![]() |
Idris'le Dursun, kahvede ayri masalarda hafif sıkkın oturuyorlar.
Idris sesleniyor: - Bana "ayran" desene... - Ayran! - Uyy, ben da senun karuna hayran! Fena halde bozulan Dursun, biraz sonra Idris'e sesleniyor: - Bana "gazoz" desena... - Gazoz... - Uyy, ben da senun karini öptum... Idris, dudak büküyor: - Bu söylediğunun kafiyesi yoktur... Dursun sözü bagliyor: - Kafiyesi yoktur ama asli vardur! |
Temel bara gitmiş. Geçmiş bir kenara oturmuş, biraz sonra bara bir adam girmiş ve sıska uzun boylu bir adamın kafasının üstüne şişe koymuş, çekmiş silahı ateş etmiş şişe paramparça ateş eden adam elini kaldırmış " I'am Pekosbill " demiş ve çekmiş gitmiş. Daha sonra bara bir başka adam girmiş ve yine o sıska adamın kafasının üstüne konserve kutusu koymuş çekmiş silahı ateş etmiş kutu paramparça ateş eden adam elini kaldırmış." I'am Redkit " demiş ve çekmiş gitmiş. Temel bunları seyrettikten sonra dayanamamış eline bir elma almış ve o sıska adamın kafasının üstüne elmayı yerleştirmiş çekmiş silahı ateş etmiş ve o ne adamı tam anlının ortasından vurmuş. Temel'de elini kaldırmış ve I'am sorry demiş
|
Piyanist büyük konser için Viyana'dadır. Çok güzel bir konser sonrası soyunma odasına giderken yolda bir adam çiçeklerle yanına gelir ve :
- Bravo hemşerim. Karadeniz seninle gurur duyuyor. Piyanist bunun üzerine çok şaşırır ve sorar: - Sen nereden bildin benim Karadenizli olduğumu ? - Valla genelde piyanonun başına oturan piyanist, taburesini piyanoya doğru çeker. Sen piyanoyu kendine doğru çekince anladım. |
Temel bir gün almanyaya gitmiş..şaşkın şaşkın gezerken bir almanın yanından geçerken yere tükürmüş Alman sinirli şekilde bizim burda yere tükürenin ağzına 100gr sıçılır demiş ve temelın ağzına 100gr sıçmış neyse temel TÜRKİYE ye geri dönmüş neyse ki... alman vatandaşı orda görmüş.. birde bakmış ki... yere tükürdüğünü görmüş hemen yanına koşmuş ve hemen demiş ki bizim burda yere tükürenin ağzına 500gr sıçulur demiş ve pantolonu çıkarmış *ötünü almanın ağzına dayamış Temel kendini zorluyormuş ama bi.. türlü sıcamamış tabi almanın canısıkılınca temelın daşaklarıyla oynamaya başlamış vebir süre sonra temel bi.. sıçmış700gr ve alman hemen tepki göstermiş ...200gr fazla sıçtın demiş TEMEL:eeeee.. demiş tartının ayarlarıyla oynarsan böyle olur demiş
|
Temel adalet bakanı olmuş bir hapisaneyi ziyarete gitmiş. Hapishanede olan herkes "suçsuz yere buraya düştüklerini, kader kurbanı olduklarını" söylüyorlarmış.İçlerinden sadece bir tanesi "suçlu olduğunu ve cezasına razı olduğunu" söylemiş. Temel hapisane müdürüne dönmüş sinirli bi şekilde:
-"Ha pu adamı çıkarun dışarıya içerdekilerinde ahlakunu pozmasun" |
Temel ölümcül bir hastalığa yakalanmış. Karısı Fadimeye sorar
"Fadime, ben ölünce yeniden evlenecekmisin?" Fadime de Temel üzülmesin diye evet cevabını verir. Bunun üzerine Temel; "Onu benim kadar sevecekmisin?" "Evet." "Onu eve alacakmısın?" "Evet." "Ona güzel yemekler yapacakmısın?" "Evet Temel'im." "Ona sarımsaklı yoğurtlu mantı da yapacakmısın ? " "O SEVMEZ Kİ." |
Temel birgün seyir halinde giderken radyoyu açmış. Bir anons duymuş:
"dikkat dikkat! Şu anda otobanda ters istikamette giden bir otomobil var!... Temel üzerine üzerine gelen araçları görünce bağırmaya başlamış: "hangi bir uşağum,hangi bir..." |
Otelin birinde bir oda varmış ve o odada hiç kimse kalamıyormuş. Gece saat 2 felan olunca bir hayalet çıkıyormuş ortaya ve orda kalan kişi hemen kaçıyormuş.
Neyse Dursun bir gün iş için yurtdışına çıkmış ve işi bittikten sonra bu otele gidip orda yatayım demiş ve otelin sahibine: - Bir oda lütfen Otelin sahibi: - Buyrun efendim oda numarası 234 Dursun almış anahtarı çıkmış odaya ve yatmış. Gece saat 2 olunca bir ses duymuş: - Ben donsuz hayalet, ben donsuz hayalet, ben donsuz hayalet... Dursun korkudan ne yapacağını bilememiş ve hemen kaçmış. Ve gecenin yarısı 5 gibi Temel'in evinin ziline basmış ve Temel kapıyı açmış: - Ula pok mi vardir, gecenin bir yarisi zile basaysun. Dursun anlatmış olanları ama Temel inanmamış. Sonra Dursun Temel'e: - Ula bana inanmıyorsan cit kendin bak... Neyse Temel dayanamamış bir hafta sonra gitmiş otele ve otelin sahibine: - Ben 234 numaralı odada kalmak istiyorum, 234 benim uğurlu sayım demiş. Sonra çıkmış odaya yatmış ve saat gece 2 olduğunda, bir ses duymuş: - Ben donsuz hayalet, ben donsuz hayalet, ben donsuz hayalet... Temel hemen cevabı vermiş: - Al şu 10 lirayı da kendine bir don al... |
Temel duş almaya girer, şampuanı saçlarına boşaltıp ovalamaya başlar.
Sırtını keslemeye gelen annesi sorar : - Oğlum kafanı ıslatmayacak mısın??.. Temel cevap verir : - Yok anne bu şampuan kuru saçlar içinmiş... |
Amerikalı, Rus ve Karadenizli aynı otelde kalırken gece yarısında yangın çıkar. Panik içinde yukarı katlara koşarlar. Çaresizlik içinde Amerikalı, odada duran bir şemsiye bulur, "Başka şansım yok" diyerek şemsiyeyi açıp atlar. Şemsiye sağlamdır, Amerikalı paraşütle iner gibi sağ salim yere varır. Bunu gören Rus, yandaki odadan başka bir şemsiyeyi bulup paraşüt gibi kullanarak atlar; o da kurtulur. İkisi de yukarıya bakarak merak içinde Temeli beklerken yanlarına, hızla dusen bir cisim çarpar. Gidip bakarlar: Temel. Hayatta ama kan revan içinde ve her tarafi kırık. Amerikalı merakla: "Ne oldu?" diye sorunca Temel; "Şemsiye bulamadım. Ama dolapta yağmurluk vardı" demiş.
|
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:40 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.