![]() |
...Yutkun...
Sus… Sus şimdi… Korktuğumuz başımıza geldi… Haydi yutkun şimdi tüm acılarını, Yürek,doldu taştı da, Dile geldi… Sus… Sus şimdi… Sen konuştuğun an,ben de sakınmam, Sus… Bahanem olursun, İsyana vardırtma beni, Ki isyan, Günahın göbek adıydı, Zaten günahkarım, Sus… Sus, Elbet dili olsaydı gözlerin, Felaketimiz olurdu bu, Her şeyiyle yanlışız, Sen de biliyorsun, Sus… Yutkun şimdi tüm sözlerini, Yürek,doldu taştı da, Dile geldi… Sus… Tüm deliliğim de üstümde bugünlerde, Cesaretim de var,hiç olmadığı kadar, Sus… Sen bari deli olma, Sus… Sevnur Şaylan |
...Yüreğim Orda Mısın? ...
Yüreğim,orda mısın? ... Fark edemiyorum artık seni… Kelebeklere dokunduğum an titrerdi içim… Gülümserdim… Papatyaları çok severdim ya hani… Umursayamadım… Yüreğim,orda mısın? ... Bir sevda barınıyordu sende… Şarkılar söylenirken susamazdın… Deli divane çarpar dururdun da… İçinde yangınlar başlardı beni baştan aşağı saran… Heyecanlanırdım da sonra… Yeni yetme aşıklar gördüğünde sen de yeniden severdin sanki… Koşup gitmek isterdin en yeşillerde delicesine… Yüreğim, Orda mısın? ... Fark edemiyorum artık seni… Özledim heyecanlarını, Özledim deliliklerini, Bir çocuk gibi şımarıklığını… Baharda deli divane çarpışlarını… Varlığını… Yaşatırken gülümsetmeni… Özledim… Bana bir iyilik yap… Fark ettir yeniden deliliklerini… Sevnur Şaylan |
...Yüreğime Sakladım Seni...
Sana söylenecek o kadar çok şey var ki… Ve sana susmamı gerektiren o kadar çok şey… Takvimlere,saatlere baka baka, Uzaktan bakıyorum sana da… Biliyorum… Farkındayım her şeyin… Tatlı bir tesadüftük işte… Benim için en olası zamandaydın… Sende bilmiyorum hangi ve nasıl bir zamandaydım… Hayata en derinden iç çekerken, Gözlerimizin gülümsemesi gibi birbirimizin… Aklımda kalan yarım gülüşlerin… Ve en güzel sessizliklerin… Biliyorum… Birden çıkacaksın hayatımdan… Süresi belli en güzel tesadüfümüzün… Ve bir daha uzaktan da olsa göremeyeceğim seni… Çıkacağım hayatından… Ve belki de bir daha hiç konuşmadan… Utangaç boynuna bir daha bakamadan… Sana söylenecek o kadar çok şey var ki… Ve susmamı gerektiren o kadar çok şey… Değerini bilemediğim o kadar çok an var ki… Bir daha yanıma gelmeyeceğini bilmek gibi… Ve o an da gözlerimizi kaçırmak gibi… Yüreğime sakladım seni… En masum sevgimin hatrına… En masum sevgimin hatrına… Sevnur Şaylan |
...Yüzün Varsa...
Gözlerime bakıyorsun... Anlamsız... Sözlerinde adım geçiyor... Anlamsız... Boynunu büküyorsun... İç geçiriyorsun... Susuyorsun... Susuyorsun... Sanki Mecnun oldun, Yanıyorsun... Bana aşkı anlatma... Sen... Sevmiyorsun... Sorsam,aşktan yanıp bitiyorsun... Aslında sen... Sevmiyorsun... Hayatı sorgulamadan önce kendini sorgula... Sen çabalamadan neyi verir ki bu hayat sana... Bana aşkı anlatma... Boyun eğmişsin çoktan kaybetmeye, Sen sevdim dedin de... Ben sustum mu... Sen sevdim dedin de... Ben ellere gittim mi... Şimdi bana mutlu ol, deme sakın... Senin mutluluğun yeter,deme! ... Hayat değil bu hallere sebep! ... Ben değilim! ... Biraz da kendinde ara suçları... Bana da bir daha aşkı anlatma! ... Aşkı için savaşmayanlar, Ancak yüreksiz olurlar! ... Yüzün varsa, Bir daha aşktan bahsetme bana! ... Sevnur Şaylan |
...Zamane Gençliği...
Bu zamanda genç olmak… Her geçen gün uzaklaşıyorum sanki yarınlardan… Kurulan hayaller bile azalıyor adeta… Ki hayaller bile,uzaklaşıyor biraz daha… Gerçek olma ihtimali azalıyor geçen her dakika… Elini tutuyorum sevdiğimin… Yürüyorum sokaklarda… Bir dede tutuyor eşinin ellerini, İç geçiriyorlar bakıp… Ki oysa… Ben binlerce kez iç geçiriyorum o anda… Yıllanmış bir sevdayken onlarınki… Benimki yıllanmamış bir sevgi… Sevda bile değilken daha… Bu zamanda genç olmak… Bu zamanda genç olup dünyada olup bitenden haberdar olmak… Ahiri zamanın ensemizde solumasından… Ve her gelecek günün bugünden daha iyi olmasının ihtimali bile yokken… Hayaller unutulmuşken… Yarını unutup,bugün varolmaya çalışırken… Bu zamanda genç olmak… Bedenler gençken,düşüncelerle ölüyorken… Hayaller kuramıyorken… Kurmaya cesaret edemezken… Torun morun neyse de,çoluk çocuk bile düşünemezken… Bu zamanda genç olmak… Genç olmak bu zamanda… Herşeyin farkındayken… Bedenler gençken,düşüncelerle ölüyorken… İnsan ömrü uzarken,yaşanılacak hayat kalmıyorken… Gençken daha… Yolun başındayken… Sevnur Şaylan |
...Zehir...
Dün,seni gördüm sonunda… Yanında,bir başkasıyla… Uzun zaman olmuştu, Yerimi dolduran hiç kimse yoktu… Şimdi,koca bir boşluk dolmuş sanki… Dün,seni gördüm sonunda… Yanında,bir başkasıyla… Seninle ilk günlerimizdeki halimi gördüm onda… Masum… Sense… Sonrasını belli etmeyen halinle,yalan dolu,masum… En yakınındaydım şimdi… Sense,telaşlı… Rahatsız eden bir şeyler vardı sanki, Çekindin… Bense,gözüne soktum kendimi! Zaferimi gösteren dik duran başımı,ve yüzümdeki tebessümü… Korkuyordun… Gerçek seni bilen birinin varlığındandı bu korkun… O güzel bakışlarının ardındaki çirkinlikleri gören birindendi… Acıdım sonra… Sana da… Ona da… Ve asıl o zaman yaşadım yıllarımı alan çabamın sonucundaki zaferi… Ve en güzeli de bende çoktan tükendiğini fark etmemdi… Seni,sensiz koca bir sevdayı yaşayarak tükettim içimde… Zaman geçtikçe,geçtim senden… Zaman geçtikçe,geçtim senden… Şimdi tüm zehrimi attım yüreğimden… Sana mutluluklar dilerim,en içten! ... Sevnur Şaylan |
...Zor...
Seni uzaktan seyretmek zor geliyor artık bana… Bir zamanlar yanıbaşımken sen… Şimdi mesafeleri arttırmak aramızdaki… Kaçmak…Saklanmak… Zor geliyor artık bana… Bazen takılıp kalıyorum sana… Dalıp gidiyorum… Sonra uykudan uyanırcasına dönüyorum gerçeğe… Utanıyorum gururumdan… Utanıyorum kendimden… Zor geliyor artık bana… Sana en yakınken,elden de öte el olmak… Bir daha tanışmayacak kadar yabancı kalmak… Herkesten de öte bir yabancıyım sana şimdi… Selamsız… Gözlerinden kaçak… Zor geliyor bir gün çok uzaklara gideceğini bile bile, Sana küskün yaşamak… Deliler gibi özleyeceğimi bilerek, Sana uzak yaşamak… Sevnur Şaylan |
..Ve Bitti..
Küçük küçük mutluluklar... Sonu yazılamayan bir masal... Ve bitti... Acemi birer aşık... Yaşanmaya çalıştıkça harcanan bir aşk... Ve bitti... Gözler en başından küskündü birbirine... Sözler dudaktan akıp gitse de ne fayda... Boş sözlerin sınırı yok ki oysa... Ve bitti... Aslında yalnızlıklar korkuturdu bizi... Ve hayat hiç de parlak değildi... Ve aslında buydu bizim aşk dediğimiz... Bir kaçış... Bir saklanış... Ve bitti... Ve başlıyor çift kişilik bir yok oluş... Masalın sonu yazılıyor kahramansız... Ve bitti... Sevnur Şaylan |
Adını Ben Koydum Gecenin
Gece kimden almış ismini kimbilir... Adını ben koymak isterdim,yoldaşımın... Gecenin adını ben koymak isterdim, Adı 'ben' di gecenin, Adını 'ben' koydum gecenin... Adı 'ben'di çünkü... Çünkü bana çok benziyordu... O benim yoldaşım, Üzerime çullanmış bir zoraki yoldaş, Adı bendi ve sende yalnız kaldı... Sende yalnız kaldı gecenin tonları... Yıldızları bana bıraktın belki avunurum diye ama, Avutmuyor hiçbir şey beni,benden çaldığın gece kadar... Yoldaşımı çaldın benden,*******imi geri ver yakışmıyor sana, Seni düşündüğüm tek zaman aralığını çalmak, Yok etme *******imi,ben de yok oluyorum... Yok olmanın siyahını ver bari,tüm siyahlarda seni görüyorum... Onu da mı alacaksın? ... O zaman sensizliğin siyahını ver, Bana beni geri ver... Adı ben'di ve sende yalnız kaldı, Sende yalnız kaldı aydınlığın tonları,paylaşmadın benimle... Aydınlığını esirgeyen yüreğin karanlığını esirgemesin benden... Bana beni geri ver... Beni yok etme yokluğun sonsuzluğunda... Git artık neyin korkaklığıdır bu gizem, Ve bu gizemin karanlığı... Çok mu karanlık bir şiir oldu,haklısın... Çok siyahın tonunda kaldı mısralar... Bana da hak verçünkü olmayan ve belki de olmayacak, Bir sevgilinin hasretindeki mısralar, Aydınlığı çalkalayamayacaktır... Geldiğin gün biter bu mısraların karanlığı, Yeter ki gel... ERCAN ÇAĞLAR ÇELİK Sevnur Şaylan |
Adını Koyamadım
Şimdi çok uzaklarda,bana uzak gelen dağların bile, Çok uzaklarındasın,biliyorum... Adını bilmekle yetindiğim,yolumun düşmediği o şehirdesin... Nerden aklıma geldin bilmiyorum,ama, Bu kadar zaman sonrasında, Beni hala hüzünlere boğman da, Bir garip geliyor doğrusu bana. Su gibi akıp giden ömrün, Bunca yılı geride bırakması da, İçimdeki acıları hafifletti biraz da... Sana söylemiştim,hatırlarsan, Senden sonra kimseleri sevemem ki ben,diye. Öyle de oldu işte. Bir daha yolunun düşmeyeceği bu şehri, Bir daha anımsadığında, Aklına gelir miyim bilmem... Ama bana senin şehrinden bahsedildiğinde, O şehrin adı ''sen'' oluyorsun. Canım acıyor o anlarda, Bir burukluk kaplıyor içimi, Buğulanıyor gözlerim ama, İnan,eskisi kadar uzun da sürmüyor... Yıllar,hiç olmazsa acısını alıyor, Acısını alıyor... Bunca zaman sonra, Ben sana emanet ettiğim yüreğimleyim... Ben hala aşk denince,''sen'' diyorum... Sen...ilk aşkım... Benden sonra sen,kaç tende nefesini bıraktın, Kaç kişiye acılar yaşattın,kaç kişiyi yaktın,kaç kişice yakıldın, Bilmiyorum... Ve inan,artık merak da etmiyorum... Yıllar... Söylemiş miydim? Yıllar acısını azaltıyor bazı şeylerin, Zaman,tamamen silmese de,azaltıyor... Bu bile yetti beni hayata bağlamaya. Ve ben,barıştım artık hayatın tüm gerçekleriyle, Zaman diyorum,zaman... Azaltıyor,yok etmiyor,azaltıyor... Anımsanması gerek şeyler var hayatta, Ve ben,anımsıyorum seni,yaralı aşkımızı... Yani,unutmadım işte,unutamadım,unutmaya da çabalamadım, Ki unutmayı da istemedim... Bugün öylesine akılma geliverdin işte... Bugün... Aslında hep aklımdasın ya,kabul edemiyordum,susuyordum ama, Bugün de şiir oldun dilimde... Beni unuttun mu bilmiyorum, Ama unutacağını da ne biliyim işte, Biliyordum ki ben... Olsun,artık merak da etmiyorum. Zaman diyorum,zaman... Zaman hiç olmazsa acısını alıyor,söylemiş miydim, Olsun... Ama zaman var ya... Alıyor acısını bişeylerin.... Sevnur Şaylan |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:37 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.