KoJiRo
10-24-2007, 08:54 PM
SEN,
"Siz insanlar için çikarilmis en hayirli bir ümmetsiniz, iyiligi
emreder, kötülükten vazgeçirmege çalisirsiniz.. Çünkü Allah'a
inaniyorsunuz.." Fermaninin sahibisin!..
SEN,
"Alemlere rahmet olarak gönderilen" ve dehsetli mahser günü
herkesin "Nefsi! Nefsi!" diye çirpinacagi bir zamanda, secdelere kapanip;
"Ümmetimi isterim Ya Rab!.. Ümmetimi bagislamadikça kalkam" diye feryad
edecek olan Habib-i Kibriya'nin ümmetisin!..
SEN,
Resûlullah'in ashabina; "Orduya yardim ediniz" dedigi zaman,
bütün servetini alip getiren ve Peygamberin "Çocuklarina ne
biraktin?.."
sorusuna; "Allah'i ve Resûlünü biraktim Ya Resûllullah!" cevabini
veren Hz. Ebûbekir'in yolundasin!..
SEN,
Devlet reisi oldugu halde, içi su dolu bir tulumu sirtina
yüklenerek halk içinde dolasan ve oglunun; "Babacigim, niçin böyle
yapiyorsun?" sorusuna; "Oglum! Nefsimi biraz begenir gibi oldum.. Onu
zelil
etmek, gururumu kirmak istiyorum" diyen Koca Ömer'in izindesin!
SEN,
Müslümanlar arasinda açligin ve kitligin hüküm sürdügü bir
z¤¤anda Şam'dan kendisine ait zeytinyagi, üzüm ve bugday yüklü olarak
gelen bir deveyi yükleriyle beraber yoksullara tasadduk eden Hz. Osman'in
ardindasin!..
SEN ,
Cebinde bulunan 4 dirhem servetin 1 dirhemini gizlice, 1
dirhemini açikça, 1 dirhemini gece ve kalan 1 dirhemini de
gündüz ,
kimsesizlere sadaka olarak veren ve Allah Resûlünün; "Neden böyle
yaptin ?"suâline "Belki Allah bunlarin birini olsun kabul eder
düsüncesiyle diyen Hz. Ali'yi takip edensin!
SEN ,
Allah yolunda cihada çikan ve karsisinda ATLAS Okyanusunu
görünce, devesini dizlerine kadar denize sürerek, kilicini çekip; "Ya
Rabbi! Şahid ol! Önüme şu uçsuz bucaksiz derya çikmasayd? senin sanini
daha ileriye götürürdüm!" diyen mücahidlerin pesindesin!..
SEN,
40 sene yatsi abdestiyle sabah namazini kilan Imam-i Âzam'larin,
Malazgirt Ovalarinda Allah Allah sesleriyle at kosturan ve Anadolu
kapilarini müslüman Türklere açan Alp Arslanlarin arkasindasin!..
SEN,
Misafir kaldigi evde gece sabaha kadar ayakta duran ve; "Biz
Kur'anin bulundugu
odada ayaklarimizi uzatip yatmaktan hayâ ederiz"
diyen Osman Gazilerin torunusun!..
SEN,
Resûllullah'in müjdesine nail olup, küfrün dogu kal'asini,
istanbul'u fethederek Islam'a teslim eden, yeni bir çag açan
Fatihlerin, dünyayi müslümanlardan baskasina dar gören
Yavuzlarin, karalarin- denizlerin hakani Kanûnilerin neslisin!..
SEN,
Istanbul'da okumaya basladigi Ezan-i Muhammediyeyi, Çaldiran
ovalarinda bitiren, Tuna'da aldigi abdestin namazini Afrika
çöllerinde kilan, Hazer kiyilarinda getirdigi tekbir seslerinin
yankilarini Viyana kapilarinda duyan kahramanlarin evladisin!..
SEN ,
Vatanini, mukaddesâtini müdafaa ederken düsman kursunlarinin
darbeleriyle bagirsaklari delik-desik disariya firlayan ve bir
eliyle onlari
karnina iterken, diger eliyle gögsünden bir baska
kursunu eliyle çikarip, yaninda bulunan arkadasina; "Al
arkadasim! Sag olur da dönersen, su kursunu ogluma ver! Ve O'na de ki;
"Bunu sana baban son nefesinde gönderdi ve O'da ayni sekilde ogluna
aktarmazsa hakkimi helal etmem! " dedi diye ulvî ruh örnekleri veren
sehitler kafilesinin çocugusun!..
ISTE SEN BU SUN!..
Bu altin halkalara eklenebilecek daha binlerce halka içerisinde;
Senin cevherin, aslin astarin, esasin budur iste!..
Sen bu kapılar dısında baska bir kapının insanı,
Bu altın halkalar dısında baska bir halkanın esiri olamazsın!
Namazsız, niyazsız, maneviyatsız, ruhsuz, köksüz, kozmopolit,
satilmis olamazsın!
Allahsız, Peygambersız, Kitapsız olamazsın!
"Bana dokunmayan bin yıl yasasın!" "Neme lazım" "Evimden uzak"
"Her koyun kendi bacagından asılır" gibi yahudi sözlerini agzinin
sakızı yaparak, mücadele ve hizmet azmini yitiremezsin!
Komsun aç iken, sen tok gezemezsin!
Islam'ın yasak kıldıgı günah yuvalarinda vaktini öldüremez, aile
fertlerini baıtının kokusmus hayat tarzına uyduramazsın!
Yavrularını çagdas asrın zihniyetine terkedip, cehenneme talip
olamazsın!
Sen kainatin en üstün varlıgı olarak yaratıl
din, buna layık
olarak cennet bahçelerine talip olmalısın..
Hem burada... Hem orada... her yerde... daim...
YOLUN AÇIK OLSUN!
"Siz insanlar için çikarilmis en hayirli bir ümmetsiniz, iyiligi
emreder, kötülükten vazgeçirmege çalisirsiniz.. Çünkü Allah'a
inaniyorsunuz.." Fermaninin sahibisin!..
SEN,
"Alemlere rahmet olarak gönderilen" ve dehsetli mahser günü
herkesin "Nefsi! Nefsi!" diye çirpinacagi bir zamanda, secdelere kapanip;
"Ümmetimi isterim Ya Rab!.. Ümmetimi bagislamadikça kalkam" diye feryad
edecek olan Habib-i Kibriya'nin ümmetisin!..
SEN,
Resûlullah'in ashabina; "Orduya yardim ediniz" dedigi zaman,
bütün servetini alip getiren ve Peygamberin "Çocuklarina ne
biraktin?.."
sorusuna; "Allah'i ve Resûlünü biraktim Ya Resûllullah!" cevabini
veren Hz. Ebûbekir'in yolundasin!..
SEN,
Devlet reisi oldugu halde, içi su dolu bir tulumu sirtina
yüklenerek halk içinde dolasan ve oglunun; "Babacigim, niçin böyle
yapiyorsun?" sorusuna; "Oglum! Nefsimi biraz begenir gibi oldum.. Onu
zelil
etmek, gururumu kirmak istiyorum" diyen Koca Ömer'in izindesin!
SEN,
Müslümanlar arasinda açligin ve kitligin hüküm sürdügü bir
z¤¤anda Şam'dan kendisine ait zeytinyagi, üzüm ve bugday yüklü olarak
gelen bir deveyi yükleriyle beraber yoksullara tasadduk eden Hz. Osman'in
ardindasin!..
SEN ,
Cebinde bulunan 4 dirhem servetin 1 dirhemini gizlice, 1
dirhemini açikça, 1 dirhemini gece ve kalan 1 dirhemini de
gündüz ,
kimsesizlere sadaka olarak veren ve Allah Resûlünün; "Neden böyle
yaptin ?"suâline "Belki Allah bunlarin birini olsun kabul eder
düsüncesiyle diyen Hz. Ali'yi takip edensin!
SEN ,
Allah yolunda cihada çikan ve karsisinda ATLAS Okyanusunu
görünce, devesini dizlerine kadar denize sürerek, kilicini çekip; "Ya
Rabbi! Şahid ol! Önüme şu uçsuz bucaksiz derya çikmasayd? senin sanini
daha ileriye götürürdüm!" diyen mücahidlerin pesindesin!..
SEN,
40 sene yatsi abdestiyle sabah namazini kilan Imam-i Âzam'larin,
Malazgirt Ovalarinda Allah Allah sesleriyle at kosturan ve Anadolu
kapilarini müslüman Türklere açan Alp Arslanlarin arkasindasin!..
SEN,
Misafir kaldigi evde gece sabaha kadar ayakta duran ve; "Biz
Kur'anin bulundugu
odada ayaklarimizi uzatip yatmaktan hayâ ederiz"
diyen Osman Gazilerin torunusun!..
SEN,
Resûllullah'in müjdesine nail olup, küfrün dogu kal'asini,
istanbul'u fethederek Islam'a teslim eden, yeni bir çag açan
Fatihlerin, dünyayi müslümanlardan baskasina dar gören
Yavuzlarin, karalarin- denizlerin hakani Kanûnilerin neslisin!..
SEN,
Istanbul'da okumaya basladigi Ezan-i Muhammediyeyi, Çaldiran
ovalarinda bitiren, Tuna'da aldigi abdestin namazini Afrika
çöllerinde kilan, Hazer kiyilarinda getirdigi tekbir seslerinin
yankilarini Viyana kapilarinda duyan kahramanlarin evladisin!..
SEN ,
Vatanini, mukaddesâtini müdafaa ederken düsman kursunlarinin
darbeleriyle bagirsaklari delik-desik disariya firlayan ve bir
eliyle onlari
karnina iterken, diger eliyle gögsünden bir baska
kursunu eliyle çikarip, yaninda bulunan arkadasina; "Al
arkadasim! Sag olur da dönersen, su kursunu ogluma ver! Ve O'na de ki;
"Bunu sana baban son nefesinde gönderdi ve O'da ayni sekilde ogluna
aktarmazsa hakkimi helal etmem! " dedi diye ulvî ruh örnekleri veren
sehitler kafilesinin çocugusun!..
ISTE SEN BU SUN!..
Bu altin halkalara eklenebilecek daha binlerce halka içerisinde;
Senin cevherin, aslin astarin, esasin budur iste!..
Sen bu kapılar dısında baska bir kapının insanı,
Bu altın halkalar dısında baska bir halkanın esiri olamazsın!
Namazsız, niyazsız, maneviyatsız, ruhsuz, köksüz, kozmopolit,
satilmis olamazsın!
Allahsız, Peygambersız, Kitapsız olamazsın!
"Bana dokunmayan bin yıl yasasın!" "Neme lazım" "Evimden uzak"
"Her koyun kendi bacagından asılır" gibi yahudi sözlerini agzinin
sakızı yaparak, mücadele ve hizmet azmini yitiremezsin!
Komsun aç iken, sen tok gezemezsin!
Islam'ın yasak kıldıgı günah yuvalarinda vaktini öldüremez, aile
fertlerini baıtının kokusmus hayat tarzına uyduramazsın!
Yavrularını çagdas asrın zihniyetine terkedip, cehenneme talip
olamazsın!
Sen kainatin en üstün varlıgı olarak yaratıl
din, buna layık
olarak cennet bahçelerine talip olmalısın..
Hem burada... Hem orada... her yerde... daim...
YOLUN AÇIK OLSUN!