İşleriniz Tıkırında

Mutluluktan oynarsınız
Parmağınız şıkırında
Fokur fokur kaynarsınız
Göbeğiniz fıkırında

İnsanları bölersiniz
Seçip seçip elersiniz
Halimize gülersiniz
Dudağınız kıkırında

Çoluk çocuk bir şey umar
Boş tabağa ekmek banar
Cayır cayır mutfak yanar
Tercereler takırında

Bunlar hep atıp tutuyor
Vatandaşı uyutuyor
Hep menfaat kar yatıyor
Akıl ile fikirinde

İlden ile geçersiniz
Ülke ülke uçarsınız
Paramızla içersiniz
Kafanız hep çakırında

Çıkar varsa koşarsınız
Haddinizi aşarsınız
Siz sarayda yaşarsınız
Biz İtalyan çukurunda

Herkezi yaratan Hak'tır
Asla ayrım gayrım yoktur
Gideceği yer toptaktır
Zengininde fakirinde

ALİ de ki, sizi inek
Mide bulandıran sinek
Şeyiniz şeyinize denk
İşleriniz tıkırında.

Ali Dilki

İyilik Yaramaz İnsanoğluna

Boşuna çalışma didinme sakın
İyilik yaramaz insanoğluna
Arkadaşlık dostluk edinme sakın
İyilik yaramaz insanoğluna

Muhtaç olur birden ele düşersin
Keriz derler dilden dile düşersin
Sende acınacak hale düşersin
İyilik yaramaz insanoğluna

Bir bilseniz siz onların içini
İnan kaçırırsın sende keçini
Hiç boşuna yırtma nazik kıçını
İyilik yaramaz insanoğluna

Dünya olmuş çıkarların dünyası
Çakalların sansarların dünyası
İnsanların bozulmuş hep mayası
İyilik yaramaz insanoğluna

Unutmayın bu çağrımı sözümü
Sonra kara çıkarırlar yüzünü
Besleme kargayı oyar gözünü
İyilik yaramaz insanoğluna

Ne dostların yaraları var bende
Sırtımdan geçinen sayısız günde
Düşene bir tekme sen de vur sende
İyilik yaramaz insanoğluna

Belki de çok kötü ettiğim hitap
Ne kimseyi yücelt ne kimseye tap
En vefalı dostsa kitaptır kitap
İyilik yaramaz insanoğluna

Ali der ki, yine hıncım bastırdı
Beni bu hayata dostlar küstürdü
Pir Sulta'nı Hızır Paşa astırdı
İyilik yaramaz insanoğluna

İyilikten Maraz Doğar

Kime ekmek verdiysem dönüp bana taş attı
Nankör silahlarıyla etrafımı kuşattı
İyilikten maraz doğar demiş atalarımız
Yapılan haksızlıklar gözlerimi yaşarttı.

Ali Dilki

Kadınlar Hamamı

Umrunuzda değil halk hep düşünün parayı
Hergün açıyorsunuz vatandaşla arayı
Siz hep birbirinizi çekiştiriyorsunuz
Kadınlar hamamına çevirdiniz orayı.

Ali Dilki

Kadınları Bana Sorun

Kimi doğar güneş gibi
Kimi yakar ateş gibi
Kimi sadık bir eş gbi
Kadınları bana sorun

Bazıları açan çiçek
Bazıları bir kelebek
Bazıları sanki bebek
Kadınları bana sorun

Burcu burcu kokanı var
Hayatından bıkanı var
Akrep gibi sokanı var
Kadınları bana sorun

Kötüleri kınıyorum
Düzelecek sanıyorum
Çok çok iyi tanıyorum
Kadınları bana sorun.

Ali Dilki

Kalay Mustafa

Görmedim simanda nokta bir ışık
Senin her işinin sonu karışık
Yüzü aştı çöpe attığın kaşık
Sorunlu Mustafa olay Mustafa

Aylarca beleşten hep yiyip içtin
Hergün yamaladın ırzına geçtin
''Bekçi Mürteza'yı' sen çoktan geçtin
Senin için her şey kolay Mustafa

Bir süre amirler seni çok tuttu
Attığın yalanı yuttu da yuttu
Vallahi rahatlık kıçına battı
Hiç dayanamadın üç ay Mustafa

Sanma sana kimse bir şans diliyor
Yaptığın oyunu herkez biliyor
Şimdi insanları yüzü gülüyor
Ardından çekiyor halay Mustafa

Dinle beni dinle sözlerime bak
Artık biliniyor kırdığın tabak
Sonunda başında patladı kabak
Toplumun içinde alay Mustafa

ALİ der; personel nefret kusuyor
Seni gıyabında asıp kesiyor
Tüm herkez peşinden küfür basıyor
Tonlaca yiyiyosun Kalay Mustafa.

Ali Dilki

Kalbimi Kırıyorsun

Ufak bir suçu bile
Yüzüme vuruyorsun
Anlamadım ne diye
Kalbimi kırıyorsun

Bazen yüceltip göğe
Bazen indirip yere
Bazen göz göre göre
Kalbimi kırıyorsun

Çözemedim seni ben
Değişiyorsun birden
Neden sevdiğim neden
Kalbimi kırıyorsun

Öldürmek mi maksadın?
Niye bunca inadın
Niçin sevdiğim kadın?
Kalbimi kırıyorsun.

Ali Dilki

Kanı Bozuk

Ondan asla adam olmaz
Karekteri geni bozuk
O suratı birgün gülmez
Nokta nokta beni bozuk

Hep o kapar büyük payı
Hergün içer kaçak çayı
Görülmemiş böyle ayı
Yattığı yer ini bozuk

Kinle dolu beyni usu
İşi gücü tuzak pusu
Kancık erkek ******su
Kafasında cini bozuk

Asla olmaz baltaya sap
Ağzı bozuk bilmez hitap
Tanımıyor Allah kitap
İman ile dini bozuk

Bu şekide böyle gitmez
Bastığı yerde ot bitmez
Ölse toprek kabul etmez
Yattığı yer sini bozuk

Hayvanoğlu baba hariç
Ölüsünü kaldırmaz vinç
Kalıbına bakmayın hiç
Boyu posu eni bozuk

Kırk tilki var kafasında
Hep zevkinde sefasında
Söylerim her defasında
Her yeri her yanı bozuk

Çok suludur çok taşkındır
Hem utanmaz hem pişkindir
Uçkuruna çok düşkindür
Tüm giydiği donu bozuk

Hiç imana yola gelmez
Kimse onu iyi bilmez
Karısıda kefil olmaz
Çünkü adı sanı bozuk

Hiç görmemiş medeniyet
İnsanlığa vermez kıymet
Nasıl yaşar böyle hayret
Geleceği sonu bozuk

ALİ der ki, biz düşmanı
kadın, gelin, kız düşmanı
Seni zalim ırz düşmanı
Kanı bozuk, kanı bozuk.

Ali Dilki

Kanser

Ben ne yavşak ne bitlerle savaştım
Bir tek seni yenemedim, nedense
Ben ne çakal ne itlerle savaştım
Bir tek seni yenemedim, nedense

Beni dertten derde salıp götürdün
Gençliğimi erken çalıp götürdün
Anamı babamı alıp götürdün
Bir tek seni yenemedim, nedense

Tuttuğumu meydanlarda savurdum
Çoklarını parmağımda çevirdim
Nice pehlivanı yendim devirdim
Bir tek seni yenemedim, nedense

ALİ der; ne yazık bu dünya darmış
Bedenimi kanser virüsü sarmış
Ne güçlü kuvvetli bileğin varmış
Bir tek seni yenemedim, nedense.

Ali Dilki

Kardeş İstiyorum (Çocuk Şiiri)

Anne baba beni duyuın
Bende kardeş istiyorum
Tek başına olmaz oyun
Bende kardeş istiyorum

Kuşlar bile yalnız değil
Taşlar bile yalnız değil
Dişler bile yalnız değil
Bende kardeş istiyorum.

Ali Dilki