www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Yahya Harbalioğlu (https://www.cakal.net/showthread.php?t=143152)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:42 AM

Çölleşmiş kalbin senin
Kaybeder yolunu umudun kervanı
Gözyaşı kum fırtınasında kurur yere düşmeden
Sefa arayan cefa bulur yolunda senin
Vefa arayan bela
Kaktüslerin dikeni gönlüne batar
Sana karanfiller sunma hülyasındaki bedbahtın

Kanıyla boyasa da basacağın halıları sevdalın
Çiğner gidersin
Uykusuz *******de hüzünle nakşedilen desenleri
Söz dağarcığında yer yok aşka
Şiire ve umuda

Bir benzeyebilsem sana
Umursamamyı başarsam
Dönüp durmasam hayalinle gece boyu
Tek kişilik güreş gibi
Her sabaha yenik başlamak o en zoru

Küsemem ki sana yine de
Damla damla erise de acıdan gözlerim
Oflayıp kasırgalar koparsam da
Vazgeçmek sözcüğünü sildim sözlüğümden
Kalbinin çölünde gömdüm haritamı
Ayak izlerim bile kayıp

Ömrü heba etmek hüner sende
İki yanı keskin kılıç şu çaresizlik
Sana sevdayı öğretmek zor çok zor bu gidişle
Seni untmak daha da zor

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:42 AM

Elin bilmediği sırları bilip
Bıkmadan önüne bakar lâleler
Sevgiliye benzer sanır şairler
Utanıp da boyun büker lâleler

Gören zanneder ki üzgün yaslıdır
Gülden nergislerden daha nazlıdır
Bir bakar yardaki cevrin aslıdır
Kıpkızıl sel olur akar lâleler

Caka satmış lale güle söylenmiş
Nergis neyse sümbül ile eğlenmiş
Yari görüp yaptığından utanmış
Renk renk maskeleri giyer lâleler

Prenses gibi örnek alır eceyi
Aydınlatmaz ama kara geceyi
Son çare olarak bütün bahçeyi
Bir baştan bir başa yakar lâleler

En güzeli bilen dosta giderler
Gül ile o yari kıyas ederler
O yar gülden zaten güzeldir derler
Sonunda aradan çıkar lâleler

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:42 AM

Siler süpürür tozlarını ömrünün
Sağanakları hayat verir
Ne sisten eser kalır
Ne tereddütlü kış güneşinden

Her fırtına allak bullak eder dünyayı
Mevsimler doğar alaboralarda
Ha ilk baharıdır tabiatananın
Ha son baharı
Fırtınadır dört mevsim birbirine benzer
Sancılı bir doğum gibi
Tosunların yorucudur doğumu

Bulutların ordusu çiğnerken tepeleri
Nal seslerinden ürker fidanlar
Korkudan kaçacak olur kaçamaz
Titrer direnen kahraman yapraklar
Çırpınır durur otlar kırlarda

Kaldırımlarda savrulur durur
Dilenci çocuklar eşliğinde boş poşetler
Oflayıp puflar bozuk çalan telgraf telleri

Kükreyip çıldırır rüzgarla bulut
Ne denizin ne de göğün maviliğine yaraşabilir
Tombul esmer ve çirkin buhar yığını
Dağların omuzlarında bulur teselliyi
Ağlar hıçkıra hıçkıra omzunda dağların
Bahtı kendinden kara bulut

Her bitiş bir başlangıç işte
Savurur omuzdaki saçlarını hırçın lodos
Bahar yüzlü umursamaz sevgililerin
Nasıl bulutlanmasın gözleri aşıkların

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:42 AM

Her hıçkırık bir slogandır her çığlık bir isyan
Mutlaka olacak bu zulmü duyan

Ak kağıt üstünde pankart şiirler anlatır halimi
Her söz parçalanmış ciğerin dilimi

Kanlı gözyaşımı kadehe doldursam mı ne
Molotof edip parçalasam taşlaşmış kalbine

Köpeklerini salsan üstüme korkmam ne ki
Ellerin havlaması ürkütecek mi beni peki

En çok iki halka gözbebeğin
Kelepçesi olur kanını döker bileğin

Protestonun daha başında kaşların çevik felaket
Bir kalkan sessizliğin kalkülün kasket

Hiçbir söz değmiyor değemiyor sessizliğine
Sanadır isyanım zulmüne sensizliğine

Azıcık velvelede ne ürkek şu kirpiklerin
Mücevher taşan gözlerinde kapanıyor kepenklerin

Bu dönek dünya bassın fermana mührünü
Bu yarınki kavgamın daha bugünü

Zaman karşı bana dünya karşı sen karşısın
Nasıl zavallı kalbim kadere karşı çıksın

Diye düşün sen bakalım daha
Her çırpınışında bat o günaha

Bilmezsin sen bilemezsin umut zulmü nasıl boğar
Gün doğmadan hele neler doğar

İfademi al o halde isyan ettim evet
Senin gibi zalim feleğe bu sözlerimi ilet

Gözler yaşla da dolsa kan içinde olsa da bilek
Bir yumruk kadar kavgaya cesur girecek yürek

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:42 AM

Kul kölelik arzularsa sahibin günahı ne
Hasta ölmek istiyorsa tabibin günahı ne

Dağ eritsin doğru sözler Ferhat'a gerek kalmasın
Şirin yar sağırsa şayet o hatibin günahı ne

Millet isyan eder bana gafil miyim sahi dostlar
Gönül sever kalem yazar ya katibin günahı ne

Kırk yıl kalsa kalıpta eğriyim demez kalkıp da
Takılmşsa dost peşine şu rakibin günahı ne

Hüzne razıyım neyse yare ağlamam yasakmış
Ali Yahya denilen şu garibin günahı ne

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:43 AM

Ben sadece bir şiirim
Ak kağıda yazılmış
Bir aşığın sözleriyim
Ulu orta saçılmış

Duygusuna tercümanım
Beni yazan bahtsızın
Sayfasına konacağım
Ela gözlü bir kalpsizin

Beni yazan bana benzer
Dağınık ve zor anlaşılır
Karanlıklardan bezer
Ne dağ ne tepe aşılır

Ey yazılmamı sağlayan
Aşk celladı güzel kız
Hala aşık beni yazan
Sen ne kadar kızarsan kız

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:43 AM

Ne kadar üzgünsün diyorlar bana
Ne var bu kadar üzülecek
Hem senin diyorlar yani
Neyin var ki
İşte benim bütün sorunum da bu
Diyorum onlara
Benim neyim var ki

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:43 AM

Hayır vazgeçmedim olur mu öyle şey...
Beklemek vaktidir biraz zaman geçsin
Yoruldum yıprandım hırpalandım daha neler
Elimden gelen tek şey beklemek artık
Onu da becerememekten şikayetçiyim epey

Bekliyorum işte aşka hayat hakkı tanımanı
Adamdan saymanı aşkı ve ondan bahsedenleri
Zor olur her sağlıklı doğum biliyor musun
Geciktikçe şafak gizemli fetheder sabahı
En koyu karanlığa direnebilmek zor olanı

Bir sabah vakti bir kuş cıvıltısına ya da bir bak aya
Seni uyandırır diye umuyorum hep
Bir kız çoçuğunun yanağındaki gözyaşı
İp gibi sarkar ışıltılı ela gözlerinden
İpin ucu götürür seni sevginin yamacına inen patikaya

Sakın boş vermemi isteme sessizliğin yetiyor
Şaşırır kalır ilerdeki halini görse insan
Aynı rengi kalmaz göğün bilirsin
Ağlamaklı benim gibi bazen bazen de umut mavisi
Benim gibi çaresizlere hayat katıyor

Ara veriyorum topraktaki tohum için ben
Başka çıkar yol yok sana kavuşma çabasında
Vazgeçmem gerektiği düşüncesinden vazgeç
Kaç türlü çiçek varsa o kadar umudum var benim
Sevgiye hangi renkte kefeni uygun görürsen gör sen!

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:43 AM

Gel şahin bakışlı aslan Muradım
Sayamıyom kaç yıl oldu gel n'olur
Eller ihya oldu gitti gideli
Ne hal ne gücüm kaldı gel n'olur

Çok az kaldı dedin bir kaç yıl önce
Hava hoş senin için hep kolay sence
Düzelir ya her şey sen dönünce
Betim benzim soldu gel n'olur

Gomşularlan küsüm gonuşmuyorum
Güya seni artık beklemiyorum
Orda evlnemişsen diye laf duyuyorum
Dedikodu başın aldı gel n'olur

Liseye gidecek bu sene Hülya
Genç kız istediler akraba güya
Vermiyom dedim yıkılsa dünya
Artık gücüm azaldı gel n'olur

Kızın Aslı bu yıl beşe gidecek
Ablası dersine yardım edecek
Sen de gelsen bütün derdi bitecek
İhmalini artık bildi gel n'olur

Oğlun Ali görsen her zaman asi
Bir de inatçı ki sanki babası
Kapansın da babasızlık yarası
Sevinci de yarım kaldı gel n'olur

Elif'in saçları var ya çok uzun
Tararken içimi kaplıyor hüzün
Beni boşver aklına gelmez mi kızın
Yüreğim de burkuldu gel n'olur

Gelmedin ya rahmetli olunca baban
Derdine dert kattı biçare anan
Göz kulak oluyom ona da inan
Benden de çok üzüldü gel n'olur

İnek çift doğurdu danayı sattık
Bu yılki erzağı ambara attık
Yokluğunda aş yerine hasreti tattık
Ekmek boğazımda kaldı gel n'olur

Muhtar seçimlerde yine seçildi
Sofralar dizildi rakı içildi
Sohbetlerde sende de söz edildi
Kadehlerle gözüm doldu gel n'olur

Köyünü bir gör bahar da geldi
Dağlarda menekşe sümbüller doldu
Yağmularla çoştu yeşil çoğaldı
Arılar çiçeği buldu gel n'olur

Gel nolur can tenimden çıkmadan
Gözlerimin yaşı daha akmadan
Yıkılası Alaman bizi yıkmadan
Karın gayrı saçın yoldu gel n'olur

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:43 AM

Ne kadar güzelsin
Gözlerin dört mevsim bahar
Bereket yağdıran şişkin pembe yanaklar

Ne kadar güzelsin
Kuytuluklardan gelen cıvıltın
Renk veriyor gözlerinin ormanına
Yusyuvarlak çiğe yansıyor
Işıltılı gözlerin
Keşke bilsen ne kadar güzelsin

Ne kadar güzelsin ya bir bilsen
Eteklerinde akan nehre eğilen söğüt kadar narinsin
Yazabilsem şiirini keşke
Renkli çiçekten ibaret destesin
İlham olursun şarkılara umut dolu
Söylenebilecek en güzel bestesin

Ne kadar güzelsin
Devasın Lokma'nın aradığı çaresin
Karanlıklar maviye boyun büker
Çünkü güneş cılız bir kıvıcım kalır bakışında
Mehtap her akşam sendeler benimle kıyıda
Yıldızlar yüreğimden telaşlı
Ayaklarımı yerden keser saçlarını uçuran rüzgar
Bir bilsen keşke
Bir bilsen
Ne kadar güzelsin


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:03 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.