silverboy
10-22-2007, 09:24 AM
Büyü
Büyü,kısaca doğaüstü güçlerle doğanın etkilenebileceği inancı olarak tanımlanabilir.İlk insan toplulukları doğaüstü güç tasarımlarını yine doğadan çıkarmışlardı.En basit bir doğa bilgisinden dahi yoksun olan insanoğlu doğayı korkunç bir güç olarak görmüş;yaşamın her alanında hissedilen bu güç doğadan soyutlanarak ayrı bir tasarım konusu olmuştur.
İlk insanlar bu güç yüklü olduğunu düşündükleri bütün nesnelerden sakınmak,korunmak gerektiğine inanmışlar,sakınılması gerekli bu nesnelere ise tabu adını vermişlerdir.
Tabuya yakalanan kişinin ise bundan kurtuluşunun tek yolunun ise büyü olduğuna inanmışlardır.İlk büyülerde yine bu esrarlı bilinmez güçten kurtulmak için yine o esrarlı güçten yararlanma düşüncesi bulunmaktadır.Bu akıl yürütme şekline ilk insan topluluklarının nedensellik (aynı nedenlerin aynı sonuçları doğurduğunu) önsezini de eklemiştir.
Bu düşünce sistemi parçaya yapılanın bütüne, bütüne yapılanın ise parçaya yapıldığını çıkarsamıştır.Bu anlayış analoji büyüsünü doğurmuştur.Bundan dolayı büyü yapılmak istenen kişinin kullandığı bir eşyaya yapılan büyünün kişinin kendisini de etkileyeceği,toprağa dökülen suyun yağmur yağdıracağı düşünülmüştür.
Eziyet edilmek yada öldürülmek istenen kişinin mumyası yapılarak örneğe yapılan davranışın o kişiyi de etkileyeceğine inanılmıştır.Bu anlayış, giderek,kişiyle simgesi arasında bir özdeşlik bulunduğu inancına varmıştır.Bu nedenle eski Türkler kutsal olarak adlandırdıkları "Kurt" un adını asla söylemez ve böcü,börü,canavar gibi kelimelerle dile getirirlerdi.
Bunun gibi hala Anadolu'ya zararlı hayvanlardan korunmak amacıyla yaşam alanlarını çevresi dua okunmuş malzemelerle (efsun) çizilmekte ve çevreye çizilen bu daire ile duvar özdeşleştirilmektedir.
Büyü çeşitli biçimler göstermekle birlikte ak büyü ve kara büyü şeklinde iki kısma ayrılabilir. Ak büyü iyilik gösterilerek yapılan büyüler,kara büyüler ise kötülük amacıyla yapılan büyüler için,kullanılmaktadır.
Ülkemizde büyü genellikle evine bağlı olmayan kocayı karısına bağlamak,karısına ve çocuklarına karşı sert davranan kocayı yumuşatmak,bir kadını bir erkeğe ve ya bir erkeği bir kadına sevdirmek,gurbete giden birisinin geri dönmesini sağlamak, kaybolan bir eşyayı geri bulmak,düşmanı yenmek,kısmet çözmek,bir kimseyi birisinden soğutmak;aralarını açmak amacıyla yapılmaktadır.
Örnek olarak sevdiği kişinin de kendisini sevmesi için büyü yapacak kişi önce üç Arnavut biberi alır,biberlerin içindeki tohumları her birine "Tebbet suresi" okunup üflenir.Üç biberin tohumları birbirine karıştırılmaz.Sonra tohumlar biberlerin içerisine doldurulur.Kıvılcımla küle gömülür.Bunları yapan kişi ocağı duvarına sağ elini vurarak:
Elimi vurdum duvara
Duvar oldu üç pare
Birinden in çıktı
Birinden İsmail peri çıktı
İni yolladım ine
Cini yolladım Çine
İsmail Periyi yolladım...........................(Kendisini sevmesini istediği kişinin ismi)
Durmadan,dinlenmeden bana gele
Dedikten sonra arkasına bakmadan yatağa girer.Örnekte görüldüğü gibi büyülerde genellikle Kuran'dan sureler okunmakla birlikte büyü İslamiyet tarafından yasaklanmıştır.
Büyü ister iyilik ve ya kötülük amacı gütsün genellikle halkı korkutmaktadır.Bu nedenle büyüden korunma amacıyla halk arasında çeşitli uygulamalar bulunmaktadır.Örneğin büyüden korunma amacıyla değirmen dolabından sıçrayan su ile yıkanıp abdest almak,ırmak,çay,nehir gibi akarsular üzerinden atlamak,büyüden kurtulmak için büyü yaptırmak vs. çeşitli uygulamalar yapılmaktadır
Büyü,kısaca doğaüstü güçlerle doğanın etkilenebileceği inancı olarak tanımlanabilir.İlk insan toplulukları doğaüstü güç tasarımlarını yine doğadan çıkarmışlardı.En basit bir doğa bilgisinden dahi yoksun olan insanoğlu doğayı korkunç bir güç olarak görmüş;yaşamın her alanında hissedilen bu güç doğadan soyutlanarak ayrı bir tasarım konusu olmuştur.
İlk insanlar bu güç yüklü olduğunu düşündükleri bütün nesnelerden sakınmak,korunmak gerektiğine inanmışlar,sakınılması gerekli bu nesnelere ise tabu adını vermişlerdir.
Tabuya yakalanan kişinin ise bundan kurtuluşunun tek yolunun ise büyü olduğuna inanmışlardır.İlk büyülerde yine bu esrarlı bilinmez güçten kurtulmak için yine o esrarlı güçten yararlanma düşüncesi bulunmaktadır.Bu akıl yürütme şekline ilk insan topluluklarının nedensellik (aynı nedenlerin aynı sonuçları doğurduğunu) önsezini de eklemiştir.
Bu düşünce sistemi parçaya yapılanın bütüne, bütüne yapılanın ise parçaya yapıldığını çıkarsamıştır.Bu anlayış analoji büyüsünü doğurmuştur.Bundan dolayı büyü yapılmak istenen kişinin kullandığı bir eşyaya yapılan büyünün kişinin kendisini de etkileyeceği,toprağa dökülen suyun yağmur yağdıracağı düşünülmüştür.
Eziyet edilmek yada öldürülmek istenen kişinin mumyası yapılarak örneğe yapılan davranışın o kişiyi de etkileyeceğine inanılmıştır.Bu anlayış, giderek,kişiyle simgesi arasında bir özdeşlik bulunduğu inancına varmıştır.Bu nedenle eski Türkler kutsal olarak adlandırdıkları "Kurt" un adını asla söylemez ve böcü,börü,canavar gibi kelimelerle dile getirirlerdi.
Bunun gibi hala Anadolu'ya zararlı hayvanlardan korunmak amacıyla yaşam alanlarını çevresi dua okunmuş malzemelerle (efsun) çizilmekte ve çevreye çizilen bu daire ile duvar özdeşleştirilmektedir.
Büyü çeşitli biçimler göstermekle birlikte ak büyü ve kara büyü şeklinde iki kısma ayrılabilir. Ak büyü iyilik gösterilerek yapılan büyüler,kara büyüler ise kötülük amacıyla yapılan büyüler için,kullanılmaktadır.
Ülkemizde büyü genellikle evine bağlı olmayan kocayı karısına bağlamak,karısına ve çocuklarına karşı sert davranan kocayı yumuşatmak,bir kadını bir erkeğe ve ya bir erkeği bir kadına sevdirmek,gurbete giden birisinin geri dönmesini sağlamak, kaybolan bir eşyayı geri bulmak,düşmanı yenmek,kısmet çözmek,bir kimseyi birisinden soğutmak;aralarını açmak amacıyla yapılmaktadır.
Örnek olarak sevdiği kişinin de kendisini sevmesi için büyü yapacak kişi önce üç Arnavut biberi alır,biberlerin içindeki tohumları her birine "Tebbet suresi" okunup üflenir.Üç biberin tohumları birbirine karıştırılmaz.Sonra tohumlar biberlerin içerisine doldurulur.Kıvılcımla küle gömülür.Bunları yapan kişi ocağı duvarına sağ elini vurarak:
Elimi vurdum duvara
Duvar oldu üç pare
Birinden in çıktı
Birinden İsmail peri çıktı
İni yolladım ine
Cini yolladım Çine
İsmail Periyi yolladım...........................(Kendisini sevmesini istediği kişinin ismi)
Durmadan,dinlenmeden bana gele
Dedikten sonra arkasına bakmadan yatağa girer.Örnekte görüldüğü gibi büyülerde genellikle Kuran'dan sureler okunmakla birlikte büyü İslamiyet tarafından yasaklanmıştır.
Büyü ister iyilik ve ya kötülük amacı gütsün genellikle halkı korkutmaktadır.Bu nedenle büyüden korunma amacıyla halk arasında çeşitli uygulamalar bulunmaktadır.Örneğin büyüden korunma amacıyla değirmen dolabından sıçrayan su ile yıkanıp abdest almak,ırmak,çay,nehir gibi akarsular üzerinden atlamak,büyüden kurtulmak için büyü yaptırmak vs. çeşitli uygulamalar yapılmaktadır