![]() |
Bir Kişi Bile Kardır
Bir bilgiyi bir kişiye ulaştırsan bile büyük iş yapmış sayılırsın evren nazarında diyen bilgi vardı hiç unutmam... ne kadar da güzel, pozitif bir anlayış! .. Bırakmayacaksın ucunu işin içinden gelenin, elinden gelenin en iyisini birey-kitle demeden yapacaksın aktaracaksın inandığın bilgiyi. bayrağı teslim edeceksin elinin uzandığına çok da arkaya bakmayacaksın neler yaptım diye bırakacaksın sonra kendi yürüsün dursun veya düşünsün. sen ilettin artık. Gerisi senin ona emanetindir. bazen bir kişiyi bile köküne kadar sevmeyi becersen belki bu da büyük bir iştir? o gider, belki başka birine iletir kendi bildiği şekilde senin sevgini başkalaştırarak. ama sevmek önemli en başta bilgini sevginin rüzgarıyla bir diğer gönüle üflemek sonra... hem sevgisiz bilgi ne ki? .. gerisi sadece diğerine ait senden ona emanet... sen bir kere ilettin ya... bu bile kardır. |
Bir Süre Daha
Bıraktık artık... Gerçekten... hem bıraktık, hem unuttuk gerçek iyiliği, yardımcılığı fedakarlığı... hepsinden aşağılara düştük yetmezmiş gibi artık bir de prosedürdeki saygıyı, hak önceliklerini de görmezden gelmelerdeyiz. zaten bunun bir alt aşaması kasabada, köyde, taşrada, metropolde eşkıyalığa, dayılığa kalmaktır dönüşü yok! .. çünkü gözeten yok, korkutan yok, denetleyen yok, suçluya kötek yok, haklıya saygı yok... İşte bu yüzden ben yine bu akşam arkadaşlardan dönüşte, ne olduğunu bilmediğim o insanoğlu sola saparken sinyal verdi diye neredeyse içimden 3 ayrı hayır dua okuyup, hatta arabadan bir acele inip, gidip adamın elini-ayağını öpecektim! bu kadar başıboşluğun, tutarsızlığın haddini bilmezliğin arasında hala bunları yapan var ya; yıkılmaz bu ülke, batmaz bu dünya en azından bir süre daha! .. demek isterdim ama bıraktık artık... çoktan bıraktık ve unuttuk. aslında kapandı bu perde... sadece kendi uzatmalarını oynuyor Doğa Ana. bizse hala kendi havamızda... |
Bir Şeylerin Değerini Verelim
Eh be kardeşim biraz da bir şeylerin değerini verelim değil mi? ! Bedavacılık-bedavacılık da nereye kadar? ! Sevdiğin sanatçıdır, tanıdığın şov ustasıdır yazardır vesairedir; tamam güzel de her seferinde adamın konserine, şovuna imza gününe veya girişi paralı kutlamasına kapıya ismimizi yazdırarak girersek ne olur? Tamam! 'Bedava' olur, tatlı gelir ilk anda ama işinin hakkını verip bize tam teşekküllü hizmet veriyor bu adamlar. karşılığında herkesten bir öpücük alsa her seferinde vicdanımız rahat edecek mi? rahat uyuyacak mıyız yataklarımızda? ! o adam pahalı yaşamının faturalarını ne yapacak? Sen çıkartsaydın yeni bir albüm senin kutlama gecene giriş -dolgun ücretli- olsaydı 150 kişi kapıya adını yazdırıp onun tanıdığı, bunun yeğeni diye bedavadan çullansaydı içeri mutlu olur muydun yoksa arkalarından nefretle laf mı sallardın insanların? ! değil mi yani kardeşim? biraz dikkatli hareket etmek lazım bu alemde ha? şu özel *******de kapılarda isim yazılma kuyrukları görmekten nefret ediyorum! veya adreslere gönderilmek zorunda kalınan bedava kitaplardan bütün bunları mecburi kılan yanlış sosyallik ve sanat anlayışımızdan! .. biraz da bir şeylerin değerini verelim be kardeşim hep almayalım! |
Bir Şiir Var
Bir şiir aklımda; evlere, kurumlara, meydanlara sığmaz! akıllarda, ağızlarda, edeplerde durmaz! bir şiir var aklımda; nasıl desem olmaz. notunu almışım aylar önce konusunu pekiştirmişim akılda ama ne yapsam, ne etsem olmaz! .. alamıyorum kaleme öyle bir evlerden dışarı ki, öyle bir 'olmaz bir şey' ki; ne etsem, ne yapsam olmaz! bir şiir var aklımda; sağa döndürdüm sola döndürdüm evirdim, çevirmez allem ettim, kallem ettim yine dize getiremedim kalemlere sığdırmadım ve de yazamıyorum! bir şiir var aklımda; aaah ah ne desem, ne etsem olmaz! |
Bir Tek Şey
Sevgili Doktor Kardeşim: bana iyi bak ve bana iyi davran beni iyi tedavi et; böylece birgün kapında sıralar oluşacak. Sevgili Gişe Memurum: bana hizmetini iyi ver bana güleryüz göster; gülümsediğin yüzler kadar mutlu olacaksın o mutluluğu evine de götüreceksin. Sevgili İş Ortağım: arkamdan konuşma ve sakın iş çevirme! ne alırsak yarı yarıya diye düşün; inan bana benimle birlikte yüceleceksin! .. Sevgili arkadaşım: bazen benim için parasız da bir şeyler yap herzaman karşılık bekleme. birgün ummadığın biri çıkar yoluna hiç yokken aklında yardımını görürsün düşerken, elinden tutuverir. Sevgili Karım: benimle yalnızca iyi günümde 'iyi' olma. elde ettiklerinle değil kvarlığındaki ışık'la moral bul. bana kazık atmayacağını biliyorum ama; bu dediğimi yaparsan ailemiz iyice bütünlenir büyür, büyür ve torunlarımıza bile sağlam bir yapı kalır. lütfen ama lütfen herkesin birbirine verebileceği hesapsız-kitapsız gönülden o ruhun en ince noktasından hiç olmazsa 'bir tek şey' olsun. |
Bir Türlü Bilemedim
Hiçbir zaman anlamadım hissetmedim zamanında doğru karar veremedim? .. Hiçbir zaman nasıl yaklaşırlar ne demek isterler, nasıl kuyruk sallarlar, diş gösterirler, nasıl kaşınırlar, kaşınmazlar veya aranırlar anlamadım, bilemedim? .. ben bu, 'kadınlar karşısında doğru şekilde ayakta durma sanatı'nı çözemedim? .. hiçbir zaman anlamadım suyuna mı gidilir, tersine mi, yüzlerine ne zaman gülünür ne zaman sertleşilir, ne zaman falakaya yatırılır ve iyi sonuç alınır, ne zaman yanakları okşanır, bir türlü tam bilemedim? zamanında doğru karar veremedim... ne bileyim işte ben de kendi halinde bir adamım yol katettim etmeye de, sanki birazcık bir şeylerin dışında kaldım da bir türlü bilemedim? .. |
Birgün
Birgün yaşamını sürdürmen için yemen, vücudunu doğaya karşı koruman, senden büyüklerin kıçlarını yalaman, yüzlere zorunlu gülmen, para kazanman gerekmediğinde sanatla ilgilenmek ve kendini sivriltip, belli etmek için özel imkanlarından ve soyundan faydalanman para etmediğinde ve bu yüzden kimse attığın havalara takmadığında yine sanat yapmaya kendini adayacak mısın? Sadece yarattığın için mutlu olma yolunda bu işe devam edecek misin? ve birgün binbir dereden su getirip tanıştığın, peşinden koştuğun, yolunda süründüğün, şimdi karın olan o kıza tamamen alıştığında, onun her noktasını ezberlediğinde, ruhlarınızı bir kıldığına inandığında; yine onu en büyük sevginin sahibi olarak görüp, herkesten ayrıcalıklı sana en yakın insan 'sevgili' bilecek misin? işte o zaman gerçek sanatçı, insan ve çok iyi bir eşsin... |
Biri At gibi Uzun, Diğeri Ters Bakışlı Nemrut
Az önce o ikisini, sabah sabah daha ofis bomboşken mahmurlukla görünce birden ilham geldi! .. birine zaten uyuzdum. işe girdiğinden beri pis pis bakıyordu bana. selamıma güçlükle karşılık veriyordu o nemrut suratıyla... aslında kalıbı gayet iyiydi o yönde kullansa kendini fena para ederdi telef ederdi adamı ama o yolda değildi... diğeri... sabah sabah onu koridora çay için almaya gelen upuzun, çekici kız... kimileri bir travesti tadında tariflemesi yapmıştı hakkında ama bana göre, at gibi uzun da olsa fena halde, kendine has çekiciliği olan bir kızdı. işte bu uç ikili sabah sabah algı sınırlarım içine dahil olunca hem de hoş bakışlı dayanışmalarla; birden o ilham geldi! kendi ilhamımın tadına doyamadım hatta! hala etkisinde bazı taraflarım, bölümlerim, eklemlerim, mafsallarım! .. evet! kesinlikle alev alev olmuş benliğim bu ikisini bir yatakta harıl-harıl hiddetli sevişirken görmek istiyordu! belki ruhlarında vardı bu beraberlik onu görmüştüm? .. biri ters bakışlı, buz gibi soğuk benlik harcayan bir ruh yutucu... diğeri iyimser, sevecen ama at gibi uzun, inanılmaz kıvrak vücutta bir Tanrıça... kendim el uzatamam aklıma bile gelmedi ama, bütün yatırımımı bu sabah bu hayalime yaptım, günümü bunun üzerine inşa ettim! bakalım gün nasıl geçecek? .. |
Biriktirdim
Seni biriktirdim onu biriktirdim sizi biriktirdim ve hatta defalarca kendimi biriktirdim. onun için geniş koleksiyonum onun için fırtınalı, dalgalı bazen çok sakin, onun için denizlerin dibinde onun için uzayın derinliklerindeyim. seni biriktirdim ben sizi biriktirdim herşeyi kendime 'filiz' ettim onları da suladım kendimi o suya kattım onun için topraklardayım bütün köklerdeyim. onun için herkeste sıfırlandım onun için huzur buldum senin onun sizin toplamınız kadar. seni biriktirdim onu biriktirdim sizi... hepsiyle bir olup dualara öyle yattım. bu koleksiyon herkesin bu koleksiyon benim... |
Bitir hemen, ben de okuyayım!
Olmadık bir anda rastlaşırsınız. yoğun ilgiyle okumakta olduğunuz kitabı görür. hiç umursamayıp bir anda dalıverir araya... verirsiniz baksın diye. üstünkörü bir bakışla bütün kitabı yutuverir kitap uzmanları gibi! .. 'Ayy! Tam da benlikmiş. Oku hemen de bana da ver e mi? ' der... Bunu yapanların yüzölçümünü hesaplasak acaba %70 çıkar mı ülkede? ! .. bana ne istatistiğinden filan yerim böyle talebi! ne olur hayatındaki o harcama çağlayanından sular gürül gürül boşa akarken elini daldırsan da bir avuçcuk parayı da şu kitaba ayırsan? ! ve tadıyla okuyup, bitirdikten sonra da rafına kaldırsan? .. geldikçe-geçtikçe o kütüphanenin önünden onu rafında seyretsen? .. yeni kitapların arasında onu yetkili, eski kulağı kesik ilan etsen? ve o kitabın üstünden bir tek sen geçsen? daha özel olmaz mı? |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:38 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.