|
Samatyada Yılbaşı
Bütün gece yağmur yağdı Öptü camları dudaklarından Bir otobüs bile geçmedi Samatya duraklarından Acımasızca uzatıp elini zaman Aldı 2002 yılını 2003 yılından Aman ne yaman Ne kestane vardı ne de tombala Samatya esnafını kandırmışlardı King diye suyu çekilmiş mandalinayla Eh her şey parayla Bura Samatya Levent'te oturmak var ya Ah ah ah zalim para Zengin sofralarında hindi Hindi de sevmem ya Sakın ha şimdi Uzanamadığı şiire Mundar diyor demeyin Kardeşim sev-mi-yo-rum Siz yiyin İşte böle Bu yılbaşı da böyle geçti Benim için yılbaşından çok aybaşı önemli Al maaşı ver faturalara Elde ne kala Elektrik telefon doğal gaz İnce saz Yine tam da giderken 2002 Doğalgaza zamgeldi Ne Noel Baba çaldı kapımı Ne de bir çocuk Bu gün yağmur ertesi serin İstanbul Bu gün hava soğuk Gidip de doğal gazı yakayım bari |
Savaşma Şarkı Söyle
Kimi şarkı söyler Kimi savaşır Gençler size spor yaraşır Kimi yerinde sayar, kimi yarışır Savaşmayın spor yapın Savaşmayın şarkı söyleyin Savaşmayın savaşmayın Yollara döşenmiş mayın Yapmayın kıymayın Çok mu zor bir arada sevgiyle yaşamak Bir arada yaşayın eline yakışmıyor bomba Dans et oyna halay çek Nasıl cana kıyarsın bilerek Sana eğitim sana spor Sana masum oyunlar gerek Savaşma şarkı söyle |
Seni arıyorum
Parklardaki banklarda Yağmurlu sokaklarda Gece gündüz yola düşüp Seni arıyorum İzin kalmıştır diye Yaşadığımız heryerde Kumsallar da yürüyüp Seni arıyorum Köpük köpük dalgalar Boynu bükük Martılar Sessiz giden gemilerin Ardında seni arıyorum Gece sabaha kadar Arşınlıyorum sokakları Bir sokak lambası altında Resmine bakıp Bir sigara yakıp Yeniden düşüp yola Seni arıyorum Solgun şimdi çiçekler Kapkaranlık hep renkler Rüzgarın sesinde Doğanın nefesinde Hep yaşayan izler var Arkadaşların dostların Amansız takipçisiyim Peşlerine düşüp seni arıyorum Bir parlak kara göz görsem İlahi bir ses iştsem Olur a kahkahayla gülsem Yankılarında seni arıyorum |
Seni çok sevdim
Güneşle doğduğun sabahlarımda Yeşil gözlerinde şebnemler gördüm Derin uykulardan uyandığında Ömrüme ömür katan bakışlarında Yeniden doğup sefalar sürdüm Tılsımın bir hale gibi sarar evrenimi İpek bir şelale kumral saçların Taradım taradım elimle ördüm Gözllerindeki ilk yolculuğumda Denizler deryalar vahalar gördüm Aramağanımsın gönül evimde Sönmeyen yıldız oldun ahır ömrümde Senin saltanatında sevdalar ördüm Seninle ağlayıp seninle güldüm Nasıl inkar edeyim seni çok sevdim |
Senin Yerine
Kendi kendine oturmuş Demleniyorum Kederleniyorum Ne çay bardağında Rakı masamda Ne buzlu badem Ne yanımda bir adem Demleniyorum Şu çalan piyano Şu esen meltem Hele de sen yokken Sarhoş ediyor beni her şey Kederleniyorum Yalnızlığımı seviyorum Senin yerine Bir tanıdık bile yok Gelip bir selam vereceklerine Geçiyorlar yanımdan görmüyorlar Herkez zamanı öldürmekte Zaman kimbilir neler örmekte Zaman birtek sana olan aşkımı Öldüremiyor Geçmiş için gelecek için Senin için Endişeleniyorum Demleniyorum (Temmuz 2006 Ankara) |
Sensiz olamam
Tek bir gün yetmez bana Bir ömür yanımda kal Sen başımın tacısın Sakın bırakıp gitme Arı kovanı yuvamız Ben arıyım sende bal Hiç kalbini kıramam Nede ellerim kalkar Onarin tenine Sen olmasnda olmaz Ben olmasamda İncitirler diye çok korkuyorum Canım karım |
Sevdim sanır
Seni böyle görenler Bahtiyar sanır İnsanoğlu bakar Dış görünüşüne aldanır Bülbül misali konuşur dilin Gözlerin bakar ya sevdalı Zevkü sefadayken sevgilin Kendini sana candan vefalı yar sanır Hep alırlar veren olmaz Sevdim sanır seven olmaz Eğer hakiki aşk sa Nolsa yürekte durmaz Benim kim olduğumu Elemi mi kederi mi Sevinci mi neşemi Bir tek candan seven yar tanır |
Sırtım da sevdam
Yanma dan şakır mı Sanırsın bülbül Aşkın dan allere boyandı her gül Bir garip melodiyle hüzün lü gönül Vazgeçmem vazgeçemem Sen de bunu bil Vursam sevdamı sırtıma Dolaşsam il il Sen gibisini bulurmuyum ki Bir hayal ken sen Hasret ve özlem den Gözlerim kurumuyor Kirpik lerim de nem Yanmaz san sevdanın tadı olurmu Vaz geçmem vazgeçemem Arayıp bulurum seni |
Siz de Görün (Nasıl tanırız kendimizi)
Herkez biraz hırsız Biraz artist Biraz narsist Biraz yalancı Ve herkez yolcu Herkez hancı Biraz deli Biraz veli Biraz yalelli Biraz kurnaz Biraz katil Ve biraz masum Herkez biraz dolandırıcı Herkez biraz savcı Nereye kadar demeyin İnsanları deneyin Nasırına basın biraz O güzel maskenin altında Beyinlerinden ne geçer Midelerinde ne vardır Ne kadar korkak Ne kadar cesurlardır Ne kadar cimri Ne kadar cömert Ne kadar sinsi Ne kadar mert Şaşıracaksınız Üç defa üst üste hapşıracaksınız Çok yaşa diyecekler size Siz de riya ile, siz de görün diyebilirsiniz |
Son tango
O son tangoydu Son tren son tören Son töre Son anda bindi trene Çuh çuh gidiyordu Aşkların korkusuzca yaşandığı Bir yerlere İrem bağlarının Tuğba ağaçlarının olduğu Amansız kışların olmadığı Tipinin vurmadığı Çığların düşmediği Yerlere gidecek mutlu olacaktı Onu boğmayanların Vurup öldürmeyenlerin Şehirlerine gidip yerleşecekti Kapısız penceresiz bir evde Yasaksız bir ömürde Çiçekler ağaçlar kuşlar Kelebekler bal yapan arılarla Doyasıya şarkı söyleyerek |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:38 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.