![]() |
Kültablası
Ben, yalnız bir kültablası Üzerimde hatıralardan izler Ve geçmişin tamahkâr pası Hepsi, paklanmak için su bekler Nerden gelirsen gel sonsuz hayat Ansızın silahını içime dayat Doldur beni gümbür gümbür Çıkacaktır rengim sonra daha gür 13.01.2007 eskisi / Ben, yalnız bir kültablası Üzerimde hatıralardan izler Ve paklanmak için su bekler Nerden gelirsen gel sonsuz hayat Ansızın silahını içime dayat Ve doldur beni gümbür gümbür Çıkacaktır rengim sonra daha gür 03.12.2006 Ahmet Ağdere |
Mağrifeti Sevginin
Mağrifeti sevginin, gönlün layıkındadır İğnelemek değildir harici güzellikleri Haykırdıkça yürekten titretmektir yürekleri Raksını sevginin, kelimelerde gizlemektir İşlerken izleri cani misali iliklere Bahtiyar olmaktır her kan çıkışında Ayrı düşerken anadan babadan birer birer Nizama sokmaktır kendini aşkının yolunda.. Ahmet Ağdere |
Mağrip
Öz yurdunda garip, Dinine mustarip, Ne yapsın kurtulsun, Karşısında Mağrip! Örter başörtüsü, Çıkar Sezer sözü; Dincisin kardeşim, Yakma burda tütsü. Okul İmam Hatip, Olmak ister katip. Katılmaz yarışa, Olamaz da hatip. Yine susar mazlum, Derler sabret oğlum, Hiç olmazsa sana, Kucak açar Bağlum. Diğer yanda terör, Hızla artan tümör. Serbest kalsın Zana, Başına boynuz ör! Yaksın Kürtler Bayrak, Bak onlara aylak… Özgürlük namına, İster senden toprak. Zaman gelir Apo, Ele alır Zippo. Çıkar da kürsüye, Şekillendirir o. Kargaşadan galip, Kim çıkacak Tabip? Görünür şimdiden, Aç gözlerle Mağrip! Ahmet Ağdere |
Martının Gözyaşı
İstanbul üzerinde bir kuş uçuyor Kanatları iki dünyaya vuruyor Durun ayakta hazır ol durumunda Gözlerinizde kötülükler buluyor Ve yine o kuş, yine sizden umuyor Gökyüzünde özgürlüğü hissederek Bir kuş gibi yaşamayı bilebilmek Gözyaşı barış umuduyla doluyor Ahmet Ağdere |
Matematik
Masa başı curcuması, Alır ömrü yara sürer. Tanjant, sinüs, kotantjanı, Emel eden sefa sürer. Maruf talih şu cebirin, Aldatmaz hiç dostluk sürer. Tık tık çalışan saatin, İbresini Hakk'a sürer, Kemalini, şaha sürer. Ahmet Ağdere |
Mavi-2
Ey gözleri mavinin efsununa bürünmüş sevgili; Giydim mavi firari rüyalarımı yanına geliyorum! Adım atsam bir mavi uzaklık, adım atsam bir mavi yakınlık, Nereye asarsam asayım kendimi, başımı kaldırdığımda Hep gözlerinin mavi çeşmesinden içiyorum hicranı... Her kadın veya genç kız, biri ona aşık olursa bilir ve mavi mavi titrer ya, İşte sevdiğim işte, bugün yanından geçerken mavi zelzeleni duydum ve içine sokuldum. Oysaki ben, her gece mavi çarşafımın üstüne uzanıyor, ve mavi yorganımı üstüme çekiyorum mavi yastığıma başımı koyup koyup...Ve her gece mavi hayaller içinde uyuyorum, mavi ninniler dinlerken...Mavi hayaller içinde büyüyor, mavi hayaller içinde gelişiyorum..Mavi kitaplardan mavinin güzelliklerini ve kötülüklerini öğreniyorum mavi sopalı öğretmenlerimden.. Mavi yaramazlıklarımdan mavi mavi dayaklar yiyorum.Bazen açık mavi, bazen koyu mavi görüyorum ve öğreniyorum mavi yaşamın mavi sırlarını... Mavi meleklerle mavi düş gezegenini dolaşıyor,orada masmavi insanlarla, mavinin havasını içime çekiyorum… Ve mavi fahişelerle sevişiyorum, mavi renkli paramı verip verip… Mavi tepelerden çıkıyor, mavi tepelerden iniyorum her mavi gün.. Ve maviye isyanımdan mavi tabancamı alnıma dayıyorum mavinin çirkefinin canıma tak ettiği gün. Sonra mazinin ve atinin maviliğinden cayıyorum... Ve gün gelip mavi renkli tabuta giriyorum, mavi gözlerinde izimi görüp görüp… Sen ise sevgimi hâla benden dinlemedin… Ahmet Ağdere |
Mavi
Her gece mavi çarşafımın üstüne uzanıyor, ve mavi yorganımı üstüme çekiyorum mavi yastığıma başımı koyup koyup...Ve her gece mavi hayaller içinde uyuyorum, mavi ninniler dinleyip dinleyip... Mavi hayaller içinde büyüyor, mavi hayaller içinde gelişiyorum..Mavi kitaplardan mavinin güzelliklerini ve kötülüklerini öğreniyorum mavi sopalı öğretmenlerimden.. Mavi yaramazlıklarımdan mavi mavi dayaklar yiyorum.Bazen açık mavi, bazen koyu mavi görüyorum ve öğreniyorum mavi yaşamın mavi sırlarını... Mavi meleklerle mavi düş gezegenini dolaşıyor,orada masmavi insanlarla, mavinin havasını içime çekiyorum… Ve mavi fahişelerle sevişiyorum, mavi renkli paramı verip verip… Mavi tepelerden çıkıyor, mavi tepelerden iniyorum her mavi gün.. Ve maviye isyanımdan mavi tabancamı alnıma dayıyorum mavinin çirkefinin canıma tak ettiği gün. Sonra mazinin ve atinin maviliğinden cayıyorum... Ve gün gelip mavi renkli tabuta giriyorum, mavi gözlerinde izimi görüp görüp… Sen ise sevgimi hâla benden dinlemedin… Ahmet Ağdere |
Mavili Dev
Zaman bir el Ayna güzel Yakına gel Sonsuz bedel Saçımda bit Ucunu it Sevmezsem git Çılgın mucit Mavili dev Şahane ev Beni bir sev Yolumuz şev Ahmet Ağdere |
Mevsim Bahardı
Mevsim bahardı yazdı ve sen yoktun Girdi en vahşi kelimeler hayat bağıma Bastılar çiçek kelimelere şimdi hepsi solgun Bana gece gerek, gündüz körlere özgü Mevsim bahardı yazdı ve sen yoktun Sokuldu harami kelimeler sinemden içeri Kabaca kullandılar susuz kaldı aşk kuyusu Duyular artık çin işkencesi, duymamak gerek Duymamak gerek çirkef kuşların sesini Taşırken nefesini buralardan bilinmezlere Uzanmalıyız boylu boyunca yıldızlar altına Bir gece ansızın... bir gece ansızın.. ansızın.. Ahmet Ağdere |
Miskin
Hey sen! Herşeyden vazgeçen halinle oturan miskin miskin Bir bak takvimin sayfalarına, zamanın dişleri ne kadar keskin Oysa senin tırnaklarının ucunda tarihin tüm hünerleri pişkin Gel hadi daha fazla bekletme hem kendini hem de bekleyeni Bir gül gibi aç,sarsın doğadan gelen tüm güzellikler çevreni Ve senden yayılarak tüm cennetvari mis kokular sarsın evreni Bilirim, perilerinle ve gönül erinle düş denizin ne kadar engin Şu suları yüksekten geçen fıskiye, şu tunturaklı dizeler dengin Ve kaleminden akan alkım, gözünün ucundaki güzel ahengin Gel hadi daha fazla bekletme hem kendini hem de bekleyeni Bir gül gibi aç,sarsın doğadan gelen tüm güzellikler çevreni Ve senden yayılarak tüm cennetvari mis kokular sarsın evreni Ahmet Ağdere |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:38 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.