Güller Çiçek Açmıyor

Dünyada yaşıyoruz,
Sanki yapayalnızız.
Bir çok beden dolaşır:
Ruhsuz ve hemde başsız.

Güller çiçek açmıyor:
Hep küsmüşler toprağa.
Bülbüller dönermi hiç,
Kuru güle bir daha? ..

Bakıver akan suya:
Ağlayarak akıyor.
İnsanlığın haline,
Ölülerde ağlıyor..

Baharla,yaz kayboldu.
Kış borası sürüyor.
Nice insanım diyen:
Yerlerde sürünüyor..

Unuttuk sevgiyi biz,
Herkes nefret kusuyor.
Gül diye bahçelere:
Dikenler ekiliyor...

Bir zamanlar anaya,
Tam hurmet edilirdi.
Ne acı ki, şu anda:
Ciklete reklam oldu.

Medeniyet diyerek:
Soydular anamızı.
Tarihimizle bizim:
Açtılar aramızı...

Dünyanın her yerinde,
Fuhuş artmış şu anda.
İffetine düşkünler;
Azaldı tüm dünyada..

Herkesin hesabı var:
Dönmek için köşeyi.
Ortalarda bıraktık:
Fatma ile Ayşeyi.

Bu mülkün sahıbı var:
Dilediğine verir.
Doğru,dürüst çalışsan;
Mutlak seninde olur.

Nerde o mert insanlar?
Onlardan hiç haber yok.
Aldanarak dünyaya;
Değerler kayb eden çok.

Zaman aynı zamandır.
Değişense insanlar.
Ebediyyen kurtulur:
Kamil mümin olanlar.
22.05.2005

Ali Sandıkçıoğlu

Günümüzde

Ahlak sukut etti, haya hicrette.
Edep kalmamıştır yaşlıda, gençte.
İsraf yayğınlaştı şehirde, köyde.
Adetler değişti bak günümüzde.

Dedesinden utanıyor torunlar,
Niçin kan akıttı bunca şehitler?
Bozuldu dilimiz,ruhsuz cümleler.
Türkçe katl edilir bak günüümzde.

Ayaklar baş oldu,başlarda ayak.
Ölçüler değişti, kalmadı ahenk.
Herkes başa kalkar yaptığını bak.
İnsanlar bir başka bak günümüzde.

Günümüzde namertlerdir revaçta.
Mert insanlar kalmadılar ortada.
İklimler değişti zamanımızda;
Yazlar bir acaip bak günümüzde.

Bakarlar kör gibi yürür ortada.
Kimsenin azığı yoktur çantada.
Sağlam gözükenin bir çoğu hasta.
İlaç kar etmiyor bak günümzde..

Farzlar ve vacipler hep terk edildi.
Sünnetlerse çoktan raflara kalktı.
Hakla, batıl birbirine karıştı.
Müminler azaldı bak günümüzde.

Kimileri dini istismar eder,
Kalmadı Hak için hizmet edenler.
Hiç hoş değil günümüzde olanlar.
Horlanır inanan bak günüümzde.

Koşuyor insanlar dünya peşinde.
Samimiyet kalmadı hiç işlerinde.
Ölüler ağlıyor mezarlarında..
Ukba düşünülmez bak günümüzde.

Bülbül güle küsmüş, artık ötmüyor.
Koyunlar sütünü zor indiriyor.
Arı çiçeklerden bal yapamıyor.
Tatlarda değişti bak günümüzde.




Neler söylersin sen böyle Ali?
Başlar üstündedir zenginin yeri(!)
Fakırmıdır? atın gitsin en geri.
Muhabbet kalmadı bak günümüzde..
06.12.2006 Almanya

Ali Sandıkçıoğlu

Günümüzde Dostluklar

Yaz ayları gelince,
Açar bütün çiçekler.
Dostlardan ayrılığa,
Dayanmıyor yürekler.

İnsan için çok acı,
Dostlardan uzak kalmak.
İstersen bin yıl yaşa:
Son durak kara toprak.

Elden imkan gidince,
Maddi dostluklar biter.
Çevrende dolaşanlar:
Bir bir bırakıp gider..

Günümüzde dostluklar:
Hep dayanır çıkara.
Menfaat kalmayınca,
Beyazlar olur kara...

Bu devirde rağbet var:
İnsanlardan paraya.
Ahıretmi dediniz? ..
Düşünürüz sonraya..

Bir çokları unuttu:
Dostluklarla, adeti,
Zannederler parayla:
Bulacağız rahatı....

Makam,mevki var iken,
Alkış tutanlar hani? ..
Yapmacık dost olanlar,
Kahr ediyor insanı...

Gerçek manada dostlar,
Azaldı günümüzde.
Menfaatlar bitince:
Kimse bakmaz. Yüzüne.

Hakıkıdost olanlar,
Zor günde belli olur.
Samimi olmayanlar:
Birer birer dökülür.

Ali Sandıkçıoğlu

Günümüzde İtibar

Paran varsa akıllısın.
Hemde herşeyi bilirsin.
Fakıra sıra gelince:
Koyver ğarip gidiversin..

Herkes sever zengini,
Oda sever malını...
İman, ahlakı yoksa,
Koru ondan kendini.

Zenginin tek hesabı,
Servete servet katmak.
Unutma birgün gelir,
Bu hayat son bulacak..

İnsan denen mahlukun,
Bitmez tükenmez hırsı.
Kimler göçtü dünyadan:
Bilinmez ki, sayası....

Kanaattır en güzel,
Zenginlik vede servet.
Rabbına kulluk eyle,
Budur en güzel servet..

Günümüzde itibar,
Zenginlik ve makama.
Yok ise sende bunlar,
Hiç itibar arama.....

Ali Sandıkçıoğlu

Güvenme Dünyaya

Elime alıp kalemi anlatayım halimi:
Dolaşsam dünyayı, gezsem cihanı,
Ana kucağıdır en güzel yanı.
Güvenme dünyaya fanidir, fani.

Ali Sandıkçıoğlu

Güzel Hocam

Hocam, hocam güzel hocam:
Peyğamber varisi hocam;
Bir kaç sualim vardır:
Lütfen cevabın ver hocam..

Kimi temsil ediyorsun?
O ‘na nasıl uyuyorsun?
Vakti boşa harcıyorsun.
Ğayretin ne güzel hocam?

Cami evinde kalırsın;
İzinde ezan vermezsin.
Elif, beyi öğretmezsin.
Bu nasıl iş güzel hocam?

Bakmazmısın kitaplara?
Dönüp bir baksan tarihe.
Surları açan fatihe:
Ders veren kim güzel hocam?

Şafiiler, malikiler,
Hambeliler, Hanefiler:
Nasıl hizmetler verdiler?
Okumazmısın ey hocam?

İki rekat namazında:
Kur’anı tamam okudu.
O’na büyük imam dendi.
Örnek almazmısın hoam?

Zamanın nasıl geçiyor?
Din senden hizmet bekliyor.
Hani hizmetlerin neler?
Göster bize güzel hocam..

Yaşın gelmiştir kemale.
Dön geriye bak bir hele.
Hizmetin nedir bu ile?
Anlat bizegüzel hocam?

Sen parayla namaz kıldın.
Adınada hizmet dedin.
Bir besmele çektirmedin.
Doğrumudur güzel hocam?

Hütben Ankaradan gelir.
Okumakta zorlanırsın.
Madde peşinden koşarsın.
Yakışırmı güzel hocam? ...

Su ve elektrik parasız,
Meşrutan vardır kirasız.
Camin kalmış cematsız.
Ğayretin ne güzel hocam?

İlim,irfan,ahlakınla;
Örnek olmalısın bize.
Yokşa koşamazsın düzde.
Bilmek lazıl güzel hcam.

Daim hurmetimiz vardır;
Hak resulun varisine.
Dereler akmaz tersine.
İnanırız güzel hocam..

Nice kur’an okuyan var;
Kur’an ona lanet eder.
Dikkat eyle sende Ali:
Olur akıbetin beter....

Ali Sandıkçıoğlu

Güzel Muhammedim

Mahlukatın eşrefidir.
Allahın son resulüdür.
İnsanların şafiidir.
Benim güzel peyğamberim.

Doğmadan ölmüş babası,
Amine hatun anası,
Alemlerdin Mustafası:
Benim güzel peyğamberim.

Kırk yaşında resul oldu.
Mekkede çok çile çekti.
Dünyaya kıymet vermedi.
Benim güzel peyğamberim.

Mekkeden hicret eyleyip;
Medineyi yurt eyledi.
Niceleri dine geldi:
Benim güzel peyğamberim.

Güzel ahlakın timsalı,
İnsu, cinnin peyğamberi,
Hasan, Hüseynin dedesi.
Benim güzel peyğamberim.

Ali derki, dinle bunu:
Şeytan aldatmasın seni.
Tut Muhammedin yolunu.
Benim güzel Muhammedim.

Ali Sandıkçıoğlu

Güzel Olur Akibeti

Buyurur Fakıh Ebulleys:
Der ister isen cenneti;
Devam eyle şu beş şeye:
Güzel olur akıbeti...

1-Nefsini koru günahtan.
Öyle emr eder yaradan.
Nefsi terbiye edene:
İkramlar gelir Mevladan.

Fani olan şu dünyada:
Razı ol takdir olana. – 2-
Maddi çıkarların için;
Aldanma sakın şeytana.

3-Haris ol ibadetine.
Kavuş Hakkın Rahmetine.
Aldanma dünya süsüne.
İbadetin glecektir seninle.

4- Salih insanları sev.
Dost ol. Allah dostlarına.
Katıl onların safına.
Karlı çıkarsın sen yine.

5-Çok çok dua eyleyesin.
Kainatı yaradana..
Bu beş şey ile erersin:
Birgün Rahmeti, Rahmana.

Ali Sandıkçıoğlu

Güzel Rabbim

Sana aşık kullarınla,
Beni haşreyle Allahım.
Son nefesi verir iken,
Bana rahmeyle Allahım.

Severim ben resulunu:
Beni ona ümmet eyle.
Mahşer denilen o günde:
Bana rehmeyle Allahım.

Ayırma beni yolundan,
Resulunun sünnetinden.
Sırat üstünden geçerken:
Bana rehmeyle Allahım.

Cennetlik,cehennemlik diye,
İnsanlar ayrıldığında:
Arasat denen meydanda:
Bana rehmeyle Allahım.

Havzı kevser suyundan,
İçmeyi nasıp eyle.
Muhammedin hurmetine:
Bana rahmeyle Allahım.
08.09.2003


Ali Sandıkçıoğlu

Hacı Efendi

Yolculuk nereye Hacı efendi?
Niyyet umreyedir Kısmetse efendi.
O kutsal beldelere; Daha önce gittinmi?
Anlatayım dinle bari efendi...


“Yedi defa hac yaptım.
Onsekiz defa umre.
Yeniden gideceğim:
Eğer varsa nasıpte...”

“Bu gençlerde kimlerdir,
Muhterem hacı amca? ”
“Onlar torunlarımdır.
Okurlar yurt dışında..”

Oğlan okuyordur Amerikada.
Kızımız ise okur Londrada.
Hizmet beklerim onlardan:
Benim bütün şirketlerimde...

Erkeğin kulağında:
Küpe var hacı amca!
Bilirsin küpe moda:
Bu asır,bu zamanda..

Kız çocukta seninmi,
Sayın hacı efendi?
Hiç onda gözükmüyor:
Müslüman Türkün rengi..

Varınca Medineye;
Ne söylersin Resule? .
Böyle torun sahıbı;
Nasıl varır huzura? ..

Hacı baba her sene:
Hacca gidip,geliyor.
Ne ğarip torunları:
İslamı hiç bilmiyor..


Hepsi birer sosyete.
Hepsi batı hayranı.
Bilmiyor hiç birisi:
Ne bayram, Ramazanı.

Her müslümana farzdır:
İlmihalini bilmek.
Yuz defa hacca gitsen:
Böyle olmaz kurtulmak..

Gel dinle hacı baba:
Söyleyeceğim sözü
Neslini korumayan:
Aşamaz hiç bir zoru.

Gösteriş, desinlerden:
Kaçın hacı efendi.
Bu hal ve gidişatla:
Bulamazsın cenneti..

Muhammedül Mustafa:
Kaç kerre umre etti?
Bunca muhtaclar varken:
Sana kim izin verdi?

Nice hastalar vardır:
İlacın alamıyor! ...
Bir çok yetimin hali:
Yürekleri dağlıyor..

Her sene nafile hac,
Umreden vazgeçiver.
Eldeki imkanları
Hak yolunda saçıver..

Ara bul yetimleri.
Okut kimsesizleri.
Eğer sevap istersen:
Sevindir ğaripleri.

Ali Sandıkçıoğlu