www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Mehmet Akif Ardıç (https://www.cakal.net/showthread.php?t=145222)

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:13 AM

...Adı: Gül

'Can kardeşim'e...'

Adı, Gül'dü. O, hiç gülmedi. Yorgun kanatları altında, hep özlemle seyrederdi ayışığını...

Kaybetmeyi hiç düşünmedim mi onu? Daha açarken, soluşunun acısıyla yanmadım mı? hep onunlayken, onsuzluğun korkusuyla kahrolmadım mı? Yorgun kanatlarına sığındığım, o çökmüş, yaralı martılar gezinen eski gönlünde, Güneş'e açan kardelen'lerin içinde ben, ben o minnacık bedeninden koparılmış rûhumla onda açan ben... Şimdi ne yapacağım? O'nun gülüşlerini, O'nun öpüşlerini ve O'nun ipekten örülmüş merhametini nereden bulacağım? ? ? Yeniden mi düşeceğim toprağa, yeniden mi yeşereceğim karlar arasında? ? ? Şimdi kimin olacağım ben, şimdi kimin olacağım? ! !

Suskunum... Yorgun... Boynu bükük oluşum hilkatimden... O'nun tuzlu gözyaşları boğuyor beni. Başka başka yerlerde; NEFES ALAMIYORUM! ! ! Allah'ım, sönmesin bu ateş, hiç bitmesin bu ACI! ! ! Ben, nasıl O'nun bembeyaz yüreğinde açtıysam, içini yakan o ateşin içinde sonsuza dek yanayım! ! Gözlerinden süzülen acı dolu pırıltılarda, boğazına düğümlenen her acı kelimede, yüzünü okşarken bir bebeğin, minnacık parmaklarının arasından... İzin ver Allah'ım! Ne olur, ne olur izin ver! ! !

Yazmamalıyım! Yazdıkça kahrolacağım! Yandıkça, donar hayâlindeki gözyaşları. Allah'ım, O'na GÜÇ ver! O ağladıkça ben yanacağım. Görkemiyle tüm gülleri donatan kudretin, Gül'ümü yaşatsın Allah'ım! Günahlarından bana günah ver, iyiliklerimden O'na iyilik! .. Ben böyle ağladıkça, o hep gülsün Allah'ım! İstemem artık bûseleriyle yüzümü kanatmasın. istemem, okşamasın gönlümü o sırlı örgülerden dokunmuş merhametten eliyle... O, yaşasın ve adı hep Gül kalsın! O, artık gülsün Allah'ım! Her taze sabah, O'nun ilkbaharı olsun! Doğan her güneş, O'nun 'güneş'i olsun! Ben bir nokta olayım yeter O'nun başucunda, ya da unutulmuş bir ad, senin o koskoca kainatında.. Can Gülüm, hep gülsün Allah'ım; Can Gülümün adı:Gül kalsın! ! !

2000

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:14 AM

...Anne Şiiri

ı.

eskiyen o yapraklar mı anne gözlerindeki
sevdası yüreğinin bir düş kadar mı
evimiz nerde anne hayâllerimiz
nilgün yapraklarının buruşan tadı
omzunda sevda yükü anne gençliğimin

ıı.

eskiyen söyle ellerin mi anne saçlarımda
kanayan gönlün mü ahh hiç gülmemiş
orda küçücük ellerimi sakladığın
sırlarımı paylastığın korkularıma dair
ağlayışımı duydun mu anne sensizlikten korkup
sürgün sevdalar boyu merhametine sığınan
ellerimi tuttun mu anne sen

ııı.

eskiyen hayır ellerin degil anne
sevdası değil cılızlaşan yüreğinin
ev, taş bir duvara hapsettiğimiz
agır betonlar da degil

siyah gözlerinde anne ev
Ilık nefesimde /saçlarımı okşayan.../
mavi göğünde gözlerin
anne, gözlerin dedim ya bak ıslanmış..
anne bak gözlerin.......

ıv.

sesin buğulu anne bu şarkılarda
acı mısralar kadar suskun
siyah gözlerinin ağıtı bu
ağlama anne gözlerim için
giden bu düş; bak bu küçücük ellerim..
omzunda sevda yükü anne gençliğimin

14.01.2000, Kahraman Maraş

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:16 AM

...Ben Umudun Yüreklerine Çizdim Aşkı

ben umudun yüreklerine çizdim aşkı

bir kahroluştu

kanlı ebâbil kanatlarını yeniden yeniden
doğrultmaktı gözlerine sevdâ dediğim...

öyle ne varsa aşka dâir yaşanmışlardan
yaşanmayanlara sarı bir dost gülü
umut diye uzatmaktı

ben umudun yüreklerine çizdim aşkı

gözlerinde başlayıp dudaklarında biten
sarhoş edici bûselere aldanmadı gönlüm
ve dokunmak istemedi bir türlü ellerine

kutsâl ve melankoli bir aşk biriktirdim dudaklarımda

/bunu sana asla söylemeyeceğim
ve sana gülgün yapraklarından
asla bahsetmeyeceğim
sana donuk bir damla gözyaşı gibi
sensiz yaşadığım bu hicrânı, bu hicrânı.../

ben umudun yüreklerine çizdim aşkı

senle yaşayıp,
sensiz olmaktı...


23.03.1997
Kahraman Maraş

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:17 AM

...Bir Akşam Sen Gelmedin (Nesir Şiir)

Bir Akşam sen gelmedin. Her akşam gelirdin oysa, hasreti getirirdin akşamlarıma. Bilemezsin içime ne korkular düştü, bilemezsin gülücükler kâbusa dönüştü. İhanet edip aşkıma bir akşam sen gelmedin...

Herşey bitti değil mi Anat, herşey bitti öyle değil mi? Ve her şarkı gibi biz de uçmayı bilmeden. Affedemeden hayatı, ucuz bir şarkı gibi... Mona'yı anlatamadan sana; Yağmûr'u, Rüveydâ'yı anlatamadan ve sana kalbimdeki bu hicrânı, bu hicrânı... Affedemeden hayatı, ucuz bir şarkı gibi; herşey bitti değil mi Anat, herşey bitti öyle değil mi?

Rüyalarım var mavi deniz Anat, rüyalarım var ve tertemiz... Ben, utangaçlıkların dalgın çocuğu; sen, soluk yüzlü beniz... Gözlerine bakmak ölüm mü Anat, gözlerine bakmak ölüm mü? Kaldır bakışlarını Anat bu zavallı gözlerden ve dudaklarında kıvrım kıvrım yanan siyah okyanusu, lânet yüklü bu 'thetra' geceyi, rûhumdaki aşağılanmış bu sahte cenneti... Kaldır bakışlarını Anat bu zavallı gözlerden, onurlu ve sonsuza dek!

Seni seviyordum Anat, herhangi bir erkeğin bir kadını sevebildiği gibi, bir çiçeğin suya ihtiyacı gibi; nefes gibi, can gibi. Seni seviyordum Anat, şeytanın günaha aşka gibi.

Kaybedilen sadece yıllar mı olur Anat, yitirilen sadece yollar mı? Biz kaybetmedik değil mi Anat, biz kaybetmedik öyle değil mi? Değişen sadece zaman, büyüyen sadece çocuklar mı? (Masum ve tüm bu iğrençliklerin altında küstâhça ezilen..)

Dudaklarından dökülen, kelimeler değil; değil mi Anat, gözlerin aşk değil değil mi? Kalbimizde lanetlenmiş her nisan, takvimden koparılmış her yirmisekiz... Yalan, yalan, yalan değil mi? Umutların, vaadedişlerin, her akşam bu gelişlerin, hasreti getirişlerin; hepsi bir yalan, yalan,yalan değil mi?

Hayır Anat, gerçek olan bunlar değil. Hiçbirşey aslında gerçek değil. Gözlerin gerçek değil, dudakların gerçek değil. Sen de gerçek değilsin Anat, sen de gerçek değilsin. Affedemeden hayatı, ucuz bir şarkı gibi; herşey bitti değil mi Anat, herşey bitti öyle değil mi? Ve her şarkı gibi biz de uçmayı bilmeden......

KSÜ, Ayna Edebiyat Dergisi
2000, Kahraman Maraş

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:17 AM

...Ceylan

/Gonca Gül'üme/

Bir hasret ağrısı, bir gâm bu akşam
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür
Çağırsa hayâlin, aynaya baksam
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

Ne gece karanlık, ne yollar taşlı
Giriver göynüme âh kalem kaşlı
Yârinden ayrılmış, gözleri yaşlı
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

Bu nâzenin kalp, bu titrek, bu ince...
Cefânın örneği, seni sevince.
Yanık türküler söyleyip her gece
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

GÜL, dalıyla güzel ah GÜL dalıyla
Süslesen mezarım âh GÜL dalıyla
Ezilmiş yüreği, yorgun halıyla
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

İncecik yaprağı tüle benzeyen
Var mı bir çiçek daha GÜL'e benzeyen
Benzi sararmış, küle benzeyen
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

Bilmem ki nesin, hayâl mi, düş müsün
Donmuş mu dudağın, gülüm, üşümüş müsün
Gâm yollarından geçip de gün be gün
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

Ağlasın bahçemde goncalar güller
Seni benden alıp ele verdiler
Sormayın alnımda neden çizgiler
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

Kime ne bu derdi kendim seçtimse
Aşk pınarından ilk su içtimse
Mutlu sanırlar; oysa bilmez ki hiç kimse
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

Aşkın bir zindan bende dört duvar
Ne yana baksam da hep hayâlin var
Sarar da rûhumu bu dinmez efkâr
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür

Unutulmaz yârin o kalem kaşları
Öpüşü, iç çekişi, ne göz yaşları
Penceremde yorgun ARDIÇ kuşları;
Yüzümde yaralı bir ceylan yürür.

2005

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:17 AM

...Deniz Kokusu (Nesir Şiir)

'Martı'ya'

Ben, anlamsız öyküler için yaratılmışım. Ne başı belli, ne de sonu... Çekingen, tutuk, korkulu, yarım... Ben, anlamsız öyküler için, bu dağınık bedeni...

Hiç yaklaşmamıştım bu kadar sana. Hiç korkular yüreğimi böyle sarmamıştı. Gözlerimi açtım ve kapadım. Bütün asır, bir 'görüntü'den ibaret... Karanlığın gürültüsü var sokaklarımda.. Bütün mahfillerde ben koşuyorum. Bir kırgın gibi baktı yüzüme sevdalar; oysa ben ayrılığı hiç bu kadar sevmemiştim...

Uzandığım bütün yıldızlar yalancı çıktı. Bütün gölgeler yürüdü bedenlerime. Sadece bir pencere sonuna kadar açıktı. Dokundun bütün sıcaklığınla duvardan etime...

Seni hiç bu kadar sevmemiştim. Diyorum ya, a benim kahverengim... Gölgeler, saçlarından yürüdü gözlerime. Saçılan tenine a benim kül rengim... Bütün Deniz'lerde ben yüzüyordum; bütün aşklarda benim kokum... Tenimden sahillerdi gözkapaklarına ördüğüm! İyi ki geldin! Dedim ya, sevmesen, sadece bir hayâldi bütün sevişlerin. Sevmesen, beni hiç sevmesen... Hiç sormasan o göğsünde büyüttüğün ben kimdim? Bir 'sığınak'ta sonsuz köşe kapmacaydı; ben, korkularım ve kendim... İşte yine söylüyorum. A benim kahverengim. Bütün dudaklarımla söylüyorum ve bütün günahlarımla - ki günahlar benim sonsuz yarım... - Seni seviyorum! Seni seviyorum bütün tüm MARTI'lar gibi; çığlığı karışmış rüzgârların. Seni seviyorum bütün yollar gibi ve Deniz'e akan fırtınanın... Gözlerin, hoşgeldi küstah sevgilerin bereketine. Gözlerin, Deniz'lerin yerine; ben, içinde bir serâbın. Hoşgeldi gözlerin, bu yarım bırakılmış sevdalar ülkesine...

2001, Kahraman Maraş

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:17 AM

...Gecenin Kemanı (Nesir Şiir)

Ve gecenin kemanı, beynimde kahrolan kırıklık, ayışığı ve senin için çalacak yine. Sen yine düşlerimdeki kelebek; ben, yine sana en güzel kelimeleri deren âşığın. Gecenin kemanı, anılar için çalacak; sen, elinde güllerle bana koşacaksın ve bitmeyen bir şiir daha çiçeklerle doğacak. Bir damla gözyaşım, sana bıraktığım hediyem olacak.

Bitti sanacak beynim; hayatımın orta yerinde saçlarındaki beyazlarla yüzüme kederle bakacaksın.

Korkuyla, gitme diyeceksin, gitme...

Bense susacağım.

Elimdeki titremeyi duyacaksın yüzünü okşarken, belki anlayacaksın. Son bir defa bakacağım o simsiyah gözlerine. Ve gecenin tû'lunda Ay, beni çağıracak, düşüverecek parmaklarım saçlarının teline...

İşte, işte o an öpmek isteyeceğim seni. Başımı omuzlarımdan kaldıracağım. Gülümseyeyeceğim zoraki. Göğsümdeki al 'gonca'yı usulca saçlarına takacağım; ak saçların yeniden canlanacak, kırış kırış çizgileri öpeceğim bir öpüşte çehrenden.

Sonra koparacak seni benden ellerim, güle güle diyeceğim sana. Kanayan kalbim ağlamayacak belki seni de ağlatırım diye. Gülümseyeceğim o an, sen anlayacaksın için için ağladığımı. Dokunmak isteyeceksin ellerime ama ben arkamı dönüp gideceğim.Gözyaşlarımı tâ içime, seni sakladığım yere akıtacağım. Gideceğim bitkin ve hasta.

Ve gecenin kemanı, beynimde kahrolan kırıklık, ayışığı ve senin için çalacak yine. Sen yine düşlerimdeki kelebek; ben, yine sana en güzel kelimeleri deren âşığın. Gecenin kemanı, anılar için çalacak; sen, elinde güllerle bana koşacaksın ve bitmeyen bir şiir daha çiçeklerle doğacak. Bir damla gözyaşım, sana bıraktığım hediyem olacak.

Ayna Dergisi, 2000

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:17 AM

...Gözbebeği

Nerdesin,
Hangi kahrolası yerdesin şimdi?
Ben tutuşmakta kanlı güllere,
Sen yabancı ellerdesin.
Uykunun hangi tatlı yerinde,
Bir yangının hangi sıcak külündesin?
Gölge'sin, silüet'sin, kahret'sin;

Kahretsin!

Nerdesin?

Belki sıcak ve temiz bir yatakta,
Dalarken geceleyin gamlı gökyüzüne;
Seyrederken pencerenin kenarında
Yaralı bir ebabil kuşunu..

Uzakken yalnızlık dolu bir çift gözbebeğinden
Akarken ve dudaklarıma kandan alevden

İçer gibi gözyaşımı
İçer gibi gözyaşımı

Gözyaşlarımın donup donup kırıldığı

O meçhul yerdesin
O meçhul yerdesin

23.02.1999, Salı

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:17 AM

...Gülüm

Gündüzlerim gece oldu gülüm.
Ölümüm, sevdâm ölünce oldu.
Sana, dünü düşünüp de anmak,
bana aşk, sevdânla yanmak oldu.
Fikirlerim, ince oldu gülüm.
Sensizliğim bana düşünce oldu.

En mutlu günüm, sen gülünce oldu.
Sen gülünce ay oldu, yıldız oldu, gün oldu.
Zülfün, gönlüme kement, gözlerim hasrete sürgün oldu.
Yıllar, muallakta kaybolup tek gün oldu.

Bana anlamak düştü gülüm!
Dudaklarım dudaklarınla nasıl öpüştü.
Yüreğime sorsan, bir yerlerde kuşlar havalanıp ötüştü.
Aklıma sorsan,yalnızca bir anlık bir düştü!

Yazgımızı hasret bölüştü gülüm!
Katre deyince, sinemize bir sızı düştü!
Gönlümüze hüzünler hazzı düştü.
Kurşun, en ince yerden vurdu sineyi;
Ozan düştü, sazı düştü!

Dertler bile eğlence oldu gülüm.
Sensizlik, gönlüme kara bir pençe oldu.
Düğün oldu, meclis oldu, ölüm oldu.
Bir kerecik aklım almadı gülüm,
Etrâfımda dönen dünyâ, yaşadığın gönlüme sığmadı!
Göz pınarlarımı sele verdiğinde, gayrı aleme başka yağmur yağmadı.

Bir yan bakışınla, ne silaha itibar kaldı
Ne dar ağacına bir lüzum...
Adın türkülerde ah le yâr kaldı.
Bu yürek, senle olmaktan bahtiyâr kaldı.

Sanma sevdâm hiç söndü gülümmm,
Sanma bir tel bile eksildi hasretinden!
Saçlarıma aksi karlar düşünce oldu.
Zaman, çizgisini yitirdi gülümmm; ne sonra, ne önce oldu.
An bitti, hicrân bitmedi!
Bütün güller soldu da şu gönlümdeki o gül hiç solmadı.
Hüznüm, bahâra dönüştü gülümmm, kuşlar öttü bağımda,
yemyeşil çimenleri papatyalar örttü.
Bembeyaz atlar salındı vadime.
Ne vaadine bir sitem, ne bir vuslat hayâline.
Beni bir mecnûn hâline bir öpüşün itti gülüm!

Kahkaha demlerinde kalbime bir dolu kân düştü.
Râkîbe gül vuslâtın, bana görgüsüz bir hicrân düştü.
Bülbüle gurbeti kendi özü âşiyân düştü.
Hancı düştü, han düştü.
Yeminlerimiz, yazgıya yalancı düştü! ! !
Dün tek yürek iki sevgili, bugün nasıl iki yabancı düştü? ?

Sitem değil hâl yâr.
Kelam değil kâl yâr.
Kalemimi kırsan ne var; merhametin gönlüme savcı düştü!
Bu aşk vadisinde, Ceylan vurdu avcı düştü
Sormayana ne bir tek taş
Sorana vuslatın bin dârağacı düştü gülüm!
Vuslat hânemize sen öldün, bin acı düştü

2004

Mehmet Akif Ardıç

GooD aNd EvıL 05-08-2009 11:17 AM

...Haberin Var mı?

yollar bekledim varlığının gölgesi düşen
umutlar saldım kırlangıçlarla
hiç dönmediler
hüznün en koyusuna kamburu düşen
bir meczûb gibi sığındım bakışlarına
gözlerin beni görmediler


haydi, şimdi bu titrek beşiği sallayan
mumdan ellerin nerdeler, nerdeler
söyle bana rengine gün değmemiş
o mağrur kanatların koruduğu
o mağrur kanatların beni boğduğu
dirilip her yanımdan sardığı beni
bu zayıf ışık; bu derbeder
Bu; işlediğin mendili dilenmişl
söyle bana bu benzi soluk
ne eder, ne eder!


ben beklerim bu sevdâyı başucunda
sen gözlerini de alıp gidersin
bitmez biliyorum yüreğinde o merhamet
biliyorum yüreğin gitmek istemez
ayışığı emzirirken pişmanlığımı
ardından umutlar.. herşey giderken
yine de vazgeçmem cinâyetinden
ben böyle her akşam silinip teninden
göğsünde yürürüm haberin var mı?

2003

Mehmet Akif Ardıç


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:54 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.