![]() |
Sensizlikte attığım her kaldırım ölüm kokuyor
Her sokak başında darağaçları kuruluyor Tamirat edilmiş umutlarım, dayanamıyorum Bir serçe kanadında beni de götür Dudaklarıma ateş düşüyor, sana susadım Yokluğun kıvılcım, güllerin arasında gözlerine yandım Seher vakitlerinde toprağım kururken Yağmurun bereketinde beni de götür. Istırap vadilerinde çıplak ruhumla geziniyorum Her akşam sensizlikte acılarımı demliyorum Avuçlarıma kırık aynalar düşerken Rüzgârın serinliğinde beni de götür. Gözlerinden yoksunken sığamıyorum bu şehre Bereketim gitmiş, toprağıma yağmur düşmüyor bir zerre Daha fazla hasretinde üşütmeden Zümrüdüanka kuşunun kanadında beni de götür. |
Sana kocaman olsun sabah ve
Başucuna bıraktığım öpüşlerim Ben seni gün boyu yollarda ve Ağaç gölgesinde, ayakta düşlerim Sana kocaman olsun Aklıma gelen dileklerim Sana sonsuza kadar olsun Senin için yaşattığım heveslerim Sana kocaman olsun yaş gününde tebessüm Elimde küçücük de olsa bir hediyeyle olayım Kapının ziline basabileyim korkmadan bu kez Ve saklanmadan hayallerimi anlatabileyim yedi düvele Sana kocaman olsun umudum Öyleki bir gün evelden gelişini Ufuklara bakmadan görebileyim Sana kocaman olsun Sana sonsuz olsun Sana olanca haşmetiyle Sana tüm bencilliğimle kıskanç Ve sana sadece sana olacak halde Seni bir başkasıyla yan yana koymadan Sana çok uzaklardan gelen bir yolcu gibi aç Sana çöldeki kuru otlar kadar susuz Sana yıldızlar kadar ışıl ışıl gözlerle Sana sadece bir damlasını al dileğiyle enginimden sevdamın Ve sana hiç sitem etmeden olsun Kocaman olmasa bile senden gelen Sana kocaman olsun mutluluk Sana koskocaman olsun yaaaaa Çok çok ama çok kocaman olsun mutluluk Beni dert etme |
Ay doğarken bir söğüdün ardından,
Göl yüzünde sisli bir esintiyle, Akşamın göğsüne hüzün serperek, Ve yağmurdan geceye Çiçekli perdeler çekerek, Beni düşün... Beni düşün, unutma... En umarsız, en mutsuz gününde, Bağrına bir yumruk çökeldiğinde, Ve dağların mazlum ateşi, O güzelim saçlarına, Cayır-cayır yanıp ulaştığında, Beni düşün... Beni düşün, unutma... Beni düşün bir kavganın içinde; Helal bir ekmeğin peşinde... Ve kurtlardan arta kalmış yüreğimin, Can çekişen o son parçasını da Sana sakladığımı bil!.. Bil ki haykırırcasına, Bu esir gövdemi yakarcasına, Kavuşmak için o serin bağrına, Ateşten bir yol arıyorum... Kar yağarken mor dağların ucundan, Sol yerine sessiz bir iniltiyle, Yastığın yüzüne yaşlar dökerek, Ve akşamdan gizlice bir ah çekerek, Beni düşün... Beni düşün, unutma... Kan kızılı bir gelincik seherinde, Sırtıma kahpe bir hançer indiğinde, Ve bu gencecik ve bu hemencecik ölüm, Çığırtkan bir gazete başlığında, Çığlık-çığlık sana kavuştuğunda, Beni düşün... Beni düşün, unutma... Beni düşün, şehre her yağmur yağdığında, Islak ve kırılgan bir türkünün içinde... Göğsünden dudaklarına doğru, Sancılı bir isyan kabardığında; Bastırarak kalbini avuçlarınla Sesini okşadığımı bil!.. Bil ki yalvarırcasına, Uzayan yollara dağılırcasına, Sonsoz bir mahşerin ortasında, Bir zemzem suyu gibi, Seni, seni özlüyorum... |
geceden sabaha taşırken hüzünlerimi
içimde boynu bükük kalır umutlar dünden yarına ertelediğim yasanmamış günlerse bugün artık bir şey kalmasın yarına ertelen.. hangi kapıyı çalsam kilitleri kör hangi pencereden baksam sonbahar manzarası yüreğimde ise en kırılgan anılar dokunsam gözlerimde yaş olacak yüzümü ona dönüp sırtımı da geçmişe gülümsemek isterken yaşamaya yeniden biliyorum ki; beni en iyi aşk anlayacak... |
Yüreğinin umudu olduğum anları
Yalnızlığını paylaştığım zamanları Hatırla Ve sana çok yakışan tebessümün olsun yüzünde Hoş ben senin gözlerinin nemlendiği anları seviyorum O zaman ne kadar çok sevildiğimi anlıyorum Beni güzel hatırla aşkım Yanındayken ne kadar çabuk geçerdi zaman. Ellerimi saçlarında hatırla Kızgın değilim sana Ben yaşamayı bilemedim Suç bende Sevgiyi sende gördüm sevilmeyi sende. Neler yapabileceğini, bir kadının yüreğini nasıl ortaya koyabileceğini. Ağlarken gözlerinden nasıl sevda aktığını. Yumuşaklığı İnsan kendini nasıl değerli hissedebilir sende gördüm Sevgi yetmiyor ama can parem yetmiyor Ne kadar çabalıyorsun ama olmuyor Ben hayatına ağır gelmeye başladım. Gitmem gerekiyor Sadece senden değil hayattan da gitmem gerekiyor Beni güzel hatırla bir tanem. Suskunluk olmasın yüreğinde Alışırsın zamanla bensizliğe Hatta unutursun Ama güzel hatırla aklına gelirsem Dizlerimde uyumayı severdin Karnına çekerek ayaklarını Öyle hatırla mesela. Hoşça kal. |
Her aya bakışında beni hatırla
Gözlerin takılırsa yıldızlara Yıldızlara baktığımı sakın unutma Bir damla düşerse avuçlarına Ellerimdir sakın bırakma |
Sensizliği yazdım şiirlerime
Mısralarımda ağladı İlk günkü gibi değil duygularım Umutları yıllar aldı. Önce yandım alev alev Hiç bitmeyecekmiş gibi Sonra bir rüzgar esti hasretten Yana savurdu küllerimi. Umudun çok uzağına Her an kederden kendini yiyen Sevgilisi uğruna eriyip biten Divane görürsen beni hatırla. |
Eğer tatlı bir rüya görüpte uyanırsan
Gördüğün rüyada kanterede boyanırsan Ve çektiğin bu hasretliğede dayanamıyorsan O zaman çok uzaklarda olan beni hatırlarsın Taze bir bahar mevsiminde çiçekler açarsa Etraf yeşerip bütün güzelliğinide saçarsa Ve kalbine ferahlık gelipte içinde coşarsa O zaman çok uzaklarda olan beni hatırlarsın Yediğin yemekle içtiğin suyun tadını alamıyorsan Ve yaşadığın şu dünyanın zevkini bulamıyorsan Sonra yalnızlığınla bir yerede varamıyorsan O zaman çok uzaklarda olan beni hatırlarsın İçimde bitmeyen hasretlerle sen varsın Bilirim bensiz olduğun için acı çeker ağlarsın Ve postadan sevinç dolu bir mektup alırsın O zaman çok uzaklarda olan beni hatırlarsın Ve birgün akşam yemeğinden biraz sonra Kalbine bir sızı gelirde kapında çalınırsa Sakın heycan duymayasın kulağında alınırsa O zaman çok uzaklarda olan beni hatılarsın |
her nerede isen bilmiyorum ben.
Yıllardır uzakta oldum hep senden. Bu şarkıyı yazdım aşkımız için. Beni hatırlarsın,onu dinlerken. Notalar döküldü ut un telinden. Nağmeler söküldü,garip gönlümden. İçimde son nefes kaldın artık sen. Beni hatırlarsın,onu dinlerken. Hatıralar kaldı mazide bir dem. Kavuşmak bir hayâl artık sen ilen. Geçmiş mazi ile yüzleşir iken. Beni hatırlarsın,onu dinlerken. |
Öyle masum bakabiliyor musun aynalara
Eskisi gibi Bu benim ve kendimi seviyorum diyebiliyor musun Her güne bir tebessümle başlayıp Gece olunca, vicdanını koynuna alıp uyuyabiliyor musun Bir çiçeğe uzanırken Ellerinin kiri, yüreğinin kini bulaşır diye Korku duymadan, aklına bile getirmeden belki Sahiplenebiliyor musun Kurumuş hazan yaprakları Bir halı gibi uzanırken önünde boylu boyunca Ve basıp geçerken sen üzerinden Çıkan her hışırtıda "hain" çığlıklarını duyabiliyor musun Her yağmur sonrası ıslak toprak kokusunu Çekip içine Çamura batmış çizmelerine aldırmadan Dünyayı kucaklamak istercesine açıp kollarını Koşuyor musun seni bekleyen sevgiline Sinema salonunda yine en arka sıraya oturup Herkes film izlerken Sen yanındaki yeni kurbanına Kendi çevirdiğin filmleri fısıldayabiliyor musun Başrolde senin olduğunu gizleyerek Irakları yakın, yakınları ırak eden trenler Bir sevinç bir de gözyaşı bırakırken her istasyonda Sen mutluluk verebiliyor musun Son durak seni görüp sana sığınanlara Bir ölünün ardından, dudağında bir Fatiha dillenip Yüreğinde bir Yemen Türküsü yankılanıyor mu Ağlayabiliyor musun gidenin ardından Senin gözünde her yeni eskimeye mecbur Her eski unutulmaya mahkum Her mahkum darağacında asılmaya layıkken Ve o mahkumlardan biri de bir zamanlar benken Sahi... Sen beni hatırlıyor musun |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:38 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.