www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Kadir Albayrak (https://www.cakal.net/showthread.php?t=144205)

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:51 PM

Kusura Bakma

Ben sana hakkımı helal etmiştim
Bu gece vazgeçtim kusura bakma
Tanrıya şikayet etmem demiştim
Çok büyük laf ettim kusura bakma

Dilimde beddua çıktı bu gece
İsmini sitemle andım bu gece
Allah-a elimi açtım bu gece
Yalvardım, affetme! . Kusura bakma

Gözlerin nemine kader demiştim
Suçunu gizledim kusura bakma
Düşünmem diyerek yemin etmiştim
Kefaret ödedim kusura bakma

Gönlümü bir hicran sardı bu gece
İsyanım sözüme çattı bu gece
Yanağımdan yaşlar aktı bu gece
Yalvardım affetme! .. Kusura bakma

Boş bulunup sana mutlu ol dedim
Hakkın yok diyorum kusura bakma
Dillerim kurusun ben tövbe ettim
İçime sinmedi kusura bakma

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Küçüğüm

Bir duygu var kilitli söküp atılmıyor ki
Tatlı bir rüya sanki gece gündüz gördüğüm
Yüreğimde bu ateş öyle bir yanıyor ki
Anlatmak istiyorum cesaret ver küçüğüm

Sanki bahar çiçeği Page Rankingıl Page Rankingıl rengarenk
Belki dalında gül-sün belki göklerde melek
Her şiir de sevgiyi satır satır işlesek
Gözlerime bakarken tebessüm et küçüğüm

Gönül misafir etmiş çoktan seni tahtına
Belki aşka uzaksın belki vardın farkına
İstersen sen cevap ver ne diyelim adına
Ateş midir köz müdür haydi söyle küçüğüm

Sakın bana ne zaman başladı diye sorma
Akıp gitsin takvimler fakat sen zaman olma
Nasıl olsa gelecek böyle bir şey başına
Bak beni vurdu bile sen nerdesin küçüğüm

İstediğin şiir di peki yazdığım nedir
Gönülde ki bu mısra sevgi değilse nedir
Ben sebep aramam ki belki Tanrı emridir
Emir böyleyse boynum kıldan ince küçüğüm

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Lafımızı Ortaya Koduk! ..

Yarınım karanlık ümidim sersem
Her nefes bir daha acıyı tadar
Hangi çingeneye üç kuruş versem
Bir türlü çıkmayan fal’sın, o kadar! .

Çok derin azap bu aman ki aman
Anladım duçar-ın atisi yaman
Kendimle baş başa kaldığım zaman
Aklımda bir garip hal’sın, o kadar! ..

Ne derim, bir dinle, kulağın açta
Mevsimler nerede saatler kaçta
Sen; meyve vermeyen yoz bir ağaçta
Dibinden kırılmış dal’sın, o kadar! ..

Batsın be sebebin, çekip gittiysen
Bende de tükendi sen bitirdiysen
“Benim için nesin? ” merak ettiysen
Bir at tırnağında nal’sın, o kadar! ..

Temaşa lütfetme bakma sen bana
İzinin üstünde yamadır yama
Bazen ağladığım vaka’dır ama
Yüreğimde bir dert kalsın, o kadar! ..

Cevabı olmayan bir yığın soru
Budur seven için, budur en zoru
“Suskunluk” sevdanın ateşi, koru
İfade özürlü lal’sın, o kadar! ..

Kırmak istemezdim, kıramazdım da
Sen sınırı aştın! . Öfkem başımda
“Mükellef bir sabah kahvaltısında
Tadına baktığım bal’sın, o kadar! ..”

Sözüme muhatap belki binlerce,
Mahlûkat vardır, hem; şişman ve ince
Bir şeyler anlattık, biraz şiir’ce
Herkes nasibini alsın, o kadar! ..

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Lafın Tamamı Aptala Söylenir! ....

Yaşadığın, nefes aldığın her günün ardından yeni bir günün heyecanını yaşıyor olabilirsin! ..
Hatta; Bu umutların yeniden yeşereceği anlamını da beraberin de taşıyor olabilir! ..
Ya geride kalanlar! ....
Kaybolanlar! ....
Boş yere yitip gidenler! ..
Hani hep bir sonra ki güne taşıdığın “ümit” denilen “karın doyurmayan” illet! ..
Pembe kalemlerle bembeyaz tuvallerin üstüne resmettiğin gök kuşağı tablolar! ..
Ya üzerinden karanlığı sıyırıp aldığın, yıldızları konfeti gibi saçtığın, bağrına “kara saplı hançer” misali saplandığın *******! ...
Peki! .. Ya hayal dünyanın yırtılan sınırları! ! ! ? ? ?
Flulaşan renkler! ..
Gözlerinden yola çıktığı andan itibaren, yanakların da oluşturduğu çizgilerle “asırların tarihini” atan ve buharlaşıp uçarken, yüreğine muazzam çöl resimlerini armağan eden o masum göz yaşları! ....
Dünlerde mi kaldı sahi tüm bunlar? ....
Vah! ... Zavallı küçüğüm! ...
Hala hayatın yarınlardan değil dünlerden müteşekkil olduğunu anlayamadın değil mi? ...
Senin için dün; Bu günün umutları ile dolu değil miydi? ....
Ve…. Yaşadığın her gün! ...

Senin gerçekte taşıdığın duygu, yeni bir günün umutları değil küçüğüm
Olsa olsa bu günün acılarını “yarına taşıma” korkusu! ..
Güneşin doğuşunu her tekrarladığında belleğin de belki de çok derinlere gömmeye çalıştığın “karabasanları” yeniden ve tekrar tekrar yaşama acısı! ...
Lakin hayatı ancak böylesi “yalanlarla” taşıman gerektiğini anlamış olmalısın! ...
Tıpkı aynalar da gördüğün bütün yalanlar gibi asıl gerçeğin “gölgeler” olduğunu da idrak etmiş olmalısın! ..
Her nefes alışının bile (Bile bile) “Lades” anlamına geldiğini de sana ben anlatmış olayım! ..
Eeeeeeeeeeee! ....
“LAFIN TAMAMI APTALA SÖYLENİR! ....”

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Lüzum Kalmadı

Bir yarasın içim de usul usul kanayan
Geri döneceğinden hiç umudum kalmadı
Nasılsa senden sonra ne arayan ne soran
Olmasa da fark etmez artık lüzum kalmadı

Sonbaharımsın benim yaprak yaprak sararmış
Dalımda tomurcuğum çiçeklerim olmadı
Öyle bir güneşsin ki sabahlarda kararmış
Doğmasan da fark etmez artık lüzum kalmadı

Sen çok uzaklardasın tıpkı mutluluk gibi
Seni öpüp koklamak bana kısmet olmadı
Olur da eşe dosta sual ederek beni
Sormasan da fark etmez artık lüzum kalmadı

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Mağfiret Gecesi! ..

******* semaları örer örümcek gibi
Ufukları kucaklar karanlığın gaib-i

Gönül de hesaplaşma başlar kıran kırana
Bir damlacık iz düşer çiğ yemiş yanaklara

Sessizliğin esrarı “vicdan muhasebesi”
Cevaplar çok yamalı bir hilkat garibesi

Göz haramla haşrolmuş kalpler günaha ortak
Nedamet bile aciz hem de yarım yamalak

Asrın yükünü taşır bir yanı çökmüş omuz
Şaha kalkmış da günah “böğrüne vurur mahmuz”

Çocukluğumuz donuk gençlik gider dört nala
Balta vurur nifaklar tutunduğun her dala

Zaman hızlı mı hızlı geliyor yine sabah
Kendi kendime bile “Hesap veremem, Eyvah! ..”

Ya ölümün sabahı; Yoktan var eden hakim
Sorsa “Ömrün nerdedir” kim kurtarır beni kim

Korku sarar gönlümü sonra bir tatlı huzur
Hem Rahim hem Rahmandır yüreğimi doldurur

Koklaşmakta pak alnım can verilen toprakla
Kalkma secdeden başım! ..Göl olmadan yaşlarla

Bilinmez hangi vakit gelir affın müjdesi
Malum olur da gönül “Duyup titrer o sesi”

Sen yiğidim, sen bacım! ..Beraber nefesleyin
Beraberce “Tövbeyi bir daha besteleyin”

Belki sizlerden biri erer huzr-u kabul-e
Cümlemize mağfiret gelir “ol” dileğiyle

Yarınlar dün olmadan arınsın kirden pas dan
Ak pak olsun gönlümüz hem de güneş doğmadan! ..

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Mahkeme

Bunama başladı zamansız
'Gölgeler' gerçeği sorguluyor du!
Sanık sandalyesin de ben,
Ve! ........
'Bir Kahpe' hakim olmuştu! ....
Kalemini kırdı ortasından
Halbu ki bir damla,
Mürekkep bile yoktu! ....

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Mehmet-ten ana'ya mektup! ...

Gönlünün sultanı ben idim senin
Bilirim yolumu gözlersin anam
Her gece hasrete vardır seferin
Ha akşam ha sabah beklersin anam

Babacım nasıldır ya Zeynep bacı
Burada bir selam gönlün ilacı
Cümleniz olmuştur bize duacı
Sıladan havadis veriver anam

Nöbetteyim şu an bir dağ başın da
O dağ ki kan vardır her bir taşın da
Ahmed-i Mehmed-i yirmi yaşın da
Bir resim gönderdim bakıver anam

Rüzgarı pek serttir soğuk *******
Bizden önce geldi geçti niceler
Hele bayrağıma bir göz dikeler
Sen bana şahinim deyiver anam

Süleyman emminin oğlu Mustafa
Bir kahpe kurşunla düştü toprağa
Öyle bir sardık ki onu bayrağa
İmrendim ardından biliver anam

Gün olur nöbetim sona erende
Elini öperek geldim diyende
Bir hasret daha var yüreciğimde
Ayşe-me bir haber ediver anam

Kırk gün olmasa da on beş gün düğün
Yavuklum gönlüm de inan kör düğüm
Bir sensin rüyam da bir o gördüğüm
Şafakları bir bir sayıver anam

Ama darılmak yok dönemez isem
Olur da kanlanır yeşil elbisem
Hak vaki olur da şehit ben isem
Ağlama yaşını siliver anam

Ben ki evladınım ben ki Mehmedim
Düşmana haine geçit vermedim
Bayraksız bir ova bir dağ görmedim
Bu Vatan sağ olsun deyiver anam

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:52 PM

Memleket Bu Âhvalde

Kalem tutana daim saygılıdır bu millet
Vaktâki inkâr ile olmasın hasb-ihâlde
Geçmişe sövmek gibi ahlâksızca bir illet
Kemirir içten içe üzüntüm bu minvâlde

Türkçem itlâf edildi “sankıritçe” rakkâse
Her nesepsiz mel-un’dan dökülüyor bir kâse
Mevkûtede başyazar, iblis soylu şempanze
Ne sen sor ne ben diyem, memleket bu ahvâlde

Edebiyatın kökü, “edep” diye bilirdik
Her edepsize kalem, verilince delirdik
Böğrüne tırpan yemiş buğday gibi serildik
Emanet-i mukaddes “dil hazinem” ne halde

Her sabah erken kalkan “sözüm ona” Türkçeci
Esnaf olsa gam yemem, bunlar resmen tefeci
Onlar ortada maymun, hainler da sufleci
Şırınga mikrop yüklü, zehirliyor her hâlde

Atamla bağım koptu, torun benden bi-gâne
Nesil böyle bozulur, hedef; dil’dir, yegâne
Ne hakkımız var şimdi, bizim feryat figâne
Galipler mağlup olmuş “Vatan” denen mahâlde

Çöküyor kültür denen köPage Rankingüler birer birer
Ne Fatih, ne Kanuni, Yıldırım’dan ne haber
Sağ olsaydı Atatürk, sence bunlara ne der
Adresini bulurdu, Kelime-i münhâlde

Asırlarca Osmanlı ne’ce konuştu deyyus
Cehlini kabul et de, bilmiyorsan bari sus
Fermuar açmıyorsak, edeptendir bu husus
İmzamız halen durur, hem de 'yedi düvel’de

Birileri balçıkla sıvamakta (!) güneşi
“Huy” işte, değişmiyor, didikliyor her leşi
Kahpe; kalemi tutar, uşakları keleşi
Vururlar can evimden, memleket bu ahvâlde

Kadir Albayrak

GooD aNd EvıL 04-15-2009 04:54 PM

Miras

İnsan bir kere severmiş

Doğru! .....

Ancak; Biz sıramızı savdık

Ve 'Bu aptallığı'

Bir sonra ki nesil-e,

Miras bıraktık! ........

Şükürler olsun,
Kimseye 'Borcumuz yok! ....'

Kadir Albayrak


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:18 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.