www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Hayata Senle... (https://www.cakal.net/showthread.php?t=82732)

PirincBurgeR 08-22-2007 09:25 AM

http://img104.imageshack.us/img104/1...itv7cu0kn5.gif

karamsar bir çocuk ya da adsız bir yiğit korkusudur
*******i kaybolurken ışıklar
içime süzülen yalnızlığın gölgesi.
anlamlara sığdırıp sevgiyi,
kaçamak bir firarın yakalanma anında
ya da
söyleyecekken sevgini
düşmek en anlamsız yerinde hayattan
ve intihar süsüdür
acının gözlerde bıraktığı
hiçbir kapanmada bitmeyen karanlık...
sevgiyse ölüm, düşmek sana
ölmekse doğuma en çok yakışan renkte
kan kırmızı, içemediğim bir karmaşa...

PirincBurgeR 08-22-2007 09:25 AM

http://img127.imageshack.us/img127/8...spm4ny0fg5.jpg

Nefesim kesildi, düğümlendi kelimeler...

Yavaş yavaş sindirince olayı anladım...Aldatılmışım!!!

Bir an hiç farkında olmadan bir damla yaş süzüldü gözlerimden. Kalbim çoktan anlamıştı da beynim fark edememişti olanı. Tüm yaşananlar bir film gibi geçti... Peki ben neden hiç göremedim bu üçüncü kişiyi???

Duygular biriktikçe yaşanan acılar daha da acıtırmış insanın kalbini. Şimdi hatırladığım tüm mutlulukların sonunda bir hüzün var tıpkı acı anlarım gibi. Oysa neydi değişen? Ben aynı ben, karşımdaki aynı yüz...
Galiba bana bakan gözleri benim değildi artık!!!İnsanlar ne yaşarlarsa yaşasınlar hiçbir önemi yokmuş; Anladım!!!
Bir hatayla tüm doğrular silinirmiş; Öğrendim!!!
Hiçbir zaman hiç kimseye güvenilmezmiş; Farkına vardım!!!
Eee... Bunları öğrendim de ne geçti elime? Sadece bir ömür içimde taşıyacağım bir hüzün ve kırgınlık kaldı bana o kadar! Her acı geçermiş (öyle bilirdim) ama bu acı hiç geçmeyecek...Yemin Ederim!!!

Bir kapı var orada daracık. İçinden geçsen geçemezsin, karşısında dursan dayanamazsın, öteki tarafa geçsen yapamazsın. Şimdi ben de öyleyim işte. Affettim desem bedenim geçse yüreğim geçer mi o kapıdan??? Karşısında dursam dayanabilir miyim o gözlere??? Hadi geçtim diyelim rahat bırakır mı içini kemiren o garip duygu???

Yok...Çıkış Yok!!!

Anladım... Ben şimdi geçtim o kapıdan!!! Geçtim de sanırım bir kalbim kaldı dışarıda. Bağırıyor, kızıyor bana!!! "Kendine acımıyorsan bana acı" diyor! "Kanıyorum!" diyor! Bir yandan da okşanmak hoşuna gidiyor; ama başka kalpleri de öyle okşadığını düşündükçe yine başlıyor kanamaya, bağırmaya...

Bazen de kızıyorum kendime "Madem ki geçtin bu kapıdan, göze aldın ölmeyi, niye bu şikayet?" diyorum!!! "Madem ki şikayet edeceksin bırak, acı çektirme kendine uzaktan sev!" diyorum; olmuyor! Onsuz bir an bile nefes alamıyorum!!! "Ama o sensiz nefes aldı ya, o seni hiç düşündü mü?" diyor kalbim. Ağlamaya başlıyorum... "Çok uzattın ama affettim işte sus!!!!!" Eğer son bir şans vermeseydim ne olurdu? O zaman daha mı mutlu olurdum acaba, bilmiyorum.

Öyle ya da böyle...Çoook Seviyorum!!! Üzüntüm aldatılmak değil, verdiğinin karşılığını almamak!!! Önemlisi de onu bir başkasıyla paylaşmak!!!
Ona aşığım hem de deliler gibi! Evet bazen geri çekilmek istiyorum bu aşktan, alıp başımı gitmek, onu da kendi yalnızlığıyla bırakmak istiyorum!!! Olmuyor, yapamıyorum, öleceğimi hissediyorum!!! Her şey tamam da ''Keşke'' olmasaydı, ''Keşke'' herkesin sandığı kadar gerçek, yalansız ve saf sevseydi beni!!! ''Keşke'' ona bu kadar bağlıyken bu kadar incitmeseydi beni!!! Belki o zaman şu an gem vurduğum çoğu duyguyu yaşatabilirdim ona...
''Keşke'' bu kadar zaman bir benim kalbimi okşasaydı!!! Bir benim yüreğime konsaydı!!! "Keşke"lerle yaşanmaz ama ''keşke'' beni aldatmasaydı!!!
Çünkü ben hiç başka yüreklere konmadım....

PirincBurgeR 08-22-2007 09:26 AM

http://img166.imageshack.us/img166/9...23lo0jrba8.gif

Bir gün duyamazsan sesimi *******inde
Bilirsin ki veda edemem sevdiklerime
Sessizlikte bir vedadır sevgi dolu kalplere
Bir gece doğmazsa yıldızım *******ine
Kayıp düştüğümü de göremezsin bekleme
Geldiği gibi sessiz gitmelidir o yine
Sevgi pişmanlık duymamak değil midir?
Dolduysa yüreğim sevginle ne mutlu o günlere
Anıları yeter bir ömür boyu gönlüme
Sende dert etme kendine
Sevdi beni delicesine biliyordum de…
Sadece bir yıldızdı gökyüzünde
Bazen daha yakın bazen daha uzaktan
Seyrederdi beni sevgisiyle
Günü geldiğinde gidecekti
Ve gitti de…....

PirincBurgeR 08-22-2007 09:26 AM

http://img333.imageshack.us/img333/1...v8ym0eg3ls.gif

Yer yok...
Mekan önemsiz...
Zaman sıfır...

Bana şah damarımdan daha yakın olana sığınarak
Hala acının acemisiyim ve hala sensizliğe bakamaz gözlerim...

Kaybolmuyorsun...
Bitmiyorsun...
Çoğalmıyorsun...
Eksilmiyorsun...

Çıkmaz bir vuslata sürüklenen yüreğimde sen yanıyorsun!

Bu gün kelimelerin tutsaklığına yer yok yüreğimde;ister anla, ister es geç ve vur sensizliği yalnızlığıma. Çiğne kalabalığımı, tıkansın yürüyüşlerimi ve duyma ayak seslerimi gidişinin ardından.

Gittin, durdum.
Duydum, sustum.
Konuştun, kırıldım.
geldin, yıkıldım.

susturduğum sabır taşı bu gün dillendi.
Ah, zaman!...
Nereden sürgülendiğini bir bilsem.Derdim ne seninle, ne de sensizliğe...Sürülsem kendimden ve benliğim el seluleti gibi yansısa aynalardan.Ve hırçın bir fırtına sonunda durulsa içim.

Seni düşünmedeim,
Yalan!
Seni beklemedim,
Yalan!
Seni hiç önemsemedim,
Koca bir yalan!...

Böyle düşünmemiştim hiç.Ne seni, ne kendimi ve ne de bu vakitsizliği.Akrep sancılanmayacaktı zamanda ve akrep umursamaz dönecekti kolumda.

Denizine açtım gözlerimi.
Varlığın ne zaman süzüldü içime
Zamansızlığındaki çokluğun ve yalnızlığımdaki azlığın...
Neden bu kadar zorsun

Uzaklarda dolanışım varlığına duyumsadığım ihtiyaçtan ve senden bana arta kalan, durgun anlarımın yalnızlığına...

Söylemediğim
Ve
Söyleyemeyeceğim
Sadece iki kelimeyle.....

PirincBurgeR 08-22-2007 09:27 AM

http://img125.imageshack.us/img125/6284/1cvgb5wo9pp.gif


Uçurum kenarlarından çiçek toplayan cesaretimi sen kırdın,
Sen tükettin umutlarımı..
Yüreğime kara çalı gibi sen soktun kuşkuları
ve şimdi kendinle gururlanabilirsin benim gibi birini yıktığın için…

Delifişek duygularımı yolda bıraktım.
Kökünden kestirdim saçlarımı, bir perukçuya sattım.
Anasını satacağım dünyanın yarından tezi yok.
Bütün duvarlara “Uğrunda ölünecek Aşk yoktur” diye yazıp, altına imzamı koyacağım.

Bir labirentim içinde yolunu arayan fareler gibiyim,
Evet yanlış anlamadın fareler gibiyim.
Ama zekiyim, hareketliyim ve gözlerim açıldı. Yolumu Bulacağım…
O yolun sonunda bana açılan kapıları bile görebiliyorum.
Varsın dökülen bir avuç deniz suyu olsun gözlerimden,
Varsın yıllarımın sana ait olan kısmı heba olsun.
Yeniden de sevebilir insan, hayat yeniden üretir güzellikleri.
Bende bu yürek varken biterken bile, herşeye yeniden başlayabilirim.
Ben mahşere kadar sevebileceğim birini arıyorum.
Annenden sonra en yakın dostun bendim. Dert ortağın, sevgilin, hayata açılan kapın…

Sen kendine yan.
Anıların duvarına yaslanırken, geç kalmış bir haykırışın sesini duy.
Çünkü biliyorum ki, bir süre sonra ben senin hıçkırıklarını duyacağım.
Çünkü biliyorum ki, yokluğum ağır ağır hissettirecek kendisini.
Çünkü sende biliyorsun ki, benim gibi kimseler sevemez seni !!
__________________

PirincBurgeR 08-22-2007 09:27 AM

http://img118.imageshack.us/img118/7...17629459ba.gif


Sen yokken, seni bekledim sessizce... Seni bekleyebildiğime şükrettim ve yaşadığım dünyada senin gibi ay parçalarının da olduğunu görebildiğime...

Sen yokken, binbir şiir dizesi geçti aklımdan, hiçbirini sana yakıştıramadım, yazmadım... Burnuma ıtırlı çiçek kokuları doldu dört bir yandan her seni hatırlayışımda. Usumdaki sesini dingin ırmakların akışıyla karıştırdım, uyudum...

Sen yokken.....

Şu an dışarda yağmur yağıyor ve pencereme vuran her yağmur damlası senin yokluğunu haykırıyor kapital harflerle suratıma suratıma...

Gökyüzündeki bulutlardan kendime göre bir kalp şekli çıkartıp, içine ikimizin adının baş harflerini ekliyorum kapattığım gözlerimle sen yokken.

Dinlediğim her şarkının ilk notası sen oluyorsun yokluğunda. Elimi attığım tüm kitapların kapağında senin silüetin...

...Ve ben her seferinde daha çok, daha çok, daha çok hissediyorum yokluğunu inadına.

Sen yokken, ben hala seni sevmeye devam ediyorum...


Yoğun iş temposunun arasında bile zihnimi dolduruyorsun yokluğunda.

Şu an ne yaptığın değil, yanımda olsaydın ne yapardın sorusu mesgul ediyor en çok da... Acaba ben çalışırken sessizce sokulup arkamdan bir öpücük kondurur muydun saçlarımın arasına? Ya da kendi ellerinle yaptığın bol köpüklü Türk kahvesini karşılıklı içmemiz için elimden tutup kaldrır mıydın masa başından? Peki ya şimdi çalmaya başlayan slow parçayla dans eder miydik?

Şimdi yanımda olsan, gözlerinin içine dalıp dalıp gider miydim ya da kendi kendine mırıldanmaya başladığın tınıların yumuşaklığına?..

Sen yokken seni düşünüyorum en çok her zaman olduğu gibi.. Ve sen yokken yokluğunu avutuyorum seni her daim var eden hayallerimle...

Sen yokken; seni yaşatıyorum içimde, en az senin varlığın kadar canlı bir şekilde...


Günün ilk ışıklarını soluyorum senin yokluğunla birlikte. Alabildiğince çekiyorum ciğerlerime ve kalbim tüm bedenime yayıyor yokluğunda seni... Elime dokunuyorum ellerini hissetmek için, dilimi dudaklarımda gezdiriyorum dudaklarının yerine ve sevgi sözcükleri mırıldanıyorum senin dilinden sevgiyi dinlemeye...

Günışığım oluyorsun, dünden gelip yarınımı aydınlatıyorsun. Seninle ağlamak bile mutluluk veriyor döktüğümüz gözyaşları birbirine karışacak kadar yakın dururken seninle ve sen yokken.

Sen yokken elimin altında duran herhangi bir kitabın herhangi bir sayfasından herhangi bir kelime seçiyorum; hep mutluluk, hep güzellik, hep aşk... çıkıyor şansımıza.

İyi ki varsın... ve iyi ki yoksun ki bunları düşündürüyorsun bana yokluğunla...

İyi ki...


Ayaklarımın pedalına yetişmediği üç tekerlekli bir bisikletle oyaladım senin yokluğunda sana muhtaç çocuk yüreğimi. Kırlara çıkıp bağırdım avazım çıktığı kadar adını tekrar tekrar ve dört ana yöne dönerek. Uçurtmamın kuyruğuna asıp uçurdum gözlerimi en uzağa bakabilmek için seni beklerken...

Çıkmaz sokakların gölgelerinde avuttum yokluğunun ayak seslerini. İçimden geçirdiğim her şarkının içine koydum adını, çoğaltıp çoğaltıp dağıttım şehrin en işlek caddesinde sevdadan ve senden habersizlere...

...Sonra çalan bir telefonla sesini duyabilme ihtimali yok ediyor yokluğunu bir kaç saniye de olsa. Sonra... Tekrar hayallerimde varlığından daha canlı var etmeye devam ediyorum yokluğunda seni sen yokken.


En çok olman gereken zamandı yokluğunu en çok hissettirdiğin zaman...

Tam da olması gerektiği gibi. Düşman bildiğim mızraklardan savunurken yüreğimi, sevgi oymalı hancerinin ucunda sallandırdın canımı.

Senin yokluğunda kalbimden dökülen şarap rengi kanlar kurumuş gül yaprakları çizdi eryüzüne. Her yaprakta adının bir harfi vardı. Her harfinde canımın bir parçası daha karıstı toprağa.

Sen yokken, senle yaşadığım güzellikler geçti aklımdan en son. Bu güzellikler için zaten, sen hep özeldin.

Sen yokken, her gece bir başka kadehte şaraba yatırıp avutacağım özlemimi.

Şerefe!...

Geçici bir ayrılık rüzgarıyla farklı yönlere savrulacağız bir süre...

Ben, yine sen yokken diye yazacağım ama bu kez kimse duymayacak, görmeyecek. Sen yokken, kavuşmaya yol olsun diye yokluğunun uçurumlarına döktüğüm kelimeleri bir tek ben okuyacağım kurşunkalemin birinci hamur kağıt üzerindeki sürtünme sesi eşliğinde.

Sen yokken... yokluğundan çok, yokluğunun bile güzelliğini paylaşamamak yakacak en kor ateşiyle içimi.

Ve sen yokken ben yine seviyor olacağım seni sen bilsen de bilmesende.

Dün olduğu gibi ve her gün olacağı gibi...


Sen yokken hiç aglamadım yokluguna...
Eger sen dokunmayacaksan damlalarına
Ne gerek var ki gözyaşlarına...


Sen yokken yağmurlar yıkıyor yüreğimin ücra köşelerini. Gözlerim küçülüyor dünyayı sensiz görmemek için. Akreple yelkovanın gürültülü arkadaşlığında tüketiyorum senin yokluğunu, her an var olabileceğin umuduyla....

Sen yokken, anlamsız kalıyorum!..

PirincBurgeR 08-22-2007 09:28 AM

http://img290.imageshack.us/img290/1...vekz6kmgj4.gif

An...

Uçkun mafsallardan geçeli çok oldu.

Şimdi küllerimi içiyorum bir kırlangıç masalında...

Ketum sızınçlı bir iç çekişin amadesiyim aslında.

Kanayanlardan sağalan dertten gayrısı değil.

Beş kamyon kömürle gittim harlarıma,

körükler, üfürüğü yalancı büyücülere döndü.

Dönmeden duruyorum etrafında, durmadan dönüyorum.

Soluğundaki tada evhamlanıyorum, başka bildiklerim yalan!

Bir usancın kıyısında boğuluyorum sonra,

bütün günahları boynuma alıyorum.

Ve cebime yamalı ellerini döküyorum, boğazlardan birine.

Ben tozlaşıyorum,

Tozlaştıkça, zerrelerimin her birine gözlerini asmak için.

Ben... 'an'lamlanıyorum,

yokluğu, bir çakıl taşını andıran gözbebeklerinin cehenneminde...

Evvel zaman içinde ezellenmeyen kuşkularımı,

bir boşluktan 'çığ'lıyorum şimdi.

Develerin yankısı olmasa, niyetim yoktu 'fi'lik tarihlerimden uyanmaya.

Gece erken olmadı bugün şehrin camlaşan yapraklarında.

Ham tadı, kılıfsız uykularımda yorgan boyu.

Ben seni adımlıyorum, otuz dört karış gelen aklımın saflığında.

Gözlerim, yaslandı bir dağın duman kokulu reyhanına.

Kilometrelerin hesabını yapamıyor artık.

Boynuma kamçılanan bu ağrılı bekleyişe dayanacak gücüm kalmadı.

Kaç sen olmuştu benden gideli?

Kaç gün ölmüştü varlığından neşesiz?

Sedir ağaçlarından bozma bir kederde,

kollarını düğüm etmiş bir yılgınlığın çetelesi kazınıyor serçe seslerine.

İçime çöreklenen sessizliğe, kılımı kıpırdatmadan oturan bir boşluğum.

Yanlarıma dayanacak dayanaklarım yok!

Kent sabahlarının esaretine ağzımı uyandırmadan,

bakışlarımdan ayamıyorum naylon ayna akislerini.

Baktığım ben değilim.

Karşımda susan, koca bir günahın gevezeliği... Aldırmıyorum...

Seni bir 'an...' kadar arıyorum...

Kalburlardan elenecek vakitlerim bitmedi,

turabından damlayan yokuşluğa can yaralayalı beri.

Çitlerimden atlatmaya kalktığım *******in fiyakasız duruşu canımı yağmalıyor.

Sevdiğim, alnıma bıraktığın yangından kimseyi haberdar etmedim...

Buzul çağlarından kalma ellerim,

avuçlarına öykünmekten, sağır bulvar öksüzlüğüne büründü.

'Deniz'lerinin çapağından içmedi gözlerim nicedir,

vişne çürüğü yalnızlığımın efkarını.

Yoksun...canıma kibrit çakıyorum, parmaklarım kanıyor...

Işıklarım sönük, perdelerim inik.

Bir cıngar mahiyetli edeplerimle, sargın yollara düşüyorum şimdi.

Ucunda 'sen' olan kaç diyar varsa, düşünmeden düşerdim yoluna yayan yapıldak, biliyorsun.

Enteresan bir 'hayal kırıklığıydı aşk', eşgalinde bir türlü göremediğim.

Hayal kırıkları, aşk mıydı gerçekten?

Yoksa palavra mıydı, bir soytarının saat 12'yi vurduğunda uydurduğu.

Her şey balkabağına dönüşebilirdi zamanla, anladım.

Hiçbir şey beklememenin, bir bekleyiş olduğunu...

Seni bir 'an...' kadar özlüyorum...

Ergen yalnızlıklara alışabilirim, bu koyu-saf hezeyanlarla.

Bu utanmaz çıplaklıkların başdöndürücü sahteliği, ağustos sıcağında geçti başıma.

Kayısı kokuları emanetine aldırmadan gitti.

Bir dağınık gazeli bekliyorum şimdi.

Sen olmadan, yalnızlığın bile adı yok...

Kollarına sarılmadan, alemlerin boşluğunu daha iyi kavrıyorum,

'An'lıyorum, alnıma bulaşan uçlarını düşlerinin.

'An'layarak yaklaşıyorum intiharların dipsiz eşiğine.

Ve yaşayacağım bütün alemleri,

İlk günkü gibi

Sana kurban ediyorum...

PirincBurgeR 08-22-2007 09:32 AM

http://img106.imageshack.us/img106/2...ompg8fgod7.gif

Suskun çağırmalarına, andlar yazıyorum.Ağıdımı özgür bırak.Gideceksen öyle git...

Sen giderken ağlamalıyım.Dökmeliyim berraklığını düşlerimin.Alın aklığım, karalar bağlamalı, sen giderken ben, kalmamalıyım.Öyle öylece susarak.Feryatlarımı bulmamalıyım, sen günlerimden, saklandıkları yerden çıkarıp ağzımın en çığlık yerine asmalıyım.
Sen giderken ben acımalıyım. Dermansız kalıp, düşmemeliyim.
Sen giderken bir tufana kapılmalıyım. Savrulmalıyım. Ağarmamalıyım. Kararmalıyım. Sen giderken kan akmalıyım ırmak boylarında.
Sen giderken öksüz kalmalıyım, yetim kalmalıyım, lal olmalıyım.
Sen giderken, ben kalmamalıyım...

Gideceksen öyle git, beni götürme.Benden ne kaldıysa senden geriye, bırak onunla senin kalıntıların, senin alıntıların, senin hatıralarınla yaşamaya nasıl yaşanacaksa öyle kalayım...

Sen giderken ben, avaz avaz büyütmeliyim seni, en çığlık yanlarımla.
Sen giderken bombalar düşmeli göğümden kentime.Bir ihtilale kalkmalı yürek.Sen giderken oturmamalı daim koşmalıyım. Senden kaçmalıyım.Seni beklemekten uzaklaşmalıyım. Seni öyle öylece giderken çok sevmeliyim.sen giderken, gündüzleri yakmalı, *******i söndürmeliyim.Üşümeliyim.Yorgansız,yastıksız bir kerpiç yürek üstüne sermeliyim, sensizliğimi...

Sen giderken şehrin gürültüleri arasında kaybolup, kimliksiz, kimsesiz kalmalıyım,Hükümsüz olmalıyım gazete manşetlerinde.Geçememeli adım herhangi bir otobüs garında, yolcu peronlarında.Sen giderken adım yanlızlığa yazılmalı, uyak düşmeli kimsesizler yurduna...

Sen giderken ben, seni öylece izlemeliyim.Acıyarak, koca bir kalabalığı yok sayarak.gözlerimde ki ışığı Âma sanarak, inanarak körlüğüme öylece izlemeliyim.Sen giderken ben, ne kalmalı ne gitmeli, öylece bıraktığın gibi, böylece betimsiz düşler gibi düşmeliyim.
Sen giderken ben, tüm çığlıklarımı, avaz avaz susarak, ağzımın en feryat yerine koyarak susmamalıyım...

Sen giderken ben, karanfilleri ezmeliyim.Yırtmalıyım tüm müsveddeleri göğsümün kıllarıyla.Seni özlememeliyim.Yorgun lehçeli kelimeler boğazlamalı dilimi.Eskitmemeli seni, her an acımalıyım.Daha bir sarılmalı sol yanıma, daha bir inanmalıyım sana...

Sen giderken masallar uyanmalı, gerçekler yalan olmalı.sen giderken ben tünellere girmeliyim.Çıkışını bilmediğim labirentlere kaybolmalıyım.
Yitirmeliyim.Kendimi en sığ sularda boğdurmalıyım.gömülmeliyim her boş mezara, ölmemeliyim.

Sen giderken ben tövbelerimi bozmalıyım.Sen giderken ben ateşin en kor halinde yanmalıyım.Cennet diye cehennem kapılarını aşındırmalıyım.

Sen giderken, pusatsız, savunmasız, kalkansız kalmalıyım.Alışmamalıyım.:Bağımlılıklarımı çözmeliyim.
Bırakmalıyım kendimi, gidişinin uçurum rengine...
Sen giderken ben, öyle öylece kalmamalıyım.
Sen giderken...

PirincBurgeR 08-22-2007 09:33 AM

http://img232.imageshack.us/img232/2964/guullws6.gif

Git..
Hayır! bu defa vedalaşmak yok
Zaten bu vedaların sonu yok.
Al hatıraları yanına paşa paşa git...
Ayrılıklar kavuşmalara gebeymiş
İstemem Kalsın...
Ayrılıkları da kavuşmaları da tak peşine
Çek Git..

Herşeyin bir sırası vardı değil mi?
İşte gitmeninn tam zamanı şimdi.
Yapışmadan ah'larım yakana
Dönüpte bakmadan arkana
Git..

Delikanlıydın ya !..
Koy masaya yüreğini..
Efeler gibi
Çek git

PirincBurgeR 08-22-2007 09:33 AM

http://img127.imageshack.us/img127/5...ng8ng9uce6.gif

Adım adım bitiyor hayat.

Her yaşananın bir anlamı olmalı,anlamsız şeyler yapma.

Bırak bencilliği,hissiz bakışlar ve soğuk dudaklarında...

İşte , işte o gün öldürdüm ,seni ve sana olan sevgimi.

Hala bir kararsızlık ve ikilemler var ya da anlamı olmayan bir duygu.

Ben seni sensiz sevmişim, hatırlanmaya ihtiyacım olduğunu hiç hatırlamadın.

Artık içimdeki mutsuzluk olacak mutluluğum ve inadına mutlu olacağım.

Kendimi seçeceğim, sadeleşeceğim.

Uyandım , pençeliyorum dünyayı...

Gözlerimi açmaya çalışıyorum.

Seni bedenimde, ruhumda, hissediyorum.

Fakat ! soğuk, çok soğuk...

İçe atılamayacak kadar bunalıma sebebiyet verdin. Anladım ki biz bitmişiz...

Oysa senin için,senin için neler feda ettim neleri sildim, o kadar çok sevmiştim ki gurur duvarlarımı yıktım.

Yaralanmaktan bıktım.

Seninleyken öyle çok kasırgalarla mücadelelerde bulundum ki, simdi yaralı yüreğimin hafif esen rüzgarda bile savunacak gücü kalmadı.

Fırtınalar dinsin istiyorum. Sevecen , masum bir bakış istediğim gibi sevmek, sevilmek istiyorum.

Rezil bir yaşam , sahte aşkların ortasında kaybolmuşsun.

Onlardan biri olmayacağım. bir su damlası gibi topraklara karışır giderim, ama asla senin avuçlarında oynattığın oyuncağın olmam.

Daha fazla eğilmeyeceğim, kaybolup gideceğim...

Seni çok seviyorum,Ben hep seni düşünüyorum deyişlerinde oyunlarının bir parçasıydı.

Sen beni değil,seni nasıl deli gibi sevdiğimi görmeyi sevdin.

Senin için yaptığım mücadeleleri seyrettin.

Katlandığım zorlukları az bulup yeni oyunlar çıkardın.

Egolarını , zaaflarını tatmin etmek adına bana bunu neden yaptın.

Şimdi ..Nedensiz bir kayboluş, kopkoyu bir karanlıkta hasretlere karış git...

Yokluğun beni deli etsin, dağıtsın, İyisiyle ,kötüsüyle beni bana bırak.

Yokluğunda boğulup kahrolayım, Yoruldum seni sevmekten ...içimi acıtıyorsun git...

Seni ilk tanıdığım zamanlarda sensiz mutlu olacağımı hiç düşünmemiştim.

Artık yeni bir bahar, yeni bir yolun yolcusuyum...

Yani seni tanımadan önceki ben olmam için, artık sensizliğe ihtiyacım var. Şimdi hiç arkana bile bakmadan beni bana bırak ve git...

Çık dünyamdan Git...Git...


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:34 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.