![]() |
Yıldızlar
Yıldızlar sardı gecemi Haykırmak ister yüreğim Tutuklu dilim. Gözlerim gecenin sonsuzluğunda Kaydırır yıldızları Tüm yıldızlara SEVGİMİ yükledim. Nazan İzmirli-20.07.2005-antalya Nazan İzmirli |
Yıldızlar yağsın
sırtın yerde olmalı bu gece hissetmelisin taşı toprağı ait olduğun dünyayı yüreğinde. gözlerini çevirmelisin gökyüzüne evrende neler olup bitiyor diye. sonra yıldızları kaydırmalısın yüreğinle. çok çoook çoooook dileklere ulaşsın diye. 11.08.06-ant-yıldızlar yağsın Nazan İzmirli |
Yok olmayan tek şey
yok verilmiş bir söz dilimizde birbirimize ne farkeder ki ruh ikizimiz birleşmişse gönüllerde değmesin dudak dudağa değmesin tenin tenime alevler sönermi sanarsın buz denizinde kalpten kalbe bir yol bilinmeyen görülmeyen sonsuzluğunu hissettirir masumane gözlerde .....yok .............yok ....................yok söz....................yok ............................yok olmayan tek şey ........................sensin ben de....................... 08.02.2006-antalya Nazan İzmirli |
Yokluğun
yokluğun ne çok şey koparıyorsa içimden sonbaharın renk cümbüşünde gözleri boyaması hazalları önüne katması gibi yokluğun ne çok şeyler de ekliyor bir bilsen bir bilsen yokluğunla koparılan yapraklarımı onlar görünen yanım silkinir hüzünlerden salarım köklerimi kaynağı derin sulara can verir yeniden dallarıma sen olursun her filiz bir tomurcuk yaprağım olursun geri dönen hayat veren üzerine yüzlerce şiirler güftelenen bu mevsimler daha çokkkkkkkkkkkkkkk yaşanacak bir bilsen bir gün işte bir gün nefessiz yapraksız köksüz kalma korkusu sarar içimi tamam........! birgün belki ama bugün neden.........! zamansız mevsimleremi kaldık susma tek bir hece neden.........! 16.12.2005-antalya Nazan İzmirli |
Yol mu? yolcu mu?
yol mu olmak yolcu mu özlem dolu bir kalbi kavuşturmak mı yoksa kavuşan olmak mı farkeder mi? yol un sonuda yolcu nun sonuda aynı nokta giden dönmek zorunda oysa yol kalacak orada karar vermek! zor............yol........ bir ışık süzmesi isen........ zor yolculukda...... yol olmak da zor yolcu olmak da. 27.01.2006-antalya Nazan İzmirli |
Yolculuğum sana
yolculuğum sana, tıpkı çocukluğumda ki heyecanla. elmalı şekerlerini çok severdim bu şehrin. sokaklarını severdim, baharlarla erguvanlarını, kışın buzlu kaymaklarını. yürümek ise; kabustu karda. fakültenin taş merdivenleri dil getirse ah! az mı bekledim seni cepleri delik idealis parkamla ellerim çatlardı,dudaklarım mor mor ülkemin gözbebeği kalbimin orta yeri sevinçlerim de hüzünlerimde hep sende kesişti. ve bugün yine yollarım sana. donsamda ayazında son bir yaprak görmek dalında, kanadı kırık bir serçe canlanırken sıcaklığında geçmiş yok olur avuçlarında. ihtiyacım var yolculuğum sana. 27.12.2006-ankara- Nazan İzmirli |
Yorgunum gözlerim
deli mavi, yorgunum dinlensin bedenim dalga kıranlarında yumdum gözlerimi ellerim kilitli ensede, ıssızlığının teslimiyetinde. sırtımı dayadım, su altında mercanda var ahtabotta, ister güneşin çarpsın ister tenimi okşa. yorgunum gözlerim kapattım seni 09.12.2006-ant/kaş/kal Nazan İzmirli |
Yudum yudum
---- ----- ------ ------ ----bir fincan---- -----kahve---- --dudaktan-- --kalbe-- ------ ---- -- unuttururken üşümüşlüğümü unutturamadı bir yudum acı kahvenin sende bıraktığı keyfi özledim -- özledim seni acı kahve tadında yudum yudum dudaklarında özledim seni Nazan İzmirli-21.11.2005-ant Nazan İzmirli |
Yüce Olimpos
..................yüce olimpos, ........zirvelerine ulaşmak ...............bir başka haz. ...............buzuyla, karıyla, ..........kavurucu sıcağıyla doruklarında şafaklamak. bu günde bütün ihtişamın ile karşımdasın seni hergün bir başka yüzünle görmek ne güzel birgün yok olursun sislerin ardında birgün ışıl ışılsın gündoğumunda birgün başak tarlasısın altın ağırlığında birgün buzdan kıristal göz kamaştırırcasına birgün bulutlar sarar benden alırlar seni biliyorum sen yine oradasın sadık SEVGİLİ gibi. gün batımı bir başkadır üzerinde sarar bedenini ayrılmak istemezcesine bir yanın kızıl, bir yanın sarı dorukların da lila karmaşası grubu seyretmek doyumsuzlaşır seninle bir sen varsın benden önde benimle tüm heybetinle akşam alacası gölgesinde gün biter hava kararır biran göremem seni sonbahar hüznü çöker yüreğime dolunay yakamozlarının büyüsünde biliyorum sen yine orada sadık SEVGİLİM diye yanıbaşımda. nazan'dan yüce olimposa sevgilerle.... Nazan İzmirli-15.06.03/16.10.05-antalya Nazan İzmirli |
Yüzleşme
.......'yüzleşmek suya yansıyan gölgende gel gitleri oynayan ..................kendinle' denize girik uzun ahşap iskele hangi? şehir neresi? kime ne hüzünleri takılmış oltasına akşamlasada ayazlar çöksede omuzlarına boşuna balıklar bile mutluluğa kadeh kaldırmakta. yüzleşme zamanı bugün ayın ondördü gibi dökemediklerini bana kus kusabildiğince. haykır.....! . bir uzayan bir kısalan bu benmiyim diye tereddütte bırakan titreyen aksine bir daha haykır....! nefretleri, özlemleri acıları, kederleri tuzlu suları kudurturcasına haykır......! ..ki bu gece hüzünler ayın aksinde ışıl ışıl olsun derinlerde kaybolsun. hadi...! aşkım sol yanında titreyen bir gölge açlıktan ölmekte çek oltayı yiyelim balıkları afiyetle...... 14.03.2006-ant- dolunayda yüzleşme - Nazan İzmirli |
Zaman
bir takvimin yaprağımı düşen yoksa akreple yelkovan yarışımı tarağıma dolanan her saç kırığında koşuyor zaman, bir buz balesimi ne zevk alırken yok olan avuçlamak istediğimde bir damla su zaman dudaklarımı ıslatan........ Nazan İzmirli-20.10.2005-antalya Nazan İzmirli |
Zamana inat
gözyaşları ayrılık getirir ağlamak istemedim gidişine o an bir damla yaş olup, düştün acı tebessümüme sendin o dudaklarımda tuzlu tuzlu........................ çektim seni içime farketmiş olmalısın başın omuzlarına sığmaz bakışların kaçaklarda ellerin vedalaşamadı kesilen nefesinin buharını silerken camlarda parmaklarımız buluştu sıcak soğuk arası bir söz olmalıydı; kızaran, halka halka birleşen tekerler döndü zamana inat belkide kavuşamayacak iki kırık kanat son kez bakıştı zamana inat. Nazan İzmirli-13.06.2004-antalya Nazan İzmirli |
Zapturapt - düz yazı -
Manşet haberler,güne bali çekmişcesine uyuşturarak başlatabiliyor sizi. Bir dolu soğuk savaş, sıcak savaş, aile içi savaş....ve uyuşturucuyla savaş. Geç kalmadık mı bu komisyonu kurmakta ve ele olmakta? Zararın neresinden dönsek kardır derler ya! Asla kar getirmez bu politika. Ne sivrisineğin kökünü kurutabilir, ne ülkeler arası savaşı bitirebilir ne de böyle bir maddenin üretimi, tüketimi ve sunumunu engelleyebiliriz. Bizler sadece önlemlerimizi alabiliriz. Bu önlem hapis cezası olsa ne yazar. Arada kaynayacak olan bunca aç yoksul var.Hapisi de boylayacak olan onlar. Okullarda uyuşturucuyla savaş....Acı bir gerçeği vurguluyor bence. Eğitimin, sevginin,saygının, barışın, milliyetciliğin,üretkenliğin işleneceği, aşılanacağı amacını güden bir yapı bu denli dejenere olmuşsa hata nerede? Ne kullananda ne de satıcıda. Talep varsa, arz doğmuştur. Köküne inmek gerekir, talebi doğuran sorunun. Göç ve doğurduğu kültür çatışmaları,dengesiz beslenme sonucu sağlıksız toplum, ekonomik kirizler istikrarsız yaşamlar, sitres yükü ile psikolojik bir savaşa dönüşmüşse ve çaresizlik yükü altında ezilirken dünya tabi ki talepte, arz da doğar bu sonsuzlukta. İkinci dünya savaşında bu yana, düşünürsek kuklası olduk dev güçlerin. İyi güzellerini gördük. kötülerine kör perde ördük. Geçelim,hepsi bildikleriniz, ancak asla geçemeyeceğim tek konu var EĞİTİM.............ki bunu yaygınlaştırmak adına sektör oluşturuldu dev gibi büyüyen. Eğitimden kasıt neydi acaba..? Ekonomiyi büyütmek adına teknolojiyi geliştirmek adına teknik eğitimden öteye geçmedi. Çocuklar, gençler ideolojilerini gerçekleştiremeyenlerin hedef kitlesi. Misyonlarını kaybedenlerin zafer simgesi.Başarıyı isteyenlerin yarış imgesi olmaktan ve kompleksli, ruhu zayıf, beyni robot birer gurur makinesi olmaktan öteye gidemedi. Ve de egolarını tatmin edecek izleyiciler. İşte bozukluk burda... Toplumları, çekirdekten başlayarak, eğitim seferberliğini, okuma yazma anlamında değil. Psikolojik,sosyolojik ve de yaşam felsefelerini pozitif yönde geliştirecek program ve projelerle oluşturma ve uygulama savaşına girerek, her toplumun kültürüne yaklaşım şeklini göze alarak koşullar ne olursa, nerede olursa olsun sağlıklı bilinçli düşünebilme,hareket edebilme yeteneğinin kazandırılabilmesi ile mümkün olabilir. Bu varaoluşa,yaşama olan bakış açısını geliştirecek ve her problemin bir çözüm denklemi olabileceğini bilmek, zoru başarmanın hazzı sanal, rüyasal bir mutluluğun arayışını dahi aklına getirmeyecektir. Çünkü, mutluluk, ne varlıkla ne de kariyrle olmaz. Mutluluk sevgi saygı ve varoluşunuzun nedenini bilmekten geçer. Varolduğunun bilincide olan bir toplumun ebebeynlerinden de sağlıklı geçici mutluluk peşinde olmayan cocuklar doğacaktır. İşte o zaman bırakın satabilen satsın. Anlaşılıyor ki...satıcıların savaşı kadar savaşamıyoruz. Eğitmek için.............................................. ....................... 10.01.2006-nazan-istanbul- |
Zengin & fakir
sahaflar sokağında fakir zenginlik içine çekti beni. şehri sömüren zengin fakirlik tekme tokat doğaya itti beni. zaman, zaman durdu da sanki zengin fakirliği fakir zenginliği özlemişti her nefes alışta. 08.12.2006-ant/kaş/kal- Nazan İzmirli |
Zıt yöne
son yaprağa bir şiir yazdım sana zaman..! dedim adına sonra; ak bir yelken oldu parmaklarımdan kaydı kristal sulara. dalıp...... dalıp........her baktığımda ufka mutlu bir özlem dudaklarımda sen devam ederken yolculuğuna. artık..! zıt yöne çevrildi yüzüm şu yuvarlak dünyada. vazgeçmek mi..! unutmak mı..! hayır..! en zor zaman. 18.10.2006-kaş/kalkan Nazan İzmirli |
Zincirim
.....zinciri .............zincirim ........................zincirsin ...................................zincirler... en kalınından vur dilime zinciri ..............anmasın adını............. paslanmaz çelikten zincirim ...............örselenmem............ki. içi altın dışı bakır kaplama zincirsin ................... eskimezsin.................... ....................zincirler..................... . ....göz yaşında damla damla.... ......................gözler...................... .. ..... susmaz ki sevda varsa........ .....................zincirler.................... ... ....................mahkum...................... ........sende................. bana............ ..................bende sana................... 25.01.2005-antalya Nazan İzmirli |
Zirvecan
yazar, çizer, sallar fırçayı aşkıdır; zirveye taşıyan canı. zirvecanı seviyorum. 08.12.2006-ant/kaş/kalkan- Nazan İzmirli |
Zirvelerinde
gülümseyen.....................................bul utlar kavuşamadığım sen gibi........................... engin derinliklerde..............................deniz sonsuzluktaki sen gibi................................ zirvelerinde beni bulduğum...........dağlar ölümüne sırdaşım gibi................................ yağmurun ardından seyrediyorum......ufku gökkuşağının renk cümbüşünde................. seni bana kavuşturacak gibi....................... Nazan İzmirli-10.11.2005-antalya Nazan İzmirli |
Zor
ben seni zor olduğun için, sevdim. seni sevmek, tehlikenin gülümsemesidir içimde, yüce dağların zirvesinde ağlamaktır sevinçle. sana varan yol uzun ve zor. bir ömür yeterse, ben razıyım mezar taşıma tek bir gülle gelmene. ama; ağlama..! sadece gülümse...! 14.07.2006-ant-zor- Nazan İzmirli |
Zor ki
sensizlik sensizlik sensizlik öylesine zor ki! çöl..................... ..........susuzluğu yıldızsız.............. ..............gökyüzü aysız.................. ...............******* güneşsiz............ ......................gün gibi..................... beni ..........sensiz .......................bırakma ...........uzakta olsa. Nazan İzmirli 11.11.2005-ant Nazan İzmirli |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 05:57 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.