![]() |
Ne Diyeyim Gülüm
ne diyeyim sana gülüm varoşlarına sevdanın güneş doğmuyor ürpertiler arasında kaldıysan eğer yenildiysen soğuğa örtünmediysen bilgi birikiminle ve halen dinlemedeysen ezbere dayalı tembelliğinde dik olsun istiyorsan kuyruğun keçiye inat uzaklaştırır seni benden yanar yüreğim solan bir çiçeğin tacına dokunurken elim bükülür benimde boynum ben onu anlarım |
Ne Farkedecekti
neler planlamıştım oysa gidiyorsun sen benden alarak tüm eski arşivlerimde kilerini oysa sonuçta bir sayı idin ha beş ha altı ne fark eder ki düşünmeyi bir kenara bıraksaydım bor madenlerimizde gidecekmiş bir amerikan firmasına üç kuruşa gemide bir delik daha açılacak oldum olası anlamam gemilerden bu gemi daha ne kadar yüzecek yılın son haberi idi saman altındaki esintiler sonrası oda çıkacak ortaya düşünmesem eğer beş yada altı ne fark edecekti |
Ne Gelirki
yok olmanın gözü kör olmuyor pörtlüyor bebekleri pimi çekilmiş korku oluyor canım canım acıyor bir kar tanesi gibi güneşe bırakıyorum öfkemi deli etmemek için bilincimi yok etmenin göz kapamakla bitmediği gibi sesler geliyor kulağıma ışık oluyor haykırışlar koyun kuzu sesimi duyduklarım kuş dili bilmem ki sustukça koyun saymışlar bizi |
Ne Güzel
bir geceyi daha geçirmek varmış uykusuz barikatların başında beklerken doğacak olan aydınlığı ayazda kalmış titreyen bir it gibi yanlızlıklara terkedilmiş *******in şafağında umutlarla kolkola duygular aldırmaksızın sahipsiz bırakılmalara gün doğarken halen ayakta kalıp merhaba diyebilmek doğurtan ufka ne güzel ne güzel |
Ne Güzel Bir Hüzün
önce gürültüsü sonra düdüğü doldurdu beklentilerimi gar sessiz beklentilerim gürültülü uğurlamaya geleni değil gelmeyenleri düşünüyorum yaşanmışlıkları bırakarak biliyorum bilincimin bir köşesine önce düdük sonra gürültü arkamda kalanlarla birlikte girecek bir gün döndüğümde izlerini bulmak için ardında bırakmak birilerini ardında bırakmak izlerini ne güzel ne güzel bir hüzün |
Ne Olacak Şimdi
ne olacak ne olacak şimdi yapışmış yakama alacaklılarım bıraksalar belki bir şeyler yapacağım sunacağım ortaya yanacak birkaç ateş kaynayacak bir şeyler |
Ne Vardı
ne çok şeyin eksiği var üzerimde ne çok şeyin hüznü kalmış yılların arasına sıkışan on sekiz yaşında yalnızlığa terkedilmiş soğuk kalan dudaklarımın parmaklarımın arasına girmemiş parmakların ot gibi olup hayallerimi rüzgarlara bırakmanın ne vardı o kadar kitabı karıştırıp okuyacak okudukça bilinci parlatacak ne rahattır kim bilir her şeyi bir yerlerden beklemek oturup dizelerle küfretmek huzuru garipte aramak ne çok şeyin eksiği var üzerimde |
Ne Zaman 01
ne zaman catlamış bir toprak görsem gelecege dair icimde hüzün başlar ayak sesim sertlesir |
Ne Zaman 02
ne zaman biri bagırsa bana cocukluğunu düşünürüm |
Ne Zaman 03
ne zaman bir sigara yaksam duman sarar duşlerimi seni düşünürüm |
Ne Zaman 04
ne zaman göz göze gelsek seni düşünür utanırım |
Ne Zaman 05
ne zaman canım yansa kulaklarım çınlar düşlerinde gezindigimi bilirim bilirim mesafeler ağlar |
Ne Zaman 06
ne zaman kulaklarim çınlasa bir bulut geçer derim gözlerimin önünden kendimi kandıramam |
Ne Zaman 07
ne zaman güneş açsa bir yerlerden sesin gelip çalınır kulağıma gülümsediğini düşünürüm kır çicekleri açar bahçelerimde |
Ne Zaman 08
ne zaman bir bosluk kaplasa içimi kaybolurum yanlızlığında |
Ne Zaman 09
ne zaman gülümsediğini düsünsem kırlangıcların kanat sesleri dağıtıyor bulutları guneş işlenmiş bir tarla misali ekenegi besliyor gönlümün bölünüyorum parça parçaya salınıp duran sarılıklarda esintilere karışmış |
Ne Zaman 10
ne zaman seni duşunsem bahar gelir gozlerime yazların akar bana dogru oluşturur deltalarını yureğimde |
Ne Zaman 11
ne zaman takılsam boşluğa mor bulutlara selam soylerim bilirim kaderimiz aynı bulutun golgesinde |
Ne Zaman 12
ne zaman anlaşılmak istesem sığınırım limanına |
Ne Zor Şey Bilirmisin
ah annem ahhh ne çok şeyi yasaklamışsın bana farkında olmamışım hiç sarmalarken sarmalarken bedenimi içime aldığım endişeleri büyümekte olduğumu anırken gün be gün hep çocuk kalmışım sevginin esaretinde korkular girmiş sıra sıra bulutlar gibi en acımasız alışkanlıklar vermişsin ninnilerinin arasına serpiştirerek suskun yılanlara sarılarak uyumuşum ah annem ahhh yaşam bellettiklerin gibi değilmiş kırk haramiler gibi akın ediyorlar her zerreye düşüncelerimde ninnilerin yer etmiş meydanlarda öğrendiğim direniş türküleri tutuyorsa ayakta onlar tutuyor beni heybemin bir yanında korku renkleri direnişin renkli öykülerini yazıyorum ne zor şey bilir misin anneciğim korkularını heybene almış sahipsiz yürümek heybenin iki gözü de dolu iken üstüne üstlük ne zor şey böylesine yürümek elleri yalın bilir misin |
Ne Zor Şey Bilmemek
ne zor şey bilmemek cesaret istiyor çoğu zaman saati sormak gibi yoldan geçen hiç tanımadığın birine yada sınava kalkmış bir öğrenci gibi tedirgin öğrenci olmak neyse de bedelini ödersin hemen ya birde söylenenlerin doğruluğunu bilmemek çakılırsın işte o zaman bataklığın dibine cesaret te yetmez boğulursun ne zor şey bilmemek cesaret istiyor çoğu zaman |
Ne Bölük Börçük 08
Neyi özledim Biliyor musun canım Çocuklarla birlikte yatmayı Sıcacık paylaşmayı, ama Onlar artık çok büyüdü Sizleri seviyorum |
Nedensiz
oturmuş sedirine camın kenarında yol ona bakar o yola şu sokağın kıpırtıları olmasa durur muydu o sedir orda nedensiz olmuyor hiçbir şey nedensiz doğmuyor bebeler arpa pirinç zencefil nedensiz büyümüyorlar kırlangıç gelmiş yuva yapmış saçağın altına vardır bildiği elbet sapana davranmamış evin afacanları vardır bir bildikleri elbet ne çok şey biliyorlar insanlar ne çok şey biliyorlar yürümeyi nefes almayı yatakta sevişmeyi sokakta gülmeyi ne çok şey biliyorlar nedensiz olmuyor hiçbir şey bazen yetmiyor bilmek bazen düşünmek alabildiğine yürümek yetmiyor bazen ulaşmak için menzile düşündükçe uyuşuyor insan bilgi eksikse yetmeyen dinletiler yetmeyen söylevler nedensiz olmasa da her şey kolayına kaçmak var tüm çözümlerin sığınmak var bir yelere ummak var dilemek var masallar var saçak altları var yaşamınız uykuda iken ama yaşam uyumuyor |
Nokta
fazla ileri gittim kırpmalarda belikli yüreğimi çok incittin |
Nokta Koymadan
ben yaşayan biriyim yaşadıkça bilirim sokmak için dolaşan çıyan sürünen yılan benzemese de gözleri köstebeğe gönlü bilmez sıra işlerini satırlarımda benzetmelerdir sadece köpek yılan köstebek uzun değildir yoksa onlara uzanacak kadar dilim ben kendimi de onları da bilirim nokta koymadan virgüllerdir onlarla serüvenim düşün düşün düşerken isimleri beyaz sayfana satırlarında dönmesin sıfatlara isimler çıkarken kalemden ayna gibidir bilinçler ne inkardır kurtaracak olan nede yansımalardır |
O Kadar Kolaymı Sevmek
Yirmi yıl önce Sokaklarımı aldın elimden Aylak, aylak dolaştığım, Boş hayallerim vardı, Öylesine Adını bile koymadığım Yaramaz bir çocuk gibiydim Çocukluğumu elimden aldın O kadar kolay mı sevmek, Elinden ilk tutuğumda Korkuyu bıraktın avuçlarıma Bir kelebeği avuçlarımda tutar gibi Yüreğimde tutum seni, Kolay olmuyor taşımak Gözlerin değdiğin de gözlerime Palangalar taktın düşüncelerime Yüreğimi söktün yerinden Uykusuz ******* vererek Kolay olmuyor senlide, sensizde uyumak Yetmiyor Durdurmaya zamanı gücüm Zamanı seninle doldurmak Yetmiyor be canım O kadar kolay değilmiş Seni Sevmek. |
O Koydu Bana
biliyor musun saffet’in senin için ne dediğini boş gezenin kalfası imişsin görmeyeli ne çok değişmiş vizyon sahibi olmuş vizyon köşelerinde kahvehanelerin taş dizerek taş o neyse de bana dokunan tepkin oldu senin demek ki bir köşesinde bilincinin onun için gizli bir şeylerin varmış göremediğim işte o koydu bana o |
O sensin
O Sen din Biliyorum Seni adım seslerinden ………………tanıyorum Ürkek, suskun, korkularla kaplı Duvar örmüş tüm duygularına Bana dokunmasın da diyorsun Meydan okuyorsun tüm çığlıklara O Sen sin Biliyorum Seni Bakışlarından ………………tanıyorum Tedirgin, kaçamak ve anlamsız Buz tutmuş göz bebeklerin, eritemiyorsun Kopmuş bilincin ile olan tüm iletişimin Sana uzanan elleri göremeden Meydan okuyorsun tüm bakışlara O Sen din Biliyorum Seni sessizliğinden ………………..tanıyorum Yozlaşan şehirlerin kuytularında Kabuğuna çekilmiş mutluluğu arıyorsun Işıktan korkuyorsun, seni yakacak diye Sesinden korkuyorsun, sesini boğacaklar diye Biliyorum o kalmak istemiyorsun sen de Korkular boğuyor seni istemesen de Yürü korkularının üzerine, üzerine Bil ki sen korkularını yenemedikçe Birer, birer düşecek kaleler, Bizleşmedikçe Mutluluğun, Denize ulaşamadan kaybolan derelere dönecek Türk Öğer Koç |
Obez
oturmuşuz masanın çevresine laflar yiyor birbirini obez olmuş düşünceler |
Offf Of
off ne güzelde gidiyorduk kara bitti yüzme bilmem ki oysa zamanın içine ağ germiştim çekmek için kelimeleri dizgiye alışık çıraklar yetiştirmiştim bir bir kem göz düştü hayallerimin üzerine öcü oldu kelimelerin çobanı paytak adımlar atıldı kayboldu sürüleri çobansız sürü sürüsüz çoban gibi beynimin içi cısss diyor dokunma bak bu iş kaç madde duygulara mahmuz vurmak atı veriyor sırtından şairleri off of ne yapacağım şimdi esip kavrulmak denizde ölü olmak bozkırlarda leş dolsa kaç yazar açılan pupa yelkenler tekne kızağa alındı uğraşma boşuna yelkenler yırtılır off of dalmalıyım daldırmalıyım başımı derin kumlara belki görmezler beni uçar giderim esler de deve kuşları uçarlarmı ki deve olmak istiyor canım hörgücü yüklü alabildiğine çökmüş bir vahanın içinde getirmek ağır ağır gevişi gizli duran dağarcığımda dökmek içimi ala bildiğine geviş getirmek doyurur mu acep arttırır mı kilomu katar mı pahama paha kalkıp yürümedikçe |
Ogrettik
ogrettik bir birimize cogullara karismayi ham bugday taneleri gibi boy verirken tarlalarda toprakla ic ice suladikca yasamin bugulari basak verdik savrulduk gelinler gibi |
Oğlum...
sana dop dolu günler bırakacağım kirletemeyecekler seni yaşanmışlıklarımla… |
Okudukça
okudukça okunacakları açtıkça bilincin kapalı pencerelerini dolarken büyüme isteği içeri yaşları bırakıp gitmelerin eksikliği birikiyor üzerime |
Okuma Seferberliğ
okuma seferberliği ilan etmişti birileri yarın bir sınav olacak devam edebilmek için okumaya kafam karışık zaman aralıklarında kim okuyacak kim okumayacak ……………………….işsizlik artıyor ne iş olursa yaparız abi bana bir iş diyor birileri ………………………vasıfsız kalıyor ………………………okumak istiyor ne okul olursa okurum abi bana bir okul diyor birileri ……………………..vasıfsız kalıyor üretmek için öğrenmek istemedikçe ahhh ah devletin işi diyor birileri ……………………..vasıfsız kalıyor sözleri |
Okurken
okurken çizerim satırları kimi zaman altını kimi zamanda üstünü alırım ahları ahhh çeken yüreklerden |
On bir Dakika.
önce ben geldim sen on bir dakika sonra on bir dakika içerisinde on bir dünya yıkılıyormuş on bir dakika içerisinde ne çok şeyler düşünülüyormuş sonra gelişini gördüm soluğun dövüyordu düşüncelerini anlamıştım on bir dakikada ikinci bir şey düşünemediğini on bir dakikada ne az şey düşünülüyormuş |
Onur
onur ki kalıbında bile şeklini almıyor |
Onuru Ol Yaşamın
her yaşam değimlidir ki kendi içinde belirsizliklere uzanmış ufuk çizgisini oluşturmuş en umarsız anlarında umutlarını kara basanlarıyla harmanlayarak düşlerindeki martılarla dolu denizi gözlerinin önünde yanılsamalara perde yaparak hayal aleminde martılar martılar kaç şiire konu olmuştur çığlıkları kaç şairin ruhunu oluşturmuştur denizin kiri değimlidir ki onları besleyen neyin haberini verirler gök kubbeye saldıkları kulaklarda çınlayan seslerle martılar ve dupduru deniz şairin tümcesi çelişki simidir şairin yazdığı dizelerde yoksa bir film makinesi gibimi çevrilir beyaz sayfalara yansıyan kelimelerde çok filimler gördük çok kitaplar okuduk kimisi masal kimisi roman kimisi destan bir solukluk gelip geçen şöhretler gibi onuru ol yaşamın dili ol onurun köklerini sal derinlere derin ol ol ki şair şiirinde yaşat kedini |
Ortak Yanımız
o söylüyor ben söylüyorum bir gürültü ki dostlar sormayın toz vuruyor düşüncelere o anlamıyor ben anlamıyorum ortak yanımız bu sadece |
Ortasındayız Yaşamın
Ortasındayız yaşamın Uykuda geçen zamana üzülüyorum Senin ile süslü olsa da Rüyalarım Durma kır kapılarını gönlümün Çık git özgür ol alabildiğine Yeniden, yaşananların başlangıcı ol Senin ile yaşadıklarıma doyamıyorum |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:12 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.