www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   WrAtBoY Dan Aşk Şiirleri Arşiv (https://www.cakal.net/showthread.php?t=111569)

WrAtBoY 02-12-2008 03:30 PM

İçimdeki SEN i haykırışım
Bir sesti istediğin benden,
Bir kaç sözdü beklediğin gönülden.
Daldığın boşlukta hayalimdi görünen.
Nefesim saçlarında,
Sesim kulaklarında,
Ellerim avuçlarında,
Saçlarımdı göğsüne serilen.
Uzaktayım...
Biliyorum,
Bir yara kanar içinde..
Benim göremediğim.
Bir hasret yanar içinde..
Benim bilemediğim.
Bir umut oldum içinde,
Sadece sesinde hissedebildiğim.
Bir sevda masalı
Başı belli, sonu meçhul
Tıpkı sen ve ben gibi.
Dumanlı bir gün ötesinde
Bir karartı !
Yaklaştıkça kısalan bir gölge
Karartı arkasında sen ve ben..
Umutlara doğru yola çıkmış
Bir çift yürek.
Bizim yüreğimiz.
Coşkulu, çekingen, ürkek
Senin varlığın gibi.

WrAtBoY 02-12-2008 03:30 PM

Ne gariptir şu ayrılık günleri
Bir dosttan da, düşmandan da ayrılsan
Nedense bir tuhaf oluyor insan.
Derin bir sızı giriyor içeri
Son bir defa bakarken caddelere.
Dükkânlara, evlere, kahvelere
Hatıra yüklü kervanlar geçiyor,
Dolu dolu gözlerinin önünden.
Bu son yadigâr mı bir ayrılık gününden?
Ne unutulmaz zamanlar geçiyor
Ağır ağır biz farkında değilken.
Gökler masmavi, yaprak yemyeşilken
Sen istediğin kadar unutulmaz de
Bu son dakika, bu vakitsiz yağmur.
Unutulur azizim, unutulur...
Başka ne yapılır böyle bir günde?
Kapanan bavul, çivilenen sandık
Ve sonra kuru bir "Allaha ısmarladık !"

WrAtBoY 02-12-2008 03:30 PM

en benim vazgeçilmezimsim;
******* boyu düşlediğim,
Rüyalarımı şiirlerle süslediğim,
Su gibi , aş gibi,
Her şeyimsin,
Sen benim tek tutkulu yanım;
Yıllar boyu sürgünlerim;
İçimden söküp atamadığım mahpusluğum;
Hürriyetim, kana kana içtiğim suyum,
HER ŞEYİMSİN!!!

WrAtBoY 02-12-2008 03:30 PM

Aşk nedir ki arkadaş aşk nedir?
Aşk yanlızlıktır,
Aşk ölümüne susamaktır,
Aşk acıya ihtiyaç duymaktır,
Aşk fedakarlığı öğrenmektir,
Aşk kendini düşünmemektir,
Aşk uykuyu unutmaktır,
Aşk huzuru aramaktır,
Aşk .....
Aşkı tek bir cümleye sığdıramazsın ki arkadaş,
Bilemezsin ki...

WrAtBoY 02-12-2008 03:31 PM

Merhaba anne,
Yine ben geldim.
Merak etme okuldan çıktım da geldim.
Anneler de babalar gibi merak eder mi bilmiyorum ama
Ali, "Okula gitmezsem annem çok kızar, merak eder."
demişti de onun için söylüyorum.
Geçen hafta öğretmen, sağ elimde sarımsak, sol elimde
soğan dedirte dedirte öğretti sağımı solumu.
Ben biliyorum artık anne, sağım neresi, solum neresi
Ağrıyan yanımın neresi olduğunu.
Şimdi iyi biliyorum anne.
Hani geçen geldiğimde:
Şuram acıyor işte, şuram demiştim de
Bir türlü söyleyememiştim ya acıyan yanımı anne
Bak şimdi söylüyorum. Şuram işte,
Sol yanım çok acıyor anne.
Hem de her gün acıyor anne her gün.

Dün sabah annesi Ayşe'nin saçlarını örmüştü.
Elinden tutup okula getirdi.
Yakası da danteldi.
Zil çalınca öptü, hadi yavrum sınıfa dedi.
Ben de ağladım,
Ağladım hiç de utanmadım.
Öğretmen ne oldu dedi?
Düştüm, dizim çok acıyor dedim.
Yalan söyledim anne.
Dizim acımıyordu ama sol yanım çok acıyordu anne.

Bugün ben de saçım örülsün istedim.
Babam ördü ama onunki gibi olmadı.
Dantel yaka istedim.
Babam; "Ben bilmem ki kızım." dedi.
Bari okula sen götür dedim.
"Kızım, iş..." dedi.
Ben de bana ne dedim, ağladım.
"Kızım, ekmek" dedi babam.
Sustum ama okula giderken yine ağladım anne.
Ha, bi de sol yanım yine çok acıdı anne.

Herkesin çorapları bembeyaz,
benimkiler gri gibi.
Zeynep, "Annem, beyazlara renkli çamaşır
katmadan yıkıyormuş" dedi.
Babam hepsini birlikte yıkıyor.
Babam çamaşır yıkamasını bilmiyor mu anne?
Uffff, babam, her gün domates
peynir koyuyor beslenmeme.
Üzülmesin diye söylemiyorum ama
Arkadaşlarım her gün kurabiye,
börek, pasta getiriyor.
Biliyorum babam pasta yapmasını
bilmez anne.

Hava kararıyor, ben gideyim anne.
Babam bilmiyor kaçıp kaçıp sana geldiğimi.
Duyarsa kızmaz ama çok üzülür biliyorum.
Kim bozuyor toprağını,
Çiçeklerini kim koparıyor?
İzin verme anne,
Ne olur toprağına el sürdürme!
Eve gidince aklıma geliyor bi de
bunun için ağlıyorum anne.
Bak, kavanoz yanımda,
toprağından bir avuç daha alayım.
Biliyor musun anne?
Her gelişimde aldığım topraklarını
Şu kavanozda biriktirdim.
Üzerine de resmini yapıştırıp
başucuma koydum.

Her sabah onu öpüyor kokluyorum.
Kimseye söyleme ama anne
Bazen de konuşuyorum onunla.
Ne yapayım seni çok özlüyorum
anne.
Ha unutmadan,
Öğretmen yarın anneyi anlatan
bir yazı yazacaksınız dedi.
Ben babama yazdıracağım.
Öğretmen anlarsa çok kızar ama
bana ne kızarsa kızsın.
Ben seni hiç görmedim ki neyi,
nasıl anlatacağım anne.

Senin adın geçince sol yanım
acıyor anne.
Hiç bir şey yutamıyorum.
Bazen de dayanamayıp ağlıyorum.
Kağıda da böyle yazamam ya anne.
Ben gidiyorum anne,
Toprağını öpeyim, sen de rüyama gel beni öp.
Mutlaka gel anne,
Sen rüyama gelmeyince
Sol yanımın acısıyla uyanıyorum anne.
Sol yanım acıyor anne.
İşte tam şurası,
Sol yanım çok acıyor anne.
Seni çok özledim anne, çooook...

WrAtBoY 02-12-2008 03:31 PM

GÖZLERİN KAL DİYOR

Bu nasıl ayrılık, bu nasıl veda
Gözlerin kal diyor dudakların git
Bakışın anahtar, gözlerin kilit
Ellerin aç diyor dudakların git

Ayrılık; dönüşü olmayan nehir
Yalnızlık; yıkılmış bomboş bir şehir
Kaç sevda kül oldu böyle kimbilir
Gözyaşın kal diyor dudakların git

Gidersem, bir daha dönmeyeceğim
Kalırsam kalbime yenileceğim
Çözemedim seni delireceğim
Gözlerin kal diyor dudakların git

Duvardan insin mi resimlerimiz
Yabancı olsun mu isimlerimiz
Ya o, deli dolu *******imiz
Anılar kal diyor dudakların git

Bu roman da biter belki birazdan
Ne aşklar yıkıldı gururdan , nazdan
Ağlıyor besteler yine hicazdan
Şarkılar kal diyor dudaklar git...

WrAtBoY 02-12-2008 03:31 PM

Kemiğini unuttum bu akşam
İdare et benim fasulye pilakimle
Komşunun kapısına işemişin geçen pazar
Ulan hergele
Uğraştırma beni taş kalpli şu ********lerle

Hani sayım günüydü bir pazar
Sayımcı kız elinde hafiften madara bir kağıt parçası
Evlimisiniz diye sormuştu
Hayır ama oğlum var demiştim
Anneni sorduğunda,kancığı boşverin,regl aylarında
Beraberdir şimdi mahalledeki çakallarla demiştim
Aptallaşmıştı sayımcı
Adını sormaya korksada,söylemiştim
Basri bey demiştim
Senin köpek olduğunu öğrendiğinde benim psikopat bir manyak olduğumu düşünmüş
Kendini dışarıya atmıştı telaşla
Ben gülmüştüm,sen sidiklemiştin altını

Ulan basri bey
Sen onunda hatırasıydın bana
Seni okşarken onun ten kokusunu hissediyorum hala
Seni ne çok severdi
İsmini değiştirmek için benimle az kavga etmedi
Sonra sana şans dedi
Hayatın bize yarattığı bir şanstın aslında
Doğru söylemişti
Ama bi yanın hala basri beydi

Eteğini yırttığın gün
Bize en kral kıyağını yapmıştın
Tanışmıştık sayende
Aynı mahlede
İki yabancıydık daha önce
Oysa o gün
Senin adına özür dilediğim gün
Dilim tutulmuştu sanki
Ulan
Ne oluyordum böyle
Kaptana sormuştum aynı gece
Aşıksın oğlum demişti
Aşıksın
Ben ne halt yemiştim böyle
Hep senin yüzündendi
Hergele

Sana yemek hazırlayıp
İnmezmiydi bahçeye
Benim gözlerime bakıp
Gülmezmiydi yüzüme

Ah be basri bey
Nereden gördüm seni kimsesizler mezarında
Yavruydun daha
Çok tatlıydın üstelik
Kıyamazdım anlasana

Bir sabah
Ve bir sabah........

WrAtBoY 02-12-2008 03:31 PM

Semti yakarcasına
Havlamıştın hatırlasana
Hırsız sanmıştım
Ya da o inimşti bahçeye
Fırladım
Bir kırmızı maket güle rastladım
Yakasına yapışmış bir güle güle ...
Ağlayamadım
Kanımın donduğunu anladım

Basri bey
Tutamadınmı kollarından
Isırıp saçlarını koparsaydın en azından
Ya da
Eteğini yırtsaydın ilk zamanki gibi
Böyle kopmazdım dünyadan

köpekler vefalıdır
Bir sahipsiz günde
Bu yakınlarda
Bu zamanlarda
Cesedim çarparsa kıyıya
Bir
Sen ağla.......................................

WrAtBoY 02-12-2008 03:31 PM

YÜREĞİNDE YER VARMI?
Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Hisset!
Hisset, Parmaklarına değen kağıdın içinde
Dolaşan damarlarımı...
Hisset damarlarımın, kanımın
Seni aramak için
Deliler gibi dolaşmasını...

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Dinle; duyuyor musun yüreğimin ritmini?
Gönlümde esen rüzgârları dinle...
Nefesimi tutmasam
Gözlerindeki derin ovalarda titreyen
Bütün yeşillikler kül olur,
Sazlar büyür simsiyah,
Kuruyan gözpınarlarında...

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Yazık! Mekanlar durduruyorsa seni.
Ve yazık, kendini bağladıysan maddelere...
İpsiz bir uçurtmayım ben... Ve kuyruksuz
Saçlarının çizgilerinde süzülen...
Rüzgârım sensin.
Susma ve sakın gözlerini kapatma, düşerim!
Yüreğinde yer var mı?

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Ve bir kaynak suyundan oluşan derenin
Üzerine düşen yaprak gibi;
Düşürüyor musun gülüşlerini
Ve öpüşlerini sesimin üstüne?
Akıyor musun benimle beraber,
Akıyor musun yıldızlara doğru?
Yıldızlar... Yıldızlar neden böylesine vefasız?
Neden her üşüyüşümde
Lapa lapa yağıyorlar avuçlarıma,
Neden eriyip kayboluyorlar?

Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Bilmiyorum. Bilmek istemiyorum...
Ama parmaklarının ucunda şu an ne olur hisset beni...
Hisset!
Hisset, damarlarımdaki kanımın,
Seni aramak için deliler gibi dolaşmasını...
Söylemiştim değil mi?
İpsiz bir uçurtmayım ben...Ve kuyruksuz...
Saçlarının çizgilerinde süzülen...
Rüzgarım sensin.
Susma ve sakın gözlerini kapatma, düşerim.
Yüreğinde yer var mı?

WrAtBoY 02-12-2008 03:32 PM

BANA SENSİZLİĞİ TATTIRMA

Sana öyle alıştım ki,bilemezsin.
Su balığa,
Güneş çiçeğe neyse,
Sende bana öylesin.
Sen benim için vazgeçilmezsin.

Bir an şaka bile olsa,
Gitmeyi aklına koyma.
Beni öldür, yok et ama,
Bana sensizliği tattırma.

Çöl kurağında
Yeşil bir yaprak.
Amazon ormanlarında,
Bir tutam ışık.
Yanardağ kraterinde,
Bir damla su bile olsam.
Yaşamak seninle güzel.

Bir an şaka bile olsa,
Gitmeyi aklına koyma.
Beni öldür, yok et ama,
Bana sensizliği tattırma.


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:20 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.