|
***Temmuz Destanı
en güzel şiirlerimi yazmalıyım sevgi kardeşlik barış ve özgürlükten yana pınarlarından içmeliyim çam kokulu suları kana kana içmeliyim korkusuzca -1- bir ses yaladı şafağı güvercin güvecin uçuverdi denizaşırı dost düşman sustu bu sıra bir zeytin dalı kopardı lefkoşe yolunda sıvas'lı mehmet uzattı giritli dimitroya aldığı cevap bir şarjör dolusu kurşundu durur mu artık adana'lı ahmet iki adım arayla yatıyor şimdi boyluboyunca iki ceset oysa yaşamak istiyordu baf'lı ayşe lefke'li yorgo magosa'lı ali limasol'lu despina hepsini de en çok yavuklusunu öpemeden ölmek elinden su içemeden ölmek kahrediyordu bir ses yaladı şafağı güvercin güvercin uçuverdi denizaşırı dost düşman sustu zorbalara karşı çağdışı insanlara karşı namlular günlerce ölüm kustu -2- dün baharlar bahar bayramlar bayram değildi yaşanılır gibi değildi bu eller özce insanca yaşanılır gibi değildi -3- bir türküyü sindiriyoruz hücrelerimize sevgiden barıştan özgürlükten yana adı temmuz türküsü yaşıyoruz yüzyıllarca yaşıyoruz halklarca duyunca zeüs indi binlerce yıllık tahtından olimpos dar geldi irkildi sevincinden düştü asası ansızın elinden -4- 20.yüzyıl neronları şaşkınlığınız öfkeniz kadar bizim sevgi dolu yüreğimiz ırmaklardan denizlere kadar kim barbar kim gaddar yakın isterseniz yeni roma'lar gün 24 saat uygarlık sağdığımız kitapları yakın isterseniz ne yapsanız kurumaz bizim ırmağımız bu tarihin akışıdır bu bir senfoni bu dünyaya bilimin akışıdır -5- bu bir temmuz türküsüdür bu türküyle ballandı bir gecede girne bağları aynı tastan içiyoruz şarabını afroditin elinden şimdi yorgo zeybek oynuyor mehmet sirtaki -6- ve ötelerde zincirlerini kırmaya çalışıyor gazze'li abdullah santiyago'lu salvador _çağ şubat1975 sayı:4 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Türkü
tezgahlarda alınteriyle çeliği yoğururlar her damla terden yeni bir umudu doğururlar varoşlardan gelen yorgun adamlar her kaynak her çekiç vuruşta her damla terden yeni bir umudu doğururlar _evrim ağustos1975 sayı:6 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Uçtu Gitti Geceye
bir akşam üstü uçtu gitti geceye nereye nereye yolboyu bir türkü söyledi geceye sustu akan sular sustu ağlayan yavru _istanbul 1975 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Uğurlarola
bir bıçak sızısı bırakarak yiğitçe koştular ölümsüzlüğe nerededir sorulmasın canı canımızda kanı kanımızdadır bu gül bizimdir yeri yüreğimizdir _istanbul ocak1994 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Yarış
tek ses söylenir bizim türkümüz kimimiz bir yapının yüzüncü katında kimimiz yedi kat yerin altında çıkarırız cevahirleri aydınlığa kapatıp gözlerimizi karanlığa _çağ mart-nisan1977 sayı:19-20 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Yaşam İnce Bir Kan Sızıntısı Değildir
yaşamayı kucaklarken gökyüzüne fışkıran taze dallar gerinirken toprakta tohum nedendir bitimsiz kaygular gökgürültüsü değildir duyulanlar umudun harlaması bir yangın yeridir yürekler sürgüne giden nışanlısına iç çekişidir bir genç kızın bir günah gibi taşıdıkça bu canı yaşam ince bir kan sızıntısıdır durmaksızın akan bir sona yaklaşımdır oysa bu mudur güneşin türküsü hani son mektubunda 'baharla geleceğim' diyordun erikler çoktan olgunlaştı kirazlar kan fışkırıyor ve zamanın bilmem kaçıncı noktasında bir genç kız karanlığın böğrüne girip kendini hançerliyor _Ferman 15temmuz1974 sayı:279 _sevgiliye isyan yt:harziran2004 Zeki Ergin |
***Yaşamak İnsanca
gözlerinde sonsuz gökyüzü özgürlüğü taşıyan sevgili sana bir gündoğumu varacağım tüm varlığımda taşıyacağım tutsaklık günlerinin simgesini ellerimden yüreğime dek yaşayacağım kanlı bıçaklı olacağım yol boyu kendim için değil inan ki kendimi düşünmeden ölümü boğazıma kolye yapıp kavgamı zaferle süsleyeceğim sonra halkıma ve tüm halklara dönüp işte yaşamak insanca diyeceğim kanlı bıçaklı olacağım yol boyu süngülere takılmış bebekler göğsünde bomba patlamış dedeler önümü kesecekler gün 24 saat napalmler termonükleerler bir karabasan yapacak aydınlık düşlerimi ve nevyork borsalarında ezileceğim 20.yüzyıl afrikasına kesilen faturaları görünce dolarların korkunç görüntüsünde ezileceğim ve bineceğim bir gündoğumu doru atıma alıp terkisine seni süreceğim güneşe doğru sonra halkıma ve tüm halklara dönüp işte yaşamak insanca diyeceğim kanlı bıçaklı olacağım yolboyu son gücümle düşeceğim kucağına yıl boyu saçlarında taze güller açan sevgili unutulmuş ne varsa insanlıktan yana çağdışına düşmüş ne varsa senin denizlerce büyük yüreğinden insanlara mutluluk sağacağım ve işte o zaman kıracağım bıçağımı gözyaşlarımı başak saçlarında sileceğim ve bir gündoğumu ellerin ellerimde halkıma ve tüm halklara dönüp işte yaşamak insanca diyeceğim _istanbul 11eylül1974 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Yaşamak Yarınları Bugünden
yaşamak yarınları bir güzel bu günden doğum sancılalarıyla nasıl kıvranırsa bir kadın belden aşağı tatlısu firengili ağrılarla ve de nefretinin karesinde bir yılan mağrurluğuyla büyüyen kuyruğunu düzenin köhneliğinde sürüyen sürüyen köhnemiş adam işte seni yarınlara satıyorum bedavadan ucuza herşeyinle yarınların çöplüğüne atıyorum _kadıköy mart2003 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Yaşanmamış Sevdalar
bir hüzün çöker ardından bakakalırsın dökülen yapraklara bir yağmur sonrası bakakalırsın denizlere dağlara dalarsın sevdalara bir ege şarkısı dinlerken yalnızlığın çoğalır seninde çoğalır yaşanmamış sevdaların _babakale16ağustos2003 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
***Yüreğinde Ne Sevdalar
aşksız sevdasız sevgiden yana kısmetsiz büyüyen çocuklar ana kucağı baba ocağı görmeden büyüyen ve sokaklarda solucan gibi yürüyen biliyorum seninde sıcacık bir yüreğin var erişilmezliğini bilsen de yüreğin dünyalar kadar yüreğinde ne sevdalar var _kadıköy 7kasım2003 _sevgiliye isyan yt:haziran2004 Zeki Ergin |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:06 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.