![]() |
Nur E(lle) rine
NUR ERLERİNE Yüzlerine baksan nurdandır elleri Dinle her ne söylerse kutlu dilleri Hakikattir araştırsan derin sözleri Gördün mü şu ışık saçan gözlerini Gark olmuş nura aydınlık çehreleri Kimse bilmez ne bunların dertleri Hakk’a aşıktır elbette gönül evleri Doğruluktur bil ki gerçekten özleri Rabbe ayandır kullarının tüm işleri İlay-ı Kelimetullah buysa gayeleri İhlas ve uhuvvet kesin belli yönleri Çelikle perçinlenmiş sanki sineleri Döndüremez hiç bir kuvvette geri Görenler diyecektir bunlar deli mi? Öğrencisi var bunların adı Ali, Veli Hamdolsun gönüllerde ki sevgi seli Risale-i Nurlar da olmuş rehberleri Başlarında gayretli bir hocaları var O gözleri hep yaşlı, beyaz cübbeli Herkes azaptan ürkmeli değil mi? Kâfire karşı Müslüman kükremeli! Cehlin mürekkebine ne mi söylemeli? Söylenen on dört asır öncesinden belli LailaheillallahMuhammedurResulallah HAMZA T.’YE İTAF OLUNUR SAİD TOPRAK |
Oku!
OKU! İkra yaratanın verdiği ilahi ilk emri İman nuru yumuşatır o çelik demiri Ağrıyorsa o sol yanın bırak hekimini Hatırlar mısın en son ettiğin yemini? Kimseler anlamaz mademki derdini Her şeyi anlayana havale et yüreğini Kaldırır mı sandın ortadaki cenazeni Anlatır mısın kısacık, hayat hikayeni İlk olarak Onun kalbine işler hakikat Cebrail Muhammed’e arkadaşlık eder Vahiy aydınlığında istidat inkişaf eder O eşref-i mahlukatta ne gam ne keder Hikmet bağlanmış böyle ilahi sırlarla Cömert toprak çalışana veriyor tonla Yakışır mı mümine hiç kin ve kavga Söz tükenmez yağan, denizde damla SAİD TOPRAK Said Toprak |
Onun Gölgesi
ONUN GÖLGESİ Şu yanan çakmak ki taşa muhtaç İçinde yanan korsa sana muhtaç Var mı peki olmazsa olmazların Seni yarı yolda da koymazların Başıboş mu sanırdın sen kendini Köşede bırak inlesin aciz nefsini Kim devam ettirmez ki neslini? Helal dairesi keyfe kâfi değil mi? Başına gelene işte kader derdin Cüzi iradeni ne diye yere serdin Sadece Rabbimize güvenseydik Yalnızca helal lokmayı yeseydik Anlattıklarıma şahit mi istersin? Açlıktan ölenleri görmez misin? Ettiysen niyet, bulur seni kısmet Gerçekten tevekkül büyük nimet Ne demek kendini çok beğenmek Yaşamak için talep et ilmini irfanı Mütevazı olarak öğret dini ihyayı Eskisi gibi adaletle yönet dünyayı Bun ehli imana Allah’ın bir vaadi Altın dolup taşsa her yandaki vadi Değişmez ki şükre Süleyman vari O kullar yerde Onun gölgesi misali SAİD TOPRAK |
Onun Yolu
KUR’AN VE SÜNNET YOLU Yağarken yıldızlar üstüme Yazı yazsam kalır mı su üstüne Küskün değilim ki kaderime Düşmüşüm onulmaz bir derde Bu yük çok ağır bense aciz Çalışmazsan kapına gelir haciz Hareketlerini ölç biç vur mihenge Sünnete uyarak denge bulursun sende Nerde şuurlu bir nesil dersin? Bu ideal uğruna kaç fedai istersin! Arkana bakmadan davana gider misin? Ey aksiyoner genç bu işin neresindesin! Dört asır geçti hala hastasın İstanbul’u fethedecek yaştasın Anadolu’nun bağrında onca evliya Ümitle bekler seni dini ihyaya Ruhu revan-ı Muhammed’i Şehbal açsın Kafirler köşe bucak senden kaçsın İnananlar layık olabilseydi Efendim sana İnsanlık içecekti Kevser’den kana kana Bilmem ki daha ne söyleyeyim inana Kafirin de kırılmayan bu inadına Sana değil sitemim kendi nefsime Kelimeler iktifa etmiyor kalbimin diline Neden mi anlatıyorum bunları sizlere Sahip çıkmalı herkes Kur’an’a ve Sünnete! Tövbe ederek hemen dönmeli Rabbine Hidayet böyle nasip olabilir müttakilere… Said Toprak |
Ölüm
BEKLENEN DOST Hazır mısın ademoğlu ölüm her yerde Hisset nefes kadar yakın sana hem de Daha gencim sonra olur bunlar deme Emanet can sahiplenişe de bakın hele Yele verir Kudret Eli savurur ruhunu İyilik, cömertlik kaldırır onu göklere Bedene ilk ruhu verense diriltir ilerde Ağzın lâl olup konuşacak o beş duyu Seversen yaratanını ki her şeyden çok Şu sözüme sahip çıkta Allah’tan kork Sakın yeise düşme duy bak ne olursun Halbuki sen Kelamullah’ı da okursun Unuttun asıl vazifelerini ki iş binlerce Değerler alt üst oldu bu kara günlerde Bırak kalsın mı bayrak sürüncemede? Nerden bulaştı bilmem bu illet millete Ne diyeyim Asrı Saadeti örten zulmete SAİD TOPRAK Said Toprak |
Ölümsüzlük
BEKLENEN DOST Hazır mısın ademoğlu ölüm her yerde Hisset nefes kadar yakın sana hem de Daha gencim sonra olur bunlar deme Emanet canı sahiplenişe de bakın hele Yele verir Kudret Eli savurur da ruhunu İyilik ve cömertlik kaldırır onu göklere Bedene ilk ruhu verense diriltir ilerde Ağzın lâl olup konuşacak o beş duyu Seversen yaratanını ki her şeyden çok Şu sözüme sahip çıkta Allah’tan kork Sakın yeise düşme duy bak ne olursun Halbuki sen Kelamullah’ı da okursun Unuttun asıl vazifelerini ki iş binlerce Değerler alt üst oldu bu kara günlerde Bırak kalsın mı bayrak sürüncemede? Nerden bulaştı bilmem bu illet millete Ne diyeyim Asrı Saadeti örten zulmete SAİD TOPRAK Said Toprak |
Rahmet
RAHMET Mecnun gibi aşkla yola çıkarsan seher vakti Arayan Rabbini bulur eğer bozmazsa aktini Nefis ve hevayı bir bırakabilsek arka tarafa Ahmed’in elinden Kevser içerdik kana kana Hem davacı hem davalı oluyorsun da a sen Neden vefalı olamıyorsun Rabbine dönsen Tanık mı istiyorsun bu kadar dizilen altına Varlığın şahit değil mi yaptıkların kadarına Hırkam bak hep delik deşik olmuş diyorsun Özüne dön de bak sonsuzluğu mu istiyorsun Şehveti, hırsı, başbuğluğu ve dilemeyi bırak Toz, toprak ve çamur ekmeğin yemeyi bırak Gül koklamaya geldik arifler kutlu elinizden Herkes istifade edebilse Hak olan ilminizden Bir şey eksilmez hikmet incisi dolu denizden Rahmet’i gazabını geçmiştir ya HzAdem’den SAİD TOPRAK |
Râyiha
RÂYİHA Rayihaları sarsın dört bir yanımı Sarkacın boylu boyunca salınımı Buna göre atmalı ya o ilk adımını Bilmiyor kimse hayatımın kadını Huzur bulur ruhum seher esince Kan damlar yüreğe adın geçince Zevki ruhaniden zerre belirince Ebedi bir bahçeye senle girince Yalancı oldum aşağılık a nefsim Oyuncak oldum şeytana a neden Çok şey mi istedim ben Sen’den Arkadaş lazım değil mi gençken Hizmetçisiyim bu dava yolunun Nere istiyorsanız ta oraya koyun Beni benliğimden o aşkla soyun Ey kalp ehli feryadı artık duyun Durun sizde ey İslam düşmanları Sonu yaklaştı bu haçlı hücumları Ölmedi daha Osmanlı torunu var Göğüsler iman dolu bu ise duvar Dar geliyor Dünya o geniş yüreğe Birlikte asılalım derim her küreğe Şuurlu bir nesil nasip eyle bizlere Vurmayalım sonra elimizi dizlere Göçmen kuşu döner durur tepede Beni de götürmek ister evi nerde Hicret eksik olmaz mı öyle senle Kader diyelim gel biz bu işler de SAİD TOPRAK |
Ruh
RUH Ruh insana çok üstün bir değer katıyor Dinleyip de duy kalpler ne deyip atıyor Dünya’da kazandığın her türlü malını Yüceltmeye değmez mi sence davayı Kalbe sığar, sığmayan O yerküreye Zikreden yerleştirmiş Onu yüreğine Ne olacak ki diyen bu gidişin sonu Tevekkelte Alallah de bulursun yolu Dememek için ilerde bir günse eyvah Erinme günde yetmiş defa olsa dile af El bağlayıp huzurunda durmalı saf saf Çok mu gördün günde bir saatini insaf Allah’ın nimetleri karşısında hayret et Emirlerine uymak içinse çalış gayret et Düşmanın olan şeytana da işte nispet et İlerde elbet mükâfatını alırsın az sabret Hikmet içinde şu dünya da yüzerken Çoğu bu hakikatlerden gafil gezerken Görevin yok mu Müslümân’ım derken Cehalet sel gibi akıyor kaynağı nerden Bil kime temize çıkarıyorsun kendini Aşk ile aştın mı seni sınırlayan bendini Düşünmeyi bırak fani dünya keyfini Hatırla mehlem olan Eyyüb’ün derdini SAİD TOPRAK |
Saadet-i Dareyn
SAADET Konuşma uzun dilini sen ağzında tut Öfkeni katıksız suyla öldürüp de yut Rahmet deryasında yüzüyorsa a kut Menfaatperest nefsin işte sana o put Kardeşine kötü zan besleyen ahmak Uhuvvetinizi benlik ateşiyle yıkmak Başkasının hatasın peşinde koşmak Be hey! Müslüman geçinen avanak Muhakkak bir gayesi vardı bu el hak İstemeyiz ki yesinler temiz bir dayak Yumurta küfesini taşıyanların derdini En yakınları bile bilmez ki o sinesini Adavet beslemek bu kimlerinse sıfatı Şehsûvarlar’ı lazımdı kullansın kır atı Yaratılan istisnasız hepsininse O ilahı Yüreğindeki dua mü’minin işte silahı Semitizm’den şikâyet edip durdunuz Batıl’ı yıkmak için hesapta kurdunuz Dinin hoş görüsünü nereye koydunuz Ne oldu şimdi niye böylece sustunuz Dengeyi buldu a talebelerin Şubat ile Ülkemize âşık bir gönül vardı ille de Hiç şüphesiz Hakk’a dayanmıştı elin Acele edip hatalarınızla sarsıldı evim Anlamayarak suizan ettiniz ya bizlere Vurma zamanı gelmedi mi ki o dizlere Haklı olmak yetmezdi artık anlıyorsun Farklı yol izleyenlere niye darılıyorsun SAİD TOPRAK |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:46 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.