![]() |
Yalnızlığım
Ezerek çıktın ya iskelemin yüreğinden, ne ben çıkıyorum kıyıya, ne sen dönebiliyorsun yanlızlığımın açıklarına.. |
Yanına Geliyorum
Gecenin sessizliği çöküyor üstüme bazen Bazen her şeyi bırakıp gidesim geliyor Unutasım geliyor maziyi,seni hatta kendimi Bazen kendimi bile çekemiyorum Yada hiç bir şey düşünmek istemiyorum Sessizlikte gelen bir fısıltı bile seni hatırlatıyor Esen rüzgar sanki senin nefesini taşıyor Sen yokken yaşamak hiç tat vermiyor Bu yüzden seni unutabileceğim bir yer arıyorum Belki de kendimi kandırıyorum Mavi denizlerde köpüklü ama kızgın bir dalga misali Bir an köpürüp bir an duruluyorum Yada çaresiz bir balık gibi Her an ağlara takılma korkusuyla yaşıyorum *******i kabusum oluyorsun bazen Ama sen varsın diye uyanmak istemiyorum Ölümü bekler gibi her gün kapılarım açık Korkularımı biriktiriyorum Ama ne kadar dayanırım sensizliğe bilmiyorum Sanırım dayanamam Toprağa baktıkça seni görüyorum Sen beni bekliyor musun onu da bilmiyorum Ama beni bekle sevdiğim Yer aç bana toprağında Bende yanına geliyorum. |
Yaradana İltica
Ya Rabbi maddenin kölesi olup, Uykuyu bölenden sana sığındım. Doğrulardan ürküp uzakta kalıp, Domuzca ölenden sana sığındım. Zıkkımlanıp besmelesiz, şükürsüz, Vicdanlar kapkara, diller zikirsiz, Kalpleri mühürlü, yüzleri nursuz, Semirip gülenden sana sığındım. Kartalmış ataşlık odunlarından, Sakallı, bıyıklı kadınlarından, Beş karıyla evli hanımlarından, Fitneden yalandan sana sığındım. Kimisi abdestsiz imama uyar, Kimisi kanunen devleti soyar, Açık isim saysam kanun suç sayar, Falan, falandan sana sığındım. Şefkatî’ye tutarlar kin yükünü, Taşlayınca yaralılar sakını, Doğruların gariplerin hakkını, Alandan, çalandan sana sığındım. |
Yenik Düştüm
bir gün "dön" demeyi düşünürsen hiç tereddüt etme gel! seni bekliyor olacağım şayet sensizliğe yenik düşmediysem |
Yenilgi
Her şeyin azını verdi bana Tanrı Azla yetinmeyi öğrendim. Renklerden sesini, Çiçeklerden gözbebeklerini beğendim. Oysa sen ya hep, ya hiç dedin. Hiç oldu sevgimiz, umudumuz hiç oldu Şaşkınlığım birdi, ikiydi derken Birdi, ikiydi derken üç oldu... |
Yüreğimde Yer Kalmadı
Darmadağın duygular içinde hissettiklerimi yırtık kağıt parçalarına yazmaya çalışıyorum Esiyor rüzgar çarpıyor senin olduğun yere kalbime Durmuyor çıldırmış göz yaşlarım rüzgarla birlikte savruluyor Kupkuru bir ağacın dalı misali Hoyrat bir rüzgarla yıkılmayı bekliyorum Ama artık rüzgarlar durdu esmiyor yaralanmış kalbime Usul usul bir yılan gibi Süzülerek girmiştin kalbime Soktuğun an dünyam döndü tersine Ve yapayalnız kaldığım her an O sızı vuruyor yüreğime Bitiyor artık kağıdım Artık hapsediyorum duygularımı yüreğime Sanki sıcak bir salep içmiş misali O kadar ağızım yandı ki senden Salep acısı geçer ama Ben geçemem senden Gözlerime yağan her yağmur damlasının senin göz yaşların olduğunu biliyorum Biliyorum güneş açtığı zaman sen gülüyordun Her şimşek çaktığında ise bana kızıyordun Darmadağın duygular içinde hissettiklerimi yırtık kağıt parçalarına yazmaya çalışıyordum Kağıt bitti şimdi Sadece kağıt değil yüreğimde de yer kalmadı. |
Yüzüne Bakıyorum Sevgili
Kalıtsal yorgunlukların sırası değildi biliyordum... Ama nedense içimde taşımaya çalıştığım umutlarım hep ağır geliyordu, yük oluyordu, sırtıma dayanılmaz ağrılar biniyordu... Kekeme muziplikler yeterli değildi yaşamda... biliyordum... Yüzüne bakıyorum sevgili... alnındaki çizgileri yollarıma benzetiyorum kahve fallarında hep kapalı çıkan... ellerimdeki çizgilerle yüzleştiriyorum... üç vakte kadar acılarım var diyorum... hayat çizgin uzun ama bendekiler sana kısa kalıyor diyor ve üzüyorum kendimi... Beden kaygısı taşımayan yorgunlukların sırası değildi biliyorum... ve hep bu yüzden kendimi acıtıyorum... Yüzüne bakıyorum sevgili... dudaklarının pembeliğinin ne kadar da yaşamsal olduğuna inandırıyorum kendimi.. dudağındaki yer yer oluşmuş ufak çatlakların üzerinde yürürken burkuyorum bileğimi... yine sana düşüyorum... her ve hep parantezlerinin içinde... Sorgulandığımda beni suçlu bulan soruların yorgunluklarını taşımanın sırası değildi biliyordum... Kaderist aşamalar kaydedilmiyordu günlük felsefelerde... ve ben asla filozofu olmak istemedim adlandıramadığım duyguların... perdelerim güne kapatırken kendini oyuncular makyajlarını temizliyorlar ... kırılgan otlar bitiyor ve sivri uçları duvarlarımdan açıyor gözlerini... durmuş saatim yine doğruyu gösteriyor... umarsızca koşuyorum... umarsızca acıtıyorum... Yüzüne bakıyorum sevgili... gözlerin .... evet gözlerinde kalıyorum... sırası değildi ama... biliyorum... bu sefer biliyorum... |
Zalim
Pür ateşim açyırma benim ağzımı zinhar, Zalim beni söyletme derunumda neler var; Bilmezmiyim ettiklerini eyleme inkar, Zalim beni söyletme derunumda neler var. |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:11 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.