007, 06:57 PM
Uyarı
Temel ile Fadime yatakta sevişirken Fadime sürekli olarak Temel'e " Temel bu iş böyle olmuyor önce uyarılmam lazım" diye itiraz etmekteymiş. Temeli'in canına tak etmiş. Bir sabah işe giderken;
- "Bak Fadime seni uyarıyorum akşama seni halledeceğum ona gore. Sonra uyarmadı deme.
GhencThurk
09-30-2007, 06:57 PM
25 sent
Temel, 55 yaşına kadar canını dişine takmış çalışmıştı..Pastacı çıraklığı ile alışdığı hayata, pastane sahibi olarak devam etmiş, yetenekleri ve becerisi sayesinde Türkiye'nin en ünlü pastanesinin sahibi olmuş, milyarlar kazanmıştı.. Bir gün karısına "Paraları mezara götürecek halimiz yok. Kendimize yeni ve rahat bir hayat seçtim" dedi.."Bizim oradaki hemşerilerle konuştum... Herseyi iyice öğrendim. Kaliforniya'ya gideceğiz. Kazandığım para bize ömrümüzün sonuna kadar yeter.. Çocuklar da güzel üniversitelerde okurlar..."Temel, neyi var, neyin yok sattı. Paralarını dolara çevirdi. Bir milyon doları olmuştu. Karısını yanına aldı. Uçağa bindi.. Los Angeles'e uçtular birgün... Uçsuz bucaksız Nevada çölleri üzerinde uçarken, motorda bir arıza belirdi. Las Vegasa zorunlu iniş yapmak zorunda kaldılar. Uçak şirketi görevlileri" Buranın en lüks otelinde, şirketimizin konuğu olarak kalacaksınız. Yalnız bu kentin Las Vegas olduğunu unutmayın. Kumar oynarsanız eğer, kendi hesabınıza.." derler.. "Kumar mı" dedi, Temel, karısına.."Kumardan kazanmayı düsünen kafayı yemiş olmalı... Allah göstermesin.." Ama bir kez şansını denemek için, rulete 500 dolarlık bir fiş atmaktan da kendini alamadı. Arkası çorap söküğü gibi geldi.Temel herşeyini rulet masasında biraktı. Rulet başında nefes almadan geçirdiği saatler sırasında fena halde de sıkıştığını hissetti. Hızla tuvalete koştu. Tuvalet kapıları otomatikti. 25 sentlik bozuk para atılınca açılıyordu. Oysa Temel'de metelik kalmamıştı. Sıkıntı içinde dolanırken, oradan geçen biri, avucuna bi 25 sentlik sıkıştırdı.. Bu konularda deneyimliydi. Temelin başına gelenleri anlamıştı.
Temel"çok iyi bir insansınız. Bu iyiliğinizi hayat boyu unutmayacağım. Bana lütfen kartınızı verin. Bu borcumu da size ödeyeceğim" dedi. Kartı aldı, cebine attı.. Tuvalete döndüğünde kapıyı açık buldu. İçeri girdi, rahatladı..Çıktı..Elinde kalan 25 sentle yürürken karşısına, Tek Kollu Canavar çıktı.Parayı deliğe attı, kolu çekti ve bir şangırtı ...Alet boşaldı adeta.. Temel bir kova dolusu 25 sent kazanmıştı. Bunlari fişe çevirdi, rulet masasına döndü..Gerisi peri masalı.. İki saat içinde tam 2 milyon dolari olmuştu. İki ay sonra yeni Kalifornıyalı Temel, boş oturmanın kendisine göre bir iş olmadığını farketti. Elinden gelen tek iş pastacılıktı.Parası da vardı. Bir pastane açtı. Pastaları öylesine tutuldu ki, önce Los Angele'e, sonra Kaliforniya'ya, sonrada tüm Amerika'ya yayıldı,Temel Pastaneleri... Bir kaç yıl sonra, Temel, Amerika'nın en zengin adamları arasına girdi. Temel Pastaneleri'nin onuncu yılı dolayısı ile büyük bir gece düzenlendi. Şirketin en gözde elemanları ile, ünlü konuklar bir araya geldiler. Temel yemeğin sonunda konusma yapmak için kürsüye çıktı.. Tüm başına gelenleri anlattı..
"Bütün bu başarıyı ve bu serveti bir tek kişiye borçluyum. O kişiyi bulana kadar, işte size söz veriyorum, gerekirse Amerika'daki her taşın altına bakacağım.." Şirketin genel müdürü sordu: "Ama Temel bey, size 25 sent borç veren adamın kartını aldığınızı söylemiştiniz... Adı, adresi sizde olmalı zaten.." "Bana 25 sent veren umurumda değil" dedi temel.. "Ben,tuvaletin kapısını açık bırakan adamı arıyorum!.."
GhencThurk
09-30-2007, 06:57 PM
Temel'in Kedisi
Temelin bir kedisi varmış ve hergün düzenli olarak gezmeye çıkartırmış.Birgün yolda karşılaştığı bir arkadaşı:
-Ula senun paşka işin yok midur pikmaymusun herkün bu kediyi gezdirmekten? diye sorunca Temel:
-KPende piktum ama ne yapayum ha pu kedi pakiredir istemayrum pi de yavrulasın korkayrum salamayrum! demiş. Bunun üzerine arkadaşı:
-Ula usağum ha punun kolayi fardur... Penzine pula sal oni yanuna gelmez kedi medi..
Temelin kafasına yatmış bu yöntem bir deneme yapmış bakmış gerçekten yanına kedi falan yanaşmıyor hergün sabahtan salarmış kediyi benzine bulayıp... aksam hava kararınca kedi de eve dönermiş rahat etmiş Temel, taaa ki bir akş am kedi hava kararıpta hala eve dönmeyinceye kadar...
Bir telaş bir telaş oraya bak buraya sor yok yok gitti bizim kedi diye düşünürken rastladığı mahallenin çocuğu
-ha pen kördum senun kediyi şu ileriki ranpada penzini bitmiş öbür kediler dayanaydu...
GhencThurk
09-30-2007, 06:58 PM
Fındıklar
Temel ile fadime birbirlerini çok istiyorlarmış. Fakat utangaçlıklarından birbirlerine açılmak ne kelime konuşmaları bile çık zormuş. Tesadüfen yalnız kaldıkları bir günde artık canına tak demiş olan temel fadimeye; habu findukluklardan yukarı bir çikalummi der. Fadime de he temel çikalum der. Biraz yürürler. Temel konuşacak kelime bulamaz, fadime durumu anlar bari bir soru sorayımda temel açilsun diye düşünür.
-"Uy temel habu findukluklar kimundur" der.
Temel hemen atılır
-Emicemundur bi tane koparanun a...na koyarum ",
Fadime hemen bir fındık koparır. Temel fırsatı kaçırmaz hemen sarılır fadimeye fındıklıkların altında işlerini bitiriler.
Sonra kalkıp tekrar yürümeye başlarlar ikiside mutludur. Biraz sonra fadimenin canı çeker temele tekrar sorar,
-"Temel, habu findukluklar kimundur.
Temel" dayimundur, bitane koparanun a.. na koyarum der.
Fadime hemen birtane koparır. Temel tekrar sarılır fadimeye uzun uzadıya fındıkların arasında işlerini görürler.
Tekrar kalkarlar yürüler. Biraz sonra fadimenin canı tekrar ister temelde aynı işi yapar. Bu böyle birkaç defa daha devam eder fakat Temelin pili bitmiştir, ama fadime doymak bilmez tekrar sorar
"Uy temel ha bu findukluklar kimundur da",
temel "ha bilmeyirum galiba fiskobirluğunduler"
GhencThurk
09-30-2007, 06:58 PM
El işareti
Bir gün temel bir minübüse durması için işaret etmiş adam ellerini havaya kaldırarak ve tüm parmaklarını oynatarak çok kalabalık demiş.
Temelde baş parmağını işaret ve orta parmağının arsına sokmuş. Şoför kızmış ve aşağı inmiş
-Sen ne kadar terbiyesiz adamsın demiş.
Temel "asıl sen ne kadar terbiyesizsin bana böle böle yaptın" demiş
Şoför "ben sana kalabalık" dedim diye yanıt vermiş. Bunun üzerine temel
- "e bende beni araya sıkıştırırsın diyordum"
GhencThurk
09-30-2007, 06:59 PM
Geber ula
Temel ile Dursun hararetli bir şekilde iddialaşırlar.
Temel: - "Ula Dursun ha pen pu pinanun çatusundan pi pardak suya paluklama dalarum daa." Dursun: - "Nah dalarsun ula imkanu yoktur"
Vardır yoktur bir milyarına iddiaya girer kafadarlar. Temel gider bir bardak su getirir ve kaldırıma koyar.
-"Iyi izle ula" der "Nasul dalacam hamsi cibi"
Dursun ise hala Temel'i umursamamakta, dalgasını geçmektedir. Temel catıya çıkar Dursun'a seslenir:
-"Ula Dursun iyi izleyesun ha celeyrum!" ve kendini boşluğa bırakır. Tam yere üç beş metre kala Dursun yerdeki bardağa bir tekme sallar:
"Geber ula ..pne Temel"
GhencThurk
09-30-2007, 06:59 PM
Boş bardak
Fadime ile Temel evlenirler. İlk gece fadimenin dikkatini birşey çeker: Kocası yatmadan içi su dolu bardağı yatağının ucuna koymuştur. Biraz sonra Temel ile Fadime sevişirler, temel bardağı kafaya diker uyur.
Birkaç gün sonra temel odaya bir dolu birde boş bardak getirir. Fadime durumu anlamış ve hazırlanmıştır ancak boş bardağı da merak etmiştir. Temele döner;
-Uşağım doli bardaği anladik da, boş ne oliyi.
Temel; -Haçen bugün canım sevişmek istiyo ama su içmek istemiyoo.
GhencThurk
09-30-2007, 06:59 PM
Tartı sefası
Temel'in eczanesine genç ve güzel bir kadın girmiş. Tartının üzerine çıkıp parayı atmış. Beğenmemiş, manto ve ceketini çıkarmış ve para atıp tekrar tartılmış. Yine sıkılmış eteğini çıkarınca, Temel atılmış ve parayı atmış,
-Devam edin bundan sonrası müesseseden
GhencThurk
09-30-2007, 07:00 PM
Üç dil
Temel ile Dursun Sultanahmette gezinirken bir turist gelip kendilerine bir adres sorar.
Turist ingilizce,almanca,fransızca sorar fakat bizim lazlar anlamaz...
-Ula dursun bir yabancı dil öğrenemedik gitti, der Temel,
Dursun: -Ula neye yarayacakki bak adam üç dil biliyor yine derdini anlatamıyo
Tedavi Niyetine
Temel hastalanmış, doktora gitmiş. Doktor Temel'i muayne ettikten sonra yeni doğum yapmış bir kadının memesinden süt emerse hastalığının iyi olacağını söylemiş. Temel kara kara düşünerek doktorun yanından çıkmış.
Nerden bulacağını kimden isteyeceğini düşünürken aklına arkadaşı Dursun'un karısı Fadime gelmiş. "O yeni doğum yapmıştı, rica ederim" demiş ve kapıya dayanmış. Kapıyı Fadime açmış, Temel "Dursun evde mi?" diye sormuş Fadimeye. Evde yok yanıtını alınca Temel utana sıkıla derdini açmış. Fadime de "N'olacak ula altı üstü bir kaç damla süt, hem sevaptır gir içeri demiş" Fadime memesini açmış Temel'in ağzına vermiş. Temel memeyi emmeye başlamış. Temel emdikçe Fadime tahrik olmuş. Dayanamaz duruma gelmiş. Temel'e "Ula Temel baska birsey de ister misin?" diye sormus. Temel Ayıp olmaz mı?" diye yanıtlamış. Fadime ihtiraslı bir şekilde "Niye ayıp olsun?" diye cevap vermiş.
Temel -"İyi öyleyse, bir iki tane de bisküvit ver bari, içim ezildi".
Dediği dedik
Temel ile Cemal tuttukları balığın dişi mi erkek mi olduğu konusunda iddialaşmış. Temel çözüm önermiş.
- Yüzbaşıya soralım.
- O ne pilir ki?
- Ama dediğu dediktur.
GhencThurk
09-30-2007, 07:01 PM
Temelin Sırrı
Taka kaptanı Temel Reis yıllardır her sabah kasasını açar ve çıkardığı bir kağıt parçasına dalgın dalgın bakarmış. Sora onu dikkatle kasaya koyar ve kimseye emanet etmediği anahtarıyla dikkatle kilitlermiş. Tayfa merak içindeymiş, define haritası falan zannediyorlarmış. Bir gün Temel Reis ölmüş. Anahtarı koynundan alıp sararmış kağıdı çıkarmışlar.
Şöyle yazıyormuş: 'Sancak sağ, iskele sol.'
GhencThurk
09-30-2007, 07:01 PM
İstikamet
Temel trene binmiş, Kontrol gelmiş, biletinin İstanbul'a olduğunu, trenin Ankara'ya gittiğini söylemiş. Temel kendinden emin,
- Peçi maçinist yanlış istikamete cittiğini piliy mi, demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 07:01 PM
Teknoloji
Temel Eskişehir'den Ankara'ya gidecek bir trene binmiş. Karşısındakine nereye gittiğini sormuş, İstanbul'a gittiğini öğrenince,
- Teçnoloji ne çadar celişti, pen purada oturayrum Ançara'ya, sen çarşumda oturaysun İstanbul'a cideysun.
GhencThurk
09-30-2007, 07:01 PM
N'oldi?
Temel ölmüş. Mezar taşında şunlar yazılıymış:
'Öleceğim dedum dedum Inanmadunuz.
N'oldi?'
GhencThurk
09-30-2007, 07:02 PM
Siyah ve Beyaz
Temel ile İdris bir gün 2 tane at almışlar. Ancak bir tane ahırları varmış iki atı da aynı ahıra koymuşlar. Temel demiş ki: - yaw İdrus, biz ha punlari kariştiriruk. Pen penumkinin yelesini kesayum daa - Ha çan temamdur, diyor İdris. Aradan bir iki gün geçiyor. Bir de bakıyorlar iki atında yeleleri kesik. Temel hemen olaya el koyup, - Ulu uşağum baksana daa. İkusinin de yeleleri kesuktur. Pen penumkinin kuyruğunu kesayum, haçan sen kesmeyesun. Temel kendi atının kuyruğunu kesiyor. Bir iki gün sonra yine bakıyorlar iki atında kuyrukları kesik. Temel de İdris de hayvanların bir taraflarını kesmekten bıkıyorlar sonunda Temel bir çözüm söylüyor: - Uşağum İdrus cel piz şöle yapalum. Siyah olanı sen al beyazı ben.
GhencThurk
09-30-2007, 07:02 PM
"U" harfinin sakıncası
Karadenizli vapur acentasına gitti: 'Biz vapuru kaçirduk, başka vapur bulur mısunuz?' dedi. 'Kaç kişisiniz?', 'Yediyuz.'. Acenta yetkilisi bu kadar müşteriyi kaçırmamak için hemen yeni bir vapur istedi. Vapur geldiğinde Karadenizli ve arkadaşları rıhtımda toplanmışlardı. Ama nedense fazla kalabalık değillerdi. Görevli sordu: 'Hani yedi yüz kişiydiniz?'. 'Doğridur, işte pir, içi, uç, dort,peş, altı, yedi. Toplam yedıyuz daa..' dedi Karadenizli. Kafası attı acenta yetkilisinin. Karadenizliyi bir güzel dövdü ve: 'Eğer, bir daha (i) yerine (u) dersen, canına okurum...' dedi. Aynı Karadenizli birkaç gün sonra bir bakkala gitti. 'Bana bir mım verin...' dedi. Bakkal anlayamadı, birkaç kez tekrar ettirdi, sonra eliyle göstermesini istedi. Karadenizlinin işaretine bakınca: 'Yooo, o mım değil mumdur.' dedi. 'Olsun, mım demek, dayak yemekten iyidir.' dedi Karadenizli.
GhencThurk
09-30-2007, 07:02 PM
Kulak
Bizim marangoz Temel, ahşap bir binanın restorasyonunda çalışmaktadır. Elinde testere ile ikinci katın iskelesinde çalışırken görünmez bir kaza meydana gelir ve testereyi kaydırarak bir anda yanlışlıkla kulağını keser. Kulak da aşağıya düşer. Kulağını görmek ümidiyle aşağıya bakar ve orada çalışan işçilere seslenir: 'Hey beyler aşağılarda bir kulak gördünüz mü?' Şaşkın işçiler şöyle bir etraflarına bakarlar ve kanlar içinde bir kulak bulup bizim Temel'e gösterirler: 'Bu mu?' Temel aşağı doğru eğilip gözlerini kısar: 'Yok yav, benimkinin arkasında kalem olacaktı'.
GhencThurk
09-30-2007, 07:03 PM
Manalı Bakış
Temel otobüse binmiş. Sormuşlar,
- Ne yaptın, pilet aldin mi?
- Piletci sankim pilet almamuşum gibi paga manali manali paktu.
- Peki sen ne yaptın?
- Pen de sankim pilet almişum gibi ona manali manali paktum.
GhencThurk
09-30-2007, 07:03 PM
Parlak Fikir
Trabzonlu imamlar ile Rizeli imamlar her hafta halı saha maçı yaparlar. Nedense her defasında Rizeli imamlar kazanır. Trabzonlu imam temel arkadaşlarına
-Uşaklar, haçan bu maçlar boyle citmiyi... Dursun
-Haçan napalım da der
-Aklima parlak bir fiçir celdu da...
-eee
-Haçan bizim Tirabzonsiporlu hami'ye ciydurelim cüppeyi saruğu bu bizim merkez caminin imamı diye yutturalum da
Temelin bu parlak fikri herkesce kabul edilir. Hami alınır ve deplasmana gidilir... Dönüşte sorarlar...
-Haçan ne oldi maç da? Temel:
-Yenildük... içi-bir (2-1)
-Haçan cine mi? peçi golleri çim attu?
- Bizimçini Hami hoca attu, onlarınçini Del piyero hoca ile Roberto karlos hoca
GhencThurk
09-30-2007, 07:03 PM
Vurduk oni
- Babam öldü, demis Temel.
Ilyas sormus:
- Neden öldü?
- Apartmanin sekizinci katinin balkonundan düstü.
- Eyvah parçalandi mi?
- Yok, giristeki bakkalin tentesine düsünce oradan havalanip karsi apartmana yöneldi.
- Apartmana mi çarpti, nasil oldu?
- Yok, karsi apartmanın balkonunda çamasirlar asili idi.
Çamasir ipine vurup fabrikanin bahçesine düstü.
- Orada mi öldü?
- Yok, fabrika çelik yay fabrikasi, bahçedeki yaylarin üzerine düsüp havalandi yeniden...
- Peki sonra?
- Sonrasi ne? Baktik ki yere inmiyor, biz de vurduk oni.
GhencThurk
09-30-2007, 07:39 PM
Verimli
Bizim Temelin köyüne bir gün ziraat mühendisleri gelmiş bütün köylünün tarlalarında araştırma yapıp tarlaların verimini ölçüyorlarmış.Sıra Temel'in tarlasına gelmiş. Araştırmayı yapan mühendisler Temel'e:
-Temel senin tarlan çok verimli bu tarlaya 1 verirsin 5 alırsın' demişler. Temel başlamış üzülmeye mühendisler:
-Temel bunun nesi kötü? deyince: Temel:
Neresi iyidir? Ben gecen sene buraya kaynanamı gömmüştüm der.ama geri ödeyecek döt yoktur."
GhencThurk
09-30-2007, 07:39 PM
Kredi
Paraya sıkışan temel, kredi almak için bankaya gider. Banka müdürü kredi verebileceğini ama bunun için bir sağlık raporu getirmesi gerektiğini söyler:
Temel bir anlam veremesede soluğu bir hastanede alır. Muayene bittikten sonra doktor; raporu müdüre göndereceğini ve Temel'e de ertesi gün bankaya gitmesini tembihler. Temel ertesi gün büyük bir merak ve heyecanla müdürün karşısına dikilir ama sonuç olumsuzdur. Sağlıklı olduğunu düşünen Temel sinirli bir şekil de raporu görmek istediğini söyler ve okuyunca şok olur.. Teşhis kısa ve nettir;
"Bahse konu kişide Kredi alacak göz var ama geri ödeyecek döt yoktur."
GhencThurk
09-30-2007, 07:39 PM
Fidye
Dursun fena halde sıkıntıya düşmüştü.. Bir çocuk kaçırıp fidye istemeye karar verdi. Doğru, Yıldız Parkı'na gitti.. Orada kendi kendine oynayan bir çocukla ahbap oldu.. Trilyoner Temel'in oğlu olduğunu ögrenince, planını yaptı.. Çocuğu hemen bir kalın çınar ağacının arkasına çekti.. Cebinden çıkardığı kağıda fidye notunu yazdı:
"Temel Bey, Oğlunu kaçırdım. Yarın sabah yedide, Yıldız parkındaki büyük çınar ağacının içindeki kavuğa, sarı bir çanta içinde 10 bin dolar bırak..Dursun!."
Notu çocuğun iç cebine itina ile yerleştirdi ve "Şimdi doğru eve git, baban bu notu okusun" dedi..
Ertesi sabah yedi buçukta parka gittiğinde, çınarın kovuğunda sarı bir çanta içinde 10 bin doları buldu. Yanında bir de not vardı:
"İste paran. Ama gene de bir Karadenizli'nin kendi hemşerisine bunu yapabileceğine inanamıyorum. Temel..."
GhencThurk
09-30-2007, 07:39 PM
Oruç
Dursun Temel'e sormuş
- Uşağum oruçlu oruçlu kaç hamsi yiyepilursun?
Temal - 100 tane demiş.
Dursun - Hadi oradan yesen yesen 1 tane yersin geriye kalan 99 hamsiyi oruçsuz yersin demiş. Bu espri Temel'in çok hoşuna gitmiş. Yolda Cemal'i görmüş ve hemen sormuş
- Uşağum oruçlu oruçlu kaç hamsi yiyepilursun ?
Cemal - 50 demiş.
-Ha uşağum 100 deseydun sana müthiş bir espiri yapacaktum demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 07:39 PM
Süper
Temel arabayla giderken bakmış benzini bitiyor. Hemen en yakın benzinciye girmiş, pompanın yanında durmuş, arabadan inip benzin deposunu açmış, başlamış işemeye. Temel'in işediğini g ören pompacı
"-Ya sen ne yapıyorsun, bu yaptığın normal mi?".
Temel "yooo Süper."
GhencThurk
09-30-2007, 07:40 PM
Piyano
Temel Laz olduğu için kendinden nefret ediyormuş. Amerikaya gitmiş ve birçok ameliyattan sonra burnunu düzelttirmiş, iyi şekilde İngilizce öğrenmiş ve meşhur bir piyanist olmuş. Birgün büyük bir topluluğa konser verdikten sonra seyircileri selamlarken ön taraftan bir ses duymuş:
-Helal sana hemşerum, çok iyi çalayusun da!
Temel: - Benim Laz olduğumu nereden anladın yahu. Halbuki Lazlara benzememek için bir sürü ameliyat oldum.
- Nasıl anlamayayım, demiş adam. Bütün piyanistler otururken sandalyeyi kendilerine çekerler, sen ise sandalyeye oturup piyanoyu kendine çekeyusun.
GhencThurk
09-30-2007, 07:40 PM
Akvaryum
Temel bir gün bir hayvanat bahçesine gitmiş. Akvaryumların yanında birini görmüş. Adam elini akvaryumun neresine götürse balık da takip ediyormuş. Temel sormuş:
- Ula bu nası oliyi?
Adam: - Her zaman daha zeki olan yaratıklar kendinden daha az zeki olanları yönetebilirler demiş.
Adam oradan uzaklaşmış. Bir kaç dakika sonra geldiğinde bir de ne görsün? Temel kafasını akvaryuma sokmuş ağzını balıklar gibi bir açıp bir kapatıyor.
GhencThurk
09-30-2007, 07:40 PM
Eczane
Temel eczacılık fakültesini bitirmiş. Fakat eczane açacak parası yok, Girmiş bir eczaneye:
- Beyefendi sizde soğan var mı?
Adam Temel'i başından savmış.Temel bu durur mu? Hergün yeni saçma soru larla geliyormuş. Birgün eczacı Temel'e:
-Kardeşim senin derdin ne? -Burayı bana sat.
Eczaci kurtulmak icin eczaneyi satmış,birkaç gun sonra Eczaneyi satan a dam içeri girmiş,Temel'e:
-Siz de soğan varmı? demiş...
Temel adama 'biz de soğan var ama senin reçeten var mı?'demis...
GhencThurk
09-30-2007, 07:40 PM
Çay
Temel uzun yoldan gelir ve yol boyunca da eşini hayal eder durur. Ama eve geldiğinde çok yorgundur ve bu yüzden performansı ile ilgili tereddütleri vardır... Ya yorgunluktan birşey olmazsa, ya yapamazsam rezil olurum diye düşünür. Sonunda ne yapacağına karar verir ve fadimeye seslenir...
- Fadime suyu ocağa koy! Olmazsa çay demleruz!
GhencThurk
09-30-2007, 07:40 PM
Tahlil
Temel hastaneye gitmektedir. Girişte birinin agladığını görür.
Yaklaşır ve sorar: "Hayrola hemşerim! Neden ağlıyorsun?".
Adam: "Kan tahlili yaptırmaya geldim. Parmağımı kestiler." der.
Bu sefer Temel daha şiddetli bir şekilde ağlamaya başlar. Bu sefer susan adam Temel'e sorar:
"Hayırdır hemşerim. Sen niye ağlamaya başladın?".
Temel: " Ben..." der, "İdrar tahlili yaptırmaya geldim..."
GhencThurk
09-30-2007, 07:41 PM
Avcı Temel
Dört kişilik avcı grubu, tecrübeli avcı Temel'in önderliğinde ormanda ilerlemektedirler. Karşılarına küçük bir delik çıkar. Temel yatın yere tavşan deliği! Bütün avcılar yere yatarlar. Gerçekten bir müddet sonra delikten tavşan çıkar. Avcılar hemen Vururlar.
Tekrara yürümeye başlarlar. Bir süre sonra büyük bir delik çıkar karşılarına. Temel: "Yatın yere, tilki deliği!" Yatarlar. Biraz sonra tilki çıkar onu da vururlar. Tekrar düşerler.
Bu defa daha büyük bir delik çıkar. Temel:" Yatın yere ayı ini", Yere yatarlar ve çıkan ayıyı vururlar. İyice keyiflenen avcılar yürümeye devam ederler. Kısa bir zaman sonra kocaman bir deliğin başında dururlar. Acemiler hep birden Temel'e bakaralar. Temel:"Uşaklar ne çıkacağunu bilmeyrum. Ama yatın ne çıkarsa bahtumuza!" Ertesi gün gazetelerde:
Dört avcı tren altında can verdi...
GhencThurk
09-30-2007, 07:42 PM
Refleks
Temel İstanbul'a gelmiş ve İstanbullu bir kızla flört etmeye başlamış. Beraber yolda yürürlerken kız dalgınlıkla bir muz kabuğuna basmış. Sendelemiş, fakat tam düşeceği sırada tekrar dengesini sağlayıp son anda yere düşmekten kurtulmuş. Ve Temele demiş ki:
- Nasıl refleksim iyi mi?
Sendelediği sırada kızın iç çamaşırı olmadığını da gören Temel cevap vermiş :
- Uyy siz ona refleks mi diyisınız ?
GhencThurk
09-30-2007, 07:43 PM
Papağan
Fadimeyle Temel buluşmaya gitmişler. Fadimenin elinde birde papağanı varmış. Temel sormuş:
- Hangi dili konuşaği bu kuş?
Fadime:- ze ingliş. lafğanse. a capan
Temel:- Lazca bilmiyor mu?
Fadime: -Bilmiyor
Temel: -Ha ha haa ula boşuna büyütmüşsün o kadar burunu
GhencThurk
09-30-2007, 07:43 PM
Sıra
Temel otobüse binmek için bilet alacakmış bilet bayisinin önüne gitmiş ve ufak 'n'şeklinde bulunan pencereden içeriye doğru eğilerek,
- Beyfendi bir otobüs bileti verirmisiniz demiş.
Gişedeki adam lütfen sıraya geçermisiniz diye seslenmiş temele. Temel şaşırmış çünkü sırada kimse yokmuş. Temel tekrar gişedeki adama; - Arkadaş bir bilet istiyorum demiş adam biraz daha sestonunu arttırarak sıraya geçin demiş. Temel şaşkın bir halde.
- Tekrar yav kardeşim bir bilet verirmisin demiş adam bu sefer yüksek sesle sıraya geç be kardeşim demiş. O arada temelin beklediği otobüs gelmiş ama temel hala bileti alamamış.Temel yine; - Etme kardeşim ver bileti daa otobüs geldi demiş. Adam yav sıraya geç dedik ya deyince artık temel zivanadan çıkmış ve 'n' şeklindeki pencereden adama sağlam bir yumruk oturtturmuş. Adam;
- Ne kim vurdu lan bana kim o lan diye başını'n'şeklindeki camdan dışarıya çıkarıp karşısında temel'i görünce
Temel; - Ben ne bileyum uşağum baksana sırada bu kadar adam var kim bilur kim vurdu saaa.
GhencThurk
09-30-2007, 07:43 PM
10 BİN LİRA İÇİN DEĞMEZ
İki tavuk markette alışveriş yapıyorlarmış. Bir yumurta standının önüne gelmişler. Etikette yumurta 30 bin lira yazıyormuş.
Tavuklardan biri diğerine; "Bak bu yumurtaları ben yumurtladım." demiş: böbürlenerek! Dolaşmaya devam ederken başka bir yumurta standına gelmişler. Kocaman, çift sarılı köy yumurtaları ve fiyat 40 bin lira. Bu sefer diğer tavuk atılmış; Bak bu yumurtaları da ben yumurtladım." diğeri gülümseyerek cevap vermiş;
"Bende bunlardan yumurtlayacaktım ama kocam 10 bin lira için kıçını yırtmaya değmez, dedi demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 07:44 PM
250 NO LU KARAYOLU
Amerika’da 22 no'lu karayolunda, devriye görevi yapan bir otoyol polisi arabasından yolu takip ederken, bir araba görmüş. Bu aracı radarla incelemiş ve minimum 50 km. ile gidilmesi gereken yolda bu aracın tam 22 km./saatle gittiğini fark etmiş. Bu araba yolu tıkıyormuş. Ve aracı durdurup sürücüyü uyarmaya karar vermiş. Ve aracın peşinden gidip aracı durdurmuş, birde ne görsün. Aracı kullanan çok yaşlı bir teyze. Ve aracın arkasındaki koltuklarda da çok korkmuş 3 tane yaşlı teyze daha var.
Polisi görünce yaşlı sürücü: Polis bey çok mu hızlı gidiyordum? Diye endişe ile sormuş. Polis demiş ki; hanımefendi, hızlı değil, aksine çok yavaş gidiyorsunuz Ve bütün otoyol trafiğini etkiliyor! Radardan gördüğüm kadarıyla 22 km. hızla gidiyorsunuz.
Yaşlı teyze: Ama, otoyolun girişinde 22 yazıyordu ve bende bu hıza uymak istedim! Polis: Teyzeciğim demiş, o 22 otoyolun numarası. Bu yolda min.50 km hızla gitmelisiniz. Kadın tamam, bundan sonra hızlanacağım demiş.
Polis tam kendi arabasına giderken, gözü yine arkada oturan, hiç konuşmayan ve çok korkmuş 3 yaşlı teyzeye kaymış. Ve sormaya karar vermiş sürücüye. Teyzeciğim bir şey sorabilir miyim? Bu arkada oturan kişilerin nesi var? Çok korkmuş gözüküyorlar, sanki dillerini yutmuşlar gibi!
Kadın şöyle cevap vermiş:
Valla bende anlamadım, 250 no’lu karayolundan çıktıktan beri böyleler.
Bir gün Mısır'da bir mumya bulunur ve bunun kaç tarihine ait olduğu
öğrenilmek için Amerika, İngiltere ve Türkiye’den uzmanlar istenir.
Tabii ki Türkiye’den emniyet görevlileri gider. Neyse İlk Amerikalılar
başlarlar. 3-5 saat sonra çıkarlar ve olsa olsa 300-600 senelerine
aittir derler. İngilizler girerler. Bir kaç gün sonra çıkarlar ve olsa
olsa 300-420 arasıdır derler. Nihayet sıra Türkiye’den giden emniyet
görevlilerine gelir ve içeri girerler. Girerler girmesine de, aradan 10
gün geçtiği halde hala dışarı çıkmazlar. Nihayet 15. gün çıkarlar ve
merakla gözlerinin içine bakan Mısırlı bilginlere tam tamına 427 derler.
Tabii ki herkes şaşar bu işe ve nasıl olur yahu derler. Bizimkiler gayet
ciddi,
- "Biraz zor oldu amma, sonunda dili çözüldü keratanın
GhencThurk
09-30-2007, 07:44 PM
Günün birinde Bill Clinton, Fidel Castro ve Bill Gates kendilerini
tanrının yanında bulmuşlar. Tanrı bunlara dönmüş " Sizi buraya çağırdım
çünkü 2000 yılında kıyametin kopacağını cemaatlerinize haber vermenizi
istiyorum" demiş. Daha ne olduğunu anlayamadan bi de bakmışlar ki
evlerindeler... Clinton, hemen ülkenin bütün televizyonlarına haber vermiş
ve canlı yayına çıkmış. " Sayın vatandaşlarım, size bir iyi bir de kötü
haberim var. İyi olanı, In god we trust harbi harbi var. Yani bunca zaman
boşuna inanmadınız. Kötü olan ise 2000 yılında kıyamet kopacak... "
Kastro'da boş durmamış hemen insanlarının karşısına geçmiş. " Yoldaşlar
üzgünüm ama size iki kötü haberim var. Birincisi, bunca zaman kendimizi
kandırmısız, tanrı gerçekten de varmış! İkincisi ise daha kötü, daha
tanrıya inanamadan hepimiz öleceğiz, çünkü 2000 yılında kıyamet kopuyor. "
Bu arada Gates'de bütün kurmaylarını toplamış havadis veriyor. "Baylar
size iki iyi haberim var. Birincisi, tanrı beni dünyanın en önemli üç
kişisinden biri olarak görüyor. İkincisi ise artık "year2000" problemini
çözmemize gerek kalmadı..."
GhencThurk
09-30-2007, 07:45 PM
Çok havali ve zengin bir avukat, yeni aldigi lüks spor arabasini
ofisinin önüne park eder. Ofisteki arkadaslarina nasil gösteris
yapacagini düsünerek arabasindan inerken, yoldan hizla
geçen bir kamyon sürücü tarafindaki kapiyi kopartir atar.
Avukat derhal cep telefonunu kapar ve polisi arar. Bir dakika
içinde polis olay yerine gelir fakat daha tek bir soru sormasina firsat
birakmadan avukat isterik bir sekilde haykirmya
baslar.. Daha geçen gün aldigi arabasi mahvolmustur ve
kaportaci ne kadar ince is görse gene de eskisi gibi
olmayacaktir. O kamyonun sürücüsü derhal bulunmali ve
yaptigi hasar ona mutlaka ödettirilmelidir.
Avukat kizgin ve öfkeli sikayetini nihayet
bitirdiginde, polis bikkin ve inanamaz bir sekilde basini sallar
"Siz avukatlarin bu kadar materyalist olmalarini bir
türlü anlayamiyorum.." der "..sahip oldugunuz seylere
öyle baglaniyorsunuz ki, baska birseyi gözünüz görmüyor...".
"Nasil söylersin böyle birseyi?" diye hayretle sorar avukat.
Polis adama aciyarak ve küçümseyerek bakar
"Sol kolun dirseginin altindan kopmus görmüyor musun?
Kamyon sana carptigi sirada olmus olmali ve sen bana kaportacidan bahsediyorsun...."
"Aman Tanrim!" diye bagirir avukat.
"Rolex'im de gitmis...
GhencThurk
09-30-2007, 07:45 PM
Adamın biri bir gün bir kitapçıya girer.bayan tezgahtara:
-hanımefendi sizde erkek evin reisidir isimli kitap varmı?
tezgahtar bayan:
-üzgünüm beyefendi masal kitabı satmıyoruz
GhencThurk
09-30-2007, 07:45 PM
Cok soguk bir kis gunu padisah, tebdil'i kiyafet gezmeye karar
vermis.Yanina basvezirini alip yola cikmis. Bir dere kenarinda calisan
yasli bir adam gormusler.. Adam elindeki derileri suya sokup, döverek
tabakliyormus. Padisah, ihtiyari selamlamis.
" Selamunaleykum ey pir'i fani..."
" Aleykumselam ey serdar'i cihan..." Padişah sormus.
" Altilarda ne yaptin ?"
" Altiya alti katmayinca, otuz ikiye yetmiyor..." Padişah gene sormus.
" *******i kalkmadin mi ?"
" Kalktik...Lakin, ellere yaradi..." Padişah gulmus.
" Bir kaz göndersem yolar misin ?"
" Hem de ciyaklatmadan..." Padişahla basvezir adamin yanindan ayrilip yola
koyulmuslar. Padişah baş vezire donmus.
" Ne konustugumuzu anladin mi ?"
" Hayir padişahim..." Padişah sinirlenmis.
" Bu aksama kadar ne konustugumuzu anlamazsan kelle ni alirim." Korkuya
kapilan basvezir, padisahi saraya biraktiktan sonra telaşla dere kenarina
donmus. Bakmis adam hala orada calisiyor..
" Ne konustunuz siz padisahla..." Adam, basveziri şöyle bir süzmüs.
" Kusura bakma. Bedava söyleyemem. Ver bir yüz altin söyleyeyim.."
Basvezir, yuz altin vermis.
" Sen padisahi, serdar'i cihan, diye selamladin. Nereden anladin padisah
oldugunu.."
" Ben dericiyim. Onun sirtindaki kurku padisahtan baskasi giyemezdi.."
Vezir kafasini kasimis.
" Peki, altilara alti katmayinca, otuz ikiye yetmiyor ne demek..." Adam,
bu soruya cevap vermek icin de bir yuz altin daha almis.
" Padisah, alti aylik yaz doneminde calismadin mi ki, kis gunu
calisiyorsun, diye sordu. Ben de, yalnizca alti ay yaz degil, alti ay da
kis calismazsak, yemek bulamiyoruz dedim." Vezir bir soru daha sormus...
" *******i kalkmadin mi ne demek ?" Adam bir yuz altin daha almis. "
Cocuklarin yok mu diye sordu..Var, ama hepsi kiz. Evlendiler, baskasina
yaradilar, dedim..." Vezir gene kafasini sallamis.
" Bir de kaz gonderirsem dedi, o ne demek..." Adam gulmus.
" Onu da sen bul..."
GhencThurk
09-30-2007, 07:45 PM
Dilenci bir çocuk, camları pek tozlu olan bir arabaya yaklaşır
- Camlarınızı sileyim mi efendim?
- İstemez, camlar temiz.
- O halde izin verin de gözlüklerinizi sileyim.
GhencThurk
09-30-2007, 07:46 PM
Büyük bir savaş çıkmış. Bütün dünya bizim Trabzonlular’a karşı... Derken
herkes kendilerine siper kazmış. Trabzonlular ayrı bütün dünya ayrı. Ve
savaş başlamış. Trabzonlular bir bir öldürülüyormuş bu işe bir çare
bulalım demişler. Temel:
-Uşaklar herkes eğilirse de bizi vuramazlar. Derken herkes eğilmiş. Diğer
taraftan da düşman kuvvetleri bir buna çare olarak plan yapmış ve
başlamışlar:
-Temel kim? oradan bir ses:
- Benim ula... baamm Temel ölmüş!
Bir ses daha gelmiş:
-Dursun kim?
- O da benim ula.... bammm Dursun da ölmüş!!
Neyse Trabzonlular da akıllanmış ve bu sefer onlar başlamış:
-Hans kim? Ses yok!
-Maykıl kim? Yine ses yok! Derken bir ses:
-Hans'a kim seslendi?
-Ben ula... BAAAMM!
GhencThurk
09-30-2007, 07:46 PM
Trafik polisi Temelin kullandığı arabayı durdurur ve:
-Sizi tebrik ederim beyfendi, bu günkü kontrollerimizde emniyet kemeri
takan tek sürücü sizsiniz bu yüzden size üçyüzmilyon lira ödül vereceğiz,
ne yapmayi düşünüyorsunuz, demiş.
Temel:
-Hemen cidup bi ehliyet alacagim demis.
-Ne! senin ehliyetin yok mu?
demeye kalmadan yandan Fadime söze girmis:
-Siz ona bakmayin memur bey içince hep boyle sapitiyi
Polis iyice sinirlenmeye baslamis.
Derken arkadan dursun:
-Ula ben size demedimmi çalinti arabayla yola
çikmayalim basimiza bi is gelir diye.
Trafik polisi iyice zivanadan çikmis ve bagajdan idris
atlamis:
-Noldu usaklar geçtik mi siniri
GhencThurk
09-30-2007, 07:47 PM
Adamin biri bir gün yolda giderken bir kurbaga görür ve kurbaga dile
gelir:
- Ben aslinda bir insanim, eger beni bir kere öpersen çok güzel bir
prenses haline gelirim".
Adam kurbagayi eline alir ve cebine koyar. Kurbaga tekrar dile gelir:
- Eger beni öpersen çok güzel bir prenses olacagim, ve seninle 1 hafta
kalmaya raziyim".
Adam kurbagayi cebinden çikarir, söyle bir bakar ve gülümseyerek yeniden
cebine kor.
Kurbaga yalvarmaya baslar:
- Eger beni öper ve güzel bir prenses haline çevirirsen seninle bir hafta
kalirim ve istedigin her seyi yaparim".
Adam tekrar kurbagayi çikarir, söyle bir bakar ve gülümseyerek cebine kor.
Sonunda kurbaga dayanamaz:
- Senin neyin var? Sana çok güzel bir prenses oldugumu ve beni öpersen 1
hafta seninle kalip istedigin her seyi yapacagimi söyledim. Neden beni
öpmüyorsun?"
Sonunda adam konusur:
- Bak, ben bir mühendisim. Kızlarla ugrasacak vaktim yok, fakat konusan
bir kurbaga çok ilginç geliyor. "
GhencThurk
09-30-2007, 07:47 PM
Amerikalı bir hükümet yetkilisi Şili'deki darbenin hemen sonrasında ülke
hapishanelerini incelemek için Şili'ye gitmiş. Herhangi bir hapishanede
bir süre inceleme yapan yetkili infaz yerlerini merak etmiş ve hep
birlikte hapishanenin mahzenine inmişler. İner inmez çığlıklar duyan
misafir yetkili görevlilere bunun nedenini sormuş. Görevliler de ölüm
cezalarını uyguladıklarını söylemiş. Amerikalı yetkili, kendi ülkelerinde
elektrikli sandalye kullandıklarını ve bu konuyu daha kolay
hallettiklerini söylemiş, aynı uygulamayı yapabileceklerini uyarıcı bir
dille ifade etmiş. Hapishane görevlisi "efendim, biz de elektrik
kullanıyoruz ama elektrikler kesik olduğu için şimdilik mumla idare
ediyoruz" demiş
GhencThurk
09-30-2007, 07:48 PM
Bakan olan görgüsüz birisi soförüne sorar.
"Soför söyle bakalim esekle soför arasinda ne fark vardir? "
Soför bir süre düsündükten sonra mahcup bir sekilde;
"Bilemedim bakanim" diyor
Bakan cevap olarak:
"Esege çüs diyince, soföre ise dur diyince durur" demis.
Bunun üzerine soför çok sinirlenmis ama karsidaki bakan oldugu için
bir sey söyleyememis.
Belirli bir süre sonra bu defa soför bakana:
"Bir soru sorabilir miyim bakanim" der. Bakan da:
"Sor bakalim" der. Soför sorar:
"Esekle bakan arasinda ne fark vardir?"
Bakan bir süre sonra:
"Bulamadim soför söyle bakalim" diyor. Bunun üzerine soför de:
" Vallahi bakanim ben de bulamadim... "
GhencThurk
09-30-2007, 07:48 PM
Ruslar, Kırşehir'de gösteri yapmak için bir sirk getirmiş.
Sirk gösterilerinin başlamasına kısa bir zaman kala maymun ölmüş. Yenisini
getirmeleri mümkün olmadığından, çare aramaya başlamışlar. Sonunda bir
Kırşehirli'ye maymun kıyafeti giydirmeye karar vermişler ve hiç
konuşmaması için sıkı sıkı uyarmışlar.
Kırşehirli, kafesine geçip, hoplayıp zıplamaya, çocukların attıkları
fıstıkları yemeye başlamış. Kendisini o kadar kaptırmış ki, zıplarken,
birden yandake aslan kafesine düşmüş. Can havliyle "imdaaat" diye
bağırmaya başlamış. Aslan, Kırşehirli maymunun kulagına eğilip "Çaktırma
lan, sus. Ben de Kırşehirli'yim" demiş
Ülkenin en zengin iş adamlarından birinin karısı ender görülen bir göz
hastalığından muzdaripmiş. Nerdeyse ülkenin tüm göz doktorlarına muayaene
olmuşlar,tabii sonuç alınamamış.
Derken bir gün hastanenin birinde iyi bir göz doktoru olduğunu
duymuşlar,ve hemen başvurmuşlar. Göz doktoru muayene etmiş ve
iyileştirebileceğini soylemiş ve bir müddet sonra kadın gerçekten iyileşmiş.
Bunun üzerine adam göz doktoruna tedavisinden dolayı müteşekkir
olduklarını, karşılığında kendisinin heykelini yaptırmak istediklerini ifade etmiş.
Gel zaman git zaman hastanenin önüne yapılan heykel tamamlanmış, törenle
açılacak. Heykel açıldığında görülmüş ki beş metrelik bir kaide, onun
üzerinde kocaman bir göz, gözbebeğinin tam ortasında da bizim doktorun
büstü....
Doktorun arkadaşları kendisine tebrik etmeye geliyorlar sırayla, bu arada
bizim doktor habire;
-Allahım sana çok şükür diyormuş
Arakadaşlarından biri dayanamayıp sormuş;
-Ya hastanenin önüne kocaman heykelin yapıldı, gururlanacağına ha bire
söyeleniyorsun deyince doktor;
-Şükrederim tabii, ya göz doktoru değilde kadın doğumcu olsaydım!!!
GhencThurk
09-30-2007, 07:48 PM
Genç deve annesine sormus
-"Anne niye bizim ayaklarimiz bu kadar büyük?"
Anne cevap vermis:
-"Çölde kuma batmamak için."
Genç deve tekrar sormus:
-"Peki kipiklerimiz niye bu kadar gür.
Anne tekrar cevap vermis:
-"Çölde kum firtinalarinda kum kaçmasin diye."
Meraki yatismamis olan genç deve bir soru daha sormus:
-"Bizim niye hörgüçlerimiz var."
Anne deve sabirla yanitlamis :
-"Çölde çok uzun süre susuz idare edebilme için suyu hörgüçlerimizde
depolariz."
Sonunda dayanamayan genç deve sormus :
-"Peki biz Ankara Devlet Hayvanat Bahçesinde ne halt yiyoruz??"
GhencThurk
09-30-2007, 07:49 PM
Kimin askeri daha cesur yarışması varmış.
Karacının komutanı;
-"Oğlum şu tankın altına atla!" demiş. Asker atlamış ölmüş.
Havacının komutanı;
-"Oğlum şu uçaktan betona paraşütsüz atla!" demiş. Asker ölmüş.
Denizcinin komutanı;
-"Oğlum şu geminin altına atla!" demiş.
Asker: "Naah atlarım" demiş.
Denizci komutanı dönüp;
-"Bakın, benim askerim daha cesur, komutanına nah çekiyor!"
GhencThurk
09-30-2007, 07:49 PM
Deli , kahveye girdiğinde soluk soluğaydı.Boş bir masaya oturup ocağa
seslendi;
- Bana bir çay !
çay geldi , şekerleri atıp karıştırdı.Garsonadan yine şeker istedi. Onları
da atıp karıştırdı,yeniden istedi.Garson;
- Sekiz şeker koydun çaya ,dedi şaşkın şaşkın,
- Koydum ama , işte görüyürsun, hepsi eriyor (fora
GhencThurk
09-30-2007, 07:49 PM
Sanliurfa'nin bir kazasinda belediye, ilçe merkezine fidanlar diker.
Ertesi gün, bazi fidanlarin kirildigi görülür. Ve belediye hoparlöründen
söyle bir anons yapilir:
"Dikkat dikkat!.. Belediyemizin diktigi agaç fidanlarini kiran, heyvansa,
zaten heyvandir.
Çocuksa, heyvan çocugidir. Eger büyükse, heyvan ogli heyvandir."
GhencThurk
09-30-2007, 07:49 PM
Temel dus almaya girer, sampuani saçlarina bosaltip ovalamaya baslar.
Sirtini keselemeye gelen annesi sorar :
- Oglum kafani islatmiyacak misin ?..
Temel cevap verir :
- Yok anne bu sampuan kuru saçlar icinmis !..
GhencThurk
09-30-2007, 07:50 PM
Kayseri"nin bir köyünde imece yöntemiyle yol yapiliyor. Bunun icin de
esekten yararlaniliyor: Esek hangi yolu izlerse, orasi
genisletip araba yoluna donusturuluyor.... Koye gelmis olan Amerikali
Baris Gonullusu ne olup bittigini kavrayamadigi icin sorar:
- Ne yapiyorsunuz boyle?
- Yol yapiyoruz.
- Bu esek ne icin?
- O, yolun muhendizi. Yola uygun gecenegi o gosterir.
Baris Gonullusu katila katila guler:
- Ya esek bulamasaydiniz?
- Iste o zaman Amerika"dan muhendiz getirirdik
GhencThurk
09-30-2007, 07:50 PM
Bir fakir Kırşehirli paraya çok sıkışmış.
Her türlü çareye başvurmuş, yardım eden olmamış.
Son çare olarak, "Allah, sıkışan kuluna yardım eder" inancından hareketle,
Allah'a mektup yazmaya karar vermiş.
"Cenab-ı Allah Yüksek Katına" diye başlamış ve "Allah'ım ne olur bana bir
yüz milyon lira gönder" diye bitirmiş.
Zarfın üzerine de "Esirgeyip bağışlayan Yüce Allah" diye yazıp postaya vermiş.
Postacılar mektupları ayırırken, gitmesi mümkün olmayan adresi görünce
açmışlar. Mektup sahibine acımışlar ve aralarında para toplayıp yardım
etmeye karar vermişler. Ama, ancak 80 milyon lira toplayabilip, göndermişler.
Parayı alan Kırşehirli, hemen Allah'a bir mektup daha yazmış.
Postacılar, "Allah" adresli iknici mektubu açmışlar.
Kırşehirli şöyle yazıyormuş.
"Allah'ım gönderdiğin parayı aldım, teşekkür ederim. Ama, bundan sonra
para gönderirken, Meleklerinle gönder, hırsız postacılar gönderdiğiniz
paranın 20 milyon lirasını çalmışlar
GhencThurk
09-30-2007, 07:50 PM
Başkan Temel,bir hapishaneyi ziyaret etmiş.Bir tanesi dışında tüm
mahkumlar suçsuz olduklarını, haksızlığa uğrayıp hapse düştüklerini
anlatıyormuş.O tek mahkum şeytana uyup bir suç işlediğini, cezasını hak
ettiğini söyleyince Temel hapishane yöneticilerine dönerek;
- Ha pu atamu serbest bırakun, öteçi masum insanların ahlakını bozmasun!
GhencThurk
09-30-2007, 07:50 PM
Bir gün savci, morga gelen cesetlere bakmis.
Birinci ceset siritiyormus,
-Niye bu siritiyor? diye sormus. Ordakiler de:
-Lotoda 6 bildi sevinirken kalpten gitti,demisler.
Ikinciyi açmislar o da siritiyomus,
-Niye bu da siritiyor? diye sormus savci.
Ordakiler de:
-30 yil sonra 1 trilyonluk iddiayi kazandi, siritirken gitti!, demisler.
Sira Temel'in cesedine gelmis, açmislar kömür gibi siritan bir ceset
çikmis. Savci sormus:
-Bu niye böyle diye.. Ordakiler de:
-Aslinda onu yildirim çarpmis ama o fotograf çekiliyor sanmis
GhencThurk
09-30-2007, 07:50 PM
Ucra bir koyun ilkokuluna mufettis gelecegi haberi alinir. Bunu duyan tek
sinifli ilkokulun tek ogretmeni panikler cunku cocuklar 2. sinifta
olmalarina ragmen cok zor okumaktadirlar. Ogretmen mufettisin gelecegi gun
sinifta ufak bir konusma yapar:
"Bakin cocuklar bugun okulumuza mufettis gelecek. Muhtemelen de tahtaya
birseyler yazip okumanizi isteyecek. Mufettis tahtaya birsey yazmaya
baslarsa hemen bana bakin ben size ne yazdigini anlatirim, siz de okumus
gibi yapip soylersiniz."
Cocuklarin aklina yatmis bu tabii. Mufettis gelmis, kisa hosbesten sonra
ogretmen cocuklardan birine "Kalk bakalim" demis "Su tahtaya yazdigimi
oku" ve baslamis kocaman harflerle "kaplumbaga" yazmaya. Bunu goren
ogretmen mufettise caktirmadan cocuga bir guzel anlatmis ne oldugunu
tahtadakinin. M"Oku bakalim oglum ne yaziyor?"
Ogrenci:
"Tos-ba-ga"
GhencThurk
09-30-2007, 07:51 PM
Bulunca
Adamın biri bayan bevliye mütehasısına muayene için
gider.Bayan doktor hastaya derdini sorar. Hasta adam
"VALLA DOKTOR HANIM YAPAMIYORUM"der. Doktor hanım
hastayı muayene eder,tahliller yapar sonunda reçetesini
yazar ve hastayı bir ay sonra tekrar gelmek üzere
gönderir. Bir ay sonra hasta adam tekrar kontrole
gelince doktor hanım sorar "NE OLDU TEDAVİM İŞE YARADI MI?".
Hasta "MAALESEF DOKTOR"der. Doktor "ALLAH ALLAH" der.
Tekrar aynı muayene ve tahlilleri yapar hastaya reçeteyi
düzenleyip bir ay sonra gelmek üzere gönderir. Bir ay
sonra hasta tekrar gelir, sonuç aynı oktor aynı
işlemleri tekrarlar fakat sonuç değişmez. Doktor en
son kontrole gelişinde artık yaptığı tedaviden sonuç
alamamanın kızgınlığıyla hastaya "GEÇ ODAYA SOYUN"der.
Hasta soyunur,doktorda soyunur, bir güzel işi bitirirler.
Doktor sinirlenir ve "HANİ ULAN YAPAMIYORDUN" der.
Hasta sırıtarak "BULUNCA YAPIYORUM DOKTOR" der.
GhencThurk
09-30-2007, 07:51 PM
Üç Adam
Üç adam cennetin kapısında sorgu meleğinin
karşısında duruyormuş (doğal olarak yeni
ölmüş adamlar bunlar). İlk adama nasıl öldüğünü
sormuş melek.
Adam anlatmış: "Uzun süredir karımın beni
aldattığından şüpheleniyordum.İş seyahatine
gitme bahanesiyle evden çıktım ve 2 saat sonra
haber vermeden döndüm. Karım çıplaktı ve banyodan
yeni çıktığını söyledi ama ben ona inanmadım çünkü
saçları kuruydu. Hırsla evi aramaya başladım, kimse
yoktu, fakat yatak odasının penceresinde iki el
gördüm. Yarı çıplak ter içinde bir adamdı bu..
Ellerine vurarak onu aşağı düşürdüm ama çok
şanslıymış, çiçek tarhının üzerine düştü ve ölmedi.
Ben de buzdolabını üzerine attım. Adam öldü ama ben
de kalp krizi geçirdim."
Sıra ikinci adamdaymış:
"Şortumu giymiş evimde günlük sporumu yapıyordum.
Koşu bandını fazla hızlandırmış olmalıyım, birden şerit
koptu ve beni üzerinden fırlattı, pencereden dışarı
uçtum. Neyse ki alt katın penceresine tutunabildim.
Ama manyağın biri beni ellerime vurarak aşağı düşürdü.
Neyse ki çiçeklerin üzerine düşüp kurtuldum ama sapık
herif bu sefer de üzerime buzdolabını attı
ve burdayım işte..."
sıra üçüncü adamdaymıi:
"Ben buzdolabının içinde çıplak bir şekilde
bekliyordum, kendimi burada buldum."
GhencThurk
09-30-2007, 07:52 PM
Padişahın karısı sultan'ın göğüsleri çok
meşhurmuş.Herkesin hayelini süslermiş.
Özelliklede sarayda çalışan Abdül'ün
rüyalarına giriyormuş. Dayanamamış ve
bir gün harem ağasına açılmış.''Sana
1000 altın helal olsun,yeterki yap ''demiş.
Kurnaz harem ağasıda büyücüye losyon
hazırlatıp sultanın banyo sonrası giydiği
korsesine 1 damla damlatmış.Sultan
kaşıntıdan ölecek kimseler çare bulamıyor.
Harem ağası da "Padişahımız sarayda çalışan
Abdül kulunuzun dili sihirlidir tükürüğüyle
çare bulmadığı hastalık yoktur" der padişahta
çaresiz çağırttırır.AbdÜl muradına ermiştir
1 saat boyunca sultanın göğüslerini yalar
çaktırmadan panzehiride sürer. Harem
ağası parasını istediğinde ''Git başımdan
padişaha herşeyi anlatırım senin de kellen
gider benimde ''der. Kızan harem ağası ise
geri kalan losyonun tamamını padişahın
banyodan sonra giyeceği donuna boşaltır..
GhencThurk
09-30-2007, 07:52 PM
Bir gün adamın biri domuz çiftliği kurmaya
karar verir ve 10 dişi, 10 tanede erkek
domuz alır bunları çiftleştirip satmayı
planlar ama bu 10 tane domuzdan bir ay
boyunca hareket göremeyince veteriner bir
ilaç verir ve bu ilaçta işe yaramaz.
Kendisi kendi işini halletmeye karar verir
ve bütün domuzları bir kamyonete yükler ve
ormana götürür belki belki öğrenirler diye
hepsini bir kere becerir sonra eve geri
gelirler. Adam bir hafta bekler ama yine
faaliyet olmayınca tekrar domuzları kamyonete
yükler ve ormana götürür bu sefer hepsini 2
defa becerir eve gelirler ama yine tık yok
adam sinirlenir hepsini tekrar kamyonete
bindirir ormana giderler. Adam gücü bitene
kadar hepsini 10-15 kez becerir eve gelirler
adam ertesi gün ayağa kalkar kalkmaz yatakta
yatarken hanımına seslenir." Hanım bak bakalım
domuzlar ne
yapıyor ?"
Kadın aşağı bakar ve adama dönüp "Bey bütün
domuzlar kamyonete binmiş biride kornaya basıyor"
GhencThurk
09-30-2007, 07:53 PM
Duvarcı Ustası
Belediye kuruluşlarından birinde çalışan
bir duvarcı usatasının başına gelen kazayı
şefine anlattığı mektup şöyle: Sayın
şantiye şefim; İş kazası tutanağına planlama
hatası diye yazmıştım. Bunu yeterli görmeyerek
ayrıntılı anlatmamı istemişsiniz. Şu anda
hastanede yatmama neden olan olaylar aynen
aşağıda anlattığım gibi olmuştur. Bildiğiniz
gibi ben bir duvar ustasıyım. İnşaatın altıncı
katındaki işimi bitirdiğim zaman biraz tuğla
artmıştı. Yaklaşık 250 kg kadar olduğunu tahmin
ettiğim bu tuğlaları aşağıya indirmek gerekiyordu.
Aşağı indim, bir varil buldum, ona sağlam bir
ip bağladım, altıncı kata çıktım. İpi bir
çıkrıktan geçirip ucunu aşağıya saldım. Tekrar
aşağıya indim ve ipi çekerek varili altıncı kata
çıkardım. İpin ucunu sağlam bir yere bağlayıp
tekrar yukarı çıktım. Bütün tuğlaları varile
doldurdum. Aşağı indim, bağladığım ipin ucunu
çözdüm. İpi çözmemle birlikte birden kendimi
havalarda buldum. Nasıl bulmayayım? Ben yaklaşık
70 kiloyum. 250 kilogramlık varil süratle
aşağıya düşerken beni yukarı çekti. Heyecan ve
şaşkınlıktan ipi bırakmayı akıl edemedim.
Yolun yarısında dolu varille çarpıştık. Sağ iki
kaburgamın bu sırada kırıldığını sanıyorum.
Tam yukarı çıkınca, iki parmağım iple beraber
çıkrığa sıkıştı. Parmaklarım da bu sırada kırıldı.
Bu esnada yere çarpan varilin dibi çıktı ve
tuğlalar etrafa saçıldı. Varil hafifleyince,
bu sefer ben aşağı inmeye varil yukarı çıkmaya
başladı ve yolun yarısında yine varille çarpıştık.
Sol bacağımın kaval kemiği de bu sırada kırıldı.
Can havli ile ipi bırakmayı akıl ettim. Başımı
yukarı kaldırdığımda boş varilin süratle üzerime
geldiğini gördüm. Kafatasımın da böyle çatladığını
sanıyorum. Bayılmışım, gözümü hastanede açtım.
Cenab-ı Hak'tan tüm kullarını böyle görünmez
kazalardan korumasını diler, hürmetle ellerinizden
öperim. Duvarcı ustanız
GhencThurk
09-30-2007, 07:53 PM
Suratsız
Roger ağır şartlar altında çalışan bir işçidir. Boi
zamanlarını hep bowling ve voleybol oynayarak
geçirmektedir.Karısı bu duruma üzülür ve bir
hafta sonu onu striptiz klübüne götürmeye karar
verir. O akşam beraberce klübün kapısına gelirler.
Kapıdaki bodyguard, " Hey Roger ..seni görmek ne
güzel!" der..
Karısı: "Daha önce buraya gelmişmiydin Roger..?"
Roger: Hayır..hayır o adamı bowlingten tanıyorum...
içeri girerler ve bir masaya otururlar... Garson gelir..
Garson: iyi akşamlar Roger...
Her zamanki gibi Cin tonik di mi?..
Karısı: Roger bana bak sen buraya daha önce
geldin değil mi?
Hafif hafif öfkelenmeye başlayan karısını sakinleştirmek
zordur..
Roger: Ne alakası var..Voleyboldan tanırım onu bir iki
tek içmişliğimiz var ordan yani... Karısı pek tatmin
olmamıştır ama neyse..
Derken stiriptizci hatunlardan biri masaya gelir..
Stritipzci: Selam Roger...Yine özel masa şovundan
mı istersin..?
Karısı hışımla yerinden kalkar ve klübu terk eder..
Roger peşinden koşar.. Kadın bir taksiye biner ve
taksi kalkmadan Roger da biner...
Kadın öfkeden patlayacakmış gibidir...ve korkunc
sinirlidir..
Şöför: Bu geceki çok suratsızmış be Roger..
GhencThurk
09-30-2007, 07:53 PM
Organizasyon
Bir adam, arkadaşı ile yolda giderken
elindeki çakısı ile parmağını kesti. Biraz
ötede sağlık ocağı vardı. Adam:
"-Ben şurada pansuman yaptırayım", dedi.
İçeri girince karşısına iki kapı çıktı. Birinde
"Hastalıklar", ötekinde "Yaralar" yazılı idi
"Yaralar" kapısından girdi.
Yine önünde iki kapı vardı. Birinde "Et",
ötekinde "Kemik" yazıyordu."Et" kapısından girdi.
Yine iki kapı çıktı karşısına. Birinde "Önemli",
ötekinde "Önemsiz" yazıları vardı. "Önemsiz"
kapısından girince kendini sokakta buldu.
Arkadaşı sordu: "-Nasıl iyi baktılar mı?"
"-Hayır; ama organizasyon dehşet"
GhencThurk
09-30-2007, 07:54 PM
Cüzdan
Sünnetçinin biri yıllardır kestiği deri
parçalarını saklarmış ve bir gün artık
emekli olmaya karar vermiş. Elindeki derileri
alıp terzinin birine gitmiş ve "bana bunlardan
birşey yap, manevi değerleri çok fazla" demiş.
Terzi de "abi sen bir tatile çık gel o zamana
kadar ben de siparişini bitiririm" demiş.
Sünnetçi tatile gidip gelmiş ve ilk iş olarak
terzinin yanına uğramış.
Ne oldu benim sipariş demiş. Terzi de sünnetçiye
bir cüzdan uzatmış.
Sünnetçi hisimla "Ulan bunca yilin emegi bu kucuk
cuzdan mi? demis.
Terzi hemen cevaplamis "oyle deme abi, biraz
oksayynca valiz oluyor!
GhencThurk
09-30-2007, 07:54 PM
Sen İzah Et
On yıldır evlilermiş.. Ama ilk *******inden
beri, adam hep karanlıkta sevişmek konusunda
ısrar etmiş.. Kadıncağız yıllar yılı kaç kez
sabahlara kadar yalvarmış, bir kerecik olsun,
ışıkları yakıp sevişmek için ama adam hep inatla
"Hayır" demiş. "Kesinlikle olmaz. İlle de
karanlıkta sevişeceğiz." O gece kadıncağız
gene ışıkları yakmak için yalvaracak gibi olmuş,
ama hemen vazgeçmiş. Kocası on yıl sonra insafa
gelecek değil ya.. Vazgeçmiş ama sadece
yalvarmaktan.. Kafasına koymuş, bu kez çünkü..
Tam sevişmenin en heyecanlı anı, en doruk
noktasında elini kaydırıp, yatağın baş ucundaki
gece lambasının düğmesine dokunuvermiş. Bir de
ne görsün.. Kocasının beline, o yapay aletlerden
biri bağlı değil mi? "Bunu bana nasıl yaparsın"
diye haykırmış. "Bunca yıldır, bu işi sahte bir
aletle yaptığını bana söylemedin bile..
Hemen açıkla bana her şeyi.. Hemen.." Adam çok ama
çok soğukkanlı yanıt vermiş. "Tamam, tamam.. Her
şeyi izah edeceğim sana..
Ama önce sen bana şu üç çocuğumuzu izah et,
bakalım!.."
GhencThurk
09-30-2007, 07:54 PM
Hayalet
İki arkadaş bir gece bir parti dönüşünde
yürüyerek eve dönüyorlarmış...Biri biraz
macera olur eğleniriz düşüncesiyle
ilerideki mezarlığa girip kestirmeden
gitmeyi önermiş ve diğeri de hemen kabul
etmiş.Mezarlığın içine girmişler ve yürümeye
başlamışlar. Çok derinlerden 'tak!-tak!'diye
garip sesler gelmeye başlamış biraz sonra.
İki arkadaş bir taraftan tırsarak bir
taraftanda tırstıklarını birbirlerine
belli etmeyerek yürümeye devam etmişler
ama bu korkunç ses onlar yürüdükçe artıyormuş..
Epey ilerledikten sonra ilerideki
sis bulutunun arkasında bir kıpırtı görmüşler.
İyice tırsmışlar ve sis bulutuna
doğru yürümeye devam etmişler.İleride bir
mezarın başında yaşlı bir adamın
elinde çekiçle mezar taşına birşeyler
yazdığını gören arkadaşlardan biri
"Yahu amca bu saatte çalışılır mı biz de
seni hayalet sanıp korkmuştuk"demiş.Yaşlı adam
şöyle bir kafasını kaldırıp gençleri süzdükten
sonra "Adımı yanlış yazmış gerizekalılar!!'demiş
GhencThurk
09-30-2007, 07:55 PM
Materyalist
Çok havalı ve zengin bir avukat, yeni
aldığı lüks spor arabasını ofisinin
önüne park eder. Ofisteki arkadaşlarına
nasıl gösteriş yapacağını düşünerek
arabasından inerken, yoldan hızla geçen
bir kamyon sürücü tarafındaki kapıyı
kopartır atar.Avukat derhal cep telefonunu
kapar ve polisi arar. Bir dakika içinde
polis olay yerine gelir fakat daha tek
bir soru sormasına fırsat bırakmadan
avukat isterik bir şekilde haykırmaya
başlar.. Daha geçen gün aldığı arabası
mahvolmuştur ve kaportacı ne kadar
ince iş görse gene de eskisi gibi
olmayacaktır. O kamyonun sürücüsü derhal
bulunmalı ve yaptığı hasar ona mutlaka
ödettirilmelidir.Avukat kızgın ve öfkeli
şikayetini nihayet bitirdiğinde, polis
bıkkın ve inanamaz bir şekilde başını
sallar "Siz avukatların bu kadar
materyalist olmalarını bir türlü
anlayamıyorum.." der "..sahip olduğunuz
şeylere öyle baglanıyorsunuz ki, başka
birşeyi gözünüz görmüyor..."."Nasıl söylersin
böyle birşeyi?" diye hayretle sorar avukat.
Polis adama acıyarak ve küçümseyerek bakar
"Sol kolun dirseğinin altından kopmuş
görmüyor musun?Kamyon sana çarptığı sırada
olmuş olmalı ve sen bana kaportacıdan
bahsediyorsun...."
"Aman Tanrım!" diye bağırır avukat.
"Rolex'im de gitmiş...
GhencThurk
09-30-2007, 07:55 PM
Kimin Telefonu
Bir golf klübunun soyunma odasında bir sürü adam
giyiniyormuş.Ortada duran bir cep telefonu çalmış,
yakınındaki bir adam hands-free konum düğmesine
basmış ve giyinirken konuşmaya başlamış.
Adam: Alo
Kadın: Merhaba şekerim, kulüpte misin?
Adam: Evet.
Kadın: Ay ben burda süper bir deri ceket gördüm.
1000 dolarcık. Alabilir miyim?
Adam: Oluur, madem çok sevdin, al tabii.
Kadın: Aslında buradan önce de galeriye uğradım.
2005 modelleri gelmiş, tam istediğim renkte birini
buldum.
Adam: Ne kadar?
Kadın: 60 000 dolarcık.
Adam: O parayı vereceksem bütün aksesuarlarını
isterim ama...
Kadın: Yaşasınnn! Bir şey daha var, geçen sene
beğendiğimiz ev yine satılık ve 450 000 dolar
istiyorlar.
Adam: Tamam, ama 420 000 dolardan fazla verme sakın.
Kadın: Oldu şekerim. Sonra görüşürüz. Seni
seviyorum.
Adam: Ben de seni...Görüşürüz.
Adam telefonu kapatıp afallamış şekilde onu seyreden
topluluğa döner ve sorar:
"Bu telefon kimin, bilen var mı?"
GhencThurk
09-30-2007, 07:55 PM
Not
Yaşlı Fred, hastaneye kaldırılmış. Ailesi, aile
papazını da kendilerine eşlik etmesi ve gereği
halinde görevini yapması için çağırmış.Papaz ve
aile efradı yatağın etrafında beklerken,
Fred'in durumu anıden kötüleşmiş.
Yatağından yarı doğrularak, el işaretleri ile
yazacak bir şeyler istemiş.Papaz, anlayışlı bir
şekilde,Fred'e bir kağıt ve bir kalem uzatmış.
Fred titreyen ellerle hızlı hızlı kağıda bir
şeyler yazıp kağıdı papaza uzatmış ve aniden ölmüş.
Papaz, böyle acılı bir anda kağıttakileri okumanın
doğru olmayacağını düşünerek kağıdı cebine sokmuş.
Birkaç gün sonra, Fred'in cenazesı sırasında,
Fred'in verdiği kağıdın cebinde olduğunu hatırlamış.
Cenazenin gömülmesinden hemen önce,Papaz ileri çıkarak:
"Sevgili Fred, ölmeden hemen önce benden kağıt
isteyerek birşeyler yazdı. Zamanı uygun olmadığı
için o anda bakmadım fakat şimdi, hepinizin önünde
bu notu okumak istiyorum" demiş ve cebinden kağıdı
çıkararak yüksek sesle okumuş:"Lütfen bir adım sola
çekil. Oksijen hortumuma basıyorsun!
GhencThurk
09-30-2007, 07:57 PM
Kazan Doğurdu
Hoca'nın bir kazanı varmış...
Neyse uzatmayalım mevzuyu..
Köylünün biri Hoca'dan kazanını istemiş.
Hoca vermek istemiyo kazanı ama;bu sefer
de hakkında olumsuz fikir oluşacağı ve
kulis yapılacağı endişesi ile istemeye
istemeye veriyo kazanı köylüye...
Aradan epey bir zaman geçiyo ve köylü kazanın
içinde bir küçük tencere ile birlikte geliyo hocaya...
Yahu Hocam senin kazan doğurdu diyo Hoca'ya...
Hoca kazanı alıyo şöyle evirip çevirip bakıyo,
uzağa gidiyo oradan bakıyo,yukarı kaldırıyo
aşağıdan bakıyo,iyice inceliyo süzüyo ve diyo ki
köylüye;
Doğurur tabi,.mına komuşsun kazanın...
GhencThurk
09-30-2007, 07:57 PM
Geri Kalan Kısmı
Bir gün açlıkla ilgili bir anket
yapılacakmış insanlara: "Lütfen dünyanın geri
kalan kısmındaki yiyecek eksikliğine bir çözüm ile
ilgili kişisel görüşünüzü belirtir misiniz? "
Sonuç felaket çünkü:
Afrikalılar "yiyecek" kelimesinin anlamını bilememişler.
Batı Avrupalılar "eksiklik" kelimesinin anlamını
bilememişler. Doğu Avrupalılar "kişisel görüş"
sözcüğünün anlamını bilememişler.
Orta Doğulular "çözüm" kelimesini anlamamışlar.
Güney Amerikalılar "lütfen" kelimesini anlamamışlar.
Ve ABD liler de "dünyanın geri kalan kısmının"
ne olduğunu anlamamışlar.
GhencThurk
09-30-2007, 07:57 PM
Roket Yakıtı
Dallas'daki NASA uzay üssünde, üs komutanı,
George ve Bob adındaki astronotları yanına çağırıp,
ertesi gün çıkacakları Mars yolculuğu hakkında
son talimatları verir ve bu zor yolculuğun
öncesinde uyumak üzere evlerine gitmelerini söyler.
Her iki astronot da, talimata uyup evlerine
giderler. George tam uyumak üzereyken telefon
gelir. Arayan Bob'dur.
"Alo, George. Ben Bob. Uyudun mu?"
"Henüz değil."
"Ben çok heyecanlıyım. Uyku tutmadı. Sana da
uyarsa, benimle birlikte içmeye ne dersin?
Uzun süre içki içemiyeceğiz..."
"Ok."
Bir saat sonra George ve Bob buluşurlar, bir
bara girip içki söylerler.Barmen tam içkiyi
verirken ikisine de dikkatlice bakar.
"Hey men. Sizi tanıdım. Yarın Mars'a gidecek
astronotlarsıniz. Size içki verdiğim ortaya
çıkarsa bir daha Dallas'ta ekmek yiyemem ben.
Kusura bakmayın."
George ve Bob barmenle tartışmalarına rağmen o
barda içki içemezler. Başka barlarda şanslarını
denerler; ama TV programlarını sürekli izleyen
barmenler onları her seferinde tanırlar ve içki
vermeyi reddederler.Marketlerde kapalıdır. Tam
eve dönmeye karar verdiklerinde Bob'un aklına
bir fikir gelir.
"Yahu George'cuğum. Bizim uzay roketine koydukları
yakıtın kokusunu hatırlıyor musun? Aynı viski
gibiydi. İstiyorsan ondan içelim."
Birlikte uzay üssüne girerler. Kontrol etmek
bahanesiyle yakıt tankının yanına gelirler.
Kimse şüphelenmez. Onlara güvenmeyip te kime
güveneceklerdir ki zaten. Ertesi sabah füzeye
binecek olanlar onlardır.George ve Bob yakıt
tankından aldıkları yakıttan birer kadeh
içerler; sonra da evlerine giderler. George
tam uyumak üzereyken telefon çalar. Arayan yine
Bob'dur.
"Alo George. Yine ben. Rahatsız ettim ama kusura
bakma. Sana birşey sormak istiyorum. Karnın
ağrıyor mu?"
"Evet Bob. Hem de çok."
"Peki. O zaman sakın gaz çıkarayım deme. Ben
seni TOKYO'dan arıyorum..."
GhencThurk
09-30-2007, 07:57 PM
Heykel
"Kadın sevgilisiyle birlikteyken kocasının eve
girdiğini duyar.
- Çabuk! Köşeye geç ve bir heykel gibi davran.
Adamın her yerine bebek yağı sürer, üzerine de bebe
pudrası serper. - Sakın kımıldama ve heykelmişsin
gibi davran! - Bu nedir? hayatım, diye sorar kocası
kapıdan girer girmez.- O mu? Sadece bir heykel.
Smithler yatak odaları için bir tane almışlardı.
O kadar sevdim ki bir tane de ben ısmarladım.
Kimse o andan itibaren heykel hakkında konuşmaz
hatta yatağa girene kadar. Gece saat iki gibi
koca kalkar ve mutfağa gider,bir kaç dakika
sonra da elinde bir sandviç ve bir bira ile
geri döner.- Al bakalım, der, bir şeyler ye. Ben
3 gün boyunca Smith'lerde idiyot gibi dikilirken
kimse bana bir bardak su bile vermemişti.
GhencThurk
09-30-2007, 07:58 PM
Eşek Yok
Sonradan olma zengin ağalardan biri safariye gitmeye
karar vermiş. Uzun zaman sonra geriye döndüğünde
köydekilere bahsetmeye başlamış.
Yol boyunca zenginlerin neler yaptığını ve nasıl
yaşadıklarını anlatmış. Bir süre sonra köylünün biri
sormuş…
‘’Ağam neler görmüşsen hele anlat’’
Ağa anlatmaya başlar.
‘’ Bizi kocaman uçaklarla götürmüşlerdir.
Kocaman tekerlekli jiplerle ormanların, nehirlerin,
köprülerin üstünden geçirmişlerdir.’’
Derken bir köylü sorar.
‘’ Hiç hayvan yok mudur? Ağam.’’
‘’ Olmaz mı. Hele zürefa görmüşem ilk önce’’ der ağa.
‘’ O nedir’’ diye sorar köylü.
Ağa görmüş tavırları ile hem sorar hem anlatır.
‘’ Eşeği biliy misiniz?’’
‘’ Biliyiiiz ’’ der köylüler
‘’ İşte eşeğin uzun bacaklı olanı ve boynu eşeğinin üç
katı, üzerinde yuvarlak benek olana zürefa diiyler.’’
Köylüler hayalinde zürefayı canlandırmaya çalışırlar.
Bir süre yol aldıktan sonra bir köylü yine sorar.
‘’ Başka hayvanda var mıdır ağam?’’
‘’ Olmaz mı. Zebra görmüşem bir sürü’’
‘’ O nedir’’ diye sorar köylü
Ağa görmüş tavırları ile tekrar anlatır.
‘’ Eşeği biliy misiniz?’’
‘’ Biliyiiiz ’’ der köylüler
‘’ İşte eşeğin aynı boyunda yukarıdan aşağıya çizgili
pijama giyenine zebra diiyiler.’’
Köylüler hayalinde zebrayı canlandırmaya çalışırlar.
Bir süre yol aldıktan sonra bir köylü yine sorar.
‘’ Başka hayvanda var mıdır ağam?’’
‘’ Olmaz mı. Gergedan görmüşem bir sürü’’
‘’ O nedir’’ diye sorar köylü
Ağa görmüş tavırları ile tekrar anlatır.
‘’ Eşeği biliy misiniz?’’
‘’ Biliyiiiz ’’ der köylüler
‘’ İşte eşeğin yana doğri iki katı, burnunda iki tane
boynuz olanına diiyiler.’’
Köylüler hayalinde gergedanı canlandırmaya çalışırlar.
Bir süre yol aldıktan sonra bir köylü yine sorar.
‘’ Başka hayvanda var mıdır ağam?’’
‘’ Olmaz mı. Boğa yılanı görmüşem bir tane’’
‘’ O nedir’’ diye sorar köylü
Ağa boğa yılanı ile eşek arasında nasıl bir bağ kurarım
da anlatırım diye biraz düşünür.
Köylüler merakla bekler.
Ağa sorar.
‘’ Eşeği biliy misiniz?’’
‘’ Biliyiiiz ’’ der köylüler.
‘’ Eşeğinkini de biliy misiniz?’’’’
‘’ Biliyiiiz ’’ der köylüler
‘’ İşte eşeğinkinin 5 katı uzunlukta amaaa eşek yok
ortalıkta !!.....
GhencThurk
09-30-2007, 07:58 PM
Sorular
Adamin biri is muracaatina gitmis. Bir gurubun onunde
gorusmeye almislar... "Simdi sana bazi sorularimiz olacak
bakalim bile bilecek misin?" demisler,
Adam da "sorun" demis.. "Yolcu tasir, karayolunda gider,
sofor kullanir bil bakalim bu nedir?" Adam dusunmus ve
"yolcu otobusu" demis..."Tamam dogru ama hangi marka,
Mercedes var, Mitsubishi var di mi?
Bilemedin ama sana bir sans daha verecegiz" demisler...
"Soyle bakalim havada yolcu tasir, pilot kullanir bu nedir?
" Adam hemen cevaplamis "yolcu ucagi ..."
"Tamam ama" demisler " Boeing var Airbus var di mi hangisi?"
Bunu da bilemedin diyip is gorusmesini bitirip adami gonderirlerken,
adam donmus demiski"Bir soru da ben sorabilir miyim?"
"Tabi buyur sor bu en dogal hakkin" demisler
"Kadinlarin iki bacagi arasinda bulunur, uremeye yarar nedir bu?"
demis... Hemen herkes o malum kelimeyi soylemis.
Adam "tamam bildiniz ama ananinki var ebeninki var di mi hangisi?..."
GhencThurk
09-30-2007, 07:58 PM
Marangoz
Kadının birinin apışarasında siyah bir leke çıkmış
ve doktora gitmiş. Doktor lekeye bakmış parmağıyla
ovalamış leke çıkmış kadın sevinerek eve gitmiş.
Ertesi hafta yine aynı yerde leke çıkmış kadın
yine aynı doktora gitmiş. Doktor yine lekeye bakmış
parmağıyla ovalamış leke çıkmış sonra kadına
hanımefendi 'kocanız ne iş yapıyor?' diye sormuş
kadın 'Marangoz'diye cevap verince,doktor
'O zaman söyleyin kocanıza a...ızı yalarken
kulağından kalemi çıkarsın' demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 07:58 PM
Döner
Adamın biri köyden kasabaya alışveriş yapmak için gider
yol bayağı uzun olunca adamda kasabada yemek yeyip
köyüne öyle dönmek ister bi lokantaya girer garsondan
bir çorba ister ve masasına bırakıldıktan sonra afiyetle
yemeye başlar bu arada alaycı garsonda köylüyü görünce
bununla bi dalga geçeyim de ömrü boyunca anlayamasın der.
Adam çorbasını bitirince garson hemen yanında biter ;
-ehemm efendim arkadan ne alırdınız?
köylü birden kızarır ama altada kalmaz hemen cevabı yapıştırır!
-sen önümdekini kaldır sonra döner verirsin!!!
GhencThurk
09-30-2007, 07:59 PM
Lastik Tak
Yaşlı adamın biri otobüse binmiş.
Oturacak yer yokmuş. Ayakta duruken bastonu
durmadan yerden kayıyormuş.
Bunu gören genç bir adam yaşlı amcaya dönüp:
"Bey amca, o bastonun ucuna bir lastik takarsan
kaymaz." demiş.
Bunun üzerine yaşlı adam da genç adama
dönüp: " O lastiği baban zamanında takmış
olsaydı ben şimdi oturuyor olacaktım." demi
GhencThurk
09-30-2007, 07:59 PM
Yenisin Heralde
Bir gün bir tavşan keraneye gitmiş. içeri bi bakmış bütün
hepsi tavşan içerdekilerin. artık yeni arayışlar içine girmek istemiş.
Sonunda bi yılan bulmuş. anlaşmılar. Ama yılanın karnı acıkmış.
Tam icraata geçeceklerken yılan bizim tavşanı yemiş. sonra kendi
kendine düşünmüş "ulan ben bunu yedim ama ya yanlış anlaşılıp
kimse gelmezse bana" sonra pişman olup bizim tavşanı kusarak
çıkarmış. Tavşan sonra sormuş "Sen yenisin heralde",
Yılan "yoo nerden çıkardın?" tavşan "BÖYLE AĞIZA MI ALINIR ..... koyyim? "
GhencThurk
09-30-2007, 08:00 PM
Çok Var
Bir Amerikali, bir İngiliz ve bir Iraklı barda oturmuş içki
içiyorlarmış.
Amerikali içkisini bitirince bardağı havaya firlatmiş, silahını çıkarıp
bardağa ateş edip parçalamış:
"Bizde bardaklar o kadar ucuzdur ki biz Amerika'da aynı bardakla iki
kere içki içmeyiz" demiş.
İngiliz de bunun üzerine içkisini bitirip bardağı havaya fırlatmış ve
ateş ederek bardağı parçalamış:
"Bizim İngiliz kumsallarında bardak yapacak cam için o kadar çok kum
vardır ki, aynı bardakla iki kere içki içmeyiz" demiş.
Bunun üzerine Iraklı da buz gibi soğukkanlı bir şekilde içkisini
bitirmiş, bardağı havaya fırlatmış, silahını çekip Amerikali ve İngilizi
vurup öldürmüş:
"Bağdat'ta bu İngiliz ve Amerikalılardan o kadar çok var ki, biz aynı
adamlarla iki kere içki içmeyiz"
GhencThurk
09-30-2007, 08:00 PM
Karıyı da Çalmışlar
Sarhoşun biri üst baş dağınık bir halde
karakola gelir, araba anahtarını göstererek
komisere şöyle der : - Komiserim şu elimde
gördüğünüz anahtar var ya,onun üstünde az önce
benim arabam vardı, şimdi yok. Arabamı çalmışlar...
Komiser sarhoşa şöyle bir bakar: - Sen önce
kendine bir çeki düzen ver bakayım şu haline bak..
devletin komiseri önünde böyle fermuarı açık
durmaya utanmıyormusun?
Sarhoş pantolonunun önünde açık fermuara bakar,
bakar ve şöyle der: - Aha, karıyı da çalmışlar...
GhencThurk
09-30-2007, 08:00 PM
8 Numaralı Kutu
Doktorun biri yeni bir muayene açmış. Kapıya yazmış...
"Vizite ücreti 100 Dolar. İyileştirmediğimiz hastaya beş mislini geri veriyoruz..."
Vizite pahalı ama, doktor gerçekten doktor...
Her gelen hasta iyileşip gidiyor...
Doktorun ünü her geçen gün artıyormuş...
Uyanığın biri doktora gidecek, iyileşmeyecek ve beş misli parayı geri alacak ya, kapıyı çalmış...
"Doktor! Ağzımın tadı hiç yok... Öyle kötüyüm ki, hiçbir şeyin tadını alamıyorum..."
Doktor... Adama şöyle bir bakmış, hemşireye seslenmiş:"
Hemşire hanım! Sekiz numaralı kutuyu getirin"
Hemşire adama uzatmış kutuyu, adam, bir kaşık içindekinden yemiş ve anında tükürmüş...
"Ama Bu bok!!!!!"
Doktor sakin, "Evet! İyileştiniz. Tad alıyorsunuz artık.."
Adam, parayı ödemiş sinirleri tepesinde gitmiş...
Aradan birkaç ay geçmiş. büyük bir hırsla yeniden kapısına dayanmış doktorun...
"Doktor bey, ben de hafıza kaybı başladı... Herşeyi unutuyorum...!"
Doktor, adama şöyle bir bakmış yine, hemşireye dönmüş, "Kızım, sekiz numaralı kutuyu getirir misin?" demiş.
Adam, hemen itiraz etmiş, "Ama, o kutuda bok var!"...
Doktor, "Doğru! Bakın, hafızanız da yerine geldi!...."
Adam, ağlamaklı, hırsla ödemiş parayı çıkmış dışarı...
Kurmuş da kurmuş intikam planlarını... Birkaç ay sonra.."
Doktor! Ben de iktidarsızlık başladı... Durumum kötü, hiçbir şey yapamıyorum..."
Doktor adamı gözüyle şöyle bir inceleyip, "Hemşire hanım sekiz numaralı kutuyu getirir misin" diye seslenince, adam, tüm hırsıyla,
"S.kecem, seni de sekiz numaralı kutunu da..." diye bağırmış..
Doktor gayet sakin, "Geçmiş olsun! Artık yapabiliyorsunuz!!!!!!!!!"
GhencThurk
09-30-2007, 08:01 PM
Boru Yetmedi
Fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve
antropologdan oluşan bir heyet bir araştırma için
arazide bulunmaktadır. Birden yağmur bastırır.
Hemen yakındaki bir arazi evine sığınırlar. Ev
sahibi bunlara bir şey ikram etmek için biraz
ayrılır. Hepsinin dikkati soba üzerinde toplanır.
Soba yerden 1 m kadar yukarda, altındaki dizili
taşların üzerindedir. Sobanın niçin böyle kurulmuş
olabileceğine dair bir tartışma başlar. Kimyacı,
"adam sobayı yükselterek aktivasyon enerjisini
düşürmüş,böylece daha kolay yakmayı amaçlamış."Fizikçi,
"adam sobayı yükselterek konveksiyon yoluyla odanın
daha kısa sürede ısınmasını sağlamak istemiş."Jeolog,
"burası tektonik hareketlilik bölgesi olduğundan herhangi
bir deprem anında sobanın taşların üzerine yıkılmasını
sağlayarak yangın olasılığını azaltmayı amaçlamış."
Matematikçi, "sobayı odanın geometrik merkezine kurmuş,
böylece de odanın düzgün bir şekilde ısınmasını
sağlamış." Antropolog, "adam ilkel topluluklarda
görülen ateşe tapmanın daha hafif biçimi olan ateşe
saygı nedeniyle sobayı yukarıya kurmuş." diyerek görüşünü
bildirmiş. Bu sırada ev sahibi içeri girmiş ve ona
sobanın yukarda olmasının nedenini sormuşlar.
Adam da cevaplamış: "Boru yetmedi."
GhencThurk
09-30-2007, 08:03 PM
1-)Temel komutandan izin istemiş ve eklemiş:
-Çocuğum olacakta!
Komutan:
-Ne zaman? demiş. Temel:
-İzin verirseniz eve gittikten 9 ay sonra demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 08:03 PM
-)Ceyn ormanda Tarzan la ilk karşılaştığında ondan çok etkilenir ve yaşamını sürdürüş şekli üzerine uzun bir sohbete dalar. Sonunda konu cinselliğe gelir ve:
Ceyn sorar : - Peki, seks konusunu nasıl hallediyorsun?
- Seks, ne olmak?
Bunun üzerine Ceyn detaylı bir şekilde anlatır.
Tarzan : - Haaa, ben ağaç deliği kullanmak.
GhencThurk
09-30-2007, 08:04 PM
Öğretmen, iki öğrencisine kızar ve ellişer kez adlarını yazmalarını söyler.Öğrencilerden biri bu karara itiraz eder :
-Öğretmenim, bu haksızlık olur.
-Neden haksızlık olurmuş?
-Onun adı Ali, benimki ise Abdurrahman.
GhencThurk
09-30-2007, 08:04 PM
4-)Temel soyunma odasindayken kapi çaliniyor.
-Cirme,çirilçiplagum.
Bir kadin sesi,
-Afedersiniz.
-Affettum,cir
GhencThurk
09-30-2007, 08:04 PM
Kadın kahvaltı sofrasında gazete okuyan kocasına bakıp söylenmiş :
Keske bir gazete olsaymışım. Böylece büyün gün sıkı sıkı tuttuğun
ve ilgilendiğin tek şey ben olurdum.
Adam kafasını bile kaldırmadan cevap vermiş :
Evet keşke sen bi gazete olsaydın; böylece yarın senin yerine yeni bir tane alabilirdim ...
Puan: http://www.frmtr.com/images/smilies/biggrin.gifhttp://www.frmtr.com/images/smilies/biggrin.gifhttp://www.frmtr.com/images/smilies/biggrin.gifhttp://www.frmtr.com/images/smilies/smile.gif
GhencThurk
09-30-2007, 08:07 PM
Soğuk kış http://www.frmtr.com/images/smilies/m/m08.gif
HÜKÜMET Erzurum’a bir yazı göndermiş;
"Kışın soğuk geçeceği anlaşılmaktadır. Kullandığınız yakıtın cinsini, kod numarasını ve stok durumunu acele bildiriniz."
Erzurumlu bir köy muhtarı da oturup hemen Ankara’ya cevap yazmış;
"Yakıtımız pohtir. Kod numarası yohtir. Stoğumuz ise çohtir!.."
GhencThurk
09-30-2007, 08:07 PM
Pilot Temel http://www.frmtr.com/images/smilies/biggrin.gif http://www.frmtr.com/images/smilies/m/m08.gif
PİLOT Temel telsize var gücüyle bağırıyordu;
- Ula, sağ motor bozuldu. Düşeyrum, düşeyrum. Meydey düşeyrum. Kule düşeyrum.
Kule hemen cevapladı;
- Mesaj anlaşıldı. Yerinizi bildirin, yerinizi bildirin.
Temel gayet ciddi :
- Pilot kabini, öndeki sol koltuk, pilot kabini, öndeki sol koltuk.
GhencThurk
09-30-2007, 08:07 PM
Kim daha zeki
HER gün Ayşe ile sevgilisi ormana gidiyorlarmış. Oğlan ona 250 YTL verip ağaca çıkarıyormuş. Ve kız annesine yaptıklarını anlatıyormuş. Bir gün aynı olay yeniden olmuş ve anne artık çok sinirlenmiş. Demiş ki;
- Kızım o senin külotuna bakmak için seni çıkarıyor.
Kız da;
- Biliyorum anne ben de bu yüzden külotumu çıkarıyorum!
GhencThurk
09-30-2007, 08:07 PM
Türk erkeği
Kaçan golde yuh çeker.
Ağzında sigara halay çeker.
Genelde babaya çeker.
İskenderin üstüne künefe çeker.
Kafası bozulunca resti çeker.
Sevdiğini sorguya çeker.
Aldatılınca tetiği çeker.
İtalyan erkeklerine beş çeker.
İngilizlere yirmi beş çeker.
Balıketi görünce iç çeker.
GhencThurk
09-30-2007, 08:08 PM
Bilen ve bilmeyen
Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen zararlıdır,
ONDAN SAKININ.
Bilmeyen ve bilmediğini bilen bir öğrencidir,
ONA ÖĞRETİN.
Bilen ama bildiğini bilmeyen uykudadır,
ONU UYANDIRIN.
Bilen, bildiğini de bilen ve öğreten akıllıdır,
ONU İZLEYİN.
İlginç bilmece
Soru: Üç elmayı iki baba ve iki oğla paylaştırdık ve herkese bir elma düştü. Doğru mu?
Cevap: Evet, doğru. Çünkü elmayı paylaşanlar; dede, baba ve oğul.
GhencThurk
09-30-2007, 08:08 PM
Temel İle Fadime
Temel ile Fadime bir türlü ilişkiye giremezler ve doktora giderler.Doktor herşeyi anlatir...Ertesi gün yine çift gelir.Doktor sorar : Eee yaptınızmı ? Temel derki : nasıl olduğunu bilemedik.Doktor herşeyi detaylı biçimde anlatır derki : En sivri yerini,Fadimenin en derin yerine sokacaksın der.
Bir hafta sonra yine gelirler ve doktor sorar Temelin cevabı bu olur : doktor bey 2 saniyeden fazla olmadı.Doktor şaşırır.Derki bu kadar hızlımı ? Temel derki : Siz demediniz mi en sivri yerimi diye? Bende burnumu fadimenin kı*ına soktum ve kokudan 2 saniyeden fazla duramadım.
GhencThurk
09-30-2007, 08:09 PM
Ayşe Balkonda
Karı-koca tatil günü evde televizyon seyretmekten sıkılmış,yatak odasına geçmeye karar vermişler....Ama ne mümkün.....7 yaşındaki oğlan evde.....
Oğlum, hadi biraz sokağa çık, gez, oyna! Ihhhhh. Israr faydasız. Afacanin sokakta gözü yok.
- Öyleyse, diyor baba, annenle ben odamıza geçelim, sen de balkona. Etrafta neler olup bitiyor, yüksek sesle bize rapor et !
Oğlan biraz mızıklanmakla birlikte çaresiz balkona geçiyor. Bizimkiler de yatağa.
Ve Afacan canlı yayına başlıyor:
- Şu an bizim sitenin otoparkına yabancı bir araç park etti.Şimdi de aygaz arabası sokağa giriş yaptı.Yaşlı bir kadın markete giriyor......
Kısa bir sessizlik...ve rapora devam:
- Yan komşumuz Ahmet bey amcayla karısı Nejla teyze yatak odasında sevişiyorlar. Yataktakiler şok vaziyette.
Baba sesleniyor:
- Oğlum, nereden çıkardın şimdi bunu ?
- Hiç. Küçük kızları Ayşe balkonda dikiliyor da.
GhencThurk
09-30-2007, 08:09 PM
Kilotsuz Gezseydin
Yeni evli çift sabah uyanırlar ve yatakta muhabbet başlar. Kadın sorar kocasına:
-Ya senin ayakların neden bu kadar büyük?
-Çocukluğumda çok yalın ayak gezdim de ondan.
-Peki ya, kafan neden bu kadar iri?
-Çocukluğumda hiç şapka giymezdim de ondan.
Kadın, bir süre düşündükten sonra:
-Wahh wahh! Ne olurdu çocukluğunda biraz da kilotsuz gezseydin!...
GhencThurk
09-30-2007, 08:09 PM
Fren Sistemi
Bir gün Temel,İtalyan ve Fransız fren testi yapıyorlarmış.İtalyan ferrari ile duvara 1 cm kala durmuş. İtalyan: Benim arabamda ABS var demiş.
Fransız audi ile duvara 1 mm kala durmuş. Fransız:Benim arabamda ASR var demiş.
Sonra Temel doğan ile duvara geçirmiş.Temeli kan revan içinde arabadan çıkarmışlar. İtalyan ve Fransız:Senin arabanda hangi fren sistemi var demişler.
Temel:Benim arabada ASD (Anasını Satsan Durmaz)sistemi var demiş.
GhencThurk
09-30-2007, 08:09 PM
Doktor Yapma
Çekici bir genç kadın, çok zayıf bir bebeği doktora kontrole götürür. Bebeğe bakan doktor: Bu çocuk iyi gıda almıyor , der ve kadına dönerek: Lütfen soyununuz diye rica eder. Soyunan kadının göğüslerini iyice kontrol eden doktor: Düşündüğüm gibiymiş hanımefendi der : Sizin hiç sütünüz yok. Kadın Tabi olmaz doktor bey der.Ben çocuğun teyzesiyim...
Umarım verilmemiştir Beğenirseniz Devamı Gelicek + Rep
GhencThurk
10-01-2007, 02:16 PM
Bir ER
Bir albay, bir er, bir yasli kadin ve bir de genc kiz trende ayni
kompartmanda yolculuk etmektedir. Tren bir tunele girip kompartman
karardigi zaman, MUCUK bir öpücük sesi ve ardindan SIIRRRRAAAK ! diye bir tokat sesi duyulur. Tünelden ciktıktan sonra yasli kadin "Aferin genc kiza Nasil yapistirdi tokadi" diye düsünmekte ve kafasini sallamaktadir.
Genc kiz da "Zevksiz herif bu morukta ne buldu ki , bi de öpmeye kalkti ama kadin da iyi yapistirdi " diye dusunmektedir.
Albay ise "Ulan bizim esoglusu er, kizi öptü. Tokadi biz yedik" diye yanarken er de icinden soyle düsünmektedir:
"Hehe. Aferin lan bana. elimi öpüp nasil yapistirdim tokadi albaya...
GhencThurk
10-01-2007, 02:16 PM
Üç dilek
Bir gün ayı ile tavşan ormanda geziyorlarmış.Karşılarına bir cin çıkmış.Ayı ile tavşan korktukları için kaçmaya başlamışlar.Cin
"Durun kaçmayın"demiş."Sizin üç dileğinizi yerine getireceğim".
Önce ayıya birinci dileğini sormuş. Ayı da "Bu ormandaki bütün ayıların dişi olmalarını ve bana aşık olmalarını istiyorum"demiş.
Cin daha sonra tavşanın ilk dileğini sormuş.
Tavşan da"Motorbisiklet istiyorum"demiş.Ayı tavşana"Sen salak mısın?Daha güzel birşey isteyebilirsin"demiş.
Cin ayıya ikinci dileğini sormuş. Ayı:
"Bu ülkedeki bütün ayıların dişi olmalarını ve bana aşık olmalarını istiyorum"demiş.
Sonra tavşan"Ben kask istiyorum"demiş. Ayı "Daha güzel birşeyler istesene"demiş ve son dileğini dilemiş.
"Bütün dünyadaki ayıların dişi olmalarını ve bana aşık olmalarını istiyorum"demiş.
Tavşan motoruna binmiş,kaskını takmış ve son dileği şu olmuş;
"Ben bu ayının **** olmasını istiyorum"
GhencThurk
10-01-2007, 02:17 PM
Yer yokluğundan
Delikanli kiz arkadasi ile aganigi naganigi yapacak yer ararlar ancak
bulamazlar ve bir kamyonun altina girerler. Bir sure sonra
delikanlinin omzuna bir el dokunur delikanli bakar ki bir polis. Hemen
toparlanir ve polis sorar;
" Ne yapiyorsunuz bakayim siz burada"
Delikanli sogukkanli olmaya calisarak;
" Hiic der kamyon tamir ediyordum"
Polis " Bak oglum der bu cumle ile 3 hata birden yaptin"
" 1.cisi : Kamyon tamir edilirken yuz ustu degil sirt ustu yatilir"
" 2.cisi : Alt taraf degil ust taraf cikartilir"
" 3.cusu : Kamyon gideli yarimsaat oluyor"
GhencThurk
10-01-2007, 02:17 PM
Ehvaaah!!
Gunlerden bir gun spermler ayaklanirlar.
-Bu prezervatif cikali hicbir ise yaramiyoruz, derler.Bir gun aralarindan biri one cikar ve:
-Arkadaslar biz bu prezervatifi patlatip amacimiza ulasmaliyiz, der.Savas
naralari atarak saldiriya gecerler fakat hepsi carpip ölür.Bu olay gelenek
haline gelir ve nesiller boyu surer ve hic bir basari elde edemezler.Gunlerden bir gun aralarindan biri yine one cikar ve
-Arkadaslar atalarimizdan kalan bu gelenegi yerine getirmeliyiz ve bu sefer
cok guclendik artik amacimiza ulasacagiz- der. Savas naralariyla yine
saldiriya gecerler ve en sonunda prezervatifi patlatirlar.Ondeki liderlerinden bagirarak bir ses gelir:
-Imdat boka battik geri donun !!!
GhencThurk
10-01-2007, 02:17 PM
Acele etmeyin
Alican çok terbiyesiz bir çocukmus. Bir gün annesinin misafirleri konken
oynamaya geleceklermis.Oglunun yanlis hareketlerde bulunacagindan korkan annesi misafirlere Alican terbiyesiz bir laf ederse kalkip gidiyormus
gibi yapin belki utanir demis.Misafirler tamam deyip oyuna basladiklari
sirada Alican içeri firlayarak"Anne anne limana bir gemi yanasti içinde
bir sürü abaza denizci var,etrafta kari ariyorlar demis Bunun üzerine
kadinlar ayaga kalkip gidermis gibi yapmislar. Bu sirada Alican atılmış "Oturun oturun daha birhafta buradalar"
GhencThurk
10-01-2007, 02:17 PM
Enayi değilim
Arabasını park edip lokantaya giren adam, çıktğında arabasını akordeona
dönmüş bir halde bulur.
Cam sileceğinin altında bir kağıtt vardır.Kağıdı açtığında, şu satırlarla
karşılaşır :
-Ön vitesle geri vitesi karıstırıp arabanıza sert bir şekilde çarptım.
Arabanızda gördüğünüz gibi çok büyük hasar var. Olayı gören kimseler de
şu an, ben bu satırları yazarken çevremde toplanmış bulunuyorlar ve bu
kağıda adımı ve adresimi yazdığmı sanıyorlar.Ne halin varsa gör, o
kadar enayi değilim!
GhencThurk
10-01-2007, 02:17 PM
Aklınızda bulunsun
Adamin birini kirmizi isikta gectigi icin polis durdurmus, adamdan
ehliyet ruhsat istemis. Adam da "Yanimda yok, arkadasin evinde
iciyorduk, sanirim fazla kacirdim, biraz sarhosum orada unutmus olmam
lazım" demis.. Polis dumur olmus tabii..Kirmizi isik, alkol, ehliyet ruhsat yok...Gitmis komiserine durumu anlatmis...
Komiser gelmis adama ehliyet ruhsat sormus, adam cikartip uzatmis hemen.Komiser sasirmis tabiii...
Alkolmetreyi cikarip ufletmis, adamda zerre alkol yok...
Sasirmis tabi..
"Yaw memur bana sizin alkollu oldugunuzu ve ehliyetinizin yaninizda
olmadigini soyledi" demis.
Bizim uyanik donmus komisere..
"Siz ona aldirmayin, pek iyi degil galiba.. Birazdan size kirmizi isikta
gectigimi filan da soyleyebilir"
DoktorÇekici bir genç kadın, çok zayıf bir bebeği doktora kontrole
götürür.Bebeğe bakan doktor :
-Bu çocuk iyi gıda almıyor, der ve kadına dönerek:
-Lütfen soyununuz, diye rica eder.
Soyunan kadının, göğüslerini iyice kontrol ettikten sonra doktor :
-Düşündüğüm gibiymi? hanımefendi der, sizin hiç sütünüz yok.
Kadın :
-Tabi olmaz doktor bey, der.Ben çocuğun teyzesiyim
GhencThurk
10-01-2007, 02:18 PM
İyilik
Birgun bir adamin karsisina bir cin cikmis, "benden uc dilek dile.." demis.
Adam:"Kaynanmı, artik gormek istemiyorum" deyince cin bir anda adamin gozlerini oyuvermis.
Adam aci icinde kivranarak:"Ne yaptin yahu" deyince
Cin:"Eee, sen artik kaynanamı gormek istemiyorum demedin mi? Artik gormeyeceksin"demis.
"Simdi soyle bakalim ikinci istegin nedir?"
Adam: "Madem bu boyle oldu, ama hiç olmazsa aletim bacaklarima değsin ki teselli bulayim" deyince cin şak diye adamin bacaklarini keserek aletiyle ayni boya getirmis.
Adam yine aci icinde "ne yaptin ulan" deyince...
Cin:"Eee artık değiyor işte" demis ve eklemis
"Sira son isteginde"
Adam:"Yahu senin hic yaptigin iyi bir sey yok mu? Iyilik olarak ne
yapabiliyorsan bana onu yap" deyince cin adamin arkasina gecmis ve adami bir guzel becermis.
Adam yine bagirarak:"Ne yapiyorsun ulan, bu nasil iyilik" deyince
Cin cevap vermis:"Bu sana en iyi iyiliktir, hem korsun hem topalsin, baska kim becerir seni !!!.."
GhencThurk
10-01-2007, 02:18 PM
Diş çektirmek mi??
Diş hekiminin odasına giren genç ve güzel kadın :
-Ah doktorcuğum, dedi.Bu dişi çektirmektense, çocuk doğurmayı tercih
ederim.
Doktor :
-Öyleyse koltuğun ayarını yapmadan önce kararınızı verin.
Kitapçıda
Adam kitabevinden içeri girdi, tezgahta duran gence sordu :
-Sizde "Kadinlara Karsi Zafer Kazanan Erkek" romanı varmı? Tezgahtar
eliyle az ötesini işaret etti :
-Var efendim, orada masal kitapları bölümünde bulabilirsiniz.
GhencThurk
10-01-2007, 02:18 PM
Vefakar aile
Yamyam baba-oğul balta girmemiş ormanda dolaşırken nehirde yıkanan genç ve çok güzel bir kadın gördüler.
Oğul sordu :
-Ne dersin baba, yiyelim mi onu?
Baba bir an düşündükten sonra :
-Hayır, bunu eve götürür, onun yerine anneni yeriz! dedi
GhencThurk
10-01-2007, 02:18 PM
İletişim
Kari koca muthis kavga etmisler ve kusmusler bakmislar olcak gibi
deyil ve birbirlerine notlar yazarak anlasmaya karar vermisler.Bir gun
adam bir is gorusmesi yapmis ve sabah 8.30 da ise gitmesi gerek
komidinin uzerine bir not yazip koymus "sabah beni saat 8.00 de"
kaldir ertesi gun olmus adam bir kalkmis saat 10.00 muthis sinirle
firlamis yatakdan ve basuncunda bir not " saat 8.00 kalk""
GhencThurk
10-01-2007, 02:18 PM
Doktor
Uzun ve yorucu bir ask ve sevisme seansindan sonra doktor az otesinde
uyuklayan hastasina bakarken birden cok fena halde sucluluk duygusuna
kapilmis. Panikler gibi olunca icini rahatlatmak icin kendi kendine
soylenmeye baslamis "sakin ol Howard sakin ol... O kadar da dert etme
kendine.. Bu dunyada hastasiyla sevisen ilk ve tek doktor sen degilsin..
Pek cok doktor yapmistir bunu.. Tam o sirada kalbinin derinliklerinden
gelen vicdaninin sesini duymus.
"Ama Howard sen veterinersin..."
GhencThurk
10-01-2007, 02:18 PM
Neyle çalıyorum?
Gecenin bir vakti genelevin kapısı yıkılacak gibi çalınıyormuş...güm güm
güm. fahişelerden biri sinirle kapıyı açmış ve karşısında iki koluda
olmayan adamı görünce sormuş.
- noluyor ne biçim kapı çalmak o öyle demiş adam
- çabuk bana bir karı ver acilen demiş
Bunun üzerine kadın
- Sen bu halinle kadını napıcan neyine güveniyorsun diye sorunca
Adam:
- Bir saattir kapıyı neyle çalıyorum sanıyorsun demiş
GhencThurk
10-01-2007, 02:19 PM
İş başvurusunda
Adamın biri iş baş vurusunda bulunmak için bir şirkete gitmiş şirkettekiler
toplanıp adamı sınava almışlar . Sana bir soru soracağız bilirsen işi
alınacaksın demişler. Adam tamam demiş sorun.Soru şu yolda gider, yolcu taşır şöför kullanır nedir bu? Adam düşünmüş otobüs demiş .Şirkettekiler tamam kardeşim otobüs ama markası ne magirus'mu mercedes' mi MAN ' mı demişler.
Tam adam çıkacakken gel demişler sana bir hak daha tanıyalım söyle
bakalım havada uçar pilot kullanır yolcu taşır nedir bu? Adamcağız düşünmüş yolcu uçağı demiş. Şirkettekiler kusura bakma demişler tamam yolcu uçağı ama Boing mi , Airbus mı, concorde mu demişler bilemedin güle güle demişler.
Adamcağız tam çıkacakken dönmüş bir soruda ben size sorabilirmiyim demiş söyleyin bakalım kadınların iki bacağının arasında bulunur nedir bu?
Şirkettekiler tabiki malum organın adını hep bir ağızdan söylemişler. Adam
dönmüş;tamamda kardeşim demiş ananınki mi, ebeninki mi...
GhencThurk
10-01-2007, 02:19 PM
Dert
Eczaneye giren delikanli, eczaci hanimi görünce geri dönmeye davrandiysa
da,
- Ne istediniz? Sorusu üzerine durmak zorunda kaldi.
- Eczaci beyle görüsecektim.
- Eczanenin sahibi benim. Iki de bayan ortagim var. Ne istediginizi bize
söyleyebilirsiniz.
Delikanli, kizarip bozararak:
- Son günlerde bir seyler oldu bana, dedi. Kadinlar beni çok tahrik ediyor.Üç
bes kadin bile yetmiyor. Bunun için bana acaba ne verebilirsiniz?
Eczaci hanim: - Bir dakika, dedi içerdeki arkadaslarimla Konusayim.
Geri dönünce:
- Size, dedi, ayda sekiz bin frank verebiliriz. Bizim evde kalirsiniz, yiyip
içmek de bizden.
GhencThurk
10-01-2007, 02:19 PM
Reel ve potansiyel
Çocuğun birisi, bir gün matematik dersi sonrasında kafasında bir takım
soru işaretleri ile babasına gelir. Babası,
"Oğlum bugün okul nasıl geçti?" diye sorunca, çocuk babasına anlatır. "Babacığım her sey iyiydi. Ama matematik dersinde anlatılan "reel" ve "potansiyel" kavramlarını anlayamadım". Bu durum üzerine babası çocuğuna bu kavramları ilginç bir yöntemle anlatmaya karar verir. Çocuğuna, annesine gitmesini ve ona 1 milyon dolar karşılığında Robert De Niro`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk gider ve sorar. Annesi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını, bedava olarakta seve seve Robert De Niro`yla yatabileceğini söyler. Çocuk bu cevabı babasına iletir. Bunun üzerine babası çocuğun ablasına giderek ona 1 milyon dolar karşılığında Leonardo Di Caprio`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk ablasına gider ve sorar. Ablasıda annesi gibi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını bedava bile seve seve onunla yatabileceğini belirtir. Çocuk bu cevabı da babasına iletir. Babası ise söyle der. "İşte oğlum sorularının cevabı. Şu anda elimizde reel olarak 2 milyon dolar para, ve 2 tane potansiyel ****** var."
GhencThurk
10-01-2007, 02:19 PM
İnanır mısınız?
Bir bayanın yatak odasındaki gardrop bozuktur. Evin yanında bulunan istasyondan tren geçince kapağı açılmaktadır. Bunun için bir gün bir
marangoz çağırır. Marangozu yatak odasına götürür ve dolabı gösterir. O
anda bir tren geçer ve gardrobun kapağı kendiliğinden açılır. Marangoz
menteşelere, kilide bakar. Hanımefendi buradan gardrobunuzun nesi olduğunu anlayamadım. Şimdi ben içine gireyim ve siz kapağı kapatın, böylece ben içeriden bakarım belki böyle anlarım der. Marangoz içeri girer, kadın kapağı kapatır. O anda kapı çalar. Kadın kapıyı açar. Kadının kocasıgelmiştir. Kocası doğru odasına gider ve üstünü çıkarıp asmak için gardrobunu açar. Bir bakar ki gardropta bir adam. Kızarak adama bağırır.
"Ne işin var senin burada?" der.
Marangoz korkmuş bir vaziyette cevap verir.
"Şey beyefendi ne desem ki, şimdi size burada tren bekliyorum desem
inanır mısınız?"
GhencThurk
10-01-2007, 02:22 PM
HANGİSİ DAHA AÇIKGÖZ
Çok akıllı geçinirdi.Kapısında "ikinci kez gelen hastalardan yarım ücret alınır"yazılı doktora girdi.Gülerek :
-Bakın doktorcuğum, yine ben geldim, hatırladınız mı beni?dedi.
Doktor da güldü :
Tabii, hatırlamaz olur muyum?
Eeee? Muayene etmeyecek misiniz?İlaç vermeyecek misiniz?
Hayır gerekmez...Geçen gelişinizde verdiğim ilaca devam edin...
TEK ASKER
GhencThurk
10-01-2007, 02:22 PM
Manevra varmış.Temel elde tüfek yerde yatıyormuş.Komutan gelip sormuş :
-Düşman önden gelirse ne yaparsın Temel?
Temel cevaplamış.Şu yandan, bu yandan, arkadan gelirse, diye tekrar sormuş komutan.Temel bunları da cevaplamış.
Komutan en sonunda :
-Ya düşman tepeden gelirse?deyince.
Temel dayanamamış ve :
-Habu memleketin tek askeru ben miyum komitanum daa!AMELİYAT YERİ
GhencThurk
10-01-2007, 02:22 PM
İki sevgili bir ağacın gölgesinde otururlar.Delikanlının tatlı sözleri arasında bir ara kız sevgilisinin kulağına fısıldar :
-Sevgilim sana apandist ameliyatı olduğum yeri göstereyim.
Delikanlının gözleri parlar.
-Göster canım göster.
Kız eliyle uzak bir yeri göstererek :
-Bak şu ilerde görünen sarı bina var ya, onun üçüncü katı....ROMANTİZME BAK
GhencThurk
10-01-2007, 02:23 PM
Hayvanat bahçesinde iki ahtapot kollarını birbirine sarmış, dolaşıyorlardı.Erkek ahtopot eğildi, hafif sesle dişi ahtapotun kulağına fısıldadı :
-Ne güzel bir gece, değil mi sevgilim?...Mehtap, yıldızlar, sen, ben...Ve bu güzel gecede seninle ikimiz böyle kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola dolaşıyoruz.
GhencThurk
10-01-2007, 02:23 PM
ÜÇ KEZ
Ava çıkmış adam, başına gelenleri anlatıyormuş :
-Ormanda ilerlerken, karşıma kocaman bir Ayı çıkmaz mı?Çifteyi doğrultacak vakit yok!..Silahı bir kenara attığım gibi başladım kaçmaya.Fakat Ayı peşimde!Benden hızlı koşuyor.Bir ara ayının sıcacık nefesini ensemde hissettim.O kadar yaklaşmıştı.Derken Ayının ayağı kaydı, yere düştü...Fırsat bu fırsat, tabana kuvvet arayı açtım.Ama Ayı toparlandı, kalktı, bana yetişti.Yine nefesi ensemde... Pençesini uzatsa omuzumdan yakalayacak.Allahtan tam o sırada yine Ayının ayağı kaydı, yere düştü.Talih bana gülüyor!Hızımı arttırabildiğim kadar arttırdım, yeniden arayı beşyüz metre kadar açtım.Tanrı sizi inandırsın arkadaşlar, Ayı yine bana yetişti.Yine nefesi ensemde...şansa bakın...Ayının tekrar ayağı kayıp yere düşmez mi?
Serüveni dinleyenlerden biri dayanamamış :
-Sen de çok yürekliymişsin kardeşim!...Hayvan bana üç defa nefesi enseme gelecek kadar sokulsa, çok ayıptır söylemesi, ben korkumdan altıma ederim.
Avcı dönüp ters ters sözünü kesene bakmış :
-Lafı karıştırma yahu! Ayı üç kez neyin üstüne bastı da ayağı kayıp yere düştü sanıyorsun?
GhencThurk
10-01-2007, 02:23 PM
İKİ VAKTE KADAR
Eski deyimle basur (yeni ve bilimsel söylenişiyle hemoroit) çekenler bilir, çok ıstırap veren bir hastalıktır. Adamcağız da hemoroitten öyle çekmiş ki...Derken biri Kahve telvesi sür deyince, bir yerlerden kahve bulmuş.Bol bol koyup pişirmiş.Sonra da avuçladığı gibi sürmüş.Sürmüş ama...Ağlaya sızlaya doktora koşmuş. Soyunmuş, eğilmiş.Doktor da eğilmiş, bakarken...Hasta sormuş :
-Ne var doktorcuğum? Ne gördün?
-Vallahi iki vakte kadar bir yol görünüyor.Birde uzun boylu birinden toplu para alacaksınız.Haaa Bir de mektup var.
GhencThurk
10-01-2007, 02:23 PM
BAKAN
Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememişti.Ne yapsa makbule geçmiyor, basın hergün kendisiyle uğraşıyordu.Nihayet :
-Öyle bir şey yapayım ki, gazeteciler mat olsun, diye düşündü ve ilan etti :
-Pazar günü saat 10'da bakan denizin üzerinden yürüyerek geçeceğim.
Pazar sabahı saat 10'da tüm basın mensupları toplandılar orada.Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye başladı.Karşı kıyıya kadar da yürüdü geçti.Herkesin gözleri dehşetle açılmıştı.
Fakat ertesi günü tüm gazetelerde şu başlık okundu :
-Bakan yüzme bilmiyor!
GhencThurk
10-01-2007, 02:23 PM
BAKAN KARISI?
Bakanlardan birinin ölmesiyle başka bir milletvekili onun süresini doldurmak üzere seçilmişti. Adam hemen karısına telefon ederek, bu haberi vermek istedi :
-Bir bakan karısı olmak ister miydin? diye sordu.
Karısı biraz düşündü sonra:
-Hangisinin?
GhencThurk
10-01-2007, 02:24 PM
BEN AYİ DEĞİLİM
Arabasını park edip lokantaya giren adam, çıktığında arabasını akordeona dönmüş bir halde bulur.Cam sileceğinin altında bir kağıt vardır.Kağıdı açtığında, şu satırlarla karşılaşır :
-Ön vitesle geri vitesi şaşırıp arabanıza sert bir şekilde çarptım. Arabanızda gördüğünüz gibi büyük hasar var. Olayı gören kimseler de şu an, ben bu satırları yazarken çevremde toplanmış bulunuyorlar ve bu kağıda adımı ve adresimi yazdığımı sanıyorlar.Ne halin varsa gör, o kadar enayi değilim!
GhencThurk
10-01-2007, 02:24 PM
BEBEK
Adamın biri misafirliğe gitmiş. Akşam olunca haliyle sormuşlar :
-Pardon arkadaş, demişler karı-koca. "Bizim odada mı yatarsın, bebeğin odasında mı, yoksa boş bir odada mı?
Adam düşünmüş :
-Karı-koca nın yanında yatılmaz, bebekte uyanır ağlarsa uykusu kaçacak, ben boş odada yatarım, demiş.
Sabah olunca adam elini yüzünü yıkamış, bir de bakmış çok güzel bir kız adama havlu tutuyor.
Adam:
-Kızım senin ismin ne? diye sormuş.
Kız :
-Bebek amcacığım ya sizin isminiz?...
Adam :
-Eşek kızım eşşşeeek...
GhencThurk
10-01-2007, 02:24 PM
HEP BOĞA MI?
İspanya'da tatilini geçiren turist, restoranda tipik bir İspanyol yemeği yemek istemişti. Listeyi uzun uzun inceledi.Cojano adı dikkatini çekti.Ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.Parmağını basıp, garsona işaret etti.Garson bir tabak içerisinde yemeğini getirdi.Nefis bir şeydi ama içindekinin ne olduğunu çıkaramadı.Bir çeşit etti ana ne?...Garsonu çağırdı ve sordu...Garson anlattı :
-Bugün boğa güreşlerine gittiniz mi bayım?
-Evet...
-İşte bu yediğiniz yemek bugün arenada öldürülen boğanın yumurtalıklarından yapıldı.
Adam ertesi gün gene aynı restorana gitti.Tadı damağında kalan yemeği Cojano'yu bir kez daha istedi.Lezzetle yedi.Artık ahbap oldukları garson hatır sormaya geldi :
-Nasıl memnun kaldınız mı bayım?
-Kaldım kalmasına ama bir şey dikkatimi çekti.Dün yediğim Cojano biraz daha büyüktü gibi geldi bana.
Garson başını iki yana salladı :
-Her zaman boğa kaybetmez bayım...
GhencThurk
10-01-2007, 02:24 PM
RESİM
Leyla, ağacın altına oturmuş resim yapıyordu.Babası kızın elindeki bomboş kagığıdı görünce sordu :
-Leyla, ne resmi yapıyorsun bakayım?
-Çimenlikte bir keçi resmi.
-Çimenler nerede?
-Keçi hepsini yedi.
-Ya keçi?...
-Yiyecek birşey kalmayınca o da gitti.
GhencThurk
10-01-2007, 02:25 PM
HOO!!!
Doğu köylerinden birinde, kış kıyamette, adamın birisi ölmüş.Köylüler cenazeyi kızakla mezarlığa götürüyorlarmış.Ama daha mezarlığa varmadan, kızak da, öküzler de çamura saplanmış.Köylüler uzaktan öküzlere bağırmışlar çağırmışlarsa da, kimse çamura girmeyi göze alamamış.
O sırada, birisi, bakmış ki; dirilerden hayır yok, ölüye seslenmiş :
-Ulan, öldün öldün de, öküzlere bir "Ho!" diyemeyecek kadar mı öldün, mübarek hoo
GhencThurk
10-01-2007, 02:27 PM
ÇORAP
Ayakları çok fena kokardı. Bir gün bir arkadaşına birlikte tiyatroya gitmelerini teklif etti.
-Hay hay, dedi arkadaşı.Ama eve git, ayaklarını yıka ve temiz bir çorap giy. Söz mü?
Tiyatroya gittiler.Yerlerine oturdular.Aradan beş on dakika geçmeden etrafındakiler mendillerini burunlarına götürmeye başladı.
-Hani söz vermiştin, dedi arkadaşı.
-Vallahi değiştirdim, dedi.
İnanmazsın diye kirlileri de cebime koydum.""""""
GhencThurk
10-01-2007, 02:27 PM
KIZAMIK
Bey, telefonu açıp seslendi :
-Alo...Doktor Bey, bizim oğlan kızamık.
-Biliyorum, dedi doktor, dün sizin eve girip gerekli şeyleri söyledim, kendisini kimseyle temas ettirmeyin ve..
-Ama doktor bey, oğlan hizmetçiyi öpmüş bir kere...
-Ya bu fena işte...Öyleyse hizmetçiyi de karantinaya almalı.
-Doktor bey, bir şey daha var, sonra hizmetçiyi bende öptüm...
-O... İşler çatallaştı, hastalık herhalde size de bulaşmış olmalı.
-Ya..sonra ben karımı öptüm...
-Ne diyorsun be? Öyleyse ben de kızamık olacağım demek...
GhencThurk
10-01-2007, 02:27 PM
MİYAW
İki deli, akılhastahanesinden kaçmaya karar vermişler. Gece vakti hızlı bir şekilde duvardan atlayarak boşluktaki tarlaya çıkmışlar. Tellerin arasından sürünerek ilerlerken bir bekçi bunların hışırtısını duymuş. Hemen bağırmış: "Kim var orada?" Delilerden biri hemen: "Miyaw, miyaww" diye seslenmiş. Huşırtıyı kedinin çıkardığını zanneden bekçi tam geri dönecekken deliler yine sürünmeye başlamışlar ve yine bir hışırtılar başlamış. Bekçi hemen dönmiş ve bağırmış: "Kim var orada?" İyice sinirlenen deli: "Miyaw dedik ya len" demiş
GhencThurk
10-01-2007, 02:27 PM
SERT KOVBOY
Bir kovboy çiftliğine dönmektedir.Bindiği atı yeni satın almıştır.Atın üstünde bir gün evvel evlendiği genç bir kadını da getirmektedir.Sel yatağı boyunca ilerlediklerinden, kötü bir rastlantı sonucu at kayar.
-Bir,der kovboy kısaca.
Ve on dakika sonra at yine bir yoldan sapma yapar.
-İki, der kovboy.
Biraz daha ileride, at bir engel karşısında, az kalsın dengesini kaybeder gibi olur, bu kez kovboy ne bir, ne iki der.Kadını attan indirir ve :
-Üç, der!
Ve bir tabancayla atı öldürür.
Genç evli kadın, dehşete düşmüştür.İtiraz etmekten kendini alıkoyamaz.
-Herşeye karşın, biraz sert, yapmamalıydın!
Ve kovboy sayar :
-Bir!
GhencThurk
10-01-2007, 02:28 PM
EFENDİ MANİTU
Stresten bıkmış adamın biri, uzun bir deniz seyahatine çıkmış. Fakat şanssızlıktan gemi batmış ve sadece bu adam kurtulabilmiş. Günlerce minik bir tahta parçasının üstünde denizde yol aldıktan sonra minik bir adaya gelmiş. Adam daha ne olduğunu anlamadan yerliler bunu almış götürmüşler. Adam yüzlerce yamyam yerlileri görünce: " Eyvah, boku yedik." demiş. Tam ağlayacağı sırada gökten " Hayır evladım, boku yemedin" diye acayip ve gür bir ses gelmiş. Şaşıran adam: "Sen kimsin ya?" demiş. Yine aynı gür ses "Ben ulular ulusu efendi manitu' yum." demiş. İyice şaşıran adam: "Peki Efendi Manitu, ne yapmam lazım?" demiş. Hemen cevap gelmiş: "Şimdi sakin bir şekilde sağ tarafındaki yerlinin mızrağını kap, en önde duran ve başında bir sürü tüy olan büyük yerliye sapla" demiş. Adam hemen can havliyle mızrağı kapıp şef yerliyi öldürmüş. Yine aynı ses son kez gürlemiş " İşte şimdi boku yedin evladım!"
GhencThurk
10-01-2007, 02:28 PM
ELTİMGİLE GİDİYOM
Yeni ilçe olan bir köye trafik ışıkları yeni konmuş, ışıkların altında bir polis bekliyor ve halkın ışıklara uymasını sağlamaya yani bir çeşit trafik eğitimi vermeye çalışıyormuş.
O sırada, bakmış ki; bir kadın, elinde tuttuğu çocuğuyla, kırmızı yanarken karşıya geçiyor.Hemen seslenmiş :
-Hanım, hanım! Nereye?
Kadın dönüp :
-Vıy! demiş. Sana ne? Eltimgile gidiyom
GhencThurk
10-01-2007, 02:28 PM
KAZANAN KİM
Ağa ile ırgatı köyden kasabaya giderken...Bir ara ağanın aklına bir muziplik geldi :
-Bak, dedi, şu yol kenarında ineklerin bıraktığı tezekleri yersen...Bu arabamı da, atları da, koşumları da sana veririm.Senin olsun.
Irgat gıcır gıcır arabayı, atları, koşumları görünce, düşünmedi bile...Tezeğin hepsini yiyip bitirdi.
Kasabaya gittiler, alışveriş yaptılar, dönerken...Ağa birden düşünceye daldı."Muziplik derken, araba da, at da, koşumlar da gitti"diye :
-Bana bak, dedi, arabayı, atları, koşumları geri istiyorum.Kaça verirsin?
-Para filan istemem.Aldığım fiyata veririm,ağa...
-Yani?
-Yanisi şu ; Bak karşı kenarda duran tezekleri gördün mü?Sen de onları ye!Al arabayı, atları koşumları!...
Baktı başka çare yok, ağa da eğildi, zorlana zorlana yedi tezekleri...
Tam köye yaklaştıkları sırada ırgat gülmeye başladı kendi kendine...
-Ne gülüyorsun, diye sordu ağa, bir şey mi var?
-Nasıl gülmem, ağam?Biz yola çıkarken bu araba da, bu atlar da, bu koşum da senindi.Şimdi yine senin...Peki, öyleyse biz o tezekleri niye yedik?
GhencThurk
10-01-2007, 02:28 PM
ŞEREFSİZ
Hollywood'da güzel bir evde bir parti veriliyor.Partinin sahibi partiyeheyecan ve değişim katmak için mikrofonu eline alıp başlıyor :
-Arkadaşlar akvaryumdaki iki Pirana'yı bu havuza atacağım.Havuza atlayıp karşıya çıkan arkadaş şu gördügünüz sarışınla sabaha kadar eğlenebilir.
Kimsede ses seda yok.
-Bu esmeride sunuyoruz.
Yine kimsede ses yok.
-Bu kumral bayanı da hediye ediyoruz.
Yine ses yok.
-Bu topu da veriyoruz.
-Slaaaaash!!!...
Adamın biri suda hızla yüzüyor ve karşıya geçiyor.Tekrar koşup havuzun öbür kenarına geliyor :
-Nerede o ********!
-Beyefendi o havuzun karşısında!
Adam şaşkın şaşkın :
-O değil! Beni havuza iten ******** nerede......
GhencThurk
10-01-2007, 02:28 PM
DAHA ÇOK İSTİYOR...
Çocuk, okuldan bir gözü şiş olarak dönünce, annesi telaşlandı :
-Oğlum ne oldu gözüne? Düştün mü yoksa?
-Hayır düşmedim.Arkadaşım Orhan'la dövüştük.Ben de yarın onun gözünü şişireceğim!
Annesi yatıştırmaya çalıştı :
-Sakın ha! Dövüşmek iyi birşey değil.Ben sana yarın pasta çörek vereyim.Arkadaşına da ver, barışın.Güzel güzel oynayın olmaz mı?
-Olur anneciğim, barışırız.
Ertesi gün, çocuk öteki gözü de şişmiş olarak döndü.Annesi merakla sordu :
-Yine ne oldu?
-Arkadaşım yaptı, daha çok pasta, çörek istiyor!
GhencThurk
10-01-2007, 02:29 PM
PATATES
FBI gizli ajan eksikliğini giderebilmek için ajan seçmeleri yapmaya karar vermiş. Ve hergün üçer kişi çağırıp aralarından birini ajan olarak himayelerine alıyorlarmış. Seçimlerin 3. günü Temel' de katılmış. Yanındada bir ingiliz ve bir amerikan varmış. Bunlardan ilk olarak kamuflaj olmalarını istemişler. İçinde sadece bir çuvalın bulundu boş bir odaya sokmuşlar ve burada gizlenmelerini söylemişler. İlk önce ingiliz girmiş. 5 dk. sonra odaya giren bir yetkili gitmiş içinde ingilizin saklandığı çuvala tekme atmaya başlamış.
Hemen çuvalın içinden bir ses gelmiş: " Miyaw, miyaw." İngilize ilk testi başarıyla geçtiğini söyleyip amerikan' ı odaya koymuşlar. Amerikan' da aynı çuvala saklanmış. Biraz sonra yine odaya giren yetkili gitmiş ve çuvala bir tekme atmış. Çuvalın içinden: "Hav, hav." diye bir ses gelmiş. Amerikan' ıda tebrik edip Temel' i odaya koymuşlar. 5 dk. sonra odaya giren aynı görevli gitmiş çuvala bir tekme atmış. Ama hiçbir ses gelmemiş. Bir daha atmış yine tık yok. Bir daha bir daha derken en sonunda çuvaldan cılız bir ses yükselmiş: " Patateeeeesss
GhencThurk
10-01-2007, 02:29 PM
Temel uçakla Trabzona gidecekmis.Oturmus bir yere rasgele... Asil yer sahibi gelmis;
- Yer sahibi: Beyfendi burasi benim yerim kalkarmisiniz?
- Temel: Hayir
- Yer sahibi : Beyfendi burasi benim yerim kalkin
- Temel: Hayir
Yer sahibi gider Hostese basvurur.
- Hostes: Beyfendi burasi sizin yeriniz degil kalkarmisiniz lütfen
- Temel: Kalkmam
Hostes çare bulamayinca kaptana basvurur.
- Kaptan: Temelin kulagina bisi fisildar ve Temel gecer Arka tarafa oturur.
Herkes hayret etmis biz bu kadar urastik kalkmadi acaba Kaptan nasil kaldirdi bunu.Dayanamiyorlar Kapatana Soruyorlar;
- Kaptan: Dedim ki Burasi Trabzona Gitmez
GhencThurk
10-01-2007, 02:29 PM
ŞEMSİYE
Yıllar önce İngiltere'de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
-Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
-Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
Neye uğradığını anlamayan er :
-Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
-Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?
GhencThurk
10-01-2007, 02:29 PM
ŞİKE
Futbol maçı başlamadan önce iki takımdan birinin kaptanı, hakemi bir köşeye çekip :
-Hocam, der.Sen bizim takımın durumunu bilmezsin...
-Bu maçı bize kaybettirecek olursan, bizimkiler seni ne yapar bilirmisin?
-Ne yaparlar?
-Seni parça parça ederler...
Hakem cevap verdi :
-Anlaşıldı, siz bu oyunda berabere kalacaksınız...
-Neden?
-Öteki, takımın kaptanı da bana aynı sözleri söyledi de ondan!...
GhencThurk
10-01-2007, 02:30 PM
SAKAT ÇOCUK
Karısı hamile olan bir adama işyerinde aniden bir telefon gelmiş: "Beyefendi, bir bebeğiniz oldu acele hastahaneye geliniz" diye. Heyecanlanan adam hemen hastahanenin yolunu tutmuş. Doğum bölümüne gştmiş. Kendisini bir hemşire karşılamış. Adam durumu anlatınca hemşire: "Beyefendi, evet doğru bir çocuğunuz oldu ama malesef sakat doğdu" demiş. Habere çok üzülen adam: "Olsun çocuğumu gösterin bana" demiş. Hemşire: "Beyefendi, görmeseniz daha iyi olur çünkü çocuğunuz çok ileri derece spastik" demiş.
Adam yinede: "Olsun o benim evladım, görmek istiyorum" diye diretmiş. Hemşire: "Peki öyleyse" deyip spastik çocuklar bölümüne geçmiş. Adamda peşinden gitmiş. İlk bölümde kolsuz çocuklar varmış. Adam: "Çocuğum burada mı?" diye sormuş Hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz ilerideki bölümlerde" diye yanıtlamış. Bir sonraki bölüme geçmişler. Buradada bacağı olmayan bebekler varmış. Adam yine: "Çocuğum burada mı hemşire hanım?" diye sormuş. Hemşire yine: "Hayır beyefendi, çocuğunuz daha ilerdeki bölümlerde" diye yanıtlamış.
Bir bölüm daha geçmişler buradada hem kolu hem bacağı olmayan çocuklar varmış Adam yine heyecanla: "Buradamı çocuğum?" demiş. Fakat hemşire yine: "Hayır beyefendi" diye yanıtlamış. Üzülen adam bir sonraki bölüme geçmiş. Bu bölümde ise sadece kafa olan çocuklar varmış. Adam yine hüzünle: "Hemşire hanım, artık sanırım burada çocuğum" demiş. Fakat hemşire: "Hayır beyefendi, çocuğunuz şimdi gideceğimiz bölümde, fakat isterseniz gitmeyelim çünkü çocuğunuzu görünce çok kötü olabilirsiniz" demiş. Adam yine ısrarla: "Hayır, ne olursa olsun o benim çocuğum" demiş. Hemşire "Peki o zaman" deyip bir sonraki bölüme gitmiş. Bu bölümdeki oda bomboşmuş. Sadece odanın ortasında bir masa, masanın üstünde bir kavanoz, kavanozun içindede bir kulak duruyormuş. Adam hemen: "Bu mu benim çocuğum?" diye sormuş. Hemşire üzüntüyle: "Evet beyefendi, ama malesef çocuğunuz sağır" demiş.
GhencThurk
10-01-2007, 02:30 PM
İYİLİK MELEĞİ
Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir ses :
-Binme, bu uçak düşecek!
Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş.
İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış :
-Uçak düştü kurtulan olmadı!
Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında :
-Binme bu trene, raydan çıkacak!
Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş :
-Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı...
Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses :
-Bu otobüse binme, freni patlayacak!
Dönmüş yine kimse yok! Dayanamamış, bağırmış :
-Sen kimsin yahu?
-Ben senin iyilik meleğinim!
Adam iyice kızmış :
-Ulan evlenirken neredeydin!
GhencThurk
10-01-2007, 02:30 PM
SAPIK DOKTOR
Psikolog karşısındaki sinir hastası bir genci teste tabi tutmaktadır.Kağıt üstüne bir dikörtgen çizip :
-Bu size neyi hatırlatıyor?diye sorar.
Hasta :
-İçinde kadın bulunan bir yatağı, diye cevap verir.Arkasından psikolog kağıda büyükçe bir kare çizer.Hasta, bu kez :
-İçi kadın dolu bir oda, der.
Derken, çok büyük bir dikdörtgen çizdiğinde, hasta bu sefer de :
-Bu da içi kadın dolu bir ev, deyince, psikolog dayanamaz :
-Tamam beyefendi, der.Siz bir kadın budalasısınız.
Ama psikolog daha lafını bitirmeden, hasta bağırır :
-Ne, ben mi? Aslında sen kadın budalasısın be! Sabahtah beri bana terbiyesiz resimler çiziyorsun...
GhencThurk
10-01-2007, 02:30 PM
İKRAM
Adamın biri yabancı bir şehirde, bir evin kapısını çalarak şu ricada bulunur :
-Pek susadım, buralarda su bulamadım, lütfen bana bir bardak su verir misiniz?
Kapıyı açan çocuk, adamın yüzüne bakarak, kısa bir tereddütten sonra :
-İstersen ayran getireyim, der.
Adam bu teklifi teşekkürle kabul ettikten az sonra, çocuk bir çanak ayran getirir.
Adam ayranı içtikten sonra çocuk :
-İstersen daha getireyim,der.
-Zahmet olur yavrum.
-Hayır, zaten bu ayranın içine fare düştüğü için nasıl olsa dökecektik!
Bunun üzerine, adam iğrenerek, elindeki ayran çanağını hiddetle yere atıp parçalayınca, çocuk feryadı koparır :
-Anne, kapıdaki adam köpeğin çanağını kırdı!
GhencThurk
10-01-2007, 02:31 PM
NE KOYSAYDIM?
Adam sünnetçi dükkanının vitrinine şemsiye koymuş, biri de merak etmiş :
-Yahu sünnetçi vitrininde şemsiyenin işi ne be?
Sünnetçi fena fena bakmış :
-Yani vitrine ne koysaydım?
GhencThurk
10-01-2007, 02:31 PM
VEFAKAR AİLE
Yamyam baba-oğul balta girmemiş ormanda dolaşırken nehirde yıkanan genç ve çok güzel bir kadın gördüler.
Oğul sordu :
-Ne dersin baba, yiyelim mi onu?
Baba bir an düşündükten sonra :
-Hayır, bunu eve götürür, onun yerine anneni yeriz! dedi.
GhencThurk
10-01-2007, 02:31 PM
SÜTÜ OLMAZMIŞ
Çekici bir genç kadın, çok zayıf bir bebeği doktora kontrole götürür.Bebeğe bakan doktor :
-Bu çocuk iyi gıda almıyor, der ve kadına dönerek ;
-Lütfen soyununuz, diye rica eder.
Soyunan kadının, göğüslerini iyice kontrol ettikten sonra doktor
-Düşündüğüm gibiymiş hanımefendi der, sizin hiç sütünüz yok.
Kadın :
-Tabi olmaz doktor bey, der.Ben çocuğun teyzesiyim...
GhencThurk
10-01-2007, 02:31 PM
VAAZ
Sahranın ıssız bir köşesinde,bir din adamı lejyonerlere vaaz vermeye gelir.Vaaz'dan önce binbaşı askerleri uyarır:
-Rahibin ziyareti sırasında, özellikle küfür ve müstehcen kelimeler istemiyorum! Dövüşmeyi bildiğiniz gibi, kendinizi tutmayı da bildiğinizi ona gösterin...
Daha sonra rahip, birliğin önünde vaazına başlar :
-Herşeyden uzakta yaşıyorsunuz, ama geleneklerinizle övünmeniz gerekir.Ben size kendisi de sizin gibi bir kahraman olan Hz. İsa'nın selamlarını getirdim.Söyleyin bana, kahramanlıktan daha saf, daha güzel ne vardır?
Tam o anda birkaç lejyoner ağızlarını açmaya hazırlanırken binbaşı ayağa fırlar ve haykırır :
-Götüm, diyene onbeş gün hapis!...
Bir bayanın yatak odasındaki gardrop bozuktur. Evin yanında bulunan istasyondan tren geçince kapağı açılmaktadır. Bunun için bir gün bir marangoz çağırır. Marangozu yatak odasına götürür ve dolabı gösterir. O anda bir tren geçer ve gardrobun kapağı kendiliğinden açılır. Marangoz menteşelere, kilide bakar. Hanımefendi buradan gardrobunuzun nesi olduğunu anlayamadım. Şimdi ben içine gireyim ve siz kapağı kapatın, böylece ben içeriden bakarım belki böyle anlarım der. Marangoz içeri girer, kadın kapağı kapatır. O anda kapı çalar. Kadın kapıyı açar. Kadının kocası gelmiştir. Kocası doğru odasına gider ve üstünü çıkarıp asmak için gardrobunu açar. Bir bakar ki gardropta bir adam. Kızarak adama bağırır. "Ne işin var senin burada" der. Marangoz korkmuş bir vaziyette cevap verir. "Şey beyefendi nedesemki, şimdi size burada tren bekliyorum desem inanırmısınız?"
GhencThurk
10-01-2007, 02:32 PM
HEPSİ BİRDEN
Oymakbeyi, izci adaylarını karşısına toplamış, onlara izciliğin ilkelerini anlatmaya çalışıyordu :
-Bakın çocuklar, dedi.Bir izci, her gün, hiç olmazsa bir kez birine yardımcı olmalıdır.Hastalara...Yaşlılara...Muhtaçlara...Her sabah okula geldiğiniz zaman size birgün önce nasıl bir iyilik yaptığınızı soracağım.Tamam mı?
Ertesi sabah Oymakbeyi çocukları toplayıp sordu :
-Söyleyin bakalım...Dün ne gibi bir iyilik yaptınız?
Bütün çocuklar, hep bir ağızdan :
-Yaşlı bir kadının karşıdan karşıya geçmesine yardım ettik efendim.
Adamcağız şaşırdı :
-Hepiniz mi?
-Evet efendim, hepimiz birden.
-Neden?
Çocuklardan biri cevap verdi :
-Kadın karşıdan karşıya geçmek istemiyordu, ondan efendim!
GhencThurk
10-01-2007, 02:32 PM
Çocuğun birisi, bir gün matematik dersi sonrasında kafasında bir takım soru işaretleri ile babasına gelir. Babası, "Oğlum bugün okul nasıl geçti" diye sorunca, çocuk babasına anlatır. "Babacığım her sey iyiydi. Ama matematik dersinde anlatılan "reel" ve "potansiyel" kavramlarını anlayamadım". Bu durum üzerine babası çocuğuna bu kavramları ilginç bir yöntemle anlatmaya karar verir. Çocuğuna, annesine gitmesini ve ona 1 milyon dolar karşılığında Robert De Niro`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk gider ve sorar. Annesi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını, bedava olarakta seve seve Robert De Niro`yla yatabileceğini söyler. Çocuk bu cevabı babasına iletir. Bunun üzerine babası çocuğun ablasına giderek ona 1 milyon dolar karşılığında Leonardo Di Caprio`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk ablasına gider ve sorar. Ablasıda annesi gibi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını bedava bile seve seve onunla yatabileceğini belirtir. Çocuk bu cevabıda babasına iletir. Babası ise söyle der. "İşte oğlum sorularının cevabı. Şu anda elimizde reel olarak 2 milyon dolar para, ve 2 tane potansiyel ............ var."
GhencThurk
10-01-2007, 02:32 PM
Barda uzun süre tek başına içki içen adam bir süre sonra barmene "Biliyormusun, ben sol gözümü ısırabilirim" demiş Doğal olarak barmen buna inanmamış. 1,000,000 Lirasına iddiaya girmişler. Adam, takma olan sol gözünü çıkarmış; ısırmış ve barmenin hayret dolu bakışları arasında parayı cebine atmış. Bir kaç kadeh daha içtikten sonra adam gene barmene dönmüş ve "Biliyormusun" demiş; "ben sağ gözümü de ısırırım!" Adamın tavırlarından kör olmadığını; dolayısıyla öbür gözünün de takma olamayacağını düşünen barmen, parasını kurtarabilmek umuduyla hemen 1,000,000 sına iddiaya girmiş. Adam sakin sakin takma dişlerini çıkarıp sağlam olan sağ gözünü de ısırmış. Aradan bir kaç saat geçince, müşteri barmene "İki milyonunu kurtarmak için sana bir fırsat vermek istiyorum" demiş. "İki milyonuna iddiaya girerim ki bu oturduğum yerden taaa öbür köşeye yerleştireceğin bir bira şişesinin içine, bir damla bile etrafa sıçratmadan işeyebilirim." Barmen uzun uzun bu işin altında nasıl bir üç kağıt olabileceğini düşünmüş; bulamamaış ve iddiayı kabul etmiş. Salonun en uzak köşesine bir şişe yerleştirmişler ve adam işemeye başlamış. Değil etrafa bir damla damlatmamak; ortalığı tam anlamıyla berbat etmiş. Barmen paralını kurtarmanın sevinciyle olduğu yerde zıplamaya başlamış. Biraz sakinleşince adama dönüp "Kesinlikle kaybedeceğini bile bile neden böyle bir iddiaya girdin?" diye sormuş. "Kaybettiğimi de nerden çıkardınız?" demiş adam; "Şu karşı masada oturan iki asık suratlı adamı görüyormusunuz? İşte onlarla ""barın orta yerine işerim, barmen de sevinçten zıplar"" diye 5'er milyon lirasına iddiaya girdim".
GhencThurk
10-01-2007, 02:33 PM
Duygu Asena, yolda yürümektedir. Parkın birinde Küçük Asım'ı masum masum oynarken görür: "N'apıyorsun sen evladım?" diye sorar. Küçük Asım: "Feminist yapıyorum teyze" der. Asena, doğal olarak birtakım çamurlarla nasıl feminist yapılabildiğini merak eder. Küçük Asım anlatır: "İşte, şu çomakları şu çamurdan bedene yapıştırıyorum, otlardan saç yapıyorum, gazoz kapağından şapka, sonra üzerine sıçınca feminist oluyor!" Duygu Asena, duygulu bir kadın olarak sinirlenir ve çocuğa bir şaplak patlatır. Ertesi gün Küçük Asım'ı yine görür ve akıllanmıştır umuduyla yine sorar: "N'apıyorsun evladım?". "Feminist yapıyorum teyze".. nasıl yapıldığı konusunda da yine aynı cevabı alınca, bu sefer adamakallı döver. Bu, bir hafta boyunca böyle gider. Asena, feminist inadıyla hala Asım'a eğitim amaçlı dayaklar atmaktadır. Nihayet birgün, Küçük Asım, farklı bir cevap verir, "Erkek yapıyorum" der. Asena, büyük bir zevkle "Nasıl yapıyorsun evladım?" diye sorar. Çocuk anlatır: "İşte, şu çomakları şu çamurdan bedene yapıştırıyorum, otlardan saç yapıyorum, gazoz kapağından da şapka yapınca erkek oluyor!". Asena, merak içerisinde sorar: "Eeee, üzerine sıçmayacak mısın?". Küçük Asım, sırıtır: "Yok teyze, üzerine sıçarsam, feminist olur."
GhencThurk
10-01-2007, 02:33 PM
Akıl hastanesinde bir gün bir hasta bakıcıyı yanına çağırır. "Bana çabuk 5 şişe kola getir" der. Hasta bakıcı buna kızar ve hastaya beş tokat atar ve "al işte kolalarını" der. Aradan zaman geçtikten sonra yine aynı hasta, bakıcıyı yine çağırır. Bu sefer hasta bakıcıyı tokatlar."Bakıcı ne oluyor?" der. Hasta cevap verir. "Şişeleri getirdim abi".
GhencThurk
10-01-2007, 02:33 PM
Adamın biri çok kuvvetli öksürüyormuş, doktora gitmiş derdini anlatmış. Doktorda adama yanlışlıkla öksürük ilacı yerine müshil ilacı vermiş ve demişki:bir hafta boyunca yemeklerden sonra iç ve yanıma gel. Adam bir hafta sonra gelince doktor: Öksürüğün nasıl oldu deyince, adamda: Cesaret edipte öksüremiyorumki,demiş.
GhencThurk
10-01-2007, 02:34 PM
Merakli Deve
Genç deve annesine sormus
-"Anne niye bizim ayaklarimiz bu kadar büyük?"
Anne cevap vermis:
-"Çölde kuma batmamak için."
Genç deve tekrar sormus:
-"Peki kipiklerimiz niye bu kadar gür.
Anne tekrar cevap vermis:
-"Çölde kum firtinalarinda kum kaçmasin diye."
Meraki yatismamis olan genç deve bir soru daha sormus:
-"Bizim niye hörgüçlerimiz var."
Anne deve sabirla yanitlamis :
-"Çölde çok uzun süre susuz idare edebilmek için suyu hörgüçlerimizde depolariz."
Sonunda dayanamayan genç deve sormus :
-"Peki bizim bu hayvanat bahçesinde ne isimiz var?"
GhencThurk
10-01-2007, 02:35 PM
Kirsehirli Muavin
Bir kamyonun soförü Nevsehirli, muavini de Kirsehirli'ymis. Bir gün kamyona 6 metre yüksekliginde yük yükleyip yola çikmislar. Bir süre sonra yüksekligi 5 metre olan bir köprüden geçeceklermis. Kirsehirli muavin saga sola bakinmis, Nevsehirli soföre "Trafik yok, geç agbi" demis.
GhencThurk
10-01-2007, 02:35 PM
Yolunacak Kaz
Cok soguk bir kis gunu padisah, tebdil'i kiyafet gezmeye karar vermis.Yanina basvezirini alip yola cikmis. Bir dere kenarinda calisan yasli bir adam gormusler.. Adam elindeki derileri suya sokup, doverek tabakliyormus. Padisah, ihtiyari selamlamis.
" Selamunaleykum ey pir'i fani..."
" Aleykumselam ey serdar'i cihan..." Padisah sormus.
" Altilarda ne yaptin ?"
" Altiya alti katmayinca, otuz ikiye yetmiyor..." Padisah gene sormus.
" *******i kalkmadin mi ?"
" Kalktik...Lakin, ellere yaradi..." Padisah gulmus.
" Bir kaz gondersem yolar misin ?"
" Hem de ciyaklatmadan..." Padisahla basvezir adamin yanindan ayrilip yola koyulmuslar. Padisah basvezire donmus.
" Ne konustugumuzu anladin mi ?"
" Hayir padisahim..." Padisah sinirlenmis.
" Bu aksama kadar ne konustugumuzu anlamazsan kelle ni alirim." Korkuya kapilan basvezir, padisahi saraya biraktiktan sonra telasla dere kenarina donmus. Bakmis adam hala orada calisiyor..
" Ne konustunuz siz padisahla..." Adam, basveziri soyle bir suzmus.
" Kusura bakma. Bedava soyleyemem. Ver bir yuz altin soyleyeyim.." Basvezir, yuz altin vermis.
" Sen padisahi, serdar'i cihan, diye selamladin. Nereden anladin padisah oldugunu.."
" Ben dericiyim. Onun sirtindaki kurku padisahtan baskasi giyemezdi.." Vezir kafasini kasimis.
" Peki, altilara alti katmayinca, otuz ikiye yetmiyor ne demek..." Adam, bu soruya cevap vermek icin de bir yuz altin daha almis.
" Padisah, alti aylik yaz doneminde calismadin mi ki, kis gunu calisiyorsun, diye sordu. Ben de, yalnizca alti ay yaz degil, alti ay da kis calismazsak, yemek bulamiyoruz dedim." Vezir bir soru daha sormus...
" *******i kalkmadin mi ne demek ?" Adam bir yuz altin daha almis. " Cocuklarin yok mu diye sordu..Var, ama hepsi kiz. Evlendiler, baskasina yaradilar, dedim..." Vezir gene kafasini sallamis.
" Bir de kaz gonderirsem dedi, o ne demek..." Adam gulmus.
" Onu da sen bul..."
GhencThurk
10-01-2007, 02:35 PM
Borsa
Köylünün biri essegini satmaya karar vermis.50 milyon fiyat biçmis. Herkes itiraz etmis bu yüksek fiyata. Derken baska bir köylü razi olmus ve satin almis. Satan köylünün aksam gözüne uyku girmemis, demek ki var bir hikmeti de essegi satin aldi demis. Ertesi sabah sattigi kisiye gidip 75 milyon teklif etmis. Tekrar satin aldigi essek bu sefer diger köylüyü rahatsiz etmis. Sabahi sabah edip ilk sahibine 125 milyon verip tekrar almis. Bu böyle devam etmis.
-Birgün meydanda müthis bir kalabalik bagira bagira bir essegin etrafinda toplanmislar. Bir yabancinin dikkatini çekmis ve essegin fiyatini sormus; 995 milyon cevabini alinca: Olur mu be! En fazla 20 milyon eder demis. Bir Köylü hemen itiraz etmis:
-Abi sen ne diyorsun!Var ya bu essek 1 Milyar direncini geçti mi 1.5 Milyara kadar yolu var...
GhencThurk
10-01-2007, 02:35 PM
Oscar
Atlas Okyanusu'nda giden geminin kaptani gemide olan bütün herkesi güverteye çagirmis. Herkes gelince
-Size bir iyi bir kötü haberim var.
Önce hangisini söyliyeyim.
Herkes: "Iyi" demis.
-13 dalda oscar kazanacagiz.
GhencThurk
10-01-2007, 02:36 PM
Yüzbasi
Bir Astsubay'la bir gözü takma Yüzbasi ayni bekar lojmaninda birlikte kaliyorlardi. Yüzbasi her gece yatmadan takma gözünü çikartir su dolu bir bardaga koyar sabah tekrar yerine takardi. Sicak bir Yaz aksami gece yarisi Astsubay susadi,el yordamiyla sehpadaki bardagi kapti bir dikiste yuvarladi oda ne..suyla birlikte gözüde yutmustu.Astsubay farkina vardi ama artik is isten geçmisti. Ertasi gün sabah sporundan sonra Astsubay tuvalete gitme ihtiyaci duydu .Kosar adimla tuvate gitti pantolonunu siyirdi basladi ikinmaya fakat mümkün degildi bir türlü rahatlayamiyordu.Onun ikinma sesini duyan tuvalet nöbetcisi er telaslandi nazikçe kapiyi tiklatti..
-Komutanim yardimci olayim.. Astsubay can havliyle kapiyi açti,
-Bak oglum surada ne var bir türlü s...çamiyorum deyip er'e dogru döndü. Er egilip bakar bakmaz hazirola geçti ve selam durdu.Bunu gören Astsubay sinirlendi,
- Ne selam durdun evladim diye bagirdi..
Asker yanitladi; -Nasil selam durmayim Komutanim içeriden Yüzbasim bakiyor......
GhencThurk
10-01-2007, 02:36 PM
Denize girmek yasak
Bir grup Ingiliz, Amerikan ve Türk gemiyle yolculuk ediyorlarmis. Birden siddetli bir firtina kopmus. Geminin batacagini anlayan kaptan hemen yolculara kosup gemiyi bosaltmalarini istemis. Fakat kimse buna inanmayarak kendini denize atmayi kabul etmemis. Bir süre sonra bütün yolcularin ölüm tehlikesiyle karsi karsiya oldugunu gören kaptan hemen bir tayfasini çagirmis. "Git bir de sen dene onlari gemiden atlamaya ikna etmeyi" demis. Tayfa gitmis ve kisa bir süre sonra geri dönmüs. Kaptan merakla sormus:
-Eee, noldu?
-Hepsi atladilar efendim.
Kaptan çok sasirmis:
-Nasil olur, daha demin killarini bile kipirdatmamislardi. Ne dedin onlara?
-Çok kolay. Ingilizlere "Sizin gibi soylu insanlar batmak üzere olan bir gemide olmamalilar" dedim.
Amerikalilara deniz suyunun insan vücudu için çok faydali oldugunu söyledim.
-Peki ya Türklere ne dedin?
-Onlara da "Denize girmek yasak! " dedim.
GhencThurk
10-01-2007, 02:36 PM
Tesadüf
Doktor muayene saatini sonuna dogru kapiyi açip, salonda sohbet eden bir hanimla bir bey gördü. Buyurun ikiniz de dedi. Ikisi de muayene odasina girdiler, doktor:
-Soyunun, dedi.
Adam soyunmaya basladi, biraz tereddütten sonra kadin da kizara bozara ve sinirlenerek soyundu. Soyunmalari bittikten sonra doktor adama:
-Bayan hep böyle sinirli midir?
-Vallahi bilmem... Ben de ilk defa görüyorum kendisini.
GhencThurk
10-01-2007, 02:37 PM
Iddia
51. piyade alayinda yuzbasi jack diye bir subay varmis. Bu alayda bütün herkes bu yzb'dan illallah demis. Çünkü her girdigi iddiayi kazaniyormus. Alay komutani sonunda dayanamayip yzb. jackin tayini ni çikarmayi basarmis. Ve bizim yzb. 61. piyade alayina tayini çikmis. 51. piyade alay komutani, 61. piyade alay komutanina telefon ederek yüzbasi için 'aman bu adama dikkat edin sakin kimseyle iddiaya girmesin. Aka kara der iddiayi yinede kazanir' diye uyarida bulunmus.
61. piyade alay komutani olurmu canim öyle sey diyip telefonu kapatmis. Neyse bizim yzb. 61. piyade alayina gelmis ve alay komutanin karsina geçerek komutanim ben geldim' demis. Alay komutani:
- Sen misin su meshur yzb. jack derken, yzb. alay komutanina
- a a komutanim beni hatirladiniz mi, demis
- hayir hatirlamadim
- olurmu komutanim vietnam savasinda beraber mevzide idik siz o zaman yarbaydiniz bende daha tegmendim.
- yok canim ben o savasa katilmadim
- aa komutanim ben adim gibi hatirliyorum sizin kiçiniza saraplen parçasi gelmisti. Kesin onun yara izide kalmistir.
- olurmu canim sen manyakmisin ben ne o savasa katildim ne de kiçimda saraplen yarasi var.
- komutanim 100$ iddiasina girerim ki sizin kiçinizda saraplen yarasi var demis ve 100$ iddiasina girilmis. Alay komutani indirmis pantalonu ve yaranin olmadigini göstermis. yzb:
- ah komutanim çok özür dilerim. yanilmisim buyurun 100$ inizi demis ve 100$ i vermis.
61. piyade alay komutani sevine sevine 51. piyade alay komutanini telefonla arayarak
- he he bu muydu her iddiayi kazanan adam.
- ne oldu ki
- iddiaya girdim ve kazandim
- sakin ona kiçimi gösterdim deme!
- nereden anladin kiçimi gösterdigimi
- ulan senin allah belani versin allah seni kahretsin o adam senin kiçini görmek için bütün alayla iddiaya girmisti.
GhencThurk
10-01-2007, 02:37 PM
Kedi sütü iç
Çocuk peltekmis. Ögretmeni tahtaya kaldirmis ve tahtadaki "kedi sütü iç" yazisini okumasini istemis. Çocuk "tedi tütü it" demis. Ögretmen bagirmis ve dogru söyle demis. Çocuk yine "tedi tütü it" demis. Ögretmen acaip sinirlenmis ve çocugu dövmüs ve "dogru oku dedim sana sunu" demis. Çocugun artik canina tak etmis ve ".natini .ttimin tediti ittene tu tütü" demis.
GhencThurk
10-01-2007, 02:37 PM
Peri
3 erkek çocugu olan bir ailenin bir de inekleri var ve ineklerini çok seviyorlar, herseyleri canlari, cigerleri o inek. Bir gün evin annesi ahira gidip bakiyor ki inek ölmüs. O da hemen orda kriz geçirip ölüyor. Sonra en büyük oglan ahira gidiyor, bakiyor ki inek de anne de ölmüs buda intahar etmek için bogaz köprüsüne gidiyor. Tam atlayacak iken bir peri kizi geliyor. Oglana benimle bes kere birlikte olursan hem inegi hem de annenizi diriltirim diyor. Tabii büyük oglan hemen tamam diyor. Gelgelelim iki diyor üç diyor dördüncü de kaliyor... 5. yi yapamayip kendini köprüden atiyor asagi. Sonra ortanca oglan geliyor ahira bir bakiyor ki anne ve inek ölmüq. Oda gidiyor köprüye. Peri kizi yine geliyor bu sefer benimle on kez beraber olursan ineggide annenizi de abinizi de diriltirim diyor. Oglan bir basliyor o da en son 8 e kadar gelebiliyor. O da kendini atiyor köprüden. En son da küçük oglan geliyor ahira bir bakiyor ki anne ölmüs bu da gidiyor köprüye. Peri kizi geliyor yine... Bu seferde benimle 15 kere birlikte olursan 4 ünüde diriltirim diyor. Bunun üzerine küçük oglan 18 olmazmi diyor peri kizi olur diyor. Oglan ya yirmi diyor tabbii o da olur diyor peri kizi.. Oglan bu sefer 25 de olurmu diyor.. Tamam deyince peri kizi, oglan gözleri parlayarak:
- Bak sonra inek gibi ölmek yok ama..
GhencThurk
10-01-2007, 02:37 PM
Hadim
Eski bir devirde Ingiliz, Fransiz ve Türk arkadaslar haremin camindan içeriyi gözetlerken yakalanmislar. olayi ögrenen Padisah çok sinirlenerek hepsinin meslegine göre hadim edilmesine karar vermis. Ingilize meslegini sormuslar;
-Terziyim...
-Kesin makasla,
Fransiza sormuslar;
-Oduncuyum...
-Kesin baltayla,
Bu sirada Türk gülmekten katiliyormus. merakla sormuslar; -Ya neden gülüyorsun, biraz sonra hadim olacaksin...
-ben dondurmaciyim, yalaya yalaya nasil bitireceksiniz onu merak ediyorum...
GhencThurk
10-01-2007, 02:38 PM
http://www.loadtr.org/images/reputation/reputation_pos.gifhttp://www.loadtr.org/images/reputation/reputation_pos.gifhttp://www.loadtr.org/images/reputation/reputation_pos.gifhttp://www.loadtr.org/images/reputation/reputation_pos.gifhttp://www.loadtr.org/images/reputation/reputation_pos.gifhttp://www.loadtr.org/images/reputation/reputation_highpos.gif
http://www.loadtr.org/images/icons/23.gif Müthiş Fıkra Arşivi
SEÇME FIKRALAR
HOCANIN KARISI
Nasreddin Hoca' ya dert yaniyorlar:
-Yahu Hoca senin kari çok geziyor.
Hoca :
-Olur mu canim? O kadar gezse arada bir bizim eve de ugrar.
GhencThurk
10-01-2007, 02:38 PM
KARISTIRMADIN KI
Iki deli havuzun basinda oturuyorlarmis.Biri kalkip havuza seker atmis.Havuzdan bir
yudum almis ve tükürmüs.Arkadasina:
-Havuza seker attim ama tatli olmadi..
Arkadasi:
-Karistirmadinki salak!
GhencThurk
10-01-2007, 02:38 PM
PROVA
Iki deli birgün deliler hastanesinden kaçmislar.Kimse bu delileri bulamamislar.Doktorlar
ümitlerini kestikleri an deliler çika gelmis.Doktorlar hayretle niye geldiniz demis:
Deliler"Yarin kaçacagizda, onun provasini yaptik.
GhencThurk
10-01-2007, 02:39 PM
ARITMETIK DELI
Delinin biri yolun kenarindaki uçurumda durmus asagiya bakarak "13, 13, 13...."
diye soyleniyormus. Oradan gecen biri, delinin ne yaptigini merak etmis, yanasarak
" ne yapi...." diyemeden deli onu birden uçurumdan asagiya ativermis ve devam etmis
"14, 14, 14......"
GhencThurk
10-01-2007, 02:39 PM
DUYMAMIS
Delinin teki timarhanenin bahçesinde yürürken bakmis baska bir deli agacin altinda oturmus
kahkahalr atiyor...hemen yanina kosmus..ve sormus "hey sen neye gülüyorsum öyle?", öbür
deli "hiç ben hep kendi kendime fikra anlatirim ama bu seferki ni duymamistim"
GhencThurk
10-01-2007, 02:39 PM
BOGALARDAN HOSLANIYOR
Ögretmen sinifa geç gelen ögrenciye:-neden geç geldin oglum* der
-bizim inegi damizlik bogaya götürdüm hocam. der çocuk
-o isi baban yapamazmiy di? diye sorunca ögretmen, çocuk gülerek
-belki yapabilirdi hocam ama bizim inek bogalardan daha çok hoslaniyor..
GhencThurk
10-01-2007, 02:39 PM
ÖNCE KAÇANLAR
Bir akil hastanesinde iki deliyi çikartmak zorundalarmis.Bir test yapalim demisler.Iki
deliyi teste tabi tutmuslar.Adamlarin önüne bir kavanoz böcek ile zeytin koymuslar`` buyrun
beyler yiyin``demisler bir tanesi hemen zeytine saldirmis.
Öbürü hemen önünü kesmis ve demiski``önce kaçanlari yiyelim sonra duranlari yeriz``demis
GhencThurk
10-01-2007, 02:39 PM
FAYDASI
Saglik dersinde ögretmen bir ögrenciye sordu :
- Söyle bakalim, bebeklerde anne sütü neden inek sütünden daha faydalidir ?
Ögrenci kendinden emin bir sekilde cevap verdi,
- Daha lezzetlidir, eksimez, pasta yapiminda ve baska amaçlarla kullanilamaz, bebege
özeldir, ambalaji nefistir.
GhencThurk
10-01-2007, 02:39 PM
ERIYOR ISTE
Deli , kahveye girdiginde soluk solugaydi.Bos bir masaya oturup ocaga seslendi;
- Bana bir çay !
çay geldi , sekerleri atip karistirdi.Garsonadan yine seker istedi. Onlari da atip
karistirdi,yeniden istedi.Garson;
- Sekiz seker koydun çaya ,dedi saskin saskin,
- Koydum ama , iste görüyürsun, hepsi eriyor
GhencThurk
10-01-2007, 02:40 PM
BENDE VARDIM
Hoca bir gün arkadasiyla konusuyormus arkadasi demis ki : -Ya hocam dün sizin evden bir
ses çikti. Bu neydi?. Hoca ise : -Hiç sadece hanimla biraz tartistik kavugum
merdivenlerden
yuvarlandi, demis. Arkadasi : -Yahu hocam hiç kavuktan
bu kadar ses çikar mi?, demis. Hoca : -Ya anlasana içinde bende vardim, demis
GhencThurk
10-01-2007, 02:40 PM
TEK BASINA
Okula yeni gelen ögretmen ilk dersinde ögrencilere ilginç bir çagrida bulunmus:
"Kendini geri zekali hisseden varsa ayaga kalksin..."
Sinifta çit yok. Nihayet biri kalkmis:
"Sen kendini geri zekali mi hissediyorsun?"
"Hayir", demis çocuk, "ama sizin tek basina ayakta kalmaniza gönlüm razi olmadi da…"
GhencThurk
10-01-2007, 02:40 PM
AÇMADIM KI
Akil hastanesinde koguslari gezen
bashekim,bir delinin oturmus,birseyler yazdigini gördü:
-Kolay gelsin ne yaziyorsun?
-Mektup yaziyorum efendim.
-Yaaa..Kime yaziyorsun?
-Kendime..
-Peki ne yazili mektupta??
-Ilahi doktor bey,deli misiniz siz
Mektubu daha almadim ki içinde ne
yazdigini bileyim.
GhencThurk
10-01-2007, 02:40 PM
SIKARKEN
Nasrettin hoca bir gün yolun kenarinda kedisini yikiyomus. yoldan geçen arkadasi hocaya:
"hocam kediyi yikama ölür. " demis. hoca aldiris etmemis ve yikamis. arkadasi dönüste
hocayi tekrar yolun kenarinda görmüs. kedi ölmüstü. adam: " hocam ben size kediyi
yikamayin ölür demedimmi? " demis. hoca: " ben kediyi yikarken ölmediki sikarken öldü
GhencThurk
10-01-2007, 02:41 PM
AYNISINI SÖYLEDIM
Küçük Ali okuldan eve gelir ve üzgün bir sekilde, "Matematik dersinden 1 aldim" der.
Babasi hemen sorar, "Neden ?" "Ögretmen 3x2 kaç eder?" diye sordu, ben de "6" dedim.
Babasi hemen oglunu tasdikler ve "Fakat bu dogru" der. Ondan sonra da "ögretmen 2x3
kaç eder?" diye sordu.
"Ha*****tir, ne farki var ki ?"
"Ben de ögretmene aynisini söyledim....
GhencThurk
10-01-2007, 02:41 PM
TEKRAR
Temelin üç tane sevgilisi vardir.Biri ögretmen biri doktor, biri de santral görevlisidir.
Fakat
ögretmenle evlenmeye karar verir. Bunu duyan arkadasi sorar "Niye ögretmen de digerleri
degil?" diye.Temel de döner:"Ula der,bilmez misin doktorlar "Bugün git yarin gel"
der.Santral görevlisi de"Su an mesgul,
daha sonra tekrar deneyin" der. Ama ögretmen ne der? Haydi bir daha tekrarlayalim..."
GhencThurk
10-01-2007, 02:41 PM
GERI GETIRDIM
Akil hastanesinde delinin biri bashekimden iki tane sise ister.
Bashekim sise yerine,deliye iki tokat atar.Deli kizgin bir sekilde odasina döner.
Ertesi gün deli bashekimin odasina gider.Girer girmez bashekime iki tokat atar.
noldugundan habersiz bashekim; "Deliye naptigini zannediyorsun" diye çikisir.
Delide "birsey yaptigim yok efendim,dün verdiginiz siseleri getirdim" der.
GhencThurk
10-01-2007, 02:41 PM
BIR KEDI DAHA
Akil hastanesinden kaçan iki deli, karsidan gelen bekçiyi görünce iri gövdeli bir çinarin
arkasina saklandilar.Bekçi,onlarin ayak seslerini isitmisti.Sordu:
- Kim o?
içlerinden biri kedi gibi miyavladi.
Bu basarili miyavlamadan sonra bekçi yürüyüp gidiyordu ki,delilerin ayaklari altindaki
yapraklar hisirdadi.Bekçi geri dönüp yine seslendi:
- Kim var orada?
ikinci deli cevap verdi:
- Bir kedi daha.
GhencThurk
10-01-2007, 02:41 PM
KISACA
Imam Hatip Lisesinde teftis yapan bir mufettis sinifa girer..Ders Kur'an-i Kerim'dir.
Bir ogrenciyi
kaldirarak ismini sorar. Ogrenci:"Fatih" diye cevap
verir..Mufettis : "Peki oyleyse yavrum Fatiha suresini
oku bakalim.."..cocuk sureyi okur. Sira baska bir ogrenciye gelmistir. Mufettis yine
sorar.."Ismin ne
cocugum?"..cocuk cevap verir: "Yasin ama arkadaslar
kisaca Kevser derler "
GhencThurk
10-01-2007, 02:42 PM
ISIKSIZ KALIRIZ
Akil hastanesinde bir gün delilerden biri kosarak doktorun yanina gelmis.
Doktor Bey çabuk bizim kogusa gelin demis.
Doktor gitmis, delilerden bir tanesi kendini ayaklarindan tavana asmis öylece duruyor.
Doktor ne bu? diye sormus.
Doktoru çagirmaya giden deli cevaplamis, Doktor Bey bu zir deli kendisini ampul saniyor.
Doktor kizmis, olurmu öyle sey hemen indirin onu asagiya.
Yine ayni deli, " Doktor Bey o zaman da biz isiksiz kalmazmiyiz!!!"
GhencThurk
10-01-2007, 02:42 PM
SILIKON
Ögretmen sinifta madenleri ve ne kadar degerli olduklarini anlatiyormus.
Dersin bitiminde çocuklara sormus:
-"Kim hangi madene sahip olmak ister çocuklar?"
Önce David cevap vermis: "Platin, ögretmenim. Onunla kendime bir Porsche alirdim."
Ardindan Mike cevaplamis: "Altin, ögretmenim. Altinlarimla kendime son model bir Cadillac
alirdim."
En son Küçük Joe yanitlamis: "Silikon, ögretmenim. Ablamda iki tane var, kapinin önündeki
arabalari hayal bile edemezsiniz!..."
GhencThurk
10-01-2007, 02:42 PM
SIGMAZSINIZ
Bir gün padisah Nasreddin Hoca' ya sormus.
Hocam ben ölünce cennete mi gidecegim yoksa cehenneme mi, söyle bakayim? demis.
Hoca padisahtan korkmadan :
-Cehenneme gidersiniz padisahim? demis.
Padisahin sinirden sakallari titremis.
Bu durumu gören Hoca :
-Kizmayin padisahim ben aslinda size cennete gidersiniz diyecektim fakat sizin
cellatlarinizin kiliçlariyla ölen suçsuz kisilerden
cennet dolup tasmis.Bu yüzden cennete sigmazsiniz diye cehenneme gidersiniz dedim, demis.
GhencThurk
10-01-2007, 02:42 PM
YARI MANYAK
Ögretmen derste çocuklara dönerek sorar:
- Söyleyin bakayim,kuzeyimizde karadeniz,güneyimizde akdeniz,batimizda ege denizi varsa
GhencThurk
10-01-2007, 02:42 PM
BEN KAÇ YASIMDA OLURUM..?
Arka siralardan bir parmak kalkar:
- Kirkdört ögretmenim..
Gerçekten de o yasta olan ögretmen sasirir:
- Dogru..Ama nasil bildin.?..
- Gayet kolay ögretmenim..Benim yari manyak bir agabeyim var;tam
yirmiiki yasinda..Onun yasini iki ile çarpinca sizin yasiniz çikiyor....
GhencThurk
10-01-2007, 02:42 PM
ZATEN ABDESTSIZDIM
Nasreddin Hoca bir gün agacin altinda namaz kiliyormus.Agaçta bulunan biri de onu
izliyormus.
Namazi bittikten sonra namazimin kabul olmasi için Allah'a dua etmeye baslamis.
-Allahim sen namazimi kabul et.
Agaçtaki adam:
-Etmem diye cevap vermis.
Hoca sasirmis.Tekrarlamis.
-Alahim sen kildigim namazi kabul et.
-Etmem.
Hocanin saskinligi iyice artmis.Yine:
-Allahim sen namazimi kabul et
demis.
Agaçtaki adam tekrar:
-Etmem deyince hoca sinirlenmis.
-Etmezsen etme.Zaten abdestsiz kilmistim
GhencThurk
10-01-2007, 02:44 PM
AGIZDAN DOLUYOR
Adam çok zamparaymis.Faaliyetlerinin sonucu olarak günün birinde hastaligi kapmis.Doktor
hastaligin tedavisinin çok kolay bir yolu oldugunu,bir hafta boyunca ufakligi her gün 15
dakika içi süt dolu bir bardagin içinde tutmasini söylemis.Adam hergün banyoya bir bardak
sütle girip kapiyi kilitleyerek tedaviyi uyguluyormus.Karisi durumu merak edip sordugunda
bir sekilde geçistiriyormus.Dördüncü gün banyoya girmis ancak kapiyi kilitlemeyi unutmus.
Bunu firsat bilen karisi kapiyi açip içeri girdiginde gördügü manzara karsisinda bir an
duraklamis ve "aaaaaaaa
kirk yil düsünsem bunun bir dolmakalem gibi agizdan dolduruldugu aklima gelmezdi" demis
GhencThurk
10-01-2007, 02:44 PM
GÖZLEM
tip fakültesinde profösör derse girer ve ögrencilere tipta önemli iki kuralin oldugunu
söyle...birincisi hiç bir seyden mideniz bulanmayacak hiç bir seyden tiksinmeyeceksiz...
simdi size uygulamali olarak gösterecem der ve masanin üzerinde duran cesedin anüsüne
parmagini batirir ve yalamaya baslar..daha sonra bu isi tüm ögrencilerin yapmasini ister.
bütün ögrenciler siraya girer ve cesedin anüsüne parmagini sokar ve yalarlar.bu is
bittikten sonra profösör "simdi gelelim ikinci kurala" der.
"tipta ikinci önemli kural gözlemdir" der ve ekler "ben cesedin anüsüne isaret parmagimi
soktum ama orta parmagimi yaladim"
GhencThurk
10-01-2007, 02:44 PM
SECDEYE KAPANIRSA
Bir gun Hoca, yol ustu bir hana inmis. Nuh Nebi'den mi kalmis, Kaalubela'dan mi? Her ne
ise.. Her tarafi delik desik olmus; adeta cokmeye bir basi kalmis. Hoca'nin yuregine
bir korkudur dusmus ama, ne desin? Nihayet bir soz arasinda:
"Yahu, bu senin tavan da ne kadar gicirdiyor be, besik mi mubarek!" diyecek olmus ama,
hanci baba hic orali olmamis; sozu sakaya bogarak;
"Agzini hayra ac Hoca, bu gicirti besik gicirtisi degil; tavan tahtalari Hak'ka tesbih
cekiyor!" demis.
Hoca'nin kozu kullenirmi? Gozlerini hancinin gozune dikerek;
"Peki ama, demis; ya bu tavan boyle tesbih ceke ceke aska gelip de secdeye kapanirsa,
bizim halimiz nice olacak!"
GhencThurk
10-01-2007, 02:44 PM
FARK VAR
bashekim birgun deliler hastanesinde hastalari ziyarete cikar ve bir kosede delilerin
kendi aralarinda bir rakam soyledikten sonra gulduklerini gorur ve dayanamaz sorar:neden
soylediginiz her rakamdan sonra guluyorsunuz diye?Delinin biri cevap verir biz der butun
bildigimiz fikralara numara verdik 5 dedigimiz zaman 5 numarali fikra aklimiza geliyor
guluyoruz 8 deyince 8 numarali fikra aklimiza geliyor guluyoruz demis.Bashekim birde ben
soyleyeyim ozaman demis 5 demis cit yxok, 7 demis cit yok.b akmis cit yok ve sormus ben
soyleyince neden gülmüyorsunuz?delinin biri cevap vermis:bashekimim anlatmadan anlatmaya
fark var.
GhencThurk
10-01-2007, 02:45 PM
HAYAL KIRIKLIGI
Ingiltere'nin saygin kiz kolejlerinden birinde biyoloji ogretmeni ogrencilerden Miss
Perkins'a "Soyle bakalim, insan vucudunda uyarildiginda normal buyuklugunun alti katina
ulasan organ hangisidir?"
Ogrenci yuzu kizararak "bana bu soruyu sordugunuzdan ailemi haberi olacak" demis. Ogretmen
baska bir ogrenciye donmus ve "Sen soyle Miss Sarah" demis. Sarah "los isikta gozbebegi"
yanitini vermis. Ogretmen aferin dedikten sonra Miss Perkins'a donmus ve sana uc sey
soyleyecegim demis:
1- dersine hic calismamissin bundan ailenin haberi olacak
2-aklin fikrin surekli kotu seylerde.
3- ilerde cok buyuk hayal kirikligina ugrayacaksin...
GhencThurk
10-01-2007, 02:45 PM
RUJ IZI
Bir kiz yurdunda söyle bir sorun yasanmaktadir: Kizlar, sabah
dudaklarina ruj sürdükten sonra aynayi öperek dudak izi
birakmaktadirlar, bunlarin temizlenmesi sorun olmaktadir. Yurdun müdürü birgün
yurtta kalan kizlari ve tuvaletleri temizleyen
hademeyi tuvalete toplar. Kizlara yönelik söyle bir konusma yapar:
"Bazilariniz dudaklarina ruj sürdükten sonra aynalari
öperek dudak izi birakiyorlar. Hadememiz bunlari temizlerken çok
zorlaniyor. Simdi ne kadar zorlandigini hep beraber
izleyelim." Der. Bir isareti ile hademe firçasini klozetlerden birine daldirip aynayi
temizlemeye baslar. O günden sonra
aynalarda bir daha dudak izine rastlanmaz.
GhencThurk
10-01-2007, 02:45 PM
HANGI LASTIK
Dört universite ogrencisi sabahleyin uyanamayarak matematik finalini
kacirirlar, sinav ertesinde hocalarini yakalayip, zarzor bindikleri
arabanin
lastigi patladigi icin sinavi kacirdiklarina ikna ederler.
Kadin, yalvarmalarina dayanamayarak, bu dört arkadasa sinavi 3 gun
sonra yapacagini soyler.
Sinav gunu geldiginde, matematik hocasi bizim dortluyu sinifin dört
kosesine
oturtur. Finali gecmek icin de en az 50 almak lazimdir, sinavda da 5
soru
vardir. Sayfanin onundeki 4 matematik sorusu basit sorulardir ve her
biri 10
puanliktir.
Kagidin arkasindaki soru ise 60 puanliktir ve de soru aynen soyledir
Hangi lastik patladi ??
GhencThurk
10-01-2007, 02:45 PM
BEN ASTIM
Jim ile Mary akil hastanesinde iki hastadir. Birgun hastanenin yuzme havuzunun etrafinda
dolasirken Jim aniden suya atlayip en dibe batar. Bunu goren Mary hemen ardindan atlar ve
dibe kadar yuzup Jim'i kurtarir. Tabii Mary'nin bu kahramanca davranisi hastanede olay
olur. Bunu duyan bashekim de Mary'nin artik iyilestigini dusunup, hastaneden derhal
taburcu edilmesi emrini verir. Islemler yapilir, belgeler cikartilir, Bashekim ayni gun
Mary'nin yanina gider:
-Mary, sana bir iyi bir de kotu haberim var. Iyi haberim, yaptigin kahramanca davranistan
oturu anladik ki akli dengen tamamen yerinde ve boylece hastanemizden taburcu oluyorsun.
Kotu habere gelince, kurtardigin hasta, Jim, intihar etmis. Az once odasinin banyosunda
kendisini asmis bulundu.
Mary gayet sakin yanit verir:
-O intihar falan etmedi ki. Ben onu astim kurusun diye.
GhencThurk
10-01-2007, 02:46 PM
BACAK
Biyoloji dersinden yapilacak sinav için siniftaki herkes acayip çalismis,
notlar, kopyaliklar havada uçusmus. Daha sonra sinavin yapilacagi gün
gitmisler bir de bakmislar, ortada kagit kalem yok sadece sira sira
mikroskoplar.
Hoca;
-Bu mikroskop lam'larinda bir böcegin bacagi var, sinaviniz bacagindan böcegi tanimak"
Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemis, hoca dedigi dedik. Ögrenciler
mikroskoplarin basina geçmis ama taniyamiyorlar… En sonunda biri dayanamamis,
kapiyi çarpip
çikmis.
Hoca arkasindan seslenmis;
-Kimsin sen, kapiyi çarpip çikiyorsun?
Kapi hafifçe aralanmis ve bacagini uzatmis,
-Tanisana hadi tanisana kim oldugumu…
GhencThurk
10-01-2007, 02:48 PM
ALISTIRA ALISTIRA
Istanbul'da üniversitede okuyan genç kiz Ankara'daki babasina telefon etmis:
-"Baba, meraba. Ben Lale...."
-"Ooooo. Güzel kizim benim. N'abersin bakalim?..."
-"Hiç sorma babacigim. Hiç keyfim yok valla..."
-"Hayirdir? Bi sorun mu var?...
Kiz aglamaya baslar; babasi ise üzüntü ve meraktan kafayi yemektedir:
-"N'ooldu kizim? Anlatsana..."
-"Murat evi terketti. Bosanmak istiyormus..."
-"Ne evi lan? Ne bosanmasi? Sen ne zaman evlendin de bosaniyorsun?..."
-"Hani senin hiç hoslanmadigin esrarkes çocuk vardi ya. Ben onunla evlendim."
-"Iyi halt ettin, zilli. Neyse, artik yapacak bi sey yok. Versin mahkemeye,
hemen bosanin..."
-"Bosanalim ama benden 10 milyar istiyor. Eger vermezsem, iyi zamanlarimizda çektigi
çiplak
fotograflarimi Internetten herkese yollayacakmis...."
-"Püüh. Rezil... Çiplak fotograf çektirdin, öyle mi?"
-"Ama babacigim. O benim kocamdi. Ne biliyim böyle bir pustluk yapacagini."
-"Peki. Olan olmus artik. Yarin havale ederim parayi...Ögleden sonra Bankaya gidip
çekersin;
sonra da alip yakarsin o kahrolasi fotograflari..."
-"Sagol baba. Eeee. Sey...Bi de kürtaj için 2 milyara ihtiyacim var..."
Adam artik iyice fenalasir. Boguk bir sesle konusur:
-"Kürtaj mi? Bi de hamile mi kaldin o çocuktan sen?..."
-"Aslinda ondan degil... Zenci bi çocuk vardi...Zaten o yüzden ayriliyoruz ya...."
Adam bayilmak üzeredir. Nabzi yükselir, tansiyonu düser, artik inleyerek konusmaktadir:
-" Biz seni oraya okumaya yollamistik. Sen ne haltlar çevirmissin. Allahim. Nedir bu
basimiza gelenler...Okulu bititir bitirmez Ankara'ya dönüyorsun, yoksa kirarim
bacaklarini..."
-"Istersen hemen dönebilirim babacigim. Ben geçen yil okuldan atildim çünkü..."
Adam masanin üzerindeki soguk su dolu sürahiyi basindan asagiya devirir ve ancak bu
sekilde konusmasini sürdürebilir:
-"Okuldan mi atildin? Hani birlikte avukatlik yapacaktik, zilli?...Eh ulan? Sen hele bi
gel buraya. Ben sana yapacagimi bilirim. Evden disariya adim attirmiycam sana. Ilk
isteyenle de evlendiricem...."
-"O is zor be baba. Biliyorsun, moda oldu, artik evlenmeden önce esler birbirlerinden
saglik raporu istiyorlar... Pek iyi bi rapor sunacagimi zannetmiyorum ben..."
-"Allahim, çildiracagim... Bir de cinsel hastaliklar haaa.....Kesin o zencidendir..."
-"Çok pis arkadaslari vardi. Bilmem artik hangisinden kapmisimdir..."
Güm diye bir ses duyulur. Adam kisa bir süre için kendinden geçmistir; ancak hemen
kendisini toparlayip tekrar telefonu alir.
-"Hemen bu aksam dayini yolluyorum oraya. Seni alip gelecek. Adresini ver bakiyim..."
-" Mahmutpasa Karakolu'ndayim... Gelirken kefalet için de biraz para getirsin yaninda..."
-"Karakol mu?...Bi de karakola mi düstün layyynnn? Ne yaptin?...."
-"Dün kafam çok bozuktu, çok içmisim. Araba kiralayip dolasmaya çiktim. O kafayla
Arnavutköy'de kokoreççi dükkanina girdim. Ama neyse ki kimse ölmedi. Dükkan sahibiyle
kiralik araba firmasina biraz para vermek gerekir sanirim..."
Adam artik iyice fenalasmistir. Hatta fenalasmak ne kelime; adeta kahrolmustur.
Telefonda kisa bir sessizlik olur. Kiz tekrar konusmaya baslar:
-"Babacigim. Sakin üzülme. Bütün bunlar bir sakaydi. Ben sadece sinifta kaldigimi
söylemek için aramistim...
Bunun üzerine adam sevinçle ve mutlulukla haykirir:
-"Canin sagolsun be güzelim, bosveeerrr. Okul da neymis? Hiç mühim degil, tatli
canin sagolsun senin...."
GhencThurk
10-01-2007, 02:48 PM
EN AKILLI ADAM
Bir kesis dünyanin en akilli adamini bulmak için diyar diyar geziyormus sira nasreddin
hocanin köyüne gelmis ve köylülere sormus.
- sizin köyün en akilli adami kim?
demis. Köylülerde:
- nasreddin hoca demis.
bunun üzerine kesis köy meydaninda
hoca ile görüsmeye baslamis ve eline bir çomak almis yere bir daire çizmis, nasreddin
hoca da çomakla daireyi ortadan ikiye bölmüs, kesis bir dogru daha çizerek daireyi dörde
bölmüs,hocada
dörde bölünmüs dairenin üç dilimine çarpi isareti koymus,kesis
elleriyle asagidan yukariya dogru hareket yapmis,hocada yukaridan asagiya yapmis ve kesis
büyük bir hayranlikla hocayi tebrik etmis.
Olup bitenden bir sey anlamayan halk kesise ne oldugunu sormus kesisde :
- Bu adam gerçekten dünyanin en akilli adami, yere dünya çizdim
o ortadan ekvator geçer dedi,ben dünyayi dörde böldüm o da dört de üçü sudur dedi,ben
yerden buharlasma sonucunda ne olur dedim o da yagmur yagar dedi.
Bu sefer hocaya neler oldugunu sorar halk hoca da:
- Bu adam oburun biri, yere bir tepsi baklava çizdi ben de yarisi benim dedim, daha sonra
tepsiyi dörde böldü o zaman dört de üçü benim dedim, o da tepsi altindan atesi
hafif hafif
almali dedi ben de üstüne findik fistik ekelersek daha iyi olur dedim.
GhencThurk
10-01-2007, 02:48 PM
SPIKER
Temel dünya turuna çikar ve yolu Canada'ya da düser. Kirk yilda bir Karadeniz'de hamsi
avlamaktan daha degisik bir firsat çiktigini düsünerek buz tutmus bir gölde, buzu kirip
balik tutmaya özenir ve ise koyulur. Tam buzu kiracakken, insanin içini titreten bir ses
duyulur:
- Oglum burada balik yok!
Temel az öteye gidip tekrar buzu kiracakken ses yine gürler,
- Burada balik yok dedim sana...
Temel'in eli ayagi titreyerek seslenir:
- Tanrim, sen misun yoksa?
Ses yeniden duyulur,
- Hayir oglum, ben buz hokeyi stadinin spikeriyim
GhencThurk
10-01-2007, 02:49 PM
DÖNMEYIZ
Temel ile Dursun bir aksam otobanda iki sarisini arabalarina almislar ve issiz, kuytu
bir yere gitmek için basmislar gaza...
Yarim saat sonra gidecekleri yere
yaklastiklarinda sarisinlardan biri der ki :
- Simdiden söyleyelim, biz dönmeyiz.
Temel kendinden emin bir sekilde cevap verir :
- Valla bu kadar geldikten sonra biz de dönmeyiz.
GhencThurk
10-01-2007, 02:49 PM
BOZULDU
Temel' e ikramiyeden büyük miktarda para çikar ve imajini degistirmek ister.
Ilk önce gözlük
almaya karar verir.Gözlükçüden kaliteli bir gözlük ister,gözlügü takar ve fiatini
sorar 10 Milyon cevabini alinca bu gözlük yakismadi diyerek baska gözlük dener fiati
sorar 100 Milyon lafina da karsilik yakismadigini soyler.Gözlükçü çelik kasa da sakli
dünyada benzeri olmadigini söyledigi gözlügü çikarir. Temel gözlügü takar hosuna gider.
Çünkü gözlükçü karsisinda çiplak durmaktadir.Etrafina bakar tüm insanlar çiplak
gözükmektedir.Gözlügü 100 Milyar'a satin alir evin yolunu tutar Fadimeye hava atacaktir.
Eve girince köyden hemserisi Dursun misafir gelmistir fakat Fadime ile Dursun'u çiplak
görmektedir.gözlügü çikarir yine çiplak görmektedir.Gözlügü takar çiplak,çikarir çiplak
sinirlenip gözlügü ayaklarinin altina alir kodumun gözlügü ne çabuk bozuldu der.
GhencThurk
10-01-2007, 02:49 PM
BAK AKILLANDIN
hoca yolculuk sirasinda mola verip bir hana girer, bu sirada hana bir baska yolcu
daha girer ve ikisi birden hancidan yiyecek birseyler isterler. Fakat hanci yiyecek
olarak sadece bir balik oldugunu söyler ve bunu paylasmalarini önerir. Bunun üzerine
hoca 'ben baligin sadece basini yiyecem' der. Hanci bunun nedenini sorar, hocada
'balik basi zekayi arttirir,balik basi yiyen insan akilli olur' der. Bunun üzerine
diger yolcu hemen atilir ve hocaya 'balik basini niye sen yiyeceksin, ben yemek
istiyorum' der. Hoca da itiraz etmez ve baligin koca gövdesini hoca yer ve bir güzel
karnini doyurur, diger yolcu ise sadece baligin basini yer ve sonra hocaya seslenir
'sen koca gövdeyi yedin karnini doyurdun ben sadece kafayi yedim aç kaldim ' der Hoca
da bunun üzerine sunu der 'Bak nasil akillandin'
GhencThurk
10-01-2007, 02:49 PM
BORSACI
Kurt borsaci genç borsaciyi yanina almis, isin inceliklerini anlatiyor. Bütün önemli konular gibi, bu konu da parkta yürüyüs yaparken konusuluyor.
Yasli kurt anlatiyor:
- Durumu degerlendirirken, kafanda ne kadar risk karsisinda ne kazaniyorum hesaplarini Iyi yapacaksin... Mesela bak suraya bir köpek pislemis, normalde igrenç ama sana "parmagini degdir ve yala, karsiliginda bir milyar veririm" dedigimde bir firsat sekline dönüsür degil mi?
- Elbette.
- Haydi bakalim, bir milyar veriyorum parmagini degdir ve yala.
Genç denileni yapar, ihtiyar kurtun aninda saydigi bir milyari cebe atar, yürüyüs devam eder.
- Peki ben size bir milyarinizi geri almaniz için su köpek pisligine parmaginizi degdirip yalamanizi söylesem...
Yasli kurt hemen yapar ve bir milyari geri alir.
Yan yana yürümeye devam ederler...
Genç: - Ceplerimizdeki para ayni, ikimizin de agzinda köpek pisligi tadi var. Ne fark etti?
Yasli kurt: - Öyle deme; iki milyarlik islem hacmi yarattik!
GhencThurk
10-01-2007, 02:50 PM
Aganin Ayricaligi
Irgat kosa kosa agasinin yanina gelir;
-Agam aksam rüyamda seni gördüm
-Hayirdir len nasil gördün?
-Ikimizde ayni uçakta seyahat ediyorduk.
-Eeee
-Sonra uçak ariza yapti ve düstü.
-Hayirdir insallah,ne oldu sonra?
-Ben bok çukuruna, sen de bal çukuruna düstün.
-Olacak di mi o kadar fark. Agaligim rüyada bile belli olmus.
-Sonra birbirimizi yalaya yalaya temizledik.
GhencThurk
10-01-2007, 02:50 PM
Kolkola
Hayvanat bahçesinde iki ahtapot kollarini birbirine sarmis dolasiyorlardi.Erkek ahtapot egildi hafif bir sesle disi ahtapotun kulagina fisildadi:
-Ne güzel bir gece degil mi sevgilim?...Mehtap,yildizlar,sen,ben...Ve bu güzel gecede seninle ikimiz böyle kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola dolasiyoruz...
GhencThurk
10-01-2007, 02:50 PM
Renk insani degistirir
Amerika'da bir fuar açilmisti. Fuarda zencileri beyaza dönüstüren bir makine tanitiliyordu. Denemek 10 dolardi. iki zenci fuari gezerken bu makineyi gördüler ve denemeye karar verdiler. Birinin 11 dolari digerinin ise 9 dolari vardi. 9 dolari olan arkadasina dönüp
-Sen 1 dolarini bana ver. Gidip birlikte beyaz olalim. dedi. Arkadasi ise :
-Dur! Önce ben gireyim, deneyeyim. Eger memnun kalirsam sana 1 dolarimi veririm. Sen de beyaz olursun. dedi.
Anlastilar. Zenci gidip makineye girdi ve bir süre sonra beyaz olarak çikti. Disarida kalan zenci duruma çok sevinmis olarak arkadasinin yanina gidip :
-Hadi dedi. 1 dolari ver ben de beyaz olayim.
-Hadi oradan pis zenci!
GhencThurk
10-01-2007, 02:50 PM
Topun Hacmi
Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir mühendise bir kirmizi top verip bunun hacmini nasil bulacaklarini sormuslar. Matematikçi, bir mezura ile etrafini ölçüp formülle yariçapini hesapladiktan sonra diger bir formülle yariçapindan hacmini bulacagini söylemis. Fizikçi ise topu suya batirip yer degistiren suyun hacmini ölçerek topun hacmini bulabilecegini söylemis. Top son olarak mühendisin eline verilmis, mühendis topu söyle biraz çevirip bakmis ve sonra: "Bana kirmizi toplar katalogunu bulun"
GhencThurk
10-01-2007, 02:50 PM
Teknoloji
Bir Türk, Japon arkadasinin daveti üzerine Japonya'ya gidiyor. Birkaç gün gezdikten sonra arkadasi onu çalistigi fabrikaya götürüyor. Teknoloji muazzam. "Bak !", diyor Japon : "Burada robot yapiyoruz. Su Robotlar ögle yemegini hazirlar ve getirir. Sunlar bebek bakar. Sunlar araba bile kullanir." Bizim Türk vatandasi hayretler içinde kalir. Dolastikça gözleri fal tasi gibi açilir. Japonya'dan ayrilirken arkadasi Türkiye'ye mutlaka gelmek ve teknolojisini görmek istedigini söyler. Ve o gün gelir. Fakat bizim Türk nereyi gezdirecegini bir türlü bilemez. Düsünür ne göstermelide altinda kalmamali Japonyada gördüklerinin. Aklina hamam gelir. Japon ne anlar Türk Hamamindan. Alir götürür. Japona ilginç gelir: "Ne oluyor burada?" "Biz burada insan yapiyoruz." " Sahi mi?" der Japon. Bir odanin kapisini açarlar. Içeride tellak bir adamin kolunu ovmaktadir. "Bak der bizimki, burada kollar monte ediliyor." " Bir baska odada bacak ovulmaktadir. "Buradada bacaklar takiliyor." Japon bu sefer hayrette. Diger odanin kapisini açarlar. Içeride bir kadinin üstünde bir erkek is üstünde. Japon sorar : "Peki burada ne oluyor." "Burada montaj bitmis delikler açiliyor."
GhencThurk
10-01-2007, 02:51 PM
Emektar
Adamin biri sabah uyaninca o gün 90 yasinda oldugunu hatirlamis. Yavas yavas yataktan kalkarken gözü ayaklarina ilismis "sevgili ayaklarim" demis, "Bugün 90 yasina girdik. Bu kadar sene beni istedigim yere götürdügünüz, bu yasima sizinle girdigim için bahtiyarim, sizlere çok tesekkür ederim, nice seneler dilerim."
Sonra dizlerine dikkat etmis "Sevgili dizlerim, bugün 90 yasina girdik. Bu kadar sene beni tasidiniz,"bükül" dedim büküldünüz, çömel dedim çömeldiniz, bu yasima sizinle girdigim için sükür ediyorum. Sizlere çok tesekkür ederim, nice seneler dilerim"
Sonra gözü biraz daha yukari kaymis "Eee emektar" demis "Eger sende yasasaydin bu günümüzü birlikte kutlayacaktik."
GhencThurk
10-01-2007, 02:51 PM
Sinekler
Dokuz yasindaki oglan cocugu elinde raket, gözünü pencere camina konmus çiftlesmekte olan sineklere dikmis..
- "Anneee!!" diye cagirmis.. "Sineklerin erkegi olur mu?"
Anne bu masum sorudan kuskulanmadigi için "Olur yavrum.." cevabini verince, oglan sorusunu ikilemis
- "Peki sinegin disisi olur mu?"
Kadin o zaman sorularin çetrefilli bir yere gidecegini sezip, yan çizmis
- "Olmaz evladim.."
Oglan aradigi cevaplari alinca elindeki raketi hirsla sineklerin üzerine yapistirmis.
"ıb.........ler
GhencThurk
10-01-2007, 02:51 PM
Haremagasinin Intikami
Ahmed sarayin hizmetkarlarindan biri.. Yillardir Kraliçeyi görür ve onun gögüslerine hayran olurmus.. Artik bir saplanti halini almis Kraliçenin gögüslerine dokunmak, öpmek.. Tüm cesaretini toplayip haremagasina açilmis..
"Bana sultanin memelerini koklat.. Ömür boyu biriktirdigim bin altin senin" demis.. Harem agasinin akli yatmis bu karli ise..
Kenar mahallelerde tanidigi bir simyaci, büyücü karsimi bir kadin varmis.. Ona gidip bir losyon hazirlatmis ve bu losyonu, sultanin o gün banyodan sonra giyecegi korsaya iyice sürmüs.. Sultan çiplak tenine korsayi takinca, losyon etkisini hemen göstermis. Memeleri yangin yeri gibi yanmaya baslamis.. Saray doktorlari merhemlerle, ilaçlarla çare bulamamislar.. Sultan acidan, kasintidan, yanmadan ölecek.. Harem agasi ortaya çikmis ve padisaha "Saray hizmetkarlarindan Ahmet, derdinize derman olabilir. Onun salyasi, herseye iyi geliyor. Tek çare, Ahmed'in dili.. Kraliçemizi ancak o kurtarir, eger izin verirseniz" demis.. Padisah çaresiz çagirmis Ahmed'i hareme.. Ahmed bir saate yakin sultanla yalniz kalip muradina ermis... Ne var ki söz verdigi halde 1000 altini harem agasina vermeye yanasmamis.. "Bu olayi açiklarsan ikimizin de kellesi gider. Bunu göze alamazsin.. Hadi bakalim, çek arabani" demis, haremagasina.. Çok kizmis harem agasi.. Öyle kizmis ki.. Ertesi gün ayni yakici losyonu padisahin, banyodan sonra giyecegi donuna iki kat sürmüs..
GhencThurk
10-01-2007, 02:52 PM
Güvenilmez
Adamin biri gazetedeki is ilani üzerine gelmis ve sirasi gelince görüsmeye girmis.
Is ilaninda üniversite mezunu, iyi fransizca konusan, pazarlama konusunda tecrübeli bir yönetici arandigi yaziyormus.
- Hosgeldiniz, hemen baslayalim. Hangi üniversite mezunusunuz?
- Üniversite mezunu degilim.
- Öyle mi? O zaman yabanci dilinize güveniyor olmalisiniz.
- Yabanci dil bilmem.
- Demek bilmiyorsunuz. O zaman tecrübenize güvenerek geldiniz.
- Pazarlama konusundan anlamam.
- O zaman niye geldiniz canim kardesim ?
- Bu iste bana güvenmeyin. Onu demeye geldim.
vBulletin® v3.8.11, Copyright ©2000-2025, vBulletin Solutions Inc.